^Camhurîyet = 31 Mart Casuslar arasında 4 2 liklerin plânını nasıl elde ettim? 10 NakUi: A. DAVER { Şehir ve Memleket Haberleri ") Siyasî icmal Meclis Reisimiz Ankaraya döndü Büyük Millet Meclisi bugün işe başlıyacak Valideleri hanımefendinm rahatsnlıklarmı tedavi ettirmek üzere bayramdan evvel şehrimize gelen Büyük Millet Meclisi Reisi Kâzım Paşa Hz. dün öğleden sonra Tokatliyanda bazı zi • yaretleri kabul etmişlerdir. Meclis Reisimiz, bu meyanda Vali ve Belediye Reisi Muhittin Beyle iki saat kadar görüsmüslerdir. Kâzım Pasa Hazretleri dün akşamki trenle Ankaraya hareket etmişlerdir. Büyük Millet Meclisi Reisini, Hay . darpaşa istasyonunda Vali Beyle di • ğer birçok zevat ta teşyi etmislerdir. Kâzım Pasa Hazretleri bie mu harrrrhnize kısaca demislerdh* ki: « Cumartesi günü (bugün) açılacak olan Büyük Millet Meclisi içtimamda bulunmak üzere Ankaraya gidiyorum. Meclis, bu faaliyet devresînde yeni bütçe ile buna merbut diğer kanun lâyihalannı çıkaracaktır.> Şehrimizde bulunan meb'uslar da dün Ankaraya hareket etmislerdir. D grupu ressamlan Ressamlarımızın eserleri Sovyet Rusyada, Moskova ve Leningratta teşhir edilmiş, beğenilmiştir Silâh meselesi Aimanların «Şisman Berta» denilen 42 lik obüs topları Liege kalesini tuzla buz etmişti! Bu esnada öteki cehennemî mektup, masanın üzeHnde, bir köşede mühmel kalmıştı. Ona bakmaktan kendimi men için fevkalbeşer bir kuvvet sarfediyordum. Mel'un zarfta, sanki mukavemet edilemez bir mıknatıs kuvveti vartnış gibi göz lerim gayirihtiyaK ona doğru ka yıyordu. Vaziyet hakikaten tuhaftı ama itiraf ederim kî bu tuhaflık o zaman hiç te nazan dikkatîmi celbetmemişti. Leedse yazdığım mek tubu evvelâ pertevsizle muayene ettüer. Sonra gizli münekkepleri meydana çıkaran mahlullere batınp çıkardılar. Cümleler arasında bir şifre aradılar. Hiçbirşey bulamadıkça sinrrleniyorlardı. Onlann bu hali karşmnda ben, soğukkanlıhğımi tamaraen bulmuştum. Oyunun bu kısmını icimden gülerek zevkle sey • rediyordum. Bahriye Utihbarat daİresinden gelen adam, beraberinde müteaddit şifre luğatlan getirmiş ti. Bütiin bu luğatlan, tatnamen manım ve günahsız olan mektubum da tecrübe etti. Birşey çıkmayınca, tekrar mek tupları araştrrmağa başladılar. Bende tekrar şafak attı; fakat dîkkat ettim ki yalnız benim açılan mek • tubumun zarfına benzer zarf an > yorlardı. Adres yazılan, benim yaztma benziyen bir îki mektubun zarflannı daha tetkik ettiler. Bu arada, benim gîzli raporumu havi zarfı belki on defa ellerine aidılar, her defasmda yüreğim hopluyor, çath yacak gfbi çarpıyor, mideme bulantılar geliyordu. Fakat Allaha şükür, hiçbir zaman o zarftan şüphelen mediler. Geceyansı olmuştu. Aradıklarını bulamaymca mağlup olduklannı anladılar ve itizar ederek beni terbe»t bıraktılar. Benden neden şüphelendiklerini anlatmak için de pek az inanılacak bir yalan uydurdu lar. Beynelmilel btr dolandmcintn izi üzerinde yürüyorlarmış. New • York re Londra polisi bu herifin eşkâlrai kendilerine bildirmişmiş Te maalesef bu dolandırıcıya benziyormufum... Bu tatsiz mülâkatın sonu hakikaten küçük bir komedi oldu. Her iki taraf ta adamakılh yalan söylüyordu. Onlar, muhayyel dolandmcıdan bahsederlerken, ben de verdikleri izahata rnanırken biribirimizî miikemmelen atlatıyorduk. Hükumet dairesinden çıkmca geniş bir nefes aldım. Doğru otele giderek gece kapıcisım çağırdıtn. Duble bir brandi ile soda getir! Gerilen âsabnnı teskin etmeğe hak kazanmiştım. Bu maceranın en hoş tarafı, hâ dîseden sonra, birkaç sene daha Almanyada kalarak İngiliz bahriye istihbarat dairesine hiztnet, yani casusluk ettim. Bundan sonra, hiç takip te edilmedhn. Yahut ta öyle zannediyorum.» lannda (Yavuzu Te eşlerini yapan fabrika) çalışan ameleden biri, o tarihte inşa edilmekte olan Seydlitz ismindeki tnuharebe kruvazörünün dahilî tertibatı ile zırh taksimatım bütiin teferrüatile gösteren resim ve plânlan aşırıp kaçmıştı. Bu resim ve plânlar, kat'iyyen hakîkî idî ve vatan haini amele, Brükseldekî beynelmilel casusluk bürosundan bahsedildiğini işitmiş oldu ğu için, çaldiği şeyleri satmak üzere Belçika payitahtma kapağı at mıstı. • Amelenin bu pek basit cür'eti, askerî esrar ticareti yapan miite hassısları hayrette bırakmışti. Onun için gethdiği plânlann doğruluğuna inantnadılar. Ameleyi de, kendileri gibi, bu işin bezirpânı addederek plânlan almaktan kat'iyyen istin kâf ettiler. Amele, Brüksele, zengin olmak hulyasile gelmişti. Birkaç gün içinde cebindeki bes on kuruşu yiyip bitirdi. Şehirdeki meskuk ve süp • heli meyhaneleri dolaşarak erba • binın eline geçse binlerce lira kıy metinde olan bu plânlan satacak adam aradı. Beş tngiliz lirmsma vermeğe razı olduğu halde kimseyi bulamadi. Çünkü kimse alelâde bir amelenin, bu kadar tniihim esran çalıp kaçabileceğine inanmıyordu. Nihayet, çalışa çabahya bes on para tophyarak, çok kıymetli fakat on para etmiyen resim ve plânla rile beraber Almanyaya avdet etti. Amelenin plânlan asırdığınm garip bir tesadüfle kimse farkına varmamıştı. Bunlan yerlerine koydu ve hapisaneyi boylamaktan muvakka ten kurtuldu. Muvakkaten diyoruz. Çünkii bir tesadüf, senelerce sonra hatta harpten sonra • onun kaba • hatini meydana çıkardı. Vatana ihanet cürmile mahkemeye verilerek on iki sene hapse mahkum oldu. Bu vak'a, askerî Te bahrî esrar ticareti yapan ve bildiklerini en fazla para veren tarafa satan adamlann zihniyetlerindeki garip tarafı gSsterîr. Bunlar, o kadar sahte ve kalp esrar satıyorlardı ki kendile rine arzedilen hakikî esran da öylece taklit samyorlardı. Bu ticareti yapan adamlar, na • nvussuz serserilerden ibaretti. Bunlar, casusluk âleminin tortusu, süprüntüsü ve çhkefi idiler. Bunlann ekserisi, çok zahmetl! ve tehlikeli bir i* olan askerî esrar tedarik ederek değil, kendilerine para Teren meuleketlenm polisine hakikî casuslan bildirmek Te hafiyelik etmek suretile hayatlannı kazanıyorlardı. Bunlann çoğu istihbarat dakeleri tarafından tanmmış kimseler olduklan için bu teşkilâhn ciddî memurlan tarafından daima koTUİurlardı. E • ğer ildide hikâyesini okuyacağınız tngiliz yüzbaşısı Bertrand Stewart, istihbarat dairesi karargâhı umu misi ile temasta bulunmus olsaydı, buniardan Rue ismindeki serseri tarafından kendisine hazırlanan tu zağa düşmezdi. (Mabadi var) MÜTEFERRtK Muhittin Bej bu haita Ankaraya n decek Vali ve Belediye reisi Muhittin Bey, yeni şehir bütçesini Dahiliye Vekâletine götürerek izahat vermek ve vari • d*h tezyit çareleri