nazıran ' .*? TELGRAF HABERLERİ Denizlerin taksimi Altın yumurthyan tavuk elediyenin Darülâceze aidatını, bardağı tasıran damla addeden tstanbul sinemacıları bu parayı ödemiyerek, nihayet işi davaya düsürdüler. Bu davada, ne gibi haklara isti • nat ettîklerini ve neticenin ne olacağını biletnemekle beraber, ben bu münasebetle, ne düşündüğümü söylemek istiyorum. Memleketitnizde, ötedenberi, medenî eğlencelerin kıtlığından şikâyet eden bizler, bu husustaki ihtiyaçlarımızı yegâne tatmin edebilen sinemalara, hernedense, daima yiiklenmekten haz duyuyoruz. Sinemaların, mevsiminde, ve haftanın bir iki gününde ağızlanna kadar dolması gözümüze batıyor. Zannediyoruz ki, halkın yoksuzluktan gelen bu büyük rağbeti, sinetna sahiplerine milyonlar kazandınyor. Halbuki, bir d e kendilerinden dinleyin. Bediî ihtiyaçlarımızı karsı lamak maksadile, getirttikleri ve bize, çok defa, pek ucuz bir bedel mukabilinde seyrettirdikleri filimler, daha memlekete girerken kendilerine, kapanmak bilmiyen bir tnasraf kapısı açmaktadır. Şehrin hakikaten zinetine yardım eden bazisı muhteşem, bazılan da cid den sirin ımema salonların*n, nis beten dun bir kâr getîren koca ko* ca sermayelere malolduğunu dü • sünmüyoruz. Bu sermayelerin böyle bir ise yatınlmıs olmasından, sinemaciların çoğu, bugün bu vergi ağırlıği karşısinda, nadimdir. Iran Inkılâbı Yazan: AĞAOĞLU AHMET BEY HEM NALINA MIHINA Istanbul ve telgraf! 1 İtaîyanîar Japonyanın teklifine kızdılar, «biz yedi denîzde seyrüsefer için gemi yapıyoruz» diyorlar Roma 2 3 (A.A.) Havas ajansı bildiriyor: Lavoro Fascista gazetesi, Atlas denizinin üç tiyasî nüfuz mın • takasına taksimi hakkında Japonyanın Ingütere ve Ame.<aya bir teklif yaptığına dair olan ve kendisinin de varit gördüğü haberleri gayrimüsait bir «urette karsüamaktadır. Gazete diyor ki: «Japonya, suihun muhafazası meı uliyetini hangi mıntakada hangi muahedeye istinat ettirmek istiyecektir. Japonya hakikatte, 19311932 devresinde mevcut olan ve Mançukonun te: s sine mâni olacak olan, bir Londra Vaşington anlasmasına mâni olmak için çalışıyor. Japonya için A»ya ara zisinde rahatça ilerlemeğe devam mevzuu bahistir.» Gazete diğer taraftan Italyanın Atlas ve Akdeniz devletleri arasında bir fark gözetilmesini kabul edemiyeceğini v e ttalyanm Akdeniz gölünde mahsur kalmak için değil, yedi denize seyrü sefer için gemi insa etmekte olduğunu bildirmekte • dir.» betinde olan Amerika, tngiliz ve Ja pon bahriyesi nisbeti tekrar tetkik e dilmediği takdirde Japonyanın Va şington muahedesini feshedeceğini tehdit olarak ileri sürmektedir. Japon gazeteleri, bu talep reddedilirse, Japonyanın tamamen müstakil ve yalnu emniyetini nazan itibara alan bir deniz siyaseti takip edeceğtni bil • dirmektedir. Bundan başka Japonya, 1935 de • niz konferansmm 1940 senesine ve gayrimuayyen bir tarihe tehirine ta • mamen muhalefet etmektedir. Hariciye Nazın M. Hirota, tngfltere ile Amerikanm iptidai deniz müzakerelerinden, Uzakşarka ait siyasî mesele lerin hariç tutulması hakkındald Japon arzulanna hiçbîr