5 Mayıs 1933 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2

CofnhttTiyct '• = 5 Mayıs vam Kız Yazan: MARTA MAK KENNA Çeviren: ABİDİN DAVER Şehir ve memleket haberleri Mekteplerde Tarih tedrisatı Istanbul muallimleri müJıim bir içtima yapacaklar DTTDO 1 Siyasîicmal Yeni bir Rus Japon harbine gidiyoruz Japonla Rusya kendi mmtakalan olan Cenubî MançuridekJ ahdî menfaatlerini müdafaa için Mukden hâdisesini müteakıp, yani bundan bir bucuk sene evvel giriştikleri askerî harekâtta Cenubî Mançurinm işgalmden sonra Rus nuntakası olan Şimlî Mançuriye de girraislerdi. Ruslar buna ses çıkarma mışlardı. Japonlar Çarlık z&manmda Ruslar tarafmdan yapılan ve Şarkî Siberyanın iki parçasmı Mançuri koridoru üzerinde rapteden Şarkî Çm demiryolu hathnda askerî nakliyat yapmışlar, Ruslar buna da itiraz etmemişlerdi. Bilâhare Japonyanın yardım ve himayesiîe teşkil olunan müstakil Mançuri hükumeü vasıtasile Mançurinin şimal ve cenup mmtakalan tevhit edilmiş, buna Sovyet Moğolistan hükumetinin şark eyaleti Kingan ile Cenubi Moğoh'stanm en mühim eyaleti Yehol ilhak edümişti. Sovyetler bu tevhit ve Hhak muamelelerfne dahi kanşmamışlardı. Cemiyeti Akvam, Mançuri meselesi hakkmda istişarede bulunmak üzere teş kühve karar verdiği komheye Rusyayı da davet ettiği halde Moskova hüku meti Japonya ile olan iyi münasebetlerini muhafaza için bu daveti kabul etmemisti. Bütün bunlara sebep nedir? Sovyet hükumeti komünizm usulünün ziraate tatbikı yüzünden dabilen gayet nazik bir vaziyette bulunsnaktadır. Ve her şeyden evvel dahildeki mevküni tahkim etmeğe çalışmaktadır. Bunun için haricî gailelerden mümkün mertebe sakınmakta ve bahusos Japonya üe mevcut eski husumeti tazelemekten son derece ihtiraz eylemektedr. Vaziyet böyle olmakla beraber Ja ponlarla Ruslan, babirlerfle çarpıştıracak hâdiseler tevali edip durmakta dır. Meselâ yukanda söylediğimiz denuryolu meselesi iki büyük devletin münasebah üzerinde çok fena tesirler yapmaktadır. Geçenlerde Sovyet Haridye Komiser muavini M. Karahan Japonyanm Moskova sefirine beyanatta bulun muş, şarkî Çin demiryolu hattmı Rusyanın satabileceğine isaret etnustir. Fakat, Japonlar bu hattı almak isteme diderim bildirmişlerdi. Japonlar Rus hattmı körlestirmek için daha cenup t a 21 Yapmak istediğim işin nekadar kanlı ve korkunç olduğunu düşünerek titredim Son derece memnun olurum efendim. Bugün pazartesi, hafta içinde hangi gününüzü bana hasredebilirsiniz ? Cebinden bir not defteri çi kardı ve sahîfeleri notlarla dolu olan bu deftere bakmağa başladi. Fırsatı kaçırmadim. Ifcnına sokuldum. Omzunun üstünden elindeki deftere gizlice bakıyordutn. önümüzdeki cutna gününün karşısında şu notu okudum: «Cephane treni, gece yarısından somra üçte gelecek ve öğleden sonra saaft üçte hareket edecektir. Evvelki emirler mucibince ağır top tnermileri, mmtaka depolanna sevkedilecektir. Küçük çaplı top mermilerile tiifek ve makineli tiifek cephanesi tramvayla cepheye gönderilecektir.> Minhnmi AJman zabiti, başını kaldırdı, mesut bir tebessümle bana bakti: Aziz matmazel, cnm* günü öğieden sonra ve akşam üstü serbestim. Hususî bir seyahat vesikası alırım. Beraberce Ganda gideriz. Orada hoş ve eğlenceli bir akşam geçiririz. Naul ooma günü sizin de isinize geKyor mu? Sevinçli bir tebessümle ellernni tuttu. Pembe vüzü büyük bir saadet ifade ediyordu. Bir lâhza düşünüyor gibi yaptım. Sonra ağır bir eda ile: Evet, dedim, cuma günü öğieden sonra buluşuruz, akşamı da beraber geçiririz. Pek çok eğlenece • ğimize eminim. Sonra, ellerimi yüzbaısinın elle rinden kurtanp kapıyı açtım. Kapıdan çıkarken başımı geriye döndürdüm, omuzumun üstünden çapkın ve tatlı bir bakışla minimini yüzbaşıma: Bonsuvar yüzbaşı jfendi, dedim. O, parlak çizmelerinin ökçelerini biribirine yapıştırmış, Alman zabitlerine mahsus kukla gibi dimdik ve kaskatı bir röveıansla beni se lâmlıyordu. triyarı Alman zabitlerine yaraşan bu sel&m, benim mini mini fakat sirm kavalyemi gülünç bir şekle sokuyordtı. Eğer plânlarım istediğim şekilde yürürse küçücük yüzbaşim o kadar özlediği ve sabtrsızlıkla beklediği bu cuma akşamınra safasinı türe miyecekti. Çünkü ben de Rouler* istasyonundan meydanda birşey kalmamasını özlüyor ve sabırsızhkla bekliyordum. Gardan çıkar çıkmaz, yapmak istediğim işin nekadar kanlı ve meş'um olduğunun farkına vannış tım. Bir müddet, delice bir korkn ile zangir zangır titredim. Şimdiye kadar hayatında bir kanncayı bile inctmek istemiyen iyi yürekli, müşf ik, halim ve selkn Marta mı, bu müt hiş işi yapacaktı? Biraz sonra korkom geçti, yerme acı bir melâl kaim oldu. Fakat müstevli Cermen ortelif gazlere karfi kullandan maskele rin tertibat ve terldbatı hakkmda uzun ve fetmî malumat vermistir. ömer Şevket Bey müteakiben «gı naklardan bahsederek demiştir ki: « ZehirK gaz atıldığı vakit in • sanlarıa hep birden zehirli gazlerden konmması içm sıgtnak denilen mnhafazah ve tertibath mahallere girerek ko • runmalan keyfiyetine toplu korunma derler. Meselâ bir mektebm talebelerinin bir dairenin memurlarmm, evvelce hanrlanan ngmak mahaDînaeı tehHte geçineiye kadar kendilerini korumaîarı gibi... Kapı önünde maskeli bir nöbetçi buiunur. Sıgmak içerisinde oraya girenlerin teneffüs edebileceği havayı süzen ve yahut oksijen nesreden tertibat vardır. Sıgmaklar mutlaka bir gaz kimyagerinin kontrolu altında bulunmalıdır.. Sıgınaklarra iç kapısı önünde bir korıdor bulunmah ve bu koridorun ön tarafı kmlevi mahlullerle ıslatılmış kalın yelken bezlerinden perde üe kapanmalıdır. Sığmmağa gelecek insanlar bu koridorda gazli elbiselerini çıkarbr ve temiz elbise giyerek içeri girer. BuySk binalarda, apartvmanlarda birrer dairenin gaz gecmez bir hale kon • ması mecburî ohnalıdrr.» ömer Şevket Bey bundan sonra izahatmı teyk eden çok caalı projeksiyoniar gostermistir. Bundan sonra bilhassa terkibahnı halkunızm bilmesi lâzım gelen eo müthis zehir olan 3d gazden de bahsederek demiştir ki: « Zehirli gazlerden birmcisi klor p3mndir. Almanlar buna klop, Fransular aquinite derler. 