'Cumhuriyet 1 . . ±LA* i "" Casuslar Arasında 149 NakUi: A. DAVER ve Memleket Haberleri Zaronun mulâji Sıhhî Müzede halka teşhir Siyasî icmal Fransada kanunu esasî tadilâtı eçen şubatta Pariste cere yan eden hâdiselerin neti cesi olaırak dahilî harbe ve anarşiye sürüklenen Fransada ef kân yati'tırmak ve salâh çarelerini bulmak üzere sağ ve sol fırkalardan millî birlik hükumeti teşkil eden M. Dumeıg memleketin haricî ve da hilî siyaseti hakkmda telsizle mü him bir nutuk söyledi. Nutkun haricî siyasete taalluk eden kısmm da bir yenilik ve fevkalâdelik yoktur Fakat dahilî siyasete ait kumı gayet mühim olup Fransıaların ve bilhassa demokrat fırkalann gayet hassas bulunduğu kanunu esasinin tadili meselesinden ciddî surette bahsetmistir. Bu nutuk Fı.ansızların ruhî halet ve zihniyetlerine nazaran çok cesurane addolunabilir. Mumaileyh bu nazik noktaya dokunabîl mek için millî birlik hükumetinin ileride haricî bir harbe bile müncee olacak dahilî bir harp tehlike • sinden Fransayı kurtarmak ve müımin bir dert olan bütçenin açığını kapatarak tevzin etmek gibi sebkeden halâskârane hizmetlerini say mak lüzumunu hissetmistir. Bir gün işgal altmda bulunan Belçikada bir Alman menzil müfettifi şöyle bir emri yevmî nesrediyordu: «27 temmuz 1916 gecesi casus Devos hududu geçmiştir. Binaen • aleyh şu anda hududa civar bir yerde bulunmaktadır. Hududa mücavir nahiyelerin a. haHsi, Devosu bulmak için yapılan araçtırmalarda kıtaat ve zabıtaya yardıma davet olunurlar. Devosa yatacak yer veren, ona bilvasıta veya bilâvasıta yardım eden yahut ta saklandığı yeri bilip te derakap askerî makamata haber vermiyenler, öliim cezasına çarpı lacaklardır. Devosun saklandığı ve yakalanacağı nahiyelerin belediye memurları yüı bin mark para ce zası ödemeğe mecbur olacaklardır. Bu nahiyelerde de dört hafta müddetle aJkfamın beşile sabahın sekizi arasında halkın evlerinden çıkması menedilmek suretile nahiyeler de cezalandnlacakfar.» Sağ eii bir kurşun yiyerek yaralanmıştı. Yarasına aldırış etmiyerek kiiçük çiftlîğin ahırına gitti Hanırnlarırnız müteaddit konferanslar verecek mek imkânı kalmamıştı. Binaena • Belçika casuslarının Ustadı leyh ya makas yahut ta hususi kıskaçlar kullanmak lâzımdı. Projektörün ısığı karanlıkta kaybolunca casus yattığı yerden kal • karak maniaya doğru fırladı. Ale lâcele amudî telleri kesti ve ufkî tellerin arasından geçerek Öte ta rafa atladı. Fakat tam bu sırada «silâh basına!» çanları çaldı. Bunlar maniadan biri geçerken otomatik surette çalıyorlardı. Bu da, casusun bilmediği başka bir yenilikti. Çanların çalmasile beraber kıyamet koptu. Muhfızlann ve gümriik memurlannın vahşiyane fer yatlan yükseldi, her taraftan kuvvetli projektörler yandı. Devos, kovalanan ve her taraftan sıkıstı nlan bir vahsi hayvan gibi, ikinci maniaya doğru saldırdı. Bu mania birincisinden yüz metro ötede olup elektrikli değildi. Işıldaklar casusu yakaladılar, onun gümüsi hayalî, bu ziyaların içinde görünür görünmez etraftan fiddetli bir tüfek a • teşi basladı. Bu siddetli atese rağ • •nen, Devos ikinci tel maniayı da asti ve o civardaki bir çamlığa doğru fırladı. Koruya girdikten sonra arkasından koşan muhafızlar ve jandarmalar, bütün arastırmalanna rağmen onu bulamadılar. 