SON TELGRAFLAR Japonya dün Çin'e yeni bir ültimatom verdi Çin topraklarmda kanlı bir harbin başlaması bekleniyor Şanghay 15 (A.A.) Japonya ve yeni Mançuri devleti, Jebolun Çia kuvvetlerinden tahliyesi için Çin'e bir ültimatom vermislerdrr. Pekin IS (A.A.) Japonya'mn Jehol eyaletindekî taarruzunu en geç subatm 27 sinde baslıyacak ve yeni Mançuri devletinin teeseüsü nün Hk yıldönümü olan bir martta tamamile inkisaf etmis bulunacaktır. Buradaki Japon erk&nı, 3 ülti raatom hazırlamış olduğunu ve bonlardan birincUinin Mançuri hüku * meti tarafından JehoTdaki Çin vaHsine, ikincUinra Mançuri'deki Japon kıt'alan kumandanı ceneral Muko tarafından Pekin'de Chang Hsou Liang'a, üçüncüsünün de Tokio hükumeti tarafından Nankin hükumetine veriJecegini beyan et mektedirler. Her 3 ültimatom, Çin kıtaatmra Jehol'den tamamile çekîlmesini istiyecdctir. Çm'lüer d« Jehol eya letinin Japon'lar tarafından rstilâ ediknesine şiddetle mukavetnet edeceklerini mttteaddH defalar beyan etmialerdir. kümesi ihtîmalme dair olan haberler hakkında müatlea b«yamndan içtinap edilmektedîr. Hariciye nezareti namına söz söylemeğe salâhiyettar bir sat, Japonya, MiUetler cemiyetinden çe kihneğe karar verdiği takdirde bu karannı ancak fevkalâde meclisin 19 lar kotnitesinin raporunu kabul ettikten ve Japonya'ca mukabil bir beyanname nefrolunduktan aonra, tatbik edeceğini beyan efcmistir. Boğaziçi Sahilname Yazan: RVŞEN EŞREF Bir gun «HadflcatuleevapM» ^e da! dun... Bir ahret bahçesindw dolastnn ki çiçekleri kubbe, ağarWı minare, fiskiyeleri sadnrvan, . Kulagıma servüerin ağlar se»2, fcdrnuma fimsirlerin kSf kokusH gebyordu! Bunu • su geçici dunyadaki zenginGkIerinden bir payım sonsuz ruh varbgma inanmak düsüncesine bağhyan • eskfler yaphrmıslar; beHd kendileri yok olduktan sonra da atlan sanlan anılsm diye, belki öbür dünyada da ağır, iyi karşılansmlar diye... tster sevap kazanmak özüyen, ister gunahlannı bağışlatmaŞa çahsan, ve vakrf bahanesi ile mallarmdan birazmı korumağa bakan eski varlılıklarm kaygılanndan dogmns olstm; bu bahçe, içinde gezene sahanatlarm, fohretlerin, biribirleri ardmca yokhık muammasma dalıp gidislerini 5yie duyuruyordu Id... Btmunla beraber, onun icinden geçer* ken VB hficcet baİRiuş gîm avınıujror* dum: Ahretin yer yüzSnde de hayatla basbasa yasadığı o koyu tasavvuf asırlarmdan BoğaziçTnin Od yakasma ne çok Türk emeğî verilmiş, goruyordum. Atalanmız bu kıyılan bpkı çevrelerinin iki kenanna ipek, sırma nakıslar isler gibi kendî görüslermin, kendi anlayışlannm, kendi raanışlannm fekülerOe süslemisler. Hadikatülcevami'in havasmda îste böyle birbirine benzemez iki duygu rüzgân esiyordu: Varhk için kurduruhnoş o yapılar, insanm içine bir yandan 515mun largmlıgmt sızduiyordu; bir yandan da toprağa sahip olmak, benlignn verraek, onda yeni ve ayn bir mana yasatmak gibi içtimat bir eanuhğm sevincmi dolduruyordu. Sehün&me'yi Hadâca'mn sonanda bol> dum. Bunu, Tezkerei Salim'den de tercumeihalmi bfldîgBn Fernn mehlasn, cizve k^t?T>i bir mevlevî kaleme tlmn; Köprfilü Mehmet Paşa zade Famd Ahmet paşaya kaside yazan, DorduncS Mehmed'in nmsahipngine ahnan Fenni! Oç asn* onceki Bogaziçi'ni gormek, zaman aşın bir yolculuğa çıkmak tadmı doyur»caktı, hem de mısralarm ahengi üe... önümdeki sahifeye bu amnsla baktun. Fenni Efendi Galata'dan: Fauatun, feilâtün, feilâtün, fa'lfinle yola çıkb. AruzuA kudumune ayak uydurarak agn* başlı bir yürüyuş; hem de beyitleri Mestarzında soalıya svakya... Biraz v nevi (lerüedikçe veznin bırakngı kadar ayak değtftirdi. Daha yoruldukça sık «ık hnalelerle iç çekti; zihaflarla nefesi kesfldL Fakat her beyti bir Boğaziçi kSyünSn »adını saya saya Rumelifeneri'ne kadar çıktı. Oradan Anadolufenerfne geçti. O yakanm her yanmı da birer beyitte saya döke Kızkulesi, Kavakbahçesi, Haydarpasa, Kadıköy üstSnden Fenerbabçe'ye geldi... Adalar'a karsıdan tbretle bakb. Boylece Boğaziçi krydan isimlerinra manzum bh* coğrafyasmı okumus ol • dum. En çok sunu oğrendim: Bugunkfi RmneK ve Anadolu iskelelerinin admı Şuketihayriye koyaruus». Bunlar Fenni Efendinin gunünde de varmıs. Tasvirden yana, Sahilname biraz Eyfip oyuncaklan renginde ve biciminde idi. Khni beyti: Tutsa ussak mahaldir kmlur gibi taref Buldu ol gozleri badem ile Fındıklı seref gibi zoraJd töylenmiş tL Kimi: Eylemekten o mehin şahsı fakirile sava| Gözlerimde Kuruçesme gibi hiç kalmadı Bana kahrsa Ne oldu bizlere? Arhk, bir îdsi mSstesna, gazeteleri mizm iîk sahifelerine bakamaz oldum. Beni affetsinler: Onlann hesabma ben sr kdıyorum, tiksiniyorum, iğreniyorum. Bu ne skandal! Bu ne rezalet! Bu ne manzara, a dostlar, arkadaşlar, meslektaşlar!... Ne oluyoruz, ne oluyorsunuz? G5zell3c musabakalarmm ded9codu tararmi en ehemmiyetli d&nya ve memIeket davalanmn usrSne çıkaran, bir matbuat hiç bir yerde gorühnemistir. Fransa, tngfltere, A1manya, Macaristan, bir çok Avnıpa ve Amerika meml«Jketleri guzel seçiyorlar; hatta bir sene, Macaristan'da oldugu gibi, hakem heyeti kadın elbisesi giymts bir erkeği seceeek kadar yanıhyor; fakat gülüp geçiyor • lar. Ankara'nın Su ihtiyacı Ankara Belediye Reisinin verdiği izahat Ankara 15 (Telefonla) A n kara cemiyeti belediyesi bugür svn içtimamm aktetti. Azpdaa avukat tbrahim Rauf B. Belediye reisi Nevzat Beyden Ankara'nın su ihtiyacı ve vesaiti nakliye mes'elesi hakkmda sual sordu. Nevzat Bey verdiği cevapta Ankara'nın su rotiyacının önümiizdeki sene zarfında temin edileceğini, Ankara'nm suyu mes'elem ile doğrudan doğruya hükumetin mefgul olduğunu, bunun için teşkil olunan komisyonunn faaliyette hulundufrunu, simdîden mü«bet neticeler elde edildiğini soyledi. Cenevre*de vaziyet Cenevre 15 (A.A.) 19 lar komitesi, MBIetler Cemiyeti b%iik medisine verilecek olan ve malum vesayayı ihtiva eden rapor metaini ittif ak ile kabul etmistir. Miletler Cemiyeti büyük meclisi, teHf ibeyn usulünün akamete uğra mif olduğunu tescil etmek maksa dile önütnüzdeki salı günü içtimaa davet edilmi$*ir. Komite, Japonya'mn verdiği cevabı, müzakerat için esas olarak kabul edetniyeceğine müteeseif oldu ğunu bildirmistîr. Maamafih komite, Japonya'nm yeniden serdetmesi muhtemel olan tetlifleri tetkike muvafakat ede cektir. Karadeniz'de Sekiz bahkçı boguldu Trabzon 15 (A.A.) Dun cok anî bir fırtma çıkmî'fır. RüzffSrm «uVati 25 senedenberi Brnrütmemis bir siddet ar • zedivordu. Trabzon Sürmene arasmda denizde o'an yunus balığı avcı'armdan sekiz Idsi borâimustur. Y a k m W « k i kayddar güçiükle sahile dosebiJdiler. Dum'tromar. kaptanmm mahareti sayesmd^ kurtulmt»*rur. Ankara Vüâvet Mecl'si Ankara 15 (Telefonla) Ankara vilâyeti meclisi unaumisi buffün Vali Nevzat Bey tarafından aeıldı. Japonya ve Milletler CemiyeH Tokio 15 (A.A.) Japonya'nm yakmda Milletier Cenuyetinden çe IPnısya Hitler'in Kücük itilâf Kongresi toplandı Kalesi mi olacak? Orta Avrapa'da ittifak; Almanya'da Başvekil aleyhinde dedikodular tecavüz şayiaları arttı! Cenevre 15 (A.A.) Küçöfc İtilâf mümessilleri, yeniden toplanarak gruplarının,JBâtibi umumiliği Cenevre'de bnhman bir komiteden baska, hususî siyasî mahiyet arzeden bir ^•itHâfı da fhtiva eden bir misak atatfisü tetkik etmişlerdir. M. Paul Boncour, M. Benes, M. Titulesco ve M. Yevtkch Ue görüs miiştür. Ceaevre 15 (A.A.) Küçük İtilâf mfimeuiUeri bu sabah, yeoi bir içtima aktetmiflerdir. Bu içtimam bfiytik bir kısmı 3 memleket! alâkadar eden iktısadî mes'eleleria tetkikine ha»redilmiş tir. Berlin 18 (A.A. Havas Ajansi muhabirmden: Sağ cenah gazeteleri tarafından şevk He karşılasan Prusva idaresinbı tasfiyesi keyfryeti, simdi milliyetperver Aiman'Iarda bh* en dise ve gîzli tutulmasma lüzum goHiTmiven bir infial tevlit etmistir. M. Fon Paoen ile M. Hugenberg, bu tasf îyenin Prusva'yı yani en büyük Alman devletini Nazi fırkasma teslim etmek olduğunun farkına var mışiardır. Alman tarihmde ilk defa olarak bir Başvekil, bir f trkanıa başrada kalmaktadır. Hindenburg, milliyetperver •Alman ftrkasına riraset etmekten vaz jrecmiş olduğu halde Hkler Nad firkasmdaki en yfiksek makamı nrohafaza ve vaktirtm büyük bir krsnnnı f trka işlerme hasre devam etmekMuma'Ieyh, Nazi Bntforma«ım gîvmiş oldu*u halde halka nntuklar Wedir. Ba*veVftletî ve nezaj idare Hmektedir. Prusva dahi'inde aiilohı ve intizamı muha'aza hizmetini Snîformah Nazîler ifa etm^Vte olup fırknnın azaaı biHiin mühbn memuriyetlere Nazî ftricası, a»ıl memurlarm za ranna olarak siyaset kumandasmın manTvelesini eline »îmiftır. Bu »uretle Ntzi fırkasma tâbi yeni bir idare Prusya Dnhilive Narirı Pru»ya*nm ba«'ıea sehîrlerÎTirn 30 kadar nolîs müdürimü muv»kkaten azil şeklinde mevtıniyete sevketmistir. Bıı m^murlara kim halef olacaktır. M. Goerme'in ta«awurun^>in şunT»eve du«meğe mahai yoktuT. Muntaüeyh onlarm yerine fırkanm mutecnet adamlanm getirmek arzusundadir. Beni, basmdan atün... Şimdi de ne haldeyim? Onu sormağa, oğren meğe mi geldin? Der gibi bakacak sanıyorum. Vaktim olmadı, Mözehher... Bu hafta içinde gidip, göreceğim! Muzehher, gozlerile yahranyor: Kuzum ağabey, ihmal etme... Niyad'vi bir gün, bir dakika bile unutamıyorom... Hele akşamlan, ortalık karanp lâmbalar yanmca, benim içimde de bir ateş yanryor... Niyazi, bizden mes'nt... Hayır, onun sScâyete hakkı yok... Bütün odalarmda koridorlarmda pınl pml elektrikler yanan, râzgâr geçmez, kalm kârgir bir binanın içinde yasıyor... NiyazTnm şikâyete hakkı yok! Sıcak bir odada, temiz, sakız gibi bir yatakta yafayor... Sıcak çorba içiyor... Sıcak plâv, fasulye, et yiyor... Ayaklanndaki yamah, ytrtak kundaralardan, sırtın daki esld, soluk, havı dokük esvaplardan kurtuldu!... Neierden kurtunnadı, çocuk?! Sade suya pirinç çorbası içip yan aç Efgan hOkflmeti bankacılık mutehassısı istiyor Irak'ta şiddetli yajfmurlar yağıyor Ankara 15 (Telefonla) Efgan hükumeti tktısat Vekâletinden bir bankacı Türk mütehassı» istemiştir. Basra 15 (A.A.) Irak'ra eenup kısmımn her tarafında 24 saattenberi yağmur yağmaktadır. Ekilmis tarlalar hasara uğraraıs, bir çok ahali, hayvan boğulmuştur. izmir'deki hâd'se için bir genç tevif edildi Bir italyan profesörü 10 sene ye mahkum oldu Paris 15 (A.A.) Cinayet roeh • kemesi ltalyan profesorlerinden Richicfaryi 6 kânunusani 9 3 2 de mtncam maksadüe ltalyan Jeneral konsolosunu yaralanuş ohnasmdan dolayı 10 sene ağır hapse mahkıhtı enniştir. lan M. Fon Papen'in M. Goering'e işlerin bu kadar süratle yapılamıyacağmı ve Nazi fırkasının Prusya'yı bir Naiz kalesi halme getiremiyeceğini söylemiş oldugu rivayet edilmektedir. M. Fon Papen'in bühassa Berlin polis müdiirlürüne Berlin hücum k r taatı reisi M. Heldorff'un getirHme»ine muhalefet etmiş olduğn soyle niyor. Berlin 15 (A.A.) Milliyetçi sosyalist matbuat mthnessillerini kabul eden Başvefeil M. HHler, milli yetçi gazetelerin bütün Alman mat* bvatım millete hizmet hissme yüksetonek vazifesile mükellef oldugunu beyan etmistir. Başvekil demistir ki: « Alman gazeteleri, gayrimes'nl bir münakasa ocağı olmaktan ise Alman milietinin amaline sadık bir tercöman olmalıdır.» sofradan kalktığı zaman: Doydum, ağabey! Demekten kurtuldu!... Yangm yer • lerinde odun laymıklan, dal, tahU par* çalan toplamaktan kurtuldu!... Dört kösesinden rüzgâr alan soğuk odada titriye titriye yatağmm içine büzülüp: Ağabey, üsüyorum... Benimle beraber yat! Derpekten kurtuldu!... Ates yak maktan, bakkala kosmaktan kurtul du!... Müzehher'in kendi bardağından içirdigi sulardan, çatalüe verdiği yan ısınlmış lokmalardan kurtuldu!... «Acı seyler, HaKk, fakat gerçekl» * Niyazi, mektepten izinli geldi. Kapıyı açıyorum; gozlerime mana mıyorum, Eğer o, kollarmı acıp boynuma atılmasa tanıyamıyacağım... Şimdi uzun pantolunlu, kenarlan yeşil »hh raektep unifonnası giymis, omuzlanna pelerin atıras, kasketli ço cuk, Niyazi mi? Bu esvap, onu ne kadar büyük, hem yasından ne çok büyük gösteriyor! tzmir 15 Resadiye'deki i s m de • ğisürme hadnesi tahldkah esnasmda karakolda lisanı hakarette bulunmakla maznun Muammer Bey üçüncü karar hâkimligmce tevkif edibrastir. Tahkflsata devam olunmalrtadır. ttalya • Almanya ittifakı mı? Budapeşte 15 (A.A.) Müstakil •otyalietlerin naşiri efkârı olan Wagyarsaf gazetesi, halibazırdaki çok faal ve çok kuvvetli devlet adamlan tarafından bir ltalyan Alman ittifakı îmkânmdan bahsetmekledir. Yugoslavya'ya taarruz şayialart Viyana 15 (A.A.) Viyana'daki Macar sefaretj, ttalya ve Maca ristan'ın Yugoslavya'ya Uarruz et mek tasavvumnda bulunmadıklanna dair olarak bir Viyana gazetesinde çıkmış olan haberi tekzip etmekte dfa. ttalya Fratua vaâyeti Roma 15 (A.A) Hava* ajan «ından: Bazı haberler hflâfına olarak Fransa'nın Roma sefiri M. Jevounel, tüJya'nm gizH ktifaUan ve ltalyan tayyarelerinin Macaristan'a satılman mes'elelerini ne teyit ve ne de tekzip edecek mahiyette gaıetecilere kat'iyyen beyanatta bulumnamıştm 1 Hitler'in yeni beyanatı ^ Matbuattn içtimaî ve mî"t vazifelermi bizân kadar umıtarak, füân beyle diye gulumsetiyorda. filân batMnmt sSzleri etrafmda bu dereBiri su: ce görüîta koosran, gırtlağını yırtarak Gelicek yade dilin doğrisi derdim yeniler avazı çdctuh kadar haytaran bir matboTazelerle Yenikoy'deki o eski demler. at karşMnda duvdo$um utancı ve t& ' Gibi az çok rinçte idi. Fakat ne takırhsmdvi nMior gorünuz. larla iğrilip bSgrBrayordu! Bununla beYazilan sevler doğra ofca, hakh ol raber: sa bari!.. Intihabm yolunda cerevan etAçtı nygi sîtemiyle ciğerimde yare tiğine dair resmî mazbata grSsteriyoruz; Kanlıca'lı yine bir gamzeleri hunhare bu sefer Nazire Hanım hakem asasmdaa Gibi zararstzca Imamlılar vardı. Fakat: bir zatm manevî evlâdıdır, dryorlar. Firkatinle şu kadar giryeler ettim cana Bir Kflçtiksu görünür eşkime nisbet derya Aksmi isbat ediyoruz, isnada uftnyan Gibi inanıVnf» mabalağahlan daha zatra tekzip mektuplanm dercetmrvor Çoktu. lar. Hakem azası namma, Nazire Hannu Kısaeaa, FennTnrâ boyle akmıstan namma beyanatlar oyduruyorlar; bize fazla beyitli Boğazîçi'nde Yahya Ketekzip ustune tekzip yagıyor, sırasfle mal'in bir şu: dercediyoruz, yeni tenrirler yurourtla Sakin koyu, sen cepheli kasrile Küçüksu maktan çekînmfyorlar. Ardmda vatan semtinîn ormanlan kuytu Bu gazete!er halot, menılekete karBeytmdeld Boğa»çi oesaisnm »Ünus şı mes'uliyederini uımüımı olduklan gibi, m<w'ektas1ar arasmdald hî>k'arrm ve Sahilname gözümün önSne esld Bovaz'frlermi de idrak ehntvorlar. KimiğadçTnden ziyade bir eski »»mnnlt ne kıt3w»> dolandıncıhğı, knime bm Kra zarifi getirdi: anarorculuğu, kimme nv»nevî babaMc, Rumeluusan'nnı rahat bir yahsmda lcnnrne ıiKiuup oWtHnı gazeteye vîcoa* vaşb bask bir adam... Dosemelere karnnı satmts tarafgrr bir hakem : dar mîk pencerelenn onüudeki yayvan Iîffi, bir çoklarma da bir ktzm sedirde bir dizini alfana alnnş; Sbfir dizmm sivrisine de kâgtt tomanm koyedîhne hakkmı yiyecek derecede vic mos. Kıranta sakaDan ona degeeek kadansTznk isnat efanekte bir sanrye fce • dar yumrulmus. Yashk kenarmdaki dîreddüt e^mîvorl^r. »• <"»«»*<»ler ıçın ha> *• vfte kamif kalemi banıp bantp o cilâh kikatBi, aile ve genç Inz haysiyeH kâğıtta tâuUeri emrdatarak beyit yameslekt»«fık halmhmtm ve nthayet yurzıyor. karsismdabi vaztfderin ehemmiyeti yok Mısram düşiik bir yerine gelmce kaOl UV6tTUÎŞtir« Umintn Sbur nciyle takkesmin altmdaki Bence arfak bir gSzelnk müsabakasî saçlarmı kasryarak dufSnüyor. Zama • değil, ortadn bir matbimt davası vardır. nenin tasannufo marif etlerini arayacagıBence baBe<lt|eetlcıse)Bfuan hammm u na önfindeki tabiate baksa, Sç asv önzun bonsn, fîlân haıranra kmk ve bozuk celd Boğazieim bize de gSsterecek. Haldisi, çarpık baca&ı d«*ü, bazı gazete • bvld o, bir beyte BogaziçFnin bir semlerin uzun diSeri, bozuk ağudan, çarpık tfaım adını snoshnnca büyuk bir çocuk ve sakat manttklandnr. gibi* sevniror. SakaHanm «vadıya « . vazlıya, dudakUnm lapndaU kmırdata Manzarayt bo çirlonfestmvor, ffldr • içinden olrayor: leri bulendmvor ve biraz dddiyet sahiGel seninle bulalım saklanacak mahfi bi mssnlara bu, humma üe kanşdc de * rin bir netret venyor. Ah, bir kaç ay evvel, gene bu sütaabakaliymanı bugun dalgaldc ey servida, seviye düskünlüvünden a o acı bahrevan aetbgim vakit ne kadar hakh olduğutmı RUŞEN EŞREF îyice bilımvonnusam. Bazı gazeteleri mrz, kendi koUeksiyoalarından utana c*k derecede asağrya mmislerdir: Dün Mugia 15 (A.A.) İakenderi bir Rusen EşrePin yaptığı edebiyat müye'den Koveegis'in Saruo iskelesi Ankara 15 (AA.) T. D. T. eelâkathnm bugun ibare«İ bozuk bâr meb ne ve oradan Marmaris'e kaçak bemiyeti umumî kâriplifinden: tap çocoğnna teslim ediyoruz; dün bn" ya getiren bir kaydc kaptanüe, UT. D. T. cemiyeti umumî merkez •an'at otoritesmin y a a yazdığı sütunkele resmi almıyan Saris iskele meheyeti bugtin Maarİf VekİK Re»k da, bugun ahı arlık edebî mazisi ohramuru ve Marmaris belediye komiseGalip Beyin renliği altrMTa topla ri fhtısas mahkemesince tevkif sdilyaa, kabüiyetsiz bir müptedi kalem o y narak tasradan ve kollardan gelen miflerdir. Gümrük muamelesme tânatayor. DeğerB mnharrirlerden ve ga« kâğırian okumus, ve her biri hakbi tutuhnadan Türkiye'ye kaçak zetecOerden bir knmı anunodan çekilkmda icap eden kararlan vermiftir. esya sokan Bodrum'lu 3 sahıs ta mislerdir. Kimmi o'üm, kknini de nef Ahnanya, Macaristan, ve Finlanihtısas ma hkemesince 8 veya 10 ar ret bizden ayıııuışDr. diya'da diK maiilestirme faaliyetiay hapis cezalarma mahkum edil Arkadaşlar, tekrar affuıııı duernı: nin hangi yollardan ve hangi esasmislerdir. Ban bazı öyle bir istScrah nobeti geçi • Iara g8re yapildıgi hakkrada buraca derleme tetkıkleri icrası, gramer nyorum kı bu ehm duygudan kurtulmaiı kol çahşmalannın her şeyden için ö!8mun, yahut açlığm yâzune işti once iş olmak uzere rBrkçedeki keyakla bakıvorum. Ne oldu bize, ne olKme teekili ve dilmrrade yabancı Atma 15 (Humrî) Basveinl M. du bizkre?.. »ekliyatın türkçe nasıl şekiHerle Venizelos cumartesi gunSnden itiba PEYAMÎ SAFA karsılanabilecegi hakkında anket ren Yunanistan'nı mabteüf mahaDe • Ier açıfanası, ıstılah koyma işinde rinde yeni mtmabat için nutuklar İrat Yeni çıktı ihtısas bloklannın çalışmalarını koetmeğe baslryacaktır. Başvekil en evvel Iayiastırmak üzere en mühbn lugat en büyük muhalefet ftrkası olan Çal • kitaplan taranarak bufrunkü dîli daris fırkasnun en kuvvetü bulunduğu mizde bilinmiyen 8z türkçe kelhneNasıl düstfi? Mora'ya gidecektâr. Basvekü ondan lerin derlenmesi ve ıstılah kısımla* Meşhar tar'hci Emil Luâvig'in sonra Jeneral KoadiSs'm kazanması en rma tasnif edHmesi bu kararlar bir tiyatrotu ziyade muhtemel olan yerlere hareket m cumlesmdendir. Tercume Haydar Rifat Beyin edecektir. M. Vemzelos büâhare SelâUmumî merkez heyeti pazar guHer kitapçıda 75 kuruş mk ve Makedonya'yı dolasaca nü saat 15 te tekrar toDİanacaktır. TOrk 0.1i Tetkik Cemiyetinin faaliyeti Mujjla'da tutulan kçakçılar Yunanlstan'da intihap mOcadelesi Bismark I TipiJDindi! Yazan: MAHMUT YESARİ O, her valritki gibi çenesini dizime dayıyacak; rikkaUe, şefkaüe gözlerimm içine bakacak... Dostum, sen, bu hediyeyi, toprak • lara, çamurlara bulanmamıç, temiz ve taze kenuk parçatmı görance khn büir B« kadar şaşnacaknn? BeDd bana, ramatuzlıkla bakacak tbı? Beüri benden fSphelenecekshı? Belki de goslerindeki rikkat, şefkat «8necek! Fakat arkamda palto ofanadıguu, soguktan titrediğimi görfince, acıyacaksın! Ağabey, NiyazTyi biç aramiyortun... Dunyada, biç kimsecigi yokmnş gibi aramp «orulmazta, çocuk içlenir! GSnlerdenberi, btmu, ben de daşuaöyornm. Fakat Niyazi'nm karşaına utanıyorum. CUMHURİYErin tefrikan: 77 Niyazi, odadan içeri girdiği zaman, Muzehher de, benim gibi, birden tanıyamadıt... Müzehherie kucaklaşıyorlar... Eskiden olsaydı, içim kalkardı, belki de ağlardım. Fakat simdi, damarlanma, sinirlerime kloroform suınga edilmi? gibi, bir sey duy muyorum. Duygulanm katılasnnf, nastrlaş mıs!... NiyazTye bakıyorum. Ayaldannda temiz, yeni kunduralar var. Sadan, makme ile kesflmiş!... Boynu, kulaklannm içi tertemiz!... Arhk o, yırbk çoraplı ay»klarma gedrdigi patiak iskarpin lerile yangm yerlerhtde kosan, çamurlara batan; kanşık, uzarms saçh; kîrli yüzlü çocuk değü... Yanaklannda taze bir nem'je'ik. "«•''erinde bir crva parlakhgı var... Niyazi, ablasınm yatağmın kenanna otordu; mektep hayatmı anlabyor. Neler soylüyor? Duymuyorum, dinlemiyorum. Bir ara gozSm kaydı, Muzehher, o da dalgm... O da, duymu • yor, dinlemiyor! Evet, ayaklannda yeni kundura, başında yeni kasket olan, saçlan makine De kesihnis, temiz yüzlü çocuk; bu uzun pantolonlu, mektep üniforması giyen, peJe.inli mektepli, oturduğo yatağm kenanna, bu odaya, bu eve 7araşnnyor... Onu, küçük kardesun Niyazi degü de; fakir, hasta akrabalarmm hahrmı sormak îçin gelmis, tyi kalpli bir afle çocuğu zannediyoruı»! Muzehher! Niyazi'yi dinlerken niçin vakit vakit gözlerini kapıyorson? Sen de yadırgadın değil mi? Sen de, benim gibi, NiyazTye karşt, fakrinden utanıyorsun... Evet, kardeşimizm yüzune bakmaktan utanıyoruz. Niyazi, konusurken arada bir duruyor, bir sey unutmus gibi yutkunuyor, lâkırdısnu birden toparlıyamryor. tçinde yasadığnmz muhitin, geçirdiğimiz hayatın, astl hakikî renkierini, şekillerini gSrenuyor; kuvvetle, kat*iyetle hüküm, karar veremiyoruz!... En kara sefalet, en acı yoksulluk irmde biIe, insanlar kendi kendilermi aldatıyor ve avunabfliyorlar! Niyazi; konusurken arada bır uui'uşundan, bir sey unutmus gibi yutkunusundan, lâkndıyı birden toparhyama yısmdan hissediyorum ki aklmı durdurtan bir şaskmkk, inanmamazbk geçirî yorsun... Ve çindea sıynhp çıkm kurtulduğun eehennemin dehsetini, şimdi anhyor • •an!... Bu, sana inanmak hissi vermfyorl Hayjst, seni de, bizden aynrdı, Niyasii * Müzehher'in ilaçlan bitti... Fakat reçete elimde, boynum bükük, inliyorum!... Komsularla alay etmistim, NiyazTnin intikammı ahms, gülmuşt&m! Onlar, bu alayunm, bu intikamm acısını pek fena cıkardılar. Heyeti ihtiyariyeye gittim, muhtaç ol« duğuma dair bir ilmühaber istedim. Odada otura/ılar, beni, ayn ayn süzduIer, bıyık alnndan güler gibi bakhlar: (Mabadi ccr)