OTemmuz < 34 TELGBAF MABERLERI Nafıa Vekili Ankaraya döndü Vekil Beyin İzmirde, Bandırmada, Eskişehirde yaptıgı tetkik ve teftişler, dinlediği dilekler tzmir 28 (A.A.) Yeni sa*ın a • Iınan hatn ve N?fıa işlerile alâkadar müessesah yakuKİan görmek ve t<7tiş etmek maksadile şehrimize gelen Nafıa Vekili Ali Bey tzmirden harek'tinden evrel şirketin Tazifelerinden ay • nlan Fransız miidür ve mrmurlanna belediye bahcesinde bir akşam ziyafeti vernvştir. Ziyafette VaK, müstahkem mevki kumandanı, Belediye Reisi, Cum huriyrt Halk Fırkası *lzmir Vflâyeti i dare heyeti reisi, Büyük Elçi Vasıf B., meb'us Hâcim Muhittin Bey ve Dev let Demiryollan erkânı hazır bulun muşlardır. Sabık müdür M. Oduvan VekO Beyin gerek krndisine ve gerekse arkadatlanna gösterdiği yüksek alâ • ka ve iltifattan dolayı hararetle tesekkiir etmiş ve minnettarlıklannı bildir • mistir. Ziyafetten tonra Vckfl Bey ve maiyetlerfle birlikte teftişlerine devam etmek iizere saat 24 te tzmirden hare ket etmişlerdir. ve Bandırma limanında îhraeat ve it • halât emtia ambarlannı tetkik etmiş, gerek hat güzergâhında ve gerekse şehir ve kasabalarda halkm dileklerini dinlemiştir. Bu faaliyeti müteakıp ozun tetkikler yapdroası icap eden kararlar verilmiştir. Vekil Bey akşama doğnı Kütahya istikametine hareket etmişlerdir. [BUGUN DEBU. 'Crnnhnrtytİ ÇOCUK BAK1MI Çocuklann yaz hastalığı Yaz ncaklannın hazım üzerindeki tesiri büyüklerde olduğundan ziyade çocukIarda vahamet gösterir. Bunun sebepleri alınan gıdaların azçok bozulmuş obnası ve mide ile barsaklarda bu gıdalan tahammür ettirerek zehh* ve bilâhare yara yapmağa nvıktedir mikroplann fazla faaliyette bulunmalandır. Herhalde müteaddit memleketlerde yapılan is tatistikler mide ve barsaktan üeri ge • len çocuk ziyanlannın agustos ve ey lulde ziyadelestiğini gösterir. Meme ile beslenenlerde bu anza enderdtr, çünkü esas itibarile aldıgı gıda taze ve bozulmamıs olup çocu|un hazmî içm en müsait gıdadır. Maamafih bilmeli ki midesi bozulmuş veya her hangi bir suretle hasta olan bir annenin sutu de toksinli olacagmdan çocugu hasta edebilirse de bu anza hafiftir ve çocukta aynca bir sebep yoksa anne ntn ryileşmesiie o da iyileşir. Çocugu yaz mevsinv'nde barsak cihetinden hasta eden dışardan aldığı gıdalar ve bilhassa hayvan sütleridir. Süt teşkilâtı olmıyan bizim gibi mem leketlerde azamisini bulan bu süt an zalan sut teşkilâtı güzel olan memle ketlerde de bilhassa yaz mevsîmlerin de kendini göstermekte ve kurbanlar vermektedir. Ba hastalıklan yalntz süte inhisar ettirmek haksızhğında bulunmıyalun; yazm bol olan meyvalardan biraz tat tırmak ta bu hususta çok defa amil olur. Biraz erik, biraz hıyar yedirmek ten hastalanmıs çocuklann adedi pek fazladır. Çocukta mide ve barsak iltihabmın başlama şekli hastalığm hafif veya kuvvelti olduğuna göre »iddeti farkeden ateş, kusma, ishal ve bazan da havalenin gözükmesiledir. Bu alâmetler içmde en ehemnvyet • lisi ishaldir diye düsünmelidir. Çünkü yalnız ateş, kusma ve havale birçok hastalıklarm (zatürrie, kızıl, yılancık, menenjit ilâh.. «îbi) alâmetlerinden oldu?u cihetle ishali olmıyan bir rzuhur edebilecek