Mart 1 35 Cumhurivef Çocuk masalları H Kıştan yaza. Mart soğuğu yamandır, Ninem kuruyor tandır!.. Ey güneş!.. Biraz gö'rün, Kar a kışı utandır!.. Kış gidip, yaz gelecek, Tatiller az gelecek!.. Bana sepet dolusu Erik, kiraz gelecek!.. Salıncak karacağım, Ben kolan vuracağım!.. Kendimi, bir kuş gibi, Göğe uçuracapirn!.. Nisanda fimşek çakar, Temmuzda güneş yakar!.. Yemifleri görünce Ağzırmn suyu akar!.. * Hergün çözüm dalıyor, ' Beni sevinç aiıyör!.. İşte pünlcr uzadt. Geceler kışalf»or !., Cekilmez bu kadar nar, Görün artık güzel yaz!.. Papatyalar açdstn Bahçelerde bembeya'!.. N. R. Rumen çocuk edebiyatından Cesur delikanIı, daha yeni doğduğu zaman bîle çok : canlı, çok nes'eli bir çocuktu. Vücudü kay mak gibi beyaz, saçlan güneşin battığı zaman et rafa saçtığı zi • yalar gibi san ve parlaktı. Bu çocuk eski büyük hüküm • derlardan birinin oğluydu. Onun için büyük bir ihtimam ve özenle büyütüldü. üstüne bu kadar düşülmesine rağmen çocuk hiç şımarmamış, tahsil ve terbiyesini tam yapmıstı. Bilhassa çocuk merd ve cesurdu. Her türlü sporu seviyor, gözü kat'iyyen tehlikeden yılmıyordu. Büyüdüğü vakit müthiş azim ve irade sahibi bir adam oldu. Onun için adını cesur delikanh koydular. Cesur delikanlı bir gün hükümd?r*in huzuruna çıktı: Babacığım dedi, müsaade edersen ben büyük bir seyahate çıkıp dünyayı dolasacağnnl Oğlum böyle bir meraka kapılmakta çok haklısm. Hakikaten dünyada görülmeğe lâyık sayısız şeyler var.. Yalnız böyle büyük seyahatler tatlı olduklan kadar tehlikelidirler de.. ; "" ,V " Babacığım, mümkün olduğu kadar ihtiyath davranmağa çalifi • rım.. Tehlike ile karsılastığım za »m:n onu savmağa uğrasınm. Cesur delikanlı bir çoban kıya fetine girdi. Başına çiçekli bir şapka geçirdi. Kemerine tabancasınj^ ^kavahoıJtaİBİ yola düzüldü*. komsu hükfiinetin toprağına girdi. Orada da üç dört gün konaklaya konaklaya yürüdükten sonra kar şiftina bir demir kapı çıktı. Cesur delikanlı kapıyı çalıp»*calıp. sflçUramaymca gerile gerile bir omuz vurdu; Kapı esnedi. Biraz daha dayanmca arkasma yıkıldı. Cesur delikanlı esiği geçince kendisini sulan parlak ve berrak bir gölün kenannda buldu. Uzaktan pencereleri bol ısıklı muhteşera bir saray görünüyor, içinden tatlı tatlı saz •esleri geliyordu. Cesur delikanlı kenardaki sandala atlaymca karşı sahile geçti. Beyaz mermer merdi venleri bir hamlede çıkınca geniş bir salona girdi. Salonun tam ortasında mükellef bir sofra kuruluydu. Sofranra etrafmda kadın, erkek birçok insan oturuyordu. Herkesin gözü ortadaki genc adamda idL Bu a dam, cesur delikanlının babasmm pek te dostu olmıyan komşu raem leketin hükümdarı idi. Çoban ilerleyip te hükümdar da ona ikram eder vaziyette görününce etrafta • kfler şaşırdılar. Fakat biraz sonra ikisinin arasında konuşulan söz leri işHmce şaşkınlıklan kayboldu. Cesur delikanlı hükümdara: Babamm intikamını almağa geldim, yiğidsen meydana çık! Diye bağırdı. Fakat öteki sözü asağıdan alarak: Gel bakalım, hükümdar za • dem, dedi, göVüselim, anlasshm, beyhude yere biribirimize düşmanlık edeceğimize dost olalım. Eğer benim baMtndaki derdi ortadan kaldırmaya muvaffak olursan sana ve memleketine ebediyen minnettar olacağım. Bu sözler cesur delikanlının en zayıf tarafma dokur.muşUı. Onun içm derhal yumuşadı. Hükümda • n n