14 Temmuz 1933 Cumhuriyel Garip şey! Karen Morley film çevirirken bayıld ı Bazıları bunun açlık rejiminden, diğerleri ise bir sinir hastalığından ileri geldiğini söylediler. Halbuki baygmlığın sebebi büsbütün baska ... Holivut 7 haziran (Hususî) Geçen gün bura gazetelerinin neşrettikIeri bir haber şehirde miithis bir he • yecan .ve endiseyi mucip oldu. Mata Hari ve Arsen Lüpen fiimlerinde san'atkârlık kudret ve kabiliyetini biitiin dünyaya tanıtmıs olan sarışın yıldız Karen Morley stüdyoda film çevirirken üzerine bir fenalık gelerek bayılmıg. Bu hâdiseyi yazan her gazete tabiî kendine göre bir izah ve tefsir sebebi buluyor, kimi biçare artistin sişmanlamamak îçin yaptığı rejim neticesi vücudüne tari olan zayıf neticesi böyle bir hale düşriîğünü kimi çok çalısmaktan kalbine «fabî bir rahatsızlık geldiğini ilâve e diyordu. Karen Morleyin uğradığı bu felâket birçok yıldızlann maneviveti üzerinde korkunç bir tesir yaptı. Rahatsızlığının âmili bir sır olarak kaldığı iki üç gün aarfında bazı yildızlar ayni akıbete uğramamak için takip ettikleri rejimi kaldınp bol bol yemek yemeği, hatta kuvvet ilâçlan almağa başladılar. Nihayet kaldınldığı hastanede kendisine dört bes doktor tarafından ya j pılan konsültasyon neticesi sanşın ar • tistin uğradığı kazanın hakik! sebebi meydana çıkanldı. Bu, gazetelerin yazdiği gibi açhktan ve asabî bir hastalıktan ileri gelmiş oltnaktan pek uzakti. Gayet basit bir hâdiseden doğmuştu. Meğer Karen Morley hâmile imiş! Bu haber heyecana kapıian efkârî umumiyeyi yahstırdığı gibi Karenin koeası maruf rejisör Kmg Widoru da »e vmdirdi. Kansmın bir iki sene için çalışmaması karannı ittihaz etti. Çünkü teşHnîevvel içfnde cocuğunun dünyaya geleceğî muhakkak. i Karen Morley, birçoğunuzun bfldiği veçhfle King Widorun üçiindi kan • kidır. Rejisor, evvelâ sessiz filmin meshur yıldızlarmdan Florence Widor fle evlenmisti. Bir möddet sonra ondan ayInldı. Eleanor Boardmannla izdivaç et • K. Uzun nman HouVuttaki çiftler içinde en «rftt'otlan addedilen bu kan kocanm kurduklan yuva da yıkıldı. Bazılanna nazaran bütün bu aynlık larm «ebebi King Widorun erkek çocuk istemesi, kadr' n ber ikisinin ise nep kız dünyaya getirmesidir. yiyerek y Izmirde bir adam toprak AHah vere de bu seferki erkek oka. ,Yoksa Karenin de papucunun dama a • tılmasi tehh'kesi baf gösterecek demektir. Hâmileliği, löğusalıği, emzikliliği yfizunden bir iki sene filmlermden câda ikaiacağınız Karen Morley son zamanlarda Amerikanın yüksek sinema «an'atkârlan arasına girrnişti. Zaten onun artistliğe bevesî ta ço • cuk'ugundan baştadı As.l memieketleri Jovadan ailesile birlikte Holivuta gelip oradaki kız kolejine devama başladığı andan itibaren şehirdeki «tiyatro ve sinema muhipleri» cemiyetine de müzahir aza yacılmıştı. Kaliforniya Darülfünununu brtirdikten sonra bir müd Sinema haberelri Doug ve Joan Baba oğul, gelin kaynana Douglas ailesine bir gariplik ânz oldu. Oğlu He 'Joan Krawfordun aynldığmı kendisile Mary Pîcfordun bozuşmalan takip etti. Fakat son gelen haberler Douglas zade ile Joan Krawfordun banşmak 5zere olduklan merkezindedir. Douğlas xade «on zamanlardaki teessurune i • lâve olan bir soğuk alğınlığı yüzünden son derece hasta düşüp Nevyorkta bir hastaneye yatmıştu Joan Krawford bemen telefon başina koşarak eski ko caiiın sıhbatini sordu. Telefon mükâlemeleri hergün bir iki defa olreak üzere hâli devam edi • yor. Her ikishvn dostlan bu alâkanın bir banşıklığa miincer olmasını temi • ne çalışıyorlar. "Bir gün sana geleceğim!,, Güzel yıldız Marta Eggertin son çevirdiği filim Almanyada çok beğenildi Fati öldü i ^ ! f ;.#• »V* TJt..: . ^ | Marta Eggerth Ernest Vmrebeg *Bir Bestekâr Paul Abraham bir operet hazırladı: «Das blaue vom Himmel» Bunun rejisörlüğiinü Viktor Janson deruhde etti. Başrollere de Marta Eggerth, Hermann Thimig, Fritz Kampers, Ernest Verebes seçildiler. Bu bir biletçi kizla, bir posta tay • yarecisinin macerasmı tasvir ediyor. Yeraltı tireninde biletçilik eden Anni Müller kendisine iltifat eden birçok gerrç Ieri atlattıktan sonra Hans Meier is • dir. Bilhassa çocuklar ve gençler îçin yapılan komik filmlerde gösterdiği muvaffakiyet yuzünden Şarlonun bugünkü mevkiinden daha yüksek bir mevki kazanmısken f eci bir hâdise onu an • sızm dipsiz bir uçunıma sürâkledi. Bir gece ancak üç beş kişiden mü rekkep bir misafir kütlesini evîne davet etmişti. Bunlarn içinde güzel artist Virginia Rapp ta vardı. Genç kız sabaha karsı banyonun içinde ölü olarak bulundu. Diğerleri de kendisini bilmiyecek derecede sarhoştular. Bu mesele bir ci nayet addolundu ve Fati mahkemeye verildi. Uzun bir muhakemeden sonra Fati yakasını adaletin pençesinden siyırabildi ise de Amerika kadınlar kulübü azasınm hışmından kurtuiamadi. Bu kulübün propaganda neticetî hiç • E* . • . ^ı Çılgın Fati kadtn ktyafetincle Bundan sekiz on sene evvel sessiz smemanın en maruf komiklerinden biri olan Fati ikinci defa ve kat'î ola rak öldü. tkinci defa diyorum, çünkü birinci olüm haberini yazdığımızın u zermden henüz bir buçuk sene ancak Fatînîn asıl ijmi Rocoe Arbuçkle tzmirde taş ve toprak yiyen ve bu suretle yaşayan Kıbrısh tbrahim Efendi isminde bir adam meyd'ana Osmanlı Bankasının Londradaki çıkmiştır. senelik toplantısında reis Ser HerBirçok kimseler Kıbrıslı Ibrahim bert Lorens tarafından söylenen tnüEfendinin bir deli olmasina iht'mal him nutkun Türkiyeye ait kısımlarıvermekte, fakat yuttuğu taş ve topnı dün bildirmiştik. Bugün de nizamraklar yüzünden nasıl olup ta ölmenamelerdeki tadilâttan ve diğer yadiğine şaşmaktadırlar. tbrahim Ekin şark memleketlerinin iktısadî fendi diyor ki: ahvalinden bâhis parçalarını nak • « Bundan bir kac sene. evvel işim olmadığı bir gün Talebeçayırına lediyoruz: gittim. Orada çimenler üzerinde yatNizamnamelerdeki tadilât : tım. O sırada birdenb re midemden « Nizamnamelerde yapı'.an tadilâtboğazımı yakan acı bir su ağzıma tan kısaca bahsediyorum. Evvelce geldi ve nefes alamıyacak bir hale düşde arzettiğım veçhile hükumetle evttim. O zamanlar sık sik böyle olurvelce yaphğımız itilâfnameyi mütedum. Orada taf lan otu gördüm, bunakıp Türkiye Cumhuriyet Merkez 1ann büyük yapraklar< vardı. He Bankası tesekkül etmiş ve Türk hamen bu yapraklara saldırdım. Onlar zinesi tarafından çıkanlmış olan evda acı idi ama bana iyi geliyordu. rakı naktiyeyi bu müessese deruhde Sonra toprağı kazmıya başladım. eylemistir. Evvelce bankanızın haiz Bir avuç toprak alıp ağzıma attım olduğu ve Harbi Umumidenberi kulve yuttum. Karnım dovdu, ıstırabım lanmadığı bu para çıkarma imtiyazı da geçti. Hemen eve koştum. AvluMerkez Bankasına devlr ve teslim daki toprağı bir capa ile kazdım, edilmistir. Nizamnamenin 1, 2 ve taze ve yaş toprak çıkardım, gene 21 inci maddelerini hakikî vaziyet yedim. lere göre tadil lüzumu hasıl olmus • tur. 3 üncü madde bankanın imtiyaDeli diye beni timarhaneye yol zını 1 mart 1952 tarihine kadar temladilar. Timarhanede birkaç sene dit eden hükmü ihtiva eder. Diğer kaldım. Nihayet saliverdiler. tadilât umumiyetle şifahî mahiyet Artık toprak ve taşla gıdalanma tedir. usulünü muntazaman takip ediyorum, bunu dünyada ilk kesefeden beHükumetle yapılan yeni itilâfna • nîm. me üzerine tadilâtı lâzimeye tevesHiç zahmetim yoktur. Hatta taş sül edilerek nizamnamei esasimizin yediğim vakit mülâyemet veriyor. itilâfname ahkâmına ve modern banEkmek beni berbat edivor. Hiç ekka muamelâtına intibakı temin edilmek istemiyorum, fakat yemek yemistir. rim ve severim.» Nizamnamede resmî lisan türkçedir. Fakat muhterem heyetinize bu kararın türkçe rnetnini tevdi etmekte bir faide yoktur. Binaenaleyh, nizamnamede yapılan tadilâtın ve nizamnamelerin son defa 1875 seneMorley sinde tadil edildiği zamandanberi det sahnede> çalıştı. Orada gösterdigi Gayrimübadîller cemiyeti idare istimalden sak'rt olmuş bazı türkçe muvaffakiyet rejisör Klaraace Brovmun heyeti dün toplanmis, btr an evvel * kelimelerin kaldırılması gibi ehemyeni tevziatın temini için alâkadarnazan dikkatinden kaçmamıştı. Bn miyetsiz şeylerden ibaret olan dejilar tarafind'an vaki müracaatleri tet şikliklerin tasdikını rica ederiz. teveccüh onu fflme intisap etmeğe sevkik etmistir. keyledi. Evvelâ Greta Garbonun «SolAlmanyadaki alacaklar Fakat bu mesele ay sonunda topmuf Giilleri» nde «Aşk Rumbası» n • 1931 temmuzundanberi moratorda oynadı. «Mata Hari» «Arsen Lü • lanacak kongreye ait olduğu için yom yuzünden vaziyeti muhafaza hiç bir karar verilemiyerek talik openr> deki mahareti onu stüdyolann kıjf» itilâfî hükümlerine tâbi tutulan Allunmustur. metli erkânı sırasma yükseltti. manyadaki alacaklarımiz 1932 seKaren Morley açik «an saçlı, elâ göznesinde yapılan tahsilât ile %11 inludür. Yuzmeği, ata binmeği cok seDunkü Son Posta gazetesinde, U • dirilmiştir. Fransadaki bankalarla ver. Okumasını tercih ettiği kitaplar Alsnany&daki borçlular arasında hatanbul kütüphanelerinde Alman Şark sıl olan bir anlaşcna sayesinde bu bflhassa hikâyeler, şiirler, tiyatro piyes cemiyeti namma tetkikatta bulunan matlubatın tsvsfiyesi memnuniyeti leri ve seyahatnamelerdir. Hayatta e* profesör Ritierin Hitler hrkasına men mucip bir tarzda ilerlemekte ve bu büyük emeli de rejisor olmaktır. sup olmadığı cihetle vazifesine niha • sene içinde de hayli tahsilât yapılaye* veriJdiği ve gene İsanbuMaki AlP. N. rak daha ziyade tenezzül edeceği man arkeoloji enstküsüne mensup bir muhakkak bulunmaktadır. iki mütehaııısm da ayni siyası «ebep'e Amerika tarafından altın esasının asJedildiği yanlnustı. Salâhiyettar bir bırakılmasi ve doların düşmesi banmembadan yaphğnnız tahkikat ne kanız muamelâtı üzerinde anî tesirtke*md« bunun yanlts oldugunu anla ler husule getirmemistir, esasen Ame ddc Arkeoloji emtküsünde hiç kim rikadaki iktısadi buhranın şiddetini te azledilmemistir; profesör Ritterin nazarı dikkate alarak oradaki işletahcâsatmın kesümif ohnası da malî rımizi bir müddettenberi daraltmabuhraa sebebile ittihaz edilmif zaruri ğa baslamıştık bir tedbirdir. Esasen bütün bu ilim aLondra cihan para ve iktısat kondamlarmm siyasetle hiçbir münasebetferansındaki büyük devlet adamlankri yoktur. Alman müsteşrikleri tür nın en birinci vazifesinin şubeleri • Iriyat tetiriklerine eskjdenberi büyük mizin çalıştıkları yakin şarktaki zîbir ehemmiyet vermislerdir; Hitler reraî memleketlerin normal iktısadî jimmin ba türlâ ilmî telkikatı tes/vik eve naktî şeraite bir an evvel kavusdeceği ve malî buhranm bu faaliyeti turulmalarını temin eylemek oldu • sekteye uğratmam&sı için baska tedbirğuna süphe edilemez. ler aiacağı süphesizdir. Hepmizce malumdur kî, 1932 senesinde buhran daha ziyade şiddetlenmiş ve kendini müdafaa ve muhafazaya mecbur kalan metnle Akay ve Denizyollari İsletme ketlerin çoğu gümrük duvarlanm idarelerine ait yeni kadro ve tali yeniden yükselten, kambiyo işlerini matname Heyeti Vekilece tasdik ta'hdit eden himayeci tedbirler aloluncnus ve dün alâkadarlara teb • mışlardır. Bu haller, haricî tediyakğ edilmistri. tın ve beynelmilel ticaretin tamatnen Talimatnameye nazaran, Deniz denecek kadar inkıtaım ve her memyollan tşletmesi ileride memleket leketin yalnız kendi menabiine güibtiyacı icap ettirdiği takdirde si venmesini mucip olmuştur. Iepçilik te yapacaktır. Mısır ve Filistinin iktısadî Her iki idareye beşer yüz lira ücvaziyetleri retle bher mütehassıs getirtilecekg&n aonra geleceğim!* filminde tir. 1932 senesinde Mısınn dış ticareti minde bir posta tayyarecisme âsık obiraz daha azalmıştır. tthalât 1931 Yenî kadrolara göre Seysîsefa luyor. Arada birçok mânialar çıkı inden devir alınan memurların mik senesinde 31,509,000 Mısır lirasına yor. Nihayet birlikte kaçıyoıiar. Fa > darında değişiklik yoktur. mukabil 1932 de 27,426,000 liraya; kat bu filmin asıl giizelliği şarkılarm • ihracat ise 28,000,000 Mısır lira Denizyollari tsletmesinin metnur dadır. «Birgun sana geleceğim!» «Her ve müstahdem miktadı 1064, acen sından 27,000,000 liraya düşmüştür. talıklarda çalıştırılanlar 44 kişidir. Kanunla pamuk zeriyat sahası • kes niçin benimle meşgul?» «Şimdi nin azaltılmasma teşebbüs edilmişti. Akayda bir müdürlük, üç seflîk, issana söyliyebilirim!» isimli melodiler Hali hazırda hükumet bu tahdit siletmesinde (9), levanm kısmında pek tatlıdır. Biz de filme bu sarkı 25, muhasebede 12, kontrolda (16), yasetîni terketmiştir. lardan birinin serlevhasmı isim olarak Ticaret geçen seneden daha iyi hukuk müşavirliğinde 3 memur varkoyduk. dir. Bunlardan baska 36 kaplıca me gîtmiş ve protestolar adedi azalmıştır. muru, bir doktor, sekiz îskele mebir sinema kumpanyası onu kabul et • munı, 43 kamarot, 13 güverte mü Mısırdaki şubelerimiz seraitin mümiyordu. Senelerce serseriyane dolassaadesizliğine rağmen daha iyi nerettebati, 102 makineci bulundurultı. Bütün servetini yedi bitirdi. Bir a • ticeler almıslardır. Bankamıza halmakadır. ralık i« bulabilmek için Avrupaya geçkın tevdiatı fazlalasmış ve pamuk ti. Tekrar Amerika ve gene Avrupa.. ihracatçılarile yeni işler yapılmıştır. Müthis alkolik olmuş ve diğer keyîf veBükreşten alınan haberlere nazaAmerikadan gelen küHiyetli mikrici maddelere de ahsmıstı. Bir buçuk ran, Türkiye ile Romanya arasın tarda musevi sermayesi sayesinde sene evvelki ölüm haberi bu mükeyye • da 10 haziran 1929 tarihli ticaret Filistinin iktısadî vaziyeti 1932 de fati alması neticesi 24 saat baygın kalmuahedesrne îlâveten, ticarî bir itidaha iyi gitmistir. Oradaki teşkilâması yuzünden çıkmıştı. lâf daha aktedilmistir. ttilâfın esası, tımızın muamelâtı iyi neticeler verSon zamanlarda sefil ve perişan Paiki memleket arasindaki iktısadî tnii miştir. risin en kirli batakhanelerinm birinden nasebetleri artırmaktır. Yeni iti Irak, tran ve Kıbrmn iktısadî diğerine baş vuruyor, mütemadiyen i iâfnamenin 17 haziranda meriyete vaziyetleri çiyordu. Aklma halel, hareketlerine mü girdiği bu habere ilâve olunmakta vazenesizlik gelmişti. Bazan kadm ktise de şehrimiz iktısadî mehafi Irakta 1931 de başlıyan ticarî fayafetine girip sokağa öyle cıkıyordu. linde buna dair malumat mevcut dealiyet maalesef çok sürtnemiştir. En nihayet bir hafta evvel öldü. Ha • giidir. Hatta İhracat Ofisi de keyfi1932 de mahsulün fenahğı yüzün yır ölmedi, geçirmekte olduğu sefilâ • yeti tktısat Vekâletinden sormus • den ihracat azalmış ve tranla yapıne hayattan kurtuldu. tur lan transit ticareti de beş sene ev • XT * l fa Osmanlı Bankasının senelik toplantısı Toplantıda Irak, Mısır, Iran ve Yunanistan ikiîsadî vaziyetlerine dair söylenen sözler velkine nazaran %10 derecesme düşmüştür. Irandaki işler, eşy a fitalarmm bir sene evvelkine nazaran müte • madi sukutu dolayısile 1932 de fevkalâde daralmıştır. Butün bu şerait nazarı dikkate almdığı halde Irak ve tran şubelerimİ7İn iyi çalıştıkları fakat salâh ve inkişafın ancak Avrupa ve Ameri kadaki vaziyetlerbı düzelmesine bağlı olduğu anlaşılır. Kibrıstaki islerimiz tahdit edil • miş ve adadaki teşkilâtımız gayet ihtiyıtkâr çahsmağa mecbur kal dıği içirt ona göre neticeler elde e • dilmiştir. Teşkilâtımızdan madut olan Suriye ve Lübnan bankasile (FransızSırp) bankası hakkmda birîncisinin ^(10 ikincısinin % 5 hissei temptttt verdiklerini sövlemekle iktifa edı • vorum. Bu neticeler her halde memnıın'yetine