suretle muhalefet et mediklerinden kabineyi malumattar etmistir. Meşrutiyetin ilânı Rıza Pehlevi Hazretlerinin idareyi bizzat eline alması Iranda sükun ve huzuru temin .etti 9 Fakat bu garaiplerin daha garibi sudur ki iki sefirin müracaati Şah tara • fmdan meclise karsı hazırlanan darbenin mükaddemesi imiş! Tebliğin fer dasmda, Şah birdenbire sehri terkederek sehrin haricindeki «Bağı Şah» nam kasra çekfliyor. Fakat bu karan yap • madan evvel, şehre götürülmüş 2000 kadar silâhsor sahrin muhtelif yerlerine dağılarak sahm kaçmasını örtmek için her tarafta gürültü ve pahrdı çıkarmağa koyuluyorlar. Şah ise Bağı Şaha gelirken evvelâ Kazak alaylannm bulunduklan kıslaya gidiyor ve oradan I miralay Liahoffla Şapsalı alarak biriikte kasra gidiyorlar. Bu ahvalden ha berdar olan hürriyetperverlerle encu menciler, meclisin etrafım sanyorlar ve meclisten Şahın hal'ini talep etmeğe baslıyorlar. Fakat bu kere de Rus hükumeti a çıktan harekete geliyor. 1908 senesi nin 2 2 teprinievvelinde Azerbaycana doğru Kafkasya hudutlanndan altı piyade alayile, top ve tüfek kıt'alan ı«vketmeğe başhyor. Rus hükumetinin bu hareketî, Tür • kiyede teessüs etmis olan yeni mesrutiyet hükumetini müdahaleye mecbur ediyor. Mezkur hükumet Ingiltereye müracaat ederek Rus hareketinin va him neticeler tevlit edebilecek mahi • yette olduğunu ve binaenaleyh lngil terenin müdahale ederek Rus hareke • tini durdurmasını rica ediyor ve filhakika bu müracaat üzerine Sir Edvrt Grey müdahale ediyor ve Rus kuvvstleri Culfada tevakkuf ediyorlar. Bu meyanda Rest, Esterabat, Horasan, tsfahan ve sair vilâyetlerde de iğtişaslar başhyor. Bu ^az'yet karsısın da Rus ve tngiliz hükumetleri Şaha kanunu esasinin yeniden ilânuu tavsiye ediyorlar. Ayni zamanda Kerbelâ müçtehitleri de müdahale ederek Şahı Ailahtan korkmağa davet ediyorlardı. ehrin muhtelif semtlermde ktt« çiik telgraf merkezleri vardır» Bunlar adi günlerde sabahleyin' saat 9 dan 12 ye ve öğleden sonra da 14 ten 19 a kadar çahşnlar. Cuma günleri ise yalnız 9 dan 12 ye kadar açıktırlar; ondan sonra kapah... Me> selâ Bebekten veya Erenköyündea 7 den sonra şehrin başka bir yerine telgraf çekmek isterseniz bunun imkâıu yoktur. En ziyade telgrafa ihtiyaç olr i geceleri îse bu kiiçiik telgraf merkez • lerinin kapılan sımsıkı kapahdnr. Bü tün nakfl vasıtalarının azaldığı veya' ortadan çekildiği bir sırada, telgraf çelc. mek için büyük telgraf merkezlerina gitmek lâzımdır. Fakat bu da, ihtiyacuiızı temine kâfi gehnez. Çünkü, mes* lâ, geceleyin büyük postaneden Fa tihte, bir yere telgraf çekmek istiyor sunuz, Fatih telgrafhanesi kapah olduğu için telgrafınızı çektiremezsiniz. Bu hal, dört senedenberi devam etmekte ve telgraf, tstanbulda, şehir dahilinde müstacel haberleri dolaşhrmağa yanyan bir vasıta olmaktan çıkmif bulunmaktadır. tstanbul gibi bir uea Yeşilköyde, öteki uçlan Pendikte, Çanv lıcada, Kavaklarda, Adalarda, Mr^)diye ve Alibey köylerinde bulunan kocaman bir şehir halkı için, telgraf denilen seri muhabere vasıtasutdan bu kadar mabdut bir zaman