olan kusma, havale v* ateş mide ve barsak iltihabı ve dolgunluğu telâkki ederek o «uretle tedaviye başlamakla kıymetli bh zaman kaybedilmiş ve asıl hattalığm tedavisi geciktirilmi» olur. Tabiî böyle müphem bir vaziyet karşısmda meselenm hallini doktora bırakmalıdır. t^hallere geielim: Bazı ishaüer vardır ki marazî degildirler. Faraza bir diğer hasbihalimde çocuklann gıdalarından bahsederken meme emen pek küçük çocuklarda defilerin ziyadeligi kendilermi zayıflatmadıgı, neşesini kaybettirmediği vezin tezayüdünün muntaza man husule gelmesine mâni olmadığı takdirde endişeve mahal olmadühnı ve böylece günde dört beşi bulan defile rin fazla «üt emmekten iieri geldiSini ve gfin geçtikçe ve çocnk büvüîükçe bu emdiği m!ktarm fazla gelm'verek defilerin adedinîn azalacannı roviem'ş ve bu şekiFeri tedaviye uŞrasırken çocuğun zayıflahlman neb'cesine v?vl olunması n»uhtemel bulundujrundan kilo tezayütleri müsait gitt'ü trkdirda tedavisiz bırakmanuı daha haklı olduğunu vaznvshm. Gene bu suretle barsak iltihabmdan ileri gelmiyen bir ishal de yalnız meme ile büyütülen dört bes aylık çocuklar • da görülür. Bu ameller günde dört bes kere tekerrür eden, manzaralan hali t?büye vakın, yalnız biraz daha mülâ • yim, b'Jhassa ekseriyetle memeyi emer emm»ı hufule gelen, bazan aralanndpeynîr gibi süt tomurcukian bulunan ve kat'iyyen müteaffin koku vermiyen defiler tarzındadır. Bunlar gıdanm yeknasaklığından ileri gelen asabî bir faaliyet ünif gibi yatlannın müsaadesi nrsbetinde memeye ilâve olarak günde bjr iki defa unlu gıdalar vermek sayesinde derhal iyile«irler. Vp bu sayede çocugun kilolannda derhal bir teza yüt gürülnvse b3s!a~. Çünkü amel durdugundan baska gıdanm miktan da ziyadeieşmiş bulunur. Bundan başka gene mide ve barsaklann bozukluğile alâkadar olmıyan bir diğer cins amel de bazı entanî bastalıklann husule getirdikleri barsak aksülâmelleridir. Yani hazirnden başka bir çok vazifeleri olan barsaklar asabın tesirile de faaliyete geçtiklerinden kendi • lerile münasebeti olmıyan faraza za türrie, boğaz iltihabı, bronşit ilâh.. gibi bazı hastalıklarda fazla ifrazat yaparak günde dört beş amel yapmak suretile faaliyet gösterirler ki kokusuz ve balgamsız olan bu amellerin adedinin az • lığı ahvaü umumiyenin gösterdiği fazla hastalık ve hararetle tezat teşkil etmesi hastalığın sebebini barsaklardan başka bir yerde aramak için kâfidir ve gene doktorun halledeceği bir meseledir. Ş'undi asıi mide ve barsak iltihabın dan ileri gelen yaz ishallerini izah edeyim: Bunlan hassalan itibarile ikiye ayırabiliriz; bir kısmı: Amellerin fazla solu ve fazla müteaffin olması, miktar lannın ziyade olmasile belli olur; diğer kı&tna gelince amellerde taaffün olmayıp adedi ziyade, içinde balgam ve kan bulunmasile anlaşüır. Tabiî bu birinci şekil tedavisiz kaldığı takdirde ikinci şekle intikal ederek sulu ve kokulu olan ameller biraz zaman sonra kanlı ve balgamh ameller seklini alabilir. Bu iki şeklin her biri nisbeten farklı tedavile ri icap ettirirler. Birinci şekil ameller arzettiğim gibi amelin adedi fazla, fazla sulu yani miktarca ziyade ve bilhassa kokmuş yumurta gibi kokmakla tezahür ederler. Bu amellerin adedi ve siddeti nisbetinde çocuğun ateşi de yükselir; ahvaü umumiyede ayni nisbette müteessir ola rak çocuk hasta manzarası alır. Müşteki, bedbaht bir hal gösterir. Ayni zamanda kusmak, bazan da havale baş gösterir. Derecenin yüksekliği bazan 41 hatta 41,5 derecedir. Bir taraftan ateşi böyle yükselmiş olan, kusan ve amel eden yavrucak vücudün suyunu da kaybettiğinden kurur, gözler çöker. Ekseriyetle hayvan sütile beslenen çocuklarda yaz mevsiminde husule gelen bu cins ishalde vakit geçirmeksizin yapılacak olan tedavi derhal muvaffakiyit verir. Bu tedavinin esası da bu vaziyete sebep olan sütü kesmek ve çocuğu yalnız suya S.rakmsktır. Yani çocuğa yirmi dört, baıın kırk sekiz saat yı»Jmz su vermek ve bu suyu, çocuğun vücudünün kurumuf olduğuno nazan dîkkate alarak pek bol miktarda yani bermutat verümekte olan sut miktan • nm bile fazlasma giderek mebzulen vermek lâzımdır. Eğer bu açlık esnasmda çocuga beş altı saat ara ile iki defa da bolca mik tarda (yanm ilâ bir litre) kaynamış su ile ihtikan yapılır da barsaklarda bu lunan müteaffin muhteviyat çıkanlırsa derhal ateşin düştüğü kusmanuı ve ishalin durdugu ve çocugun manzarası run değiştiği hatta neşesinin bile avdet ettigi, gözlerfn çukuTİannın zaîl oldugu görülür. Yani o bedbaht, bitkin manzaralı çocuk derhal iyileşir. Barsaklan muhteviyatından temiz lemek için müshil kullanmayıp ihtikana muracaat etmek ve müshiiin bu hastalıktaki sarsıntısından çocuğu muha faza etmek ehemmiyetle lâzımdır. Çocuk bir defa iyilestikten sonra yenîden kendisine verilecek gıdanrn tanzîmi mühim bîr mesele teşkil edece ğmden o dheti doktorun takdirine terketmek çocuğu yeniden hasta etme mek îçin en mühim bir noktadır. Çocuğun yaşuıı, geçirdiği hastalığı, istida dını nazan dikkate alarak lâzım gelen hareketi ancak doktor tnvjn edebilir. tkinci şekil ishal: Yani kanlı, V>a' gamlı olan ameüerin hus'jsiveti ıkmtıh ve sık tekerrür eden az miktarda b*l gamlı ve kanlı ve ekseriyetle kokusuz olmalandır. Bunda da çocuğun ateşi hastalığm şiddetile mütenasip oî^rak yüksektir; çocııŞ'un manzarası ayni suretle hasta olduihma de'â'et edecek tarzda fenn'dir. Kann çökük, gözler cukurlaımii, aynca her defide «iddetli ıkıntılı aerılarla inier. Bu »ekil barsaklarm daha derin bir su'ette hastalığa müntelâ olduruna de'âlet eder. Bu amellerin uzun süreceîi, barsaklann tam:r ve tedavisi birçok taharriyatı icap ettireceği c : hetle vakit geçirmeksizin doktom muracaat en doğru hattı harekettir. tlk tedbir olarak gene çocuğu sütten mahrrm etmekten başlıvarak doktora tevdi etmekte gecîkmemek 'âzundırDr. KADRt HAŞİYE Istanbulun süt karda arzettiğim dizanteri RAŞİT cocuk Nevesere açık mektup uhterem büyük hanunefendi; Geçenlerde gene Cumhuri yet sütulannda size dair yazmış olduğum fıkradan sonra, bir • kaç giin mubarek didarmızı göreme yince, efendilermizin, nihayet insafa gelerek, sizi, daha bundan belki yirmi yıl evvrl istihkak kesbettiğiniz tekaü • de sevkeylediklerine zahip olmuştuk. Daha, sevincimize kanmağa vakit bu lamadan, dün sabah, o hiçbir emsali niztnkine benzemiyen, müstesna rcl • tannızla, yan yatarak Moda iskelecin* tesrifinizi görünce, elinden oyuncagı alınan çocuklara döndük. Bilmem nedendir, hammrfendimiz, hergün, sabah, akşsm kendi mukadderatını sizin mukadderahnıza t&bi kda rak, Marmararun kâh ölğün, kâh cos • kun sulannda seyrüsefer eden biz, ga • rip ve mütevekkil asınalarmız, sizin, zalimane bir ısrarla helâ, bu sinu sal • den sonra hizmet ettirilmenize taham mül edemiyonız. SLzin, dedelerimizden babalarımıza, onlardan da bize intikal etmis bir gençlik ve güzfllik şöhretiniz vardır ki, buna vâkıf olduğumuz için, sizi bugünku kohne ve bttüc halde görünce gomillerimiz elemle doluyor. O söhreti sabıka nıza vâktf olmıyan, yahut ki vâkıf o lup ta kale almıyan bir takım zamane gençlerinin, hakkmızda tefrvvüh etmek cür'etini gosrerdikleri galiz küfürleri, beddualan isittikçe içerimiz kanıyor, hanımefendi. Bunlar sizin için ne demek küstah • lığında bulunuyorlar, biliyor musunuz?. Diyorlar ki: Bu sürat, konfor asrında, ba mo« lozu.. affodersiniz, bu tâbir onlarm dır işletenlerde insaf yok mu?.. Her iste düzlügü, dürüstlüğü şiar edinen böyle bir devirde, Marmara gibi dlvesi bol bir denizin üzerinde (zavijrej kaime) halinde yolculuk mu edilir?. O dapda racık güvertede oturduğumuz vakit, ayaklanmız yere degmiyor, günesm makus cihetinde bulunsak bile, onun kızgm şuaah bize kadar geliyor.. Bu da yetmiyormuş gibi, arada sırada: «Zınk!. Güm!.» diye gaipten gelen korkunç sesler ve sarstntılarla yüregimiz oynu • yor.. Bizden bir çeyrek, yanm saat son» ra, daha uzak iskelelerd^n kalkan va purlarm, önümüzden alay ederek süzüldüklermi gördükçe izzeti nefsimiz kı nlıyor. Böyle bir yadigânn daha ne vakte kadar esiri olacağız?. Bu guzel sahillerde oturmaktan vaz^eçip baş ka yerlere hicret mi edelim?.» Hanımefendiciğrm! Dümeninizi ö peyim.. Davlumbazınıza kurban ola yım! Bu biraz da haklı olan tarizkre madem ki efendileriniz, işi inada bin • dirip aldırmıyorlar, «z bizzat nihayet verm. Bu sozlenml<ıt, maazaüah, mübarek eanınıza kıyın demek Utemiyorum; haşa! Fakat, meselâ. gânün birîede. Köpruden kalkmamak, yahut ki, zehirlen miş bir tokak köpeğinin ltıç atmasrnı hatırlatır gibi, ekseriya havada dönen bir çarkmızı ansuın kınvermek, bir daha tamir kabul rtmiyecek bir hale jreldiğinde 'caıaı ümmet bulunan kazanı serifinîzi birkaç yerinden birden deli • vermek yedi iktidartnızdadır. Bu fedakâ/l^a ran olunuz, hanım • efendi! Sizi temin ed'rim ki, bu yaştan sonra denizde gezmek sizin için teh likeli olduğu gibi sizi görenlen'n üze • rinde de çok çirkin bir t©»ir yapıyor. Uzun yıllann tahripkâr tesirini gider • mek için bedii cerrahiye muracaat e den, kartaloz fahiselere benzetiliyorsunuz. Pupanızda tasıdığınız bayrak, terakkiyi, yenfliği srven ulu bir milletin bayrağıdır. Onun hürmetine, kendini» sahnei âlemden arbk çekmiz, hanımefendi! ERCÜMENT EKREM Bu ne fırsat duşkunlugu.' Bulgar gazeteleri 10 ailenin hicretini bize hücum vesilesi yaptılar! Sofya «Hususî» Sofya gasete* lerine Burgazdan bildirildiğine nazaran geçen gün Bulgarya vapuru ile Burgaza Çatalcanm Kulgarh köyünden on Bulgar ailesi gelmiştir. Sözde bu muhacirler Türkiye hükumeti tarafından zorla yurtlarından tart ve jandarma ile fstanbula sevkedilmişlerdir! tstanbulda da Bulgarya vapuruna bindirilip Burgaza gönderilmişlerdir. Yol paraları olmadığı îçin Bulgar vapur kumpanyası bu muhacirlerî mec • canen sevketmiştir. Türk hükumeti sözde bu muhacirlerin yanlanna hiçbir ev esyası, elbise, ve yiyecek almalanna müsaade etmemiştîr ( ! ) Bulgar gazetelerinin neşrivahna nazaran Türkiyeden tandedilen bu Bulgarlar, çiftçi hnîşler ve Türki • yede hiçbir cürüm işlecnemislermiş. Bulgaristandan Türkiyeye hernen her gün yüzlerce Türk hicret edip duruyor. Türk matbuatı bunlann hiçbir zaman zorla Bulgaristandan tardedildiklerini yazmadı. Bu Türfc. ler de burada herşeylerini bırakıp yahut ta yok pahasına satıp Türkiyeye hicret ediyorlar. Bulgar ga zeteleri şimdi on Bulgar ailesinin Bulgaristana hicret etmesini b i l m e » neden mesele yapıyor ve bunu Bulgaristana karşı bizim tarafımızdan gösteriltniş bir husumet eseri gibt telâkki ediyorlar? Eakişehirde Eskişehir 29 (Telefonla) Na. fıa Vekili Ali Bey maiyetlerinde bulunan zevatla bu sabah buraya geldi. Vekil Bey, demiryollan atölyelerini, teftiş ettikten tonra yeni inşa edilmekte olan hastaneyi ve maarif cemiyetinin yah mektebîni gezdi. On dört buçukta vali konağına gitti. Bumı müteakıp ziraat bahçesini gezdi ve böyle bir bahçenin Ankara istasyonunda da yapılma • sını muvafık gördü. Ali Bey hareket etti. Ankara 29 Nafıa Vekili Ali Bey bu akşam saat 9 buçukta şeh • rimize gelmiş ve istasyonda Nafıa er • kâm tarafından istikbal edilmiştir. saat 16 da Ankaraya Bandtrmada Bandırma 28 Nafıa Vekili Ali Bey refakatlerindeki Devlet deroiryol lan erkânile bugün Bandırmaya gel • mişlerdir. Vekil Bey belediye ve hü • kumet datresmi, C. H. F. sını ziyaret Fransa ve Almanyaj Efganîran hududu Iki hükumet müteaddit ticarî muahedeler imzaladılar Berlin 29 (A.A.) 22 hazhan tarihinde başlamış olan Fransız Alman müzakeratı 1 ağustosta mer1ryete girecek olan bir itilif silsilesüe netieelendinnşitir Evvelâ, 1 7 / 8 / 927 tarihli ticaret itilftfname • sinin esaslan dahîlinde ve u zun bir müddet için münakit bir ticaret, ikamet ve seyrisefain itilâf namesi, saniyen her iki memleket beynindeki mütebabil kontenjan sistemin! hafifleten ve 31 kânunuevvele kadar münakit ticarî itilâflara taalluk eden bir mukavelename, salisen, Fransanın, müstemlekelerî de dahil olduğu halde her tarafından gelecek ticarî eşya îçin, iki memle ket arasırtda umumî bir klering mukavele»! imzalanmıştır. Bundan maada, bir de, Fransız eşhası hükmi•esile efrat yedindeki Daves ve Yung istikraz kuponlarmin tediyesme müteallîk bir itilâf aktolun • muştur. İhtilâfm halli için hükumetimiz hakem tayin edildi Ankara 29 (A.A.) Bugün öğ leden sonra Efgan ve tran büyük elçilerintn Hariciye Vekilimiz Dr. Tevfik Rüştil Beyefendi nezdinde toplandıklaırı ve iki dost hükumetin Cumhuriyet hükumetinin hakemliğine tevdi ettigi Efgan • tran hudut ihtilâfı isinin konuşuldugu haber aImmıştır. Amerikadaki grev Grev ve musademeler hâlâ devam ediyor San Fransuco 22 (A.A.) Tavassut için yeniden sarfedilen gay retlere rağmen Büyük Okayonusun bütün limanlannda grev devam e*mektedir. Visconsînde zabıta ile fabrikaya tecavüz e<fen grevcüer arasmda vukua gelen bir musademede bîr kisl ölmüş, 40 kişi yaralanmışnr. Dil Kurultayına gelen Sovyet âlimleri Moskova 29 (A.A.) tlim Aka"demisi azasından Samoiloviç ve Meşaninof Dil Kurultayında hazır bulun • mak üzrre 30 temmuzda Türkiyeye hareket edeceklerdir. Mektepfer Tesrinievvelde açıîacak Ankara 29 (Telefonla) Mekteplerde te«riniewelde tedrisata başlanması alâkadarane tebliğ edilmUtir. Bir tayyare rekoru daha kırıldı Sofyada neler oluyor? Sofya 29 (A.A.) Bulgar a • jansı bildiriyor: Zabıta dün bir takım bînalarda taharriyat yapmış ve birçok kim • •elerî tevkif etmiştir. Makedonya ihtilâl komitası ile münasebatta bulunan Katrof ta mevkuflar arasındadir. Vaüliklerde tebeddulât Pelediyelerin faaliyeti Ankara 29 (Telefonla) tsta tistik uımrm müdürlüğü Belediye lere dair bir eser vücude getkmistir. Bu eser 485 sahife olup 4 senelik Belediye faaliyetlermi. varîdat ve ta.hsiia.ti Ankara 29 (Telefonla) Kocaeli valisi Eşref Beyin Burdur vali liğine, Ankara belediye reisi Mus • tafa Adli Beyin Kocaeli valiliğine tayinlerinden bahsedilmektedir. Orduya tayin edilecek tstanbul belediye muavini Hâmit Beyin yerime Byoğlu kaymakamı Sedat Bey geMrilecektir. Berlin 29 (A.A.) Alman tayyarecilerinden Dittmar, bundan ttç gün evvel Wolff Rithra 360 kilo metro katetmek suretile larmış olduğu yelkenli tayyare rekorunu ye« niden kırmıştır. Fulda yakininde kâîn Wosser • kuppeden hareket etmiş olan Dittmar hareketinden 6 saat 25 dakika sonra Çekoslovakyada hareket nok. tasımfan 375 kilometro mesafede karaya inmîştir. DUnya sulhu ve Cemiyeti Akvam Londra 29 (A.A.) Posta naziri M. Kingsley Wood, Eltamda bir nutuk irat ederek ezcümle demiştir ki: c Akvam Cemiyetinin fena saat • ler yaşamakta olmasına rağmen, tn • giltere hükumeti cihanm ancak bu ce miyet vasıtasile sulhu temine muvaffak olacağı kanaatindedir.» Avrupaya pidecek talebe imthanlan Ankara 29 (Telefonla) Av rupaya gidecek talebe imtihanları 22 eylulde yapılacaktır. Erzurumda i!k arpa mahsu'D Erzurum 28 (A.A.) Bugü> ilk arpa mahsulü pîyasaya cikmış ve kilesi 80 kuruşa satılmıştır. Ispartadaki seiin yaptıgı tahribat Isparta 28 (A.A.) Üç saat kadar devam eden dünkü büyük sel şehrin muhtelif semtlerindeki ev, bağ, bahçe ve tarlalarda hasar yapmıssa da zarar miktan tesbit edilmemiştfr. Belediye bu islerle yakından alâkadar olmakta ve tesbit iflerile uğraşmaktadır. Belediye tarafından yaptırılan büyük köprüyü de sel almıstır. Kayseride müthiş bir kasırga oldu Kayseri 28 (A.A.) Dün öğleden sonra akşama kadar görülmemiş bir kasırga devam etmiştir. Şehir toz içinde kalmış ve halk yanm metreden dahi birbirini göremenuş ve bu toz tabakası saatlerce devam etmiştir. Gece ka* sırga durmuş ve kısa sfiren bir yağ • mur yağmışhr. Bugün hafif bir kasır • ga ve gayritabîî bunalhcı bir sıcak devam etmektedir. Çorluda orman yangım Tekirdag 29 (A.A.) Temizlik yapmak üzere yakılan otlardan Çorlunun Ermes ormanlarma ateş slrayet etmiş, 500 kadar ağaç yan mıştır. Kazaen çıkan yangın söndürülmüştrür. Köycüliik tetkikati Kayseri 28 (A.A.) Köycülük tetkikati yapmak tizere turneye çıkan Gazi lisesi talebesinden beş efendi bugün şehrimize gelmijlerdir. Zencidere, Germîn, Tavulusun koylerîni gezerek kazalara gidecek • lerdir. Gençler Maarif müdürü Hüsnü Beyle lise ve muallim mektebi talebesi tarafından karşdanmış ve liseye mîsafir edilmişlerdir. Bulgar.'stan 150 m'lyon levaAfyonkarahisar maden suyun lık dah'lf bir istikraz aktediyor danlabiı soda çıkarılacak Sofya (Hususî) Bulgar hükuAnkara 29 (A.A.) Hilâliah • mer cemiyeti umumî merkezi Af yonkarahisar maden suyu memba mda tabiî soda istihsali için icap eden ilmî ve fennî tesisatı yaptırmıs ve tetkikata girismiştir. meti devletin hususî eshasa karşı olan eski borçlarını ödeyebilmek için 150 milyon levalık dahilî bir istik razın aktine karar vermiştir. DahDî istikraz yüzde altı faizli ve yalnız üç sene îçin olacaktır. Faizler her üç ayda bir tediye edilecektir. Tahvilât 1000, 5000, 20,000, 50,000 Ie valık olacaktır. Bulgar Devlet Bankası bu tahvilâta karsılık yüzde 80 nisbetind'e istikraz yapacaktır. Bulgar hükumeti dahîlî istikrazla hem eski borçlarım ödemek ve hem de halkin yeni hükumete karşı olan itimadmı anlamak istemektedir. tstikrazın kayit muamelesine 31 temmuzda başlanacak, 4 ağustosta ka* lan bazı senelerin yaz mevsiminJe yutarzındak! vahim ishallerden fazla müteea«r olur ve fazla zayiat verirler; bereket versin bu gibi vahameti ziyade seneler nadir gelirse de maatteessüf bu senenin ilk sıcaklan zarfında şahsî olarak gördiigümüz hastalar bu yazın vahamet göstereceğine işaret eder tarzdadır. Bilhassa inek sütile bes'enen yavTUlarda başgösteımek istidadı arzeden bu korkunç hastalığa şimdiden ve müstace'en ailelerin nazaTi dikkatini cel betmek ve kendilerine direktif tayin etmek, sütler hakkında tedbirler almak hususlarında gerek doktor arkadaşları mın, gerekse Sıhhiye müdiriyetinin nazan dikkatlerini celbetmeği vazife telâkki ediyorum. Dr. K. R. Kırklareli bisikletçilerinin faaliye'i Tekirdag (Hususî) Kırklareli sporcularmdan 8 bisikletli genç Trakyada seyahate çıkmışlardır. Çanakakle ve Bigaya giden bisik letçiler oradan sehrimize uğramış lardH. Burada bir gün kaldıktan sonra Trakyanın diğer kasabalarını do laşmak üzere hareket etmislerdir. Trabzonda kuraklık tehlikesi Trabzon 29 (A.A.) Kaç gündür sıcak ve kuraktan butün mahsulât teh13te geçirmektedir. Yağmura fiddetli ihtiyaç vardır. Kuraklık bir hafta daha devam ettiği takdirde mahsulât zarar gorecektir. Fındık mahsulü bir ağus tosta toplanacaktır. Odanıa neşrettigi rapora gore rekolte Çoruh havalisi de dahil olmak üzere dokuz buçuk milyon kilo idi. Mahsul dökülmektedir. Devam ettigine göre rekolte daha dütecektir. Afyon Antalya hattımn münakasası Afyonkarahisar 29 Afyonkara • hisan Antalyaya bağlayacak olan şi • mendifer hattmuı 25 küometrelik ilk kısrrnnın ihalesi ağustosun 11 inde yapılacaktır. KSçük •ermayelerln de munakasaya iftirak edebilmeleri ve bu suretle hat • hn daha ucuza çıkmaıını temin için münakasalar küçük parçalar üzerine ter • tip edilmiftr. AFYONKARAHİSAR HADENSUYU Mide, Barsak ve Karaciğer rahatsızlıklarına