sayandır. Yunanistandaki vaziyet Yunanistandaki vaziye» iyi değîldir. Ağır haricî borçlara boğulmuş olan bu memleket, büyük bir malî müşkülât içerisindedir. Atina, Se • lâniü, Kavaladaki şubelerimizin zararları maalesef yalnız drahminîn düşmesinden değildir. Temmuz 1932 tarihinde Yunan hükumeti bir kararname ile ecnebi paras» üzerinden olan bilcümle borç larda bir doların 100 drahmi, yani o zamanki piyasaya nazaran yan kıytnette itibar edilmesini emretmiştir. (Esbabı mücbîre kanunu) namını alan bu kanun Yunan Bankasını vermek mecburiyetinde olduğu kambiyolarda +aabhüdatından kurtar • mıştır. Doğru olmıyan bu tedbirlere nukudu ecnebiye üzerinden müşte • rilerine olan borcu alacağından fazla olan bankalan kurtarmak için tevessül edildiği meydandadır. Hal • buki bu tedbirler, diğer taraftan bîzim gibi kendi mevcutlanndan ve eonebi parası üzerind'en avans yapmış olan müessesah maliyeyi hiç bir mazeret kabul etmiyen zararlara sokmustur. BayrimObadtller cemiyetinin dönkO içtimaı istanbuldaki Alman enstitusü Yunan hakurhetl nezdinde tazminat teşebbüsleri 1932 denberi birbirtni takip eden Yunan kibineleri nezdinde sarih olan bu hak ve menfaatlerimizi ta» nıtacak her türlü teşebbüslerde bulımduk ve bu hususta vaitler de aldık. Bu vaitierin tutulacağina şüphe etmek istemiyoruz. Cünkü, ta mamen haksız olan böyle bir karann zararlannın bize tahmili neti • cede Yunan kredisini mühim su • rette ihlâl edeceği muhakkaktır. Her ihtimale karşı mevcudatımızdan bu zarariarı karşılamak üzere mühim bir para ayirmağı muvafıkı ihtiyat gördük. Romanyadaki vaziyet Romanyada müşterek çalıştığı • mız müessesatı maliyenin vaziyetler' 1932 senesinde de eşya fiatlarındakî devamlı sukut karşısında değişme mistir. Akay ve Denizyollari idareleri nin kadroları geldi Bankanın 1932 kân Plânçomuz ve kâr ve zarar he*abımız vaziyeti umumiyemizin nakte tahvil kudretindeki büyuklüğü ve Paris ve Londra piyasalanndakî para bolluğımun bir ifadesidir. 1932 senesi için 74,484 tngiliz lir&suta baliğ olan safi kârımız geçen seneden müdevver 25,852 tngîliz lirası bakiy' ile 100,338 tngiliz lirasıdır.» Nutuk burada bitmiş, mutat merasimden sonra 10 temmuz tarihin • den itibaren bankanın tstanbul ida> rei merkezîyesîle Paris ve Londra subelerinde bener hisse senedi içm 3 şilin tmettü tevzi edilmesine ka rar verilmiştîr. Yunan bahriyelileri deniz Lisesinde Evvelki gün limanımıza gelen Aris Yunan mektep gemisi talebe ve zabitleri dün sabah camileri ve müzeleri gezmişler, öğleden sonra da Heybeli adaya giderek Deniz lise • mizi ve Deniz Harp mektebini zi • yaret etmişlerdir. Mektepte misafir Yunan bahriyelileri şerefine bh* res» mi kabul yapılmıştır. Yunan bah • riyelileri, Deniz mektebimiri Te ta» lebemizi pek çok takdh etmişler • dir. Dün gece Yunan sefiri M. Sake» laropulos Yeniköydeki evindfe misa* fir talebeye bir ziyafet vermiştir. Yunan bahriyelileri bu sabah şeK» ri gezeceklerdir. Akşam üstü gemide Arisin kumandanı tarafından bfr süvare verileeektir. Romanya ile ticarî bir itilâf