5 Teşrinievrel »?3 ^Cumhuriyet' SON TELGRAFLAQ Bana kalırsa I •II ^ ^ ^ * * Harp tehlikesi ve Ingiliz amele fırkası Aınele fırkasının kongresinde harp çıkınca ameîenin umumî grev ilân etmesi istendi Hastings 4 (A.A.) Amele fır . kası kongresi, bu sabahki toplantısında «Beynelmilel vaziyetin devamlı surette bir harbe doğru ka • yıp gitmekte olduğundan» ötürü endişeler içinde kaldığmı bildircniştir. M. Trevelyan, harp çıkmasına mâni olmak maksadını güden bir karar sureti teklif etmiçtir. M. Trevelyan bu takrîrinde, bir harp baş gösterecek olursa beynelmilel umumî grev ilân ediltnesi için bir takım tedbirler alınmasını istemistâ*. Silâh kuvvetlerinin azaltilman hakkında verilen başka bir karar suretinde bütün dünyada silâhların umumî surette azaltılması, ve beynelmilel bir zabıta kuvveti vücude getirilmesinîn kolaylaştırılması si lâhlan bırakma konferansından istenmiştir. Ayni karar suretinde Ingiliz hü kutnetinden de şu temennide bulu nulmuştur: «tngiliz hükumeti, bombardıman tayyareleri hakkında aldığı vaziyetten vaz geçmeli, beynelmilel bir teftış vücude getirilmesi ve silâhlan azaltma muahedesinin tatbikı işinin murakabeye tâbi tutulmasi için konferansa bazı teklifler yapmalıdır.> Eski bir dava ski bir dava hortladı: AruzHece. Bu münakaşanın değersizliği, içinde karanlık böceklerin faaliyetinden başka hayat eseri bulunmı yan eski dosyaların arasmdan başını çıkarmasında değildh*. Bu dava kendiliğinden batıldır. Hece aruzdan daha üstün oldu ğu için de değil: Ne hece, ne aruz bugünün şirine vezm olmaktan çok uzaktadırlar. Böylece serbest naz man müdafaasını yapmak gayretin de de bulunmuyorum. Sadece, işaret ettnek istiyorum ki aruz ve hece, birer vezinden ziyade mesure kalıpları ifade ederler. Aruz . hece davasma girenler rythme ve mesure farkına dikkat etmez görünüyorlar. Aruz ve meselâ Faruk Nafiz Beyin sürlermde ol • duğu gir>> hece, mahdut birkaç mesure kalıplan içinde kalmiş eski vezinlerdîr; mesele ya bu kalıpların yeni terkiplerine vararak bugünün veznini aruz ve hece sahasının dışarısına çıkarmakta, yahut tamamile inkâr etmektedir. Fransada alexan. drin vezni böyle bir tekâmül geçirmiştİT ve epey zamandanb"eri bu veznin adı anslmaz olmuştur. Yeni vezni anlatmak için ötedenberi kullanılan «derunî ahenk» ta biri de birşey ifade etmez. Çünkü a. henk dediçimiz anda ölçü fikrini de beraber söylemis oluruz ki, bu, gene rythme ve mesure farkı üstünde bizi şaşirmağa sevkeder. Bazı nesirlerin vezinleri vardır, fakat bu ne aruz, ne hecedir; çünkü mesure kalıplarmdan hiçbiri içine sığmazlar. Yeni Türk vezni ya bu kalıplan değiştirmek, yahut tamamile reddetmek yolundadır ki, birinin de, ötekinm de ananevî aruz ve hece ile hiçbh münasebeti yoktur. PEYAMİSAFA Universite kadrosu fHEM Kadroda bir çok kürsüler münhal bırakıldı, bu dersler daimî kadroya kadar profesör muavinleri tarafından verilecek Universite kadrolarının tamamlan I Erenköy sanatoryomu müdürü em dığını yazmıştık. Kadrolara yeni razi dahiliye mütehassısı Ihsan Riden ahnmasi kararlaştrrılan zevatın fat, vilâdiyeci