113 derecede kay nıvan 1,69 kesafetinde renksiz bir mayiciir. Suda erimez. Ispirtoda erir. Sabittir. Gözleri bozar ve ak ciğere te • •ir eder. Bir metre mikâp havada 19 miligram bulunursa tesiri görülür. 6 0 miligram ohnsa tahammül edilemez. Bir dakika Barfmda 16 miligram teneffüs eden in Tütün yer ne gübre çıkan paketler IKüçükpazar Cinayetinin içyüzü Dün Âğırcezada bir çok şahitler dinlenildi Tütün ve sigaralanmızın dahflde ve hariçte daha fazla sahş sahası bulabilmesi bizim inhisarm gayelerin dulannm çizmeleri altında azap ve den biridir. Ve zaten mamulât neMaarif Vekâleti tarafmdan orta Lşkence çeken zavallı memleketimin fis olmasa bile içilebilir halde bulunmekteplerle liselerde TUrk tarihi acılarını düsündükçe, içimdeki hü ması şarthr. Vâkıa memleket içinde tedrisatmın teftisine memur edilen zün ve teessür hafifliyordu. Mey başka tütün kullanmağa irakân olmaDarülfiinun müda.rislerinden Hâ dan tnuharebelerinde ölen binlerce dığma göre halk arasında propa^fAmit Bey, şehrimizde teftişata baş vatandaşımın kanlı hayalleri, kimdaya pek te lüzum yok. Şimdiye kalamıştır. seden şefkat ve teselli görtneden dar ihmal edilen haricî propagan Hâmit Bey, alâkadar muallimlere, uzun uzun can çekişen hemşerileridaya ise yavaş yavaş ehemmiyet vetedrisatı müfredat programma gö min müthiş istıraplan gözlerimm örilmeğe başlandığuu görerek mem • re ve yeni esaslar dahilind'e nasıl nüne geldi. Kendi mezannı kendi enun oluyorduk. Hatta geçenlerde yaptıklarmı sormuştur. Muallimle lile kazmağa mecbur edilen ihtiyar neşredilen resimli bir broşürden de rin mühim bir kısmı cevaplarmı bilpapazı düşündüm, Alman askerleribahsetmiştik. dirmişlerdir. Hâmit Bey, bu rapornin tecavüzüne uğrayıp ta namusu Biz kendi kendimize gelin güvey ları nazan itibara alarak tedırlsatı A olurken matbaamıza bir zat geldi. lekelenince kendini pencereden atan daha iyi bir hâle getirmek için mugenç kızı düşündüm, kül renkli korEyüpte oturan ve Balatta Darülâceze allimleri gelecek hafta toplamağa kunç seFm sürüp götürdüğü insan en~ sinema memuru olan askerî müte karar vermistir. kazını düşündüm. kait tsmail Bey elinde bir mukavva Bütün orta mektep ve lise tarih kutu. İçinde gübre ve saman karışık Bu düsünceler içinde hızh bızli muallhnleırinin iştiraklerile yapıla garip bir halıtayı ihb'va eden 11 ük yürüyerek nefes nefese fakat kat'î cak bu içtimaa ehemmiyet veril • tütün paketi var. Sigara kâğıdı da kararımı veravş bir halde eve geldim. mektedir. yalnız defter kapağmdan îbaret.. Hemen oturup şifreli bir mektup Muallimler Birliği kongresi Paket Balat caddesinde 2 numarah hazırladım. Cuma günü gece yarı ~ toplanamadı dükkânda tütüncü Gullam Rahman sından sonra üçte bir mühhnmat treniırin Roulers istasyonuna geleceğini Efendiden ahnmış. Olduğu gibi sakMuallimler