27 Nisan 1934 Çocuk Masalları 2 jmerakh Saatlerin ecdadı Çinde Kantotı çehrinrJe zuhur eden bir yangın I' <ok binalarla beraber oradaki maruf «Ebedî saadet» mabedini de yakıo kül haline getirmiştir. Bu mabette dünyanın en eski saati mevcuttu. Mabet muhafızları bu antika saati kurtarmaya muvaffak olmuşlardır. Bu saat 1323 »enesinde yaoılmıs bir su aaatidir. O zamandanberi birçok ihtilâllere, istilâlara şahit olmuş, her defasında, kırılmış, bozulmuş, fakat tekrar ta mirine imkân hasıl olmustur. Kanton şehri sakinleri bu saatin muhafazasına hususî bir e • hemmiyet vermekte idiler. Cünkü bu saatin ortadan vok olduğu BİZÎM MEMLEKETTE ÇOCUKLAR Yavrular! Bayramınız devam ediyor. Hertarafta eğlenceler, oyun lar... Bunlar sade sizi süldürmek, eğlendirmek için değil, bir senelik yorgunluk arasında biraz dinlenmenizi temin ede rek, gelecekte büyük adam olmak gayesile tekrar daha kuvvetle çahşmağa başlamanız içindir. Mademki mektebe döndü ğünüz vakit te varkuvveti kafaya verip çalışmağa başlıya • caksınız, o halde şimdi tıkabasa gülüp oynayın! Eğlenin, sevinin! Bugün Gülhane parkında gazeterriz de bir eg'ence tertip etti. Oraya gelmeği de unutmavın' (Geçen defaki kumın hulâaaaı: Saneın Kukla zeki ve sevmüi Inzdtr. Fakat tembeldir. Hizmetçisiz bir evin işleri nin döneceğine kani değildir. Brr gün gezerken evden uzaklaşiyor. Küçük brr köşk görüyor. lçine gıriyor. Üç kâse den en küçüğünde bulduğu çorbayı içiyor. Oç iskemleden en küçügünü kı • nyor. Üç yataktan en küçüğüne girip uyuyor. Uyandığı zaman dışanda bİT takım tesler duyuyor. ] Evin duvarlarnu çtnlatan kalın bir ses şu suati somyorda: Benhn çorbama Irim dokunmuş? O zaman Sanşm Kukla kendi ken • dine: O.. o.., dedi, ba hizmetçi değil, erm «fendid.. Fakat ses;nin kalmlığı • na bakıbrM mubakkak nesle obnuş o • beak! Diğer bir kahnca ses te ba sefer duvarlan değil, yahnz camlan titreterek aynî cümleyi teknur etti: Bcnim çorbatna da dokunmuş • kr. O xaman Sansm KukU tekrar şöy • k dBstmdu: Ha. Ba da evin hantmı olacak. Fakat tetfaıin kalınlıima bakılır»a o da muthiş nezle. Diğerlerinden daha hıce, maama • fîh gene korkooç bir ses: Sizro çorbalara sade dokunmuş • lar. Lâkin benimkini içip bhinmşler.. O n m n Sanşın Kukla tekrar dfi şöndü: Bu da evin cocuğu. Fakat sesi enon da kalm. Bonlann hepsi nezle! Evin dovarlannı salbyan ses diğer birşeye daha dikkat efanifti: Ukemlemi de yerinden oynat anşlar!.. Arkasradan camlan titAeten ses te aynİ fikri üeri sördS: Benim iskemlemi de oynabmş • Derken birdenbire odadan içeri gir • diler. Sanşm Kukla korkusundan yatağra içinde kücülmüş, kiiçülmüf, yum ruk kadar olmuştu. Duvarlan titreten ses: Yatagnm da kanştırmışlar! Dedi. öteki *t* arkasından takip etti: Benimkini de kanbrmıslar! En az kalın ses: Sîzinkileri kanştırmışlar. Fa • kat benimkmde yatıyorlar! Diye haykırdı. Sansm Kukla hale • ean ve heyecandan kapanuş olduğu gözlerini acınca karsumda neler gör . se beğenirsiniz: Üç tane ayı!. Lâkin üç ayının üçünön de bakısla • nnda