28 numarah menzil müfettişliği mıntakası tamamen seferber edilecekti. Devos, bütün hızile saklanacağı eve koşarken bunu biliyordu. Stekens köyünde bir gümrük ka çakçısınm küçük çiftliğine iltica edecekti. Sağ eli bir kurşun yiyerek yaralanmıştu Fena halde canı yanıyordu. Yarasına aldıns etmiyerek küçük çiftliğin ahırına gitti. Ora • da sakladığı ve Belçikaya her gir» dikçe giydiği Alman üniformasım giydi. O zaman kauçuk elbisesinin yırtılmıs olduğunu ve elinin fena halde kanadığım gördü. Çiftliğin ahınna girdiği zaman geceyarısnn geçmişti. Çiftlik sahibini uyandırmak istemedi. Onun haberi olmadan, burada, kaç defa yatmiftı. Fakat biraz sonra yarali elinin mütemadiyen kanadığım görerek dostunu rahatsız etmek mecburiyetinde kaldı. Kulübenin penceresini yumrukladığı zaman içe • riden gümrük kaçakçısının sesi yerine almanca bir küfür işitti ve arkasından bir ses gene Almanca olarak: « Uyuyorum, benî rahat bı • rakın be!» diye bağirdı. Devos hemen ahıra kaçh. Ne yapacağını düsünürken kaçakçı dostu gelerek vaziyeti anlattı. Adam, odasını Almanlara bırakmak ve kendisi samanlıkta yatmak mecburi yetinde kalmıştı. Kaçakçı korku dan titriyordu ve hemen Devosu bırakıp kaçtı. Casus, vaziyeti an • layınca kümesin üstündeki dar arahğa gizlenerek geceyi orada geçirdi. Sabaha karsı tuvaletini de • ğisiirdi. Her şeyden evvel, kendi • snr ele verecek olan knmızı sakaIını feda etmek lâzım gelmisti. (Mabadi var) Belediye intihabatı faaliyetine devam edilmektedir. Aza namzedi »eçimi îşi bitmi'tir. Simdi bütün hazırlıklar pazartesi srününden itiba ren baslıvacak intihap işlerme hasredilmistir. fntîhabata istkrak ve rey kullanacakları teşvik için lâzım gelen her şey yapılacaktır. Propaganda nesriyat ve hHabelerine devam edil mektedir. Fırkadan Kadın Birlîğine yazı • lan bir tezkerede hanımlarunızı rey vermefe teşvik etmek ve propaganda yapmak üzere kimlerin calısa bilecekleri sorulmus ve Birlik tarafından bir liste gönderilmistir. Hanımlarımızdan bir kısma hitabette, bir kısmı da nesriyatta çalı sacaklardır. Hitabette çalısacak hanrmlar asağıdakî tarihlerde şehrin muhtelif yerlerinde propapanda nutuklan söyliyecelclerdir. Tesrini • evvelîn bîrinde Lâtife Bekir Hanım Fatih Belediye parkında, avın dör • dünde Aliye Esat Hanım Ferah s!« nemasında, tesrinievvelin 9 unda ve 10 unda Aliye Esat Hanım, biri Sultanahmette, diğeri Çemberlitasta iki nutuk daha söyliyecektir. İntihap faaliyeti devam ediyor Afyon İnhisarında yapılan içtima îranlı mütehassısın tecrübeleri iyi netice verdi Şehrimizde bulunan bütün afyan tacirleri uyuriurucu rrvtddeier inhisar idaresi tarrf.'iıdan bir içtimaa cbvel edilmişti. Bu toplantı tzmir ve Istanbul afyonculannı temsil eden tacirlerin işti rakile yapılımstır. tçtimada, tacirlere, afyon vaziyeti hakkında izahat verilmiş, ahm sahm muamelelerinde kendilerini daha zi • yade memnun pdebilecek usullerin tatbikı için, ne gibi arzularda bulunduk • lan sorulnoustur. Neticede inhisar idaresinin, muhtelif g'o'ann menfaatlerini