PARİS MEKTUPLARIr Döviz meselesi Mîlletler üç başlı buhranın döyize ait kısmını hal içîn neler yapıyorlar? ParU: 30 birincitesrin (Hususî muhabirimizden) Son zamanUrda bütün dhanı işgal eden meselelerin en mühimleri arasmda sayılan döviz (devU«) meselesi gönön «mesai fihristi» mn basmda bulunmak mahiyetinı btr türlü kaybetmiyor. Bunun »ebebini, Umumî Harbin tevlH ettiği neticelerde arastırmak lâzmv, o harp ki gerek ra sanlann nıhî ahvali üstünde, gerekse miüetier arasmdaki münasebetleri tanzİm eden siyasi, iktısadî, malî ve naktı kanunlar Sstünde «dinamik» btr te«ın olmus ve garip bir makusiyetle düsman mületleri dahi birbirine sıkı »ıktya ba£lamısbr. Mesele derinden derine tetkik edîlince görulüyor ki bu bapta birçok ârraller müeMİr olmus ve «complique» yani dolasık ve kanşık bir vaziyet hâstl olmu*tur. Hemen bötün devletleri» geniş mikyastaki mötekabfl borçlan, akrn miktanmn takstmmdeki müsavat. sızMc. muhtelif piyasalarm birbirleri üzerine yaptığı tesirler, «spekülâsyon» nhniyetinm husule getirdiği »firekK ihtilaelar, merkez bankalan ve böyök kredî müesseselerinin «arbitraj» gaye. sile ve bir takım «teknik» »ebepler dolayuile ecnebi nakit kâğrtlan almak mecburiyetinde bulunmalan ve bunlara rmki* daha baxı hâdiseler «döviz» meselesini, menseindeki bash ve mü . cerret zeminden çıkarmış ve ona pek kansık ve dolaşık biiyük bir makaniz ma şömulü vermistir. ö y l e bir «makanizma» ki kınmlan milletlerin elinde; fakat heyeti urnumiyesi herkesin malıi. O şekiide ki bir aralık bir cüzde, bir kısîmda zuhur eden bozukluk bütün mıkinenm faaEyeti üzermde te»irini gostermekten hafi kalrmyor. Döviz meselesinm malî ve ikhsadî teşebbüslerin can daman olduğu ve bu tefebbüslerin de milletlerin hayat mem. balannı, siyaset mihverlerini teşkil ettiği nazan itibara almına rtakit keyfiyetmm müstesna ehemmiyeti şiddetle g8ze çarpar. Bundan dolayı meselenin te. akup eden safhalan pek buyük bir itina ile takibe şayandır. Döviz sarsıntılanna en riyade ma nız kalan mflletler, harpten evvel ol duğu gibi harpten sonra da paralannm sağlamlığfle, malî kuvvetlerfle, iktısadî rerahlarue herkese itimat veren ve cihan bankerliği vazifesini gören Fran. sa, Amerika ve tngikeredir. Şu üç mem. lekette hükâmetlerm ve miBet lerin en esaslı düsünceleri asagıdaki nokta üstünde temerküz ediyor: Müteaddit sebeplerden dolayı zohur etmiş olan naktî, malî, iktısadî üç başh bohranm sırf dövize ait olan kumıru infiation ve deflation riyasetlermden hangismin tatbikîle halletmeiidir?. (Üç memleketm de kendisine mahrns bir noktai nazan var. Bahunu Lâtin ırkından olan Fran. sızlarla Anglosaksonlann bir mesele . yi RÖrmeleri, kavramalan, muhakeme ve halletmeleri arasmdaki farklar pek bsr'z. Bundan maada, nakit meselesmm mübadeleleri her iki taraf için ayni tarzda mevzu değü. fngiltere, menfaatini, lirayı sırf îngiliz ihtiyacatına tevafuk edecek bir seviyede tesbit eylemekte göruyor. Bu üStiyaçlartn ne oldugu malum: tptida, dahi] fîatlerinin cihan fiatlerme nisbet. le