utifade edilebilmesi pek elimdir. Düşününüz ki, bir tstanbullu 2 4 saat'e 8 jaat telgraf çekebilir, geceleri de hiç çekmez. Telgrafı, Terkos suyuna döndürmekte ma* na ne? Medenî sehirlerin istifade ettikleri muhtelif medenî vasıtalardan mühim bir kısmmın tstanbulda yalnız karika türleri vardır. Hiç olmazsa telgrafı böy Ie karikatür obnaktan kurtaralım. Bu geniş şehrin uzak yerleri arasm da günün her saatinde işliyen seri bir muhabere vasıtası bulunmaması çok büyük bir eksik olduğunu düşünmek ve bu eksiği tamamlamak lâzımdır. Nafıa Vekâletinden bu himmeti bek liyoruz Londra müzakerelert Londra 23 (A.A.) tngUiz • Amerikan mütehassıslarınra ihzart deniz nnüzakeratı Londrada devam etmektedir. Yapılmış olan davet »ırası mucîbince Injriltere mütebas sısları, bu mesele ile doğrudan doğrtrya alâkadar diğer dört deniz devletile d e noktai nazar teatileri yaDacaklardır. Japon gazeteleri ne diyorlar? Tokyo 2 3 (A.A.) Japon mat buatı, 193S senesinde yapılacak de • niz konferammda bugunkü 5,5,3 nis • m.»ımmımııiıiinillllllfflflllll!ltllllllllilllllini!!lllllffllllılıımııııı.ı«ı Silâhlar meselesi ((Nazilik bir ihracat metaı değildîr)) neden uzuyor? İngiliz Başvekili «Alman Alman Propaganda Nazırının mühim bir nutku ya meşguldür» diyor Londra 23 (A.A.) M. Makdo nalt, Birminglvm kongresine gönder miş olduğu bir beyannamede siiahiarı bırakma hakk:nda bir mukave'.e vü • cude getirflmesi hususundaki teahhür den Almanyanın mes'ul olduâmu, Almanyanın konferanstan çekilmesinin d> ğrii birsey olmadığmı ve lekrar konferansa dönm**'ıe hiçbir mân: bulunmadığın. bev»n etmektedir. HaUe 23 (A.ÂİT 225,000 kifi Darülâceze kissesi Dahiliye Vekâleti Vilâyeti haklı buldu huzurunda M Göbbels haricî siyaset hakkında bir nutuk söylemiftir. M. Göbbels perşembe günü Berlinde söylemiş olduğu nutkun esaslaruu tekrar ele alarak demiştir ki: « Biz silâh cihetinden değil, fîkir, irade ve disipbn cihetinden daha ziyade kuvvetlendflc. tnsanın cesaretini kıracak bir silâh eksikliğine rağmen, Alman milleti bütün dünyaya karsı k a y Mmnajlcylı îl&vetcn diyor kîı mak ve hukuk, şeref müsavatuu flan «Konferans yeniden işe başladığı etmek cesaretini gösterdi. Bugünkü Alzaman Almanyanın bu mesaiye iştirak manya dünyaya nihayet yüzünü gösedeçeği zannolunuyor. Şu halde bir terdi. Bu erkek ve kahraman bir Almukavele akti ümidi mevcuttur.» manyadır. Biz, hudutlanmuda niha • yet bulacak olan büyük bir iş görmekle muvazzaf olduğumuza kaniiz. Millî sosyalut Almanya, silâhlanmaya hakkı olduğunu iddia ediyorsa, bu kat'iyyen bir harbi davet için değildir. Fakat sulhun korkak tarafta değil, kuvvetli olan tarafta olduğunu bildiğimizden Ankara 23 (Telefonla) Dahiliye dir. Sulh, sulhcu sozlerle değil, silâh • Vekâleti, sinemacılarm müracaati karlarla zamân altına alınır. Silâhlanmış şısmda tstanbul Vilâyetinra noktai na bir dünya ortasında silâhsız bir Al zarnu tetkik ederek VUâyetm bu hu • manya ancak harbe bir tahrik vesHesi susta haklı olduğu neticesine varmış • teşkil eder. Sofucasına söz!er de sulha