Ya hürriyet, Ya ölöm! TLFRİKA: 33 Yazan: ALİ NACl Bozüyük fabrikası r Nasıl yandı? Talaşların tutuşması 30 bin liralık zarar verdi Bozüyük «Hususî» Altı ay ka dar evvel büyük bir yangın neticesm • de yanarak faaliyetten kalan Bozüyük kereste fabrikalan makinelerinm kıs mı azarm tarm'r edilerek calıştınlma ğa başlamışh. Büyük bir gayretle çalışbnlması temin edilen müessese dün bir tehlike daha geçirmiştir. Talaşlar binalara yakm bir mahalle atıla atıla büyük bir yıgın teskil etmişti. Ekseriya yağmorlardan sonra bu talaş yigmlan kızısarak bîr takım mevziî talaş yan • gmlan yapıyordu. Gene böyle bir ta • las yangmı rüzgârm şiddetinden fab rika müdiriyet binasıru tutuşturmuş ve kâmilen yakmıştır. Yansrm öğleden sonra başlamış, bmanın ilk tutuşmasında önüne gecmek kabil olmamışsa da ikinci defa telefon santıralannm 3st kısrm ateş almış ve şehirdeki su tertibatmm kuvvetsiılijH ve hortumlarla suyun yanan mahalle yetiştirilmemesi yüzünden önüne geçilememiş ve bina dahilinde buhman muessesenfn evrak ve defterleri ve kasa an kuratnlmıstır. Yanan talaş yığmı içinde fabrika aksammdan biriket bması bulunuyordu. Rüzgârm alevleri bu istikamete sö • rüklememesî sayesinde bu bina kur • tuiımıştur. Yanan bmanın kurtanlması için çalışıldığı sıralarda korucu Hayri Efendi yuzSnden hafif surette yara lannvş ve tahtı tedaviye alınmıştır. Yangmra sönduralmesinde çalışmak uzere Biiecik Vilâyeti itfaiyesi eelbedilmiştir. Hasarat miktan 30,000 lira kadardır. Yanan bina sigortalıdır. Yan • ffmra yeni inşa edilen fabrikava ve havaî hat istasyonlanna ve diğer mehaniye sirayet etmemesi için sarfedi • len mesai müsbet netice vermiş ve başka bir zarar husulüne meydaı* verfl • miyerek tamamen sondSriilmüştür. Kâmran Cumhtmyet 3 Temmuz 1933 e oktosat Islerl f Bu akşamki program I ANKARAt 12,30 gramofon • 18 salon oricertra» n: Moıart (Figaro), Gounod (Faost), Rücker (Serenade Andalouse), Resey (Espanha). • 19 alaturka aaz . 20,15 ajans haberleri. İSTANBUL t 18 gramofon 18,30 fransâea ketin umum ticareti hariciyesinin (müptedüere mahsus) 19 alaturka saı maruz kaldığı inhitata kıyas edi • (Hikmet Rıza Hanım) • 19,45 alaturka lirse daha az müteessir olmuştur. ta (Zeki Bey) • 20,30 alaturka sax Tetkikatımızı ihracatımızla itha • (Safiye Hamm,Aleko, Yorgi Efendiler) lâtımız için ayrı ayrı yaparsak gö> 21,30 gramofon 22 ajans, borsa bu • rülür ki 1929 senesine nisbetle 1932 berleri, saat ayan. de Almanyaya ihracatmuz %47, AlVİYANA: rr.anyadan ithalâtımız da 7<: 57 dere18,30 konser saab' 19,10 konferans celerind'e düşmüştür. lar, havadisler 20,35 Viyana operetleAlmanyanın umum ihracatın o senelerde %58 ve hhalâhn % 66 de rinden parçalar 22,05 havadisler • 22,35 piyano solo 23,15 plâklarla recelerinde azaldığına bakılırsa hedans musikisi. yeti umumiyesi itibarile bizim Al • BÜKREŞ: manyaya olan alışverlşimizde hu 18,05 radyo orkestrasî • 20,05 konsule gelen tenakusların, bu mem • ferans, plâklar 21,05 harp ve keman leketin bütün alışverişindeki düş konseri 21,35 Kuartet konseri 22,05 künlüklere nisbetle daha az olduğu havadisler 22,20 hafif musiki. tezahür