kâfi derecede düsmesi; ta ki tngü . terenin ihracat ticareti. milletler ara stndaki ahsverisler tabiî cereyamm aldığı zaman, eski faaliyetmi sarfedebil*m. Sonra, öyle bir paraya temellük olunsun ki kıymeti hem yukanki neti . cenm istihsaline rmisait olsun, hem de, dahilî fiatlerin ve iicretlerm kontrolü mümkün olamıyacak derecede tereffuü. n e sebebiyet verecek meş'um bir enflâsyon neticesinde, makul ve mutedil bir para kıymeti tenezzülünün temin ettiği faydalan imha etmesm. Bunlardan maa. da pek agır fedakârlıklarla elde edil . rniş olan malî müvazeneyi idame edebil. mek, bir milyar lngiliz lirasmı müteca. viz mütemevviç borcu olan bir memleke«e umnmî krediyi mothi» âkıbetleri olman melhuz bir samntıdan vikaye eylemek ve nihayet tngütere bankalanna mevdu termayel«rin kambiyo Sıtflâç . lan tesirile rlrarlarma mâni olabilmek döfünceleri ve gayeleri var. Şimalî Amerikanın vaziyeti büıbü . tun başka: lngOtere ricaüni ve iktıtat mehafilini örküten fiatlerin yiikselmesi hoMuunu Amerika hükumeti bilâki* arzu ediyor ve bu maksadı temin edecek vasttalara müracaat eyliyor. Çünkü, bunda bir taraftan medyunlann yiikünü tahfif, diğer taraftan da dayin. lere alacaklannı teshil suretfle taham . miiKi gayrikabil bir hale gelmiş olan dahilî borçlar meselesini fflen halletmek çaresini keşfediyor. Her iki hü • kumetin maksadı enflâsyona gitmemek Ue de Amerikan tecrübesinin getireceği neticeler henuz biiyük bir meçhul mahiyeti muhafaza etmektedir. Fransaya gelince: O, 1926 da bu devreyi yaşadı. Frank kıymetinin mü . temadi diumesile onu takip eden en • flâtyonun ne demek oldugunu tecrübe ile anladı. Ormn için totyalistlerle mev> kn Sctidarda bulunan «radikal totya . list» fırkatına mensup bazı coşkun aza istisna edilmek şartile Meb'usan ve Âyan Meclislerinin ekseriyetile malî, iktısadî, ticari, ziraî, smaî mahfHlerin ve sendikalann kiffesi, hâsılı Fransız kavmrnin umumî heyeti, gerek frank kıymetinin tenzilinin, gerekse enflâs yonun şiddetle aleyhrade vaziyet alı . yorlar. Maliye ve bütçe nazırlannın ye. di milyardan fazla olarak te«bit ettik leri biitçe açtgmi, enflâsyona müracaatle ve yahut vergi altında zaten boğu • lan halka yeni vergiler yükletmekle de. ğfl, fakat buyük ve mauive yani kütleli tasarruflar ve vergilerin tahsilbıe ait ba. a tensikler sayesinde fazlai varidat te. mini suretile kapatmak azminde memleketin temeltaşmt teskil eden kuvvetler müttehit ve müttefik bulunuyor. Hükumetin bakışına gelince: Başvekil Mösyö «Daladye» geçenlerde Vi . fide toplannus olan «radikal sosyalist» kongresi kapanırken söylediği nutukta bunu sarahatl« tesbit ediyor ve diyordu ki: «Âctlen halli elzem olan günün meselesi malî müvazenedir. Bu müvaze. neyi frankın düsmemesi, kredinin me. b'n kalması, demokrasi hükumetinin nü. fuz ve kiban için esas şart olarak te • lâkld etmek lâzım gelir. Kârh spekülâcyonlarda bulunmak maksadile Fran • •ayı parasınm kıymetini tenzile sevketmek istiyenlerin ümhlerini parça par . ça etmelidir. Çünkü bu tenzili kıymet keyfiyetinin birkaç aylık sun'î bir refah. tan sonra mevcut müşkülleri tezyit ve gerek rejimi, gerekse memleketi iflâsa sürükliyeceginde tereddüt caiz degil • dir. Frangımız zaten kıymetinin beşte dördu derecesinde düşmüstür. Nasıl yeniden paramızın kıymetinin tenzilinden bahsedilebSir? 