^Cumhuriyet ' SON TELGRAFLAR Silâhları bırakma işi Dün muhtelif mümessiller aralarında görüşerek yeni müzakere esasları hazırladılar... Cenevre 10 (A.A.) Silâhları azaltma meselesi Cenevrede fikir leri meşgul eden işlerin hâlâ ön safında buluıunaktadır. tngiliz hü • kumetinin vaziyeti ve hareket tarzı hakkında Londradan gelen haberler uzun uzadtya v e umumiyetle miisaH surette tefsir edilmektedîr. tngiliz hükumetinin bu vaziyeti Almanyanm yeniden silâhlanması nın önüne geçmek için elinden gelen her şeyi yapmak i«tediğ!ne delil addedilmektedir. Ayni zamanda silâhları azaltma konferansinın yeni miizakerelerini hazırlamak üzere diplomatlar arasında konuşmalar devam etmektedir. M. Benes bugün M. Pol Bon kur ile görüşmüçtür. M. Pol Bon kur da öğleden sonra M. Davis M. Edenle müzakere emiştir. Bu görüşmelerden maksat tngiliz projes'nde bazı değişikler ya pılması suretile silâhları azaltma mukavelesine esas olabilecek bir metin hazırlamaktadır. Alman murahhas heyeti çok ih tiyatlı hareket etmektedir. Bunun • la beraber umumiyetle zannedildi ğine göre, geçen haftaki şifahî no tanın bıraktığı fena tesiri hafif letmeğe çalışmaktadır. Almanyamn Vaşington sef iri M. HuII arasında bu mesele hakkında dün yapılan ko • nuşma Almanyamn Anglo Sakson efkâri umumiyesini kendi aleyh'ne cevirmek istemediğini gö»teren bhr işaret mahivet;nde görülmektedir. Cenevre 10 (A.A.) Silâhları bırakma konferansı, bürosu. dün öğleden sonra, M. Hendersonun riyaseti altında toplanmış ve silâhları bırakma komisyonunun umumî toplanmasının tarihi olan 16 teşrinievveli değiş.tirmemekle beraber cu martesi sabahı bir celse daha ya pılmasına karar vermiştir. M. Hendersonun talebi üzerine İngiltere mümessili M. Eden, büro nun gelecek toplantısında tngiliz projesinin son haftalarda yapılan siyasî görüşmelerin neticelerini hesaba katacak yeniden tetkik edil miş şeklini b'Idireceğini söylemiştir. RusJapon harbi muhakkak mı? Uzak şarkta ufuk gittikçe kararıyor Berlin 10 (A.A.) Bazı Al man mehafili, Almanya Sovyet münasebatınm iyileşmesi îçin uzak ; şarktaki gerginlikten istifadeyi düşünüyorlar. Bu cümleden ola rak Berlinde Boersen Zeitung gazetesi Rus Japon ihtilâfını gayri kabili içtinap telâkki ediyor. U. zak şarkta ufkun gittikçe karar. dığını ilâve ediyor ve diyor ki: «Rusya, Almanya ile bir ihıtilâf kapısı açmak üzere ehemmiyetsiz bir hâdiseyi ileri sürdü. Fakat Ruslar biraz düçünürlerse, bu gerginlik ortadan kalkabilir. Rusya, garp cihetinden emin olduğu takdirde şark tarafında çıkacak herhangi bir vaziyete karşı durabileceğini mecburen söy liyecektir. Halbuki bu ancak Almanlarla Sovyetler arasında bir teşriki me. sai ile kabil olabilir. Biz aldığı . mızdan çok fazla veriyoruz. Ve şayet Bolşevizmc karşı su meşbur ehlisaip henüz yapılmadıysa, Rus devlet adamlan bunun Fransa ve Polonyanın istememelerinden değil, Almanyamn isteroemes'inıden olduğunu pek iyi biliyor.» » Bu