Birliği senelik kon ve ertes* gün öğieden sonraya ka ladığunız bu nesneyi tnhisar idaresi gresi dün saat on beşte toplanacakdar garda kaiacağmı yazdım. Kâtı. Fakat saat on be» buçuğa kadar isterse gösterebiliriz. ğıdi büküp saçlanmm arasına sıkışbeklendiği halde ancak 60 kadar atnhinnr tütün ve sigaralanndan şitırdmn. Hastaneden çıktıktan sonra, za gelmiş ve içtima için 220 kişinin kâyetler artık ümüru adiyedi^ oldu. o akşam, hemen bu mektubu 63 nutoplanamıyacağı anlaşılarak kongre Bunlan gördükçe idarenin propaganmaraya götürecektim. Kadın mı, gelecek persembe gününe bırakılda gayretini lüzumsuz bulmağa başerkek mi olduğunu bilmediğîm 63 mıstır. Birlik reisi Hâmit Bey, aza Iadık. Çünkü eğer harice de böyle numara acaba, bu haberi, tam vaklar dağılmadan evvel kendilerine tütün ve sigara gönderüıyorsa kitap, tinde însriliz tayyare karargâbına bttaben sunları söylemistir: broşür basbrmak ddden beyhude yetistirebüecek mi idi? < Kongrede bütün arkad&şlann mairaf ve zahmetten ibaret olur; bulunmamuı bazı gazetelerd'e, iç tütünlerin fili şehadeti propagandayı Roulers küçük b'r istasyondu. Etima saatinin yanlış ilân edilmesintekzip ettikten sonra brosürleri kim ğer, orada bir mühimmat treni berden ileri geldiğini zannediyorum. okur, kim doıler. hava olursa gardan da, îçindekiler Belki de bir çok azalar, ilk içtima Eğer bu berbat paketler yalnn daden de eser kalmıyacağı muhakkakda ekseriyet olamıyacağını düşüne hü« mahsussa tnhisar idaresince haltı. Ya, benim minimini yüzbasım ne rek gelmemislerdir. Kongreyi tehir ka gösterilen bu teveccühe tesekkür olacaktı? Gözümün önüne hep onun etmek mecburiyetinde kaldığımıza ederiz, diyoruz. neş'e ve sıhhat tasan pembe yüzü, müteessirim. Muallimler Birliği, üç zrpzıp gibi yuvarlak gözleri, bana beş kişinin değil, bütün muallimle muhabbetle, tatlı tath bakan mavi rin malıdır. Arkadaşlar, buradan az gözleri geliyordu. Bütün gün, akşaçok bir fayda bekliyorlarsa birlik ma kadar, hastanede akhmı başıma leri ile alâkadar olmalıdırlar. Şimtoplıyamadım. Ayaklanm, ellerim diye kadar intihap olunan idare hebirbirine dolaşıyor, başım dönüyor ~ yetlerinden vazifelerini yapanlar, du. Yaralılara pansuman yapıhrken veya yapmıyanlar olabilir. Birlik ayanhşlıklar yapıyordum. Cerrah, iki zalan tnınlan tenkit etmelidir. Yeni defa bana münfeilâne dikkat etmeneslin terbiye vazifesini üzerine ami tavsiye etti. Smirlerim o kadar lan muallimlerin bu yüksek davala bozuktu ki gayrühtiyarî hüngür hünnnm ehemmiyetmi müdrik olduk gür ağlamağa başladım. O gün, aksi larına şüphe yoktur». gibi, hastanede, muayyen saatten Muallimlerin sükna beddi fazla kalmam lâzım geldi. Çünkü metelen bir yaralıya alelâcele ameliyat yapmak iktıza etmişti. Ameliyat esna * Birlik idare heyeti, muallimlere smda benfm buluranam zaruri ve elzemsükna bedellerinin verilememeji yüdi. Bashekim, benim asabî ve perisan zünden husule gelen vaziyetin dü halime bakarak fazla tnesaiden müzelmesi için teçebbüsatta bulunmustevellit bir yorgunluğa ve asabiyete tu. uğradığıma hükmetti. Maarif Vekâleti, bu ciheti nazan Bana hilim ve şefkatle: itTbara alarak, muallimlere, barem Sinirlerinizi yatıştırmak için bu den evvelki maaşlarmı temin eden ilâcı alınız Froylayn dedu Siz, bu * muvakkat kanunî maddenin tekrar lunmadan da ameliyat yapabiliriz. mer'iyete komması meselesini ehemHemen eve gidip istirahat ediniz. Bu miyetle takip ettiğinî bildirmrstir. gece güzel ve rahat bir uyku uyur sanız yarma bir şeyiniz kalmaz. Rahatsizlığınız geçmezse yaruı da gel" meyniz. Yalnız, bana sıbbatiniz hakkında bir tezkere ile malumat veri niz. lcap ederse ilâç göndereyim, yahut gelip sizi tnuayene edeyim. Tesekkül etmek üzere btdunao B» Aga Amerikada genç (Mabadi var) lediyeler bankasma tstanbul Belediyesi yanaklannı okşarken akı yüz bin lira sermaye ile istirak edesan ölür. Fossre, Difosgen dört klorlu Epeyce zamandanberi kendisin cektir. Şimdiye kadar tefrik ed3en yüzkalay veya sflis ile mahlut olarak ta den bahserfilmiyen dünyanın en y&şde beslerden bu m&tar biriktirilmiş kuHamhr. Açık odada 5c saat, orman • lı adamı Zaro Ağa geçenlerde bir tir. Bu suretle de bankaya en yüksek Iarda on iki saat kalır. Bu gazden ha • göğüs hastalığı geçirmiş ve mühim sermaye üe istirak eden belediye ts vayı temizlemek için gazK mahallere. bir tehlike atlatmıştır. Cenrahpaşa tanbul Belediyesi olaçakhr. Bundan foi de soufre ve sabun mahlulü j>üskürhastahanesinde tedavi edilerek iyi tülür. sonra aynîacak yüzde besler de bu mikleşen Zaro Ağa hastahaneden çık tara ilâve edflecektir. mıştır. Fakat eskUi gibi neş'eli deGazlerin en korkanca ğildir ve biraz zayıflamışbr. San salip gazlermden İperrte tngüizZaro Ağa dün bir muharrarimize ler hardalgazi derler. Bu 1860 tarihnv On dört kath bir apartıman yaptnrşunlan söylemistir: de Nieamann tarafmdan kesfedihniş • mak fizere Belediyeye müracaat edfl tir. 1886 da Idmyager V9ctor Neyer ta« Hastanede bana çok iyi bakdigi ve fakat müsaade verilmed'ği harafmdan evsafı tetk3c ve tesbit edil tîlar ve ölümden kurtardılar. Fakat berini alâkadar makamlar tekzip, et miştir. başımla bacaklarımdaki ağrılar bir ımslerdir. Böyle bir müracaat vaki değü türlü geçmiyor. Belediye gene eskisi Umumî harpte bundan istifade edil • dir. Maamafih bu tarzda bir müracaat gibi elli lira ayhğımı veriyor bununla mesi flk önce Lomnvel ve Stemer ta rafından tek'if ve tatbik edildiği için olsa da bugünkü ebniye kanununa na • geciniyorum. Amerikadan getirdi ğim paralar bitti. Ben et ve tatlıyı bu 3d ismin ilk harfleri almarak bu zaran on dört kath binamn inşasma imçok severim, lâkin dişsirlikten yalnız na Almanlar tarafmdan Lost ismi ve kân yoktur. Şhndiki kanun ancak yir et suyu, süt, çay ve yoğurttan başka rümistir. mi iki metre yetmiş dört santim irtifabir şey yiyemiyorum. Buna çok ca Saf Iperit su gibi berrak kıvamh bir ma kadar bina insasma müsaade etmeknım sıkılıyor. Diş etlerim o kadar amayidir. Kesafeti 1,26 dır. 13 derecede tedir. şınmış ki takma diş uymuyor. Artık erir, 216 derecede kaynar. Cflt huceyrele Tadilât yapılan yeni ebniye kannnu eskisi gibi yürüyemiyorum da... Eh, rinl zehirler, kan kureyvatım tahrip emer'iyete girdikten sonra daha yük yaş 164 ü buldu!.. Vaktimin çoğunu der. Cihazi teneffîisiyeye tesir eder sek binalar insası kabil olacakbr. torunumun kahvesinde geçiriyorum. Gözleri kör eder. Bir d a k i a zarfmda Allah belediyeden razı olsun! Gi boğazdan 12 miligram teneffüs eden demediğ'm zamanlar aylığımı evime bir insan ölür. Bundan korunmak için Belediyece Kurbağalıderenin tathiri kadar gönderiyorlar. bahnumiu kumaslardan veya kahn lâsve Kadıköy ciheti kanaljsasyonun mşası tikten yapdan elbiseler giymek lâzım • Amerikada kazandıklanmı elim için yerâ bütçeye tahsisat konmuftu. Gedır. Ellere de lâstik eldivenler takma den alanlan dava ettim; ama daha rek derenm tahirine ve gerek kanalizasltdır. tperitinin panzehiri kireç kaymağı davanın sonu gelmedi..» ^ yon insasma ait projeler hazırlanmsğa bulamaadn*. Zaro Ağanin torun cocuklanndan başlamışbr. Bütçenm tasdikını müteakıp biri evlenecek çağa bile gelmistir. Oksiienli su, permanganat mahlulü ameliyata baslanacakhr. de tperiti bozar. Zaro Ağa son günlerinde, kansı KudOlduğu ys?de kalan, yani ucnuyan bir ret Hanımın çok ağrr hastalanması gaz olduŞundan dolayt sehirleri temiz • ve artık ümii kesilerek akrabasmın lemek için rtfaiye kireç kaymağı mah* ev*be gönderilmesi üzerine yalmz lulu serpmeli veya hic olmazsa bol su kalmiş ve tekrar evlenmeğe karar ile caddelen* ydcamalıdır.» vermistir. tstanbul Liman şirketi mavna ve ömer Şevket Bey haftaya persembe ihtiyar, bu arzusunu damadı Meatöliye işcilerine ucuz yemek temini gfinu saat 4 bn<ukta ucuncü konferancît Efendiye açarak kendisine iyi bamaksadile biri BaLat atöliyesftıde smı verecektir. Bu konferansın mevzuu kacak bir kadın bulunmasmi söyle sun'î sîsler, duman bulutlandır. Kon • diğeri Yağkapanında Haydar ha miş ve kadının pek yaslı olmamasmı nında iki kooperatif lokantası daha feranstan sonra Fpküite bahçesindf bir ihtar etmeği de unutmamıstır. Bu arhazırlamıştir. Bunlann açılması resde sun'î sis ve bolut tecrübest yapıla • zu tahakkuk ederse Zaro Ağa onunmî yann yapiLacaktır. cafcfar. cu defa evlenmiş olacaktır. Doğru değil mi ? Zaro Ağa Hesabı kaçırdı! 164 yaşındayım diyor ve onuncu defa evlenmek istiyor! Belediye Bankaya 600,000 lira ayırdı Kaç metrelik bina yapılabilir? Kadıköy kanalizasyonu Küçükpazarda komşusu tzzeti öldüren bakkal Kâmilia muhakemesine, dün, tstanbul Ağırceza mahkemesinde nakzan tekrar başlanmıştır. Dünkü celsede dinlenen sahitlerden Küçükpazar merkezinden polis Asım Ef. sunlan söylemistir: Vak'ayı sonradan haber aldım. Dükkândan içeri girdiğim zaman «^kkal Kâmilin kansı bir fasulye çuvalının üzerine oturmuştu. tzzet kadmın üze • rine baygm bir halde yığılmıştı. Yerde kanlar vardı. tzzet ifade veremedi. Hastaneye kaldırdık. Kâmil kaçmıştı. Ertesi günü otomobille karakola gelerek teslim oldu. Diğer şahrt, muhtar Ahmet Saffet Ef. de dedi ki: Gece pencerede otururken gürültü duydum. Baktun tzzet, Kâmilin kapısı önünde bağınyordu. Sarhoştu. tzzet böyle bir kaç kere Kâmilin kapısına gelerek bağırdı, çağırdı. Şahit Sıdıka H. da şu ifadede bulundu: Bir gürültü duydum. tzzet Kâmilin kapısmda küfürler ediyor: «Kannı bana gönder. Ben de erkeğim. Beni bu gece içeri almazsan seni öldürürüm» diye bağınyordu. Elinde bir rovelver vardı. Şahit Kadriye H. da: Yolda giderken tzzeti gördum. Elinde bir bıçakla Kâmilin dükkânma girdi. Küfürler ederek camlan kırdı. Ben kaçtım. Biraz sonra iki tabanca sesi duydum. Kâmil de dükkândan çıkfa, kartı. dedi. Sahitlerden seyyar esnaftan Huseyin Ef. de Kadriye H. gibi ifade verdL * PoIİs Hakki Ef. şu dikkate sayan sözleri söyledi: Ben vak'a mahalline yetistiğhn zaman vurulan tzzeti otomobile koy • muşlardı. Yanında Kadri ile Ali vardı. «Siz ininiz» dedim. «Biz kardeşiyiz» dediler. Yolda tzzete «seni kim vurdu» diye sordum. Bu sualime yanunuda bulunan Kadri atılarak heyecan ve yüzü kanter içinde t «Kâmil vurdu» diye cevap verdi. Ben «sen sus» dedim, sualimi bu hatta müvazi bir demiryolu hattı yapmaktadırlar. ,' tekrar ettim. Izzet ancak başmı arkaya Tonguz çet^leri ^ u , 4emîe . doğru iterek menfi bir isaret verdi ve yoîu Uta.yonlann* ve trenlerine gozlenni Kadriye çevirerek manidar bir mutemadıyen taarruz ettiklermden natfekilde baktı. tm emniyet ve asayişi dahi krfmemıs Bundan sonra diğer şahitler dinle tir. Bundan başka Mançuri hükumeti nüdi. Adetleri on dörde baliğ olan bu şahitlerin ekserisi Izzetm fena tanmmış şarkî Çin demiryolu hattma ait yüzlerce bir adam olduğunu, Kâmilin evine telokomotif ve binlerce vagonun Siberyacavüz ederek küfürler ettiğini, cinayet ya kaçnldığuu iddia ederek demiryolugünü elinde kama olduğu halde Kâminun Rus memurlan hakkmda taldbat iclin dükkânma girerek camlan kırdığını rasına başlanuştır. ' söylemişler, diğer bir kısmı da bir şey Mançuri hükumeti memurlan gebilmediklerini ifade etmişlerdir. ne ayni iddia üe koridordan ge^en Rus Müdaf&a vekilleri sahitlerden bir kıshattnuB iki tarafmdaki hudut noktanuntn bfldiklermi sakladıklan ve tah • lannda raykvn kaldırmışlar, Rusyanm kikattn noksan yapıldığı, işin meçhul sahil eyaletile Maverayı Baykal ve asıl< kaldığı iddiasmda bulunmuşlardır. Rusyanm muvasalasıni kesmişlerdir. Neticede diğer müdafaa ve âmme Sovyet hükumeti bu harekete müdaha şahitlerinin celbi için muhakeme 15 halede bulunmak istemis, fakat Japonya, zirana kalmıştır. kendisinin Mançuri 3e muttefik bulunduğunu Moskovaya ihtar ettiğinden Sovyet hükumeti daha ileri gibnemişti. <B Şhndi daha yeni bir vaziyet ihdas e» dilmek isteniyor. Mançuri hükumeti şarkî Cm demiryolu hathnın esasen Sovödemiş Tütün tnhisan kuyudafanı yet Rusyasınm mah olmadığmı, Sov tahrif ederek sahtekârlığa meydan veryet hükumetinin Çarlardan tevarüs etmekten suçlu mezkur idarenin eski kontiği bu haktan 1920 de resmen feragat trol memurlarmdan tsmail Hakfcı Efeneylediğini ileri sürmektedir. Yani Mandi dün Ağırceza mahkemesinde istmabe çuri hükumeti Ruslara müyarlara baliğ suretüe muhakeme edilmistir. olan ve sevkulceyş noktastndan Sovyettsmail Hakkı Efendi, saiıtekârlık vak'asma ifadesbıin almdığı zaman mut ler için bâyük ehemmiyeti bulunan demnyoluno, Japonlarm tesvflti, yahut hitali olduğunu, tahrif işile alâkadar ol madığım söylemistir. Mahkeme, şahit mayesi altmda bes para vermeksizm celbine karar vermigtâ. zaptetmek istiyor. Hatta Japonlarm lokomotif ve vagon behanesfle Rus sahil eyaletine ve Rusyanm diğer eyaletlerint Bartın Ağırceza mahkemesi, Safranvaziyet etmek teşebbüsünde bulunmabolulu ömer isminde bir katil hakkmda lan da ihtimal haricinde değüdir. Son idam karan vermistir. ömer, Safran gelen haberlere göre her ihtimale karsî bolunun Ortaca köyünden Başçavus oSovyet hükumeti Mançuri hududuna on ğullanndan Mehmet oğlu Hakkı isminiki askerî fırka ve üç yüz harp tayyaresl de birisini bir kız meselesinden dolayı tahşît etmişlerdL Japonlar dahi Şimalî öldürmüştür. Bu cinayet çok feci bir şeÇindeki askerî harekâtı gevşetmisler ve küde olmuştur. burada serbest kalan bir üd fırkayı atdam mahkumu katil, köyün tarlasında çift sürmekte olan Hakkıyı yakalalelâcele Rus hududuna sevketmişlerdir. mış ve müteaddit yerlermden bıçakla Asıl Japonyadan ve Koradan göndeyaraladıktan sonra sopa ile vücudünü rilen yeni fırkalar dahi hep Sovyet huezmiş, kaburga kemiklerini kırmış, yüduduna gönderilmiştir. tki büyük dev • zünü tekme ile parçalamış ve sürükliyeletin hudutlarmda yekdiğerine karsî bü rek bin türlü işkence ile öldürmüştür. yük kuvvetler toplamalan kadar sulhu tehdît edecek bir vaziyet olamaz. Ruslar üe Japonlarm ikinci defa boy ölçüşmeğe kalkışmalan ihtimali bugün için çok kuvvetlidir. MUHARREM FEYZl Istanbul civanndaki köy mekteplerin IMI a> (h k Bir tahrif davası B r katil idama mahkum oldu Köy mekteplerlnde imtihan Liman Şirketi iki kooperatif lokantası daha açıyor de on beş mayısta imtihanlara baslanacak, yirmi iki mayısta bitecektir. Şehir ilk mekteplerinde de üç haziranda başlıyacak, 7 haziranda bitecektir. Ecnebi ve akalliyet mektepleri nizamnamesi Ecnebi ve ekalliyet mekteplerfn * ] den mühim bir İMsmının nizamname* ( leri bu sene Maarif Vekâletmce tadil edilecektir. Vekâlet bu nizamnamelerin mekteplerde türkçe tedrisahn mükemmelen yapılmasına mânl vaziyetler ihdas ettiğme ka naat getirmiş ve tatil esnastnda bun" l tetkikine karar Muallimlerin askerlijji Muallimlerin askerliklerini tatil esnasındaki mezuniyet zamanlarında yapabilmelerlne dair olan kanun mekteplere tebliğ edilmistir. Askerlik zamanlan gelmiş olan muallim ler ay başmdan itibaren «ubelero müracaat edeceklerdir