Niyazi Müstak, Gülbir kısmi ile cereyan eden muhabehane askerî hastanesi muavinlerin reler henüz neticelenmediğinden den Ekrem Şerif, askerî dahiliye kendilerinden muvafakat cevabı gel hekimlermden Arif Beyler de itbal memiştir. edilmişlerdir. Bu meyanda, Tıp fakültesinde Tıp fakiiltesi oroloji profesöru vazife teklif edilen maruf bazı asBehcet Sabit Beym bir ihtilâf yü kerî hektmler de bulunmaktadır. zünden fakülteden çekileceği şayi Gülhane askerî hastanesi tatbikat olmuşsa da böyle bir ihtilâfra asıl mektebi hifzıssıhha muallhni dok • ve esası olmadtğı anlaşıkniştır. tor Zeki Bey, mesguliyetinin fazla Ecnebi profesörler lığını ileri sürerek k«ndisine teklif Tıp fakültesine, getfailecek ec «dilen fakülte hocalığinı kabul et nebi profesör milrtan bes kisiden memistir. ibarettir. Kadrolarm tebliğ edilememesinin tdare kadrosu sebeplerinden biri de Universiteye Universite idare kadrosunun kat*î yeniden almacak zevattan henüz şekli dün tebliŞ edilmifftir. muvafakat cevabı gelmetnesidh. Bu tebligata göre, Tıı> fakültesi Yapılan kadrolarm Ankarada Vekalem âmîri Mehmet Ali Bey, Ünikil doktor Refik Bey tarafından son versrte sicil ve yazi işleri müdür defa olarak esaslı surette bir daha lüğüne, tıp sicil kalemi şefi thsan gözden geçhilmesi muvafık görül Bev Oniversie sicil ve dosya mümeymüştür. Kadrolarm bir haftaya kavizîiğine tayin edilmişlerdir. Yeni dar ilân edileceği temm edilmek kadroda her faküfteye bfrer kütüpatedir. ne metnunı verilmis, f akültelerin ayProfesör muavinleri niyat mulıasİDİeri birleştrrihniş, muUniversite profesör muavinlerme hasibi mes'ullüğe Tıp ayniyet muhaDocent ünvanı verUmiftir. sebecisi Nasuhi Bey tayin edil miştir. Hukuk mezunlarından Ihsan Altay Bu seneki kadro muvakkat olduBey de Fen fakültesi baskâtipliğme ğundan profesörlüklerm mühim bir getirilmiştir. kısmı münhal birakılmış ve darmî kadro vücude getirilinciye kadar bunlara ait dersJerm (Docent) ler tarafından rerümesi kararlaftırıl mıstır. Tıp fakühesme Doc*nrt olarak Ankara 5 (Telefonla) Oniversite kadrosu ile bizzat Maarif Vekili Refik Bey mesgul olamaktadır. Kadro bir iki güne kadar tebliğ edilecektir. NALINA MIH1NA Almanların orucu! I «nımiIffllllllllllllllllllllllllllllfllllllllllllllllimiMraı.1. Rumen Bulgar anlasması mı? Rusya Japonya münasebatı Kumen Hariciye Nazırı Rus hükumetinin yeni Sofyaya geliyor bir protestosu Sofya 4 (Hususî muhabirimiz • Moskova 4 (A.A.) Tas Ajansı den) Rumen Hariciye Nazırı M. bildiriyor: Titulesko 14 teşrinievvelde SofyaSovyet Rusyanın Harbindekî Jeya gelecek, bir gün kaldıktan son • neral konsolosu, Mançuri hükumera Ankaraya gidecektir. Rumen tinin mezkur şehirdeki siyasî mü . Hariciye Nazırı burada Kral Borîs messiline bir mektup göndererek tarafmdan kabul ve evvelce M. Mu Pograniçyana istasyonund'a Man şanofla başlamış olan müzakeratın çuri ve Japon makamatı tarafın • devamı hakkında görüşecektir. dan yapılan keyfî muameleler hak20 teşrinievvelde Rumen ve Bulkında tahkikat ve takibat yapılmagar Kralları arasmda Tuna üzerinsını istemiştir. dp bir Rumen