27 Haziran 1933 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2

27 Haziran 1933 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Cumhmrîyet '• 27 Hazîran İ933 Yazan: MARTA MAK KENNA ikı Yuzlu KJZ 72 C Şehir ve memleket haberleri Üniversitenin Yeni kadrosu 20 isme J Siyasî icmal Almanyadaki son hâdiseler Iman Başvekili Hitlerîn. « m kahir bir ekseriyet, kazandıktan sonra yaptığı ilk is komünistlere karş» bar im ha siyaseti tutmak olmuştu. Ko münist meb'uslar devlet parlamentosu ile müttehit hüknmetlerm meclislerindeı uzaklaştınldı. Bılâhare komünistlerin amele teskilâtile mücadele teskiiîtı ilga ve malları raotedildi. Daha sonra fırka ilga olundu. Avni zamanda komönizm millî olmayıp beynelmilel bir teşekkül olduğundan bn fırka mensdbininin gizli ve alenî faalivetlerinin hıyaneti vataniye olacaeı ve buna göre ceza verileceğı ilan edildi. Bu mücadele yalnız komünistlere mü teveccihti. Sosyalistlere dokunulmanustı. Yalnız bütün amele teşkilâtınm »ev hidi ve millî bir sekle sokulması Hit ler fırkasmm baslıca umdelerinden biri bnlunduğundan sosyaHstlerle amele vn dîkalan bu fırkadan almarak diğer amele teskilâtile birlestirilmiştir. Gerek devlet parlamentosunda gerek müttehit hükumetlerin parlamentolannda sosyalist meb'uslar bulunma»ına müsaade edilmwti. Bunlar bu mech'slerde mı»halefeti temsil ediyorlardi. Fakat aradan çok zaman gecmeden muhtelif sebeolerden dolayı, sosvalistler dahi komünist'erin akıbetine uğra dılar. 22 hazirandan itibaren sosyalist meb'uslar parlamentolardan çtkanldı, meb'usluk aidah kesildi. Sosval demokrat nimını tasıvnn fırka da ilga edildi. Hitlercilerin birdenbire sosyalistlere karsı harp acmalarmın baslıca amili, Ce nevrede toplanan beynelmilel mesai konferansında, dünya amelesinin Almaı heyeti morahhasaıına karşi almış olduğ basmane vaziyettir. Almanyada amele teskiliti, muh^'if fırkalann elmden almarak tevhit edil • mi< ve M. Hitlerin fırkası olan millî sosyalist Alman amele fırkasmm .nezareti •ltına konulmus olduğundan Cenevred» ki konferansa istirak eden memleketlerm amele murahhasları, Alman amele murahhaslannt A'manya amelesinin hak>*kî mümessili addetmek istememislerdir. Konferan«taki amele murahhaslart Aîmsn murahhaslarına karsı hakaret edici bir vaziyet takınmışlar, çıkan mürtakasalar esnavnda Alman heveti mu« rahhasası reisi M. Levtn cenubi Ame • rika memleketleri hakkında apzmdan kacirdısn müstehzi bi»«ümİ4r Alman h« yeti murahhasasma karst omumî bir hü« cum y,apılm«»ma vesil* tutulmustur. Nihayet Alman heveti murahhasası, «nw!< murahhaslan iftimalarma kabul edilme» mistrr. Neticede Almanya konferanstan çekilmistir. 1 Hitlerciler, Cenevre^»*ki mesai kon « feransmda gösterilen bu husumeti Al» man sosvalistlerinin tesvik ve tahrikrna atfetmişlerdir. Son günlerde Alman sosyalistlerî ruesasının Almanyadan firar ederek ÇekosTovakyanm payitahh Prag sehrinde yeni bîr merkez kurmus olma» ları Hitlercilerde süphe uyandırımşiır. Işte bu ahval Alm?nvada sosyalist fırkasmm ilgasma ve muhalefetin ortadan kaldınlmasma müncer olmustur. Al manya haricinde Hitlerciler aleyhine yapılan hareketler, dah'ldeki tesckkül lerin büsbütün yıkilması gibi aksi tesirler yapıyor. Bunun bir misali de »osyal den"<I<rat