^umhariyet 14 Mayfe 1933 Almanya kat'î sözünü söylemeğe hazırianıyor! dtnncı sahıteden vüz vukatmda buna maruz kalacah devletin emniyet ve »elâmetini arttırmak için tasavvur olunan istışari misaka iştirak eyliyeceğini »öyle • men' Almanyadaki memnuniyetaizliği bir kat daha arttırmıştır. Ernnı yet ve melâmete ait kayttlartn arttınlmastnı istiyen Almanya değil Franaadır. Binaenaleyh Amerikanm ba yoldakî tozleri Almanyayı alâ • kadar edemez. Diğer taraftan Mr. Rooseveltin Almanyayı, diğer dev • letlerin sllâhlannt tedricen indire rek bir gün kendi vaziyetine gelme~ lerine intizaren ağır rilâhlar istemekten vazgeçirmeğe çalışması, Almanyamn bugün halini bir türlü an» lamadığma ve anlamak istemediği • ne bir delil olarak telâhki edîlmif tir. Her taraftan gayri müsait bir ta"vir ve hareketle karşılanan Almanya hükumeti bütiin dünya muvace hesindm aon sözünü aöylemeğe karar oermiatir. Bunun için Almanya parlâmentotu Rayhiştag gelecek çarfamba için fevkalâde içtimaa davet edilmiçtir. Burada Alman Bafvekiti, devletin hafi kararım ilân edecektir. Cenevrede vaziyetin fenalaşmatı üzerine 6e* büyük devlet yani In giltere, Almanya, Fransa, ttalya ve Amerika mümetsilleri hutuaî bir içtima yaparak vaziyeti kurtarmak çarelerim görüşmüşlerdir. Lâkin bu içtimada, müspet bir netice hant ©Iduğuna ihtimal verilmemektedir. Silâhlart btrakma konferanstntn riyaset divanı pazarteti gunü toplanarak konferann kartaracak aon çareleri düşünecektir. Lâkin Frantayt, malum noktai nazartndan oazgeçir' meğe ve Almanyayt daâmi mrette mlâhstz kalmağa iknaa imkan olmadığmdan bu toplantıdan iyi netice~ ler beklenemez. Silâhlar meselen hakkmda dân gelen telgraflar funlardtr:'] Cenevre 13 ( A . A . ) Havas Ajan«inden: Silâhlan bırakma konferansı börosu, tngiliz plânının harp malzemesbıe müteallik olan faslı hakkında pazartesi giinü etraflı müzakerat icra «• dilmesme karar vermiştir. Ba müzakereler esnasmda hiçbir tadü teklifi tetkik edilmiyecektir. Murahhaslar, konferansta mevzuu bahsedflmiş olan böt&n meselajeri v«»bilhassa ordu mevctrtlan, kontrol ilâh.. gibi meseleleri mö • nakaşa etmek bakkma tnalik olacakbr. M. Mauigli demistir ki: Müzakereler mumkün olduğu kadar etrafh olacak ve gerek konferansta, gerek konferansm baricinde mevzun bahsedfaniş olan bütün meseleler görüfüleeektir. Bu suretle Almanya hakikî nuksatlannı alenen izah etmek mec • boryetinde kalacaktır. M. Nadolny, gece Berline gidecektir. Bu esnada bazı hükumetler ve bilhassa Amerika hükumeti Almanya hükâmeti nezdinde diplomasi yoKle bîr teşebbuste bnlunacaktır. ^HHHF^ O = = = = = ~ ^ Ankarada yapılacak büyük polis mektebi IBirinct sahifeden mdbait] tisnalan hakkmdaki kanun lâyihası müzakeresiz kabul olundu. Bundan sonra Ankarada yapılacak polis mektebi lâyihasınm müzakeresine geçildi. Hiisnü Bey (tzmir) Esbabı mu cibe bu kanunu kabule saik olacak kuvvette değildir. İstanbulda bir polis mektebi vardır. Binanm ahşap olması ve son terakkiyata uygun tertibatı bulunmaması itibarile yeni bir bina yapılarak mektebin Ankaraya nakli teklif ediliyor. İstanbulda birçok millîm«bani kışlalar vardır. Bunlardan birine beş on bin lira sarfile matlup evsafta bir bina vücude getirilebilir. Benim asıl söz almaklığımın sebebi I sudur: Geçen sene Bütçe encümeninm ' mszbatasmda gelecek senelere sari ta. ahhüdat icrasından sarfınazar edilmesi hakkmda hükumetm nazan dikkab' celbediliyordu. Bundan baska bu yolda taahhudatı mer'iyetten kaldıran bir kanun kabul ettik. Şimdi teklif edi'en Iâyiha, gelecek senelere sari taahhüdat icrası salâhiyetini veriyor. Bu kanunun mÜ7.akeresinî tehîr edelim. Bu sözlere Dahiliye Vekili Bey su cevabı verdi: Cumhuriyedn basladığı isler bir kül halmdedir. Mtıntazam bir program haündedir. Bu küllün parçalan Vekâletelere aynlmışbr. Dahiliye Vekâletinin uhdesine düsen en büyük vazife memleketin asayişini muhafaza etmektir. Bunun iki vasrtası vardır: Jandarma ve polis. Bu iki kuvvetin uIahı ismin basmda mektep gelir. Yapılan tslahat fle jandarmayı zaptiye olmaktan kurtardık. Polis kuvvetlerimize de meslekî talim ve terbiyeyi vermek isb'yonız. Vakb'le polis mekteplerimiz daha çoktu. Fakat bunlarm dağınık olması muallim bulmak hususunda müskülâb mucip oluyordu. Şimdi mektep bir tanedir ve Istanbuldadır. Bunun hükumet merkezine nakli zaruretmi hissettik. Bu zaruret asikârdır. Bu bmayı, bunun için lüzumu olan parayı bütçeye bar olmadan sarfederek yapmağı iyi bir tedbir addettik. tnsaat iki sene devam edecektir. tnsaat gelecek sene biteceğine nazaran müteahhit ancak bir iki ay gibi kısa bir müddet farkla parasmı almıs olacaktır. Bugün memleketin her tarafmda mşaat durmuşhır. Müteahhitler bir senede yapbklan msanamesinde hükumetm Cenevre hâdiseleri hakkmda bir beyannamesi vardır. İyi malumat almakta olan bir roembadan bildirOdiğine göre Ahnan hükumeti, bu fırsattan istifade ederek dhan efkan umumiyesi karsısında «iyasetini tarif ve izah edecektir. Bu beyanab, bizzat Basvekilin yapacağı zannolımmaktadır. Berlin 13 ( A . A . ) Rayiştagın ani olarak içb'maa daveti, büyük bir heyecan uyandırmışbr. Yan resmî bir tebliğ, Cenevre mSzakereleri ile ecnebi propaganda servislerinin Almanya aleyhindeki hücnmlannm hükumeti şimdiye kadar muhafaza ehni* olduğu sükutu ihlâle mecbur etmiş olduğunu beyan etmektedir. Alman efkân umumiyesi, Rayiştagın onümüzdeki ictimama büyük Alman milletinrn mukavemet azminin alenî bir tezahürü manasını vermelrtedir. Koelnische Zeitung, yazıyor: «Gerek hükumet ve gerek bütön Almanya, ellerinde bulunan her çareye basvuracak, Cenevrede maruz kaldığımız tehditlere karşı kendintTzi müdafaa edeceğiz. Cenevrede 17 mayısa kadar Htihaz edüecek olan teferruata ait bütün kararlar ehemmiyetten aridir. Mîlletimizden ve hükumetimizden, kat'iyyen protestoda bulunmaksızm Cenevrede Almanya aleyhine