mütalealar, son günlerde çıkan şayialan teyit eder mahi • yettedir. Bu şayialara göre, Al manya ile Sovyetler arasmda yakında tediyeler ve teslihat hak . kında yeni bir mukavele yapıla . caktır. Japonların protestotu Tokyo 10 (A.A.) Japon Hariciye Nezareti, japonyanm guye Çin! demiryollarmı ele geçirmek teşeb . büsünde olduğuna dair haberler nesJ redilmesmi Sovyet hükumeti nez dmde protestoya karar vermiştir. Ga| zeteler, Moskovanm iddialarmı neşrettiğinden dolayı Tokyodaki Tas a . jânsı büVosunun kapatıhnasım ve Sovyet hükumeti tarziye vermediği ve bu iddalanm geri almadığı tak . dirde Japonya ile Sovyet Rusya arasmdaki demiryoHan müzakereleri nin durdurulmasmı istemekted'rler. Meşhur Ceviz dağına yapılan büyük otomobil yolu Dünya gençligi ve bizimki empg gazetesinin dünya Cumhuriyet bayramında küşat olunacak gençligi hakkında yaptığı Aydında imar faaliyeti Ç BanakahrSa T Ceviz dağtmn deniz sathından 1300 metro irtifaınddkt yayiası Aydm (Hususî) Onuncu Cumhuriyet Banyrammı çok yüksek bir heye. canla kutlulamak çin vilâyetin her ta . rafında devamlı bir çalısma var. Bu hususta vazife alan alakadar zevat on Cumhuriyet yılmda yapılan bütün iyi işleri tesbit etmekle meşgul bulımuyor • lar. Bu on yıl içinde ortaya konan ve her biri memleketin refah ve saade tile alakadar bulunan eserlere ilâveten büyük bayramda yeniden küsat resimleri yapılacak birçok işler daha vardır. Eteklerinde Aydm sehri bulunan Ce. vizdağı temâz havası ve serin yay!alarile mezhur bir yerdir. Burasım Uludağı ve ödemisin Bozdaâ;i!e kıyas edebiliriz. Bu dağda Valimiz Fevzi Beyin gayretlerile iki senedenberi yeniden acı'makta olan otomobil yolu son günlerde y%y laya ulasmıstır. Bu yolun vapılmasında birinci hedef Tire kazası ile Aydm arasmda en k'sa bir muvasala vasıtası temin edilerek iki vilâyeti birbirine bağ!am«ıktan ibaret olmakla beraber yolun Paşa yayiası gibi deniz sathından 1300 metre irtifa . mda maruf bir yaylanm icinden gec . e avnca Wr k»z»Tic o'mtntur. Bu yayla Aydma 25 kilometre kadar bir mesafede bulunmasma rağmen bugS ne kadar yolsuzluktan kimse gidemiyordu. Şimdi bu mahzur tamamen orta • dan kalkmış olduğundan yaz günleri sıcaktan bunalanlann akşam işinden çı. kmca bir otomobile atlryarak yaylanm yoh«nu tutması mümkün olacaktır. Gelecek sene yaylada otel de yapı. lacaktır. Yaylanm her tarafında meb zul su kaynakları ve astrlarm yadigân olduğu kuturlannm kalmhğından belli olan birçok ceviz ve kestane ağaçlan var. Otel binasmın kiffulacağı düzlü • ğün etrafı tamamen çam ağaçlarile mohattu.Yayla yolunun geçtiği yerlere tesa . düf eden çamlıklarm shndiden tanzi . mine baslanmıstır. Takriben yanm asu evvel Aydm medreselerinde okuyan Talebi Ulum müderrislerile beraber yaylaya çıkarlar ve derslerine burada devam ederler miş. Bugün ankaz halmde bulunan birçok yıkık binalarm yayla medreseleri olduğunu maziyi bilen ihfa'yarlar hikâye ediyorlar. Almanya şiddetten vaz geçti Vaşington 10 (A.A.) Almanyanın Vaşingtondaki sefiri M Lut • her memleketinin silâhlar mesele sindeki vaziyeti hakkında Amerika hükumetine izahat vermiştir Bu izahattan sonra Amerika resmî mehafili Cenevre konuşmalannın neticesi hakkında biraz nikbinlik göstermeğe başlamıstır Franaız matbuatı ne diyor? Paris 10 (A.A.) Havas ajansı bJldiriyor: Fransız gazeteleri, silâh kon. feransı büVosunun dünku tool?ntmn dan bahsederek büronun iki hücuma karsı durmak mecburiyetinde kadiğmı kaydetmek^fftrler. Bu hücum'ann biris" sabahleyin M. Henderson tarafmdan, ikincisi de büronun içtimamdan sonra, M. Nadolni tarafmdan yaoılmıstı* . M. Nadolni silâhlann terld hakkindaki Makdonalt projesnin müzakereşini tekrar ele almaia meyyal KÖrünmüitür. Fakat M. Pol Bonkur hath harekctin de urar »tmektedir. »«»ıııınılBimilllllllBIIII'üllllllllllllllllllllimillıınmmmmı.n Türk Macar dostluğu Rodna Zaştita teskilâtı umumî anketten şöyle bir neticeye varılıyor: Gençlik ikiye aynlmis.hr. Bir kısmı diktatörlük rejimleri tarafmdan muayyen gayelere doğru hareket ettirilen disip linli gençlik (başlıca Rusya, İtalya, Almanya); bir kısmı da serbest rejimler tarafmdan kendi hallerine bırakılan gençlik (başlıca Amerika, İngiltere, Fransa). Bu iki türlü gençlikten birincUinde tam bir ordu nizamı ve seciyesi görülüyor: Müşterek bir hedefe doğru atılışın hızı, gururu ve neş'esi. İkincisinde böyle bir faaliyet ve aksiyon manzarası yok; fakat buna mukabil herşeyi anlamak, öğ renmek, tenkit ve münakaşa etmek kabiliyeti. Zekânın mükemmel inkişafı. Bazan üm'tsizliğe» bazan da yaratıcı büyük keşiflere doğru koşan parlak bir seziş ve anlayış. Rus, ttalyan ve Alman gençliğinde bu hassa geri kalmıstır; çünkü disiplin, hepsini birbirinin ayni düşünmeğe, yani düşünmekten ziya d'e rej min kendilerine ezberlettiği seyi kabul etmeğe doğru götürüyor. Bu gençlik, kendisine telkin edilen bilgilerden gayrisinin farkında değildir. Meselâ Rus genci için ta rih, ancak bir materyalist gözlüğile okunan muayyen (determine) bir hâdiseler serisidir, ilâh... Türk gençliğini bu iki kısımdan hangisine koyabiliriz? Ya hiçbirine, ya her ikisine. Türkiye bir diktatörlük rejimî ilân etmiş değildir ve burada gençlik, Rusyada, İtalya ve Almanyada olduğu gibi teçkilâtlandırılmamış tır; fakat bu gençliğin millî hedef arkasında kendi kendisini disiplinj altma almağa temayülü olduğu gibi, Halk Fırkasmın bir teskilât hazırladığı da biliniyor. Ne olmalıdır? Millî hedef ve ona göre te*kilif. Mükemmel. Fakat biz, burjuva tabakasile mücadele eden Sovyet Rusya; içeride amele kesafetinin müthiş tehditlerile mücadele eden ttalya; Ver. say muahedesini parçalamak için toplu hamleler yapmak mecburi yetinde bulunan Almanya vaziye • tinde değiliz: Bizde sınıf tezadı, amele kesafeti ve muahede tashihi davası yoktur. Yapacağımız şey kötü bir mu • kallit olmaktan çıkmaktır: Diktatörlük