öyle bir tatlıbk, kocaman ağız lannda öyle bir tebessüm vardı ki Sanşm Kuklamn korkusu artmadı, bilâki» azaldu Büyük ayı sesini mütnkün olduğu kadar incelterek: Merhaba küçük, dedi, iyi uyu yabildm mi? Sanşın Kukla mabçubiyetinden kı • zararak: Affedersiniz ayı efendi, diye cevap verdi, sizi rahatsız ettim. O zaman ayı efendi «hayır!» der gibi başmı geriye doğnı salladtktan sonra takdhn merasimmi yaptı. Bendeniz ayı baba. Sevgili ka • nm, ayı anne. Güzel yavmmuz ayı • cık... Sarara Kokla ne anneyi sevimli, ne yavruyu gSzel buhunamıştı ama ses eıkarması kabil miydi? O da bümukabele kendisini takdim etti: Nisan bulmacası tabah luvaleii giin şehirlerinin de batacağı hakkında bir itikat hükmüferma idi. Mabet muhafızlarının da hemen bu «aati kurtarmaya kosmaları • nin antikalığından ziyade bu felâketten kurtulmak gavesine masünhe voktur. Bilmeceyi halledenler ,0e Sanşm Kukla. Şurada yakmımızzat ke«d>niz mi pi*ird<nizdi ? daki köşkte oturuyorum. Evet. Kahvaltı için olan oastala • Ayılann uçü de memnun oldular. n da kendi elceğîz<m]e hazırladım. Geldiğme çok iyi ettm, dediler, Çok âlâ. öyleyse nefts olmus • dinlen, istirahat et, rahatsız ohna! 5atur. Yavaş yavaş acıkmaga başladım na şimdi âlâ bir ikmdi kahvalbsı da gibi. hazırlanz, kammı doyurursun! Sanşm Kukla yataktan kalktı ve doğBaba, anne, çocuk Sanştn Kuklayî ra kahvalfa masasma kostu. yalnız btrakarak dışan çıktılar. Orada neler yoktu. Kaymak, pas • Gidip geliyorlar, öteye beriye ko • talar, çay, hatta ciçek. örtü ve takimşuyorlar: lar çok temizdi. Ayılar kocaman elle Şeker nerede? Kaymak nerede? rile böyle mükemmel bir sofrayı nash Yumurtalar nerede? hazırlamıslardı. Hayret! Diye birbirlerine sesleniyorlardı. O vakit Sansm Kukla: Sanşm Kukla kendi kendine şöyle Evinizdeki hizmetçiler, dedi, musöylendi: hakkak ki çok rahat edivorlar. Çunkü Ayılar kahvalfayı bizzat hasnia • her îşi siz kendiniz görebiliyortunuz! dtklarnM göre herhalde iyi birşey ol • Ayı anne: mıyacak galiba! Niçin hizmetçîlerinin, Hizmetcîlerimiz mi, dedi. hîç a • ahçılannm gelmeshti beklemiyorlar, yılann hizmetçileri olur mu? Biz ol • Dilıııetıı 7 dum bittim her işimizi kendtmiz görüSanşm Kukla tabaklank çatallarm rüz. bkırbsını duymağa baslamıştı. lar. Sanşın Kukla şasmp kalmıs, hiçbir Ayılar aralannda telâşh telâşh şöyle cevap verememişti. Kahvaltı mükemmelHer Hasmden daha hafif çıkan ses: konusuyorlardı: di. Ev temiz ve muntazamdı. Ayılar Sizinkfleri sade oynatmışlar, fakat Temiz bir örtü koyalım. Günıüş da nazikti. Sanşın Kukla kendi evini ve benimkini kırmışlar! takımlan çıkaralun. Kibar bir kıza benannesini unutmuş gibiydi. Fakat duvarDedi. Sansm Kukla korkmağa baş • ziyor. Tenezzülen evünize gelmiş. Mahdaki saat birdenbire çalmca ev ve anlamısh. Yatağm içmde tiril tiril titri çup olmıyalım. nesi hahnna gekK. yor, kendi kendine şöyle soyleniyor • Sansm Kukla kendi kendine: da: A..a, dedi, geç obnuş, annem meHiç bu kadar nazik ayılar da gor Galiba devlerin evindeyhn. Ne memiştim, diyordu, ne