etrafmda teşebbüsatta bulunmak üzere bu hafta içinde Ankaraya gidecektir. «Ankara, Türkiyenin kalbt» filmmin rejisörü Yutkiyeviç Yoldaş memleketimizde iken D grupunda genç ressamlanmızın eserlerini göcmüs ve çok beğenerek bunlan Rusyada teşhir etmek istemişti. Bir müddet evvel ressamlanmızdan Abidin Dino, A • rif Dino, Nurullah Cemal, Münîf Fehim, Fikret Muallâ ve Cemal Nadir Beylerin eserlerinden 50 60 kadar reskn göndeeilmişti. Yutkiye viç Yoldaş bu resimleri Moskovada ve LenmgratU «San'atkârlar kuKi bü> salonlannda teşhir ermiş Te bu arada Türk resim san'atine dair mü teaddit konferanslar vermiştir. Ressamlanmızın eserleri Sovyet şehir lerinde çok beğenilmiştir. Yukariki fotoğraf Türk ressamlannın Rus • yada teşhir olunan eserlerinden bir kÖşeyi gösterir. üâh meselesinde son söz Fransada kalmışb. Fransa da tngiliz muhtnasına verdiği cev*pla beklenen sözünü söylemiştir. Fakat Fransanın cevabı ne IngUtereyi, ne de Amerikayı memnun etmediği gibi AI manyada Te ttalyeda derin bir infial uyandırmıstır. Bu dört büyük devlet ten her biri şimdiye kadar silâhlan a zaltacak ve tahdit edecek müsbet tek • liflerde bulunmuşlardı. Fransa ise son cevabmda silâhlann tenkis ve tahdidî ne doğru tek bir adım atmamıştır. Bilâkis bütün devletler tarafından tadil ve tebdiline lüzum gösterilen Versay muahedesinin askerî maddelerinm olduğu gibi muhafazasmda sonuna kadar ısrar edeceğini ve emniyet ve se lâmeti ve aktolunacak silâh mukavelesmin icrası için müeyyedeler konulmadıkça silâhlanm azaltamıyacağmı bil dirmiştir. Fransa hükumeti, tngiliz muhhrasma cevabmı gönderdikten sonra Frama nın silâh meselesinde yalnız olmadığmı ispat için Hariciye Nazuı M. Bartouyu Brüksele göndermisti. M. Bartounun Belçika Hariciye Nazırile aktettiği konferanslann neticesi olarak neşrolunan resmî tebliğde her iki nazırra Alman yanm tekrar silâhlanmasının tehlikeli olacagı ve silâh rekabetinin tekrar başlamasından vahim akıbetlerin tevellüt edeceği hususunda mutabık kaldüdan ve bu tehlikelerin beynelmilel bir mu kavele ile bertaraf edihnesinde ittifak ettikîeri kaydedflmişthr. Bu tebliğle Fransa ve Belçikanin silâh meselesinde tekrar birlesmiş olduklan anlaşıhyor. Fakat hakikati halde tebliğdeki flkri mutabakat ve ittifakın amelî bir kıymefa' yoktur. Çünkü Bel • çika emniyet ve selâmeti meselesinde Fransaya nekadar merbutsa tngüte • reye de o nisbette bağhdur. tngfltere nin hoş ve emin görmiyeceği herhan ği bir yola Belçikanm yalnız Fransa nın teşvüdle girmesme imkân yoktur. Bununla beraber Brüksel ziyareti Bel çika Basveküinin son beyanatı fizeri • ne bu devletin Fransadan bü»bütün aynldığı hakkında çıkamlan mânalann mubalâğalı bulunduğunu ispat etmek • tedir. < t Fransamn İngiliz muhhrasma verdi • ği cevabın menfi olduğu kadar müph«m olmtMina rağmen tngiltere hüku meti silâh meselesini büsbutün iflâs tan kurtarmak içm bir teşebbüste da ha bulunmuş ve Fransa bükumetinden emniyet Te selâmet bahsinde baküd maksadı ne olduğunu sormuş, ayni zamanda kendisinm Te Ahnanyanm si • lâhlarm tabdidi hakkında tngiliz muhfarasutdald maddelere karşı kat'î fik rini sormuştur. tngilterenm bu notası na Fransantn Tereceği cerap Frama nın son sözünün mütemmimi olacak