yanına çöktü: j Anlat bakalım şu derdinif t ; Dedi. Hükümdar, cesur delikanIıya yemek ve yemis ikram ettik ten sonra anlatmaya basladı: Burada azıh bir haydud var.. Adına «Yılmaz Şaki» diyorlar. Askerlerim, jandarmalanm bununla bir türlü başa çıkamadılar. Birçok sehirleri, kasabaları basıyor, ya kıp yıkıyor, kadın, erkek demeyip herkesi öldürüyor.. Cesur delikanlı elini sakağına dayayıp biraz düsündükten sonra: Ben, dedi, bu isi hallederim, hemen yarın sabah yola çıkmak Utiyorum. *•* Bu gördüğünüz kadın 1924 ve 1928 olimpiyadfannda kadınlar arasındaki 400 metroluk yüzme yarısmda birinciliği kazanmış olan Marta Noreliusdur. Şimdi Amerikakanın tıpkı yazda imiş gibi sıcak olan Kaliforniya sahitlerinde dört yasındaki kızı Diyanaya yüzme öğretiyor. Şimdiden bu işe başîarsa şüphesiz bu küçiik yavru da ileride annesi gibi bir spor kahramant olacak. Imeraklt 1 «*? Hoş Dufdug turasî tura Ertesi sabah cesur delikanlı, hükümdann tarif ettiği tarafa doğru çıkarak «Yılmaz Şaki» yi aramaya koyuldu. Günlerce dolastıktan sonra kalın duvarlı, iri mazgallı müthiş bîr satonun önüne düstü. Dikkat etti. Pencerelerin birin • den boynu lâleli, eli zincirli çok güzel bir genc kız bakıyordu. Ona: Hos geldin delikanlı! Diye bağırdı. «Yılmaz Şakı> nın şatosu.. En ortadaki küçük Çin maÇıldırtan tabanca bedine nasıl giMedeniyet ilerledikçe insan • deceksiniz? ları kolayca öîdürmek, dünyayı Geçdiğiniz kakolayca yok etmek vasıtaları da pıları ve yol artıyor. Allah saklasın yeni bir ları bir kırmızı harb koparsa simdiye kadar hiç işitmediğimiz, görmediğimiz de kalemle çizip ğil, akl'miza bile getirmediği • g ö s t e r e r e k miz tilâhlar meydana çıkacak, martın sonuncu gününe kadar türlü türlü gazler ve saire... Bunlar yetişmiyormuş gihi Ameri • « Cumhuriyet kah bir makine mühendisi de Çocuk sahife • si » adresine insanı çıldırtan bir tabanca icad etmiş. Geçenlerde diğer bir Ame görderiniz. Bu bulma rikah, mürekkebli kalem seklin • ca'yı doğru çö.zenlerden bi S sib bir mükâ fat, ücüncüye Beyoğlu .Galatasarayda Foto E temde resim çıkartma hakkı takdim ohınacak, diğer yüz kişiye de c Mart 935 bulmacası Kazananlar Birer hitab kazananlar: Beyoğlu 13 üncü ilkmekteb ta1eb*.<=iiden Fikret Ercan, Vefa llsesl 355 Ofhan Süalp, Bilecik Ziraat müdüru oğlu Or han Yinnlnci, Tophane Kaderileryokuşu 79 Ferdi Ülgenalp, Kütahya A&ırceza feisi Kâni kızı Bahlre Ertuf, Kasımpaşa Atlaznatası caddesi Bürhan Acar, Haydarpaşa erkek muanim mektebi 204 Kadrl Co^kun, Lâleli Tayyare apartımanları Cavldan Ahmed, tnegöl İsmet Paşa ırjektcjıl. ?£ tfnsai SaroiM? "topçu tabur kumandanı binba^ı Hayri kızı Özçl. Kcnya Gazl Pasa mektebi uçüncü sınıf İ\ . han Bardakçı, İsvlçre Bern şehrinde Mina Özdoğan, Çanakkale Oalyancı Ali ka. sab oğlu kızı Nedret, Sarosun Çocuk'.ar. bahçesi ilkmektebi 271 Oktay, Bafra Karayılan oğlu İsmall yeğenl Nimet, Bursa Hacılar mahallesl İbrahim Pasa sokağı 2 Mehmed, Bafra Hacı Hüseyin ogull'a rmdan Kâmil oğlu Nafiz, Kemalpaşa kazası ilkmektebi 275 Kadriye Güney, Ka. racabeyde Abdullahpaşa mahallesi 7 numarada Hafckı oğlu Türkay, Ankara Askeri fabrikalar ticaret kaleminde Saim Alaçam kızı Türkân • ** £ve't..*Beni *e Eatam & # £ir« aldı, buraya kapattı. Yapmadığı ezayı, cefayı bırakmıyor.. Ben onu tepelemeğe geldim.. tyi ettin ama,. ihtiyath olmak lâzımdır. Çünkü çok gaddar, merhametsiz bir adamdır. Bak sana bir kurnazlık öğreteyim.. Ona tek. basına döğüsmeyi teklif et.. Kabul etmemeği kabadayılığa sığdıramaz. O zaman isin istir. Yalnız birsey de insanı üç metrodan öldüre • *daha söyliyeyim.. Asağıda kapının bilecek kursun atmaya mukte • yanında iki kova duruyor. Bunlar • dan birinde bayağı su, ötekinde dir bir tabanca keşfetnmti. Bu, kuvvet eksiri vardır. Döğüsüp dötabiî ötekine nazaran bir hiç me> ğüsüp te düsmanım yenemedi mi, sabesinde... kuvvet eksirine sarılır. ötekine de Çıldırtan tabanca hedef itti bayağı suyu içmek düser. Neticede tabiî o galib gelir.. Sen simdi ko • haz edılen adamın üzerine doğ vaların yerini değistirirsen netice • ru boşrucu gaz gibi bir gaz fış nin aksi çikmasuıı temin edebilirsin. kırtmaktadır. Bu gazden birkaç Cesur delikanlı kıza teşekkür esantimetre mikâbı ağzına veya derek kovalarm yerini değistirdi. Biraz sonra da karabulut gibi tna burnuna kaçtımı o anda insanı iyetile «Yılmaz Şaki» ufukta gö • deli etmeçe kâfi imiş. ründü. Bu tüysüz delikanlıyı sato • Mühendis bu icadını birçok sunun kapısının önünde gcrünce: hükumetlere satmak teklifinde Zavallı çoban, dedi, burada ne anyorsun? bulunmus. Tabiî satın alanlar Seninle döğüşmeğe geldim.. buhmacak, simdi siz bu silâhla Ama, karşı karşıya tek basımıza silâhlanmış îki orduyu karşı karyumruk yumruğa! şıya bir düşünün... Gaz maske • Ha.. hah.. Sen mi benimle döğüseceksin.. Bir yumrukta mahvoleri biraz kaymış veya delinmiş lurıun.. A çocuğum.. olanlar çıîdıracak. Hey AUahım, Pekâlâ göcürüz bakalım.. neler görüyoruz! «Yılmaz Şaki» bu sözü duyunca hırsla, hiddetle atından indi. Ma iyeti etrafta nalka olmu?lardı. tki yılmıstı. Cesur delikanh onu güç adam biribirile kapıstılac. halle ayıltıp zmcirlerini çözdük • Beş on dakika mücadeleden sonten sonra bir arabaya koydu. Kenra <Yılmaz Şaki» «Kuvvet eksiri» disi de «Ytlmaz Şaki» nin maiyetini diye bayağı su kovasına yapısmıs arkasma katıp genc hükümdarm cesur delikanlı da «Kuvvet eksiri» sarayına döndü. nden içmeğe baslamıstı. Kavganın ikkıci safhasında «YılBütün halk kendisini karşılamamaz Şaki» epey hırpalandı. Uçün ya çıkmıstı. Yollarda alkışların secüsünde kınuldanamıyacak bir se si göklere yükseliyor, üzerine atı • kilde yere »erillan çiçekler onu görünmez bir haie di. getiriyordu. O vakit cesur Hükümdar merdiven basında cedelikanlı bıçağını çekip «Yılmaz sur delikanlıyı tebrik etti. Cesur Şaki» nin canıcıı delikanlı: cehenneme gön Actık memleketin bu müthiş derdi. Bunu gö • belâdan kurtulduğu gibi bu kızcaren maiyeti de ğız da selâmete çıkmıstır. Bugünötedenberi «Yılden tezi yok onunla evleneceğim. maz Şaki» nih zulmünden bık • Genc hükümdar düğünün kendi mıs olduklan i • sarayında olmasını teklif etti. Ceçin gelip genc sur delikanlı annesini, babasını da hükümdar zade oraya davet etti. nin elini öptüler. O andan itibaren iki genc mes'ud Mahpus kız bu bir yuva kurdular. tki memleket te kanlı kavganın sonuna. doğru ba sulh ve dosthık içuide yasadılar. muhtelif hediyeler verilecektir. Doğru halledenlerden bize fo toğraf gönderenlerin resimleri de basıhr. CTAHATICR Afrikada Somali arazisi Sınıfta işitilenler tir? Oğlum, tasarruf ne demekPara biriktirmek.. Peki para nasıl birikir? tş kumbaralanna atılarak.. Somali arazisınde Afrikanın şarkında, Habeşistanm farkicenubisinde, Kirmizi denizinin nıhayetmdcki araziye Somali denir. Burayı İngilizler, Fransizlar ve İtalyan • lar aralarinda taksim etmişlerdir. Burada Danakil ve İssa naminda ayni kandan iki cins halk yasamaktadir lar. Danakillerin bir sultanı ve tssala nn bir reisleri vardır. Bu iki kabile araslnda belld 1000 senedenberi devam eden bir kan davası hüküm sürmekte ve birbiri ardina bir sürü cinayetler katiUer yaoılmaktadir. Son zamanlar da öldürülenler arasında Fransularm müstemleke valisi Bernard da dahil dir. Danaküler zenci olduklarmı iddia etmektedirler ve guya islâtr *'•"•. Fakat gerek göçebe olduklarindan ve gerek baska sebeblerden camiye ayak bastıklan nadir görülmektedir. Çobanhk yaparak ve çölde güçlükle tesadüf e düen vahalarin etrafinda yasamakta • dirlar. Bundan dolayi bütün sabib olduklan eşya çanak, çömlek ve yatak tüy takmasina müsaade edilir ve bir beyaz insan öldürenin bir fil ve yahud bey yerli öldürmeğe muadü olduğu dü* sünülürse bu vahsüerin beyazlara karsi olan düşmanlığı kolaylıkla an!a$ı lir. tssalılar, Danaklfler gibi zenci neslme mensub değildirler ve daha ziya de Avmpaliyı andınrlar. Her aile eriri erkeğine itaat etmeğe mecburdur. Bütün çocuklar cedlerinin isimlerini kü • Ç k yastan öğrenirler. Bunlara daha Ü bir ÇGTŞı me>üu(u gencken silâh kullanmasuu öğretirfer. vazifesini gören dört tahtadan, yani On beş yasina gelince her bir İssalı deve sirtma kolayca yüklenebilecek ubir kargı ile bir kalkana ve kaçak faktefek birkaç şeyden ibarettir. silâhlara sahibdir. Eğer genc ve Danakillerin renkleri siyabtır. Saç güzel Somali kızlardan birini al . ları düz olmakla beraber büsbütün yamak isterse evvelâ bir adam öldürmesi lâzımdi'.. Bunun için yalnız tirmak için yağ ve kireç sürmektedirbasma veyahud arkadaslarile huler. Kendileri uzun boylu ve zayiftir • duda doğru yaklasır v« kamp ku • lar ve şehirde elbise olarak bir bez ran veyahud seyahat eden bir Avparçasina bürünürler ve çöle vardık • rupahyı, o olmazsa yakın kabile efları zaman bunu da üzerlerinden atarradmdan birisini uzaktan kargısmı lar. Taşıdıkları ziynet eşyasi öldür atarak öldürür. Bu vahşilar uğur dükleri insanlarin sayüarina göre de • suzluktan korunmak için boyunla • ğişir. Danakli çocuklarina ders olarak rında bazı tnuskalar tasırlar. Ci • adam öldürmeği öğretir. Bu daha zi • nayetî îşledikten sonra vahsi deli • kanlı kabilesine döner ve düğunü yade Danaküler ile tssalılar arasında beklerken kolunda ya fil dişinden, hüküm süren kinin tesiri dolayisüedir. veya bakırdan bir bilezik tasır En ufak birşey bu iki kabile arasında Sağ bilekte tasınan demir bir bilehüîTİk katliâmlarla neticelenir. Katilb zik beş adam öldürmeğe delâlet eöldürdüğü adamdan kopardığı el, a der ve ancak on düsman öldürdükyak ve yahud kafa kendisine bilezik, ten sonra kulağa küpe takılabilir. küpe gibi süs ve itibar işareti taşima Bu derece kahraman olanlar ölün, ciye kadar hürmete mazhar olur • sina hak verir. Böylelerini kabile bir lar ve mezarlarının etrafına cma kahraman olarak telâkki eder ve sul yetlerinin miktarını gösteren taslar tana yolhyarak eteğini öptürür. Beyaz dikilir. bir adam öldürene, ba?«na beyaz bir