hayvanat bahmuthiş sesleri var. Herhalde baba saçelerindekilere, ne de cambazhanelerkaDı ve gözlöklü değil. Anne beyaz ve dekilere benzemiyorlar. Yalnız ne var temiz bir yüz, merhametli ve »efkatli bir ki yüzleri çok çirkin, sesleri çok kaba! yürek sahibi olmasa gerek. Çocuk ta Derken kapı açıldı. Baba, anne, çomavî gozlü serin birşeye benzemiyor. cuk hep birden içeriye gîrdüer. Herhalde hepsi de fena kalpli insanlar. Sanşm Kukla hanım, dediler, kahNedir bu basnna gelenler! valh hazır, lutfen teşrif eder misiniz? Şimdi onlann öteye beriye gidip gelSanşm Kukla: d3derini, bahçeye sokağa çıkıp bir • Teşekkur efcyler aradıklanm işitiyordn. derim, dedi, karmm aç degil. Fakat bakb ki uçu de mutees • rak eder. Muhterem ayılar beni o kasir olmuş gibi dudar nezaketle misafir ettiniz ki anne • ruyorlar: Türk çocağa olae de eula söylemez yalan, mi, evimi bile unutmuştum. Artık ba • Peki, dedi, Ganeş gibi temizdir, lekegiz, akttr özii! na müsaade! geliyorum. Mert oğlu merttir, durur alnı açık her zaman, O zaman anne Ayılar ise ısrar ediyorlar. Ne MÖylerse inanın; çünkü: Doğrudur $özti!.. ayı sordu: Yo.. o.., diyorlardı, biraz kay Yoksa çormak, pasta ye, bir çay daha iç te öy barnizı begen • le! memis miydirez? Sanşm Kukla: Türk çocağa b'lse de yurdunu vermez ele BOaku.. So Hayır.. Hayır! ülkesini düfürmez düsmantn tazağına! nuna kadar içip Diyerek masadan kalktı ve kosarak Küçük yasta tahiptir uarnlmaz bir emele* bitirmem çok hokapıdan çıktı. Ayı baba, ayı anne ve Yurdunu döndürecek birgün eennet baŞınaî.. şuma gittigmi pe ayıcığm küçük kızı ancak pencereden kâ'â gösterir. selâmetlemeğe vakitleri kalmamışh: Ayı anne: Gene gel, diye bağınyorlardı, bizi anutma! Sana daha güzel kaymak • İltifat edi Türk çoeuğu 6Ue de tenbelliÇe alısmaz, lar, daha iyi pastalar hazırlanz. yorsunuz? diye Emekle her zorluğun astetinden gelecek! Sanşm Kukla da hem kosuyor, hem cevap verdi. Türk çoeuğu yoralmaz, hergün çalıştr ktş, yaz. de: O zaman ku Onlann omuzunda bu vatan yükseleeek!.. Hay.. Hay! çiik kız sordu: ~ Çorbayı bizDiye cevap veriyordu. Koştu, koş • Soldan sağa okunduğu zaman: 1 ind sıra: Bir aileye mensup olanlar. 2 » > Çinde meşhur bir yehir. 3 üncü : Su membaı. 4 » t Vapur şirketlerinin şubesi. 5 md : Hızlı giden hava. 6 ncı : Asrî olmıyan eşya. Maaasuıa gelmek uzere boş hanelere "narfler~doldurunuz. O zaman görecekler her ikiai de yukardan aşağı okun duğu zaman memleketimizin meşhur bir şehrinin ismini meydana çıkara • caktır. Doğru halledenlerden btrndye 5 lira, ikinciye bn* mürekkepli kalem, ü • çüncüye Foto Etemde resim çıkarmak hakkı takdim olunacaktır. Dördüncüden yüzüncüyıe kadar muhtelif hedîyeler. Bilmeceyi doğru halledip te bize fotoğraf gönderen • lerm resimleri de gazeteye basılnr. Cevaplar gazetedeki cetvel üzerine yazılıp nisanın sonuncu gününe kadar «Cumhuriyet Çocuk Sahifesi» adresine gönderilmelidir. Bu şarta riayet et • miyenler ve geç kalanlar mükâfat a • lamazlar. talebesinden 18 Hasan. 16 Samsun Subaşı Demırd sokak 24 numarada Çetin. 17 Kadıköy Recaizade Ekrem Bey sokak 37 numarada İzzet. 18 Isparta Belediye doktoru Ihsan Beyin oğlu Ferruh. Safdaki ince sıra: 19 Yalova Suleymanbey mahallesinde Kâmil Beyin oğlu Kemal. 20 Malatya İzzetiye ilkmektebi Nuri 21 Elâziz Nailbey mahallesi makinlst İhsan Beyin oglu Osman. 22 Gedikpasa Mesrupyan ilkmektep No. 22 Sıranuş. 23 Zonguldak Hasan Beyin oğlu A. İhsan, 24 Bursa Gazipasa caddesi No. ' hanede Mahmure Hanım ve Beyler. Bilmeceyl doğru halledenlerden blze lo tograf gonderenlerin reslınlerini basıyornz. Bunlar mükâfat kazanmı? degillerdlr. Mükâfat kazarup kazanmadıklarııu anlamak istiyenler ber ajnn ilk haftasında çıkan büyük listeye bakmaJıdırlar. Yukarıda blrlnd ve Jkıncl bü yük sıra soldan itiba ren: 1 Kütahya llsesi 96 Ahmet Necati. 2 Yirmi blrinci llkmektep 277 Metin. 3 Galatasaray lisesi 1530 Talât Pertl. 4 Ankara posta kutusu No. 68 10 üluköy ortamektep 351 Hayrullah CemaL Melâhat. 11 Sabanca nahiyesi Kırpmar köyü 5 Üsküdar muhtellt mektep No. 253 Atalay. Musa. 12 Fatih Çarşambada Dede mahallesi 6 Topalak Şeyhizade Nall Beyin kızı Akif. Behire. Soldaıki ince sıra: 7 Bolu Feyzi Cumhurlyet mektebi 13 Karadeniz Ereğlisi eczacı Sabit 109 Vasıf Mümtaz. Nıhat Beyin oğlu Gokhan. 8 Adana erkek llsesi 565 Ertuğrıu. 14 Mudanya merkez mektebinden M 9 Beyoğlu Mis sokak 19 numarada Feyyaz. Berç Cezveciyan. 15 İznik Mecidiyeköy mektebi tu. Nefes nefese eve geldi. Annesi o nvı her tarafta arayıp ta bulamayınca meraka düşmüştu. Kızuıı görünce: Yaramaz, dedi, nerelerdesin.. öğledenberi seni anyonım. Anneciğim, ayılann misafiri ol dum. Bana bir ikram ettiler, bir ikram ettiler ki sorma. Âlâ kaymaklar, pas • talar yedim, çaylar içtim. Haydi canım, neler söylüyorsun çıldırdm mı sen ? A.. Vallahi anneciğim. Ayılarm evini görme. öyle temiz ki. Her taraf sakız gibi bembeyaz.. Ya?. Evet. Hem de tek hizmetçileri yokmuş, Her işi kendileri gönıyorlar. Batc hele! Evet.. fstersen yarın beraber gi delim de sana göstereyim. Çünkü tek rar geknem için çok ısrar ettiler *** Ertesi sabah Sanşm Kukla syılann evine annesile beraber tekrar bir ziyaret yapmak için sokağa çıktı. Her tarafı saatlerce aradılar. Fakat öyle bir eve rasgelmedi ler. Küçük kızuı annesi: Anlasılan sen riiya gör müşsün, kızım, dedi, fakat öyle güzel bir rüya ki sana mükemmel bir ders olmuş. Hizmetçisiz ev lerde de bemiz ve muntazam yaşanabileceğine arbk inandın zannederim. Türk çocukları Mekteplerden doğacak^ Mactrif üerledi, yurda ışık saçıldı, Kuruldu nice mektep: Nice bilgi yaptsı! Vlkemizin en sapa köylerinde açıldı Bu ulu yapuarın çocuklara kapısı!.. Yalan söylemez! Yurdunu sever! Eskiden mektep nedir bilmez köylü çocukla Serseri gezerlerdi küçüciik çağlarında! O kurumuş dallarda açıldı tomurcuVar, Bilgi filizler verdi simdi dimağlarında!.. Çahşır! Yurdu aydınlatmağa Maarif çalışıyor, Bu nur, cehalet denen, karanhğt boğacak! Bîlmeh, öğrenmek icin çncuklar yarısıyor, Yarınki genç neslimiz mekteplerden doğacakf., !wa •= ' \,