ve silâh meselesinm akıbeti buna bağlı bulunacaktır. Diğer taraftan Terki Teslihat Konferansı Reisi Mister Hender • son, konf eransm şeklen busbütun su • ya düştüğü hakkındaki mtibalan isa le için konferans divanım 10 nisanda içtimaa davet etmeğe karar vermiştir. MUHARREM FEYZİ ŞEHİR İŞLERİ ÜNİVERSİTEDE 6azi köpriisü raporu Fransız köprü mütehassıslann • dan M. Pijo tarfından tanzim edilen Gazi köprüsü plâm Nafıa Vekâle tince tetkik olunmuş Te köprünün mimarî üslubi ile bazı hesaplanna itiraz ve proje Belediyeye îade e • dilmiştir. Mühendis mektebi pro fesörleri proje üzerinde hakem sı fatile tetkikat yapmaktadır. Bu hustıstaki rapor yakında plânla bir • likte tekrar Nafıa Vekâletine gönderilecek, Vekâlet kat'î karannı Terecektir. Profesör Malşdun Ankaraya gitti Üniversite ıslahat müşavrri pro fesör Malş aldığı emir üzerine dün Ankaraya gitmişth*. Profesör bir iki güne kadar Cenevre Universitesinde ders vermek üzere Isviçreye gide • ceğinden Başvekil Paşaya ve Maarif Vekili Beye Üniversitemizin bugünkü hali hakkında izahat vere cektir. Profesörün gelecek tedris senesi başında tekrar memleketi • mize gelmesi ihtimali kuvvetlidir. Tıp fakültesinde vazife alacak iki yeni profesör de Tiirkiyeye ge lerek profesör Malşle beraber Ankaraya hareket etmişlerdir. . . Telefon şirketinden geri aiınacak para Edirneliler namına Istanbul vilâye b'ne müracaat edilerek, sehrimzdeki Telefon şirketinin abonelere iade edeceği fazla paralann Edime . tstanbul yolunun inşasına tahsis edilmesi için teyebbüsatta bulunulmuştur. Vah' Bey, abonelerin, Belediyeye teberrü şekhnde terkedecekleri bu paralar bir tesis mahiyetinde olduğundan ancak abonelerin istedikleri ise sarfe dflebileceğini, esasen tstanbul vilâyeti tarafmdan Silivriye kadar mevcut yolun asfalt olarak inşası için faaliyet e geçibniş olduğunu söylemiştir. Belediye ceza kanunu Belediye tarafından esnafa ve rilen para cezalannın azlığı ve bazan bu cezalann tatbikında tesadüf edilen müşkülât yüzünden Belediye ceza kanununun bugünkü ihtiyaca tekabül etmediği anlaşılmış ve tadili hususunda hükumet nezdinde teşebbüs yapılmıştır. Vali Te Belediye Reisi Muhittin Bey son Ankara seyahatinde Adliye Vekâletile de tmasta bulunarak bilhassa bu me sele ile meşgul olmustur. Kanun tadil edildiği takdirde bugün mevcut olan azamî para cezalannın miktan tezyit edilecek Te cezala nn derhal tahsili için tedbirler alınacaktır. 6arip b;r uydurma haber Almanca bir gazetenin Londrfedan aldığını söylediği habere göre Japon • ya hükumeb"; Türk donanmasının takviyesi için iki tane onar bin tonluk kruvazör, dört torpito muhribi, dört tane de deniz?ltı gemisi inşa edecek Te bunun için iki yüz milyonluk bir kredi açacak; buna mukabil Türkiye de bir Japon şirketine imtiyaz verflecekmis!. Haberin uydurma olduğunu söylemeğe lüzum var mı? ECNEBl MEHAFtLDE Yunan seîareti ticaret müşavirinin cenazesi Şehrimizde vefat eden Yunan sefa. reti ticaret müşaviri M. Yorgi Zaprai • disin cenazesi dün Beyoğlundaki 3cametgâhmdan merasimle kaldmlarak Şişlide Rum ortodoks mezarhğına götürülmüstür. Merasime, hükumet namma vali muavini AIi Rıza Bey iştirak etmiştir. Şehrimtzdeki ecnebi konsolosluklar erkânı da merasimde hanr