kullanılnus olan usullere tâbi olması istenüemez ve Alman hükumetinin cuma gunü avam karaarasında sarfedilmiş olan sözlere Iâyık olan cevaplan vereceğini ümit etmek lâzımdır.» cak?. Hele Hikmet Beyi niçin orta dan yok etti?. Kızım neden kaçırdı?. Bütün bunlara verilecek hiç bir cevap yoktu!. Bunlan benim gibi siz de bilmiyordunuz tlk bakişta bu karmakarısık işlerin birbirine bağh olduğuna, hatta aralannda gizli bir bağ bulunduğuna bile inanmak miimkün değildi. Benim yerimde kim olsa size diyecekti ki: «Peki, dedikleri nize inanalım?. Fakat ne olacak?. Bu adam bunu yapmakla ne kazanacak?. Ne istiyor?.» Sonra ortada hiç bir iz yoktu. Sîz, ancak bütün bu vak'alann hiç umulmıyan zamanlarda birbirinin arkasından kosustnasmdan kusku Iandınız. Bu neye benzer bilir misi niz?. Elhnize bir hasta alalım: Bugün başı ağrıyor, yann midesi bo zuluyor, öbürgiin baygmhk geçhi yor, bir başka gün burnundan kan geliyor.. Onu goren konukomsu üs tüne bin türlü hastahk yoruyorlar. Kimisi verem diyor, kimisi bir başka hastalık konduruyor. Sonra bir doktora götürüyorsunuz. O, bir fen adamı sıfatile kat'î bir teşhis koymadan evvel harfayı gözönünde tutmağa, inceden inceye bakmafa, araçtırma M. Venizelos Haklı çıkıyor Metaksasm teklifi Mec liste fırtma kopardı 1 istanbul Borsası kapanış fiatlan 1 3 5 933 JKUT Ahş 1 Sterün I Dolar 20 Frınsız fr. 20 Liret 90 Belçika fr. 20 Drahmi 20 tsviç Ir. 30 Leva 1 I Fllorio 20 Çek koronn tsveç krona , Avnstnrya Şil. I Peçete Pengo Mark Zloty 30 Lei 30 Dinar 1 Rnble 1 YBD 1 Türk alttnı 1 Mecîdiye 1 Bankn. Os. B. 710 180 168 218 114 24,50 822 28 84 117 37 32 16 27 40,35 2î,5O Saü? 715 180 170 223 «Her ihtimale karşı hazır olmahyız!» Paris 13 (A.A.) Hava» Ajann büdiriyor: Âyan Meclisi Harbiye bütçesmi müzakeresiz kabul etmis ve masraf buteesinin de müzaker» • smi bitirmistir. M. Daladier Harbiye btitçesi ko . nusulurken demisth* ki: «Silâh bırakimına ve sulha taraftar olan Fransa mfllî mSdafaayı hazırlamalı ve her ihtimale karfi ha • znr bulunmahdtr. Sağlam bir maüye de millî müdafaanm bir unsurudur ve orduyu îcap eden vasıtalarla teçhiz için imkân nisbetmde tasarruf yapmak lâzmvdtr. Fransa nılhçu bir memlekettir. Fakat kuvvetini ve hakkmı müdrtk olduğundan fiddete müstenh sureti hallere de asla mu. vafakat etmiyecektir. Fransa husu • « sanayiine siparis vermek usulun • den vazgeçmiyecektir. Çünldi Fransa daha sulh samantndan harp za manlanndald rolune hazır bulunmalıdır. Hudutlan aşılmaz bir kale ha. line koytnak için teçhiz etmek lâzımdır. Âyan Meclisi memleket için en az masrafla millî müdafaayı temin hususundaki azmime güvenebilîr. Bu azmim ayni zamanda açıkça sulha riayet ettirmek yohmdaki müyterek arzuya roüteveccihtir.» kaldınlmasuu kabul etmesi, malik olmadıği taarruz tilâlannı elde etmeğe ç«hşmaktan vazgeçmesi lâzımdır. M. Rozveh, Almany> noktaina*annı değiştirdiği takdirde Fransanm taarruz sünlarmı