fırkasmm ortadan kaldtrıl • masıdır. MUHARREM FEYZİ Çeviren: ABİDlN DAVER Seyrisefainde Dün muamelât yeni idarelere devir faaliyeti başiadı Posta vapurculuğu şirketme jrirecek armatörlere ait genrlere kıymet takdir etmekte olan komisyon dün Kocaeli sirketinin Bartm vapurunu muayene etmîstir. Komisvon buttiin de muavene ıslerine devam edecektir. Takdiri kıy • mete aît formül bütün muavene isleri bitiildikten sonra tesbit edilecektir. Komisyon azalarma verilecek mua yen« ücretleri, bu husu«ta cari beynel milel esaslara jföre komisyon tarafından tavin olunacaktn*. Diğer taraftan muamelâtı yeni te şekküüere devir için Sevrisefain idaresmde de. dün bu tesekküller erkânınm iş • tirakile haztrlık yapılmağa baslanmış • tır. Tasfiye neticesinde kadro haricinde kalan memurlara hizmet müddetlerine nazaran istihkaklan olan tazminat bedelleri dün verilmiştir. Cumartesi günü deniz yollan isletmesi, Akay ve fabri • ka müdürlükleri ise baslıyacakiardır. Afyon taciri Kadınlar! Yeni kanunun meydana çıkardığı garip bir mesele lnhisar kanunu mucibince vilâye • te verilen afyon beyannamelerinin tasnifine başlanılmıstır: Bazı afyon tacrlerinin mevcut malları hakkın da vilâyete beyanname vermedik leri anlaşılmaktadır. Keyfiyet banka ardiyelerinde duran bu mallar için bankalar tarafından verilen beyan namelerle meydana çıkmıstır. Verilen beyannamelere göre mevcut afyonlarm kıymeti yüz bin lirayı mütecavizdir. Meselede garip bir nokta daha mevcuttur. Beyanname verenler a • rasında bazı maruf zevit, hatta, bazı kadınlar da bulunmaktadır. Bunların afyon sahibi olmaları hayretle karşılanmi'tır. Bazı alâkadarlar meseleyi izah için şunları söylemektedirler. Afyon kıymetli bir mata oîduğu cihetle bu mallarm para muka bilinde rehin olarak alınıp hıfzedilmis bulunmaları muhtemeldir. Soğuk kış gecesinde gizli odada her an , yakalanmak korkusile titreşiyorduk' Onlara, daha bîr giin evvel evim mev • kiini ve şeklini tarif etmiştim. Ingilizler gelinciye kadar Bakkal Annenin tarifi üzere, gizli odayı arama ğa başladım. Tavana kadar çıkan büyük şöminenin sağ tarafında, duVBCIII içîne yapılmış olan «yük> jfeklindeki dolabın tokmağım çevir • dim. Paslı dil gıcırdıyarak açıldı. Yükün içine girdim. Karşima ge • len tahta bölmenin alt taraftnı aya • ğımın ucile sıkıca ittim. Bölme ayağimın tazyikile içeri doğru gitmeğe başiadı, ayni zamanda bölmenin üst tarafı da başıtna doğru inivo«rdu. Tahtayi ayağimla itmekte devam ettim. Bu suretle bölme merkezin den bir mihverle iki tarafa bağlan TOiş bir kapak seklinde açıldı ve ufki bir vaziyet aldı. Kapağın zernme nazaran muvazi bir şekil alması üzertne iğilerek altmdan elektrik fenerimle odanın içerisini muayene ettim. Burası epey geniş bir oda idi. Zemininde ot ve saman yığınları vardı. Ufki vaziyette bir kapan kapağı gibi açılan kapağın en kücük bir ses bile çıkarmadan açılmış ol • duğuna dikkat etmiştim. Artık gizli odayı bulmuştum. Kapağı açık bırakarak yükten dısarı cıktım ve evin penccelerini örten kalın mese tahta kanatlardan bîrinin aralığından dısarıyı tarassuda bas ladıtn. Biraz sonra,karlı gecenin beyaz karanhğı içinde iki gölge göründü. Evin kapısı gıcırdıyarak acıldı. Sonra, kapidan içeri girince kars'nıza çıkan büyük odada avak sesleri duydum. Saklandığım köşede dur • muş, gelenlerin tngiliz esirleri oîduğuna emin oimak istiyordum. Onun için Bnce elekbik fenerimi yak madım. Kim bilâr, belki de bu ge lenler, Alman jandarmaları idi. p a kat biran sonra, kısık bir ses yavasça îngilizce olarak sordu: Kitn var, orada? Ben buradayım, işler yolunda! Cevabını verdim. Simdi ne yapacasjız? Arkamdan gelinîz. Elektrik fenerimi yaktım ve vükten îcerî Vîr^!»* "tHfcilizîer de beni takip ettiler. William sordu: Matmazel, bu. dolapta çok kalacak mıyız? Bu ıssız ve lıarap evde saklambaç oynamak pek hoşuma gitmiyor. Hududun öte tarafına kapağı atsak daha iyî olur. Bu kadar aceleci olmayın, biraz bekleyin dedim. Simdi çomelip yere diz çökün ve başınızı bir yere çarpmamak isterseniz kafanızı i • ğin. Dediğimi yaptılar. Sürüne sürüne yürüyerek beni takip edin. Hiç seslerinî çıkarmadan ar kamdan geldiler, bövlece kapağın altmdan gecerek gizli odaya girdik. Kapağı, ufkî vaziyetinden amudî vaziyete getirdim ve arkasındaki çifte kalın sürgüyü alttan üstten sürdüm. Artık dışardan kitn*e içeri giremezdi. Karanlıkta yerdeki yumusak ot ve samanların üstüne uzandık. Timminsin sesi işitildi. Tuhaf bir sey buldum, galîba araba feneri Ceo fenerimi vaktim. Bulduğu sey, hakikaten eski bir araba feneri idi. içinde de bir mum parçası vardı. Injriliz mumu yaktı. Bizden evvel birisinin burada oturduğu anlasılı • yordu. Arkamdaki geniş köylii tnantosunun iç tarafına dikilmis olan heybe çribi c^be sakladığım nevaleyi çıkardım. Runla> üç *ise bira, ekmek, peynir, keci sütü hulâsası. ik< pipo ile biraz tütünden ibaretti. İngilizler, büvük b > sevinçle bütün eetirdik >Ierimi cabucak temizledikten sonra, otların üstüne uzand>1ar ve pİDOİa ri"i yaktılar. Araba fenerini söndürdük. Dnarıda keskin soğuk, bu sırasikı kar>alı ve oenceresiz ?izli odaya o kndar nüfuz edemediiri icin, uzun bir vürüvüsten sonra, hepimiz* re havet çökmüstU. Biraz sonra. İngi lizler uvutnağa ba^ladılar. Ben de uvuklıyor; fakat ihtivaten büsbütün daltnaktan çekinivordum. Fakat uyku nvle tatlı ve dayanılmaz bir seydirki ben de uyuya kalmısim. Bil • mem nekadar uyumusum. B'Vdenbire vambaşımda almanca konuşan <esler duydum ve sıçrıyarak uyandım. Sesler dısaridan geliyordu. Gecenin bu saatinde almanca konuşanlar, jandarmalardan baska kim • se ©lamazdı Tntjilizleri dürterek uvandırdım Ürümüz de endise içinde sesleri dinlemeğe başladık. Sesler, srUtikce uzaklaşarak büVbütün kay1 < DOIJU. Fakat bfz 1roVfcu«f*n nâl8 susuvordıık. Nihayet William sükutu ihlâl etti: Galîba bir devriye idi. Arkadaşı da sordu: Buradan ne vakit defolup gideceğiz? Saatime baktım. Bes dakika sonra yola çıkarıı, dedim. Timmins: Mabadi var intikal ediyor Universite ıslahatile mesgul ko • misyon bina ve nakil islrrini bitir • mistir. Yeni muvakkat kadroda hazırlanarak Vekâlete arzedilmis olduğundan artık ıslahat projesinin tatbikından başka yapılacak if kalmamıŞtır. Kadro Vekâlet tarafından tetkik ve tasdlk edilecek, netice bir hafta ya kadar belli olacaktır. Şimdiük Darülfünun kadrosunda yapılan değisikliklerin 20 zatı istihdaf ettiği sövlenmektedir. Nurettin Ali B. izahat verîyor Darülfünun teşrih müderrisi Nu rett'n Ali Bey gazetemize gonderdîği bir mektupta