Yaiıurriyet.Yaöliim! TLFR1KA: 43 Yazan: ALİ NACİ SsD I I(Aİ»YO leri. tSTANBUL: 18 gramofon konseri • 18,30 frân • sızca ders (ilerlemiş olanlara) 1 9 sazl (Kemal Niyazi Bey ve arkadaşlan) 20 saz: (Nebil oğlu tsmail Bey) 20,30 saz: (Kemanî Sadi Bey ve arkadaşlan) 21,30 gramofon • 22 havadisler, saat ayan. VtYANA: 17,05 operetlerden parçalar • 17,48 iki konferans 18,30 konser saati (sarkı ve piyano ile) 19,10 iki konferans20 plâklarla senfonîk konser 20,40 havadisler • 20,50 orkestra konseri • 23,15 havadisler • 23,30 dansing. BUDAPEŞTE: 18,35 askerî orkestra 20,25 piyano ve viyolonsel konseri 21,05 konfe rans 21,50 tsigan musikisi 23 v 20 havadisler ve hafif musiki progranru. BÜKREŞ : 18,20 radyo orkestrasî • 19,05 hava disler • 19,20 orkestraya devam20,05 konferans 20,25 skeç 20,45 plâklar la (Die NValküre) VVagnerin üç perdelik operası. VARŞOVA. 19,40 salon musikisi • 20,45 tefrika21,05 şarkı ve orkestra koıueri23,05 dans havalar ROMA: 21,05 plâklar ve havadisler 21,25 muhtelif musiki parçalan • 22,35 bir komedi • 23,05 muhtelif musiki devam ediyor 23,35 plâklarla şarkılar. 14Temmuz 1933 Aleksandr Stambuliski Çiftçi fırkası liderinin haricî siyaseti, mütarekede işgal kuvvetlerine yaltaklık eden damat Feridin zelil siyasetinin ayni idi 7 Stambuliskinin haricî politikası ne idi? Haricî politikası, «Nöyyi» muahede• aribi BuİRaristani" kukıvrak eden bir i vaziyeti kabul ve imza etmiş bir ada mın har'cî Dolitîkası ne oîabilir idise, jşte o idi. Memleketme karsı nemrut davra nan Stambuliski, ecnebi karsısında, bilha*a büyük devletlerin, hele eskisine nasaran nisbeUiz derecede büyüyüp kuvvetlcnen komsusu Yugoslavyanuı karfismda, elpençe köle vaziyetinde idi. Bulgaristanm kurtulusundanberi gelip geçen bütün Bulgar hiikumetleri arasında, valntz Stambuliski hükumeti d*. ki, Makedonva davasmı millî bir dava olarak kabul etmemek ve bu davanın bayrakçısı Makedonya komka • *tna açık düsmanlık göstermek politi • kasını gütmekten çekinroedi. O tarihlerde, Yugoslavya toprak larına boyuna tecaviiz eden ve Sırp Makedonyasındaki sayıstz yataklann dan i»tifade ederek, hatta komsusunım kendi memleketi içmde hazırlayıp teçhiz ettiği çetelerle, Yugo*lavyaya adeta harp açrms vaziyette gayret gösteren Todor Aleksandrof, Stambuliski için de, beBd Yugoslavya içm olduğu kadar, kâbus haline gelmisti. Komkanın Sırplara karsı takip ettigi dfemanlık ve kavga politikasma mukabil, o, Belgrat hükumetine karşı gayet uysal, çekingen, zelil, durup din lenmeden yakaklık eden bir politika takip ebmekte idi. Vaziyeti daha iyi kavramak için o nun halini, miitareke esna«nda işgal kuvvetlerine valtaklık eden, zillet gösteren Damat Feridin haline benzetmek kabildir. 1920 baslar cında, Todor Aleksandrofun, hiçbir tedbirin mâni olmadığı, olamadıği tethis hareketlerı o hale gelmijd ki, Belgrattaki Pasiç hükumeti, ancak resmî Bulgar hükumetile bir anlasma yaparak tethisin onönü almak yoluna dökülmek istedi. Komha ile Stambuliski hükumeti arasmda gergin ligin gün geçtikçe artması, Sırp hükunetinm hesabını kolayşlaştıran vaziyetti. Diğer taraftan, Stambuliski de, rnfistakil Bulgaristan «fikrini güden sarayın btrçok Bulgar smıflarmm, bilhassa ordu zabitanmm rağmına, yava» yavaş «Yugoslav Cenup Slavı» fikrini ileri ahnaktan yılmamağa baslıyordu. Hatta, zaman zaman: «Ben de bir Yugoslavım!» di • yordu. Zaten Belgrat hükumetinin bütün istediği bu, değil miydi? Belgrat hü • kumeti, Makedonyadaki ekalliyetlere ak hakları dava mevzuu yapmış Bul • garlara, mütemadiyen: « Hangi Bulgar ekalliyetmden bahtediyorsunuz ? Değil Makedonya, hatta bizzat Bulgaristan dahi, bir Yugoılav ekalliyetinden baska neda? Makedonya söyle dursun, siz de gelin, gelin de cenup Slavlığı birliğini tamamlıyalim!» cevabını veriyordu. Binaenaleyh, Bulgar kabinesmin reui: « Ben de Yugoslavım!» Dedikten sonra, arhk mesele, hükumet sefmm sözünü millete malettire rek evvelâ kanunlaftırması, sonra sJyasî bir müzakere ile resmt bir mukaveleye bağlaması gibi basit bir politika ve diplomasi isi haline gelmekte idi. Zaten, Stambuliski, bir taraftan ordunun bütün işe yarar unsurlanm, za bitleri, büvük ceneralleri, kadrolardan tutup dışarı atarak, büyük harpten Bulgaristan elinde kalmıs son kuvvet parçalannı da dağıtıp tefessuh ettiriyordu. Bu vazivet dahilinde, «Yugoslav» fikrini hakikat Haline koymak, güç gö» rünmemekte idi. Böylece, Bulgarlığı bir tarafa bıra • karak Yugoslavlasmağa çalışan Stam • buliski, binnetice, haricî politikasmda çok büyük isler gördüğünü de millete göstermek maksadile, Belgradm an lasma temayiiilerini yakalamakta te • reddüt etmedi. Zaten o zamana kadar kaç defa Belgratla görüşmek istemisti de, hep ret, istiskal edilmemis miydi? Srmdi ise vaziyet değisiyordu. Belgrat, anlasmak istiyordu. Binaenaleyh, Cenevrede, Yugos • lavya Haricive Nazın Ninçiç üe, birkaç sene sonra Belgrada yaphği »iyasi se • yahatin başlangıcı sayılabilecek ilk mü» lâkati yaoarak birmci adsm atmakta gecikmedi. Süphe yok ki, Yugoslavyayı, yalnız Makedonya endişesi değil, baska se bepler de, Bulgaristanla anlasmağa meylettiriyordu. Sırp Hırvat Sloven devletinm ta o zamandan başlıyan dahilî avrtlık ve kargasalık vaziyetleri ve hele Hırvat frrkası reı«i Radicin bütün siyasî kuvvetleri kendi politik orga niımi içmde toplryarak günden güne kuvvetlenmesi, Sırplan hakh endise • lere düsürüyordu. Evvelâ Hnvatlarla meselelermi bitirmek, ondan sonra Makedonya isini rahatca ve kökünden temizlemek istiyen Yngoslavlar içm, Todor Aleksandrofun gittikçe artan taz • yüd, tehlikenîn ikide bir ayni siddetle kendini göstermesi büyük gaîle teskil etmekte ve Stadbuliskmm temayülleri ve siyasî karakteri büındiği içm onun Hctidarda bulunmasmdan bilistifade Bulgar meselesi Yugoslav menfaatine en uysrun şekilde halledflmek istenmekte idi. Bu nrada, Yugoslavyayı böyie bir anlasmağa sevkeden,yeni bir sebep daha meydana geldi. Devam edecek Galatasaray Fener at ı Bu akşamki programj letizm müsabakası ANKARA: Fenerbahçenin piyangosu Alâkadarlar şekerin ucuz satılabileceği hakkmdaki 12,30 gramofon 18 alaturka saz 18,45 viyolonsel konseri (Edip Bey)buqün çekiliyor yeni iddialara cevap veriyorlar 19,15 alaturka saz 20,15 ajans haber Şeker fiatları Kadıköy Fenerbahçe stayomunda bugün Galatasaray Fenerbahçe atlet • leri arasmda büyük atletizm müsaba • kalan yapılacaktır. Bu müsabakalar senenin en büyük atletizm hareketi olacaktrr. Galatasaraym smpiyon atîetlerinden dört tanesinin Rusyaya gitmis olmasına rağmen, Fenerli arkadaslarına karsı büyük bir samimiyet eseri göstererek müsabakalann tehirini istememislerdir. Bugün ayni zamanda Fenerbahçe kulübünün büyük eşya piyangosu da burada halkm huzurunda çekilecektir. Müsabakalara saat üç buçukta baslanacaktır. Londra konferansı tâji meselelerle meşgul Birinci sahifeden mabat merika, merkez bankalan arasmda a • hiren husule gelen bir itilâfın müzake • resinde, istikrar meselesine uzaktan temas olunduğundan siddetle itiraz etmiş ve kararı bozdurmustur. Londradan dün gelen telgraflar şun Amerikanın bir itirazı Londr» 13 (A.A.) M. Pitman, para tâli komisyonunda A merika mu • rahhas heyetinin merkez bankalannın para siyaseti hakkında beynelmilel tediyat bankası tarafmdan verilen kara • n müzakereden çekinmesi hâdisesin den bahsetmşitir. M. Pitmana göre Reserve Federal bankalan bu karara muhaliftirler. En îyi çar» kararın tâli komisyonda mü • zakeresinden evvel merkez bankala • rına gonderilerek onlarm yapacaklan anlasma ile bir müdahale yapmaktı. M. Pitman, gümüş satışını tahdit meselesile uğraşan 8 devlet arasında yakında bir anlssma olacağını zannediyor. Londra 13 (A.A.) Cihan iktısat konferansı iktısat komisyonu issizliği azaltıp hafifletebilecek tedbirler ve nafıa insaat meseiesini müzakereye bas lamıstır. Müzakereye esas tutulan projeler Frensız tekilfi ile Amerikan plâ • nıdır. Franstz projesinde bu iş için tâli bir komisyon teskili teklif edilmiştir. Resmî tahkikatm, piyasada şeker ihtikân yapıldığı kanaatile neticelendiğini haber vermiş, bu haberimize resmî tahkikat esnasında istifade edilen he • saplan ilâveyi faydalı bulmustuk. Gazetemizin ihtikân haber verdiğinden bir gün sonra, bir refikimizin yaptığı besaplar hakkında alâkadarların mütaleasını da tesbit etmeğı unutmamıştık. Gene o refikimiz, dün de sekerin çok daha ucuza satılması mümkün olacağını kaydederken kendisine gösterdiğimiz hesapları gazetemize maleden şekilde bir lisan kullanmıstır. Bu cihete i • şaret ettikten sonra, refikimizin serdettiği diğer mütalealar münasebetile a • lâkadarlann dün gazetemize vermiş oldukları izahata geçiyoruz. Refikimiz, takas prirai diye bir masrafın kabul edilmemesi lâzım geldiği ni, tacirlerin doğrudan dogruya vapacakları ihracata mukabil seker getirmeğe haklan olduğunu, bunu tktısat Ve kâletile yaptıklan mukavelede böyle taahhüt ettiklerini yazmıştı. Alâkadarlar divorlar ki: « Ticarî bransler bir ihtısas Ui • dir. Bir tacir hem ihracatçı, hem de it halâtçı olamaz. Hatta bir ihracatçı da herseyin ihracatçısı değildir. Bu mesele evvelce görüşülmüş ve tktısat Vekâ leti tarafmdan bir formül bulunmustur. Formüle nazaran, ithalâtçılar bu işte mütevassıt olarak istihdam ed^cekleri firmalan Vekâlete bildirmişlerdir. Bundan başka; meselâ Ziraat Bankası in • cir ve üzüm mukabilir.de «eker getırmek üzere îktısat Vekâletile bir mukavele yapmıs>ır. Bank* bu mukaveleyi aktederken seker getirmek hakkını yüzde 18 e kadar bir komisyonla satabi leceğini de kaydettirmiştir. Bu prirn, elde kalan mahsullerimizin sabş za • rarlannı telfâfi içindir. Netice olarak denebilir ki ihracatçılann mutavassıt rolü kabul edilmiştir. Takas primine gelince, bu sabit değildir. Bir partide yüzde 18 olmuştur. Şimdi yüzde 6 ile 7 arasındadir.» Birinci el tacirlerde şeker kalmamış Ticaret müdiriyetinden ahnan malumat, birinci el tacirlerde seker kal m?dığını göstermektedir. tkinci ellerde de pek az kalmıstır. Alpullu şekerleri piva^ava avın yirmi besinde arzedilecektir. Bu birkaç günlük teahhurun sebebi yağmurlar dolavısile pancar toplanmasının biraz gecikmesidir. Fab rika kampanyaya aym 22 »inde baş Iıyacaktır. Havacılık âleminde yeni Paramızı koruma yolun da yeni kararlar verildi bir zaf er Birinci »ahifeden mabat lerdir. Bu denizi 24 ayyareden mürekkep bir filo ile geçmek henüz ttalyanlardan başka bir millete nasip obnamıştır. ttalyan tayyareleri üc sene evvel filo halinde Bahrimuhiti Atlâsiyi cenup tarafmdan geçmislerdi. On beş kadar ttalyan tayyaresi Hava Işleri Nazın Jeneral Balbonun kumandası altında Akdenizi aşmışlar, Afrikanın garp sabilinde toplan mışlar ve oradan bir hamlede Bre zilya sahiline geçmislerdi. Bu muvaffakiyet o zaman bü tün c'handa üyük hayret ve takdir ler uyandırmıştı. Brezilya hükumeti ttalyan tayyarelerini satın aldığından bunlar bir daha ttalyaya dönmemişlerdi. Bahrimuhiti Atlâsinin cenup kısmın da havalar daima müsait olduğun dan buradan filo halinde tayyare • lerle toplu ve muntazam olarak geçmek binnisbe kolay bir iştir. O zamana kadar hiçbir milletin girişmeğe cesaret edemediği bu *eferi Jeneral Balbonun muvaffaki • yetle başarması ttalyanları daha çetin bir yoldan, yani Atlântik Okya • unsunun şimal kısmından ayni ışi yapmak teşebbüsünde bulunmağa teşvik etmişti. İtalyan Hava Nezareti, bu seyahat için çok mükemmel bir surette hazırlanmıştı. Sefere 25 deniz tayyaresi tahsis edilmişti. Bu koca hava donanması uzun müddet müsait bir hava bekledikten sonra bir gün ansızın havalandı, bir hamlede Alp dağlarını geçti ve Ren nehrini takip ederek Hollandada yere indi. Yolda hiçbir kazaya uğramadı. Yalnız aşağıya inerken bir tayyare kazaya uğradı. Bunun içindeki tayyarecilerden üçü kurtarıldı, biri boğuldu. Hava donanması bundan sonra Manş denizini, tngiltereyi ve trlanda denizini geçerek Şimalî İrlandada Londonderry limanına geldi. Bura • dan dahi gene bir hamlede İzlandaya geçti. İş dördüncü merhaleyi aşmağa kalıyordu. Bu merhale tzlanda üe Amerika arası, yani Atlântik Okyanu • &unun şimal kısmı idi. Dün gelen telgraflar filonun A • merika kıt'asına geçemeğe muvaf fak olduğunu bild'iriyorlar. Yüzden fazla mürettebatı bulu • nan koca ttalyan hava donanma sınm Amerikada yere indiği mahal tngiliz dominyonlarından yeni Zelanda tâbi Labrador sahilinde Cart • wrigt ismindeki noktadır. ttalyanlarm gösterdikleri bu muvaffakiyet havacılık tarihine yeni ve parlak bir sahife ilâve etmiştir. ttalyan filosu CartMrrigtten üç merhalede Şikagoya gidecektir. İtalyan f ilosunun seyahati hakkında d"ün gelen telgraflar şunlardır: Nevyorh 13 (A.A.) 24 tayya relik bütün ttalyan filotu dün saat 22,20 de Cartwrighta geldi. Cartwright 13 (A.A.) Yirmi dört tayyarelik Italyalyan filosu benzinlerini almakla meşguldür. Bun lar yarın Shediaca ucacaklardır. Gidecekleri yer 750 mil mesafededir. Londra 13 (A.A.) Ceneral Balbonun idare ettigi deniz tayyareleri filosu saat 14,20 de Shediac istikametinde havalanmıştır. Jeneral Balbonun raportt Roma 13 'A.A.) Stefani ajansı italyan tayyarelerinin İzlandadan Birinci sahifeden mabat kararın murakıplığa tebliğ edilme diği anlaşılmıştir. Diğer hususat hakkında ise bugiinlerde tebligat icrasına intizar olunmaktadır. TEŞEKKÜR Himayeietfal Cemiyeti tarafmdan Bakırköyünde insa edilen Doğumevinde familyamm ölümile neticelenecek olan bir vaz'ı hamli doktor beylerle kabile Kadriye ve asistan Nuriye Hanımlarm hazakatleri ve insanî muavenetleri neticesi olarak familyamı bir mevti mu « hakkaktan kurtardılar. Gerek familyaır ve gerekse ben kendilerine ilelebet med yunu sükran bulunduğumuzun muhte» rem gazetenizle iblâğını rica ederim. îthal edilen Yanan mallartnm bedelleri nasıl ödenecek? İşsizliğe çare arama müzakereleri Frannz Maliye Naztrının beyanatı Paris 13 (A.A.) Havas ajansı bildinyor: Eko dö Pari gazetesi Lon dradan dönen Maliye Nazırı M. Bone ile yaptığı bir mülâkatı neşretmektedir. M. Bone demistir ki: « Beni çok bahtiyar eden sey, bizim memleketimiz gibi millî paraları • ntn kıymetmi muhafaza etmek endi • sesile hareket eden memleketler ara smda mesai usulleri ve bir veçhe teessüs elmiş olmasıdv. Bu memleketlerin Urfada havalar kurak gittiği için su hareket usulleri hakkmdaki kilâf itti fakla elde edilmiştir. Ahnan tedbirleri suzluk başgöstermiştir. Kale mahalle sinde umuma mahsus olan kuyu, ku • istikbal için çok cesaret verici buluyoraklıktan kurumus, yeniden bir iki met rum. Londrada hummalı günlerden sonra nihıvpt anlasılmısttr ki çok sid re kazmak için Şiikrü isminde bir genç kuyuya girmiş, kayayı parçalamak ü • Jetli ihtilâflan apaçık ortaya dökecek olan müzakerelerin ruznameden mu • zere bir köseye dinamft yerleştirmistir. vakkaten çıkanlması lâıımdır. Ben kaŞükrü, fitili ateşlemiş ve ipe sanlarak yukarı çıkarken ip kopmuş ve za bul olunan bu tezi müdafaa etmiştim. vallı adam kuyuya düşmüştür. Bu sı Bu sureti hal daha iyisi bulununcıya karada dinamit patlannş, Şükrü de par dar, üzerinde itiJâf edilebilecek mühim meselelerin tetkikini miimkün kılacakça parça olmuştur. Şükrünün cesedini tır.» çıkarmak üzere kuyuya inen Mahmut isminde bir adam da kuyuda topla • Londra 13 (A.A.) M. Bone dün saat 14 te Parise gitti. M. Rist ve M. nan dumandan boğularak ölmüştür. Duvasoger de Londradan hareket et Musatfa isminde üçüncü bir adam tıler. da bunların cesetlermi çıkarmak üzeM. Parmantiye murahhas heyetine re kuyuya mmis, fakat dumanlardan riyaset edecektir. M. Saro cuma veya boğulmağa baslavmca, beni yukan çekmiz diye bağırmıstır. Kuyu başındakicumartesi günü Londraya gelecektir. ler, Mustafayt çekmeğe başlamıslarsa da M. Bone dc gelecek hafta içinde konzavallınm bası taşlara çarparak ağır suferansın alacağı sekle göre avdet gü rette yaralanmış ve hayatı tehlikeye girnünü tavin edcektir miştir. Amerikalıların yeni bir teklifi Urfada bir facia Türkiye ile Yunanistan arasındaki muvakkat itilâfnameye göre mem leketimizden gönderilecek mallarm bedeli, yüzde 30 u Yunan emtia bonosu olarak tesviye edilecektir. Yüzde 5 i Yunan genvlerile nakliyat bonosu, mütebaki yüzde 65 i rfe döviz olarak ödenecektir. Bu hesap ilk üç ay içindir. Ta cirlerimiz emtia bonolarile Yunan malı alacaklardır. Ahnan haberlere göre, bir kısım tacirlerimiz, bu su retle Yunan emtia bonolarile satın aldıkları yunan mallarım îzmire göndermişlerse de, Jzmir kambiyo mürakıplığı Türkiyedeki alıcımn bu mallarm bedellerini bankalara te diye ©derek tesellüm etmesine müsaade etmemiştir. Alâkadar makamatın tmir kambiyo murakıplığına bu hususta emir vermesi beklen mektedir. MAHMUT YESARİ Tipi Dindi! ROMAN Kıymeti bütün okuyanlar larafından takdir edilen edebiyattmızm en güzel eseri... 65 KURUS Seyfi Paşanın letkikatı Evvelki gün sehrimize gelen Gümrük Umum Muhafaza Kumandanı Seyfi Paşa dün de tstanbul tarafında teftişatta bulunmustur. Seyfi Pasa tstanbul mıntakasına ait tetkikle>ini bitirdikten sonra Akdeniz, cenup ve sark mıntaka larındaki teskilâtı da gözden geçirecektir. Bu teftislerin yeniden a'ınacak tedbirlerle alâkadar olduğu anlaşılmaktadır. Fiatla bütün kitapçılardan arayınız. Taşradan siparişlerde posta ücreti müesseseye aittir Matbaacılık ve Neşriyat Turk Anonım Şırketi Istanbul r GAZİNİN ESERİ Fiatı yart yarıya indirildi GAZİNİN ESERİ namında 500 iktısat mötehassısı italyaya gitti Memleketimizde muhtelif sahalarda tetkikatta bulunan Amerikalı mütehassısların şefi M. Hinnes dün sabah Stella Ditalya vapuprile İtalyaya gitmiştir. Halkevinde mektepliler sergfisf Londra 13 (A.A.) Amerikan murahhas heyeti yeni bir karar sureti teklif etmıstir. Bu karar suretinde çalısma saatlerfnin mümkün olduğu kadar azaltüması ve isci gündeliklerinin is • tihsal kabiliyet"v'n artması nisbetinde çoğaltılması esas'na göre bir ölçü kararlastırılmaM iltizam edilmiştir. ALENÎ TEŞEKKÜR 18 senedenberi muztarip olduğum ve tedavisi bir türlü kabil olamıyan bir hastalıktan muvaffakiyetli bir ameli • yat ile beni kurtaran Gülhane hasta • nesi çok kıymetli nisaiye profesö • rü Esat Bevefendiye, hastalığı teshis eden genc ve kıymetli basasistan Şükrü ve Saim Beylere karsı olan nihayetsiz nJnnettarlıklanmın, derin tesekkürlerimin arzı hususunda muhterem gazetenizin tavassutunu rica eylerim efen dün. Kızıhoparkta Zehra H^kkı (5502) Konya meb'usu Tahsin Beyin kîzî Halide Hanımla Erkânıharbiyei Bah riye »abık reisi Sıtkı Beyin oğlu Tay • yare mektebi muallimlerinden tayyare yüzbaşısı Şerefettin Beyin nikâhları dün Büyükdere Belediye dairesinde kay makam Hüdai Bey tarafmdan icra edilmiştir. Yeni yuvaya saadetler dileriz. Labradora seyahatleri hakkında bir rapor neşretmektedir. Jeneral Balbo, M. Musoliniye verdiği raporda, rüzgârm aksi istikaraette esmesinden Reykjavickten kalkarken rastlanan güçlüklerden bahsediyor. Uçuşun ilk iki saatinde tayyare • ler etraflarını görememisler ve hemen deniz üzerinde gitmeğe mec • bur olmuşlardır. Uçüncü saat ile beşinci saat arasmda sis o kadar fazla olmuştur ki tayyarelerin kanatlarını görebilmek imkânı bile kalmamıştır. Sonra 800 metro yüksekliğe çıkılmış ve vaziyet biraz tabiileştniştir. Aksi istikamet te esen rüzgâr, uçusu güçleştirmiş • tir. Ancak saatte 200 kilometro süratle uçulabilmiştir. Jeneral Balbo tayyarecilerin va zifelerinj yaptıklarını söyliyerek raporunu bitirtnistir. fotoğrafı havi büyük ve kıymetli albümden bütün Türk vatandaşla • rının istifade edebilmeleri için bu li I günden itibaren bir müddeti muvakkataye yani 1 ağustos farihine ksdar devam etmek üzere büyük bir ten • zilât yaptım. Memleketimize bir hi?meti müftehire olmak üzere teıtip etmiş olduğum işbu albümün fiatı bugünden iHbaren 150 kuruştan posta ücreti dahil olmak üzere yan yanya yani 75 KURUŞA tenzil edilmiftir. BEY OĞLU POSTA KUTUSU 2198 numaraya 75 kuruş gönderildiği takdirde mezkur albümden bir adet hemen adresinîze takdim edilir. JEAN WEtNBERG • 1 Varlık Ankarada on beş giinde bir çık'mak' ii/ere hazlrlanan «Varlık isimlı san'at ve fikir mecmuasınm ilk sayısi çıkmış tır. Memleketimızın san'at ve edebiyat sahasında ehemmiyetli bir boşluğu dolduran bu güzel mecmuanm elımize gecen ilk sayısı büyük bir intizam ve dıkkatle tertip edilerek çok temiz basıl mıstır. Bu sayıda Yasaı Nabi Beyin genç • lik ve inkâr isimli bir etüdü, Abdülhak Şinasi Beyin Ahmet Haşime dair ha tıraları, Kâzım Nami, Ibrahim Necmi, Ahmet Hamdi Beylerin makalelerile Kemalettin Kâmi. Sabri Esat, Cevdet KudTet, Ahmet Kutsî, Feridun Fazıl, V'asfı Mahir, Behçet Kemal, Ahmet Mu hip ve dığer kıymetli gençlerin siirleri vardır Nahit Sırn Bevin fevkalâde güzel bir buyiık hıkâvpsı de ayrıca tefnka olarak verılmektedır. Halkevinde yann bütün ilk mekteplerin bu sene hazırladık • lan sergilerin en giizel parçala • nndan mürekkep bir sergi açılacaktır. Çocukların hazırladıklari eşyalar arasmda cidden muvaffakiyetli eserler vardır. Resimler den yukarıdaki sonradan konulmuç tahta parçalarla yapılmıç kabartma bir memleket haritasım, aşağıdaki de bir doğumevi modelini göstermektedir. Oîomobil aranılıyor v Avlık kıra ile ku'lamlmak U7ere dort kışılilc, tem'z ve buvuk bir otomobil istenılıyor. Gazetemiz idarehanesmde T R. adre<tne hsıber venltne^ı