eder. Alman pazarlarının BUDAPEŞTE : memleketimiz mahsulâtı için haiz ol18,35 orkestra konseri 20,05 konduğu ehemmiyeti bu tahlilimiz bir ferans • 20,55 flüt refakatile şarkı kon • kat daha tebarüz ettirmiş oluyor. seri • 21,25 skeç 23,15 havadisler, mü Almanya ile Balkan memleket • teakıben: tsigan orkestran.. lerinin ticareti VARŞOVA : Almanyanın Balkan memleketlerile olan alışverişini toplu bir halde 18,20 plâklar 18,35 piyano konseri tetkik edelim: 19,40 plâk neşriyab devam ediyor • Almanyanın lthalfttı 20,45 tefrika 21,05 (VValdmeİster) (Milyon mark hesabile) J. Straussun opereti • 23,05 dans musikisi. 1929 1930 193i 1932 Romanyadan 211,0 236,9 102,9 74,4 ROMA : Yunanistandan 103,7 108,1 70,3 58,9 21,35 şarkı konseri (kadm sesile) Türkiyeden 75.6 69.0 52,8 40,1 21,50 (Faust) Berliozun operası • mü Bulgaristandan 51.2 58,9 48.3 34,5 teakıben: havadisler, musahabeler. Todor Aleksandrof Makedonya komitası, son derece şiddetli bir disiplinle idare ediliyor, her türlü zâf şiddetle cezalandırılıyordı 2 Todor Aleksandrofa, Makedonya komitasının kara albümü içinde resimleri görülen ve hemen hepsi ya bir kurşunla ölen, yahut başka birini öldürdükten sonra kendi canına da kıyan binlerce ihtilâlciden çok i»yrı ve hususî ehemmiyet verdiren başlıca leljep, onun, yalnız emsalsiz ve zaman zaman inanılmaz vak'alar meydana getirmiş olan çok yüksek cesareti değildir. Asla bir haydut olmıyan, fakat hakikaten, inanmış adamın, va tanperveirn, ve idealistin bütün seciyelerim taşıyan Todor Aleksnndrof, Makedonya komitasnn yalnız bir çete teşkilâtı olmaktan çıkararak, onu resmen tanıtmamış, fakat hakikatte, filen mevcut bir cumhuriyet idaresi gibi, devlet esası üzerine kurup işlemiş, yalnız büyük bir ihtilâlci değil, ayni zamanda büyük bir idareci, büyük bir «tahrikâtçı» olduğu kadar da, büyük hir teşkilâtçı idi. Bütün teşkilât, kendisinin başına geçtiği bir komitada, bir merkeze bağlanmış, ve bütün ihtilâl hareketi, elinin altındaki muhtelif rfüğmelere dokunup dokunmamak rnegelesi haline indirilerek gayet ba • sitleşmiş, makineleştirilmişti. Şüphe yok ki, bu makineyi gıcırtısız ve aksamaksızın işletmek için, en müthis esas olarak, diıiplini vazetmişti. Komitacılardan merkeze karşt körükörüne itaat istiyor ve halk ile temaslarında • kullanacakları dile kadar gayet dikkatli olmalarını ve kaba muamelelerden kaçınma larını emvediyordu. Bu disiplin bir ihtilâl mahkeme • sinin murakabesi altma verilmişti. Halkın hayatına, serefine, ma • lına her hangi bir sataşmayı, bu mahkeme, dayaktan ölüme kadar, komitaya mahsus ceza kanununun kendi hususî hükümleri dairesinde cezalandırıyordu. Suiistimal, hırsızlık, kadina tecavüz, bilhassa şiddetle takip olunuyordu. Paraya tamah eden bir ad'am, komitanın nazarında, yüksek bir milli ideale artik hizmet edebilmek için lâzım gelen vasıfların en esashsını kaybetmiş »ayılıyord'u. Ona artık bir muhtekire bakar gibi, nefretle bakılıyordu. Komitacı demek, kendini mensup olduğu cemiyetin en yüksek menfaatlerine vakfetmiş ve evvelden ölümü kabul etmiş, bina • enaleyh her nevi şahsî mülâhaza • ların menfaat hesaDİannın fevkin oe ı>ir ruı» •»nıu» w..»w» «.rekti. Bir hırsızın millî bir komitada işi ola mazdı. Onun yeri, hapisane idi. Kadına tecavüz fili de daha az şiddetle cezalandırılmıyordu. Her komitacı, namuslu bir kadina tecavüz edebilmek şöyle dursun, hatta namuslu bir aşk yapmak hakkını bile haiz değildi. Komitacı: «Aşkım tüfeğimdir!» Demeğe mecburdu. Bir kere gönlünü kaptıran, iradesini bir kadının saçlarına saran adamdan millî bir hayır gelemiyeceğine hükmolunuyordu. Komitacınm üzerine aldığı ağır işi, ölüm ve hayat işinî en yüksek gayesine ulaştırabilmesi için sevmemesi ve arkada bıraktığı her hangi bir hayal ile zihnini altüst etmemesi lâzım gelirdi. Komitacı, sevgilisini değil, vatanını düşünecek, rakibini defil, dÜMna unı öldürecekti. Komkacının kalbi olmamak gerekti. Makedonya komita»<nın olmuş hikâyeleri içinde aşk yüzünden mahvolmuş komitacılarm maceraları, yaptıkları işlerden, daha az acıklı değildir. Todor Aleksandrof devrindedir ki, bir daskaliçeyi, bir muallimeyi «even, Romeo ve Jülyet gibi sevişen gayet değerli bir çeteciye, birkaç kere, kara sevdasından vazgeçmesi ihtar edildi. Fakat biçare iyileşme«ine imkân, olmıyacak kadar sev <Uh idi. Komitanın ihtarlanna rağmen iradesini yenemediği görülünce, bir gün toplanıldı, ve, ölüme mahkum edildi. O kadar çok sır biKyordu ki, sağlam ve taş gibi rfuramadiğı gö rülünce, onun için ölümden başka çare balunamamıştı. v a k ' a Cumaibalâda oldu. Bir gün, genç ve yakışıklı çeteci çağırıldı ve ölüm emri kendisine tebliğ olundu. Ciözünde yalnız iki damla yaş beHrdi. Ert«si gün olmuş bir vak'a nak. lediyorum çeteci mezannı kendisi kazdı, beynine bir kurşun sıktı ve ağlıyan arkadaşları tarafından gömüldü. * ** İkinci misal: Makedonya komitası, koca bir teşkilâtı işletebilmek için paraya ihtiyacı olan bir müessesedir. Ne fazla, ne eksik, herkesin komitaya ne verebileceğini bilir. Binaenaleyh, Sofyanın birçok Yahudileri, Rum • ları, Ermenileri ve hatta zengin Bulgarları, hükumet vergisi haricinde komitanın da bir nevî vergisine tâbidirler. Günün birinde, her nasılsa ko mitanın saflan îçine kaymiş biri, bir sahtekâr, komitanın mührünü taklit eder. Bir ticarethaneye müracaat ederek birinci defasında «lli bin, ikinci defasında gene elli bin leva alır. (Bizim paramızla yedi yüz elli Iîra kadar birşey). Üçüncü defa, tekrar müracaat ettiği zaman, ticarethane sahibi Yahudi istenilen miktarlann taham • mülünü geçtiğini »öyler ve bir ta raftan da şüphelendiği için, başka bir gün gelmesini rica ederek, kalkar, komitaya şikâyet eder. Komitanın pek bu müracaatten haberi yoktur. Muayyen günde, komitadan îkî adam, Yahudinin mağazasının içinde, kendilerinin görünmiyecekleri, fakat herşeyi işitecekleri bh* yere gizlenir. Herif gelir, «komrta namma!» para kendisine verilir, ve tam çı • kacağı sırada, ellerinde tabanca • larla, karanlıktaki adamlar, üzerine çullamrlar. İki gün sonra, ayni adam, Cumaibalânın bir ormanlığmda, göğsünde şu levha ile, bir dala anlı bulunur: «Komita namına halkı dolandırrnağa kalktığı için komita tarafından ası'mıştir!» ••• tşte böyle kızgm fınvdan çıkiniş demir gibi iğilmez, bükîilmez, nzanmaz, kısalmaz bir disiplin sayesindedir ki, Todor Aleksandrof, az zamanda, Bulgarîstan dahilinde Makedonya komitasının niifuzunu en yüksek haddlne çıkardı, dtiş • manlarına müthiş korku verdi ve kendisi için de, halk tabakalan arasında, geniş bir muhabbet havatı vücude getirdi. "'..1ın, iki yüzlülük, övünmek, sarhoşluk, sefahet ve israf, dolandırıcılk, Makedonya komitasında, Bulgar cemiyetinde olduğundan çok daha şiddetle yasak edilmiştir. Devam edecek Almanyanın bizimle ve diğer devletlerle ticareti » Almanyanın haricî ticareti % 61 düştü; Türk Alman ticaretindeki tenezzül nisbeti ise^52dir ( Yakılacak kitaplar listesT^) Liste: 43 î. Behçet Kemal: Bütün yazıian. 2. Hasan Ali: Bütün şiirleri. 3. Selim Sım: Radyo konferanlan. 4. Htiseyin Rahmi: Butün eserleri. 5. Mahmut Yesari: «Tipi Dindi». 6. Faruk Nafirin bütün leri. 7. Ali Canip: Şiirleri. 8. Ibrahim Necmî: Tenkitleri ve makaleleri. 9. Neriman Muvaffak: Yazacaği fürkçe eserler. (Neriman Muvaffak Hanım Amerikada tahsil görmüş ve Anadolu Ajansı müdürü Muvaffak Beyin kıymetli kızıdır. P. S.). 10. Alâettin Cemil: Kooperatif . çilik hakkmda bütün yazılan. Arnavutköy: Amerikan Kolleji Nebile Almanyanın 1929 1932 haricî ticaretinin kıymet yekunlart 1929 1930 1931 1932 1927 ve 1928 ısnelerinde Almanya hariçten ve bilhassa Amerikadan istikraz yolile mühim paralar aldığı için o seneler zarfmdaki memleketin ithalâtı ihracatmı geçmişti. 1929 da Amerikadan ahnan ödünç paralarm arkasi kesilince rthalât derhal azalmağa başlamışti. Bu azahş Balkan memleketlerinden yapılan mubayaatta bile mühim a kisler husule getirmiş, Almanyanın 1930, 1931 ve 1932 senelerindeki ticareti hariciyesi mühim surette sutut etmişti. Almanyada iştira kudrettnin son derecede zayıflamau ve ecnebi mcmleketlerin Almanyaya sermaye dökmekten çekinmeleri bu memle ketin ithalâtını ziyadesile azalt mış, 1931 de ihracatta büyük bir fazlalık husule getirmişti. Fakat o tarihten sonra iktısadî buhranın gimden güne ziyadeleşerek en nihayet bütün dünyayı istilâ etmesi yüzünden ve paraların istikrarsızlığı gibi kanşıkhkiann tesirile 1932 senesinde ihracat korkunç bir şekilrfe düşmeğe başlamış, ticareti hariciye vaziyetmde Iehte2,873 milyon mark tutan fark 1,073 milyon mar ka inmiştir. 1929 senesinde Almanyanın umum ticareti hariciyesini 100 itibare e dersek 932 deki haricî ticaretini 38,7 adedi ile tesbit eyliyebiliriz. Milletler Cemiyeti tarafından 49 memlekete ait olarak hazırlanan istatistikte bütün dünya haricî ticaretmin 1929 da 100 itibarile 1932 senesinde 38,9 adedine düştüğü bildirildiğine göre Almanyanın ticareti hariciyesinin umumî buhrandan tam manasile müteessir olduğu anlaşıl maktadır. Almanyanın ithlât ve ihracat yekunu 1929 senesinde 27 milyar mark iken (13,5 milyar lira) 1932 de 10,4 milyar marka düşmüş, hemen he men ticte iki nisbetinde azalmiştır. Yugoslavyadan 60,9 74.8 40,1 29,5 IIIIIIIIIIIIIIMIMIIIIIIIinilllMIIIIMIIIIIIIIIIIIIIIIMIIIIIIIinilllUIIIIIIMIllllt Almanyanın ihracatı (Milyon mark hesabile) Romanyaya 164,1 137,3 92,5 (4,2 Yugoslavyaya 152,6 172,1 95.1 43,3 Türkiyeye 72,5 48,3 47,4 31,0 Yunanistana 76.8 56,3 56.6 23,5 Yahılacak kitap anketîne RoBulgarisfcana 44,7 22,9 25,3 20,8 Okumadan Yakmak yok! Milyar mark 26,9 22,4 16,3 10,4 Nisbi rakamlar 100 83 3 80.6 38,7 tthalât ve ihraçattaki temevvüç leri ayrı ayn tetkik ettiğimizde şu neticevi alırız: t Ihracatımız tthalâttmız Yekun Marlı nlabf Mllyar pakamlar Mark nlabl rakamirr Liste : 44 1 10. BÜThan Cahit: Bütün eserleri. Çamlıca : C. A. 1929 1930 1931 1932 13,5 12,0 9,6 5.7 100 88,9 71,1 42,2 13,4 10,4 6,7 4,6 100 77.6 50 0 34,3 Liste : 45 T. MektepIeTde okutulan bütün ede^iyat ve kıraat kitaplan. 2. Abdülhak Hâmit: «Makber», «Esber», «Tezer> den maada bütün eserleri. 3. Halit Ziya: «Mavi ve Siyah», «Aşkı Memnu», «Bir Yazm Tarihi» inden maada bütün eaerleri. 4. Hüseyin Rahmi: «îffet», «Mürebbiye» ve «Bir Muadelei Sevda* romanlanndan başka bütün eserleri. 5. Sami Paşazade Sezai: *Sergüzeşt» ten maada bütün eseTİeri. 6. Filorinalı Nazım ve Mithat Cemal: Bütün eserleri. 7. Yakup Kadri: «Nurbaba» dan ba«ka bütün eserleri. 8. Raif Necdet: «Yirminci asir» ve «Semavî lhtiras» tan başka bü tün eserleri. 9. Reşat Nuri: «Çalı Kuşu» ve «Akşam Güneşi» nden başka bütün eserîeri. 10. (Hep bir tek muharrir say; • larak) Aka Gündüz. Bürhan Cahit. Vâlâ Nurettin, Selâmi îzzet ve Ethem İz zetin bütün eserleri. Ortaköy : M. Samih • lthalâtın azalışı ihracata naza • ran daha fazladır. 1929 senesine kıyasla 1932 de ihracat ancak r'< 58 azaldığı halde ithalâttaki tenakus % 66 derecesindedir. Almanyanın memleketimizle olan ticaret vaziyetinde de son senelerde müh'm değişiklikler olmuştıır. Alman Türk ticareti Süadiyede Himayeietfal kır balosu Himayeietfal Cemiyeti Kadıköy kaza şubesi tarafından B. M. M. Reisi muhteremi Kâzım Paşa Hazretlerinin himayelerinde ! 3 temmuz 933 per şembe giinü aksamı Süadiyede plâj gazinosunda bir kır balosu tertip edil miştir. Kadıköyün kibar rıanımefen di ve beylerinden tertip heyeti tara fmdan idaer olunan ba!o mevsimin en kibar ve nezih balosu olacaktır. Davetliler için Süadiye iskelesinden sabah saat dörtte Istanbula vapur temin e dilmi.ştir. İstanbul meb'usu Salâh Cimcoz Beyin riyasetinde bulunan Cemiyetin kaza heyetile giizide hanım ve beylerden mürekkep olan tertip beyeti balonun fevkalâde mükemmel olması i çin çalışmaktadırlar. îthalâtımız Jt lly.n Mark îhracattmız A'ark Milyon Milyon Mark 1925 1930 1931 1932 75.6 69,0 52,6 40,1 Almanyanın umum ticareti hariciyesi 1932 senesinde 1929 senesine p.azaran %61,3 derecesinde azaldğı halde, Türkiye ile olan alışverişi ayni senelerde ^ 52 nisbetinde düşmüştür. Şu vaziyete nazaran Al • manya ile olan ticaretimiz memle 72,5 46,3 47,4 31,0 148,1 117.3 100,0 71,1 Balkan devletlerinin Almanya ile olan alısverişierinde 1929 senesinde 375 milyon markla Romanya birinci, 213 markla Yugoslavya 2 inci, 180 milyon markla Yunanistan 3 üncü, 148 milyon markla Türkiye dördüncü ve 96 müyon markla Bulgaristan 5 inci gelmişlerken, 1932 senesinde Türkiye ve Yugoslavyamn vaziyetleri değismiş, sıra şöyle olmuştur: Ithalât ve İhracat kıymetleri mecmuu 138,6 milyon markla Romanya 1 inci 82,4 > Yunanistan 2 İnci 72,8 > Yugoslavya 3 üncü 71,1 > Türkiye 4 üncü 55,3 > Bulgaristan 5 inci Almanyaya yalnız ihracatta 1932 senesinde sıraiile Romanya, Yunanistan, Türki'/e, Bulgarisian ve Yugoslavya 1, 2, 3, 4 ve 5 inci gelmişlerdir. Balkan devletleri arasında Al manyadan en çok mubayaat yapan Romanyadır. 1932 senesinde Ro manyadan sonra sırasile Yugoslavya, Türkiye, Yunanistan ve Bulgaristan gelmişlerdir. Yunanistan 1932 de Almanyaya 59 milyon marklık mal sattığı halde Almanyadan ancak 23 buçuk milyon marklık mubayaatta bulunmuştur. 1932 senesinde Balkan devletleri arasında Almanya ile ticareti hariciye plânçosu en müsait vaziyette olan memleket Yunaniıtandır. O sene zarfında: milyon mark milyon lira Yunanstan 35,4 17,7 Bulgarstan 13.7 6.8 Romanya 10,2 5.1 Türkye 9,1 4,5 Aktif haricî ticaret plânçosu elde ettikieri halde, Yugoslavyamn Almanya ile olan ticarî mübade'.eleri son 4 sene zarfında mütemadiyen mühim açıklar vermiş ve 1932 de bu açık 23,8 milyon marka, takriben 12 milyon liraya düşmüştür. bert Kollej talebesinden Nebile Hanım bir liste gondermis ve bir takım zevattn arattnda Mahmat Yesarinin *Tif>i Dindi.'* itimli »on çtkem romantnı da yaktyor. Hepsi iyi atna ba hanım *Tipi Dindh yi neden yaktyor acaba? Bilmiyor mu ki: 1 «Tipi Dindi* muellifi nrt bu ronumtndan dolayı yuzlerce tebrik • mektuba almtftır. 2 Bizzat Mahmut Yesari bu rornamn en çok beğendiği romant oldağunu gSylemiştîr. 3 Hemen bütün kitapçtlar ellerindeki mevcuda bitirmişler ve yeniden istemek mecbttriyetin de kalmtslardır. 4 Tasradan «Tipi Dindi* istiyenler «Matbaacıhk ve Neş • riyat Türk Anonim Şirketine» harıl harıl müracaat etmektedirler. 5 Bu roman pek yaktnda yeniden tabolunmak zarttreti ka rstsmdadır. Hanım buntart bilmiyebilir. O takdirde bir dereceye kadar mazurdur. Fakat hiç olmazsa müstakbel eserlerini ateşe verdiği arkadan Nermin Muvaffak Hammm bu hususta bir fikrini sorsaydı, şu küçük hatayt yaptp bizi bu kadar yazt yazmağa meo bur etmezdi. Süphe yok ki: Tipi Dindi! Türk edebiyatımn en kıymetli• en içli romanıdır. «Tipi Dindi» yi yakmak isti yenler, onu okumtyanlardtr. Zaten Nermin Muvaffak Hammm müstakbel eserlerini de yakmak istediğine gore Nebile Hanımda okumadan yakmağa bir meyil olduğu anlaştlıyor. Biz gene eminiz ki bu güzel eseri kim o> kursa okusun derhal beğenecek ve zevk duyacaktır. A. B. Piyasada Adana bugdayları da Hükumet Şark şimendiferlerini satılabilecek satın alacak Nafıa Vekâleti Şark şimendiferleri işletme hakkını şimdiki şirketten satın almayı düşünmektedir. Bu mak satla birkaç aya kadar şirketle hü kumet arasında müzakere açılması çok kuvvetlidir. Türkiye Iş Bankasından: Hkkimiyeti Milliye Bayramı münasebetile 5 temmuz 933 çar şamba giinü İstanbul ve Beyoğlu »ubelerimizle Kadıköy ajanımız kapalı bulunacaktır. Resimli Şark 31 numaralı temmuz nüshası üç renkli ?ayet güzel bir kapak içinde: Osmanlı Imparatorluğunun iktısat tarihi, İranda tarihten evvelki devirlere ait eserler, Comtesse de Noailles, sevki tabiî. hava yolculuğunda mühim terakkiler, Azor, Afrika çollerinde medeniyet, bir yankesi clnin hikâyesi, san maskenin zaferi, ve saireyi muhtevi olarak intişar etmiştir. Tavsiye ederiz. Adana buğday tacirleri îstanbulda Zahire Borsasına müracaatle Adana mahsulünden İstanbulda satış yapabilmeleri mümkün olup olmadığını sormuşlardır. İstanbul piyasasınd'a daha ziyade yumuşak buğdaylar revaçta olmakla beraber, r ASKERUK 1ŞLERİ "^ Ticaret Borsası Adana buğdaylarını tahlU ettirmiş, neticede gloten miktarının İstanbulda satılmaka olan Trakya ve Anadolu buğdaylarma Fatih Askerlik Şubesi riyasetinden: nazaran noksan olduğunu görmüş329 doğumlu yerli ve yabancı efrat ile tür. Bu neticeye nazaran, daha ucuz hastalık ve tahsil dolayısile 328 lil<»rle erbir fiatla gönderildiği takdirde, Atesi şeneye terkedilip mezkür doğumlu dana sert buğdaylannın da îstan larla muameleye tâbi bulunan efradın son yokalmalarına 4/7/933 salı günü baş bul Borsasında satılabileceği müm lanacaktır. 329 luların nüfus cüzdanlarıkün olacaktır. Zahire Borsası şehnı, mektep talebeleri mektep vesikası ve rimizdeki alâkadar tacirlerin de müikişer kıt'a fotoğraflarım hamilen her '• taleasını alarak bu neticeyi Adana gün saat 13 buçuktan saat 18 e kadar ' buğday tacirlerine bildirmişt''. şbeye müracaatleri lüzumu ilân olunıır. j Harp malulleri eşya piyangosı Harp malullerinin her yıl yaptıklan eşya piyangosu bu yıhn temmuz • yında icra edilecektir. Vilâyet muıakıplan tarafından nümuneleri mühiirlenerek Bahçekapıda Yerli Mallar Pazarmda «Eski Malulgaziler Pazan» teşhir ve tevzi edilecek olan çok zengin v« kıymetli mallar arasında lüks otomo bil, gramofon, halılar, seccadeler, battaniyeler. kadm, erkek malzemelerine ait her türlü kıymetli ve çok zarif eş yalar vardır. Bir taraftan Malulgazi lerimize yardım etmek ve diğer taraftan 20 kuruş gibi çok az bir para mu . kabilinde cidden kıymetli eşya kazan mak isriyen vatandaşlanmızm bu gü zel ve tam yerine matuf fırsatı kaçır mamak ve bu mütekabil faydalardan is rifade etmek için acele etmelerini tavsiye ederiz. Keşide sandıklanndan bir tanesi Bahçekapıda fş Bankası köşesinde, diğer bir tanesi de Karaköy Köp rübaşına konulmuştur. Her isabet e den numaraya ait eşya derhal Yerli Mallar Pazarından venlççektir. Kereste ihracatı mızda fazlalık Rendelenmiş ve balabanlaşmış me şe, ceviz, karağaç ve ıhlamurdan kutuluk ve ambalajlık kereste ihracahmız geçen sene kayde değer bir canhlık göstermiştir. Bu ihracatın bu sene daha fazla bir şekilde yapılması için tedbirler almmaktadır. İhracatta şayanı memnuniyet olan bir cihet, bizzat kereste ihraç etmekte olan Romanya ve Rusyanm da bu kerestelerimizden 200 bin lira raddesinde satın almış olmalandır. 932 senesinde Almanyaya bir bu çuk milyon küsur liralık, Mısıra 60 bin, İngiltere, Hollanda ve İtalyaya yarımşar milyon liralık, Amerikaya da 200 bin küsur liralık kereste ihraç o • lunmuştur. 329 dogumlular yoklaması Usküdar Hâle sinemasında FAHiŞENiN BELÂLISI Ilâvetcn Gazi Hazretlerinin nuıukları ve dünva havadisleri Bursada koza satışı Bursa 1 (Telefonla) Koza satışı hararetlenmist r. Bugün 1£> bin kilo koza satılmıştır. Koza satısmın bir misli daha artacağı ümit edil mektedir.