11 Kasım 1932 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 6

Gazi köprüsü ve plân Şehir meclisinde dün hararetli münakasalar oldu, tenkitler yapıldı mi? Evvel etnirde bu halledüsin. ö [Btrind sahifeden mabaıfi tekini sonra münakasa ederiz. He. miyecektir » dedi. yeti muhteremenize takaddüm eden Azadan Mehmet AH Bey; Gazi tneclis köprü mes'elsi üzrinde uzun köprüsü mes'elesi dolayısile gaze telerdeki neşriyata temas etti. Bunun boylu münakasada bulunmuş; mes'üzerine Vali ve Belediye Reisi Muhit eleyi hallederek karara raptetmîş; tatbikına beni memur eylemiştir. Her tin Bey şu izahatı verdi: meclis değiftikçe yeniden münaka« Gazi köprüsünü yapacağı sa açılması doğru değildir zannedemıza bir asma köprü yapmak ve o rim. Maamafih; yakın bir zamanda mıntakayı serbest bırakarak tabiî bir liman elde etmek maksadına ma plânı vermek üzereyiz. Köprü üç tuf baxı nesrivat yapıldı. Her şeyden senede yapılacaktır. O zamana kadar diğer teferruat ta halledilebilir. > evvel nazari dikkate almajja mec dedi. bur oldıiğumuz nokta bir fikrin tahakkuk imkânıdır. Bize bir plânla Tevfik Sailm Paşa; Unkapanı b : r teklif geldi. Yalnız asma köpköprüsünün tamirine karar verilir rünün insası için 1820 milyon liraya ken ayni zamanda Gazi köprüsü in. ihtiyaç jtösterilmektedir. tş bununla şaatınm da plân yapılıncıya kadar da bitmivor. Köprü ile beraber yatehir edilmesine karar verilmesi doğpılması lâzım isler de hesaba ka ru olacağını ileri sürdü. tleride bu tılırsa kırk milyon liraya ibtiyaç mevzua tekrar avdet edilmek üzere hasıl olmaktadır. münakasa kâfi görülerek ruznameye geçildi. Bunu bizim belediyemizin sene lerce vermesine imkân yoktur Utküdar tramvayımn Kadıköy'üSrbest liman mes'elesi icin de ne temdidi tetkikatta buhınduk. Liman demek Üsküdar Tramvay şirketinin vavapurların karaya yanasmasmı teziyeti mevzuu bahsoldu. tnin etmek demektir. Haliç'te ya Muhittin Bey; bu hususta dedi ki: pılan sondajlarda 3035 metreve « Usküdar tramvayını evvelce kadar çamur çıkmıstır. Burada sağEvkaf idaresinden beş yüz bin liralam bir nhtım tutturmak kaça mal ya satın almıştık. Tramvay isler bir olacasmı hesap etmek l&zımdır. halde değildi. Yollar bozuktu. BunAnadolu yakasmda veyahut Yedikule cihetinde yapılacak bir li lar için de bir çok masraf ihtiyar ecfildi. Bilâhare tekrar Evkaf idareman her halrfe daha pahalıva mal sile anlaştık. Evkaf iki yüz elli bin ©Invvacaktır. Maahaza; hükumeti liralık hisse aldı. Şayet yeniden bir merkeziye de bu hususta henüz bir muavenet yapılmazsa haziranın bi. karar vermemîstir.» rinden itibaren Usküdar tramvayları Tevfik Salkn Paşa söz alarak degüçlükle işliyebilecektir. Dört senedi ki: de iki yüz altmış iki bin ltra açığı « Heyeti fenniye müdürü bey vardir.» Gazi köprüsüniin plânla alâkası ol. Bundan sonra erkamt müsmadığmı söylediler. Filhakika şehtenit bazı izahat vererek rin bazı esas noktalan muhafaza hat; Kadıköy'üne ve Feneryolu'na edilebilir. Fakat zannetmiyorum ki; kadar temdrt edildiği takdirde bu Unkananı bu kabilden olsun. Gazi kö"rü«iinü plâna uydurmak mecburi zarann tnümkün mertebe önüne ge. yetindeyiz. İhtiyaç olduğu için Unka çilebileceğini ve bunun tahakkuku da büyük masrafa ihtiyaç göster pam köprüsünü tamir ettirelim. Famekte olduğunu ilâve eyledi. Vazikat plin yapılmadan kat'iyyen Gazi yet; şehrin hayatile alâkadar oldu. köprüsünü fhale etmiyelim.» ğundan verilecek kararın da mühim Muhittin Bey şu cevabı verdi: olduğu nazari dikkatr alınarak; « Bizim de istediğimiz budur. Unkapanı köprüsanü tatnir ettire Bütçe encümeninden Hamdi, tktisat lim. Plân ve köpru mes'elelerı mü encumentnden Galip Bahtiyar, Kanakaşaya değer bir mes'eledir Yal. vanin encumeninden Şadettin Ferit; nız şunu arzedeyim ki; yapılacak Nafıa encumeninden Ali Rıza ve Da köprü dubalar üzerinde »eyyardır. knî encümenden Yusuf Ziya Bey . Plâna göre mevkii deçişse bile istelerden mürekkep bir komisyon tesdiğimiz yere çekebiliriz.» küi ve bu komisyonun yapacağt tetkikattan sonra bu hususta bir ka . Azadan Hamdi Bev; ntes'eelde rar verilmesi takarrür etti kanunia tahdit edilmiş kısımlar varsa bunlar üzerinde münakaşanın Ikinci ceisede... bevhude olduğunu söyledi. Ikrnci celse açıldığı zaman; son Muhittin Bey, hatınnda kaldı&ına zamanlarda şehirde kızıl ve kıza göre; Gazi köprüsü için alınacak mık hastalıklan çoğaldığı için bu resimle köprünün yeri ve nasıl ya hususta izahat verilmesi hakkında pılacağı hakkında ahkâmı kanuniye bir takrfr okımdu. İzahatin gelecek ©ldviju cevabını verdi. celsede alınması kararlastı. Diğer bir takrirde de Bakırköy eitnento Mehmet AH Bey ise Hamdi Befabrikasmdan çıkan gazli düman yin fikrine istirak edemiyeceğini, ların hem halka ve hem de ekin . kanunun tahdit ettiği noktalar ol*a l^re zararlı olduğu bilrfiriliyor; fabbile; savet tetkikat neticesmde bunrikada dümanlara mâni olacak telarm tadili lâzım geldiği kanaati hasıl olnrsa tadili hususunda temen • sisat yapılması isteniyordu. Takrir makama havale edildi. Sultanah . ıride bulunmanm vazifeleri olduğu. met'teki ikinci ilk mektebin nn söyledi. neden simdiye kadar açılmamış olHamdi Bey plân ve köprü meı'eduğu hakkında bir takrir daha oIelerini bir kül halinde münakasa kundu. etmek istediği mukabelesinde bu lundu. Maarif Müdürü Haydar Bey; Fen işleri müdürü Ziya Bey; ev. mektep bînası insaatınm teahhur velki beyanatmı tavzih ederek: ettiği cihetle tedrisatın geciktiğini « Köprünün plânla irtibatı var ve maamafih cumartesi günü ders. dır. Şehrin vaziyetîne göre mevkiilere başlanacağım söyledi. tzahat nin değişmesi ihtrmali yoktur. Bu . kâfi görüldü Geçen devredeki te nn demek Utedim.» dedi. mennilerden hangilerinin intaç edilMuhittin Bey; tekrar söz aldı: diği hakkındaki izahahn da gele cek içtimada alınmasına karar veri« Müzakeremizin mevzuu Unlerek pazar günü içtima edilmek kapanı köprüsünün tamiridir. Buna üzere müzakereye nihayet verildi. müsaade edilecek mi; ediimiyecek İnhisarların Tevhidi bitiyor •Cumhuriyet MEMLEKET MEKTUPLARI Bursa Kız lisesi Muhit için çok faydalı olan müessesenin yegâne noksanı az talebe!. Hüsnü Bey muamelâta nezaret etmekle meşguî Ev sahibini soydu Kasımpasa'da Süruri yokuşunda 418 numaralı hanede oturan Seher H. hir müddettenberi evinin üst ka tına Huriye H. namında bir kadını kiracı olarak almıştır. Dün Seher Hanımın ahbaplarma gitmek üzere bir naüddet evden ayrıldığmı gören Hurive H. da fırsattan istifade ederck Seher Hanımın odasına girmiş ve kftnsolundan 37 lira ile altın bir bileziğini çalmıştır. Bir müddet sonra evüne dönen Seher H. parasınm ve bir bileziğinin çalındığını anlıyarak zabıtaya haber etmiştir. Yapılan tahkikat neticesinde Huriye H. çal • dığı şeylerle beraber yakalanmısır. Tütün, Müskirat ve Tuz tnhisar Bursa 20 (Htı. Mu.) Resmmi larının Anadolu'daki müdürlük ve gördüğünüz şu bina gerek gaxete memurluklarınm birleştirilmesi meciliğin gerekse hayatm cilvelerini saisi devam etmektedir. Şîmdiye kahatırlatmak itibarile benim için pek dar tstanbul da dahil olmak üzere kıymetlidir. Burası vaktile Ameri Garbî Anadolu'daki bütün başmükan Kolleji "di. Malum tanassur hâdürlüklerle bu müdürlüklere mer but bulunan diğer memuriyetler tev disesinden sonra hükumet kolleji kapattı. Mektebin kapandığı gün hit edilmislerdir. rahmetli Agâh'la birlikte orada buBu hafta içinde de Trabzon baş lunuyorduk. Türk kızlan birer ikişer müdürlüğünün tevhit muamelesi ikmektebi terkedelerken zavallı A mal edilmiştir. gâh'ın düsündüğü şey onlara bir Trabzon, Samsun, Tokat ve Art Türk lisesi açtırmak içm çalışmak vin müdürlüklerinin birleştirilmesi tı.. Agâh'ın bu emeli tahakkuk e«i ameliyesind'e mahallen hazır bulunve (Türk Maarif Cemiyeti) tarafınmak üzere geçen hafta Karade dan burada bir Türk lisesi açıldı ama niz'e gitmrs olan Inhisarlar Umum onu Agâh göremeden ölüp gittl müdürü Hüsnü Bey, Trabzon'dan Samsun'a geçmiştir. önümüzdelki Gazeteciliğm cilvelerine gelince: hafta Samsun'daki tütün, müskirat Tanassur hâdisesmi (Cumhuriyet) e ve tuz idareleri tevhit edilmiş olatelgrafla bildirirken; o zamanki Macak ve tnhisar müdürü oradan To arif Emini Behçet Beyle Maarif Vekat ve Artvin'e gidip bu müdürlük kili merhum Necati Beyin makine lerrn de yeni teşkilâtını tatbik ede başında şifre ile görüstüklerini de rek sehrimize avdet edecektir. ilâve etmiştim. Behçet Bey, merhum Umum müdürlükte inhisariarm Agâh'a: tevhidi dolayısile yeni teşkilât ve * Muhabiriniz bunu nereden hakadrolan tesbit etmekle muvazzaf ber almış ve niçin gazeteye yasBUf?> bulunan komisyon müskirat kısmı diye sormuş. Merhum da cevap vermüdürü Asıtn Beyin riyasetinde raemiş: saisine devam etmektedir. Son mü <• Pekâlâ vazifesini yapmış!..> düriyetlerm de birleştirilmesi de kâ~ Behçet Bey bunun üzerine telgrafnunusani ayı içinde ikmal edilecekhaneye giderek* tir. tnhisar idareleri merkezinin ö< Neden gazctecilere benim şifnümüzdeki haziran ayında Anka re ile görüstüğümü söylüyorsunuz!> ra'ya nakli mukarrer olduğundan U* diye çıkışmış .. mum müdürlük şubeleri içm AnkaBiraz sonra lokantada Agâh'la yera'da bir bina hazırlanmaktadır. mek yiyorduk. Yanımıza oturan Behçet Bey bunu kimden öğrendi • ğimi sordu. Söylemekte mazurum dedun; fakat ısrar edince dayana (Birinci sahifeden mabait) madım: edilir)', 3 16 ile 25 yaş arasında bu« Kendi içinîzden! .» cevabmı lunmak, 4 Namuslu olmak. verdim ve anlattım: (Sür'atle maarif idareaine grriyordum. Bir maarif Bu seneki müsabakaya fazla ehem • müfettifi de dışan çikıyordu. Maarif miyet verdiğimiz için, mükâfatlann miit Emini Bey nerede diye sordum. tarını da, adedini de arthrdık. « Vekil Beyle makine baştnda Birjnciye 1000 lira şifre ile görüşüyor» dedi. Tabii bir Ikinciye 400 > gazeteci bir fırsatı kaçırırmı be ücüncüye 200 > yim?..> dedim. Mes'ele hallolua Mükâfat vereceğiz. Bundan maada, muştu... Kraliçe intihap edilen hamma 1000 liSonra günün hâdisesi olduğnn radan ayrı olarak akrabastndan bir zat dan mektebin reunini almak lâzım Ia Avrupa'ya yapacağı bütün seyahatgeliyordu. Fotoğrafımı alarak m«kIerin yol masraflarını da vereceğiz. Mfl tebe gittim. Kapıda kollej müdürü Mis Cılsın beni gördü. Derhal elini lî fabrikalar ve müesseseler de sımdi yukan kaldırarak yan türkçe, yarı den bir kaç bin lira kıymetinde hediye ingilizcevermeği taahhüt etmişlerdir. Bu hedi « Olamaz! Olamaz!.. Resim alyeler sayesinde Kraliçe tepeden tırnağa dırmam!..> diye bağırdı. Nezaketen kadar yerli mallarile giyinmiş olduğu koğulmuştum.. Fakat gazeteciliğin h"!de Avrupa'ya gidecektir. biraz da pîşkinlik göstermeği icap ettiren bir meslek olduğtmu hatırlı: yarak hiç ses çıkarmadan hemen geri dondüm. Mektebin arka tara Ntanbul haricindeki büyük sehirlerfındaki alçacık duvara raakinemi de de mevziî müsabakalar tertibini, ga yerleştirdim; ve rahat rahat reami zetelerden ve bazı teşekküllerden rica aldım. ediyoruz. Buralarda seçilecek güzelleAmerikan kollejmin kapandığı ri de Istanbul'daki büyük müsabakaya günden sonra (70) bin nüfuslu brr sokacağız. Kendi muhitlerinde müsa memleketin, kt7lannı okutaeak bir baka tertip etmek istiyen gazete ve te lisesi kalmamışti.. Bu yüzden talebe şekküller, mektupla müracaat ettikleri velileri pek çok masraflara katla • takdirde daha fazla tafsilât vermeğe narak kızlarını tstanbul'a gönderi • hazınz. yorlardı. Bunu nazari dikkate alan Bundan baska tstanbul haricinden de rini istiyenler, gönderdikleri resimlerin resim kabul edeceğiz. Memleketin her arkasına kendi hakikî isimlerile beraber tarafından gelecek olan bn resimleri, beğendikleri müstear ismi de yazmahhakemlerden mürekkep bir komîsyona dırlar. • tetkik ettireceğiz. Evsafı lâzimeyi ha • iz olanlan yol masraflarını vererek mütstanbul'da resim çıkartan genç Inzsabakaya davet edeceğiz. lar da, gerek idarehanemize mfiraeaatResimlerin biri baş, diğeri boy olmak lermde, gerek fotoğrafhanelerde re üzere iki tane olması Iâzımdır. Ayni zasim çıkardıklan zaman, müstear isim manda tstanbul haricinden resim g w lerini de söylemelidirler ki yanlışlık olderenler, boylannı ve sikletlerini bil • masm. dirmelidirler. Güzellik müsabakamız MOkâfatlar istanbul haricinden rönderilecek res mler Şimdt Ktz lisesi olan eski Amerikan KoUeji binan Türk Maarif Cemiyeti geçen aene burada bir kız lisesi açtı. Son za manlarda erkekler; daha genç yaşlannda hayatm zorluklanna karşı göğüs germek mecburiyetinde kal dıklarından orta ve yüksek mekteplere pek o kadar devam edemiyor • lar... Buna mukabil kızlarımız lise tahtiline daha ziyade rağbet edi yorlar. Bu da müstakbel Türk ka • dınlığı için memnuniyete şayan bir hâdisedir. Geçen senedenberi görmediğim bu mektebe dün uğramıştım. Mek tebin kıymetli müdürü Fakihe Hanımdan aldığım izahata nazaran: Bu sene mektebin (106) kız talebesi ve (22) muallimi vardır. Neharilerden (40), Ieylilerden (210) lira ücret alınmaktadır. Tabiî; ancak vakti hali yerinde olanlar kızlarını burada okutabiliyorlar demektir. Burada talebeye ev islerînin en mühimleri öğretilmektedir. Meselâ sofrada münavebe ile servis yapı yorlar. Kendi çamaşılarını kendileri ötülüyorlarmış ki, şimdiye kadar liselerde okuyan hanım kızlarımıza boyle hayatî işlerin gösteril mediğini görüyorduk... Bunun içm kızinı mektebe veren baba; onu tnezun olduktan sonra yalnız ilîm tahsil etmiş; fakat ev kadmlığmdan bihaber kalmış bir vaziyette teslfm alıyordu... tşte Bursa kız lisesinde çocukları olan veliler bu işlerin öğretilmesin den pek memnundurlar. Bu mektebin hususîyetlerrnden biri de Bur • sa'nın çok havadar bir yerinde bu lunvşudur. Geçen sene buraya devam eden talebeden bir eoğu bir sene içinde üçer dörder kilo kazanmışlardır. Sınıf nvevetrtlannın azlığı mı*al limlerin talebe ile daha çok alâkadar olmasma da imkân vermektedir. Mektepte ingilizce, fransızca ve almanca dersleri vardır. Geçen sene Maarif Vekâleti bu lisenm resmiyetini de tasdik ermiştsr. Şimdi Bursa kız lisesinm bir ihtiyacı var: Talebe.. Çünkü; mevcut azdır. Ve para ile okumak ta her keseye elverişli de ğildir. Acaba Maarif Vekâleti hesabına başka liselerde okutulan kız talebeden bünyeleri zayıf olanlar buraya gönderilerek Maarif Cemi yetinin bu müessesesine bir yardım yapılamaz raı? ww " MUSA gazeteler meyanında «Türkişe Post> refikimizi de ziyaret ettiği zaman Alman konsolosu kendisme heykeltraş Her Ferdinand Gross'u takdim etmif, san'atkâr Kraliçenin bir büstunü yapmak üzere müsaadesini rica eylemifti. Bir müddet evvel büstü yapmağa başlıvan Her Gross son günlerde e serm kalıbını ikmal etmiştîr, yakında bronz olarak dökecektir. Eser muvaffakiyetli olmuştur. Bu müna sebetle büst hazırlaaırken alınmış bir resmi dercediyoruz. Vans kamayı çekti, çıkardı. Bu çok güzel re çok kıymetli bir silâhtı. Sapı tekmil altındı. Altın kabza sının üzerine yakut ve zümrüt par çaları kakılmıştı. Orta yerde büyük bir pırlanta vardı. Madenî kısım yaprak şeklinde yapılmış, üzeribde ince oluklar açılmıştı. Van«: On sekizinci sülâle zamanında yapılmış bir silâh! dedi. Doktor bu kıymetli eseri nasıl ele geçirdiniz? Mister Vans, doğrusunu söy Iiyemem, Mısır'dan gizlice kaçırdım. Bunu hiç ummadığım bir yerde bul dum. Eğer Mısır hükumetine gös • terse idim elimden alacaklardı. Onlar böyle kıymetli şeylerin memle ketten dışan çıkmasını arzu etmez • ler. Onu nerede saklıyordunuz? Yazıhanemin gözlerinden bi rinde, kâğıtiar arasında sakhyor dum. Buna daha fazla kendi malım nazarile bakıyordum. Onun için müzedeki kolleksiyonlar arasına koy • madım. Alâ... Bu silâhm mevcudiye ttni sizden başka kiaı bsltf? Zevcem, v«.. e . Çekiçle yaraladı Beyoğlu'nda Şafak sokağında marangoz Rauf ustanm yanında çah şan İbrahim'den Tarlabaşı'nda sa kin Yorgi isminde biri alacağmı istemiş, aralarmda kavga çıkmış, ve İbrahim elindeki çekiçle Yorgi'nin başını tehlikeli surette yarmıştır. Mahmut Şaver Han geliyor Efgan Şahı Nadi Hz. nin biraderlerinin bu ay sonunda Ankara'ya ge lecekleri yazılmıştı. Yaptığımız tahkikata nazaran Efgan Şahı Hz. nin yedi biraderi vardır. Bunlardan bir tanesi şimdiki Başvekil Haşim Han, diğeri de Erkânı Harbiye Reisi Mahmut Şaver Handır Memleketimize Mahmut Şaver Ha nin geleceği zannediliyor. Malatya'da bulunan Hitit heykelleri Malatya'da Aslan tepesinde Hitit »arayında yapılan hafriyat esnasında Hitit hükümdarlanndan birine ait bir heykel bulunmuftur. Bu heykel 3 metre ictifamda olup şimdiye kadar böyle rauazzam bir eser elde edilememiştir. Ayni zamanda hafriyat esnasında tarihî kıymetleri pek fazla olan aslan heykelleri meydana çıkarılmıştır. Samsun Yerli Mallar sergisı Samsan nru'llî ikfisâT ve tasarruf ce miyetile Halkevi şubeleri tarafından teı tip edilen «Samsun ikinci yerli mallar sergisi» 12 kânunuevvet'dT'açflâcaktır. Sergtye istirak etmek istiyen firma • lar 20 teşrinisani nihayetine kadar tertip heyetine müracaat edebilecekler • dir. Bu sergiye şehrimizden 20 fabrika istirak etmektedir. Sersriye istirak edenler vapur ve trenlerle yarun Scret • le istifade edeb'lecekl<" Jir. Etin okkası 10 kuruşl Eskişehir'de etin okkası 10 kuruse sa tılmaktadır. Bu hafta bazı kasapiar telIâl bağırtarak koyun etinin okkasını 10 kuruşa kadar satmıslardir. Bu hafta pazara çok koyun gelmiş, bunlar ucuz fîatlarla satılmıştır. izmT'de asrî haprsane İzmir hapisanesinin satılarak ei • de edilecek para ile Amerika'da olduğu g'bi asrî bir hapishane yapıl ması takarrür ettiği bildirilmektedir Resimlerinin müstear isimlerle neş kip etmemîzi bize işaretle bildirerek üst kata doğru yürüdü. Küçük bir elektrik ampolü merdivenleri aydın latıyordu. Doktorun odasını bilme miş olsak bile çok aramıyacaktık. Kapı aralık bırakılmışh. tçerideki kuvetli ziya aralıktan dışan sızıyordu. Vans kapıyı vurmağa lüzum görmeden içeri daldı. Blis odanın bir köşesindeki koltuklardan birine o • turmustu. öne doğru eğilmic, göz • lerini yere dikmişti. Elinde bir ro velver tutuyordu. İçeri girince ye rinden sıçradı. Tabancayı bize çe virdi. Vans alaycı bir tavurla bağırdı: Hey ne yapıyorsunuz? O oyuncağı elinizden bırakınız, kuzum. Biz kursun yemeğe değil, sözlerinizi dinlemeğe geldik. Blis silâhı masanın üstüne bıraktı. Mister Vans, tesrifinizden dolayı çok memnun oldum, dedi. Bil • hassa teşekkür ederim. Size de müddeiumumî bey keza teşekkürler... Sizin vuku bulacağını söyled'ğiniz hâdise oldu... Bir katil tesebbüsü var. Ya... Anlatın bakalım. Doktor Blis'in heyecanı hâlâ geç Müstear isim Keriman Hanımın bOstfl yapıldı Dünya Güzeli Keriman H. Avrupa'dan avdetinde Türk ve ecnebi Darüşşafaka Lisesi Müdiirlü • günden: Talebe için 1300 metre yerli alaca bez, 540 tire fanilâ, 1080 mendil, 1080 çift çorap mü nakasa ile ahnacağından nü munelerini görmek istiyen lerin her gün ve münakasa ya iştirak edeceklerin 15 ikinci teşrin 932 salı günü saat 15 te Nuruosmaniye'de Cemiyeti Tedrisiye merkezine gelmeleri. Doktor birdenbire sustu. Gözleri garp bir şekilde parlıyordu. Vans sabırsızlandi: Haydi haydi doktor, böyle vaziyetlerde sükut muzırdır. Cümle nizi tamamlayınız! Cümlem tamamdır. Ben bunu yalnız zevceme söylemiştim. Şu halde kamayı bir başkasınin bulduğuna hükmedeceğiz. Evet, yazıhanemi kanştıran herkes tabiî bunu bulabil'f. Mükemmel Bu silâhı yazıhanenizde son defa olarak ne zaman gör dünüz? Bu sahah Mister Kil'e vereceğim malî rapora ait bazı vesaiki yazıhanemde ararken... Biz buradan gittükten sonra yazıhanenize acaba kim girdi! Bunu tabiî bilirsiniz. Biliyorum. Fakat söyliyemi • yeceğim. Iyi ama doktor siz böyle ya parsanız biz de size yardım etmeğe imkân bulamayız. Sakın yazıhane nize giren Mister Salveter olmasın? Bli.» uzun uzun düşündü. Sonrr birden cevap verdit Utabadi var) 932 senesinin en güzel zabıta romanı: 47 13 temmuz cinayeti ra*an: S. S. VAN DlNE Ufağin arkasında kalın bir ropdö| vardı. Ayaklarına keçe ter likler geçirmişti. Buna rağmen bu sıkmtılı temmuz gecesinde gene tiril trril titriyordu. Vans onu kolundan tuttu. Âmirane bir sesle: Ne oldu, ne biliyorsun? dedi. Hiç... Hiç efendim. Ya... O halde bu halin ne? Neden korkuyorsun? Ben bu evden korkuyorum. Burada garip şeyler oluyor. Çıkıp gi deceğim, efendim. Telâş etme, dur bakalım. O aenraki iş... Peki evde ne olduğunu biimiyorsan burada bizi ne diye bekliyorsun ? Efendim doktor Blis emretti. Ben uyurken aşağı odama geldi, uyandırdı. Sizin odanız nerededir? Tereüme eden: ÖMER FEHMİ ^ »| » ^ m r | ~ ı ^ | ı ı , , | ı ı r n J ı r l J l r ı j F n | ı j | j u u ı ı Bodrum katında, mutfağın yanında efendim. Âlâ, devam ediniz. Doktor odama geldi. Sokak kapısma gitmemi, sizi beklemcmi ve gürültü etmemenizi söylememi istedi. Sonra ne yapt»? Geri mi döndü. Evet, derhal efendim. Doktor Blis şimdi o bizim bil • diğmiz yatak odasında değil mi? Evet efendim. tkinci katta merdivenin yanındaki oda... Bu gece bir gürültü falan duydun mu? Duymadım efendim. Bütün ev halkı erkenden odalarına çekildiler. Peki, arhk sen de odana dönebilirsin Brus! Başüstüne efendim. Brue uzaklaştı. Van* kendisini ta memişti. Her tarafı titriyordu. Ürkek adımlaria karyolasına doğru yiirü • dü. Karyolanın baş tarafııu pannairı ile göstererek: tşte delili! dedi. Karyola eski sistem, akazo ağacından mamul bir karyola idi. Baş tarafı şilte seviyesinden dört kadem kadar yüksek duruyordu. Vaziyeti kapıya amut görünüyordu. Blis'in parmağı tle gösterdiği şey antika bir kama idi. Kamanın ağzı karyola tahtasına saplanrmştı. Ufak bir tetkik onun kapı istikametinden atıldığını anlatmağa kâfi idi. Dördümüz de karyolaya doğru yürüdük. Kama sert akazo ağacına çok derin saplanmıştı. Bu vaziyet onun büyük bir kuvvetle atıldığını göste riyordu. Vans kamanın vaziyetini uzun u zun tetkik etti. Istikametine, kapı ile teşkil ettiği zaviyeye baktı. Elini uzatarak tutmak istedi: Markam atıldı: Vans mendil ile tut. Belki üzerinde parmak izleri vardır. Hayır! Yoktur. Bu kamayı a tan adam elimize böyle bir ipuc« vrecek kadar budala olamaz,