rejimlerinin gençlik teski lâtlanndan bazı fikirler alabiliriz; fakat o çerçeve içinde kalamayız. Ayni zamanda, serbest rejimlerin zekâya inkiçaf imkânı veren genişliğinden de istifade edeceğiz. Ne ahmaklaştırıcı disiplin, ne de bası boş bırakıcı hürriye*. Türk gençliğinin formülü su ola • bilir: Duiplinli hürriyet! « PEYAMl SAFA Hariciye Vekilimizin Ma Meşhur Bulgar cemiyeti car ajansına beyanatı dağılmak üzereymiş Peşte 10 (A.A.) Türkiye Hari • ciye Vekili Tevfik Rüştü Bey Macar aiansı muhabjrine beyanatında demişth" kı: « Macar Başvekili M. Gömbös ile Hariciye Nazın M. de Kanyanuı Ankara y , yakmda ziyaretlerini sevinçle bekliyorum. SUı ziyaret iki millet arasmdaki derin ve an'anavı Jo.tluğun yeni bir bürhanı olacaktır. Türk . Macar dostluğu Türklerin ta yüreklerinde yaşamaktadır.» Tevfik Rüştü Bey bugün olduğu gibi ileride de iki memleketin mes'ul devlet adamlan tarafmdan her sene mü • tekabil ziyaretler yapılması fikrini ileri sürmüs ve bu ziyaretlerin iki mllet arasındaki dostluk münasebetlerini de . rinlestireceğini söylemiştir. Sofya 10 (Hususî) Bulgar demokrat partisinin naşirî efkâri 7 tarihli Zname gazetesi yazıyor: Rodna Zaştitanm basında Jene ral Skoynov, bulunan Eskizağra partisi ile Jeneral Markovun idaresinde bulunan Sofya partismin daŞt'maça yüz tuituğıınu görüyoruz. Evvelce de Rodna Zaştrtadan «Natsionalna Zadruga» namı altında bir grup ayn. larak yeni bir teskilât meydana ge. tirilmişti. Bu yeni teşkilâtta bir düzine siyasî kabiliyeti meçhul kimseler toplanmısfı. Ordusuz kalmış ienerallerin idaresindekı «Rodna Za«t'*ta» nın işte bugünkü vaziyeti. Millî fikri ileri sürerek etrafına fenalık saçan ve kanunu esasiyi tanımıyaiî bir teşkiIâtın tabiî akibeti budur. Biz Rodna Zaştita teşkilâfanı öte. ki dünyadaki ebedî meskenîne gön. derirken hic«tee««üf bile etmiyoruz.> Otomobil yarışında Yunan hükumeti ve muhalifler bir facia oldu Yarışa giren bir otomobil Anlaşma müzakereleri ilerlemektedir dört kişiyi öldürdü Napoli 10 (A.A.) Prmcipesa Piemonte kupası için 780 Km. luk bir sahada yapılan otomobil yanşı Canotti Barlieri tarafmdan kazanılmıstır. Alfa Romeo markah bir otomobille hare ket eden Canotti muayyen mesafeyi 8 saat 40 dakika 30 saniyede katede rek birinci gelmiştir. Bu yanşa iştirak eden^erden Alman Grech yanşı görmeğe gelen seyirci lerden mürekkeo b:r kafılenin içine arabasile dalmışhr. Sebebi henüz anla filamıyan bu kaza neticesinde dört kişi öhnüş, iki kişi de ağır surette yaralanmıştır. Atma 10 (Hususî) Hükumet taraftarlarile muhalifler arasmda anlaşma husulü maksadile sarfolunan gayretler müsbet bir sahaya girmiştV. tki tarafın gazeteleri şimdiden birçok noktalarda mutabık kaldığını yazmaktadırlar. Muha lifler yalnız M. Venizelosun âli mahkemeye sevki için yapılan teklif geri almmadıkça Meclise tekrar de vam etmeğe razı olamıyacaklannı söylemişlerdir. Muvafıklann fikrince Venizelosun mahkemeye sevki hakkındaki teklif Metaksa» tara fından yapılmıs*ır ve bunu geri almak ona ait bir istir. Rusların neşrettikleri vesikalar Moskova 10 (A.A.) Tas ajansı bildiriyor: Japon askeri ve sivil idaresinin Çin şark demiryollarma vaj zryet etmek için sarfettiği faaliyet hakkmdaki vestkalarm bir kısmı neş. rolunrriuştur. Bu vesikalar reddedil • miyecek bir tarzda gösteriyor ki Çin şark demİTyoUan Sovyet memurla rmm tevkifi herhangi bir cürümden ileri gelmemiş, fakat bu tevkifat münhasıran mezkur demiryoHannm isgalmi istihdaf için JaponMançuri plânmı tahakkuk ettirmek maksadile vapılmıstır. istanbul tahsil mudörlüklerinde dejjişiklikler Ankara 10 (Telefonla) , Ge çenlerde vefat eden tstanbul Tah sil müdürü Salim Beyin yerine Beyoğlu Tahsil müdürü Ali Rıza Bey getirilmiştir. Ali Rıza Beyin yeri ne Üsküdar Tahsil müdürü Şefik, Usküdar Tahsil müdürlüğüne de Malatya Defterdan Hüsnü Beyler tayin edilmişlerdir. Do'arın ve Steriinin istikrarı Paris 10 (A.A.) Nevyorkta çıkan «Malî ve tktısadî Ajans» gazetesi mu habiri gönderdiği bir telgrafta diyor ki: «Vaşingtondaki resmî yüksek me hafilden sızan bazı haberlere göre tngiliz hükumeti harp borçlan meselesi ile alakadar olarak tngiliz lirası ve dolar fiatlannın isu'krar ettirilmesi hak kmda bir teklifte bulunmak isterse A • merika hükumeti bu yolda ileri sürü lecek herhangi bir teklifi nazari dikkate almağa hazır bulunmaktadır. Şayet Ingilizler tngiliz lirasının piyasa fiatım bu günkü altm temeli üzerine tutmağa karar verirlerse Amerika hükumeti döları eski kıymetinin yüzde altmış nisbedrtde bir fiatla istikrar ettirmeğe çalışacaktıh» italya ve Arnavutluk Roma 10 (A.A.) Jtalyanm Tirmn sefiri M. Kochun Romaya gelişi, tulya ile Arnavutluk arasmdaki ihtilâflan ta. mamen halletmişe benzetmektedir. ttalya Arnavutluk düyunu umumiye sinden, 1925 senesinde Amavutluğa yaptığı 50 milyon altm liralık Utikrazm taksitlerini alamadığı için başka sahada istifadeler teminine tesebbüs etmişti. Hemen her sahada İtalyanın arzulan tahahkuk etmiş gibidir. Yalnız ttalyan Cezvit mektebi çalışması meselesi kal mışbr. ttalya şimdilik 1931 de Arna . vutluğa verdiği istikrazın senelik taluiti olan on milyon altm frangm tediyesini tehir etmiştir. M. Muşanof Paris 10 (A.A.) Bulgar Başvekili M. Muşanof, Fransız hamilleri ile görüşmelerine devam etmektedir. M. Muşanof, dün sabah M. Daladier tarafmdan kabul edilmiştir. Bulgar Başvekilinin M. Titulesko ile bulusmak üzere Softaya gitmesi muh temeldir. Romanya Haricive Nazın Varçovada Varşova 10 (A.A.) M. Titules . ko, dün Başvekili ve sonra Mareşal Pilsudzkiyi ziyaret etmiş, kendisile uzun uzun görüşmüştür. öğleden sonra M. Titulesko Sovyet sefaretine gitmiştir. Bulgaristan temmuz maaşını yeni veriyor Sofya 10 (Hususî) Bulgar Maliye Nezareti kâtibi umumisi M. Nedelev, «payitahtaki memurinin temmuz, dahildekilerin de ağustos maaslannm bu ayrn sonunda veri leceğini» bildirm'«tir. Cumhuriyet Bayramında Ankaraya gelecek Bulgarlar Filibe (Hususi Muhabirimizden) Türkiye Cumhuriyetinin 10 uncu senei devriyesini tstanbulda ve Ankarada tes'it etmek için Bulgaristandan bin kişilik bir kafile yakmda hareket edecektir. Burada bulunan Türklerin de istirak edecekleri bu kafileye şimdiye kadar 400 kişi yazılmıştır. Seyahati (Morski tzgovr) cemiyeti tertip etmiştir. Aynca Rodop gazetesi de yardımda bulun • maktadır. Etem Yıldız yağmuru Paris 10 (A. A.) Fransamn ve Belçikamn birçok şehirlerinden dün ge. ce müthiş bir yıldız yağmuru görülmüştür. Bu yıldız yağmurunun parçalanan bir kuyruklu yıldızdan ileri geldiği zannedilmektedir. Bulgar ve Rumen Hariciye Nazıriarının mülâkatı Sofya 10 (Hususî) Pariste bulunan Bulgar Başvekili ve Hari • ciye Nazın M. Muşanof çarşamba ve perşembe günü Sofyada beklenmektedir. Ayni günde Rumen Hariciye Nazın M. Titulesko da Sofyaya gele cektir. Cumhuriyet Nüshası 5 Kuruştur j Törkiye Bir Yunan yök vapuru battı Norfolk. (Virjinada) 10 (A.A.) Norfolka bildirildiğine göre Annoula ismindeki Yunan yük vapuru Lookout burnu açığmda batmışhr. Kaptan ile tayfadan 4 kişi kurtanlmıştır. 21 kişinin kaybolduğu haber verilmiştir. Ondan sonra da birkaç gün Sa lihin vaziyetinde sikâyet edilecek niçbirşey yoktu. Bir kere büe yere tükürmedi ve küfür etmedi. Fakat kimse ile konuşmuyordu. Bir sabah, dükkâna gelir gelmez eline bir saç makinesi aldı ve kendi kafasını sifır numara tıraş etti. Ondan sonra yüzü o kadar başkalaştı ki tanmmaz bir haîe jeldi. öteki kalfalar ona da hna çekingen bir gözle bakıyorlar . da. Hiç kitnsenin ona doğrudan doğruya hitap etmek cesareti kalma mıştı. Serkomiser büe üç dört gün sonra dükkâna uğrayınca, akşamın alaca karanhğında henüz elekriklerin yakılacaeı bir saatte ona sormuştu: Salih nerede? diye sormuçtu. Serseri cevap verdi: Salih benim! Hay Allah müstahakkını versîn! Tanınmaz bir hale gelmişsin. Bu ne kafa! Mahmut Bey Tanaşa da gizlice sortnuştu: Sofya talebesi grev yapacak Sofya 10 (Hususî) Bulgar Üniversite talebesi Universke ücret lerini fahiş bularak Sofya Univer site trektörlüğüne müracaat etmişler ve ücretlerin idirilmesini, talepleri kabul edilmediği takdirde grev ilân edeceklerini bildirmişlerdir. Nasıl? Şimdilik iyi. Bütün huylannı bıraktı. Fakat gene halini beğenmL yorum. Bu çocukta birşey, birşeyler var ama ben anlamıyorum, Mevlâ bılir. Salih evde de böyle idi. Fofo ile bile konuşmuyor, Madam Rozanın sorduğu şeylere ya bir omuz salla. yışla, ya bir dudak büküşle, yahut ta pek kısa bir kelime ile cevap veriyordu. Birkaç gün esrar içmedi. Yatağa erken gtriyor, fakat rahat uyuyamıyordu. Her gece iki, nihayet üç saat... Yatağın içinde çok dönüyordu. Fofo birkaç defa ona bu îıalleri . nin sebebini soracak oldu. Fakat ser. seri müthiş bir tehditle cevap verdi: Ulan üstüme varma, vallaht dokuz parçaya ayınnm. Fofo aglıyordu. Madam Rozaya derdini actı. Onun da Salihten gözü yıldığı için Fofoya dedi ki: Aman bilmem... Sen ne yap yap bu adamdan ayni. Yiyecek seni Leh Reisicumhuru evlendi Varsova 10 (A.A.) Lehistan Reisicumhuru M. Moscikli ile Madam Marie Dobrzanskonun izdivaç merasimi bu • gün yapılmışhr. di. ' Mahmırt Bey bu sözlerden hiçbir şey anlamadı ve Salihin akh muvazenesini kaybetmeğe başlamış ol masından korkarak: Hangi herif? dedi, sayıklı yor musun? Serseri cevap vermedi ve bir denbire: Allaha ısmarladık! Diyerek uzaklaştı. Mahmut Bey de hemen merkeze dönmek mecbu. riyetinde olduğu için peşmden da . ha fazla gidememişti, yalnız • Güle güle, evde hemen ilâcını al! demişti. Salih evde ilâcmı aldı, fakat o gece ancak üç, d*ört saat uyuyabil di. Rüyasında hep yatağı, yorganı ve Fafoyu tekmeliyordu. Ertesi sabah dükkâna gidince ustasına şöyle bir selâm sarkıttı: Merhaba, dedi, kusura bak • mazsın sen... Fakat elini öpmedi. Senelik 1400 Kr. Altı ayhk 750 Üç ayhk 400 Bir aylık 150 şeraiti i v ı n '?in Hariç 1700 Kr. İ450 800. yokttur Tefrîka: 71 SERVER BEDÎ Sabahsız Geceler Gel, dedi, seni şimdi doktora götüreceğim. Ne doktoru? Basbayağı doktor... Sana bir ilâç verir, sinirlerin düzelir, ujrur sun. Beraber karakoldan çıktılar ve yakın sokaklardan birinde bir dok tora uğradılar. Serkomiser Salihi başka bir odada oturtarak evvelâ hastarun büftün vaziyetmi doktora anlattı. Sonra onu çağırdılar ve muayenesi yapıldı. Doktor sikıir ve uyku için bir ilâç verdi, birkaç kere Salihe dedi ki: Akhndan bu kara fikirîerî çı. karacaksın, içkiyi ve esran da keseceksm. Yoksa hiç doktorlann semtine uğrama. Başka çaresi yokh». Ejer devam edersen ya deli o» lursun, ya katil, yahut bir tarafına inme iner, sürünürsün. Salih sesini çıkarmadı. Komiser onu sokağınm köşesme kadar götürmüş ve doktorun söz lerini tekrar ettikten sonra demişti ki: Haydi, şimdi eve git, güzel güzel bu ilâcı aldıktan sonra bir temiz uyku çek. Sinirlerin yahşsın, yann sabah git, Tanaşın elini öp, hatırını al... Güzel güzel çalış. Bun lann hepsi geçer. Anladm mı? * Fakat Salih bunların hiçbirini duymamış gibi: Mektup var! dedi. Ne mektubu? Anam yazmış, o veremli kı za... Hani bir herif var, bağırıp yere düşüyor, sen tanıyorsun, o ver . bu. Korktu benim gözüm. Onu evi me aldığıma bin kere pişman oldum», Fofo, Madam Rozaya rumca şunlan söyledi: Gene de ben onu seviyorum. Aynlamam. Hem avrılırsam ne yapacağım? Bana kim bakar? Madam Roza bu meseleyi kökünden halletmek gayretinde idi. Uzun uzun düşündü ve dedi ki: Evvelâ bu evdeaı çıkınız. Ben Salihe söylerim. Yalvannm. Hatta size başka bir oda buldururum. Ev . velâ buradan çıkınız. Sonra sen ka çar, bana gelirsin. Ben seni aylarca burada gizlerim. Salih nereye gittiğini bilmez. Burada sana ben başkauni bulurum. Erkek mi yok? Sen şöyle biraz kendini besle, rahat yüzü gör, biraz iyi giyin, süslen, bak ne olacaksın. Güzel kansın sen Fofo tekrar ediyordu: Seviyorum ona ben. Mabadt var