bulunmuşlar> dv. Mezarlık küisesînde bir ayini ruhanî yapıldıktan sonra cenaze, ŞişH mezar. hğma defnedrhniştir. Borsada bir hadise Bayramın dördüncü perşembe günü öğleye kadar borsanm açık bulundurulması hususunda Maliye Vekâletinden müsaade almdığı halde Vakıf hanı bekçileri dört bayram günü hanı kapalı bulundurmak için aldıklan emri ileri sürerek o gün kapılan açmak istememişler, ancak polisin müdahalesile Vakıf hanin borsa tarafına tesadüf eden kapısı açtmlmış ve alâkadarlar islerini görmüşlerdir. Trenlere taş atanlar Hat güzergâhlarmda bazı serser! • lerle yaramaz çocuklarm trenlere taş Te saire attıklan görühnektedir. Ba gibilerin sıkı takiplerle yakalanması Te behemehal cez*Jandmlması için alâ • kadarlara şiddetli emirler verikniştir. Moskova büyük elçimiz Geçenlerde şehrimize gelmtş olan Moakova büyük elçimiz Hüseyin Ragq> Bey bu akşam Semplon ekspresUe Rusyaya hareket edecektH. Hüseyin Ragıp Bey, ekspresle Berüne ve oradan doğru Moskovaya gidecektir. Ormancıların senelik toplantısı Türkiye Omancılar Cemiyetinin yılhk toplantısı cetniyet merkezinde yapılmıştır. Toplantıda tstanbul ve taşradan gelen mektep hocalan, Orman müdür, kontrölör ve mühendisleri, orman komiserleri Te amenajman gruplanna mensup zevat hazır bulunmuş, kongre reisliğine Amenajman başmühendislerinden Mitat, kâtipliklere Amenajman mühendislerinden M. Ali Salih Te RıdTan Beyler intihap edilmislerdir. Teftiş Te idare heyetleri raporu okunmuş, bunlar üzerinde hararetlf müzakerat ceneyan etmiştrr. Cemiyet nizamnamesi mucibince iki sene müddetle intihap olunan heyeti idare mazeret beyanile isHfa ettiğinden yeni heyeti idareye şu zevat intihap olunmuştur: Reis: Amenajman basmühendisle* rinden Mitat, umumî kâtip amenajman mühendislerinden M. Ali Salih, muhasip Rıdvan, neşriyat müdürü, Celâl, azahklara da mektep hocalarır.dan Ahmet ve A. Necip Beyler. İçtima, Reisicumhur Hz., Başvekil tsmet Pasa Hz. ve Ziraat Vekili Muhlis Beyefendiye tazimat telgrafIan çekilmesi kararile bitmiştir. 6arijj bir komedi Uydurma plânlar mücadelesi etrafında 1913 senesinde Brükselde garip bir komedi oynandı. Hamburgtaki meşhur Blum und VOM tezgâh Elektrik üzerîne konmak istenen yenî resim (Başmakaleden mabat) yetidir. Demek ki ayni sanayi muesse • satı içinde eiektriği ünn'yazh şirketler • den aldıklanna veya kendileri istihsal ettiklerine göre bu vergiyi verecekler Te Termiyecekler bulunacakhr. Vergi vermiyen müesseselerin vergi verenlere nisbetle derhal çok untiyazlı bir re kabet mevknne geçecekleri Te bunun muhtelif sanayide ehemmiyetli karga salıklan mucip olacagı şüphesizdir. Elektriklerini husuaî rurette istihsal edenler de »arfettikleri kilovat miktarile bu vergiyi odesinler demek mümkun • se de hususî tesisatın elektrik istihsal Te istihlâkini herkesi tatmm edecek surette nasıl kontrol edebBeceğimiz noktası daima açık kalmaktan kurtulamaz. Bu vaziyet karsısmda vergiyi vere • cek nihayet müesseseler değil, onlann imalâtmı istihlâk eden halkbr, muesse•elerin enduelerâne mahal yoktur de menin kolay ohnıyacağnn görüyoruz. Sanayideki elektriğin her şubede sar • fiyatı mütefavit olduğuna göre bir kere koymak istediğ'miz vergide son mükellef olan halka nisbetle dahî