harp gemisinde bir 24 eylul egecesi yedi Japon ve mülâkat vaki olacaktır. dört Mançuri polis memuru Onssions demiryollan idaresinde de taharriyat yapnuşlardır. Bu taharri • Van 4 (A.A.) Uzun zamandanyatı yapan memurlar müsaadesiz beri Bio Rando ve Dinamalı istmli iki çekmeceleri açmışlar ve dosyalan çete retsi avenelerile birlikte Van vi . birbirine karıştırmışlar ve nihayet lâyeti tran hududu mıntakasmda fe bir takım ticarî vesaik alıp götür • kavet yapmakta idiler. Zabıta kuvvetmüşlerdir. Sovyet Jeneral konsololerimiz tarafmdan yaodan sıkı takip . SU gtttUrtilen bu vesaikin derhal ler esna»mda bu çeteler tarafeyn hu • iadesini ve Sovyet müesseselerine duduna kaçıp saklanmak suretile yakakarşı bu gibi sid'det hareketlerinin larını kurtarabiliyorlardı. Bu sakilerin tekerrür etmemesi için icap eden zulmünden usanan aveneleri reisleri tedbirlerin alınmasını şiddetle ta . Bio Randovu öldürerek silâhlarile hü . lep eylemiştir. kumete teslim olmuşlardır. Ayni derecede zalim bir çete reisi olan Dinamalı da bir bekçrmiz tarafmdan tesadüf edilerek biimusademe ölii olarak ele Ankara S (Telefonla) tktısat Vefreç'rilmistir. kili Celâl ve tş Bankası umum müdü * rii Muammer Beyler yann öğle trenile Kayseriye, oradan Turhale gidecekler, şeker fabrikasınm temelatma merasi ~ Ankara S (Telefonla) Maarif mini >apacaklardır. Vekâleti Cumburiyet bayramında 1$ metpaşa Kız Ensti^isünde bir sergi a • çacakhr. Bu sergir}e on senelik Maarif Madrit 4 (A.A.) tsrifa eden ka. faaliyetini gösterir eserler bulunacak • binenin dahiliye nazın her tarafta muttır. lak bir sükun olduğunu söylemiştir. M. Martmez buhramn süratle halledüeceğini söylemiştir. Reisicumhur M. ZaAnkara 3 Altı vilâyetin daha mora parlamento reisinden sonra soslâğvi hususunda Dahiliye Vekâleti tarayalist fırkasıntn reisini davet ederek fmdan bir lâyiha hazırlanmaktadır. Bu görüsecektir. Sosyalist fırkası icra kovilâyetlerin BilecJk, Burdur, Amasya, mitesi bugün toplanacaktır. Beyazıt, Ordu ve Tekirdağ olması muhtemeldir. Takas isleri Kıymetleri Oda idare heyeti takdir edecek Avuiturya ve Macaristana ihraç olunan Türk emtiasının kıymetlerinin takd'iri evvelce Ticaret Odaları idare heyetme, sonradan takas ta limatnamesile yeni takas heyetle rin« verilmişti. tktıs&t Vekâletinden dün gelen bir emirde, ekspertiz işlerile gene Ticaret Odalan idare heyetlermin mesgul olması bildrrilmrştir. Yeni takas komisyonu Vilâyette mesaisine devam etmekte ve alâkadarlar müracaat ettikçe icap eden dosyalan Ticaret Odasmdan iste • melrtedir. Komisyona tktısat Vekâletmm göndereceği murahhas henüz tayin edilmemistir. M. Venizelos SabıkYunan Başvekili bugün gidiyor On gündenberi misafmmiz buhman sabık Yunan Başvekili M. Venizelos Cenaplan dün sabah husnsi bazı ge zintüer yapmış, öğleye doğru ttalya sefaretine giderek İtalyan sefirile görüş • müştSr. M. Venizelos Cenaplan bugün saat onda Stella d'ttalia vapurile Pireye hareket edecektir. M. Venizelos dün saat 17 de Dol mabahçe sarayina gifaniş ve Reisicumhur Hazretleri tarafından kabul bu yurubnuştur. M. Venizelos Reisicum hur Hazretlerine arzı veda etmiştir. . 1 Ml» iki şaki öldörOldü Yeni Fransız sefiri dün İstanbula geldi Imanlar Rata diye bir gün yapmışlar, o gün oruç tutacaklar, daha doğrusu perhiz yapacab» larmış. Fakat oruç diyince, sakm ar . tık kabak tadı veren Gandinin orucu nev'mden birsey sanmayınız. Hayır, perhiz günü fazla yemek yiyemiyecekler, valnız 2S kurusluk yemek yiyeceklermiş, tabiî iki ovün 25 kurosluk ye mek... Mntat vevmî yemek masraflarL mn mutebakismi de kışrn ac kalanlara da&ılmak üzere Nazi teşkilâhna vere » cek'ermis. Bu ictrmaî oruç veya perhiz fena değil. Fakat bizim dinî oruçlarda oldu. ğu gîbi, aksam iistîi, iftarda bhr surfi masraflı yemekler vapmamak ve ye menvk şartile... övle ya, Ahnanlar, meselâ Derşembe günü, geceyansma ks dar, 25 kurusluk vemek yerler de, geceyansmt bîr dakika ?ece mide fesadı. na ugnyacak kadar tdnnırlarsa bu iç timsî hayir orucu hayırsm birsey olur. Fakat benkn yazmak istedi&im bu, değildir. Ahnanlarm 25 kurusluk yeme, ge perhİ7. veya oruc demelerjdtt. öyle ise rnemleketrmiz halkmtn yuzde doksan besi. daimî bir oerhiz ve oruc tu tuyor. demektir. Çünkü 25 kurutluk ve daha ucuz vemekle karrası doyu ranlarm haddi ve hesabı yoktur. Me . selâ, galibiyetlerinden büyük bir millî ifnlıar ve surur duyduğumu* Çoban Mehıuet, açaja. 2F! kurus^uktan fazls» yemek yiyebilbror muî Kendisi bura d« olsa so'a^dık ama, ben hiç zannet . miyortnıı. Biunem hangi tütün fab^nî veya deposunun kypıcıTıgrmdan aldığî mnat. herhald« daha fazla karmnı doyurmağa müsait olmasa gerektîr. Gazetelerde bu Rata gününün taf * silâbnı ve 25 kurusluk yemek h3cây«> lermî okuduğom zaman, kendi kendi « me, güldüm. Zavallı Almanlar ne ka < naatkâr ve fedakâr adamlar, dedim, ayda bir defa, 25 kurusluk yemek yemek gibi bir perhizkârlığa nasıl da katlamyorlarl. Müthis bir yangın Ormandaki işsiz ameleden 33 kişi yanarak öldiî Los Angeles 4 (A.A.) Cam • yous Dam ile Mineral Wells ara • ırada çıkan büyük bir orman yan • grnında, ormanda kendilerine if verilmis olan birçok işsizleri ateş sar. miştir. Şimdiye kadar kavrulmuş 22 ceset çıkarılmıştır. 100 den fazla yaralı vardır. Los Angeles 4 (A.A.) Orman yangmı hakkradaki son haberlere göre 33 kimse yanmiş ve cesetleri çıkanlmıştır. Bundan başka 20 kişi nin daha alevler içinde yanmış ol . manndan korkuluyor. los Angeles 4 (A.A.) Umumî prr*r** bir yangın çıkmış, parkın mühim bir kısmı yanmıştır. Yangın bir sigara içenin ihmaline atfo lunınaktadır. Parkta bulunan işsiz ameleden 33 ti ölmüş ve 150 si ya« ralantnıstır. iktısat Vekili bugOn Turhala gidiyor I İsmet Pş. bugün gidiyor Başvekil İsmet Paşa Hz. bugün sehrimizden Ankaraya müteveccihen ha ' reket edeceklerdir. Cumhurîyetin onuncu yılı ve maarif faaliveti ispanya kabinesi istifa etti m. Kotntnever Karadeniz Ereğlisinde bir biçki yurdu Altı v'lâyet daha Ififivedilecek Köçök san'atalr kanunu Ankara 3 Küçük san'atlar ka * nununun tatbikı için hükumet; bir ta limatnaıne ile bir de tamim hazırla maktadır. Bunlar yakmda ilân edflecektir. MÜeltler Gemiyeiine verilen italyan muhtırası Çankırı panayırı açıldı Çankın 4 (A.A.) Yıllık Çankın panayın bugün kuruldu. Panayıra pek çok hayvan getirflmiştir. Çankın vilâ yetinden başka civar vilâyet ve kaza ~ Iardan da iştirak edildiği için panayır çok kalabalık ve zengindir. Cenevre 4 (A.A.) Leh Hariciye Nazın M. Bek ttalyan başmurahhası Baron AIoisi ile dün uzun uzadıya gö rüşmüştür. Bu konuşma, gazeteciler mehafilinde çok büyük bir alâka uyandırmış tır. M. Bek ile Baron Aloisî, bu görüşmelerinde Tuna memleketlerinin iktısadî kalkınması hakkındaki ttalyan muhtırası ve Cenevrede müzakere e dilen ehemmiyetli meseleleri de konuş. muşlardır. Fransanm Ankara sefirliğine tayin edilen M. Albert Kammerer dün sabah şehrimize gelmiştir. Sefir istasyonda se~ faret maslahatgüzan M. Barbier, Ce • neral konsolos M. Dubois, diğer sefaret erkânı tarafından karsılanmıştır. M. Albert Kammererin diplomasi hayahnda çok parlak bir mevkii vardır. Kendisi Ulumu Âliyei Siyasiye mek • tebmden mezun ve ayni zamanda hnkuk doktorudur. Birçok memuriyetlerde bulunmuştur. Bu meyanda Vasington konferan • sında Fransıı heyeti kâtibi umumili ğini yapmış, 1928 de Kaye ve 1931 de de Rio de Janeiro elçisi olmuştur. Son olarak Ankara sefaretine tayin edil Karadeniz Ereğlisinde Mual miştir. limler Birliği binasında bir biçYeni Fransız sefiri ayni zamanda çok ki yurdu açılmıştır. Yurda şim • muktedir bir muharrirdir. Tarihî etütdiye kadar 120 hanım kaydedillerile tanmmıştır. miştir. Yazılmak üzere miiracaYeni sefir birkaç gün şehrimizde kalacak, sonra Ankaraya hareket ede • at edenlerin çokluğundan talipler iki kısma tefrik edilmiş, öğ cektir. Cumhuriyet Nüshası 5 Kuruştur leden evvelleri bir kısma, oğleden sonralan da diğer kısma ders gösterilmeğe başlanmıştır. Yukandaki resim Yurdun birinci şubesine devam eden ha nımtan bir arada göstermek tedir. lâhi... Tahirm gözleri oyuklarmdan bi • rer taş gibi fırbyacak halde şişiyor, sertlesiyor, büyüyordu: Billâhi... diye devam etti, şöyle... Bir sınğa bağlarım... An • ladın mı? Elime bir ucu sivri ve kızgın demir alınıq, yanına yakla şırun: < Görüyor musun, bak, derim, ben şkndi bu kızgın demhle senin bir gözünü çıkaracağım. Bak, ryi bak! «Ve demiri yüzüne yaklaştırınm, fakat birdenbire gözüne sokmam. Demir soğur. Gözünün önünde bir daha kızdınrım, sonra ucunu ha fifçe yanağına değdiririm, çekerim. Gene derim ki: c İyi bak! Şimdi bu kızgm demrrin ucunu senin bh* gözüne sokacağım. «Sonra demiri gözünün yaki nîne kadar getiririm. Hararetini duysun j Türkiye Senelik 1400 Kr. Altı ayl»k 750 Üç ayhk 400 Bir ayhk 150 Hariç 1700 Kr. 1450 800 yoktur şeraiti ladı: tıştırmak için dedi ki: Güzel amma sizin davalarmız Birader, senin hakkın var, babitmiış gitmiş şeyler. Artık Şükranban Macittir, git yakasma yapış, secığimı diriltmek kabil değil. Sen nani niçin ihmal ettiğini ve bu hale file nefes tüketme. Nafiz de bundan getirdiğini sor, hakkmdır bu, yapa. sonra Nezaheti alamaz ya?.. öküz caksın, yapmahsm; fakat ortada üç lemeğe hakkımız yoktur. DUediğile Nezahet doktoru sevdi, babası ölmüş, ortaklık aynlnıış. Ama Salih suç var: Birâıcisi, Nezahet Şükranın vermedi, sonra baktnıştn ki Nafi • evlenir, yaşar. doktordan hesap sormalıdır. öyle ya» Nafizi sevdiğini bildiği halde, Şükztn de kendisine muhabbeti var, ne Nezahete de birşey soylemeğe gider: «Benim asıl babam sensin!» ranın hastalıkh bir kız oldugunu bilyapsm, eski sevdasını unutmak ü hakkımız yoktur. O da Şükranı al der. Bilmem ki?.. Bu da nasıl olur? diği halde, ne diye Nafize cilve yapmidile ona varmıstır. Unutamamış datıp ta sevgilismi elinden almamış Peki?.. Demiş ne çıkar? mış, kendini sevdirmiş, sonra onunla br. ki? Nezahet doktoru sevîyor, Nafiz Salih bağırda: evlenerek kızkardeşimin ölümüne Nezaheti seviyor, Şükran da Nafizi Tahir alevlendit Ne mi çıkar? Ne çıkar ha?.. sebep olmus? Bir! Burada davacı beseviyor. Khnrn kime ne demeğe hak Kadm değil mismiz? Hep btrBirdenbire susmuştu. Yüzü öyle nim. ikincİM, Nafizle evlendikten kı var? birmizi müdafaa edersiniz! Ben de korkunç bir hal aldı ki teyze hanım sonra arbk doktorla ne yapıp yapıp soruyorum: Şükrmnın Nafizi sevdi • Salih, Tanirin doktora kızacaği ürpermişti; Tahir canlandı: selâmı sabahı kesmeliydi, ne diye ğini biliyordu; niçin evlendi? yerde annesine kin bağlamasını bir Evet, dedi, ne çıkar ne demek? münasebetbıe devam etmiş, üstelik ttirlü anlıyamıyordu. Birdenbire par Peki ama yavrum, Nafiz Şük. Her şey çıkar, her şey... bir de çocuk yapmış? İki! Burada Iıyarak dedi ki: ranı sevmiyordu, Nezaheti istiyor Ayağa kalktı ve yumruğunu g8ğ Yahu, ortada bir de o kepçe ku> davacı Na'izdir. Sonra doktor ne didu. Kabahat kimde? ye oğlile mesgul olmanuş, onu kal siine vurarak bağırdi: lak hergele var! İşleri kanştıran o! Nafizde değil. Onun hesabı adırımlara atıvermiş, bu hale sok Ben Salîhin yerinde olsam, ilVe kendinden geçerek koyu bir çık. Kızkardeşimi aldatmadı. Açıkça muş? Üç! Burada da davacı Salih • letli olmasam, gençliğimi ve haya onu sevmediğini söylüyordu. Mek • küfür salladı. Tahir ve teyzesi şa tir. îş*e o kadar. Ben fetvamı vertımı mahveden bir herifi elime ge şırmışlardı. Bir müddet, küfürün tuplan var, yazıyor: «Benim hemşidim. çirsem, ne yapanm biliyor musun, fena teshini defetmek için susmağa remsin, sen!» diyor. Bitti. Zorla gü. teyze? Ne yapanm? Billâhi... Bfl Teyze hanım da canlanmağa bas. zellik olmaz a? Nafize hiçbirşey söjr mecbur oldular. Tahir serseriyi ya • Tefrika: 65 SERVER BEDİ Sabahsız Geceler Teyze hanım bağırdı: Sus, Tahir! Arkasından da Salih bagırtrr» Yok, söyle ağabey! Ağzını o • peyim. Yaşa! Vallahi kalbimi söylüyorsun. îşte o kadar Tahir tekrar etti: fşte o kadar. Sok şu demiri herifçî oğhınut» gözüne. Dur, acele etme! Sokmadan evvel bak daha neler söylerim: «Eyyî derim, söyle bakalım şimdi sinsi zampara! Hiç aklmdan geçer miy • di ki bir duvar dibi macerasınm sonunda böyle kızil bir demir bulunsun? Tahmin eder miydin ki bir aîlenin harimi içine dalan bu hırsıı bakışların çekmecesi olan gözler, kızgın bir demirm ucile, hem de ö* oğlunun elile söndüriilece^lerdir? Hayır değil mi?» Salih gene gökredi: (Mabadi var)