Camhttriyei< Ikı Yımıı Kız Yazan: MARTA MAK KENNA Çemren. ABİDİN Arkadaş, fazla yiyeceğiniz var mi, dive aradık. Burada verdikleri yemekler pek az, aç kalıvoruz, dedi, sorta, Villv ile bana birer pa ket sigara hediye etti. Sükutî Villy tenezzülen su cevabı verdi: Arkadaş, aç kaldığınıza cok müteessir oldum ama benim midem de sizînki"den fazla dolu değil! Sonra, hayvanlara bir kamçı yapıstırdı ve bahriye neferlerini ağzı açık bırakarak caddeyi tuttu. Or talık ağarırken çiftliğe vardık. Amcam iki oğlile beraber işe çıkıyorlaıdı. Kasketimi çıkarmadan beni tanıyamadılar. Sonra da cür'etkâr • lıgım karşısında fena halde kork • tular. Aracam beni kolumdan yakalayıp mutfağa soktu. tkide birde: Kız, vallahi kurşuna dizilirsin, dıyordu. Roulertte bulunmıyan bir sürü nefaisten mürekkep bir kahvaltı aofrasına oturduk. Sükutî Willy, memnuniyetle tıkıştırmağa başla • dı. Adamakıllı karnını doyurduk tan sonra beni hayrette bırakan acayip bir galibiyet bakışile bakarak sofradan kalkti. Hayvanlara bakayım, beygirler dinlensin, >iz ne zatnan isterseniz o vakit gideriz, dedi. Bugün amcamla burada kalaeağım. Gece 11 de yola çıkarız. Evvelâ amcamla oğullarmt ?öyle bir sorguya çektim. Yarım »aat wn< ra, çiftlikten bir adım atmadan bir hayli kıymetli havadis toplamıştım. Vazifemin ik"nci ve en mühitr» kısmı gizli telefon santıralını öğrenm»kti. Bu hususta bir ipucu yakaladım. Aldığım haberler şunlardı: Amcam, çiftliğinin mahsulâtın dan bir kısmını, Alrrtanlara vermck mecburiyetinde olduğu için her hafta, bunları Bruges civaırındaki bir depoya götürürdü. Bazan arabacı • lara, yüklerini nehrin kenarına kadar götürmeleri emredilivo«"du. Doklar mmtakasına yaklasmak memnudu: Hususî bir mürur vesi kası olmıyanlar, bu mıntakanın iki kilometre "otesmde durmak mecburiyetinde idiler. Bu sıkı memnuiyetin sebebi, nehirde Almanların denizalti gmilerine mahsus bir iissübahrî vücude getirmiş olmaları idi. Amcazadem müteaddit defalar çiftliğin arabasını sürerken doklara kadar gidip gelnriş olduğu için bana üssübahrî ile etrafının kabataslak b:<r haritasım çizdi. Bahriye silâhendazlan son za • manlarda yeni efrat ve toplarla takviye edilmişti. Bruges civarında azim miktarda köprü malzemesi denviryollarmı tıkamıştı. Büyük caplı gemi topları müthis ağızlarını müttefikin cephesine doğru uzatmış lardı. Bu müthis toplaM zavallı yarı aç Rus esirler, ormanların arasına yerleştirmişlerdi. narında iki büyük ağacın arasına sıkışmış bir kulübeden de bah««>tti. Bu kulübe, üzerlerinde Alman askerî fabrika'arından çıktığını •jös terV damgalar bulunan beylik kerestelerden yapılmıştı ve harp ba$layıp ta buraları işgal altına alındığındanberi orada duruyordu. Ne işe yaradığmı kimsenin anlıyatıa dığı kulübenin içinde iki Alman askeri oturuyordu. Bir ormanın kuytu bir köşesinde tariki dünya rahipler gibi iki askerin meydanda bir iş görmeden yalnız başlarına oturmalarına müsaade edilme*ini amcam pek garip bulmakta idi. Bu iki Alman neferi oradan geçen köylülerin, kendi