1926 günlerini kim bir kere daha yaşamak ister ki gene «enflâsyon» a müracaat düşünülebil sin?...» Malî mesdeler mütehaMUi, âyan a • zasmdan M. «Kayyo» da ayni fikri mn. dafaa ediyordu. Bununla beraber, fır ka azası arasmda muhalefet mevkiinde buhman ekaüiyet te yok değildi. Bunlardan biri, «deflâsyon, demokrasi a • Ieyfame kurulmuş bir makine olmama. sı» derken bir diğeri de «deflâsyona karar verebilirsiniz, fakat tatbik ede . mezsinir; çifaıkü bu, mümkün değildir» diye bağınyordu. Gene muhaliflerden birinin ^yine göre: «deflâsyon siyasetı kabul edilebilirdi, bir sartla ki bu si yaset ayhklann ve ücretlem tenzih'ne munhasır kalaceğı yerde memleketin iktısadî bayj»tiT>ın ıımumî beyetine lesmil edilmeli idi. Bu takdirde, sermaye gelirinin tenkisi, hayat pahasmm ve perakende fiatinin tenzili iktiza eder • di.» Nihayet, kongre hükumetin pro . gramına iştirak suretile mukarreratım neticelendirmisti. tlâve edelim ki frangm müdafaası Fransada pek kuvvetli bir sekilde te. min edümis bulunuyor. Tedavüle çı • kanlmış olan nakit kâğıtlannm altın Fenerbahçe 80 galip geldi 1 ^ I • 1 • Cutnhunyei = S = ^S5!= •HTeşrinisaml933! İnhisar idaresi tütün alıyor Fenerbahçe çok güzel oynadı, Izmir Ecnebi kumpanyalar piyasayı boş bulamadılar liler kendi oyunlarını gösteremediler Birinci »ahifeden mabat kumandanı Müraaz Pasalarla Fırka reisi Hâcim Muhittin, Belediye reisi Bahçet Salih Beyler hazır bu lundular. Takımlar saat ikiyi on geçe sa haya çıktılar, heyecanh alkışlarla karsılandılar. Hakem, Viyanadan sureti mahsusada celbolunan M. Miyes, yan hakemleri de Altınordudan Mustafa Bey ve M. Maks idi ler Askerî bando, tstiklâl marsım çaldı. Bundan sonra on bin kisi bir ağızdan Cumhuriyet marçını söy . ledi. Saat ikiyi kırk geçe Fenerbahçenin vurusile oyuna baslandı. llk dakikadan itibaren Fenerbahçe, Izmir »poru »ıkıştırmağa başladı. Top, rüzgânn yardımile birçok defa avuta gitti ve böylece trmir sporlular ilk tehlikeleri atlattılar. Bundan sonra oyun büyük bir he • yecan içinde devam etmege basladı. 14 üncü dakikada tzmir spor aley hine ilk korner cezasi verildi. tzmir müdafaası bu tehlikeyi savufturduk tan sonra topu muhacimlerine gön. derdi. tzmirli muhacimlerm güzel bir hücumu esnasında Fenerbahçe favul yaptı. tzmir spordan Namık topu avuta attı. Bir talihsizlik Fenerbahçenin, beşinci golü de yapması tzmirlileri fevkalâde sa şırtmıstı. Bu saskınlık bir müddet devam etti ve tzmir müdafilerin • den biri ters bir kafa vurusile kend kalesine altıncı golü de yaptı. Yedinei gol Oyuna tekrar baslanddrtan biraz sonra Zeki Bey topu ayağına geçirdi ve 25 metrodan çektiği fevkalâde bir sütle Fenerbahçenin yedinei saytsmı da kaydetti. Son gol... Devrenin otuzuncu dakikasında Fe. nerliler 8 inci ve son golü de yapmak imkanını buldular. Şaban güzel bir vurusla topu tzmir kalesine son defa olarak soktu. Şimdi Fenerbahçe hücumlan tevali etmege baslamıştı. Oyun henüz tam ahengini bulmuş olmamakla beraber U tanbul hesabına mahsus bir faikiyet görülüyordu. Fenerin bir akını ve şutu avutla neticelendi. Bunu müteakip Zekinin çektiği bir firikik te yüksekten geçerek avuta gitti. Hemen bunu ta . kiben Zekinin çok yerinde bir eşapeIi güzel bir pasmı Şaban yakaladı. Fakat. tonu gene yüksekten gönderdi. Bu aralık tzmir alevhine olan korneri Fikret mükemmel bir sekilde çekti ve Fikret, tam korner hizasmda, Muzafferin pöndprdiği uzun bir pası yakaladı ve tzmirli hafi ^tlattıktan sonra doğrudan ve çok sıkı bir sutla ka'eve gönderdi ve tstanbu'un birinci golünü yaptı, uzun uzun aikıslandı. Bu gol tzmirsporu oldukça sarstı Simdi Fenerbahçe mütemadiyen karsı kaleyi sıkısbrıyor. Top uzun paslarla gidiyor ve oradan insayit. lerin kısa ve mebzul paslarile adeta suiistimal edilmiyordu. Oyun artık yavas yavaş ve emin surette Fener n hâkimiyeti altına girmis ve San Lâcivertliler kendi oyununu hasmına kabul ettirmislerdi. tzmirliler, Ankaradaki parlak O' yunlarile kıyas edilemiyecek de recede sönük bir oyun oynmıya bas. lamıslardır. O canlıhk, yer tutuşlar, güzel paslar ortada yaktu. Bunu henüz genç ve sevimli bir takım olan tzmirsporun bu gibi müsabaka lardaki tecrübesizliğine atfetmek doğru olur. 30 uncu dakikada tznvr hücumu avutla neticelendikten sonra Niyaziden Muzaffere ve Muzaffer de Zekiye giden bfr pası Zeki mükemmel bir sutla gole tahvil edereke Fenerin 2 nci sayısmı kaydetti. Bundan sonra birkaç karşılıklı akın ve bir frikik netice vermiyerek devre, 2 0 Fenerbahçenin lehine bitti. Bu devrede tzmirspor yalmz ilk 20 dakika iyi oynamış ve ondan son ra tektük akınlanna rağmen mev cudiyetfni hissetirememiştir. Oyunculann bu kısa pas oyunundan o] . dukça yorgun çıktıkları belli olu . yordu. tkinci devre, bu hissin doğru ol duğunu göstermistir. Daha oyun başlar baslamaz, sağdan gelen bir pas, kalecinin kaçırması ve yetişen Şabamn üçüncü golü kaydetmesi tzmirli gençleri büsbütün meyus etmişti. Oyun simdi zevksiz bir sekil aldı. Fenerbahçe de oyunu yavaslat mıştı. 11 inc dakikada Fikret, sahanın ortasında yakalad'ıği topu biraz sürerek hafi atlattıktan sonra 25 met reden siddeli bir sutla kaleye gön. derdi ve Fenerin 4 üncü golü bu suretle yapılmıs oldu. Fenerbahçe kendisini gene top Iamıstı. Top muntazam paslarla ayaktan ayaga dolasıyor ve hatlar muntazaman akına kalkıyorlardı. Bu sırada Zekinin bir sutu avut oldu. Fakat, 20 nci dakikada Fikret . ten Muzaffere gelen bir pası aldık. tan sonra Niyazi ta sağda korner yerine yakın bir mevkiden çektiği kuvvetli bir şutla bir gol daha yaparak sayıların adedini bese çıkardı. Fenerbahçe hatlan artık bir makine intizamile isliyordu. Şutlar birbirini takip ediyor ve Muzafferin çektiği güzel korner, takımın 6 nci golünü vücude getiriyordu. Arkasından bir frikik ve gene Muzaffe • rin bir şutile 7 nci gol de oldu. Artık top kâmilen Fenerbahçenin ayağında idi. Bir hücum esnasında Şabamn çektiği bir şut, kaleciye çarparak geri geldive Şabamn ikinci bh şutu ile 8 inci sayı kaydolundu. İzmirsporun sağ hafi Reşat, takımının bozuk oyunundan müteessir olarak sahayı ve 30 uncu dakikada bu »eyahati daha doğrutu memleket ve mevki değiştirmek tikrini do»tunuza siz mi telkin ediyortanuz? Eger boyle ise bundan ictinap ediniz. Ahvali ruhiyeai üzerine hiç iyi teair etmez. Şayet, bu arzuyu kenduti izhar ediyorsa, mümkün mertebe mâni olmağa gayret ediniz. Mektubumu alır almaz derhal cevap vermenizi bilhasaa rica ederim. Arkadaftnız şayet »izden habertiz. ce kendini doktorlara muayene et tirmeğe halkışırsa bana derhal malumat veriniz, hemen geleyim. Vaziyetinin vehametini aafdil dokto • run biri kendisine ifşa ediverirae 6 vakit facia olur. Son nefeaini ve • rindye kadar zavallt dottum ıstırap içinde kıvranır. Halbuki onun nh . hatile nekadar alâkadar olduğumu biliyor ve gorüyortunuz. Hakkınızda ev »amimî ve yüksek duygularla mütehassis olduğuma inanmamzı bir kere daha rica ede • Bir oyancunun teessüru Bu maglubiyetten çok teessür duyan tzmirspordan Fikret Bey sahayı terketti. Bunun üzerine tzmir takimı oyun bitinciye kadar on kisi ile oynamak mecburiyetinde kaldı. Bundan sonra Fenerbahçe tzmirsporu daha elim bir mağlubiyete düsürmemek için olacak ki, oyunu biraz gevset. ti ve maç böylece sıfıra karşı 8 sayı ile ve Fenerbahçenin galibiyetile hi. tam buldu. İlk gol 20 nci dakikada Fenerbahçeliler gayet güzel bir kombinezonla tzmir kalesine sokuldular ve Fenerbahçe hafif bir sutla ilk sayısını kaydetti. Filhakika Fikretin attığı top tzmir» spor kalecisinin ayaklan arasından kayarak kaleye girdi. Oyun bundan sonra tzmir sporun nısıf sahasmda oynanmağa basladı ve Fenerliierin hâkimiyeti büsbütün tebarüz etti. Galipleri tebrik Oyun bittikten sonra maçta hazır bu lunan tzmir Valisi Kâzrnı Pasa, kısa bir nutuk söyliyerek FenerbahçeKleri ka • zandıklan muvaffakivetten dolayı candan tebrik ve kendilerinin haricte de böyle muvaffakiyetler kazanmalarmı temenni etti. Vali Pasa, oyunu çok iyi idare eden Viyan'h hakemi de tebn'k etti ve «Ya. sasın Türk ırencleri», diyerek sözüne nihayet verdi. CUMHURİYET tstanbul şampiyonu Fenerbahçe takımımızın kazandığı bu muvaffakiyet çok kıy • metlidir. Fenerbahçe bu suretle yal nız tzmirsporu mağlup etmekle kal marnış, ayni zamanda Türkiye şam. piyonluğunu pek parlak bir netice ile kazanmıstır. Fenerbahçe takı mını candan tebrik ederiz. tkinci gol 30 uncu dakikada Fenerliler Zek nin şutile ikinci golü de kaydettiler. 37 nci dakikada tzmirli Cako, şahsî bir akınla Fenerbahçe ka • lesine kadar uzandı, fakat heye candan topu avuta attı ve tzmir sporun bütün gayretine rağmen ilk devre Fenerliierin 2 • 0 galibiyetile neticelendi. tzmir mıntakasmda tütüm piya " sası açılmış, fakat kumpanyalarut birbirlerile anlaşmıs görünmesi, fi atleri düşürmüçtü. Ankaradn tel grafla verilen bir emirle, tnhisar tdaresi derhal bütün mmtakalarda mübaya&ta başlamış, bu suretle piyasaya tam vaktinde bh* müdahale vaki olmuşttır. tnhisar tdaresuıin mübayaa miktarı 3 buçuk milyon, 4 milyon arasmda olacağı tahmin edilmektedir. Amerrkan kumpan • yaları da bu miktara yakm müba yaatta bulunacaklardır. Şimdiye ka> dar bu miktann yartsına yakın kısmını satın almışlardır. Ancak seh rimize gelen haberler, bu kumpanyaların tnhisar tdaresuıin müda halesinden sonra, bazı mmtakalar da piyasadan çekildiklermi göstermektedir. Kumpanyalann muvakkat bir müddet için mübayaaya f asıl a vermeleri, tütün fiatlermin herhangt bir tereffüüne mâni olmak icmdir. Halbuki Tütün tnhisar tdaresi d« tütünleri piyasa fiatinden almakta olduğundan, bu sekil piyasanın yüks«lmesine esasen sebebiyet verme • mektedir. tnhisar tdaresinin bu sene, yalmz orta derecede tütünleri değü, iyi chu tütünleri de alacağı bu haberlere ilâve edlimektedir. Bu seneki tütün rekoltemir 4045 milyon kilo arasmda tahmin edil mektedir. tzmir hinterlândmda geçen sene 7,5 milyon kilo tütün yetişmişti. Bu miktar bu sene 14,5 milyon kHoya baliğ olmuştur. tzmir piyasasında bugün vasatt olarak f iatler 6085 lraruf arasındadır. Bu fiatler geçen sene fiaitlerinden yüzde 2025 nisbetinde düşük • tür. Fiatlerin düşkünlüğünde, dola rın eski kıymetini kaybetmesi ve istinsalâtın fazla olması âmil olmus • tur. önümüzdeki ay îçinde Trakya tütün piyasası da açılacaktır. Samsun, Marmara piyasaları da bunlardan sonra faaliycte geçecektir. tnhisar tdaresî bu sene mahsulün fazlalı ğından dolayı zürraı korumak ve fiatleri düşürmemek için bazı tedbirler almıştır. ikinci devre Vçüncü gol tkinci devreye takımlarda hiçbir tadilât yapılmadan baslandı. Bu devrede rüzgârı lehlerine alan Fe. nerliler ilk dakikada tzmir spor kalesîne indiler. Kaleci, çekilen futu muvaffakiyetle tuttu, fakat topu kâfi derecede kaleden uzaklastıramadığından tekrar Fenerlilerin ayağına gecti ve Şaban tarafından 3 ün. cU gol yapıldı. Bu golden sonra tzmirliler biraz canlandılar ve devrenin 11 inci dakikasma kadar oyun mütevazin hücumlarla cereyan etti ve her iki tarafa da müteaddit kornerler oldu. Ajansın verd«ği malumat tzmir 10 (A.A.) Türkiye sampiyonasmm final maçı bugün altı bin kisiyi mütecaviz muazzam bir kalabalık huzurunda Alsancak »ahasında oynandı. Vali Kâzım, ordu müfettisi Fahrettin, müstahkem mevki kumandanı Müm . taz Pasalarla Beyazıt meb'usu Halit, Bahkesir meb'usu Hacim, HaBcevi re. isi Cevdet Beylerle birçok mümtaz zevat seyirdler meyanuıda bulunuyordu. Fenerbahçe, takımında beklenilen tadilâtı yapmif olarak sahaya çıktı. Esat merkez muavin oynuyordu. Ziya sol muavin mevkiinde, Şaban ise solinsayitte bulunuyorlardı. Fikret asıl yeri olan sol açıga geçmisti. Buna mukabi] tzmirspor, Ankaradaki kadrosunu muhafaza ediyordu. Evvelâ Fenerbahçeh'ler alkıslar arasmda sahaya çifalar. Biraz sonra da bir alkıs tufam arasmda tzmirsporralar gö • ründüler. Hakem, Viyanadan