yeni teşrihhanenin eskisinden daha fennî ve modern tesisatı ihtiva etmesi alâkadarlarca kararlastırıldığından yeni tesrihhane eskisi gibi yapılamıyacağı için va zifesinden çekilmeğe karar verdiği mealinde çıkan şayiaKrrn doğru olmadiğını bildirmektedir. Otobils seferleri ziyadeleştirilecek Otobüa sahiplerine yaz mevsimî dolayısile tarifelerini degistirmeleri hnsusunda tebliğat yapılmıştır. Seferler ziyadelestirilecek; bilhassa Taksim Yenimahalle hattında daha sık araba isletilecektir. Tebdilihavaya muhtaç muallimler Bazı muallimler tebdilihavaya muhtaç olduklan beyanile Maarif Vekâletine müracaat etmektedirler. Vekâlet, sayf iye yerlerinde Vekâlete ait müsait binalar varsa bu gibi muallimlerin bu binalara yerleştiril • mesi için emir vermistir. Muallimler mekteplerin açılacağı zamana ka • dar bu binalarda kalarak tebdiliha • va edeceklerdir. Bir tecavözön muhakemesi Bakırköyde Zeytinlikte oturan Melâhat isminde küçük bir kız çocuğuna seni tarzda tecavüz etmek • ten suclu 18 yaşlarmda Salihin muhakemesi, dün, tstanbul Ağırceza mahkemesinde neticelendi. Suçlu bir sene hapse ma'hkum oldu. Yası sebebile cezası altı aya indnrildi ve mahkumiyet müddetini de mevkuf kaldığı müddet zarfında ikmal et tiği cihetle serbest bırakıldı. Noksan ekmek satan fırınlar Son günlerde bütün fırınlar sıkı bir teftişe tâbi tutulmağa başlan • mıstır. Evvelki gece sabaha karsı Fatih mıntakasında yapılan bir teftis neticesinde Fener fırınlaırında 78, Samatyada 173, Karagümrükte 208, Sehremininde 97 ve Eyüpte 173 okka noksan ekmek görülerek miisadere edilmistir. Fırıncılar hakkında takibat yapılmaktadır. ilk tahsil 6 sene mi olacak? tlk mekteplerdeki tahsil müddetinin altı seneye iblâğ edileceği hakkında bazı sayialar çıkmıstır. Bizim yaphğimız tahkikata nazaran mesele sudur: İlk mekteplerm altı seneye iblaği düsünülmüf, fakat bütçeye 4 milyoıt Iira kadar bir yük tahmil edeceği anlasıldığmdan bu maksadın tatbikı müsait bir zamana bırakılmıştır. Dir iskân davası Refika Hanım isminde bir kadına iskân hakkı olmadığı halde Kurtu • lusta mal teffix etmekten suçlu sa bık iskân memuru Nazmi Beyin durusmasına, ikinci ceza mahkemesinde devam edildi. Suçlu, iskân muatnelesipin yolunda ve poliste mukayyet olduğunu söyledi. Mahkeme heyeti bu cihetin tah kiki ve şahitlerin celbi icin muhakemeyi baska bir güne bıraktı. Mötehassısların faaliyeti Bir müddettenberi şehrimizde bulunan sehircilîk mütefıa*s"sYs1 M.'"A|« gaş tetkikatını bitirmiş, rapomnu haZırlamafc üzere dütl memlefcetine gitmiştir. Diğer miitehassıs Lamirin tetki katı daha bir müddet devam ede • cektir. ttfaiye mütehassısı da tetkikat ile meşguldür. Bu mütehassıs daha iki ay kadar calısacak ve bir rapor hazırlıyarak Belediyeye verdikten sonra memleketine gidecektir. Alınacak rapora göre itfaiyenin ıslahı için faaüyete girisilecektir. ilk mektepler sergisi tlk mektep müfettişleri toplana • rak Halkevinde açılacak ilk mek • tepler sergisinin 10 temmuada kü şadını kararlaftırmiflardır. Sergi hazırlıklarına başlanmıştır. Muhakeme edilen ihtiyar heyeti Hakikate uygun olmadan ve Vahram îsminde bir çocuğa ilmühaber vermekten suçlu olan, Pangaltı mahallesi eski ihtiyar heyeti azaların • dan Kemal, tsmail Hakkı. Adil, Nazmi, Supîıi, Asım