Bundan sonra yalnız bir ğünün değil bir gazetenin d« adı olacaktır. Ve size; ömrünüzden akıp geçen bir haftayı yeniden yaşatacaktır. ««„« U* OuOfl umhur İSTANBUL . CACALOÛLU PARMAKİ izi mecımıası Zabıta vak'alan, cinayetler, hikâyeler ve meraklı tefnkalaı 16 sayfa 5 Kurıii Qoı 9 9 ll#inı»iLânıın IQ3R llk sayısı Şubat basında çıkacaktır S 8 n e NO. OOOV Telgraf Te mektup adresl: Cumhuriyet, Istanbui . Posta kntasn: îstanbul. No. 246 ««'' " IKIIICIKdllUn l O Ö J Telefon: Başmuöarrtr ve evl: 22366, Tahrir heyeti: 24298, İdare va matbaa kısmlle Matbaacılık ve Neşriyat Şlrfcetl, 24299 24290. Şehircilik işîerine Biraz daha çokça Ozen versek alnız İstanbul için, yalnız Ankara ve İzmir için değil. Büyük küçük her şehrimizde şehircilik adile bir bılim olduğunun bilinmesi ve olabildiği kadar onun gösterdıği yollarda yürünülmeğe çalışılması gerekliğınin anlanmasını diliyoruz. İç îşleri Bakanlığımızın bu işe çok özen verdiğini ve şehircilik gerekliklerini de pek iyi kavramış bulunduğunu bilmiyor değiliz. İç îşleri Bakanının kendisi şehir işlerini pek iyi bilen bir arkadaşımızdır. Bu dileğimizi ikide bir ileri sürerken bu yoldaki sözlerimizin küçük büyük şehirlerimiz kadar İç İşleri Bakanhğımızda da özenle karşılanacağını düşünüyor ve hele oradan bu alanda hep yararlı çalışmalar çıkacağını umuyoruz. Kuşkumuz (şüphemiz) yoktur ki büyük küçük şehirlerimizin işlerini yürüten budunsal (halka aid) kurumlarımız da kendi evleri demek olan kendi şehirlerini hergün daha güzel yapmak düşüncelerile ve özenlerile dolu bulunuyorlar. Her yanda bunun için yürekten gelme istekler ve çalışmalar vardır. İnsan düşünüyor ki eh ileri gelenlerinden başlanarak bütün şehirlerimiz için birer plân yaptınlsa da bunlann tutulmalan ve düzeltilmeleri hep o plâna göre yapılıp gitse nekadar iyi olacakl Bu işi çok para harcetmeden elde edebilmekte büyük kazanclar vardır. Bu kazanclann başında ise şehirlerimizin hergün daha güzel olmağa gitmeleri gibi her Türke ülkü olmak gereken büyük bir amac vardır. Plân bir kez yapılır. Ondan sonra plânlı şehirdeki yapı ve düzeltme Işîerinî o plâna göre yürütmekten başka yapılacak birşey yoktur. Demek olur ki bu işin tek zorluğu olsa olsa plânı ortaya çıkarmaktadır. Ondan sonra plâna göre iş görmek çok kolay olduğu kadar çok ta iyi olacaktır. Bir şehir bugünden yarına düzelmiş olamaz. Şehirlerin istenilen güzelliklere erebilmeleri uzun yıllar işidir. Ancak her şehre göre bu iş böyle olabilmek için temel olarak elde bir plân bulunması gerçekten gerek tir. Söz gelimi olarak îstanbulun Surpagob denilen ve davası Belediyece kazanılan yeri üzerinde konuşabiliriz. Bir yandan biliyoruz ki İstanbul şehri için bir plân yapılıyor, ve öyle anlaşılıyor ki en sonunda bu iş artık bitmek üzeredir. Diğer yandan gazetelerde okuyoruz ki İstanbul Belediyesi Surpagop alanını parçalara bölmek istiyor, ve nerede ise bu işe de böyle girişmek üzere bulunuyor. Ötedenberi kulağımıza çalınmıştır ki bölünen parçalar. istiyenlere satılacak ve bunlan satm alanlar da aldıklan topraklarm üstüne yeni yapılar kuracaklardır. Acaba İstanbul plânı bu işe ne der diye düşünüyoruz. Acaba İstanbul plânı bu şehre soluk aldıracak bahçeler, parklar, sözün kısası açıklıklar düşünmedi mi, düşünmiyecek mi? Herkes görüp biliyor ki oldum olasıya İstanbulda »şehir içinin ötesinde berisinde böyle açıklıklar düşünülmemiştir. Bunu bizler son vakitlerde büyük can sıkmtılarile görüyor ve anlıyoruz. Beyoğlu sanki üstüste kurulmuş denilecek kadar sık bir yapı yığınıdır. Bu iş şimdi Harbiyeden ileri bütün Nisantaşı ve Şişli yanlannda da hep böyle sürüp gidiyor. Harbiye ile Nişantaşı arasından Maçkaya doğru nerede ise oradaki bostanları da yutacak gibi dev yapılar biribiri ardmdan yapılıp gidiyor. Vaktile Maçka kışlası büyük ve yüksek bir yapı idi. Yeni yapılanların yanında şimdi o cüce bir evcik kaldı. Şehrin simetrisi (düzgün görünüşü) bozuldu veya yeni bir biçimde düzeliyor. Ancak işler o kadar kendi kendine yürüyor ki bozuluyor mu, yoksa düzelivor mu olduğunu ayırd etmek kolay olmuyor. Şimdi bu kadar yapı salgını içindc Surpagob akınını da yapılara yermektense orasını şehre açıklık Roma anlaşmaları ve Balkan Antantı Balkan Antantı Konseyi Prens Starenberg, bunun bir tebliğ neşretti » bir sulh garantisi olaKonsey, anlaşmaîarm Orta ve Şarkî Avrupa sulhü ile alâkadar bütün ülkelerin vaziyetleri de hesaba katılarak tamamlanacağı ümidindedir Cenevre 21 (A.A.) Havas muhabir inden: Balkan itilâfmı teşkil eden dört devlet mümessilleri toplantılarmı müteakıb yaptıkları tebliğd*e, kendilerini doğrudan doğruya alâkadar eden meseleleri gözden geçirdikten sonra, Roma itilâflarına müncer olan son diplomatik müzakerattan hâdis olma umumî vaziyet hakkında noktai nazar te ati ettiklermi bildirmişlerdir. Balkan mümessilleri, bu anlas malarin yüksek ehemmiyetini takdir ve dermeyan edilen prensiple • rin, uluslararası hayattaki faide lerini teslim hususunda mutabık kalmıslardrr. Habsburgların tahta dönmeleri istanbul bugün Büyük Onder^Jkayuşuyor Atatürk, dün saat 5 te İsmet İnönü ile beraber Ankaradan ayrıldılar Ankara 21 (Telefonla) Reisicumhur Kemal Atatürk, ref akatlerinde Başbakan İsmet İnönü olduğu halde saat beste buradan hususî trenle Istanbuîa hareket ettiler. Büyük önder istasyonda Vekiller, meb'uslar, diğer birçok zevat ve halk ta rafından uğurlandılar. Attürk arzu etmediklerinden merasim yapılmadı. Reisicumhurumuza Başbakandan başka Salih, Receb Zühtü, Kılıç Ali, Cevad Abbas ile Dil heyeti başkanı Saffet (Erzincan) ve heyetin diğer azaları refakat etmektedir. Dil heyeti İstanbulda çalış malarına devam edecektir. Yakmda Fîrka Genel Yaz ?anı Receb Pekerin de Fırka bürosile birlikte Istanbula git mesi muhtemeldir. cağını söylemiş! Vıyana 21 (A. A.) Basvekil muavmi Prens Starenbergin, vatanperverler s«flerinin bir toplantuuıda içeri nyasa işlerini anlatırken Ha • baburgların t«dbrar tahta gel melerinden bah •ettiği ve bunun merkez AvrupatmU bir aulh garantisi olaca • ğmı bildirdiği BÖylenmektedir . Ancak bu »u • Avusiurya Basbakafi tuk neşredümedi • muavlni Prens ginden yukaridald Ştarenberç rİTaTetio doğruluğunu tesbit etmek mfimkün olamamıshr. Umulandan üstün bir netice olan ayni müsterek siyasayı takib Balkan itilâfıriı teşkil eden döVt hususundaki kuvvetli arzülarmı bir devletin vekilleri noktai nazarlankere daha müttefikan teslim eyle • nın tamamen mütabakatını ve halihazırdaki meseleler karşısında ev J mislerdir. Balkan itilâft, benşın karumu nğrunda sari edilen gayretlerden ancak sevine duymakta ve bu anlaş • maların, orta ve şarki Avrupada sttlhun takviyesile alâkadar bulu nan bütün ülkelerin vaziyeti de hesaba katumak suretile, faideli bir tarzda itmam edileceği ümidini beslemektedir. BaüuOt' antantı devletlertnln OMMMVdeki toplantüarda bulunan mümessilleri velce de çok güzel neticeler vermif Dün büyük tezahürattan sonra reyler tasnif edildi, Halide ile arkadaşlarını intihab mülhakatta ve Ankarada dün bitti kim ayartmış? Şadi tekzib ediyor istanbul halkı yüzde 90 seçime iştirak etti! Almanya, yeni reyîâmlar peşinde koşuyormuş! îngiliz gazeteleri «Alman propagandaşı Sardan sonra Memelde çoğalmaya başladı» diyorlar Almanya ve Avrupanın bugünkü meseleleri Londra 21 (A.A.) Deyli Eks pres gazetesi diyor ki: Avrupada projektör dönmüstür. V* simdi artık Sara değil, Metnele teveccüh etmektedir. Alman propagandası orada yeni bir kesafet göstermeğe baslamıstir. Deyli Herald da, Sar muvaffakiye tinin Almanyayi plebisitler modası arkasinda koşturduğunu yazmaktadır. Berlin 21 Sarin Almanyaya av deti Alman siyasasının yeni bir yön • dem alacağma alâmet midir?Plebisit neticelerinin Oânmdan son • ra Berlin mehafilinde büyük bir nik • binlik hâsü olmuş ve M. Hitlerin Fransadan artık arazi istemiyeceğine dair 15 kânunusanide radyo ile neşrediknis olan nutkundan sonra bu nikbinlik te • eyyüd etmiçtir. Fakat Alman efkârl umumiyesinin tezahürahndan sonra matbuatm Fransaya ve Uluslar Kurumu • na karsı kuüanmağa baslamış olduğu sabırsizca ve hiddetli lisan ve bilhassa M. Hitlerin son iki mülâkatı bu nik binlikte bulunanlan biraz daha mute • dil davranmağa mecbur etmistir. M. Hitler, Almanyanin vaziyetini sarih bir surette anlatmishr. Araziden feragat yeni bir siyasal unsur değildir. M. Hitler, daha fazla istenilemiyeceği noktasina ehemmiyetli bir surette isaret etmistir. Almanyanm Uluslar Kunımuna gir mesi arzuya şayandir ve bu Avrupa nm vaziyetinde istikrar husulü için el zemdir. Halbuki M. Hitlerin beyana tından anlasildığina göre Almanya «ilâhları birakmağa müteallik olan bü • tün taahhüdlerini prensib itibarfle reddetmekte ve her türlü taahhüd için şart olarak Almanyanin esasen filî surette mevcud olan yeniden silâhlanması esasini ileri sürmektedir. Almanyanin şark misakma karsi olan hattı hareketini de değiştimds oldu ğunda şüphe yoktur. M. Hitlerin be • yanatindaki yegâne müspet teklif, Almanyanm Fransa ile Alman Leh adeSan'atkâr Şadi San'atkAr Rastd Rvsa Bundan bir müddet Şehir tiyatrosundan ayrılarak Raşid Rıza ile bir trup teşkil eden artistlerden Halide, Yaşar, Zihni, Hadi ve suflör Mehmed, Raşid Rıza trupundan ayrılarak şehrimize gelmişlerdir. Bu beş artistin Ankarada Raşid Rızadan ayrılmalan çok tuhaf ve garib olmuş, Raşid Rıza heyetine dahil olan bu artistler, temsilden bir saat evvel trene atlıyarak şehri iArkast befinci sahıjedet Bulgar kabinesi değişecek mi? Alman Devlet Reisi M. Hitler mi tecavüz misakma benzer bir mi sak aktine âmade olduğuna dair olan fıkradir. Alman mehafilinde Almanyanin bali hazirda birçok şeyler kazanabilece • ği söylenmektedir. Çünkü Ahnanya kendisini amelî olarak Versailles mu • ahedenamesinm mükellefiyet'nrinden kurtulmuş addetmekte ve «hukuk müsavatfle Alman mületinin şerefi» nin yegâne ifadesi sayılan yeniden sîlâh larmağa devam eylemektedir. İkinci seçici intihatınm bitimi dolayısile dün bütün sehirde bü Sofya (Hususî muhabirimi* yük bir tezaküratla sandık alaylan den) Cenevreye giden Bulgar yapıldı ve dün aksam Îstanbulun murahhas heyeti iki gün sonra nekadar rey verdiği anlasıldı. Bü Sofyaya dönecektir. Murahhas he tün kazalarda ekseriyetle rey ve yet Sofyaya döner dönmez yapıla rilmis olduğunun anlasılması halkın cağnı yazo*ığım kabine tebeddülâtı bu işde gösterdiği siyasal olgun • artık ciddi safhasma girecektir. Bu luğa delil teşkil etmektedir. Birçok kabine deği'ikliğinde hiç umulmasemtlecde halkın yüzde doksanının dık seylerin de mümkün olduğu reyini kullandığı görülmüştür. Bu, söylenmektedir. Şimdilik tesebbüs, bizitn memlekette şimdiye kadar Askerî Bl> liğin umumî kâtibi olan pek az alınmıs bir neticedir. ve cumhuriyetçi gözüken Damyan Etki muhariblerin toplcmtın Dünkü tezahürat Delçef prupunun elindedir. Fakal Berlin 21 Imparatorluk knrulu • Dün şehrimizde yapılan sandık Askerî Birliğe dahil birçok zabitan sunun yddönümü için eski muharibler alaylan büyük bir bayram halini tarafmdan Berlin spor saraymda ya • Bulgaristanda rejim değisikliğinin almıstı. Her tarafta önlerinde mızıpilan büyük bir toplantıda, Sar Kif • aleyhinde olduklan için bugün kalar, ellerinde bayraklarla geçen Bulgaristanda rejim değismesi ar kafilelerin havzerbund Bakam demiştir ki: yüzlerinde büyük bir tık raevzuu bahsolmamaktadir. Fakat « Bismark, kalbi yarattı, Hitler de sevinc okunuyordu. Caddelerden nekadar da olsa bu rejim değismecanlı muhteviyatmı yaptı.» geçen binlerce kişiden tramvaylar si münakaşaları Askerî Birlik azaOndan sonra Eski muharibler Bakave bütün vesaiti nakliye duruyor sı arasrada bir ikilik vücude getirnı miralay Raynhard; bütün uluslar du. Bilhassa Belediyenin ve Fırka mistîr. Bu ikiliği bertaraf etmek cephe eskî muhariblerini smirlar üze merkezinin önünde yapılan için bulunan formül sudur: rinden birbirlerine her yeni savaşa karsı döğüs için ellerini uzatmağa çağıra • Başvekil Kimon Gorgiyef Baş • rak: «Banşi, ne silâhlar ne de kin ko(Arkası ikinci sahjedei rumaz. Barısi, onör ve hürriyet korur.» demiştir. Askerî BirHğin U. Kâtibi Başvekil olacakmışî Dün şehrtmizde yapdan tezahürattan ve rsylerın tasnifi işinden muhtelif görünüşler tezahürat fevkalâde bir şekilde ol« mustur. Dün sabah Fatih kazasının Eyüb nahiyesinden Alibey köyü ve Ra • miden gelen sandıklarm da iştira kile bir alay hareket etmis ve bu alay büyük tezahürat içinde Fenere gelmiştir. Otomobil ve otobüslerdeJ mürekkeb olan bu kafileye Fenerden de bir kafile iştirak etmiş ve sandık alayı Eminönü, Sirkeci, Ankara caddesi yolile Farka vilâyet merkezinin ve Belediyenin önünde tezahüratta bulunduktan sonra ^atihe gitmiştir. Beyazıdda alaya istirak eden Aksaray ve Şehremini nahiyelerile Fatîhte yerleşen Ka ragümrük ve Fatih merkez nahi yeleri alaylarile beraber Fatih k a y makamlığı binasma gidilmistir. Bu« rada kaymakam Haluk sandıkları ve defterleri tesellüm etmistir. FaUirkası altıncı tahileue) Fatihte sandık alayı olarak eîde tutmak daha doğru olacak gibi görünüyor. Burasını güzel bir köprü ile Taksim bahçesine bağlamak şehre ayrı bir süs vereceğinde kuşku yoktur. Ve düşünmelidir ki o açıkhk bir kez elden çıkanldıktan sonra şehrin bu yanı için şehir içinde küçücük Taksimden başka bir bahçe yapmak olaganlığı artık bütün bütün ortadan kalkmış olur. Surpagob alanını bölüp satmak tan şehir ne kazanır? Diyelim ki ençok bir milyon lira. Eğer bir kez elden çıkarsa şehir sonra ne bir milyon lira ile, ne beş milyon lira ile bir daha böyle bir açıklığı ele geçiremez. Vakti iken bu iş üzerinde biraz çokça durmak çok yerinde olur. Bu bir söz gelimidir, şehirlerin plânlara uydurulması temel işini anlatmak için. > Musiki işi Üstad Halid Ziyanın dördüncü yazısı yannki sayımızda Umail Habib Sevükün bu güzel 1 yazısı üçüncü sahifemizde... Parise giderken Türk kadım Halil Nimetullahın yazuı" Altıncı sahifemizde... YUNUS NADl Ankarada seçimden intıbalar: Başbakanırmz ismet İnönü ve Ftrka Genel Yazgam Rereb Peker reylerini verirlerken