tedricî surette azaltmaga na olacağmt ve beş senelik bir devreden sonra bStun memleketlerin umumen silâlan bırakma yolunda mühim surette ileri gitmis bulunacaklannı söylemistir. Möşarünileyh, Almanyanm ba meseleyi tetkik etmesi için ısrar etmiştir. M. Şaht, bu teklifleri pek okadar böyiik bir şevkle karsılamamıs, ancak Basvekil M Hitlere iblâğ edeceğini vadetmistir. Bu da M. Şahbn Almanyaya hareket etmesmdeld teahhuru izah eder. Hitlerin vermiş olduğu cevabın kati bir «Hayır» dan ibaret buhmduğu zannolunmaktadır. M. Şaht ittiham ediyor Vasmgton 13 ( A . A . ) Havas a jansı muhabirinden: M. Şaht, M. Rozvelb'n ağzmdan bir takım haldkatleri isitmis olduğu mukâlemenin kendisinde hasıl etmis olduğu acıhk hissmi gizlemiştir. M. Şaht, mesuliyeti memleketinm menfaatlerini sadıkane ve mahirane mü dafaa etmekte olan M. Heryoya değil, döneklik yapmıs ohnakla ittiham et mekte olduğu M. Makdonald üe Cenevrede sJstematflc bir surette F^ansu heyetinm noktai nazaruu müdafaa et • mtkle muahaze eylemekte bulunduğu ıA. Norman Divise yfikletmektedir. Mukâlemeler neticesinde nesre 'ilmiş oian ve M. Ştht tarafmdan büyük bir nesesizlikle matbuat mümessillerine va\â beyanat esnasmda tamamen uydurma olduğu söylenilen tebliğ, ihtfva ettiği noktalardan ziyade bizzat metni itibarHe enteresandır ve iki devlet adamı arisındaki mükâlemelerin cereyan etmif olduğu havamn gerginliğini imah ve manalı bir eda ile ifade etmektedir. Vasingtonda bulunduğu müddetçe M. Hitlerle telefonla daimî surette temas halinde bulunmus olan M. Şahhn hattı hareketi, siyasî Amerikan mehafilinde silâhlan bırakma konferansmın akıbeti ve Avrupanm siyasî vaziyetinin inkisafı hususlannda tam bir bedbinlik inb'baı hâsıl etmiştir. 1 atm parasını üç senede abnaktadırlar. Bizim 1,200,000 lira masraf gider diye keşfini yapbğımız bir binayı müteahhit ıır 950,000 liraya kabul etti. Demek ki Atina 13 (Hususî) Meclisi meb'25 memlekette amele işsizdir. Malzeme uusanın dünkü içtimamda Basvekil M. 823 cuzdur ve müteahhitler bu suretle insaÇaldaris M. Metaksasm, Venizelosa 23.50 , ata razıdırlar. 87 ı dair teklifinin müzakeresmi tehir et • 123 Maliye Vekili Mustafa Abdülhalik mek mütaleasmda bulunmus ve M. Ve39 Bey Hiisnü Bey arkadaşımız ati senizelos hemen söz alarak tehir. fikrini nelere taahhüdü mutazammm olan bn sa | şiddetle reddetmis ve kendisi için mu. 18 ı kanunun tehirini teklif ettiler. Şimenhalefet reisi sıfatile hükumeti tenkit e29 diferlere ait kanunlann gelecek senederken diğer taraftan ağır bir itham al50,50 lere şamil taahhüdab ihtiva eden hü tında bulumnasnun tecvizi imkânsu bir 23,50 kümlermi ilga ettiğmizi habrlattılar. Bu vaziyet ihdas ettiğini söylemistir. Bu 33 .»2,50 tabiidir. Çünkü o işlere başlanmamışhr. nun üzerine M. Metaksasm taymi mes'u55 Fakat bu, demek değildir ki badema liyet hakkmdaki teklifinin müzakeresi gelecek senelere ait taahhüdat yapıl46 ! 44 pazartesiye bırakılmıştır. mıyacaktır. Antalya hatb hakkmdaki 938 1 932 Umumi kanaat kanunu Meclisi âli kabul etti. Bu mek33 | 3* Atina 13 (Hususî) Meclisin pa230 tebin bedeli üç senede ödenecekb'r. 228 zartesi günkü içtimamda M. Mataksas Bunda menfaat gördüğümüz içindir ld teklifiıtrn müzakeresi münasebetfle büÇE! ICLER kanunu bu sekilde tanzim ettik. tün fırka reisleri söz alaeaklardır. Bu Kapans Hüsmi Bey (tzmir) Ben müsmir Açılı rmizakerahn bir hafta sürmesi muhte • Loodrs 710,75 713 isler için masraf yapılmasma aleyhtar 0,5575 NewYork O.S584 değilim. Şimendifer ve limanlar için hat meldir. 12,03 Paris 12,06 Atina 13 (Hususî) Meclisin dünta istikrazla para sarfma taraftanm. 9,135 9,!5 '• Milauo kü içtimamda Venizelos tarafmdan irat Vekil Bey dediler ki bu para Emniyeti 3,405 3,40» 1 Brüksel edilen nutuk, kendi lehinde umumî müumumiye bütçesinden tasarruf edüecek8',75 j Atina 81,9275 talea beyanma vesile vermiştir. Mu tir. Böyle tasarruf imkânı varken gene i',i567S Cencvre 2,45375 vafık ve muhalif bütün mehafilin buraya, bize halkm üzerine yeniden 63.24S5 Solya 68.2715 kanaatince M. Venizelosun aleyhmde200,000 lira masraf yükliyen bir teklif 1.1812 Amsterdam 1,1825 deki Hhamat asüsn çıkac?fmdan tekgetirilmesi sayani teessürdür. (Cum!J,P7 15,86 Hrag huriyet İki yüz bin lira inşaat lifi yapan M. Metaksas neticede yalnız 2,745 5,7275 Stokbqjn) bedelinin ilk teneye ait hıamıdır.) kalacakhr. 4.4SJ5 4,»; Vlyans Biz tiftilAn alman vergiyi malî zaruret 5,5493 Madrlt .v<>» Atina 13 (Hususi) M. Venizelos 2,055 2,023» Berlin dolayısile indiremedik. Bunlann sahipaleyhmde takibat icrası meselesi hü • 4,2375 4,3187» Varşov* leri bizardırlar. Dahiliye Vekili Beym kuraetin vaziyeti için epey müşkül adde. I Bndapejte 3,80 3,78125 ileri sürdükleri esbabı mucibeye muteriz dilmektedir. Bu takibatm muhalefeti 79,8575 79,85 Bflkres değilim. Polis mektebinin ulahı elbette zayıf düşürmeyip bilâkis hükumet aley35,035 35,875 Belgrat lâzımdır, Fakat biz malî islerhnizde 2,323! 8..V25 hmde bir netice vereceği tnuhakkak giYokobama prensiple hareket ebneliyiz. Gelecek se10H6,fO 1056,25 ' Moskova bidir. nelere sari taahhüdab icap ettirecek masarifin müsmir olması lâzımdır. I E S HAM 1 Ziya Gevher B e Meclisimiz bîr Kaoanış Açılış Ankara 13 (Telefonla) Ameri • ı' tj Baokasi harnil. ikbsat meclisi veya bir maliye meclisi 9.'0 9,0 , kanın Boston şehrinde münteşh* erolsaydı Hüsnü Beyin söyledikleri esbabı A. Şim. 60 o'o 0,50 9,^0 menice Hayrenik gazetesinin Türmucibeyi derHal kabul etmek lâzım geı . , '00 o/o kiye hudutlan dahiline ithali Heyelirdi Fakat Meclisimiz yabnz malî m3Ponorıti Nektar ti Vekile kararile menolunmuştur. ! Terkos lâharalarla mukayyet deRİldir. MemleAsiao çlmento İ2.2O ı?,«o ! keh'n idaresi için başka prensipleri de göz önünde tuhr.ak mecbnriyeti vardır. 