5 Nisan 1933 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3

Camhtniyet' SON TELGGÂFLAB Bana lcatırsa Kurbanlık koyun Kurbanlık kitap Kurban bayramma yakın, bir yandan sürü sürü kurbanlık koyun pi yasaya götürülürken, bir yandan da sürü sürü kurban] ık kitap ortaya döküldü. tkisi de hemen hemen okka fiatına sahhyor: Üstünde bir lira fiat bulunan kitabı sergicilerden on beş yirmi kurusa alabilirsiniz. Ve dün, içim sızlıyarak öğrendim ki, en büyük tabilerimizden biri depolannl yeniden boşaltmış, muharrirleri aTasmda şöhret sahipleri de eksik ol mıyan binlerce kitabı, münakkidin değil, kantann tayin ettiği kıymet Iere göre piyasaya döknaüş: Halit Ziya, Halide Edip, Halit Fahri, Reşat Nuri ve daha isimleri hiç birimize yabancı olmıyan muhar> rirlerin bazı kitaplan, sokak başla nnda yerlere serilen bu eserler ara» smda görülüyor. Ayni günde, bazı gazetelerde, Türk kitapçılan aleyhinde nesriyat gözümüze çarpıyor. Zaman zaman yükselen bu acayip seslerin iddia • Ianna gore o açık göz, o hin oğln hin, o şeytana külâhı ters giydiren kitapçılar, yıllardanberîdir Türk mu~ harrirmîn iliklerinî emerler, Türk kalemini bir büyülü değnek gib» kullanarak milyonlar kazanırlar. Ya»Iı ve genç Türk muharrirleri arasrada benim kadar kitap neşretmiş insan olmadığı için, görgünün verdiği sal&hiyetle ilân ederim ki, mektep kitabı basmıyan kitapçınm vaziyeti belki bizimkrnden daha kö> tüdür. Nitekim, kendisine kırk, elli, ahmış kurusa mal olan kitaplan üçer befer kurusa ortaya dökmeğe mecbur kalan o büyük tabiimiz de, yaltnz ilmt ve edebî eser nesrede rek bir şeyler kazanmak hulyasma kapıimış çok eski krtapçılarnnizdan biridir. Göreceksiniz ki mektep kkaplan işi de ellerinden almacak olursa Türk tabilerinin hepsi mallannı işbortaya dökeceklerdir ve Ankara caddesi nm Mahmutpaşa yokuşvndan hiç bir farkı kalmıyacaktır. Koyun kadar kitabın da kurban edrldiği bu bayramda memleket ir famnı seven hiç kimsenin yüzü kolay kolay gülmiyecektir. Kitaplara karsı münekkidi susan ve kantan söyliyen bir memlekette bayram, ne hazm eğlencel PEYAMt SAFA Çorum'da muhakemeler » •»•Ol ı » . . Italya Sırp hududunu takviyeye karar verdi Fransız kabinesi Musolini plânına karşı hazırlanacak muhtıranın ana hattını tesbit etti Viyana 4 (A.A.) Hırvat ajan• Orie'nin verdiği bir habere göre ı Italyan hududu boyunca uzanan yerlerdeki jandarma karakollan Hırvat'lann vaziyetini göz altında bulundurabilmek i ç m daha ziyade kuvvetlendirilmiştir. hususunda mutabık kalmağa çahşacaklardır. Her hangi devleti alâkadar eden bir mesele mevzuu bahsolduğu ve 4 devletin bu meseleyi tetkik etmelerî icap eylediği zaman, alâkadar devlet, meselenin ta başlangıcından beri müzakerat esasında mümessil bulundurmağa davet edilecektir. Paris 4 (A.A.) Temps gazetesi kabine tarafmdan hazırlanmakta olan Fransız muhtırasınm İtalyan plânından ve tngilis tekliflerinden pek farkh olacağını yazmaktadır. NALINA MIH1NA Nazar degmesin bu sürate f Yeni Bulgar elçisinm dfin IstanbuTa geldiğini, ve kendbile görüsen muharririmize söylediği sözleri birinci sahife • mizde elbette okumussunuzdur. Şmdi Iutfen, bir de şu telgrafı okn yunuz: Sofya 4 ( A . A . ) Bulgaristan'm y ni Türkiye sefiri M. Antonoff Sofya'dan aynlmıştır. Müşarünileyh tstasyonda Kralın mümessili ile haridya nezareti umum kâtibi, Türkiye sefiri ve sefaret erkânı, matbuat umum müdürü, hari • ciye nezareti erkânı. bir çok sefirler ve gazeteciler tarahndan sel&mlanmıştır. (Bulgar Ajansı) Bulgar Ajaosmm eektigi v« Anadoh Ajansmm verdigi bu telgrafın »üratine maşaüah dememek kabü değil, dogrosu... Sofya Istanbul'a telgraf ve telefonla bağhdrr; 5yle olduğu halde Bulgar ve Anadola Ajanslanmn müfterek bir btmmet ve gayretle verdikleri haber, tstanbul'a hereket ettiği budirüen zattan sonra, tstanbul'a geliyor. Telgraftan daha süratle geldncleri için sefir hazretlerini mi, yoksa acele işe şeytan kansn> diye gösterdideri teenniden dolayı ajanslan mı tebrik etmek movafık olacagmda mütereddidim... Zile'ü Muharrem 3 ay hapse mahkum oldu, diğerlerinin muhakemesine devam edildi Çorum 3 (Hususî) Çorum Agırnabeleri gelmediğinden mubakemesi tamahkemesi bugün Barnn'h Fey • lik olundu. Biga'lı Ali çağnldi. Zengin zullah ile Hasan'ı ve Rados'Iu Ali'yi, Zinüfuzlu bir adam olan Ali bağcılık yaple'li Muharrem'i, tekrar muhakeme ettL maktadır. Ferit pasa hükumeti tarafmBiga'dan gelen Bosna'lı Boşnak AbdTdan bir defa divanı harbe çekilmis ve nm oğlu Hacı AH ile asliye ceza mahtevkif edilmif. Fakat Tevf3c pasa mevkemesînden naklen gelen Bursa'h Hacı kü iktidara gelince serbest bırakılmış. Emin ve lztnir'de Salepçi camisi imamı Şapkayı vesile addederek halkı hüku Mehmet oğlu tlyas hocanın muhakememet aleyhine tesvik eden oğhma borçiu sine başlaju olan yirmi kişiyi icraya vermis, on seFeyzullah üe Hasan'a ah sahit isti kizi mkâr etmis. Sakarya mahallesindenabeleri gelmi^ti. Şahitler Feyzullah'm ki Bican oğlu Mustafa Efendinin kah cuma günleri namaz kddırdığmı ve yavesine giderek «ckimse borcunu vermi • nılarak arapça baslayıp tfirkçeye çevir • yor. Halk şapka giyeh* dinini, vicda diğini, söylüyorlardı. Şahit Ahmet E • nmı unuttu» demiş. Şapkasn gezer, cnfendi, resmî tebligata rağmen maz mide takke ile namaz kılarmış. Biga nunun arapça ezan okudufunu, kendi daki sorgusunda kahvedye yasuk M sinin mımaza gitmediğmi fakat av makmarladım, para verdim. Sormağa git sadile civarda gezerken ishtiğini söy tiğimde kahvem şekerim yok halk para ledL Hasan da bir gece ezam arapça venniyor diye sızlandu Oğhımun borçokumuş. lulannm mk&rlarmı söyledim. Müslü manlar inkâr etmezler dedim. Müddehmmmî itiraz edilen şahitler • den başkasınm şehadetleri ile kendi kaŞapkaya gelince: tlk çıküğı gün ben naatini tekrar ederek rarazlann reddmi kendi elimle yapıp basmıa giydkn. Dıtalep ettL sanda polisler tutup melon giyecek Mahkeme Feyzullah fle Ahmet arasm sm diye çıkardılar. Bana bakaret etti da bir soygun meselesinden muhakeme ler. Gücüme gktL Alb ay sokağa cık • olup obnadığmm Bartm'dan sorulma madım. Hakarete gücendiğimden basi sma karar vererek muhakemeyi yanna açık gezdim.» talik ettL Kahveci ayağa kalkıp «şapka giydikBundan sonra Zfleii Muharrem to se kâvur mu olduk» diye bağırdu Ali palhyarak geldL de «insanlar bozuldular, reis beyefendi. Agırceza reisi Afif Bey srdu: tnsanm söyledif ini değiştiriyorlar» dedL Ne oldun? Aleyhindeb' şehadeti kabul etme Kabargamdaki sakatlıktan böyle digmi, tstiklâl harbinde Kuvvayı Mniiyeyürüyorum. ye yardım için silâh tolparken Recep'ten DedL silâh aldıgı için kendisine mugber ol • tstmabeler gebnistl, okundu. Şahitduğunu ve parasmı aldığı halde bes a y ler arasmda Muharrem'in serseri oldudır rainderleri yapmadıgmı söyledi ve gundan, Hüseyn'i çfleye koyup tarikato müdafaa şahıtlermin Iktesini uzath. Lisgirmesine tzin verdiğmden Hüseyn'm çitede 9 isim vardı. leye tahammâl edemeyip istn meydaMüddeiumumî Tahsm Bey sahsiyetna çıktıgmdan, dervişlikle alâkası ve leri müdafaa eden sahitlerin dinlenümedin lehme, hükumet aleyhine beyanatı sine kanun mösak oünadığmdan reddini olmadığmdan, buna mukabü derviştalep etti. likle mefga] oldugundan ve saireden Muhakeme de reddetn'. Müddeiumobahsedenler vardu mî Tahsin B. söz alarak «amme njımıp» Rets, Muharrem'e bir diyecegi omp dinlenilen şühudun beyanatına nazaran ohnadıgmı sorunca, «çileye girdi, diy* maznunun umumî bir mahalde cmillet Hüseyn'i ezmek istiyorlar ve arada faşapka giyeli bozuldu, AHahını unuttu.» kiri de alet edecekler, ne diyeyim? S>> demekle kavlen, şapkasu gezmekle fi> ze kalmıs. Ben bahçrvanmı, daha eli • len dinî hissiyatı alet ederek halkı şapmin nasnian duruyor.» ka aleyhine tahrik etmistir. Bundan sonra soz alan müddetumoSuçu 163 üncü maddeye uygundur» mî mazmmun tekkelerin ügasmdan sondiyerek buna göre cezasınm tayinini isra da çabshgmdan, Hüseyn'i çileye soktedir. makla onu esir haline getirdiğmden ve Bundan sonra lanir'de Salepçi eşba suretle kanunu defatla ihlâl etti • misi imamı îlyas çağınldı. Mahkumiyeti ğindeı., cürüm delfllermi de es^s^ı •"+ yoktur. Evkaf başksttibine yanlan tebşeddededen addederek 8 0 nmd madde dit mektubunda mnumî tehyiç ede • delâletüe 677 numaralı kanunun birind cek yalan havadis uydnrmaktan suçlumaddesine tevfHam eezalandtrdmasnn dur. Evmin aranmasmda Çerkes beyan* talep etti. namesi ve bir kaç mektup bulunmus. Mubarrera hiç bir şeyden haberi ohnaBeyanname okundu. Yüz ellilik lıtdığmı, adalete sığındıgmı sSyledL teye dahil Çerkes'lerin Yunao tsgalbd* Bundan sonra istiçvap edilen Çorum îzmir kongırstnde Türk'Ierin mezali • aihncı daire mubtan Emîn istiçvap • • minden bâhis beyannamedir. dildi. Mektuplardan biri Basri imzalı v« Emin yalan havadb uydurmaktan, 28/931 tarihli idi. Kimse tarafmdan taCamiikebir'de meyzin Akif le tskender'e arruza ugramadım. Hayattayım. tzmir«gozünBz aydm. Bundan sonra ezan de gördügünden daha iyiyim. Yakmda her tarafta arapça okunacak» deyip gfile güle tzmıVe geleceğîm. Basri'yi gömeyzmleri arapça ezan oknmaga teş receksin nasıl bir Karadeniz'IL Deniliv3c etmekten suçludur. Kendisinden yordu. bu suça soruhınca «ben arapça olran Diğer mektup 16/5/931 tarihS ve sun demedhn. Gazetenin yazdığuu soyAli Muzaffer imzah idL ledim. Akif düşmanımdu. Onun için Ali fanzalı bir mektupta şöyle deni • benim aleyhimde yalan uyduruyor Ben yordu: «Mektubnnuzu aldım. Teşekkür. tam 32 seneldc muhtanm. Hükumetten, Refikam iyi. Eskisi gibi değil. Kukafırkadan ve cemiyetlerden sorun. Bunu ğac'a gittim. Bugün Menemen'e gidîsoyliyecek adam degilim» dedL yorum. Faaliyet devri başlamıstır.» d«Müddeiumumî Tahsm Bey maznnnun niliyordu, 163 üncü maddeye göre cezalandınlmasmı istedL Emin: « tyice sorusturun, ben masumum» dedL öğleden sonraki celsede flk olarak Muharrem hakkmdaki karar teblig edildL 'Muddeiumuminin teşdîdi ceza se • bepleri kanunî göriilemediginden 677 inci made raucibince şeyhlik hizmeti gördüğu, Hüseyn'i çileye çektiği icin üç ay hapsine ve kendisinden 50 lira para cezası almmasma karar verüdiği bHdirOdL Emin'in yaşı ve sabıkası ohıp olmadığı Bursa'dan sorulmak üzere talik olundu. Emin'den sonra Rados'Iu AlTnin istigayet meçhul, karanlık, esrarengiz görünmeğe başlamıştı; gözümün önündeki masanra altmda bile benim balmediğim, korkunç ve tehlikeli şeyler sakh olduğunu vehmedecek bir hale gelmiştim. Yemekten sonra işim olduğunu behane ederek sokağa çıkhm. Fakat öyle şaskın, öyle berbat bir halde idim ki sokakta sarhoş gibi yürüyor, hiç bir şey düşü nemiyor, ne yapacağımı bilemiyordum. Ayaklanm Şehzadebaşı'na doğru sürüklendl tçraıde büyük bir merak vardı t Onlar ne söyliyecekler? Gene ayni mesele mi? Yoksa... Benim haberim olmıyan bu rezaletlerden sonra Hicran'ı bana yamamak mı isti yor lar?.. Bu sefil ihtimalleri düştinmekten kendimi alamıyorum. Nihayet, kapıyı nasıl çaldığımı, hangi hizmetçi tarafmdan karşılandığımı iyice hatılamadan kendimi halamm karsısında buldum. Meraktan Slüvordum. Şimdi, bir dakika tiyas'a sorulduğunda «beyannameleri dağıtıyorlardı. Okumak için aldım. Kalmıs. Basri esbak hapisane müdürü idL Hemşerimdir. Vefatmı haber aldık. Mektup yazdık. ö y l e cevap aldık. Ali Muzaffer'e gelince: O bir pasadır. Menemen sözleri askeri teftişlere aittir, dedL Tehdit mektubuna gelince: «Buna kaf iyyen kabul etmem. Bu evkaf başkâtibmin uydurmasıdur. tstintak rapo • runu kabul etmem. Aleyhimde şehadet eden Nâzım imamlık imtihamnda ka • zanamadığı içm bana muğberdir. Diğerleri ortağıdır.» dedi. Franm kabinesinin karart Paris 4 (A.A.) Kabine, çetin bir münakaşadan sonra Paul Bon cour muhtrrasının ana hattını tesbit etmiştir. Bu muhtıra, Mussolini plânını izah edecektir. Fransa, tngiltere, îtalya ve Al • manya ile birlikte sulhü kuvvetlen dirmek için çalışmağa hazırdır. Çünkü bu 4 devlet, Avrupa'ya ait bütün mesuliyetlerin yiikünü taşı maktadırlar ve küçiik devletler, bu 4 devletin MHIetler Cemiyeti konseymde daimt surette aza olmalannı kabul etmek suretile onların bu hakkım tanımışlardır. Locarno ve Briand • Kellog mi saklannm zihniyeti dahilinde aulhu muhafaza etmek maksadile 4 devlet, Avrupa devletler! arasmdaki münasebetlere müteallik bütün meseleler için muşterek hal suretleri bulmak Yeni harp gemileri Berlin 4 (A.A.) A'man bahrt programında iki zırhlı kruvazörün inşası daha derpiş edilmiştir. Bu kruvazörlerin inşasma 1 teşriniev velde başlamlmıştır. Bundan başka, 4 torpido muhribi de 1936 senesinden evvel tezgâhla ra konulacakhr. Tarant 4 (A.A.) Monfalcone tezgahlannda yapılan Medusa de nizalh gemisinin tecrübeleri muvaffakiyetle bitmiştir. Gemi ba flk tec rübelerinde 80 metre derinliğe kadar inebilmiftr. IIHHIUUIUUIUIIU IUJ ııtı i) îifmmııımmıı IngUtere ve Rusya ihtilâfı Yunan kabinesi ıtimat reyi aldı Amerıka borçiu devletler bonolarını muameleden menetti Vasington 4 (A.A.) Âyandan M. John Sunon tarafından son oel » sesinde kongreye tevdi edilen ka un lâyihası, tasvip edilmiştir. Bu projemin nhk^mma nazaraa Amerika hükumetine borçiu olup ta b«rçlannı ödememiş olan hükumet * Iere ait bonolan ve eshamı almalan, satmalan, irae ehneleri yasaktır. V« bu metnnuiyete hükumetlere siyaseten tâbi olan mıntakalar eaham v« booolan da dahildh*. Muhalifler, Makdonald Başvekilin beyanatını M. siyasetine muarız... Venizelos ta tassvip ettî Londra 4 (A.A.) M. Makdo naM Avam kamarannda yaptığı beyanatta yann meclise bir kanun lâyihası verrleceğini ve bu lâyfhanra gene yann nesrolunaeağını bildir tnistir. Bu l&yihada fngiltere'ye Rus eşya»ı ithalftti hakkında ban kararlar almak için Jıükumete salâhiyet ve rjime»i îstenmektedir. ,v Bu layihanın bir an evvel kanun .,b*IiiH aJvıaa için müzakerenin bü tün •afhaları 5 nisanda yapılıp bitirilecektrr. M. Lansbury, çıkanlması hüku metçe düsünttlen bu layihanın kanun şekline girmesinden evvel meclUin etrafiı maluraat almastm istemiştir. Bunun tizerine M. Makdonald verdiği eevapta tngiiiz • Rus ticaret iti • lâfının müddeti 17 nisanda brteceğini ve bunun yerine yeni bir şey koy • mak l&zim geldiğini M. Lansburjr'ye hatırlatmıstır. Muhalifler bu karşıiığa itiraz etmişler, hükumetin Moskova'daki tevkif Işi hakkında haber atdığı vak'alarm hepsmi meclise bildirmek İçin şimdiden bazi bevanatta buiunmaını ısrarla istemişlerdir. M. Makdonald verdiği eevapta •Imdiki halde beyanatta bulunmak lan alhna almanlann menfaatine uygun düsmiyeceğini, fakat meciise •erilecek kanun lâyihannın ikinci müzakeresi yapıldığı nrada hükumeth, bazı beyanat yapacağmı soylemiştir. Bu cevap karşısında M. Lansbury onceki Rirazını tekrarlamış, Avam kamarasınm sadeee hîîkumetin kararlarını körü körüne tescil eden otomatlar gibi davranmak mecburî yetmde bırakTİmamu protesto et mitir. M. Makdonald, vaziyetinde sebat gSstermiştir. Bunun üzerine M. Lanabury «u sözleri sovlemiştir: Başvekilin pek az tnemmıniyeti mucip olacak şekilde verdigi cevaplar karsısmda muhalifler hükumetin Ruıva hakkında pirisece*î h«r türlü ipleri kolavlastırmaktan çekmecektir. Atina 4 ( A . A . ) Başvekfl1 M. Çaldaris diin parlâmentoda hükumetin beyannamesini okumnş ve demistir ki: « Milletin büyük duygulan 6 mart hâdiseleri esnasmda kendisini gSster • miştir. Milletin cesaretli ve arimli vaziyeti ve kara, deniz ve hava kuvvetle • rinin vatansever hattı hareketi sayesinde bu hâdiseler milletin arzusuna gSre akamete uğramifür.» Başvekil maliye siyesetme geçerek demiştir ki: « ^ Hükumet ecnebl alacakularile bir uyufma elde etzneği zaruri gormek* tedir.» Başvekü takriben bir mflyar 200 mflyon drahmiye çıkan bütçe açığmı kapamak için hükumetin buyük tasarruf> lar yapmak mecbnriyetinde olduğunu gosterdikten sonra haric! tiyaseti anlatarak demiştir ki: c Hükumet, »ulhun ktnrvetlendi • rflmesi ve bütün devletlerle dostluguna mkişaf ettirilmesi yolnnda sebat ede • cektir. Hükumet Balkan devletleri arasmda yakınlaşmağı hususî bir teveccüh ile derpiş etmektedir. Sulhu istiyen Yunan hukftmeti ordu mevcudünd azaltmaga ve askerlik müddetini kualtmağa hazırdır. Ancak memleket mudafaası için lâzım olan kuvvetleri temin etmek sarttır.» Atina 4 ( A . A . ) Basvekfl M. Çaldaris Âyan meclisindekî beyanatı »ırasında su sözleri söylemistir: c Âyanm hükumetin icraafam siddetle murakabe etmesine mani ohnağı hiç bir vakit düşunmedfc. Ancak bonun biz muhalif iken yaptığmuz gibi doğm ve namusla bir murakabe obnasnu istiyontz.Bizira bu murakabemizi M. Venizelos ornek olarak tavsif et mişti. Eğer ayan tarafmdan eserimize karsı bir obostroksiyon veya torpülem» gorecek olursak memleketin sükunn nğruna kendimizi mudaf aa etmek mecburiyetinde kalacağız. Hükumet hâdiselerin vahrmli&ini göz Önnnde totarak muhalefetin meb'usan meclisi ve bilhas$a ayanda parlâmento rejiminm tâbi olarak işlere engel obnıyacagmı ümit etmek kter.» Atina 4 ( A . A . ) MecBs hukumete Emlâk Bankası azalan Ankara 4 (T«lefonla) Emlâk Bankası B tertibi heyeti umumiyesl içtima ederek meclisi tdare azahk Ianna eski azadan avukat HayrnilaK ve Fuat Beyleri mtihap etmistir. TOrkiye Sırriye ticaret muahedesı Gene dört büyük devlet meselesi Roma 4 (A.A.) M. MtuoMni bu sabah tngiliz ve Alman elçHerini kabul etmis, dört devlet misakı hakkında kendilerile konuşmuştur. Berat 2 Türkiye Suriye arasmda yeni bir ticaret muahedesi yapılraast takarrür etmistir. Fevkal&de komiserlik Sctuat mBşavtri M. Reklo nisanm 7 ind günü Ankara'ya hareket edecek ve raözakereleri Suriye namma o idare eyliyaeektir. rek tekrarmı talep ettL Mahkeme istintakm kanunt oldugn • na ve tekranna lüzum ohnadığma ka • rar verdL SfRTV TlOMiin irtisa tahkikatı son safhada Ankara 4 (Telefonla) trtisa davası hakkmdaki evrak Meclisten Müddehnmımüiğe verilmîşti. Tahkikat safnası bitmek üzere dtr. Evrak yakında Miiddeiumumiliğin iddiasile beraber Ağırceza mahkemesine verilecektir. Son dakika Kazanç vergisi lâyihası Ankara 4 (Telefonla) Bütçe encümeni kazanç vergisi lâyihasın daki tashihatı da yaparak matbaaya vermistir. itimat etmistir. M. Venizelos Çaldaris'io beyanatmı esas itibarüe tasvip eyle • miştir. Maznunlar birer seneye mahkum oldular Çorum 4 (Hususî) Maznunlar dan tlyas vekfl tutacağnu söylediği için hakkmdaki muhakeme talik olundu. Bundan sonra Bartm'h Feyzullah, Hasan, BigaHı Boşnak AITnjn birer sene ağn hapse mahkum olduklan teblig edfldi. AH 6 8 yaşnn mütecaviz buhsnduğundan cezası albda biri indirildi. Maliye Vekili isttfadan vazgeçti Atina 4 ( A . A . ) Ahiren icra edilen ayan mtihabatmda balotaja kalan Maliye Nazın M. Leverdo» istifa etmek ktemişse de parlâmento kendisini mevcut 312 azadan 297 smin reyi öe ayan azalıgına intihap ederek hakkmda itimadmı göstermistir. Cumhuriyet Nüshası S Kuruştur Yeni hükumet vergileri arhnyoT şeraiti Senelik Alb aylık 0ç aylık Bir avlık Atina 4 (Hususî) Çaldaris hükumeti bütçeyi tevzja içm bazı vergileri arhrmağa karar vermiçtir. Tütün vergısi de konacaknr. dırl Kat'iyyen! Ben o kadar hay van mıyım? Burun burna yasadığım bir kızın halinden hiç bir şey sez meı miyim? Kabü mi? Fakat... Allahım... Bazı emareler de yok değil... Şbndi mazmin kapaü kalmış bazı yerler| aydınlanıyor. Evet... Dur bakalıru?.. Ah... Ne gündü?.. Daha geçen salı ca nıtn... Tamam... Hicran'a O&manbey taraflannda rasgelmisier... Hal* buki o bana büsbütün başka bir şey »öylTnişti... Daha o gün... Sabahet Hanım bir kahknha daha atarak sofradan kalktı ve kocasma da, bana da bakarak: Iki gün! dedi, iki gün sabredinİ7!.. Göıeceksîniz! öyle bir şey göreceksiniz ki parmacınız ağzmızda kalacak ve Kevser'in de yüreğine i' necek. Bu kadmdan değil, bSHin havattan bîrdenbire korkmağa başladım. Gözümiin önünde cereyan eden, her parcasım avucum gibi bîldiğimi zannettiğim bu hayat, birdenbire bana Müddeiumumî Tahsin Bey tstmta • kın kanuna uygun olmadığım iddia ede* sonra «Hicran'a ve bana ait olan» meseleyi öğrenecektim. Halam da lâkırdıyı uzatmadi ve dedi ki: Muhlis Bey, Muhlis, oğlum, sen bu sabah çıkhktan sonra buraya Şükrü geldi. Avukat mı? Evet. Fakat sen bilmezsin. Bu adam vaktile bir kere deliroıiş... Biliyorum, kaynanasını boğ " mağa kalkmış, trmarhaneye girmis çıkmış... Ha... Biliyor musun?. İyi... cDeli avukat» derler ona... Halinde de bir abuk sabukluk vardır da ima... Değil mi? Evet. Herkesin gözü kizımın üstünde. Biliyorsun ki bir çok adamlar onu istedrler. Avukat ta bunlardan... Fakat deli miyim ben?.. Kızımı deliye verir tniyim?.. Tabiî aiacağı cevabı almıstı. Bu sabah geldi. Halamm gözlerinde büyük bir korku bulutu gSrünüyordu. Telfts t 1400 Kr. 750 400 150 2700 Kr. 1450 800 Yoktur Milli tefrikamız : 26 Yazan: SERVER REDt Hep Senin İçin! na da Sabahat demesinler. Babam lâtif e ile karışık bir ihtarda bulundu: Hanım! Elinden masayı bırak! O kadar ileri gitme... Nihayet akrabamızdır! Bu «Nedim» istninin ehemmiyeti birdenbire artnuştı. Kafamın içinde hep bu kelüne ve hep bu adamın ha* yaleti dolaşıyordu. Sade kafamtn *çinde değil, hayatta da, her tarafta o: Sevgilimin evinde, babamın evinde o! Alâkadar olduğum kadınların hepsi onu tamyorlar. Arada bir, Maçka'da bir apartımana Hicran'ın gizli gizli girip çıktığını düşündükce renkten renge grriyorum. Hayır! Yalandır! Yalandır! Hepsini bu kan uyduruyor; Kevser Hannndan inti kam almak için uyduruyor, yalaa Kadın hemen ciddileşti: A... Size Nadim'i çok iyi tanıdığımı söylemedim mi? Soyledin ama nereden? Bizicn Maçka'dakilerden ayol... Her zaman gider gelir oraya o!.. Ben daha cesaretli bir sual sor dum: Böyle «eyler konusulacak ka dar samimî misiniz? Daha zayıf ve korkak bir sesle: Tabiî... Tabiî... DedL Sonra müfhiş bir kinle alevlendi: O Kevser cadalozu ben evlen digim vakit söylemediğini brrakma dı. Sözde babnn beni yangm yerlerinden almiş... Ben sılhğın biri imişim. Bak sıl'Iık kimmis, ben ona trostere " eefrim. AIimaHah o H'eran'm ipligini üç günde pazara çıkarmazsam ba çinde olduğu pek belliydl Ben de doğruldum. Halam devam etti: Kapıyı buna Servfnaz açımş. îçeri girer girmez bağırmış: « Kardeşim, nerede benim kardesim? Kim bağırmış? Avukat, avukat I «Nerede benim kardeşim?» diye bağırmış. Kardeşi krm? Hicran mı? Kalfa da saşırmış. Herif deli gibi imiş. Merdivenlere doğru bağıra bağıra saldınnış. Hicran odasında idL Ben de namaz kılıyordum. Hiç bir ses duymadık. Servinaz orta sof aya kadar avukatm arkasından koşr muş ve: « Şükrü Bey, ne istiyorsunuz? Kimi istiyorsunuz ? demiş. Avukat durmuş: « Kardeşim, kardeskni istiyo « rum. Hangi kardeşiniz? Muhlis, Muhlis!»