telif edecek bir lâyiha hazırlamasına karar verilmiştir. tnhisar idaresi bu lâyihayı hazırla • mağa baslamıstır. Tacirler tekrar ida rede toplanarak lâyihayı tetkik edceeklerdhr. Uyuşturucu maddeier înhisan, lımirde bulunan tacirleri de tzmirde bir toplantıya çağuTMştır. Bıj müthif emre rağmen casus Pierre Devos asla yakalanmadı. Kırmın sakalh ve gayet kuvvetli bir adatn olduğu için Alman istih • barat zabitleri Devosa «çelik pençe> ismini vermişlerdir. Devos, kendUini yakalamak için sarfedilen bütün emekleri bosa çıkanyor ve Almanlann burununa gülüyordu. Hudut muhafızlan, jandarmalar onu müteaddit defalar görmüşler ve üzerine ateş ettikleri halde gene kaçmasına mâni olamatniflardı. 27 temmuz 1916 gecesi, Devos müthiş bir macera geçirmisti. Bir kaç gün Holandada hudut civannda bir sehirde saklanmışti. Felemenk memurları da casusun kendi şehirlerinde olduğunun farkına varamadılar. Gerçi Felemenk kanunlan muharip devletlrin casuslarına karşı ağır cezalan ihtiva etmiyordu ama hiikumet, bitaraflığa riayet için yaValadığı casusu, tevkif edildiği vilâyetin hududu haricine atıyordu. Devos saklandığı sehirde dört gün kalmağa mecbur oldu. Çünkü yaz geceleri çok berrak ve aydınIıktı. Casus, hududu geçmeğe mânf olan bu güzel gecelere Iânet ede rek bekledi. Dördüncü gece, nihayet, onun işine glmifti. Ufukta toplanan siyah bulutlar bir boranın kopmak üzere olduğunu gösteriyordu. Devos gümüşi kauçuk elbîsesini giyerek yola çıktı. On dakika sonra hududa varmıştı. Son üç yüz metro mesafeyi dizüstü sürünerek katetti. Böylece elektrikli teller den müteşekkil maniaya dört adım öteden geçen yola geldi. Orada otların içine uzanar.sk rmntakayı aydınlatan kuvetli projektör ışığınm üzerinden geçip gitmesini bekledi. Isıldak tel maniayı aydınlattığı zaman son zamanlarda manianın e saslı surette takviye edildiğiıni gördü. Evvelce mania yalnız ufkî tellerden tnürekkep iken şimdi bun lar amudi tellerle de birbirine bağlanmiftı. Bu yüzden telleri eskisi gibi birbhinden ayirıp arasından geç Ayın onunda saat 10 da Birlik azasından Münevver Hanım At<k Ali Pasa camisinde, 5 tesrinievvelde tffet Hanım Kızıltoprak halk kürsüsünde, aynî hanım 7 tesrinde Kad4köyünde Rasimpasa mahalle • sinde ve 9 tesrinde de Erenköy is • tasyonunda nutuk söyliyecektir. Diger hanımlanımızin yazmıs olduklan yazılar da ne;redilmek üzere Fır ka idare heyetine gonderilmiftîr. Sıhhî müzede bir buçuk asîrtık adamın mulâji Bundan bir müddet evvel Etfal hastanesinde ölen dünyanuı en yash adamı Zaro Ağanın Morga götürüldüğü za man yüzünün bir mulajı yapılmiftı. Mulaj Sıhhat müzesine getirilerek halka gösterilmektedir. Zaro Ağanın yüz ve bas tesekkülünün bütün inceliklerini gösteren mulajın altına su cümle ya zılmıştır: «Zaro Ağa gibi çok yaşamaıun sartlan sıhhî çahşma, temiz yiyecek, temiz ve bol hava, iyi yaşayıstır..» Bunun yanına Zrronun bir buçuk a* sır içinde ençok yediği yemekler yanlrruştır. MÜTEFERRİK Tıbbî kitaplar sergisi açılacak tstanbul Etıbba Odası bir ttbbî ki taplar sergisi açmağa karar vermistir. Bu serginm hazırlıklarile meşgul olmak üzere sekiz doktordan mürekkep bir heyet teskii edilmiştir. Heyet Türkiyede Tıbbiye mektebinin tesküı re türkçe tedrisat icrasına başlanılalıdanberi tabedilmis kitaolan bularak sergide teşhir edecektı'r. Burada eskî ve maruf doktorlarm resimleri de bulundurula caktır. Şimdiye kadar yapılan tetkîkata nazaran bizde t'p kitaplan en çok Cum huriyetten ve bilhassa harf mkılâbm dan sonra neşredilmiştir. Bunlarm yekunu meşrutiyet devrinde nesredilen np kitaplanndan çok fazladır. SEHİR ÎSLERİ Kahveler teftiş ediliyor Belediye tdaresi şehir içindeki kah • velerin hıfzıssıhha kaidelerine uygun bir surtte işlemeleri için kahveleri kontrol etmeğe baçlamışhr. Şimdiye ka • dar yapılan teftişlerde birçok kahve lerin hava değiçttane vesaiti olmadığı anlaşılraıştır. Böyle gayrisıhhî olan kahveler kapatılmaktadır. Şimdiye kadar yapılan kontrölde tstanbul tarafında üç kahve kapahlmıstnr. Apartıman ruhsatiyeleri Şehirdeki üç kath apartımanlarm mşası îçm evvelce yalnı* Belediye subelerinden ruhsat verilme'kte idi. Son a lman bir karara göre bu ruhsatlann subelerden sonra bir kere de merkezden geçnvesi münasip göriilmüş ve keyfiyet alâkadarlara bildirilmiştir. Bono tevziatı yeniden başladı Takdiri Kıymet Komîsyonu tarafrndan, dünden itibaren gayrimübadille • re, yeniden bono tevziatına başlanmışhr. Dün karar numaralan 1801 den 1847 ye kadar olan istihkak erbabına bonolan verilmişh'r. Dün dağıtılan bonolar kıymet itibarUe 300 400 lira arasmdadır. Bugün de bono tevziatına devam e * düecektir. Takdiri Kıymet Komisyomı, teşrinievvel nihayetine kadar bono tevziatı • nın önünü almış olacaktır. Havagazı fiatleri ucuzîadı Havagazinin 1934 senesî ikinci üç aylık tarifesini tesbit etmek üzere top» lanan komisyon tarifeyi tesbit etmiş • tir. Bu tarifeye göre Kadıköy Ştrketine ait havagazinin metro mikâbı yedi kuruf, dört paraya, tstanbuH tarafrndalri şîrkete ait havagazi metro m'lcâbı altı kurus ohız paraya indirilmistir. Apartıman merdivenleri mermerden yapılmıyacak Yeni yapılan apartımanlarm merdivenleri mermerden yapılmaktadır. Halbuki mermer yangında kolaylıkla yandığından apartıman sakirderine büyük bir tehlike arzetmektedir. Bu hususu nazan itibara alan Bekdiyte Oen isleri mâdüriügü bütün alâkadarlara tebligatta bulunarak bundan sonra merdrven • lerin donma taştan yapılması bildirü miştir. Vehbi Bey ay sonunda Ticaret Odasından ayrıiıyor Ticaret mektebindeki hocaltğını ter • cih ederek, tstanbul Ticaret ve Sanayi Odası umumî kâtipliğrnden istifa eden Vehbi Bey, odadaki vazıfesmden bu aym sonunda ayrılacaktır. Vehbi Be yin yerine, Ticaret Odası umumî Icâ • tipliğine kimin tayin edileceği hakkm da henüz bir malumat mevcut değildir. tktısat Vekâletinden, ay başma kadar bir tayin emri gelmezse, oda umumî kâHpliği için bir vekii gösterflecektir. Haber aldığımıza göre, Ticaret O dasma mühim hizmetleri olan Vehbi Beye, vazifesinden mecburî olarak aynlması münasebetile bir ikramiye ve • • rilecektir. Ancak bu suretle müsait zemin hazırladıktan »om.a Fransanın muhtranlı mütehastmn faaliyeti taç olduğu en büyük ıslahatın hüUyuşturucu maddeler înhisanmn tkumetin otoritesini ve hüküm ve ikrandan getirdiği mütehnssıs Mîrıa Ali tidarını eski vakitlerdeki haline i* Haydar tetkiklermi bitirVniştir. Müte • ade olduğunu söylemis. ve bunun hassısla birlikte yapdan tecrübelerden parlamento ve demokrasi rejimile telif edilmez birşey olmadiğuu kaymühim neb'celer elde edilmiştir. Afyon inhisan müdürü Ali Sami Bey, detmis ve davasını ispat için dün yanın en demokrat memleketi olan bu münasebetle dün bir muharririmize tngiltereyi misal getirmijtir. demifth kiı M. Dumergin lüzum gördüğü ka» « Gevek manîpülâsyonumusda, nunu esasî tadilâtmuı özü hükumet gerek afyon toplama usullerimizde baile meb'usan meclisindeki ekseriyet n tekemmüller vücude getirmeği karar arasında ahenksizlik ve ihtilâf çıklaştırdık. Mütebassu cidden faydalı bir tığı takdirde Basvekilin memleke şekiide çalışmışhr.» tin efkâri umumiyesile istisare edebilmek yani meclisi dağıtarak yeni ADLİYEDE intihabat yaptırmak hakkıni haiz ol« man talebidir. Bundan başka âya • nın müsaadesi alınmak sartile maGalatada Lülecihendekte oturan Ma »artfi yalnız hükumetin teklif eyledam Kalinanın esrar satmak suçile mu mesini ve yeni bütçe vakit ve za manile parlamentoda kabul edile • hakemesine thtîsas mahkemesinde başmediği takdirde sabık sene bütçe.i» lanmışhr. Şahit olarak dinlenen Emni yet Müdürlüğü kaçakçılık şubesi memur nin cari olmasıro utemistir. Bu ıslahatın büyük ehemmiyeti ları cürmü sühudun nasıl yapddığnu, vardır. Çünkü Fransada hükumet Madam Katinanm evindeki arafhrmada gölg«de kalmif olup parlamento dik terazi, lüle, bir mîktar esrar bulundu tatörlük yaıpmaktadsr. Hükumetln ğunu anlatmışlardır. Mahalledeki ik) parlamentoyu fesih ve eski bütçeyi kömürcü iıe mahalle bekçisi de şah!* o< tdame edememesi parlamentodaki larak dinlenmiştir. Aynî mahallede oekseriyet fırkalarının sonu gelmez turan bir mörettiple bir börekçi ise, istibdat yapmasına ve memleketi muhb'rir», Madam Katinaya garecı ol • keşmekeş içinde bulundurmasına seduğundan bahsetmişler, aralanndaJti bep olmaktadır. Hükumet otorite kavgayı anlatmışlardır. Mahkeme di • sinin iade ve hükumetle parlamenğer bazı sahitlerin celbi için başka bir tonun salâhiyet sahalarınm tahdit güne bırakılnustır. ve tayin edilerek iki kuvvet araamda müvazene temin edilmesine sağ fırkalar öted*enberi taraftar bulunBedros Zeki Bey tarafmdan Ke duklanndan bunlar Basvekilin tekmal Bey ve Parsih Efendi aleyhle lif ini alkışlamiflardrr. Fakat par • rine açılan mtihal davasma dün ülamentoda ekseriyeti tefkil eden çüncü ceza mahkemesinde devam o •ol fırkaların bu teklif hiç te hoşulunmuftur. tddiaya nazaran BedVos na gitmemiştir. Sosyalistler ates püsZeki Beyin telif eylediği 10600 ke • kürmektedir. Millî hükumetin dalimelik fransızcadan türkçeye cep yandığı en büyük fırka olan radi luğatini Kemal Bey intihal suretile kal sosyalistleein gazeteleri dahi ve bunun içinden 7884 kelime ala <ef kâri umumiye kanunu esasinin va rak baska bir luğat kitabı vücude getirmiftir. Bedros Zeki B. ve vekili rejimin değismesini istemiyor» diye dünkü celsede piyasaya çtkan bu lu bağırmaktadır. Staviski ve Prens meselelerinm ef ğat kitaplannın dava neticesine kakân bulandırdığı şu sırada Fran • dar toplatılarak yeddi emine tev sada kanunu esasî ebrafında mu • diini Utemişlerdir. Fakat mahkeme azzam bir savaş hazırlanmış ve ye> buna lüzum görmemis, bazı cihet lerin tamikı için davayı talik etmistir ni bir buhrana yol açılmiştır. MUHARREM FEYZt Bir esrar kaçakçılıgı davası Lugat intihali davası Gardiyanın muhakemesi 16 yaşında ve kendi kendine yetişmiş bir hanımın güzel resim sergisi Genç ve amatör ressamlarımızdan Suzan Âdil Hanımm ve Beyoğlunda İstiklâl caddesinde Sebah ve Jualye fo • toğrafhanesinin salonunda hazırladığı resim sergisi dün açılmiftn*. On bef gün açık bulunacak olan bu sergide çok genç san'atkânn 53 parça eseri teşhir edilmektedîr. Eserlerden bir kumı yağlıboya, bir kısmı da nok talar halinde yapılan karakalem resimler olmak Qzere iki kısma aynlmışhr. Sazan Adil Hanım en ziyade natür mortlannda muvaffak olmuştur. Bunlar içinde bilhassa gelindkler, yemtsler ve kahvetakımı ismindeki tablolan kayde •ayandır. Henüz 16 yaşında olan san'atkâr b3tön bu eserlerini hiçbir hocadan ders görmeden, «rf tabiî istidadile vücude getirmlştir. Sınan Adil Hanım bundan bahsederek sunlan söylemiştir: « Şimdiye kadar hiçbir hocadan ders gorraedim. Bu Hibarla teknik hu Bundan bir müddet evvel Sultanahmetteki evinde tabanca ile karı • sını öldürmekle suçlu Haphane gardiyaRİanndan Hasip Efendinin muhakemesine dün de Ağırceza mah kemesinde devam olunmuş ve bazı sahitlerin celbi için baska bir güne bırakılnustır. Yugoslavyalı tenisçiler geldiler Ikmal imtihan'arında muvaffak olamıyan talebenin şikâyeti Gazi Osman Paşa Ortamektebi ve tstanbul Erk»k Lisesi yedinci smıf ta Iebeleri nanvna dün matbaamıza iki talebe beyeti gelerek yapılan ikmal im tihanlannda hakstzlık edildiğins ve keyfiyeti Maarif Vekâleti nezdinde sikâyet edeceklerini söylemişkirdir. Maarif Vekâleti müfettişler van • tasîle bu îşi tahkik ettirmeli, KaIı^iT.Iı|f yapılmıssa tashih ettirmelidir. Haksız • Iık yoksa, bunu da efkân urmımij^eye bildirmelidir ki mektep talebesinin matbaa matbaa dolaşıp smıf geçmeğe ça • hfmalanna meydan kalmasm. I inci Teşrin 934 tarihine müsadif pazartesi günü Istanbul Umumî Meclisine âza intihabı faaliyetine başlanacaktır. 0 gün bilumum resmî ve hususi müessesat ile mesakin bayraklarla donatılacak ve gecesi da tenvirat yapılacaktır. İntihap muamelesinin nihayetine kadar bayraklar takılı bırakılacaktır. Keyfiyet muhterem halkımıza ilân olunur. Istanbul Belediyesinden: Cumhuriyet Nüshası 5 KuruştuT ! Suzan Adil Hanım ve teşhir ettiğî rerimlerden bazdart susunda bazı hatalanm olabilir. Çok küçük yastanberi resme karsı siddei'. bir hevesim ve merakım vardı. Sergi deki bütün eserlerimî bir sene içinde vücude getndim.» şeraiti I v Dvtn çehrimize gelen Yugotlavyalt tenisçiler Bucada müsabaka yapmak üzere davet edilen Yugoslavyalı tenisçiler dün şehrimize gelmişlerdir. Te • nisçiler bugün öğleden evvel Heybeliada kortlannda bir gösteris maçı yapacaklar, cuma günü de resmî müsabaklara baçlıyacak * I Iardır. . I Türkİye { a { çin Harîç Sendik 1400 Kr. 170Ö Kr. Aitıayhk 750 1450 Oç ayhk 400 60Û Bir aylık 150 yoktur