1 S T 1 K RAZLAR I Ankara (Hususi) Evkaf uPolis mekteHipm buray» nakli zaruri» Açılış Kapanıs dir. Polislerımiz burada, bisden, cumhu mum müdürlüğünce Bursada aarî kaphcalar şirketmden 16,000 liralık hi.se riyeHen iHnm aiaraik yetiseceklerdir. tstikrazı Dahlll senedi almmasma müsaade verümesi ^Doğru sesı:'i). Şark şımendiferi 55,25 Dflynnn Muv. hakkmdaki lâyiha Meclise gönderfl . 5S45 Nebceda müzakere kâfi görüldü. Gfimrök mişb'r. Kanır reye kondn, kalul edildi. Saydı Vahl Bundan «onra Türkiye • Irak ticaret Bağdat muahedesinLı tasdiki lâyihası kabul oAskeriye luna'ak içtimaa nihayet verildi. Mfrclis pazartesiye toplanacaktır. Osmanlı Bankası gişeleri 1933 TAH VİLÂT TOrklyeye girmiyecek bir gazete Bursa kaplıca'arına yardım İLÂN Ankara 13 (Telefonla) Mediste pazartesi günü bütçe müzakeresine basIanacakbr. Meclisin bu münasebetle hergün toplanmağa karar vermesi muh temeldir. Bütçe müzakereri başlıyor mayısının 15 inci pazarteai gününden itibaren yeni bir is'ara kadar zirde muharrer saatlerde açık bulunacaktır: 1.) GALATA MERKEZt tDARESt Açıhş Elektrtk Şirketl Tramvay . Tnnel 1 Rıham . I Anadoln ( I ) ; Anadoln ( J ) Anadoln ( 3 ) Anadol Mfimessil Kapaniç İLÂN 1933 mayısınm 15 inci pazartesi gününden itibaren yeni bir iş'ara kadar, zirde muharrer Ban kalar gişelerinin saat 9i tan 1 5 | a kadar umuma kusade olduğu ilân olunur: American Express Cy, Banca Com merciale ttaliana, Banco di Roma, Chrissoveloni Bankası, Deutsche Bank und Disconto, Gesellsc'haft, Deutsche Orientbank, Emlâk ve Eytam Bankası, Felemenk Bahrisefit Bankası, Osmanlı Bankası, Selânik Bankası, S. S. C. t. Ticareti Hariciye Bankası, Şarkı karip Ticaret Bankası, Türkiye tş Bankası, Türkîye Ziraat Bankası. Eyyamı adiyede: Saat 9 1/2 tan 15 1/2 a kadar. Pazar günleri: Saat 9 1/2 tan 12 ye kadar. 2.) YENİCAMt ŞUBEStt Eyyamı adiyede: Saat 9 1/2 tan 15 1/2 a kadar. Pazar günleri: Saat 9 1/2 tan 12 ye kadar. 3.) BEYOGLUŞUBESİ: Eyyamı adiyede: Saat 9 1/2 tan 12 ye kadar. Saat 13 1/2 tan 15 1/2 a kadar. Pazar günleri: Saat 9 1/2 tan 12 ye kadar. 44,65 44.65 ?6,10 44,40 44,40 5V95 Rozvelt Saht mülâkatları Vaşmgton 13 ( A . A . ) Havas Ajansı bîldiriyor: M. Rozvelt, sOâhlan bırakma tne seleleri hakkmda M. Şabt ile görüstüğu sırada Amerika hükumetinin bu meseledeki fikir ve telâkkisini izah etmiş ve Avrupada »ulhun devam ve bekasuun iki memleketin yani Amerika ile Almanyanm hattı hareketlerme bağh olduğunu beyan eylemiştir. Amerika, memleketin an'anevî siyaseti huafraa istişarî misakı kabal etmek suretiie buyuk bir fedakârlıkta bulunmuştur. Bu misakm ahkâmmdan yalnız Fran»a, tngiltere, Belçika, Lehistan ve yahut kiiçük itilâf değil, ayni zamanda Almanya da müstefh olacaktır. Fakat Almanyanm da buna mukabü bir fedakârlıkta bulunması, Alman müdafaa ordusunun tedricî surette ortadan Fatih icra memurluğund'an: Bir deynin temini istifası zımnında mahcuz ve paraya çevrilmesi mukarre Edirnekapıda yeni Vaiz sokağında 54 No. lu hanedeki kanepe