ve Yeznik Efendilerin durusmalarina Ikinct ceza mahkemesinde dün baslandı. Mahketneye suclulardan Kemal, Asım ve Yeznik Efendiler gelmis lerdi. Diğer suçlular meydanda yoktu. Yeznik Efendi sorguda şunları «öyledi: « Vahran geldi. Wifus kâğıdmı kaybettiğini, yeniden çıkartacağtnı «oyliyerek ilmühaber istedi. Beyannamelerde ismini bulamadık. Birinci muhtar: (Ben tanınm, ilmühaberi yap) dedi, yaptım. Fakat imzala madım.» Diğer suçlu Kemal ve Asım Beyler de o gün isleri olduğu için mü hiirlerini ımıhtara bıraktıkUrını, meseleden haberdar olmadıklarım »oylediler. ' Muhakeme diğer suçluların çağnlmasi için başka bir güne bıra kıldı. ** Dünyanın en ihtiyar adamı «Beni "züntü bu hale soktu!» diyor Zaro •Ağa iyileşti ^ istenografi imtihanlan Geçen persembe günü Darülfil • nunda yapılan istenografi imtihan larına 21 kişi istirak etmis 14 ü ka • zanmıstir. Meselâ sürat imtihanında yalnız Şehir Meclisi istenoğraflanndan Ke* mal Bey muvaffak olmustur. Haf if »ürat imtihanında S kişi muvaffak olmus ve birinciliği Darülfünun kursundan Zehra Ali Hanım almıstır. Nazarî imtihanda 8 kişi muvaffak olmus, birinciliği Şifli Terakki li«e •inden Ayşe Hanm kazanmıstır. Tuluat kumpanyaları Belediyeye borçlu Bazı tuluat kumpanyaları Darü • lâceze hissesinden dolayı Belediyeye olan geçen seneki borçlanm henüz vermediklerinden bu kabil müesseselere badema müsamere için izin verilmemesi alâkadarlara tebliğ e • dilmiştir. a Yol parası veremiyenler Yol parasım nakten vermiyenler bu mükellefiyeti inşaat mevsiminde bedenen ödiyecekleri için bunlara ait luteler hazırlanmağa baslanmıstır. iktısat mOtehassısı gitti Iktısat Vekâleti tarafmdan ge • tnrtilmiş olan iktısat müteha»*ısı M. Valter Himes dün aksamld trenle Ankaraya gitmiştir. Gene mi? Şarkta Kürtleri ayaklan dırmağa çalışanlar var Alman bazı haberlere göre birta« kim kimseler şark hududumuzda yeni bir hâdise çıkarmak :çin çalışmak. tadırlar. Bu hususta Antakyada çı kan Yeni Gün gazetesi Halepte çıkan Vahdet gazetesinden nakien şv satırları yazmaktadır: «Türkiyenin şark vilâyetlerînde vaki olan Kürt isyanlarından bili • yoruzki ecnebi entrfltalan, (Hoy • bon) namı altında bir teşküât icat ederek istıfadeye kalkiştı. Ve gene ecnebi entrikalan o harekete millî bir mahiyet maskesi takmağa çalıştı. Yangm söndürüldü. Mücrimler şiddetle cezalandmldı. Fakat teşebbüsün hakikî faillerl tehlike haricinde kaldılar. Şimdi yeni bir suikast hazır'ıyorlar. Bundan dolayı ihtiyatkâr olmalı ve fa • ziletlerle dolu olan şu necip Kürt milletini bu entrikalara agâh etme* lidir.» Balatadaki yurt Belediye tarafından Galatada tesis edilecek evsizler yurduna ait hazirhklar iktnal edilmek üzeredir. 23 temmuzda yurdun küşat resmi ya • pılacaktır. Belejiye Reisinin mütehassıslara verdiği ziyafet Zaro Ağanın kalnbennde dan altnan bir resmi Dünyanın en yaşlı adatnı Zaro götürenler, paralanmı ve eşyamı Ağa geçenlerde hastalanmış, gün • çaldılar ve beni perisan ettiler. Ben lerce yatakta yatmağa mecbur ol meraktan böyle oldum. Yoksa hasmuş* nihayet dün biraz iyileşerek talık nedir bilmezdim. En çok si yürüyebilecek hale gelmistir. kâyetim karın ve bas ağrıları ve Zaro Ağa bu defaki hastahğında bakımsızlıktır. Karımın ölümü üzeeşyasi çalınacak korkusile evini birine yeniden evlendiğim doğru de • rakamadığı için hastaneye götürülğildür. Ancak bir hizmetçi kadın tutmesine razı olmamış, sadece tahmil tum. O da esyamın bir kısmını çalave tahliye amele cemiyetinin doktoru rak kaçtı. Simdi hastanede yattığını tarafından tedavi edilmistir. haber ald<m. Iyi kadın nerede ki ev. Zaro Ağa dün yatağından kal leneyim. Münasip bir hanım bulurkınca evmin civarinda tramvay cadsam nikâhla da alırım. Torunlanm desinde bir kahveye giderek akşam bana bir kadın gibi bakamazlar. Hem gec vakte kadar orada oturmu«tur. onlar da fakir. Daima devlete, milZaro Ağa son hastalık vüzünden lete dua ediyorum. Belediyenin verepeyce zayıflamıştır. Fakat ölüm diği kırk Iira aylıkla geçiniyorum. halinde olduğuna dair çıkarılan şaSenede bir kat elbise de veriyorlar.» yialar asılsızdır. Asvdide ihtiyarm Zaro Ağanın yegâne kıymetli eşetrafında bulunanlar artık eski k»dyası tngiltereden getirdiği kehribar retini kaybetmesine rağmen daha saplı bastonundan ibaret kalmışti". elli sene yaşıyarak ihtiyarlık rekorunu rauhafaza edeceğini söylü Bunu hiç bir an yanından ayırma • yorlar. maktadır. Zaro Ajra dün bir muharririmize Zaro Ağaya torunları kendi ev • demiştir kit Ierine gelmesini teklif etmişler. fakat kabul ettirememişlerdir. * Beni Avrupa ve Amerikaya Randevu evleri Zabıtaca son bir hafta zarfında yapılan araştırma neticesinde Beyoğh cfhetinde yeniden altı randevu evi tesbit edilerek kapatılmış ve sahipleri adliyeye verilmiştir. Protestanlık propagandası mı? Gedikpaşadaki Amerikan mektebinin protestanlık propagandası yapmakta olduğu hakkında Maarif idaresine bir ihbar vaki olmustur. Bu hususta müfettisler tahkikat yap • maktadır. Vâ Nu Bey Akşamdan ayrıldı Aksam refikimizin «Akşamdan akşama» fıkralarmı hikâye ve ro • manlannı yazan Vâ Nu Bey mesaisini yeni çıkacak bir gazeteye hasretmek üzere yarından itibaren Akşam refikimizden ayrılacaktır. Vâ Nu Bey, gerek kendi ismile, gerek «Hatice Süreyya» ve «Hikâ yeci» namı müstearile yazacağı yazılan yakında çıkacak olan veni bir gazetede neşredecektir Muhittin Beyîn evvelki gece Tarabyada şehrimizde bulunan şehircilik, konservatuvar ve itfaiye mütehassıslan şerefine bir ziyafet verdiğini yazmıştık. Bu ziyafette Vali Muhittin Beyle mütelıassıslar • dan başka Vali muavini Ali Rıza Belediye muavinleri Hâmit ve Nuri, Belediye fen isleri müdüHi Ziya Beyler ve bazı mühendisler hazır bulunmu^lardır. Vali Muhittin Bey ziyafette irat ettiği nutukta müehassısiarın uzerTerine aldıkları işlerin ehemmiyetinden bahsetmiş, bu isleri muvaffakiyetle neticelendireceklerinden emin olduğunu söylemiştir. Vali Beyin nutkuna profesör A • gaş cevap vermis, tstanbul gibi ta • rihî bir şehre hizmet etmenin her fen adamı için şeref ve iftihar vesilesi olacağını anlattrstır. Resmimiz ziyafette bulunanları gösteriyor. Dahiliye Vekili şehrimizde Dahiliye Vekili Bey, dün sabaK Ankaradan şehrimize gelmiş, Haydarpaşada Vali, Vali muavini, Emniyet müdürü, Belediye erkâni, şeh« rimizdeki ecnebi sefaretler mümessilleri ile bazı meb'uslar tarafından karşılanmıştır. Vekil Bey şehrimizde bir kaç gün kalacak, sonra tekrar Ankaraya dönecektir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: