14 Nisan 1933 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 5

14 Nisan 1933 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

14 Nlsan 1°33 rürkiye'nin son 10 senelik tarihi En sevimli filim yıldızı Güstav Fröhlîch şehrimizde Haftanın filimîeri Programlarda macera filimîeri ekseriyettedir Vahşiler Krah Ismarlama Cocuk Opera'da «Vahşiler Kralı» bir macera fümi dir. Mevzuu birbirile münasebettar muhtelif vak'alardan mürekkeptir. Evvelâ bir kaç kâsif yerini bulmak istedBderi elmas madenini ararken bir takım haydutlarla mücadele etmek mecburiyetinde kalıyorlar. Ikinci safna ayni zamanda vahfi hayvanlar nakleden bir vapurda geçiyor. Fntma dolayısüe vahsi hayvanlar kın • lan kafesleruıden dısan faIıyorlar. Yolcular ve filmin kanramanlarüe bu hayvanlar arasmda korkunç facialar cere • yan ediyor. Üçüncü safha bir mağarada ayni mâcadelenin devamını gösteriyor ve bir ask hikâyesile filim nihayet buluyor. Kordelânm bir çok sahneleri çok meraklı ve halecanlıdır. Hain sahsiyetleri temsil ebnekte ötedenberi büyük söh • ret ve mehareti mevcut olan Rus artiati Boris Karlof burada oynadığı bas rolde de muvaffak ohnuştur. Filim herkesin anlıyabileceği beynelmüel bir kopyadır. Opera sineması mevsimin ilerlemiş olması dolayısüe progranum geniflet • mek istemiş ve Rene Claire'in «Hürri yete Can Feda!» «mmdeki, fransnca sözlü kordelânm da bu filimle birlikte göstermeğe baslamıstır. clsmarlama Çocuk» bir komedidir. Mevzuu ölen bir adamm vastyetnamesi etrafmda cereyan ediyor. Eger kendi sine alelâcele bir mirasçı bulunmazsa »erveti şehrin belediyesine intikal edecektir. Binaenaleyh ısmarlama bir çocuk bulmak tâzundm Bunu buhmcaya kadar geçirilen tuhaf vak'aJar kordelânm te melidir. Baş rotö komik Armand Bernard oynuyor. Filim fransuca sözlüdür. Büyük bir Isviçre mecmuası bir nüshasını memle ketimize ait resim ve yazılara hasretti Isviçre'nfn en maruf resimii mecmualarmdan «Schbelizer tl hutrierte Zei tung» 22 mart tarihli nüshasmı a*rî TüVkiy46'nin on senelik tarihine hasretmiş tir. Mecmuanın bu nüshası Türkiye'nin son on «ene içinde yaptığı inküâplan gösteren çok sa. yani dikkat re sim ve yazılar la doludur. Meomuanın kapağı na «Kanm benl aldatırsa» filmi nin kahramastlan Feriha TevfDt Hanım fle Ercü ment Behzat Beyin resimleH konmuş, altına şu sarhrlar ya zılmıştır: tYeni netü, yeni Türkiye'nto timtalidir. Türk Schmeizer lUustrierte Zetttvng> mecmuasınm 22 mart tarihli nüshasmm kapağt milletinin inkişattna mâni olan bir çok etki düşün hasred&nistir. Diger a&bifelertf« celer, Mtutafa Kemal Paşa'nm ileri Türk ordusuzM, Türk Ma*rif«^ myaseti üe ortadan halkmifttr. BuTürk tiyatrosuna, Tttrk poli»m«, Türk adliy«sine ait resımler re jw gunku Türkiye'nin manzaran diinzılar vardır. kn T&rkiye'den bütbutun başkadtr. tsviçre mecmuası, Türkiye'ye «fc Btman en mükenrmel ntmuza 6a hu«usî bir nüsha çıkarmaga karmr çift artutin »evimli timalcandır. Biverdikten sonra en iyi muharrirle • ri tabtk Güzellik Kraliçemi Feriha rinden M. Kurt LubinsJri 3e kann Tevfik Hanım ve diğeri artist Er Madam Morgot Lubinskr'yi TürU cüment Behzat Beydir.y y*'y« göndermiştir. Mecmuanın birinci sahifesi Bü Muharrir kan koca yazdıklan yük Millet Meclisinin onuncu devyazılarda memleketimizdea çok iyi rei içtinıaiyeainin Gazi Hazretleri mtibalarla ayrddıklanııı anlaimaJrtarafWan küsadına ait intibalara tadırlar. Çılgın Kız Artistik'te Çoğunuz bilirsmiz ki Klara Bow son zamanlarda bir skıir hastalığı geçvmif ti. 1yi olduktan sonra ilk oynadığı sözlü filim bodur. Onun için kordelânm mevzuu biraz da onun hayatnta temas etmiştir. Aşkia inkisan hayale uğnyan genç bir ı m u çocuğile birlikte sefalet ve «ef ahet hayatma dâşöyor. Fflmin ilk kısımlan çok eanh ve hareketlidir. Gktikçe gevşiyor. Birinci safhalarda Klara Bow çok kuvvetlt oynu • yor. Partöneri GObert Roland ta vazi fesinde muvafrak ohnnştur. • •• fhistav FTöhHch w arkadajl'an Mr arada ftdkîan ttçtoicfl M. ofüstaT Fröhllch, soldan blrlnd njlafir M. Bolvary, oturanlardan aolda: M^tnnaitl Kriatiyanya] Fpto Süreyya Beyaz Şeytan Melek'te «Beyaz Şeytan» m gösterilmesi tam zamanma tesadüf etmiştir. Eroın ka çakçılığının gtmün meselesim teskil ettiği bir snada geçmesi filmin lehine bir vaziyettir. Mevzuu tam smemavaridir. Bir çocuk boğulmak üzere iken onu bir adam kurtanyor. Çocuk kücük ve se vimli Fransız artijti Jean Mercanton, adam da Jean Murat'br. Bu zat vazifesine devam ederek ta Amerika'dan baslıyarak bfiyük Avrupa'yı doUsıyor. tşâ gücü bir morfin kacakçtst çeteyi takip etmektir. O kacakçılar kt lazkardesi genç artisti morfine alıstn'miflar ve onun nhhatini harap etmiflerdir. Adam bir çok tehlikeler gecirdikten sonra nihayet mücadelede muvaffak o Iuyor, kızkardesini bu ağursuz iptüâdan kurtanyor ve çete üe uğrastıjh srada tanıdığı kadmla evlemyor. Filim hareketli ve fransuca sözlü • dür. Dekorlar iyidir. Baş roUeri Jean Murat ve Danyei Parola oynuyorlar. Jean Murat rolünde gene mütebessim fakat çok metin bir adanu temsil ediyor. Jean Worms, Monique Roland ve «Dusseldorf Vampiri» filminin kahramanı Peter Lorre da vazifelerini güzel benimsemislerdir. Türk sinemasi Esld Majik bu hafta programuu değistirmedi. Pola Negri'nin flk sesli fumi «Kurşuna Dizilen KraBçe» yi göstermekte devam edecektir. (Komünizm artık Baş kaldıramaz!» Almanya'da bir nutuk ve bir beyanname Berlin 13 (A.A.) Votff ajaaoDdan: Bir mülâkat esnasmda siyati zabıta müdürü M. Diels siyasî taarruzlann hiç bir zaman bugünku kadar az ohnadığmı aöylenaiytir. Mumaileyh mütealuben demiştir kit « Uzun müddettenberi Berlin'de ne öKim ve ne de yaralanma vak'ası kaydedtknemiştir. Bolsevizmi tamamUe kökönden sö • küp atmak, Prusya'da sükun ve intizamt temin etmek isbyorsak yakaladığımız avı btrakmamak lâznkhr. Nasyonal Sosyalistlerc karsı taarruz edilen her yerd« son derece şiddetle müdahalede bulunacağız. Tevktf edilmtş olan eşhas, kamplara gönderOecek ve bunlann beşeriyet cemiyeti için müfit unsurlar haline gelmelerine çalısdacaktH".» M. Dieles, netice olarak demiştir Id t « Siyasî potisin faaliyeti sayesinde Bolşevüderin ve Markristlerm yapmış olduğu taarruzlar, cinayetler maziye kansmıştB. Komünizm bir daba basını kaldjramıyacakbr.» «Boğariçl farkuu ndan btr sahne [Art toflerden blrl Tttrk sablti tayafetinde] (Birinci sahifeden mabait) ştyayrz. Sanki kvk senelik ahbapmısız gibi candan konuşuyoruz. O bana Berlin'de stüdyodan çdap evine bfle uğramadan alelâcele trene nasü yetiftiçini anlatıyor. Ben ona «Film Welt» te son okuduğum ZelndorPtaki aile hayatm • dan bahsediyorum. Güstav/ın saçlan fOimlerde goründügunden daba açık renk. Almna doğnı uzanan on kısanlannı ustura 8eta*a*etmiş. Beiki her hangi birimizde sakil görünecek olan bn şek3 ona pek yakısmış. Fakat tebessümü, tavırlan, ekrandikelerin ayni. Anlasılryor ki bu büyük san'atkâr oynadığı her parçada kendi tabiî hayatmj yasıyor. Çok konu*kan da.. Yalmz cümleler ağnndan gelisi güzel çıkmyor. Her s<>xü düsünerekten, her kelimeyi yerine kovaraktan idarei kelâm ediyor. Maksadnn istîhbar işi yapmafc değil.. thtisas toplamak. Karsısındakmi beylîk •naMere cevap verdirerek yormak adeti bende yok. tki dost gibi mevzuu mükâlemenm cerevanma bırakiyoruz. Nasd bir tesadüf bilmem sözü havatta en mes'ırt olduğu anlara nakletti. Tane tane anlatıvor: c tster facîa, ister operet ve komedi oynıvaynn. Yasahnağı üzerime akuğım tahsiyetîn sade kılığma,. kıyafetme değil: derisinin, ruhunım içtne girdiğim dakikalar hayatta en mes'ut zamanlarum teskil eder. Kansı Gitta Alpar'ı beraber getire mediğine çok müteessirdir. Bazı sebepler dolayısile Berlin'i terkeden Gitta şitndi as»l memlekeb' Macan'stan'dadır. Güstaw Gitta orada çalısmağa mecbur. Zaten divor, hafta arası da bir birhnizi gönnediğimiz çok olur Ben gündüz stüdvoda 3ten o evdedir. Aksam ben döndüçüm vakit o tfvatrova gidip sahneye çıkmak mecburiyetindedir. Ne yapacaksmız artist hayah. Evvelce de yazdıgımız gibi Güstaw'm buraya gelişi strf gezinti maksadile de ğxL. «Boçaziçi Şarkısı» ismmdeki fi'mm dış sahnelerini çevirecek. Mevzuu 1» tanbul'da cereyan ediyor. Bir bahrrye b r güzel sesin sahihesme aşdcoluyor. Bir müsamerede hayalî masukaşile tanışıyor ve sevişiyor. Fakat kordelânm •onunda mesele nasıl bitiyor biliyor musunuz? Sevdiği kız asıl sesine âsık ol • duğu kaduım \an çıkıyor. Sesi güzel kadmı Berlin şehir ope rası artistlerinden Madam Jermilâ Novotna oynuyor. Kızı rolünü buraya bir • likte gelen Matmazel Kristiyanya Wotkoff temsil ediyor. Rejisör «Kim Olduğunu Bihnek tstemiyorum» u yaratan Mösyö Bolvasi'dir. Filimde artistlerimiz icmde jonpro miyeflkte yegâne muvaffak olan san'atkânmn Ferdi Tayfur Beyin de rolü vardır. Istanbul'un muhtelif semtierinde binlerce metroluk müsvedde çekileceknr. Güstaw'm filimde bahriye zabiti olması limanumzda bir harp gemistle de dolaşmasmı icap ettiriyor. Memleketi • miz için kıyroetH bir propaganda mahiyetinde dünyanın dört taranna dağı • lacak olan bu filim için lâzım gelen teshilâtm gösterileceğini ve kanun ve nizamlanmıza tevfikan san'atkânn arzu larmın is'af edileceğine şüphe etmiyorum. Bir 3n gündür topladığım bu roalu • mat zihnimden geçerken hâlâ Güstaw*la beraberim.. Odadan inmisiz, salonda beş on poz resim çektirmişiz. Sade san'ata ait değil. Siyasî, malî, iktısadî bir çok meselelere dair konuşmuşuz da vaktin nasıl geçtiğînden haberim yok.. Şaka değil tam üç saat büyük yıldızla başbaşa.. Son sözlerfm: Güstaw sade bir sinema artisti değil.. Çok hoşsohbet, çok nüktedan, çok münevver, eDeyce oku mus btr genç.. Perapalas'ın camekânı önünde toplanmış kadm erkek kalabalık bir halk küt'esi bize se'âm veriyorlar. Ne olur yarabbi, bizde de böyle bir kaç tane yetişse! A. H. Böyle karara can kurban! ^ Ereğli Belediyesi şehrin tenviratını yari yarıya mehtapla idare Ereğli «rKarad^niz> «Hu»usî> Ereğli, tabiatin bütüo güzellik lerini toplamış şiruı bh kasabaâvr. FaJcM Beledryenm cihtimal varidatmın azlığmdan olacak» Utmal ve kayitsdzliği yüzünden günden güne harap olmaktadv. Şehrm en güzel mevkH, Umumi Harpte Rus'lar tarahndan yakılmış, o zamandanberi bir türlü eski halme g«tirilenwmiş ve senelerdenberi karIarm, yağmurlann süriikliyemedikleri büyük taslar yollan kapayıp kalmış ve geçüemiyecek bir hale koymuştur. Sokaklara yer yer çakrlan kazik tar üzerine yerleştiriien petrol lâmbalaruun şiseleri o kadar pis re i»lidir ki, bunlann yanıp yanmadığını bile farketmek müşküldür. Şehrin sokakLaruu aydmlatmak maksadile konulan bu lâmbaiar, ayda ancak yedi sekiz gece yanznaktadır. Bunun Şeytan ve Uçurum Elhamra'da «Şeytan ve Uçurum» bir faciadır. Afrika limanlanndan birinde yatan küçük bir ıngiliz denizaln gemîsinin kaptanı Charles Sturm çok asabi ve kuktînç btr adamdır. Haksız yene süphelendigi kansnu bir gün evden kovuyor. Bu zulme uğnyan kadm yeis ve utırap saikasile rasgeldiği gençle sevisiyor. Ertesi gün kocasile ban»»p ta eve dönünce sevgilisinin o de nizalh gemisine tayin olurnnu» zabit olduğunu anlıyor. Charles Sturm da kin farkmdadır. Bunlann Ocisinden de intikam almak için münasip bir hrsat bekliyor. Bu ftrsat ta gecikmiyor. Kadmın da denizaltı gemisinde bulunduğu bir sırada onu çdgmcasma açık denizlere sevkediyor. Vuku bulan kaza neticesi Charles ölüyor ve iki genç mes'ut bir hayata kavusuyorlar. Genç zabiti Garry Cooper, kadmı Tallulah Bankhed iyi temsil ediyorlar. Fakat asıl yük yani Charles Sturm rolü, son zamanlarda Amerika'da büyük muvaffakiyet kazanan facia artisti Charles Laughton'un sırtına yüklenmisür. Onu bu füimden sonra maruf rejisör CecOe B. De Mille «Haçm Gölgesi» filminde Neron roHinü oynar»»1' için angaje et • etmisür Hücnm kıt'alanna beyanname Berlin 13 (A.A.) Nazi erkâm harbiyesi Müliyetperver Sosyalist hücum kıt'alarma hhaben ncsrettiği bir beyannamede diyor ki: « Bugün, Hitler cephesim yıkmak için yapılmif olan son teşebbâsün yd • dönümüdür. Çünkü 13 nisan 1932 de e «ımanki bükumet hücum tat'alarmı menetmistL Bu suretle genç Alman hareketini ta kökünden söküp atmak istiyordu. Bugün yeni devletin en kuvvetU unsuru bulunuyorsunuz. Bu, hareketm şefine karsı olan sarsılmaz sedakatmizin parlak bir mükâfatıdır.» Beyannamede, Milliyetperver Sos yalistlerin Almanya'da en kvfvetli un sur olarak kalmalan lüzumu kaydedil • mektedir. EreğU'den bir mansan •ebebi, Betediye mecUdnİB garip bbt kararma atfedilmektedir. Söylendiğine göre Belediye mediri, mebtaph geoelerde lâmbalarm yakılmaması nı karar altma alnns, bunun üzeri • ne de fener yakıcılar geceleri mek* tap olacağı itikadile fenerleri yak • maktan vazgeçmekte, ve bktabi bfitün gece sokmklar zifiri k«ranMc i çî&de kalmalotadır. Belediy* meclkinm böyle bir ka •' rar vermiş olmasa, belki makul gö rülebiUe <fe lâzaba yakıedarm kemü kendilerine kehanette bulunarak mehiap olacağı zanmle lâmba yakmamalan EregB'yi geceieri wmAm»m çevinnektedJr. Cok cocuklu aileler Güstav Fröhlich'in resımleri Sinema yıldızı Güstav Fröhlich'in dün Perapalas'ta Foto Süreyya tarahndan çok güzel resimleri çekilmiştir. Aşıret çocuklarını okutmak için aiınan tedbirler Ankara 13 Asiret çpcuklanna okutna ve yazma ogretmek için kanun lâyihası hazuiandığı malumdur. Ma raş, Adana, Antep, Cebenbereket, Muğla, Aydın, Denizli, Kütahya, Bahkedr vilâyetlerine gönderOe bir tamhnde bu bavali asiretlerinin durak sa halan ve bunlarla en çok karşılaşda bilecek noktalann tesbit ediknesi büdiriüniftir. Asiretler için ihdas olunacak seyyar mekteplere değerli hocalar tayin edfle cektir. Bir kaç güne kadar bütün vüa • yetlere yapılacak bir tamimde asiret • lere hocahk yapacak gönüüu hocalar Utenecektir. Gönüllülerin tesbitinden sonra bunlann arasmda bir tasfiye yapılacak, en fazla ehliyetli olanlan seçilecekth. Aşiretlere hocalık yapacaklar bir takım imtiyazlar kazanacaktır. YuKarıda Bursaiı Ali Osman Efendlnln 27 nufuslu aUesl, aşagıda Seferihlsar'lı Ibrahlm Ağanın 11 nufuslu ailesi Seferihisar'da Girit mübadillerinden tbrahhn Ağanın on yedi çocuğu olmuştur. Bunlann elyevm dördü erkek, yedisi kız olmak üzere on bir tanesi ha • yattadır. Bu yavrular bugün babalannın bir üzüm bağından kazandığı kü • çük bir para fle geçinmektedirier. Bu çocuklarm babası tbrahim Ağa: «hü • kumetin alta çocuklulara naktî mükâ • fat ve madalya verdiğini senelerdenberi isitnaekteyim. Her sene istifade ümidile istidalar veriyorum. Bir netice alamadım» demektedir. Bursa'nın Demirtas köyünde oturan Drama'lı Hacı Sert oğullanndan Ali Osman Efendi de 27 evlât babası ve dedesidir. Bu zatm bütün çocuklan er Jean Murat «Beyaz Şeytan» da Tallulah Bankhed <Şeytan ve Uçurum» da kektir. Bu kalabalık aile bir evde o turmaktadır.

Bu sayıdan diğer sayfalar: