j01eşrinisani»34 Jürklerle Süngü Süngüye No. 13 Nakili: A. DAVER Çanakkalede { Şehir ve Memleket Haberleri ) Aieyhtan | Bursadaki asrî kaphca Gençler Cemiyeti 700 Cemiyet dün senelik toplantısını yaptı Tüc'kiye içki aleyhtarları gençler cemiyeti dün saat 9 da Halkevi salonlarında senelik toplantısını yapmıstır. Mecasime tstiklâl marşile başlan*nış, cemiyet reisi Fahrettin Kerim Bey celseyi açmıştır. Bunu müte akıp senelik rapor okunmuş, Cavit, Namık, Zülfi, Ali Saim, Fahri, Mev hip, thsan, Cevat, Ferit ve Faik Beyler söz alarak cemiyete yeni azalar kaydedilmesi, ve varidat membalarının çoğaltıiması ve pcopagandaya daha fazla ehemmiyet veril • mesi mevzulan etrafında söz söylemişlerdir. Cemiyete yeni giren 60 aza ye min ettikten sonra iki genç tara fından keman ve piyano ile bir konser verilmiş, bunu müteakıp yeni idare heyeti intihabına geçilmiştir. Heyete şu zevat seçîlmiştir: Gazanfer, Mevhip, Ali Rıza, Fehmi, Tarık Edip, Ali Saim, thsan, Cevat Beyler ve Nihal Hanım. Sîyasî îcmal Yugoslavya ve Bulgaristan elgrat ve Sofyadan son gelen haberler, Kral Alek sandrın son günlerinde ta kip etmeğe başladığı dahilî ve haricî uzlaşma siyasetine, Niyabet heyetinin reisi Prens Polun devam etmekte olduğunu gösteriyor. Prens Pol Sırp unsurunun tefev vuk ve hâkimiyeti taraftan bulu nan büyük Sırplık cereyam rüe«aaımn mümaneatına rağmen Hır vat ve Sloven ve Boşnak liderleri ile hususî temas ve müzakerelere başlamıştır. ı Prens, teşrinisaninin ikisinde Yugoslavyanın en ziyade itimat kazanmış politikacılanndan de mokrat fırkası lideri Davidoviçi ve etresi günü Sloven papas fırkası lideri papas Koroseç ile görüşmüş, daha sonra Hırvatistanda Sırp ittihadı muhaliflerinin başı Zagrep katolik başpeskaposu Dr. Baneri görmüştür. Ayın dördünde Prena Polun Bosna müslümanlan lideri Dr. Sipahi ile görüşmesi kararlaştınlmıştı. Vaktile bu liderlerin hepsi nefyedilmiş olup Kral Aleksandr ancak son günlerde bunlarla temas etmek teşebbüsünde bulunmuçtu. Şimdi Prens Polun bu liderlerle sıkı temasta bulunması, Yugoslav yanın muhtelif anasınn gönül rızasına müstenit birliğinden doğ muç millî bir ittihat teşkil etmesi için ciddî surette çahştığım gösteriyor. Bununla beraber şimdilik müspet ve kat'î neticeler elde edilmemiştir. | Kral Aleksandnn, Yugosîavyanın Bulgaristanla sıkı dost olması ve iki Islav memleketinin her sahada teşriki mesai etmeleri için kur muş olduğu siyaset dahi sekteye uğramamıştır. Kralın katilinin, Hırvat tethişçilerinin elinde bir alet olan Makedonyalı bir Bulgar ko • mitacısı olması bile Bulgar Sırp dostluğuna tesir etmemiştir. Sofyadan gelen son haberlere göre Bulgaristan ve Yugoslavya devletleri arasında gümrük ittihadı vücode getirmek için her iki memlekette kuvvetli bîr cereyan ve temayül peyda olmuştur. tki memleket arasındaki mübadelenin az olması, her iki memleket istih salâtının ayni bulunması ve Yu » goslavyanm Bulgaristana ihracatı daima Bulgaristanın ihracatındaıı fazla olması bir gümrük ittihadı vücude getirilmesinî icap ettirmiştir. Yugoslavya ile Bulgaristan tek bir iktısat sahası teşkil ettikleri zaman her iki memleketin ticaret ve mübadele sahası fevkalâde genişliyecek ve Bulgar emtiasının en ziyade sürüldüğü orta Avrupaya ve Adriyatik denizine, Yugoslav ya emtiasının da Karadenize ve Yakın Şarka bilâkaydü şart ve serbestçe nakledilmesine hiçbir mâni kalmıyacaktır. Her iki taraf biribirinin nakliye vesaitinden ve muvasala ve mü nakale hatlanndan istediği gibi istifade edecektir. Bulgar emtiası nın Sırp malları gibi Yugoslavya topraklarından serbestçe geçme sinden Bulgaristanın iktısadî isti • fadesi fevkalâde büyük olacaktır. Diğer taraftan Yugoslavya sanayii için Bulgaristanda ve Yakın Şarkta geniş bir piyasa açılacaktır. Bulgaristanla Yugoslavya arasında gümrük ittihadını vücude getirmek için her iki tarafm gösterdiği azim ve gayret neticelendiği takdirde bunun siyasî cihetten dahi büyük ehemmiyeti olacak ve Kral Aleksandrla Kral Borisin Sofya mülâ katında söyledikleri nutuklarda ehemmiyetle kaydettikleri veçhile iki Islav memleketi tamamile bir • leşmiş olacaktır. MUHARREM FEYZt 3 üncü fırka, «Düşmanı karaya çıkarıp, sonra hücum etmek» fikri sabitini unutmuştu GCTÇİ o tarihte lstanbul ve civarında birinci ve ikinci ordular tam 10 fırkahk muazzam bir kuvvet teşkil edıyorlardı ama karargâhı umu mî bu kuvveti Rualann muhtemel bır ihracına ve Bulgarların meşkuk vaziyetine karşı elde bu lundu ruy ordu. Rusların Kara deniz Boğazına bir ihraç yapmaları sadece muh temeldi. Halbuki Çanakkale Boğazma karşı îngi liz ve Fransız larm bir taarruza hazırlandık lan artık tama men tahakkuk etmişti. Binaena Çanakkale Boğazıtn ve düşmanm 25 nuan 1915 günü leyh yalnız iki a&ker çtkardığt Kamkale, Siddilbahir, Anburnu mevfırkası Edirne ve kilerini göaterir kabartma harita Kırkkilisede duran bu kuvvetin şarkisinde hem, Boğazın içindeki mütebaki 8 fırkasının bir kısmı, Karanlık limana, hem de Boğazın hele Bandırma Bahkesir hattında ucundaki Kumkale ve Yenişehıre müteferrik bir.halde duran 4 üncü vaki olacak ihraca mukabele edekolordu kâmilen Çanakkale civa cek vaziyette idi. 11 inci fırka ise nna sevkedilerek Boğazın daha Menderes nehrinin cenup ve cekuvvetle müdafaası temin edilmek nubu şarkisinde, Beşikelere yalâzımdt. pılacak bir ihraca karşı vaziyet almıştı. Düşmanm ihraç için seçAnlasılan karargâhı umumî; tiği Kumkale ile Yenişehir arasınÇanakkalenin haiz olduğu siyasî daki sahada sahilde, yalnız 31 inci ve askerî çok büyük ehemmiyeti alayın 6 ncı bölüğü vardı. Demek tamamen takdir etmemiş, veya Ruslann Karadenize yapması muh ki Fransızların takviye edilmiş bir alayını evvelâ bir tek Türk bclütemel ihraç tehlikesini Çanakkaleğü karşılamıştır. Yani 5000 ye vukuu muhakkak ihraç tehliFransıza karşı 250 Türk. kesinden daha büyük görmüş, yahut ta Çanakkaleye gönderdiçi Sonra bu tek bölüğe şu emlr vekuvvetleri kâfi addetmişti. Sebebi rilmişti: her ne olursa olsun, Çanakkalede «Düşmanm zayıf kuvvetlerinin daha kuvvetli bulunmamak yankaraya çıkmasına müsaade edecek hştı. ve sonra süngü ile püskürteceksi Bu hata »onradan anîaşılmıs ve niz.» Çanakkaleye müteferrik bir suretBölüğe verilen bu emir, esasen te yeni fırkalar sevkedilmişse de bütün 5 inci orduda hâkim olan iş işten geçmiş, düşman Gelibo«düşmanı evvelâ karaya çıkarıp luda tuttuğu mevzilere yerleşmişsonra tepelemek» fikrine uygun tir. Halbuki harekâtın cereyam du ve 15 inci kolordu kumandan gösteriyor ki ilk ihraç gününde, lığı tarafından 3 üncü fırka ku 5 inci ordunun elinde, Gelibolu yamandanlığma verilmişti. (Bu ko nmadasında daha fazla kuvvet lordunun kumandanı Alman Ve bulunmus olsaydı, düşmanı kâber Paşa, 3 üncü fırkanın kumanmilen denize dökmek işten bile dcdanı da Alman Nikolay Beydi) ğildi. O sabah 15 inci kolordu karar Eğer düşman Çanakkaleye mugâhında işitilen top seslerinin şidvaffak olamadise bunu, o zamandeti ve sahildeki tarassut postala ki başkumandanlık vekâletinin ve rından gelen haberler, bir ihraç ha5 inci kolordunun sevk ve idarereketinin vukuunu bildiriyordu. sindeki yukseklikten ziyade asDaha düşman karaya çıkmadan kerlerimizin fevkalbeşer kahra15 inci kolordu ve 3 üncü fırka manlığında, Mustafa Kemalin keskumandanlan, akıllanna geldıkçe kin görüşünde ve düşman kumanbir takım emirler vermek suretile da heyetinin beceriksizliğinde asinirlendiklerini göstermişti. Bu ramak lâzımdır. emirler bazan kıtaatı sahile doğru sevkediyordu. bin liraya malolan kaplıcanın esaslı inşaatı bitti, ilkbahara açılacak BursaJaki asrî kaplıcanın harîçten görünöfS Bursa (Hususî muhabirimiz • den) Asrî kaplıcalar şirketî Maliye Vekâletinin de iştirakile ser • mayesim çoğalttıktan sonra tesisatını genişletmeğe ve ikmal etmeğe baslamifttı. 450 bin liraya yakın bir para ile meydana getirilen otel ve hamamdan sonra 250 bin liralık yeni isler yapılmaktadır. Kaplıcanın suyu 1,5 km. me safedeki Çekiegeden getirileceği için suyun fazla soğumamasını temin maksadile Almanyadan hususî borular alınmıştır. Borulann döşenmesi kısa bir zaman içinde bitecek ve kaplıcaya bu kış içinde su ve • rilmiş bulunacaktır. Kaphca ve hatnamın Çekirge caddesine nazır olan kısmında pek çok yeni isler yapılmıştır. Bunlar meyaıunda bilhassa toprak sahanın tesviyesi, büfe, park ve havuzlarla bir dans yerinin insaatı ve kaphca antresinin yapıhnası bitmiştir. Şimdi kaphca ve hamamın önünden arkasına kadar bir yarım daire çizen otomobil şosesi yapılmağa başlan • mıştır. Antre çok tnuhteşem olmuştur. Caddeye bakan ön kuma kat kat duvarlar örülmüş; bu duvarların arası da bner çiçeklik haline konmuştur. Bundan baska kaphca ve hamamın cephesini teşkil eden tahminen 100 metro kadar bir yere beton kaldırım döşenmektedir. A»rî kaplıcanın artık su ve mobilya noksanlarından başka yapılacak birşeyi kalmamıs demektir. Sirketin Bucsadaki murahhas ve miimessil azası Hüseyin Haki Bey hamam ve otelin önümüzdeki ilkbaharda açılabileceğini söylemek • tedir. Asrî kaphca Bursaya her ne kadar emsalsiz bir bina kazandır mışsa da bunun işletilmesinin de ba«lı başına bir mesele olduğu şüphesizdir. Bahusus; yavaş yavaş bir seyyah şehri halini almaya başlı yan Bursa için bu tneselenin oldukça ehemmiyeti vardır. Bazı noktai nazarlara göre as • rî kaphca otelinin odaları • tesisatın azameti yanında • az olduğun • dan şirket masrafını zoc kurtara • caktır deniliyor. Böyle bir iddianın ne dereceye kadar isabetli olup olmadığını şimdiden kestirmek kabil olmamakla beraber; bize kahrsa otelin bu muazzam hamamını yal nız seyyahlara hasretmek te doğru birşey olmıyacaktır. Hamamdan bütün Bursahlar istifade edebilmelidirler. Ayrıca; son zamanlarda eğlence yerlerinden mahrum bulunan Bursanın; asrî kaphca önünde ya pılan park, büfe ve dansing gibi modern eğlence yerlerine de ihti yacı vardır ve bu yerlerden herkesle beraber elbet Bursahlar da isti fade edecekler ve asrî kaplıcalar şirketini; iddia olunduğu şekilde; masrafını zor kurtarmak gibi bir vaziyetle karşılaştırmağa meydan vermiyeceklerdir zannederim. Muta MÜTEPERRlK Halkevinin yaptıracağı jimnastik salonu tstanbul Halkevi binasının yanındaki bos arsaya büyük ve kapalı bir jimnastik salonu yapılacafctın. Bu binantn üst kısmında terbiyevî filimler göıterilmek, temsiller ve kon ferantlar verilmek için aynca bir salon bulunacaktır. Bunun için. tetkikata başlanmıştır» Cemiyeti Tedrisiyei Islâmiyeinin kongresi Cemiyeti Tedrisiyei Islâmiye dün saat 14,30 da Darüşşafakada bir kongre aktetmiştir. Kongreyi idare heyetinden Hasan Tahsin Bey aç mıştır. Evvelâ mektepte okuyan talebelerin elbiseleri mevzuu bahsol • muş, talebeye yeni elbiseler yap tırılmasına karar •erilmiştir. Bundan sonra idare heyeti reisi Halil Etem Beyin ahvali sıhhiyesini ileri sürerek istifa etmesi meselesi görüşülmüş, bir kuım aza bu isti • fanın kabul edilmemeini istemis • lerdir. Hakkı ve Hasan Fehmi Beyler murakıpliğe seçihnişler, müteakıben yeni idare heyeti intihabatına geçilerek şu zevat intihap olunmuşlardır: Halil Etem, Hafit, Osman, Sezai, Mehmet îzzet, Fuat, Hasan Tahsin, Necati, Esat, Hüsnü Sadık, Mustafa Faik, Nurettin Beyler. , ECNEBİ MEHAFİLDE Arnavutlıık Jeneral Konsolosu tstanbuldaki Arnavutluk jeneral konsolosu M. Sula, Arnavutluk Hariciye Nezareti umuru siyasiye müdürlüğüne tayin edildiğinden, yeni vazifesine başlamak üzere dün Selânik tarikile Tirana gitmiştir. M. Sulanın yerine kimin tayin edileceği henüz malum değildir. ŞEHİR ÎŞLERİ Şehir Meclisi îstanbul Şehir Meclisi bugün sa> at 14 te üçüncü toplantmm yap a caktır. Yozgat ağır ceza reisi öldU Yozgat Ağırceza reisi Osman Bey mide hastahğmdsn vefat etmiştir. Bir Zeplin hikâyesi Osmanlı Imparatorluğu hazinesin« ait alacaklar tetkik edilirken sayani dikkat bir dosya bulunmuştur. Bu dosyaya nazaran vaktile M. Farol isminde bir Alman Osmanlı hükumetine bir Zeplin satmak istemis kendisine 100,000 Hra avans veril miştir. Fakat aradan seneler geçmiş, bu Zeplin isi umıtulmus, yüz bin liranin hesabı da sorulmamıstır. M. Karol, o vakit adres olarak Pera palas otelini vermistir. Bu adamm elyevm nerede olduğu Perapalas otelinden sorulmuş, müsbet bir cevap alnamamıştır. Bu meselenin Berlin sefaretimiz vasıta sile halledilmesi düsünülmektedir. Finlandiya sefiri Finlandiya sefiri M. Oeıni TaUu ayni zaraanda Finlandiyanm Sofya sefiri olduğundan, Bulgar Krahna itimatnamesmt vermek üzere dün Sofyaya gitmiştir» Zehirli mantar yiyenler Ilgında zehirli mantar yiyeo dört kişid'en biri öhnuş, üçü hastalanmıştır. Ha»talar tehlikeyi geçirmemişlerdir. Londradan İstanbula gelen Ingiliz tayyarecileri Kumkale muharebeleri Şimdi gelelim Kumkale muharebelerine. 1225 nisan sabahı düşman Kumkaleye çıkmağa başladığı zaman Boğazın Anadolu tarafında 3 üncü ve 11 inci fırkalardan mürekkep 10 uncu kolordu vardı. Bunlardan 3 üncü fırka Menderes nehrinin şark ve çimali , Yenişehirdeki 31 inci alayın 6 ncı bölüğü kumandanı saat 7,30 da «düşmanm birçok bombardı mandan sonra Kumkale ve Orha niyeye dört nakliye gemisi ve birçok sandfvllar yanaştığını» haber verdi. (Mabadi var) Torik bollugu Son haftalar zarfında sehrimizde torik balıği pek fazla çıkmağa baş lamıstır. Balıkhanede her gün mütemadiyen torik satılmaktadır. Torik fiatleri bir hafta evveline kadar çifti 10 kuruşken şimdi 20 25 knruşa çıkmıştır. Bunun sebebi de Yuoanistanm külliyetli miktarda torik balığı almasıdır. Elyevm limanımızda bulunan beş Yunan vapuru torik ySklemektedir. Üç gün içİnde Yunanistana 180 bin çift torik sattl mıştır. Tirede knrulan köy yab mektepleri POLISTE Feci bir kaza Beyoğlunda Borsa sokağında 6 numaralı apartımanda oturan Ma dam Katina çocuğunu evde pencerenin önünde bırakarak berbere saçlannı kestirmeğe gitmiş, çocuk pencerenîn önünde oynamakta iken caddeye düsmüş ve ağır surette yaralanmıştır. Zavallı yavru tedavi edilmek üzere Beyoğlu hastanesine nakledilmiştir. Tire yatımektebine cdınan yaorular Tire «Hususî» Tirenin Boğaziçi, Kahrat, Arpacılar, Eskioba, Yenioba köylerinde ve merkezi kazadaki eıki hükumet binasında birer köy yatı ncektebi kurulmus ve buralara mektepsiz birçok köylerden çocuklar almmifbr. Merkeze alınanlar hemen ekseriyetle fakir Te kimsesiz çocuklardır. Bunlar köylerin de yardımlarile burada ye • dirflecek, giydirilecek, okutulacaktır. Bonu temin maksadile belediyemiz, mevcudu 35 i bulan çocukların iç çaraaşır ve elbiselerini, basldc ve ayak kabdannı temin etmiştir. Bilhasta bu yoksul cocuklarm yemesini ve yatmasını temin maksadile Tirede (Yoksal mektep çocaklan komma) cemiyeti adfle bir cemiyet kurulmuş, başına, hamiyetli gençlerimizden Gani Bey ge çirilmiştir. Cemiyet derhal bir biitçe tanzitn ve bir program çizerek ise başlamışhr. Işte bu mektepler ve koruma ce miyetleri sayesinde köylerin maarif nurundan mahrnm kalan bikes ve kim*'siz fakir çocuklan da okumak nimetini tatmak ünkânım bulacaklardır. Köprünün Boğaziçi iskelesinde bir kaza Kâmil Dün Köprüde bir deniz kazası oltnuştur. Boğaziçi iskelesinde Rifat Efendi namında biri dalgın dalgın denize bakmakta iken başı döntnüs ve denize düsmüstür. Rifat Efendi yüzme bilmediğtnden bağırmağa başlamış, etraftan yetisilerek denizden çıkarılmıshr. Evvelki gün bir tayyare ile Londradan tstanbula gelen üç İngiliz tayyarecisi dün Eskişchire gitmişlerdir. Ingiliz tayyarecileri hareketlerin den evvel kendilerile görüşen bir muharririmize şu malumatı vermişlerdir: « Geçen perşembe günü Lon dradan Dragoa markah tayyare mizle hareket ederek, Kolonya, Nubernberg, Belgrat ve Sofya yolile İstanbula geldik. Bütün bu seyahatimiz esnasında tstanbulun manzarası kadar güzel bir manzara gör mediğîmizi mübalâğasız olarak söyIiyebilirim. Avrupa şehirleri a*ağı yukan hep birbirkıe benziyor, fa kat İstanbulun tayyareden görünüşü başka hiçbir şehirde görülmesi im kânsız olan müstema bir manzara teşkil etmektedir. Tayyaremiz De Hawilland fabrikası imalâtmdandır. Bu cins tay Tayyareciler ve tayyareleri yareler Fransa ile tngiltere arasınd'a yolcu taşımaktadırlar. Süratleri 200 kilometroden fazladır. 130 beygir kuvvetinde bulunan 2 adet Gypsy motörile mücehhezdir ler. Bu motörlerin ba;hca hususiyeti alelâde otomobil benzini kullanmalardır. Son defa Melburn Londra tayyare yarışında birinci gelen Skot : ve Blakın bindikleri tayyare de bu fabrikanın imalâtmdandır ve ayni motörle çaiışmaktadır. tstanbuld'a bize karşı samimî bir hüsnü kabul gösteren Yeşilköy tayyare müfreze kumaadanı Şerefettin Beyle arkadaşlanna bilhassa mü teşekkiriz. Sekiz, on gün sonra geidiğimiz tarikle Londraya avdet edeceğiz.» Ingiliz tayyarecilerine tayyare fotoğrafları yapan Williamson fabrikasınm müdürü M. Griffith te r«fakat etmektedir. Halkevinin bir teşebbüsü Halkevi Güzel San'atler subesî, amatör gençlerden mürekkep bir koro heyeti yetiştirmek teşebbüsün* girişmiştir. Bu koro heyeti halka konserler verecektir. Bunun için ya» kında desrlere baslanacaktır. Cumhuriyet Nüshası 5 KuruştuT I Türkiye cpfaiTi I ıç>n Harlç için Senelik 1400 Kr. 270Ö Kx Alt. ayhk 750 1450 Üc aylık 40Q 80Û Bır aylık 1