takımı ve saire ve Bayrampaşada 24 No. lu Yani Efendiye ait bostandaki marullar mayısm 15 inci salı giinü saat 12 denı 15 e kadar açık arttırma suretile satilacagından talip1 lerin hazır bulunmaları lüzumu ilân 1 olunur. (3244) Balıkesir Vilâyetinden: Keaif bedeli 12218 lira olan Balıkesir Vilâyeti dahiline musadif «65» kilometre tulündeki «Balya Çanakkale» yolunda nok*an kalan inşaatm ikmali kapalı zarf usulile münakasaya konmustur. Münakasa 22/5/933 pazartesi günü saat 15 te Balıkesir Valiliğinde yapılacaktır. Münakasaya iştirak edecekler teklif mektuplarını ve muvakkat teminatlarmı ayni günde saat 15 e kadar Balıkesir Valiliğine vermeleri lâzımdır. Taliplerin münakasa sartnamelerini ve keşif evrakını mütalea etmek üzere Balıkesir Nafıa idaresine müracaatleri lüzumu ilân olu (2034) nur. yontar ^ibi zavallının yüzünü, gö zünü istediği biçime sokacak!.. Sonra bu kadar da değil... tsin içind« bugün bile karanlık kalan bir çok noktalar var. Doktor Behzat bu dolabı yalnız başına kendi hesabına çevirmiyordu ya.. Heybeliadalı Roza gibi senelerce ecnebi memleketlerde sürtmüş, mütareke senelerinde bura* da düsman ordulan hesabına çalışmış bir kadının araya kanşması da gösteriyor ki isin içinde daha başka eller de var.. Bu eller bugün bile gizli kaldı.. Ancak doktor Behzat gibi, Simopulos gibi, Roza gibi aramıza kadar sokulmuş tırnaklan sökiip kopardık!. Bunlar nereden para buluyorlardı; hem de istedikleri kadar bol bol?.. Kitnden, krmlerden kuv vet alıyorlardı?. Bütün bunlar bugün bile aydm • lanmadı. Artık bu kadara kadar kanşık bir hâdise karsısında benim telâs etmeden, sonunu beklemekliğim, sizin gibi bir üstat tarafmdan hoş görülmelidir, sanınm!. tlk z» manlarda hergün görülen zabita vak'alan önümüze dizildi. Abdur • rahman Nezir gibi bir serseriyi 81dürdüler. Muhrttin Haşmetle aralan açık, işin içinde kadm parmaği da var. Sonra Haşmetin bir mektubu da ele geçiyor.. Abdurrahman Ne ziri onun öldürdüğüne hükmetmek gayet tabiî.. Kendisi de meydana çıkıp demiyor ki: Hayır ben oldürmedim, o gece ben başka yerde idim!.. Ustelik ortadan kayboluveriyor!.. Bu işle <**•> müzesini soymak arasında nasıl bir münasebet bulunabilir? Şimdi anhyoruz ki ***** mözesine yapılacak baskm büsbütün ayn bîr işmiş... Ara yerde, Abdur * rahman Nezir işlerine gelroediği için onu da ortadan kaldmvennişler. Yoksa asıl maksat guya bütün e *er« mayedar aleyhmde tuttukJan yolda kendilerine lÜzumlu olan parayı ele geçirmek, bunun için de <***» müzesini soymakmış... Faik tzzet gibi akhnm tartısı bozuk zavallılar sermayedarlık aleyhmde yürümek dtişüncesmde kendi kendilerini tnan dırmışlar, bu herife kaptırmışlardı. Bana kalırsa doktor Behzat bu işte doğrudan doğruya kendi hesabına yürüyordu. (Mabadi Noro Psihiatri gazetesi Rayiştağ fevkalâde içtimaa Berlin 13 ( A . A . ) Rayistag reisi M. Goering, meclisi bu ayın 17 isinde toplanmağa davet etmiştr. Meclisb ruz Doktor Ahmet Şükrü Bey tarafmdan çıkanlmakta olan «Nöro Psihiatri gazeteal> nin 3 üncü numarası çıktı. tçlnde urolog Ihsan Arif, bakteriolog Nurettin Ramih, doktor Conos ve İzzettln Beyle rin yazılan vardır. Macera romant 64 Nakleden: KEMAL RAGIP Gizli Eller fki ay sonra Cevat Rıza Bey polis mufettisi Bürhanettin Beyle yeni den orduya giren yüzbası Muhittin Haşmeti, bfr de Perihanı, bu maceranın iîç kahramanını bir gece beraber yemek yemek için Nişanta smdaki konağma çağırdı. Bürhanettin Beyle daha trken •6zlesmifl«rdi. ötekiler gelmeden, «nların ikisi bir saat kadar başbaşa kaldılar. Cevat Rıza Bey: Ey, ne dersiniz?. Bütiin bu o~ Iup bitenler rüya değildi ama, rüya gibi gecti, değil mi?. Fakat öyle bir korkulu rüya ki!.. Diye ona takılıyordu. Haniya bir gün ..ize koşmus gelmistim; Yesilköyde doktor Behca dı« ''««kvndf ^ördüklerimi anlat tığım zaman bana <sen rüya görü yoTsan!.» demistiniz. Her Snünüze gelenin sözünü dinlîyecek olsanız ben! de tevkif etmeğe mecbur olaea* ^ sSylemistîniz, hatrrlarsra» yaî. Zannederim ki haksız da de ğild:m. Benim yerimde olsaydınız siz de baska türlü yapamazdmızl. Resmî bir memur sıfatile bîtaraf olmakta haklıydraız!. Hiç kim senin sözüne kapılmamanız pek doğru idü. Fakat su herife de bir türlü toz kondurmuyordunuz . Nasıl kondurabilirdim? Bütün şüphelerden uzak, kendi halinde bir âlim gibi görünüyordu. Isterseniz, olup bitenleri birer birer bir ke~ re daha gözönüne getirelim. Müzeyi soyrnak kimin akhna gelirdi?. Son dakikaya gelinciye kadar bunu siz bile anhyamamıştınız, zannederim. Evet, daha ilk günü bu isler den süphelenmiştiniz, burası doğ ru... Fakat kuruknruya bir süphel.. Pek!, bu adamm maksadı ne?. Abdurrahman Nezirie aralarmda ne olabilir?. Onu öldürürse eline ne geçecek?. Muhittin Haşmet Beyi süphe altında bırakmakla, katil diye onu yakalatmakia ne kazana ğa mecburdur. Beni de işte o doktorun yerine koyabilirsi ~ niz!.. Ben de bir bakısta kestirip a~ tamazdım. Sonra surası da inkâr edilemez ki karşımıza çıkan is, hergün şurada, burada gördüklerimiz gibi değildir. Belki polis tarihinde gö rülmetnis, duyulmamış denilecek kadar kanşıktır. Bakiyorsunuz ki giinün birinde Hikmet Bey gibi kendi halinde bir adam irtadan yok oluveriyor... Buna bir sebep bulmak lâzım: Acaba neden kaçırmışlar? Düsmanı var mı, yok... Hırsızlık mı, değil!. Çapkınlık mı, hayır!.. öyle bir adam ki ne kendisi bir kanncayı incitir, ne de onu incitmek baskası * nin hatırından geçer?. Kimin aklına gelir ki canavarın birisi onu gö recek.: «Hah, işte sunun boyubosu, gozlerinin rengi biraz benimkini andırıyor. Yann yapacağımız işlerde kendimi belli etmemek için böyle bir adam lâzım!. Ben bir yanda is görürken, Öbür yanda herkesin ara sında onu görenler beni zannetsin, o isi benim yaptığımı anlıyamasın!.» diye feytanca bir düsünce il« adatncağızi geceyarısı evinden kaçıra eak, eline nesteri alıp bir heykei