•77 Ağustos 1 33 C ^Cnmhurlyet S O N T E LG R AF.L AQ Bana kalırsa Garip bir tariz Bayram büyük tezahürat Verilen habcr büyük bir alâka uyandırdı ile kutlulandı tidafaa ile öğünme ara • sındaki nazik hudut çiz gisini daha görünür bir şekle sokmak için geçenlerde yaz dığım fıkra üzerine Nurullah Ata bana şöyle bir tarizte bulunuyor: Heİe Peyami Safanın, bugünün Amerika murahhası M. Murphy, bu Londra 26 (A.A.) Buğday anen çok öğünen Türk muharrırtntn, kadar müspet bir neticeye vanlabil laşması imzalanmıstır. her ftrtatta bilmem kaç kalem kidiğinden dolayı memnuniyetini ve buLondra 26 (A.A.) Ihracat tap yazdığtm, az iyllerini çok iyi nu cihanşümul bir mahiyette îktısa ve ithalât yapan alâkadar devletlerinden tefrik için mustear irimle dî bir tecriibe olarak terakki edilmek ler arasında yapılan anlaşmanın, çıkardığını söyliyen bir muherrri icap ettiğini bildirmi», sözüne şu surethükumelerinin tasvîbine talikan imrin, şimdi öğünmelere çtçkı^mam, le devam etmiştir: 7">sı celsesi bîr buçuk saat sUrraüştevaztda öğiinmek için değil tnidir? tür. x Bu ilk muvaffakiyet, yakın bir Bu tarrzin her parçası yanltştır. Celse, ihtiyat kayitleri bildirmek, Ben umumî olarak san'atkârın müzamanda daha birçoklannın olacağı. hükumetlerinin hangi şartlarla tekdafaa hakkından bahsettim ve kennı hissettiriyor.» lif edllen anlaşmayı kabul edece di tevazuutna dair uzak bir imada Amerika murahhasınm sSzleniden ğ ni anlatmak Utiyen hirçok murahbile bulunmadım ki böyle dolam sonra konferans kapshlmıstır. haslann tnüdahalelerine sebep ol • ; baçlı bir öğünme ile itham oiunabi Şimdi, ihracaıt yap»ın •JevMJe. n mustur. leyim. 1933 1934 tenesi için >apac«<. *n ihBilhassa Sovyet murahhası, anBen hiçbir zaman kitaplarımin feıacatın miktannı lerbit «tmek kalıyor. laşmanın tatbikmda mentup oldunasına müstear imza attığımı yatmış Konferan* Uaf.ndan teşkil edilmiş ğu memleketm menfaatlerini ko ta değilim. Sadece iki tilrlU yazı ve olan istişarî buçday komitesi ilk defa rumak ve Sovyet hükumetinin ik roman nev'i buluyorum: Birist edebî clerak 16 eyluid* Londrada toplanatısadt siyasetinin nazari dikkate aiddialarla yazılanlardır, boylelerine caktır. lınması lüzumuna işaret etmiştir. imza atarım; Öteki de «adece hal Birçok hatipler, sabahleyin bildit Buğday fiatt kın temayüllerine hürmet ederek dik'eri noktai naıarlannı tekrarlamış yazdığım ve kendi fikirlerimle id Londra 26 (A.A.) Buğday konlardır. Sonra konferans reisi M. Bonnet, feransı, tadil edilecek tarifeler tatdialarıma yer vermediğim yazılar alınan neticeden ve anlaşmayı imsalı . dır, bunlara da müstear imza koyabik edilmeden evvel geçecek olan yan devletlerin teşriki mesai niyetlerım. tki türlü eser arasın» «kıymet» dört ay için buğday fiatmı 63 altın rinden memnuniyetle bahsetmiştir. farkı koymak bana değil, münakkl centes olarak tesbit etmiştir. Kanada mümesslli, bu anlaşmanın de düşer. Kendimde yalnız nevile Buğday anlaşması ve Amerika diinya iktısadî kalkınma işinde birinrini ayırmak sal»hiyetini buluyorum. Vaşington 26 (A.A.) Londraci mnvaffakiyet olduğtmu söylemiş ve Ben «her fırsatta bilmem kaç kada yapılan buğday nnlaşmau re»mî demişb'r ki: lem kitap yazmaklat da asla öğün mehafil tarafından çok manidar ve « Her rnemleket, demiştir, müşc medim Evvelce bir «müptedi> oldumemnuniyet verici bir anlaşma olaterek menfaat için fedakârlıklara ra ğutnu ileri «Uren bir muharrire, yeni rak karşılanmıştır. zi oldu. Bana kalırsa bu uzlaşma, kat'i yazı yazmağa başlamıa biri olmadıBu anlaşma ziraat tahdidatı pro . olmasa bile, refaha dönüş îçin kuvvetli ğım ı ispat için kitaplarımın sayısım gramına uygun telâkki ediliyor. bir unsurdur.» bildirmiştim; sonra da, gene bu mes1 1 «... u.munınmııııtıınııımıınııınnnıııııııııınıııııııııi"""" " "" l«kt*ki emeklerimi inkâr eden muharrirlere bir kere daha ayni delili gösterdim. Eserlerin sayısı, yani «kemiyet»; ve kıymeti yani «keyfi yet» arasmdaki farkı anlamıyacak var mıdır? Nitekim hiçbir ressam da levhalarmın sayuan katologuna yaz • makla, yahut az eser verdigi iddîasına karşı yüksek bir rakam zlkretmekle itham olunamaz. Insanm kendine karşı meşru htirmeti baska, öğünmek başkadır; haLondra 26 (A.A.) M. MusoliZonguldak 25 (A.A.) Bugün kiki tevazu ve «ahtesi de ba?ka ninin teşrmiew«lde Romada Fransız, Zonguldağın Gazi günüdür. Memle başka şeylerdir. Bunlar arasındaki tngiliı ve Alman Hariciye Nazırlan ket bastanbaşa bayraklar ve tefnelerle farkları birbirine kanstırmak »u • nı toplamak niyetinde olduğu havadonatılmış ve gece için donanma ha retile Nurullah Atanm yapmak ister di»i, Londrada uzun uzun görüfül • ztrlığı yapılmıştır. Saat onda hükumet göründüğü fikir spekülâeyonu üstünmektedir. Böyle bir toplantının yakonağı önünde vilâyet ve fırka erkâ de fazla duracak değilim. Arkadapılmak ihtimali syasî mahfillerde nile halkevi ve izcileri, mektepler ta şımızın kendini beğenenler sırasında lebesi, mmı teşekkuller ve esnaf ce . büvük bir alâka uyandıraııştır. kalmak hususunda gösterdiği ısrarmiyetieri, maden müesseseleri amele Bu toplantı fikrinin Berlmde a • da da kaleminin muhtariyetini ka • gruplan ve halktan mürekkep binlerce leyhtar bir şekilde kasılanmadığı bul ediyorum. kişilik büyük kütle toplanrnıshr. Hal kaydediliyor. PEYAMl SAFA kevi bandosile izciler tarafından çalman Diğer taraftan, M. Bennea'in Rove söylenen îstiklâl marsile merasime may» bir seyahat yapmak ttuvvuru başianmıstır. Leman HalH Hannn halLondrada iyî kar^ılanntıştB. Zira bu kıu ve gençliğin coşkun duygularmı seyahatta Küçük ttilâf ile ttalya ara . tfade eden bir hitabe söylemiştir. Fırka sında daha iyi bir münasebet manaıı reisi Mithat Aldf Bey bugünün büyük • «örülüyor. lüğünü ve Gazimizin memleketimize getirdfkleri serefler!, saadetleri ve yüksek fazîleta' anlatmışhr. Hitabeler bütün hal. kın bağnndan eosan ateşli duygularla Ankara 26 (Telefonla) Elekve fYaşa UIu Gazi) seslerile karşdantrik şirketlerile bazı ziraat mınta kalaruıın ihtiyaçlan için munzam Ankara 26 (Telefonla) UyuşBundan sonra gfeçit resmT yapılmişolarak 4000 ton mazut ithaline Hetur. Halk Fırkası salonunda umuma çay turucu maddeler innisan hakkındayeti Vekilece müsaade edilmşrtir. ziyafetî verflmîstîr. Memleket bir bayki kanunun 4 üncü maddesi muci ram senliği içindedir. bince, memleketimizdeki afyon ekim Ankara 26 (Telefonla) Pe^te mıntakalrını tesbit etmek üzere te elçiliği Baskâtipliğine, Vekâlet Zat şekkül ed«n komisyon Iisteyi hazirAnkara 25 Aakerî terfi listeıi tşleri müdürlerinden Behçet Selim, Iamış ve alâkadarlara tebligat yapçarşamba günü ilftn edilecektir. Brüksel