mahsusen getirihnis olan beynelmilel hakemlerden M. Mehz idi. Parayı tzmirspor kazandı ve rüzgâ. n arkasma alarak saat ikiyi otuz beş geçe oyuna baslandı. Tarafeyn, ilk on dakika kadar bir müddet birbirini denemekle vakit ge. çirdiler. Fenerbahçenin ikinci dakika daki akını esnasında Fikretin, soldan bir çevirişini Zeki sıkı bir sutla kaleye havale etti. Fakat, top avuta gitti. Beşinci dakikada tzmirin güzel bir akını da avutla neticelendi. Bu müddet zarfında Fenerbahçe aleyhine iki, tzmirspor alethine bir favul oldu. Hakemin oyunu mükemmel idare edeceği daha bidayetteki isabetli müdahalelerile görülüyordu. meti ahvali ruhiyesine tetir ediyor mu? Geceleri aykutuz kattyor mu? Hulâsa, tehlikede olan haya • ttnda bir değişiklik gorülüyor, his • sediliyor mu?.. Siz zeki ve ince bir kadınumz; dostunuztm »izden bir şeyler gizlemek için cebri neftet • tiğini takdir Ve temyizden âciz de • ğilnniz. Böyle bir hal vaki mi? Bütün bu noktalar hakkında te. nevvür etmek itterim. Sonra birdenbire Londraya hareketinizin taiki nedir? ttalyadaki dSrt aylık ika • metinizden »onra gittikçe artan bir teyahat merakına kapıldınız. ital • yadan »onra FOM, daha aonra Itpanya, Mader adalart, cenubi Franta, Versay ve nihayet Londra... Vertayda, Parisin velveleli ve cotkun hayatmdan uzah o kocaman harap binayı ne maktatla bir ay L için kiraladığınızı bir türlü anlıyamamıştım. Hele on gün ikametten »onra birdenbire Londraya gelmenize büsbütun hayret ettim. Yoksa Dördüncü gol Bu sırada Fenerbahçe sol açığı, tzmir spor müdafileri arasından sıyrılarak güzel bir sutla dördüncü golü yapmağa muvaffak oldu. Bu dakikadan itibaren tzmir sporun pek umulmıyan acı akibeti iyi. den iyiye kendini göstermeğe basladı. Zeki yaralandığından dolayı sahayı terkettiler. Fenerbahçe 10 kişi olmasına rağmen gene hücularına devam ediyordu, fakat, netice değis . medi ve Fenerbahçe bu mühim müsabakayı 8 0 kazanarak Türkiye sampiyonu oldu. Oyun esnasında tzmir ahlisinîn gösterdıği yüksek sportmenlik bil hassa şayani kayittir. Hakemin düdüğünü müteakip Vali Kâzım Pas« her iki takımı etrafına toplıyarak kısa bir nutuk söyledi ve sampî yonluk mükâfatını Fenerbahçe kap tam Fikret Beye teslim etti. F« • ner takımımn yaıın hareket etmesr muhtemeldir. izmir futbol heyetinın tebriki tzmir 10 (A.A.) Şampiyon» maçınm neticesinden sonra tzmir futbol heyeti Fenerbahçeyi muvaffakiyetinden dolayı tebrik etmiştir, Beşinci gol 16 nci dakikada Fener sagı açığı Niyazi beşinci golü yaptı. teminat karsıhgı yüıde 79 dur ki ba nisbet resmen tayin edibniş olan mflctan yüzde yüz derecesinde geciyor. Bütün bu mikyaslara nazaran frank kıymetinin düsmesme ve bunu takip etmesi zaruri bulunen «enflâsyon» tehlikesine mtizar edüemez. Meğer ki Fran. sızlar, kendi arzu ve iradelermi geçen bazı kuvvetli saikalarla aksi istikame. H almaga mecbur kalsınlar. istanbulda yapılan maçlar Dün Taksim stadyomunda ve Fenerbahçe stadında müteaddi* ekzersis maçlan yapılmıştır. Beşiktas, Altınordu ile karştlaş mış, 6 0 galip gelmiştir. Galata • saray da Süleymaniyeyi 2 0 mağ lup etmiştir. Kadıköyünde tstanbulspor Eyüp takurunı 7 2 mağlup etmis, Fe nerbahçe B takımı da Hilâl takımil' 5 5 berabere kalmıştır. rim aziz matmazel.* Dr. Hugo Şombet\ Paprika, tbrahim Beyden gizli • ce aşırdığı mek tup kağntlanndan bt tanesini çantasmdan çıkardı ve cevap yazmağa basladı. «Muhterem ve kıymetli doatum doktor Şomberg, Mektubunuzu aldım ve »orduğu» nuz »ualleri natıl olup ta şimdiye kadar cevapmz bıraktığıma hay . ret ettim. İki kalp yekdiğerini «e • vince, boş kalan anlarım ancak başbaşa geçirmeğe tahsis edebiliyor lar. Bu itibarla daha evvel mek • tup yazmağa vaktim olmamtştu Maahaza mektubunuzu altr almaa derhal yazıyorum. Hahkımda izhar ettiğiniz güzel hislere çok teşekküt ederim. Hele haatamız için gotter • diğbn'z bu kadar candan ve »ami . mî alâkaya nasıl mukabelei şükranda bulunacağımı bilemiyorvm. Mabadi va% N.R. Tefrîka: 72 Moris Dökobradan naklen Aşkın Kudreti (Çekoslovakya): Orlik şatosu. 5 nisan tMahterem ve tevgili Matmazel Papriho, Her aytn birinci günü nze mek' tup ytaanak benim için çok zevkli bir itiyat na/tra almıştt; fakat Londraya vuka bulan teyahatiniz ba mektuban teaahamna »ebebiyet verdi. Bundan evvel gönderdiğim mektup (murtelânileyh adreri btrakmadan gitmiştir) kaydile bana iade edil di. İki gun aonra da Londradan yoL ladığımz mektuba aldım. Hemen eevap yaztyorum. Çok temenni ederim ki bu mektubum elinize geç • tneden evvel arhadaşmtz tebdilî marhal etme*. Son zamanlarda »eyahatlerinudn «!• dukça nklaştığım goruyorum. Yer değiftirme husunmda arkadafim xm gSeterdiği titizlik harşınnda mzin lutufkâr delâlet ve tavatsutu • na* olmaMaydı, her gittlğiniz yeri bana derhal bildirmek zahmetini ihtiyar tstmemîş olaaydınız, izinizi takip etmeme imkân kalmıyacak ve aziz hattamızm nhhatinden malumat alamamak gibi çok elim bir vaziyete dufmüf olacakttm. Son mektabanuzda, tizden vaktile riea ettiğim, bazı hususat hahkında bem tenvir etmeği ihmal ettiğinizi gSrdüm. Halbuki bu malâmata ev • velâ çok "eandan bir dost ve aaniyen bir tabip nfatile kat'î ihtiyactm var~ dır. Metkut kalan bu eihetlerin ne • den ibaret olduğanu hatırlatmadan evvel, şimdiye kadar götterdiğiniz çok ciddî ve kat'î ketttmiyetten do • layt »izi candan tebrik etmeği bir vazt'fe bildiğimi toylememe miuctadenizi rica edeceğim. Siz yafta bir genç kâdtmn, sevdiği erkekten bir hakikati bu kadar uzun müddet gizliyebilmesi cidden iftihara lâ . yıktır. Ba, zekânızın kuvvetine ve bazı gayrikabili fifa hastalıklar karftnnda nekadar ihtiyatlt bu • lunrnak lâzım geldiğini çok iyi anladığınıza delildir. Şimdi afağtdaki tualleri aormama müsaade ediniz aziz matmazel: Mutehatsıs tabipler tarafından tesbit ve tayin olunan tarih yak • lastıkça hastamızın ahvali nhhiye • sinin daha ziyade vehamet peyda ettiğini farkedebiliyor musunaz? Şayet vücudunde her hangi bir u. ttap alâmeti yoksa, ruhan, manen bir gayr'itabnlih izhar ediyor mu? Yani vaziyeti nhhiyesinin veha •