miisavi ve müstakar bir vaziyet yoktur. Bu roütefavit sarfiyattan dolayı sanayiin maliyet nokta»ından uğnyabOeçeği bujb • ran da arzu edflir birşey olamaz. Hu • lâsa neresinden bakılsa elektriğin sa • nayide kullanılan kısmmdaki vergiyi koAay kolay kestirip atamıyacağumz anlaşılıyor. Buna mukabil birçok sanayi erbabınuı bu kısun vergi için teklif ettikîeri suret sudur: Muamele vergisi Szen'n den bu verginin % 10 u nisberinde yeni bir Tergi ahnak. Böyle bir vergi kıymet iizerinden aimacağı için hem müstahsil sanayi besabma, hem müs tehlik halk hesabma un'form ve âdîl bir nisbet teşkil edecektir deniliyor. Hükumetin projesinde elektriğin kilo vafa iizerinden alınacak vergi 1 milyon 200 bin lira olarak t?hm;n edilmiştir. Biitçede muamele vergisi 12 milyon liralık bir yekun teşkil ettiğine göre teklif olunan sekille alınacak neticenin daha emin olarak o rakarm vereceği ileri »ürülüyor. tzah olunan sebepler kuvvetli, tek lrf olunan şekil ise maku'dür. Elektriifte tenvirata ait kısmı aynen ipka ede • rek sanayie ait kısmı muamele vergisine yapılacak boyle bir kesri munzamia telâfi etmekte isabet bulunacağı kanaatine istirak ediyoruz. Bursa Askerî Lisesinin 89 cu yıldönümü tes'it edildi ' Yıldız sarayı Beynelmilel konferanslara tahsîs ! edilen Yıldız sarayı merasim dairesinde yapılmakta olan tadilât ve tamirat bitmiştir. Yakında binanın tefrişine başlanacak 7e bu iş te iki ayda bitecektir. önümüzdeki eylulde toplanacak olan beynelmilel parlâmentolar konferansı bu dairede içtima edecektir. Takas suistimali Kereste takasında yapıldığı anlaşı • Ian suiistimalleri tahkike memur mü fetb'şler koraisyonu, bugünden itibaren gümrüklerde çalısmasma devam ede cektir. Şimdiye kadar yapılan tetki katla, Hnisto Yenidisin aldığı kereste menşe sehadetnamesinin 2 milyon ti ralığa yakm olduğu tesbit edilmiştir. Maamafih bu miktarda kerestenin ihraç edilmediği de görülmektedir. Haber verildiğine göre, komisyon mesaisini mümkün mertebe süratle bitirmesi için yeni emirler verihnistir. , Yapılan merasimde mektep müdüra rmtak söylüyor Bursa (Hususî) Bursa Askerî lisesinin 89 uncu yıldönümü mek tepte büyük merasimle tesit edilmiştir. Merasimde AIi Hikmet ve Adil Pa • şalarla valımiz Abidin Bey ve birçok davetli bulunmuştur. Mektep müdürü erkânı harp miralayı Ra srm Bey bir nutuk söyliyerek mek tebin memlekete yetiştirdiği çok kıy metli uzuvlardan sitayişle bahset miş bilhassa bu meyanda Ali Sait Te Ali Hikmet Paşalarla diğer birçok pasalanmızın bu mektepten yetiş • miş olduklannı, binaenaleyh bütün talebenin de memlekete bu şekilde faydalı bhrer unsur olmalannı te • menni etmiştir. Rasim Beyden sonra bir talebe hissiyatını anlatmış en sonra Ali Hikmet Paşa Hazretleri; kendisi nin yetiştiği bu müesseseden hara retle bah»ederek mtibalarını anlatmıştır. Mektep talebesi mızıka ile yap ttğı çok düzğün bir resmi geçidi müteakıp mektebin şeref salonuna çıkılmış ve burada davetliler izaz ye ikcam olunmuşlardır. Afyon fabrikası Ankarada kurulacak olan büyülc afyon fabrikasına ait hazırlıklar bitmek üzeredh*. Uyuşturucu mad deler inhisan umumî müdürü AK Sami Bey, bu fabrikaya ait işlerle meşgul olmak üzere yakında An ı karaya gidecektir. yUNUS NADt