maslâhatgüzarlığına Emin mıstır. Ali Beylerin tayinleri tasdiki âliye Bu liste ile afyon alım mıntakaiktiran etmiçtir. ları ikiye aynlmışhr. Ankara 25 Altı ay içinde tosçil edilen ihtira beratlan yüzü geçBirinci mıntakaya, Ankara VHâmişfir. Yeni ihtiralar için hergün bir yetinm Beypazarı, Nallıhan kazalaçok miiracaatler vaki olmaktadır. Atina 26 (A.A.) Amerikan rile Afyon ve Bozok, Bursanın Or • bankerlerinden însull, yeniden hileli haneli, İnegöl, Yenisehir kazaları, iflasla suçlandınlarak tekrar tevkif Bilecik, Denizli, Eskişehir, Konya edilmiştir. ve Antalya vilâyetleri dahildir. Trabzon 26 (A.A.) Ük fındık Vaşingion 26 (A.A.) Adliye tkinci mıntaka da Amasya, Ço • mahaulü dün saat 17 de büyük mera nezareti Samuc' JnsuIIun Yunan top rum, Tokat, Malatya vilâyetlerini simle yüklendi. Trabzon halkı fındık raklarmdan cıkarılmatı hakkmda ihtiva etm»ktedir. bayramı yaptı. Vapurlar, motörler yükAtina hükumetine hJr müracaat yaledikleri fmdıklar için para almadı. Bu mmtakalarda geçen sene 112 pıldığını bildirmektedir. bin dönüm afyon ekilmiş ve 1 milVali v e tüccarlar bulımdu. Halkevinin bandosu yilklü kayıkları vapura Bulunan yeni itham, iflâs kanunyon 172 bin 329 kilo mahsul alın • kadar teşyi etti. lanmn ihlâli maddesidir. mıştı. Buğday konferansı İHEM Konferans 15 eylulde Dördüncü Balkan konferansı NALINA M1HINA Selânikte toplanacak Nankör müttefikler Anlaşma imzalandı, murahhasların nutuklarından sonra konferans dağıldı Konferansın müşkül vaziyetinin daha evvel Sofya ve Ankarada mevzuu bahsedilmesi bekleniyor İ irkaç sene evvel Roman • yaya gitmistim. Bükreşte, şehrin ortasında gTİz«l bir park vardır: Çesmeci parkı. tsmi, ecdat yadigân ve ttirfcç« olduğu için de daha çok hoşuma giden bu güzel parkta dolafirken güz«l Wr abide gördüm. Bu abide, Roman • yada 8len Fransız a»kerl«rinin ha« tırasına hürmeıten dikilmlsti. Romanyad'a ölen Fransız askerleri bıı avuçtan ibaret olduğu hal« de Romanyalılar, büyük bir kâ • dirsinaslık gött^rerek bu askenler için şehrin güzel bir parkında güzel bir abide yapmıslardı! Fransada ve Belçikada da, Fran sız ve Belçika topraklarını kurtarmak için can veren müttefikin askerlarînm hatirlarının taziz için bSy • : le birçok ab deler görürsünüz. Zonguldakta Gazı gunu Romada yapılacak dörtler içtimaı Umumî Harbin en çetin b!r za maıunda, Rus orduları, tnzgm bln denizin dalgaiarı gîbi Tnütemadi • yen Avusturya cephesine yÜkleni yor ve sık sik bu cepheyi yarryor* du. Biz de, topsuz, tüfeksiz yalnız «TUrkun süngllsü v e sinesi» il«, Çanakkaledeki düsman ordu ve do • Balkan konferannnin geçen »ene Bükreçte yapttğı nanmalarma göğüs greriyorduk. içtimadan bir intlba O zaman Alman BaşkumandanYugoslavya hükumeti dörduncO iç Her sene teşrmiervelmin son hafta . lığı, Çanakkaledeki yükiimUzu hatimauı M. Papanastasyu tarafından kon. fifletmek için, Strbistana karşı bir nnda toplanmakta olan Balkan kon • feransta ortaya ahlan Balkan birliği feransı bu sene eylâlibı on bcşinde içtaarruz yaparak tstanbul yolunu f3mni benhnsemek tstemediğini g'6s • Balkanlarda kesen bu maniayi ortima edecektir. Btmun ft*b*bi şudur: termektedir. Murahhaslarımız bu sene Cumhuriyetin tadan kaldırmak, bizim »ilâh ve onuncu senesini kutlulama meraaimi • Bazı alâkadar mehafHde Selânikte cepane noksanımızı tanvamlan>ak ne iştirak için tesrinievvelde memle yapılacak toplantıdan evvel Ism«t Paistemistiı fakat Avusturya ordu • ketimizde bulunmak istemekt*dhI«r. sa Hazretlerinin Sofyaya ve Yunan Iannrn, Rus hücum dalgaları kar • Balkan konferanstnı birfnci sene ABaşvekili ile Romanya Hariciye Nazı şısında, gene çürük bir duvar gibi tinada, Mnd un» tıtnnH"l«'a, üçüncü nnuı Ankaraya vaki olacak ziyaret yıkılması, Alman ihtiyatlanntn Asene, yani geçen sene de Bükreste topIerinde Balkan konferan«ınm bu sekil vunhırya cvphesine »evkini icap etlanmıştı. Konferansm her sene bir Bal. vaziyetinin de göriişüleceğj muhakkak tirmişti. O zaman Alman Basku > kan memleketinin merkezinde içtimaı addedilmektedir. mandanlığı, Osmanlı ordusu Bas kararlasmııttı. Dördüncü içtJmaın Sofkumandan vekili Enver Pasa mer • Selânik konferansma Trabzon meb'. yada akti lâzım gelivordu. Fakat bu huma vaziyeti anlatmıs, fu suaü usu Hasan Beyin riyasetindeki heveti nun Bulganstana ak bazı sebepler do. sormu^tu: murahhasanuz gidecektir. Heyet lâ lavısile simdî'nt kabil olamıyaca&ı anlazım gelen hazırlıklara baslanuntır. Bu Balkan yolunu açmamızı mı sıldı5iTi''aTi B«»Vratta toplanmasma kadefaki ictima da bundan evvelkiler giiatersiniz, yoksa büsbütün yıkü • rar verilmis, Yugoslavya murahhaslan bi bir hafta dev?m edecpktir. mak üzer« olan Avusturyalılann bu karan kabul etmislerdi. Bilâhare yardırama kotmamızı mı? Atinada bir içtima Belîfrat hükumeti konferans murah Ve Enver Pasadan şu cevabı alAtina 25 Basvekil M. Çaidaris haslartnı bu sene izaz edemtyeceğini mıştı: Ankaraya hareketinden evvel mühim bfld'fmisti. Bunun tizermc konferan bazı meeelelerin tetkiki i^n fevkaUde Biz kendi yağımızla kavru • sın Yunan heyeti murahhasası re'^i Pa. bir meclîs toplayacaktır. Bu mecliıte luruz. Siz, Avusturyalılann yar • panastasyu dördüncü içitmaın Selâ • dımına koşunuz nikte akti için Yunan hlikunvtintn müBalkan konferansı Yunan heyeti mu vafakatini istihsal ettnitti. Bu suretle rahhasası reisi M. Papanastasvu kon Çanakkaledtki kıtaatımız, AvusBalkan konferann dördüncü içtimamı turyalılara yardım için, kendi yağferansın şimdiye kadar verdigi netfce . Selânikte yapmak mecburiyetinde kaîlarile aylarca müdtîet öyle bir kav< leri anlatacak, umumî lurette Balkan ruluş kavruldular ki kebap değil, mısbr. me*atH KÖrüstilecektir. tenc«re bile yandı. Mazut buhranına karşı tedbir Hazirlanan liste alâkadar alındı makamlara bildirildi Afyon alım mıntakaları İki 26 agusto? ıkı yıldonumu Kral Faysal îsviçreye Türkiyeden gidecek Hariciye tayinleri Askerî terfi listesi iht'ra bollujju Banker insull Atinada yeniden tevkif edildi Trabzonda ilk fındık mahsulö ihraç edildi l'n rnabat bilditi içmdir, ki tş Bankasım O srün kurdular ve bu hamlenin, malî ve iktısadî cephede, büyük bir taamnun ba*. lanpıcı olduğunu anlatmak istediler. 26 ağustos 1922 de baslıyan bü yük askert taarruz 15 fün ic!«d^ mu • zaffer olmustur, 26 ae"?tos 1924 te tt Bankasmın acılmasile baslıyan büvük malî ve iktısadî taarruz, on seneye bl« varmıyan. ni^bî bir hesap vapınca el. bette cok daha az tutan b>r müd^et zarfmda muvaffak ve muzaffer oldu. Bankanm vaohğı isleri daha derin bir tetktkle göstermek ms'ive ve iktısat mütehassıslannm vazife»idir. Bir ırazeteci ııfatile ben>m ver'fem. Lotan konferansında, m^^rur tngiiz lordunun muzaffer »üngülere '»ttnaden. V»nd:sine ve mUHafiklei^ne bfiKin i«»«dtklen'nt kabul ettiren tsm*t Paşanın karsısında u&rad»ğı hezimeti örtmek için savur duğu: « B<rakınız, istedik'erî o'sun. Reş seneve kalmaz, parasızlıktan önümüzde diz çökerîer.» Kehanetinin tahakkuk etmedigini göstermektir. Gazinin 26 ağustos 1922 de bas • lattığı taarruz Kürzonların askerî ve siyasî plânlannı süngüden geçirmişti, 26 ağustos 1924 te başlattığı taarruz ahçıların arasında ben mi bırak tım? Hep kabahat bende! Arka duvar üstünden dişi kedi komşunun tekirine miyavlar, kabahat bende! Tekir. kırmızı dilile bıyıklarım bu rar, mırlar, kabahat bende! Gece leyin, akşam sabah, ne ah dinler ne eyvah, kızla oğlan al takke ver külâh, derken sevdah name yazar, tnecnun aklını bozar, karı kocasının mezarmı kazar, hep kabahat bende! bahçıvan fareyi tutar, zampara hapı yutar, koca ortahğı b>'rbirine katar, gene kabahat bende! Nezahet ümitsiz gözlerle dört yanına bakarak, alçak sesle, kendi kendine sordu: Eyvah . Oynattı mı bu oğlan? Salih annesini eteğinden çekti: Hanım valde, hanım valde, dedî, şöyle yüzüme baksana . Bir parmağİle sağ gözünün altındaki deriyi asağı doğru çekiştirererks Pışş dedi, pışş, pışş. Bak sana bana. . Bende dolma yutacak g#z var mı? Eteğini devşir, aklını Irakta çıkan bir gazetem'n yaıdığına göre Irak Kralı yakmda lstanbul ta. rikile tsviçreye gidecek, meml^keti • mizden geçerken Gazi Hazretlerile görüsecektfr. Yeni pulSar Cumhurivetin onuncu yıldoniimü münasebetile yeni pullar basıla • caktir. Vecihi fayyare mektebinde imtihanlar Vecihi Sivil Tayyare mektebin • de, mektebin yetiştirdiği pilotlann imtihanlarına dün baslannvıştır. }mtihanlar 31 ağustosa kadar devam edecektir. ise malî ve iktısadî malihulyaları perişan etmistir. Gerçi Gazi Türkiytsmi, Osmanlı saltanatinı zannattiği için bu ters düsün . ceye saplanan ihtiyar Lort Kürzon öldü ve kehanetinin, bu seneki hava ra sıtlannın kehaneti gibi boş ve yanlış çıktığını göremedi ama Iordun ve onun gibi dütünenlerin nekadar aldanmış olduklaruıı tarih gördü. ABtDİN DAVER topla, cebini yokla da benimle öyle konuş! Salih! Serseri ayağa kalktı ve ellerini ceplerine koyarak odayı geniş adımlarla arşınlamağa haşladı. Evve'â biraz ıslık çalmıştı. Sonra kendi kendislie konusur Rİb" söylendi: Parlak be, bu numara parlak... Sen Sürpik Dudunun saman ambannda, Rozanıh fare kapanmda sayıkla dur, «fendi oğlum, haydi, usta Barba, şu köşeden bîze bir paket tütün zorla. Aç ulan Sandıkburnu tulumbacısı, aç şu çekmeceyi. . tki papel ve bır araba bozukluk .. Ona da eyvallah . Merhaba Haçik &ğabey... SUrirn bire Allahin eşşeği, sürün! Baksana hanursbla mücev her suyile hamam yapmazsa vücudü nazenini tüyü yolunmuş kart tavuk leşine döner. Nezahet yerinden kalktı ve Sa lihe doğru yürüyerek iki kolunu da yalvarır gîbi uzatftı: Salih! dedi, ne oldu sana?. Sonbaharda Balkan yolu açıldı. Bu hareket, müttefiklerimizle bir leşmemizi temin ettiği gibi, Avu* turyayı da, kendisini arkadan mü • temadiyen iz'aç ve tazyik eden Sırbistandan kurtardı. Düşman, Ça nakkaleden çekildikten sonra, Irak. Kafkas ve Suriye cephelerinde vaziyetrmizin berbat bir halde olmasma rağmen, iki fırkaınız, Galiçyadaki Avusturya ordusunun yardımına koştu. Onlar bize bir iki ba • tarya ağır top göndermişlerdi ya, biz de onlara tam mevcutlü gütide iki ftrkadan mürekkep bir kolordu yolluyorduk. Bu fırkalar, Galiçya eeprıesinde', aslanlar gibi, dövüştüler, ordu kumandanı Kont Botmerin dediği gibi, cephenin kilidi olan b'r mev k'i kahramanca müdafaa ettiler ve bir cenahlarından m(itemao*iyen kaçan Avusturyalılann boşlukla rım doldurdular. On bine yakın Ttirk, orada Avusturya toprakla rınm müdafaası iç'n can verdi. Bir müddei sonra, Romanya, sırf Avusturyamn elindeki Transilvanyayı almak için, bizm zlbnreye ilânı harp etti. Avusturya ordusu maddeten ve manen bitkin bir halde idi. Bu deîa da üç Türk fırkası Avusturyamn Transilvanyasim kur tarmak için, Romanyaya cenuptan Lutfen sahifeyi çeviriniz Salih annesini bir koltuğa doğru iterek oturttu: Kımıldama, dedi, kulağin varsa dinle, bak, benim de kulağim var. Hem de arka taraftan yapişık... Deha nekadar çakmazlıktan gele ceksin be?.. Lâkırdıya hacet var mı' Söıle bu işin cemaziyelevvelinl sana çıkarayım: Salih babannı arıyor • Ne demek istiyorsun? Hanımabla, sen benim babamı aşırdtn. Bir bakarsan ortada iki tane var, bir bakarsan hiç yok. Ben gökten zembille inmedim ya... Nezahet cesaretini toplıyarak şiddetli bir hareketle sesini yükselttiı Anlıyorum, anlıyorum, dedi, seni doldurmuşlar. . Kimin doldurdufunu da anlıyorum, fakat senin bana gık demeğe hakkın yok. Seni ben büyüttüffi. Mektebe veren, işe veren, bütün kahrını çeken benim. O ne yaptı? Sen ufacık bir yunuır c k k e n alıp başını gitti. Bir daha ne ev, ne evlât, hiç umurunda olmadı. Tefrika: 30 SERVER BEDt Sabahsız Geceler Salih yerinden fırladı ve annesi • nin yüzüne hohhyarak: Bir damla içtimse namerdim be... Ne biçim adamsınız yahu... O böyle sSyler, bu boyle söyler... Haydi onun hakkı vardı, çünkü herifçi oğlonun evrne geceyansı hem fîtil, hetn de mastor damladık. Sana akhmiz başımızda geldik be! HanJ akil, hani?.. Akıllı adam senin yaptığını yapar mı Ne yapıyoruz? Daha ne yapacaksın? Naralar atıyorsun, kiyametler koparıyorsun. Ben koparmıyayım da kim koparsın? Sıp demişim de burnundan düşmüşüm sanki... Kimin burnundan? Filîn hortumundan. Gördün mü? Bu sözlerde akılh kân var mı? Ciftara, ciftara da... Sus, bağırma! Buradan çıkar, giderim, bir daha da suratına bakmam. Cart, kaba kâğıt! Baksana... Doğru lâf ettiğin var mı? Bu lâfı bana senin baban Sğretti. Cart kaba kâğıt! Yani benim büyük babatn. tşte bir orası aksamıyor: Herifin senin baban, benim de büyük babam olduğu muhakkak. değil mi? Ne demek istiyorsun? Hiç! Dam üstünde saksağan, beline vurdum kazmayı. Daha? şı! Daha... Yeraltında babam ba Nezahet oturmak üzere iketı doğruldu: Böyle konuşacaksan ben ka çar giderim. Zaten az vaktim var. Seni yarım saatten fazla dinliye • mem. Söyle bakalım, ne söyliyecektnişsin? Ne mi söyliyeceğim? Anam babam!.. Başka söylenecek ne kaldı? Anam, babam! Salih bağırdı: Ben sirket vapuru değilim, saatle durup kalkamam. Sözüm bitinciye kadar bcni dinlersin. E haydi. .'öyle, söyle bakalım. Ne söyliyeceğim? Malum... Neye varacak bizıtı bu halimiz? Kimin hali? Sucu İbrahimin Hali .. Kimin hali olacak? Benim halim. Onu sana sormalı. Bana sormalı ha?.. Başüstüne!. Beni ben terbiye ettim değil mi? Dört yaşındaki bacaksızı uşakların, (Mabadi 9ar)