inlerine yaklaşmalarına asla müsaade etm'.yorlardı. Buna rağmen, işlerine giden bazı köylülerin, arasıra kulübenin uza • ğmdan geçtikleri vaki oluyordu. Bu kulübe, artık ahşılmıs olduğu için köylülerin nazarı dikkatini celbetmemekle beraber, esrarli bir yer olmak mahiyetini muhafaza edi yordu. Köylr ahalisi, kulübedeki askerlere «hava kâhinleri» ismini vermislerdi. Çünkü bunlardan şişman ve ihtiyar bir kadına benzeyeni • ki köylüler arasında adı «koca karı» idi hava açık olduğu zaman ku • Iübeden çıkardı. «Moruk» denilen öteki ise, daha ziyade yağmurlu havalarda görünürdü. Biraz dînlenmek üzere amcamın yatağına uzandım. Gözlerim ta • vanda, mütemadiyen bir plân dü • şünüyordum. Amcamın bahsettiği bu baraka pek ziyade merakımı celbetmişti. Sakın aradığım g'zli tele • fon merkezi burası olmasın, diyor dum. Velev orası olsa bile ne yapabilirdim ki erkek ve asker kıyafe • tinde olsa dahi, bir kadın için Alman askerlerile dolu olan ormanda dbla«mak müthis bir tehlike :di. Yüzümün beyazlığı, yanaklarımın pembeliği, kasketimin içine sımsıkı tıktığım halde, kenarlarından taşan kumral saclarım, beni yakalatmağa kâfi idi. Yalnız hava bana yardım ediyo<du. Sabahleyin görünen güneş kara bulutlar arasında kaybol muş, ikide birde dehşetll sağanaklar sakır şakır bosanıyordu. Bu sayede kaputumu giyerek, kadınlığımı ifşa eden kalcalarımın yuvarlaklığını kolayca gizliyebîlecektim. Urun uzadıya düşündükten sonra, kat'î bir azim ve iırade ile, her tehlikeyi göze aldırmağa karar verdim. r Şehir ve memleket haberleri Siyasî icmal Dörtler misakının yeni sekli önde Aavrika, arkada tngiltere olmak üzere üıgilizce konuşan iki büyük devletin muayyen program ve tekliflerle müdahalede bulun malan üzerine silâhlan bırakma konferansı çıkmazdan kurtulmuş ve cihan siyaseti tekrar dörtler misakı meseleai etrafında temerküz etmiştir. ^ M. Musolini tarafından teklif, Al. ntanya ve tngiltere tarafından tas • vip olunan dörtler misakı sulh mu • ahedelerinin tadili ve Almanya • nin müsavat hakkı gibi cihan sulhu • nu tehöTit eden Avrupa meselelerin de garpli dört büyük devletin, yanî tngiltre, Fransa, Almanya ve ttal yanın kendi aralarında uyuşmala rmı istihdaf etmektedir. Fransa böyle bir misak akti ta • aavvurunu esas itibacile kabul et • miş, lâkin vermiş olduğu bir muh tıra ile misakın Cemiyeti Akvarr, Lokarno ve Kellog misaklan çerçevesi dahilinde olması mütaleasını ileri sürmüştü Fakat o sırada Ameırika Reisicumhuru cihan devletleri • nin salâhiyettar reis ve mümessille • rini cihan iktısadi konferansını ha • zırlamak üzere dünya meseleleri hakkında tema« ve teatîi efkârtfa bulurunağa davet ettiğinden, sonra da silâhları bırakmak konferansmda bu konferansı akamete ugratarak müşkilât çıktığından dörtler misa » kına ait müzakerat tehir edilmişti. Şimdi ise bu müzakerat için mü • naslp vakit gelmiş, müsait bir hava peyda olmuytur. Dörtler raisakım teklif eden M. Musolini diplomasi müzakeratra başlamasında dahi önayak olmuştur. M. Hitlerin sag eli sayılan Pru«ya Başvekili M. Gö • ring sırf bu maksatla Romaya da • vet edilmiştir. ttalya Başvekili dörtler müzakeratını bir taraftan M. Göring ve diğer taraftan tngiliz ve Fransız sefirlerile yola koymuştur. Muahharen müzakerat, dört devletin en salâhiyettar ricali Cenev • de toplanmış olduklarmdan buraya nakledilmiştir. Burada cereyan eden müzakeratta, ttalya, Almanya ve tngiltere dörtler misakının FranSIE muhtırasmdaki esaslara muvafıl» olmasında irtihat etmişler, keyfiyeti Fransa Hariciye Nazırına bildirmiflerdir. Şurası şayanı dikkattir ki dörtler Tnlsakını Ameriica Reuıcumhuru dahi tasvip etmistir. Çünkü Amerika gayet kanşık olan Avrupa işlerinin ancak en ziyade alâkadar büyük devleıtler arasındaki hususi müzakere ve itilâflar ile tesviye edilebileceği kanaatindedir. Zaten Harbi Umumiden sonra Av> rupa işleri hep büyük ve adetleri mat dut devletler arasında halledilmiş tir. Bir zamanlar Avrupa işlerinî süfera konferansları idare ediyordu. Sonra dan bunlann Cemiyeti Ak vamın daimî azasi beş büyük dev • let, yani tngiltere, Fransa, ttalya, Japonya ve Almanya arasında gö • rüşülmesi ve kararlaştinlması esaa ittihaz edilmişti. Japonya Cemiyeti Akvamdan aynldıktan sonra Avrupa işlerinin, Avrupalı dört büyük devlet arasmda görüsülmesi ve halli esaslarının kararlastırılması icap etmişti. M. Musolini ise bu usulü zapt ve rapt altına almak için dörtler misakmı teklif etmişti. ttalya Başvekili tarafından ileri sürülen teklifin Avrupa meselelerinin mah • dut büyük devletler arasmda kat'î olarak halledilmesi gayesini istih • daf ettiğini zanneden Fransa, malum muhtırasile misakın münha • sıren hal ve tesviye usulleri hak • kmda uyuşma maksadını gütmesi lâzım geleceğini söylemişti. Aroeri • ka ile garpli üç büyük devlet şimdi bu esasa muvafakat etmiş bu lunuyorlar. Fransanm daha ziyade itiraz etmesine mahal kalmamış ise de Fransanm müttefikleci dörtler misakına hâlâ şüpheli nazarlarla bakmaktadırlar. MUHARREM FEYZt 26 Mayıs l933 İnhisarlarda Islahat Hilâliahmer haftası Dün bütün şubeler faaliyete geçti, müsamere ve Orman içinde iki büyük ağacın arasına sıkışmış İnhisarlann bir ticarethakonferanslar verildi, yeni aralar kaydedilcü olan kulübe herkesin merakını celbediyordu Dün ne gibi çalışması isteniyor itibaren sabahtan• Hilâli Gümrük ve tnhimrlar Vekili Rana Bey dUn de tnhisarlar Umum müdürü Hüsnü Beyle birlikte, Amerikalı mütehassıslerm ıslahat raprlan üzerinde tetkikat ve müzakeratta bulunmustur. Müteh*ssıslardan M. Kuşarzevski dün Vek;l Beve veda ederek vaki davet iize rine Suriyeye hareket etmîştir. M. Kuşarzevski Suriyede tetkikat yapacak ve sonra Lehistandaki vazifesine dönecektir. Hevetin reisi M. V. Klârk ve arka daşı M. Parker dün mhiaar idaresinde is'efrine dema ederek raporlara bazı ilâveW yapmıslardır. Bu mütehassıslar Vekil Beyle bu aksam Ankaraya giderek hükumetle te mas edeceklerdir. Temaslar neticesinde mütehasstslann devlet hizmetinde ali • konularak raporlannm tatbikatmı yapmalan da muhtemeldir. tnhisarlar idarei merkeziyesile mhi sar müesseselerinde yapılacak esash teskilât ve ıslahatm yeni bir kanun çıkanlmasım istflzam etmiyen kısunlan içm derhal tatbikata geçümesi kararUiftınlmutır. Kadrolarda tebeddül olmrya zivetin icabatuıa göre is tevziatında decaği temtn edibnekle beraber, yeni vağisîk^'er yapılması beklenmelrtedir. Mütehassıslar raporlannda idarei merkeziyenin nesriyat ve propaganda şu • besine cok ehemmiyet vermisler ve amelî bir takım tedbirler gösternvVe'dir. Bu tedbfrlerin tabiki neticesinde varidsbn arracaği muhakkak görülmekte ve inhisarlann hususî bir ticaret nriies • sesesi gibi çalışürdması yeni faaliyet programmm esası olarak ileri sürülmektedir. Bu esas kabul edilince tekrar eski şekle avdet edilecek demektfr. Filvaki, inhisarlar birer ticaret müessesesi şek • linde çahsmakta iken tedricî bir surette bütün istîklâlleri alınarak tam birer devlet dairesi haline dönmüsler ve bu yüzden bir ticaret müessesesi gibi hareket edememisler, bir cok baglarla bağland'klan için ticarethanelerin nvıhtaç olduklan serbesb'den mahrum kalmışlardır. tnhisarlar, ticaret yapan müesseseIer olduklanna göre, eski prensibe avdet edilmesi mucibi memnuniyettir. ahmer hafta • sı baflamış ve memleketimizin her tarafinda ol duğu gibi şehri mizde de büyük bir memnuniyetle karsılantnıstır. Bu en kıymetli sefkat müessesesinm bütün şubeler i, bu haf • tayı tes'it için esaalı tertibat al mışlar ve tatbi kata geçmifler • dir. Cemiyetin şubeleri tarafından Dün müesseselerde HHâlIahmere aza kaydedlllrkeıı müsamereler terimkân olmıyan bu çelenkler yerine tip olunmus, halka Hilâliahmerin harpte ve sulhta daima felâkete uğ paraları Hilâliahmere terkolunması bakılmağa muhtaç diriler için çok nyanlann imdatlanna yetismek için faydalı olacağina işaret ebniştir. nasıl çalıstığı ve ne hizmetler yaptığı hskkmda konferanslar veril Bu »uretle cemiyete şintdiye kadar 200 liraya yakm çelenk parası mişjlr. Bu hafta münasebetile Hilâliah • teberrü edilmiştir. Bu teberrü sekli merin aza kaydi muamelesi coğal • umumileştiği takdirde Hilâliahmere mühim bir varidat membaı olacak, mış, şubelerin mümessilleri başlıca yardımların arttırılmasını temin emüesseselere müracaat ederek aza decektir. Hilâliahmer haftasını temolmak istîyen zevatın arzularını yefilî olarak halka göstermek üzere rine getirmislerdir. Hilâliahmer hastabakıcı elbiseleri Cemiyetin tstanbul subesi reisî giydirilmiş birer manken Yerli Maldoktor Ali Pasa, aza kaydi için evlar Pazarımn tstanbul ve Beyoğlu lere de müracaat edileceğini, *im • şubelerinİR vitrinlerine konulmak diye kadar sehrimizde kaydedilen üzere hazırlanmaktadır. Hilâliah • aza tniktarı 5,000 i mütecaviz bu • mer haftası hakkında radyo ile de lunduğunu, bir Hilâliahmer fibni konferans verilecektir. vücude getirmek üzere tesebbüsat Yarın aksam Tepebaşı tiyatrosunyapıldığım, bundan başka, Hilâli • da Hilâliahmer menfaatine bir konahmere dair hazırlanan bir piyesin ser tertip olunacaktır. tetkik edilerek matluba muvafık Mekteolerde de muallitnler taragörüldüğü takdirde memleketin her fından Hilâliahmerin hizmet ve faytarafına tamim ve müsamerelerde dalan talebeye anlatılacaktır. temsîl edileceğini, frengi ve veremin Gelecek senei tedrisiye iptida • tehlikeleri ve korunma çareleri haksında bütün tnekteplerde talebeler, kmda da başka bir filim yaptırmak üzere cemiyet umum merkezine mü ayda be« kuruş vermek suret'le gençlik Hilâliahmer teşkilâtına yazd • racaat edildiğini, Hilâliahmerin son ma*a davet edilecektir. bir sene zarfında işlerme ilâveten, 232 veremliye mütemadî surette Gaz maskesi fabrikası için baktığrni söylemiştir. müracaatler Zehirli gazlere karsı yapılacak mas • Ali Paşa, ölülerin mezarlarına konulacak çelenk paralarmm Hilâliah ke fabrikası için Hilâliahmere bazı müracaatler vaki olmuştur. Müra mere teberrü olunması hususuna da caatler cemiyet merkezi umumisi tanazan dikkati celbederek ölülerin rafıtıdan tetkik edilmektedir. ihtiramkâr manasını anlama&ına Mm. Davit öldö Birkaç gece evvel kocası bahçı van Davit ile yatarken kulübesini basarak iki meçhul haydut tarafın • dan ağır surette yaralanan Madam Liyana Davit dün hastanede ölmüştür, Davit iyileşmektediır. Müddeiumumilik bu kanh hâdise etrafındaki tahkikatma devam etmektedir. Esrarengiz kullibe Amcam, çiftlikten üç mil ötede, ormanın içinden geçen bir yolun ke Müthis bir öğle vemeğ;nden »nra sükutî Willy ahırdaki otlann üstünde uyku çekmeğe gitti. Ben de amcama dedım ki: Amca, ben, ormandaki kulü beyi şövle bir görmeğe gideceğim. Marta basını belâya^ sokacak»ın. öeiendiklerin yetişmez mi? Yavrutn, delil'ğin lüzumu yok. Amca, siz d'e bir iki tane sargı, bir de siyah çuha parçası var mı? Bunları ne yapacaksm Marta? (Mabadi var) icrada muamele görulmiyecek gOnler Yeni mali sene dolayısile evrak, defterlerin ve kayitlerin devri için 1, 3, 4 933 tarihlerine musadif persembe, cumartesi ve pazar günleri icra muhasibi mes'ullüğünce müstacel işler müstesna olmak üzere tahsilât ve tediyat yapılmaması takarrür etmistir. Ankaradan avdet eden Vali Muhittin Bey dün öğleden evvel Vilâyete gelerek meşgul olmuştur. Vali muavini Ali Rıza, Polis müdürü Fehmi Beyler Muhittin Beyin nezdinde topIanarak işler hakkında görüşmüş • lerdir. Halk Fnrkaıi idare heyeti reisi Cevdet Kerim Bey Muhittin Beyi ziyaret ederek uzun müddet konuş • muştur. Vali Bey geldi Oofhllsaırllaırdla Fransadaki Türk sigarası Dün tnhisarlar Müdiriyeti Umumi yesinden su tezkereyi aldık: « Gazetenizin 18 mayıs 1933 tarihli nüshasında «Fransızlar Türk si garası yaptılaT» serlevhası ahında çıkan bir haberin aslı tahkik olundu. Meselenin hakikati şundan ibaTet olduğu anlaşıldı: Fransadaki bayiimiz vasıtasile Fransa piyasasmda satılmakta olan «Corps dip!omatique» ismindeki bir nevi si garamız görülen lüzum üzerine mezkur piyasadan kaldırılmış ve onun yerine «Sigarette Turque» namile 66 numa ralı yeni bir nevi sigara çıkarılmıştır. Fransada yeni pjyasaya çıktığı yazılan sigara idaremiz mamulâtından olan bu nevidir. Yoksa Fransız rejisi kendi i mal eylediği sigaraJardan birine Türk si garası ismini vermiş değildir » Küçük itilâf dörtler misakmı tanımıyor [Bırinci sahiteden mabait) koymak istemektedir.» Küçük itilâfın ve Lehistanın hattı hareketi Cenevrede endiseye bais olmaktadır. Leh hükumeti, diplomasi tarikile Paris hükumetine de dört devlet misakın«n aktine muhalif o'duğunu bildir Paris 25 (A.A.) Havas ajansı bildiriyor: Hariciye encümeninde dört Ur misakına dair yapılan münakasalar esnasında M. Hervo söz alarak Fran sız mnhhrajını medih ve sena etmi^. bu muhtırada Fransanm ötedenberi mü dafaa ettiği fikirlerin açıkça izah edil mis olduğunu söylemis. müzakerelerin henuz bitmed'ğini hahrlattıktan sonra birçok itiraz^rda bulunmuş ve nihayet bu rm'sakin Milletler Cemiyetî prensiplerile güç'ükle kabili telif olduğu mü • taleasmı serdetmif, ayni zam?nds ITIÜShedeleri'' tac • ine taraftar iki devlet ile ' hakem olarak tngilterenin bulımdufu bir nevi direktuvarda Fransanm karşı laşacasn vazîyet hakkında endise izhar eylemistir. Hariciye komisyonu, Basvekil M. Daladier nezdinde tesebbüsatta bulu wr?k müzakerelerin gidisinden komisyonu haberdar etmesini taleK«> M. HerŞ yotu m«m'ir etmistir. bu mesele hakkmda M. Daladier ile görüsmek üzere bu sabah Parise git meğe karar vermiştir. Simon Daladier mülâkatına büyük bir ehemmiyet atfedi'mekte ve Londra konferansmm istikbalinin bu mülâkata bağlı olduğu söylenmektedir. Sir John Simon, M. Daladier ile görüstükten sonra yann Londraya gitmek üzere tayyareye binecekHr. Cenevre 25 (A.A.) Sir John Simon, bu sabah saat 7 de Le Borjeve, müteakıben Londraya gitmek üzere Cenevrenin Cointrin tayyare meydanına gitmistir. Fak»t havanm vaziyeti do Iayısile bu seyahab' tehlike] i addetmiş ve evvelce bildirilmis oîan tasavvuru hilâfına olarak havanm açılmasına iu • tizaren Cenevredeki oteline dönmüs tür. Mumai'eyh, doğrudan doğruya Londraya gidecek ve** M. Daladieri Lon dradan avdetinde görecek^r. Cenevre 25 (A.A.) Sir John Simon sat 12,20 de tayyare ile Londraya hareket etmwtir. 117,000 liralık ihtilâs davası Bakırköy Malmüdürlüğünde ma Iul gazilerin 10 senelik maaşlarmın ted;ye*i sırasında zimmetlerine 117 bin Iira gecirmekten suçlu Malmü • dürü Nail Beyle arkadaşlarının muhakemesine dün devam edildi. Bu işi tahkik ederek rapor hazırlıyan maliye müfettişinin şah't sı fatile mahkemeye celbine karar verilerek muhakeme başka bic güne bırakıldı. Sokak köpeklert zehirleAdiği sırada bazan yanlışhkla tasmalı hususî kö peklerin de zehirlenmekte olduğu anlasıldığından buna meydan verilmemesi ve bir de zehirlenen sokak köpekleri • nin meydanlarda bırakıbmyarak herhalde denize ahlması alâkadarlara tebliğ olunmuştur. Zehirlenen köpekler Kadıköyünde çocuk bahçesi Belediye tarafından Kadıköyünde Modada tesis edilecek olan çocuk bahçesinin tanzimine başlanmıştır. Ameli yat yakmda bitecek, bahçe bu yaz açılacakhr. 300 ingMizsev;aı geliyor Vice Roy of tnd'ia vapurile bugün şehrim'ze 300 tngiliz seyyahı gele cektir. Seyyahlar tstanbulda bir gün ve bir gece kaldıktan sonra diğer Akdeniz limanlarına gidecekletrdir. Fransa hariciye encümeninde Dokuz sened r devam eden dava Hüâliahmer koııseri Yarın aksam saat 9 buçukta Ta pebaşı tiyatrosunda Deniz kızı Eftalya Hamm tarafından bir kcser verilecektir. Hilâliahmer tarafın dan tertip ed'len bu konserin prog ramı hakikaten müntahap şarkı larla doldur. Heyette Neyzen İhsan, Kemani Sadi, kemençeci Aleko Boyler de vardır. Gayesi Hilâliahmerimize yardım olan konserin hem bir san'at hâdis^si teşkil edeceği, hem d'e ha'kırnızın büyük alâkasile karşılasacağı mu • hakkaktır. Inçiliz Hariciye Nazırı Fransız Boşveküi ile görütecek Cenevre 25 CA.A.) Londradan Matin gazetesine KJldiriliyor: Cenevrede zerek silâhları bırakma konferan «'nm mesaisi ve gerek kücük itilâfın 4 devlet misakına muhalefeti noktai na zarmdan vaziyet, Sir John Siraon ile M. Makdonait arasında telefon muha berelerme sebebiyet vermiş ve bu muhabereler netîceslntîe Sir John Sinon Kadıköy Belediye dairesi muhasebecisi Cemal ve veznedarı Ahmet Beylerin zimmetlerine para geçir mekten ve vazifeler!ni ihmalden muhakemelerine dün Ağırceza mahke • mesinde devam edilmiştir. Dokuz senedenbeH devam eden ve 30 küsur bin Iira ihtilâsa müteallik bulunan bu muhakemenin dünkü celsesinde müdafaa sahitleri dinlenmişt'r. Dinlenen müdafaa şahitlerinden tuğlacı Yürük Ali, Rıhtıtn şir • keti memuru Süleyman, komiser Emin, komiser Zekeriyya ve mütaahhit Abdullah ve Ayetullah Beyiec her iki suclunun namuslu birer memur oîduklarını, ihtilâsa dair bir vaziyetlerini görmediklerini söylemişlei'dir. Muhakeme diğer şahitlerin d'n lenmesi için başka bir güne bırakılmış, bu aralık suçlulardan Cemal Bey: Dokuz senedenberi işsiziz. Ailemiz perisan haldedir. Muhakemeyi en yakm bir güne kovmanızı rica eder"z.> demiştir. Muhakeme bu talebi d'ikkat nazanna alarak davayı 15 hazirana bırakmıştır. Kolej talebesinîn müsameresi Büyük Gaziyi Istikbal hazırlığı Yakmda şehrimizi şereflendrreeek olan Reisicumhur Hz. büyük tezahüratla istikbal olunacaklardır. tstanbul V9âyetile Cumhuriyet Halk Fırkasmm matantan bir istikbal programı hazırlıyacaklan haber ahnmıştır. ^ Maarif idaresi kadrosuna dahfl 284 tevellütlü muallimlerin önümüzdeki eylul iptidasmda tekaüde sevkleri icap ettiğinden bunlann bir listesi hazırlan maktadır. Tekaflt edilecek muallimier Üç rapor hazırlanıyor Maarif idaresi tarafından üç rapor hazırlanmaktadır. Bunlardan biri ilk mekteplerin bu sene sonu nihayetine kadar olan umumi vaziyetlerini, ikincisi yeni ders senesile beraber talebe kadrosunun alacağı vaziyeti, üçüncüsü de ilk mektep muallimlerinin vaziyetini gö* terecektir. Raporlar yakmda Vekâlete gönderilecektir. ' Istanbul Amerikan Kolej i erkek kısmı talebesi dün BeyoğlunJa Şehir tiyatrosunda «Türk temaşa tarihine bir ku? bakısıı» adlı bir müsamere vermiştir. Gençler müsamere de çok muvaffak olmuslar ve takdirle alkışlanmışlardır. Resim, temsil verenleri gösteriyor.