tır. Vekâletin kanaatine göre Dariilâ • hizmet içio birsey e y^anı&z, Hakikati ceze hîssesinin alınması lâzımdır. Vesöyledigimiz için bazan »Itjıdallar yapkâlet bunun yüzde ona kedar çıkanla • tığımızı biliyoruz. Fakat, baskalan yabilmesi kabil iken yüzde yedi buçuk lan söylüyorlar diye dünya bizi de yaolarak almdığmı da tesbit etmiştir. lan söylemeğe mecbur edemez. Al manya hükumeti, Alman milletinin kabul edemiyeceği bir muahedeyi kat'iyyen imzalıyamaz. Hariçte Nazi pro • Ankara 2 3 (Telefonla) Bu pagandası yapbğımızı iddia eden ya • akşam Marmara köşkünde Dahiliye bancılar mantıksızlık yapmaktadırlar. Vekili Şükrü Kaya Bey tarafından Çünkü Nazilik bir ihracat metaı değilmemleketimizden aynlmakta olan dir.» Sovyet Rusya büyük elçisi M. Suriç şerefine büyük bir ziyafet verilmiştir. M. Suriç şerefine bir veda ziyafeti verildi Şah ertesi günu medîse yeniden te minat veriyor, kendisinden talep olu nan iddialan bildirmek üzere huzuru • na bir heyet gönderiknesini istiyor. Heyet gidiyor, fakat Şah heyet azası • m tevkif ettiriyor ve vakit kaybetme • den telgrafhaneyi isgal ettirdiği gibi Şah kanunu esasinin iadesini vade sehrin muhtelif yerlerine askerî kıt'a • diyorsa da birkaç gün sonra, bazı peslar gönderiyor ve Liahoffu sehre ku • paye mürteci Ahuntlann meşrutiyet mandan tayin ederek halktan silâh topaleyhindeki bir beyannamesini bahane Her fırsatta, her vesile ile, on • lanmasuu emrediyor. edinerek sözünden nükul ediyordu. lara çullanıyoruz. Nahak yere g ö • Ayın on birinde Şah meclise bir ulziimüze batan bu fevkalâde kâr Ayni zamanda Tebriz mürtecileri • timatom göndererek meclisten, mee • membalannı, böyle giderss kendi nin yardımına Tahrandan gönderilmif lisin etrafına toplanmış olan adamla • ellerimizle kurutacağız. V e kuru olan Kazak kıt'alan mürteci Rahim rm dağıtılmasını, aksi takdirde 3u sarursak n e olacak? Memlekette, gi • Hanın ve Aynüddevlenin kuvvetleri at sonra kendisi bizzat silâhla dağıtadilecek hangi opera, hangi tiyatro, birleşerek Tebrizi abloka altma alıyorcağmı bildiriyor. Meclis bu kalabalığı hangi medenî konser var? Herkes, lar ve şehre zahire girmesine mâni oludağıtmağa razi oluyor. çalgıh meyhaneye gidip te, «hey yorlar. Şehirde açlık başhyor. Rus hüFakat bu ilk muvaffakiyetten ceta • hey!> dinelmekten zevk alamaz. kumeti bunu bahane ittihaz ederek ve ret alan Şah yeni iddialar serdediyor. Elknizde, nezih bir tarzda vakit sırf zahire gelmesini temin ve ecnebi Ezcümle meshur gazete muharrirleri • geçirecek, dımaği msancasına dinleri himaye maksadile ve dahilî mücanin, encümenler reislerinin sehirden lendirecek yalnız sinemalar vardır. deleye kanşmamak üzere Culfadald çıkanlmalanm, halktan silâh toplan • Onlan, kâr ediyorlar diye, her gün kuvvetlerin fcir kısmmı Tebrize sevke • masını, ve mabuata sansur konulma • biraz daha yonta yonta, nihayet diyor. smı talep ediyor. Bunun üzerine halk mahvetmek insafa sığmaz. 1909 senesmin subat aymda Teb Koskoca bir sehrin yegân« t e • yeniden toplanıyor. Aynî zamanda riz Rus kuvvetleri tarafından işgal o Tebrizden gelen haberler, Tebrizin bu miz zevk membaına, Belediye eziIunuyor. Bâkır ve Settar Hanlar Tiirk hâdiseler üzerine Şahı hal ettiğini ve yet değil, yardım etmekle tnükel • konsoloshanesine Iftica ediyorlar. Tahramn yardımma süvari kıt'alar çıleftir. Bu suretle Azerbaycan kıyamı za • kardığmı bîldiriyordu. Eski bir masaldır: Herifin bhi bir hiren nihayet bultnuş oîuyor ve Şah Şah artık vakit kaybehnemeğe ka tavuk satın almıs. Bu tavuk, her maktadına tamamen nail olmuş gibi sabah bir tek altın yumurta y u • rar veriyor. Ayın 2 3 ünde Şapsalla dir. Liahoffun idaresi altında hareket eden murtlarmıs. Sahibi, bu her giinkü Fakat, mScahitler meyus olmuyor Kazak kıt'alan sehrin muhtelif kınm bir tek yumurtaya kanaat etmiye lar. Bu kere de Reşt şehrini merkezi larmı işgal ediyorlar, halkm toplandığı rek, bu altının metnbaını bulurum faaliyet ittihaz ediyorlar; Azerbaycan Sipehsâlâr mesçidile meclisin bulun • ümidile tavuğu kesmis. Bir d e bakmücahitleri bu şehre toplanıyorlar. mıs ki, içi bomboş! Bu suretle, eski duğu Baharistâm saraymı muhasara Bunlann başma ihtiyar Sipehtar ge • istifadesini d e kaybetmis.. altma alıyorlar ve ilk atesi Azarbay • çiyor. Ayni zamanda Kafkasyadan can encümeni üzerine açıyorlar. Safi kazançlannın yarısından ziakın akm gelen yardımcı gönüllü kuvyadesini devlete vergi olarak veren Birkaç saat devam eden top, mtt vetler bunlara iltihak ediyor. Sipehtar sinemalar tıpkı bu altın yumurtlı ralyoz ve Hifek ateşile meclis ve mesbu kuvvetlerle Tahran üzerine yürü yan tavuk gibidirler. Onlan öldürçit ve civanndaki bütün binalar kül meğe başhyor. düğümüz gibi, eski hayrattan da haline getirilmifti. Yüzlerce insan öl Diğer taraftan tsfahan mücahitleri oluruz. dürülmüs, birçok meb'us ve hürriyet nin başına Serdar Eset Han geçiyor. ERCÜMENT EKREM perver tevkif olunmustu. Liahoff TahBir mücahit te Tahran üzerine yürü ranm askerî valisi sıfatile askerî ka meğe koyuluyor. İki kol arasında münunlar neşretmeğe ve divam harpler nasebet tesis edüiyor ve hareketler kurmağa başlad: ve bütün bu vahşet tevhit olunuyor. ler iki komsu medenî devletin mümes Adliyede yeni tayinler Ankara 23 (Telefonla) Münhal bulunan Adliye başmüfettişliğine sabık tstanbul birinci ticaret mahkemesi reisi Ahmet Esat, dördüncu smıf Adliye mii fettişliğine tstanbul birinci smıf sulh hâkimlerinden Mehmet Refik Beyler tayin edilmişlerdir. 0 ™ HerSınaî veSandıklar itlnevi eb'atta, fevkalâde na İle işlenmiş, elverişli Hyat. Zingal, P. K. 596 Tel. 24439 Mide, Barsak ve Karaciğer rahatsızlıklarma AFYONKARAHİSAR MADENSUYU rek evvelâ Odesada ve sonra da Istanbula gelerek orada sakin oluyor. Millet Meclisinde Dün dokuz lâyiha kabul olundu sülerinin tesvikleri ve tasvipkâr nazarlan altında yapüdı! Bu suretle Mehmet Ali Şah Tahranda tamamen muvaffak oldu ve eski idare usulünü ihya eyledi; fimdi sıra tasraya geliyordu. Fakat orada Meh • raet Ali Şah, Tahrandaki kolaylıklara ve yardımcüara malik değildi. Orada ne Liahoff vardı, ne Rus kazaklan ve ne de Hint v'pahileri! Tahrandan gelen haberler, birçok vilâyetleri ayaklandırdı. Bunlann ba • şmda Azerbaycan geliyordu. Tebriz de halk ikiye böîünmüstü. başında trtica taraftarlannm tmam Cuma encümenler Sofrada M. Suriçle refikalann dan maada B. M. Meclisi Kâzım Paaa Hazretleri, Heyeti Vekile a zası, Roma büyük elçisi Vasıf Bey, sabık Vaşington büyük elçisi meb'us Muhtar Bey, Falih Rıfkı Bey, Sovyet sefareti erkâm ve hariciye erkânı hazır bulunmuşlardır. Ziyafeti parlak bir süvare takip etmiş ve şehrimizde bulunan bütün sefaretier erkâm ve birçok yüksek zevat hazır bulunmuşlardır. Ziyafetten aonra Dahiliye Vekili Şükrü Kaya Beyle M. Suriç arasmda sa mknî nutuklar teati edilmiştir. Bulgar hükumeti ve komitacılar Teslim olmıyanlara eşkiya nazarile bakılacak Sofya 2 3 (A.A.) Hükumet, Makedbnyadan gelip memlekete iltica etmiş olan komitacılann çıkar dıklan karışıklıklara kat*î surette nihayet vermeği azmetmiştir. Yeni verilen mühlet bitinciye kadar ko mitacılar teslim olmadıkları tak dirde kendilerine eşkiya nazarile bakılacak v e ordu bunlari tenkil içm her türlü vesaiti kullanmakta ıti"htar olacaktır. Ankara 23 (Telefonla) Büyuk Millet Meclisi bugün Refet Beyin ri • yasetinde toplandı, Dahiliye Vekâleti nm yeni teşkilâfanda bes kaza teskili, millî musiki ve temsîi akademisi, Müze ve Rasntane teskilâtı, gümrük tarife kanununun dördüncu maddesinrâ tef • siri,Türkiye • tsviçre iadei mücrimm ımıkavelesinnı tasdikı, beynelmilel yardım birliği mukavelesine bazı ilâveler yapı'ması, gümrük kanununun 13 ün cü maddesmin kaldtrılması, Afyonkarahisarma dikilecek Gazi abidesi için bariçten gelecek eşvanm gümrük res minden muafiyeti, Urfa orman mektebi lâyihalarını kabul ederek paza/esi günü saat on beşte toplanmak üzere dağıldı. Rus ve tngiliz sefirleri yeniden Şahtan kanunu esasinin iadesini talep ediyorlar, fakat Şah ta»Jlu!erle vakit kazanmağa bakıyor; ha'buki Isfahan kolu ilerl'yerek Kum şehriri ve Reşt kolu da Kazvin şehrini işgal ediyorlar. Reşt kuvvetlerine kar^ı gönderihnis olan Kazak kumandam Zapclski m~ğlup olup perişan bir halde ricat etmek mecburiye'inde kalıyor. Nihayet 1909 senesi temmuzun 13 ünde her iki kuvvet, Tahranm ta surlarına kadar yaklaşıyorlar. Şah tevahhüş ediyor, miralay Liahoffla ve Ka zak kuvvetlerile şehrin haricindeki «Saltanatab?t» nr.m mh?île çsk'livor. Burade Kazak alaylanna mensup yer13er isyan ediyorlar, mücahitlerm tarafma geçiyorlar ve Liahoff Sipehtara adamlar göndererek Şahı terke ve yeni hükumete eski şartlarla hizmete amade olduğunu beyan ed'yor. Şah için artık teslimi nefsetmekten başka çare Vhlmıyor. O da dokuz haremi, beş yüz hademesi ve Emir Bahadır Cenk ve Şapşal gibi mukarriplerile Rus sefarethanesine iltica ediyor. Birleşnvş olan iki kolun başına geçmiş olan Serdar Eset Şahın hal olunduğunu ve yerine 13 yasüvdaki oğlu Ahmet Hanın geçtiğîni ilân ed'yor! Mehmet Ali, hususî borrlan devlet tarafından ödenmek, senede ayrıca beraber Ahmet Şah 1909 1925 Ahmet Şahm devri sahanah hak kında uzun mütalealar yürütmek za manı gelmemiştir. Yalnız şurasuu kaydedeltm ki bu Şah kendisinden beklen : len bütün ümitleri boşa çıkardı. Tahta culus ettiği zaman henüz 1 3 1 4 yaşuıd^ idi. Kacar sülâlesinin Aksa • kah, ihtiyar Azdü düvele hükumet naibi tayin edildi. Eski kanunu esasî ihya edildi ve meşrutiyet usulü franda ta • karrür etti. Fakat Ahmet Han, meşrutî bir hükümdara düşen yüksek vazife» leri icraya hazırlanacak yerde, Avru panın muhtelif eflence yerlerini geze rek kendisini sefahate verdi; belki ba hususta kendisine mürebbi olarak ve rlmiş olan Smirnoff nammdaki bir Rusun kabahati vardı. Fakat, tereddi ye uğramış manen bitmiş ve maddeten yıpranmif olan bir sülâle fertleri üzerine terbiye denilen şey bile tesiri icra edemiyor, ve bunlar için sukut mukad* der oluyor. Ahmet Han Avrupada sefahatlerine dalmışken, yukarıdanberi birçok kereler bahsettiğîmiz Kazak alayına men • sup olan Rıza Han Pehlevi, kendisini hal ve halkla meclisin alkışlan arasında idareyi eline aldı. O günden sükunet beri meşrutiyet usulü Iranda mektedir! ile Mir Haşim nammda ahunt balunuyordu. Hürriyetperverler Cuma ve Mir Haşim tarafından idare olunuyorlardı. lmam Şaha telgraflar çekerek meciisin dağıtı'masmı, me»rutiyetin ügasmı tebrik ediyorlardı. Fakat ertesî günü ikisi de bir suikas • te maruz kahyorl?r. Suikast bir netice vermiyorsa da, iki t« r at arasmda açıktan acığa sokaklarda müsellâh bir mücadeîenin baslaması için b'r bahane oluyor. Mürtecilerin başına, Tebrizdeki Kazak kıt'asuım kumandam Polihroff geçiyor. Miicahitlerin bası na da, iki encümen reisi, Bâkır ve Settar Hanlar geçiyorlar. Günlerce sokaklarda boğuşma neticesinde, devam eden mürteciler ta Meclisin tatih Ankarn 2 3 (Telefonla) Söylendiğine göre Meclis persembe veya cum?rtesi günü yaz tatili yaoacakhr. Tatil herhalde Başvekil Pasanın Ankaraya avdetinden sonra okcaktır. Romanya ve Yugoslavya misakı tastik ettiler mi? Atina 2 3 (Hususî) Yugoslavya ve Romanya hükumetlerinin Bal • kan tnisakını tasdik eyledikleri Yunan hükumetine bildirîlmiştir. Misakın musaddak suretlerinin teatisi v e bir «uretinin Akvam Cemiyeti bürosuna tevdii muamelesi pek yakında yapılacaktır. Bundan sonra misakı imza eden dört dev let hariciye nazırlart teşrinievvelin 27 sinde Ankarada birleseceklerdir. Beynelmüel parlâmen'.o'ar konferansı Ankara 23 (Telefonla) Beynel mflel parlâmentolar konferansı için bütün hazırlıklar bitmiş gibidir. Alâ kadar memleketlere davetnameler gönderilmiştir. Konferans 2 4 eylulde Yıldız sara • yında toplanacakbr. Balkan birliği konferann parlâmentolar konferansı da • ğddıktan sonra içtima edecektir. M. Maksimos Bükreşe gidiyor Sofya 23 (Hususî) Bükreşten bildiriliyor: Mevsuk bir membadan öğrenildiğine içinde Yunan göre, temmuz ayı Hariciye Nazırı M. Maksimos, M. Tituleskonun ziyaretini iade etmek üzere Bükreşe gi • decektir. kendisine on altı bin tngiliz liraa: ve rilmek şart'Ie mukarriplerile tranı terkediyor ve Rusyaya iltica ede ve huzur içinde devam ve inkişaf et • mamen mağlup oluyorlar, şehir hürri • yetperverlerin ellerinde kalıyor. BİTTt