13 Ekim 1932 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 5

13Te?irineweI KlfA |meraklı şeylerj Olüm sahrası MCNLC k ET L » »C H i KÂY H » PA Zelzele olacağını haber veren adam Bobi geçen defaki anlattığı davetsiz misafiri görünce kor mîz maceralardan sonra güç hal kusundan mutfak kapısını kapaIe büyiik caddelerden birine e dı ve Bobi'nin üzerine kilitleyip rişti. Burası Şişli bulvarı idi. Baloncu Mehmet Efendi sıralardan birine oturmuş rahat rahat uyuyordu. Bobi ona bir oyun oyna mak istiyordu. Fakat baktı ki arkasına bir sürii halk düşmüş ne yapacağını gözlüyorlardı. Bobi hemen kamyonlardan birinin ar • kasından sarkan ipi önlerine tuttu. Hepsi iskambil kâğıdı gibi birbirinin iistüne yıkıldılar. kaçtı. Maymun o zaman kendi kendine şöyle söylenmeğe başladı: Ha zannediyorsun ki ben burada kapanıp kalacağım! Sağa sola sıçramağa, dışarı atlıyacak bir pencere, bir delik Sıra şimdi baloncu Mehmet Efendiye gelmişti. O kalabahk halkın elinden kurtulmak, inti kamından kaçmak için seri bir f irar vasıtası bulmak lâzımdı. O da ancak balonlar olabilirdi. Hemen dişlerile balonları sıraya rapteden ipi kopardı ve ânide havalanmağa başladı. Bir müddet öyle uçtuktan sonra balonlar Bfc radyo antenine takıldı. Bobi havada asılı kaldı. Fakat bunun asıl acı tarafı asılı kaldığı yerin aramağa başladı. Bu sırada bü fedeki tabaklar çanaklar yerle rinden düşerek paramparça ol dular. Bir kısmını da maymun intikam hırsile mahsus kırdı. Derken kapının arkasında bir takım mırıltılar duydu. Kendisini tut raağa geldiklerini anladı. Tepeye doğru gözüne ilişen küçük pen • cereden vücudünü aşağıya salı verdi. O sırada evin altmdan yemiş çinin biri ağzına kadar armut dolu arabası ile geçiyordu. Haydi onun içine!. Bu hızla araba müvazenesini kaybetti, öne doğ Amerika'daki Kaliforniya kıt'ası herkesin uzaktan zannettiğ! gibi nihayetsiz parklar ve çiçek bahçelerinden ibaret değildir. : Los Angeles ile Dallas şehirleri arasında kurak bir çöl, bir sahra vardır. Bunun uzunluğu âşağî yu* karı 600 kilometredir. Adma «ölüm sahrası» diyorlar. * 1848 senesinde bazı altîn arâ yıcıları bir kervan halinde ölüm sahrasım geçmek istemişlerdir. Fakat arabaları çeken hayvanlar yolda birer birer susuzluktan telef olup gitmişler, yanlarraa kâfi derecede yiyecek, içecek ahna • mış olan insanlar da açlığa mah * kum olup kalmışlardır. Halbuki hali hazırda otomo billerin sür'ati sayesinde bu 600 kilometrelik mesafe on on iki saat içinde katedilmektedir. !Ârtık ölüm ve açlık korkusu yok. Yal nız yolu şaşırmamak şartile. Keza ölüm sahrasım her gece geçmek mecburiyetinde bulunan tayyareciler de yollanm kaybet mekten korkuyorlar. Bunun için muhtelif müesseseler ölüm sahrasımn tenvirini istemişlerdir. Her 50 kilometrede bir kuvvetli lâmba yakılacak ve Dallas'tan Los Angeles'e giden esas yol bu suretle aydınlatıla caktır. Şu Amerika'hlara bakın, çölleri bile ne hale koyuyorlar. Kuçük sıriema artısti Jeckİe Kööper Ve tevgili kopeği m • ıı ııııııııtıııııııımıiMHHiııııımııuıııııııııııııııııım'iıııır tıııııııııııııııııııııııııııuıııııııııııııııııırı < Bilmeceyi halledenler ınıııııııııtıııııııııııııııııııııın Mahpuslar ve köpekler Malum ya mahpuslar 'daima kaçmak ister, demir kapılar, parmakhklar ve gardiyanlar 'da onları bu arzularmdan meneder. Fakat çok defa gardiyanlann 'dalgınlığı veya vazifelerme dikkat etmemeleri yüzün'den mahpus 1 Malatya klsîm .18 maklnist lhlar kolayca kaçarlar. san Beyin oğlu Adnan. 2 tstanbul Meyvanoş'tâ Ağazade Hüseyîn Efendinin kızi Muazzez. 3 Düzce ilk mektep beşinci sînıf taleKesinden Ruhi. 4 Kayseri îstiklâl mektebi tale besinden 122 numarah Muzaffer. 5 Pendik Belediye reisi Abdul lah Beyin oğlu Ismail. 6 Üsküdar Ihsaniye Sultaniye sokak No. 66 Kâroran Nadir. 7 Topane'de Mustafa Arif Bey apartımanmda No. (16) Andon Maratalep. 8 Kadıköy'ünde Vişne sokağında No. 46 Kevser. 9 Alay 135 zabitanından Selim Bey vasıtasile Yahya Kemal (Bolu). 10 Maçka Narmanlı apartımanı No. (1) Ulviye Biliyorsunuz ki âlimler «Sis mograf» isminde bir alet yap mışlardır. Bu alet uzakta yakın da bir zelzele olduğu zaman derhal harekete geçer ve onu kay 'deder. Hemen her rasatanede bu aletten bir tane vardır. Işte tıpkı bu alet gibi velevki binlerce kilometre uzakta olsun bütün zelzeleleri haber veren bir adam çikmîşiır. Bu adam Norveç' li Ivor Pulsen'dir. Kısa boylu, san saçlı, mavi gözlü, çok hassas bir zattu*. İvor Pulsen uzakta, yakında, dünya yüzünde bir zelzele ol duğu zaman ken'disine asabî bir buhran geldiğini söylemektedir. Niteldm bu ifadesinin doğru ol duğunu son Hindistan, Japonya ve YeniZelanda zelzeleleri vuku bulduğu esnada işbat etmiştir. Yalmz zelzelenin hangi ittikamette husule geldiğini tayin edememektedir. Hissettiği asabî buhranın kuvvetli veya zayıf olmasi zelzelenin uzak ve yakınhğmı gösteriyormuş. Meselâ geçen temmuz ayinda bir gün Pulsen asabî bir buhranla birdenbire yatağından düşmüş: Bir yerde zelzele oluyor! Diye bağırmıştır. Hakikaten bir kaç saat sonra Kuba'da bir ha reketiarz olduğunu telgraflar haber vermişlerdir. (1 1 inci teşrin bilmecesi j £ 11 • istanHul'da MeyvaKoş*ta A%azade Hüseyin Efendinin kızi Makbule. J2AKmeh 13 Karaman'daı AıaHâcîzâde Mustafa Asım Efendi oğlu Ali Rıza. }'A < Filyos Zonguldak demirci ustası Alâettin Efendinin kızi Sabahat. 15 Topane askerî san'atlar mektebi 68 tbıahim Hilmi Beyler ve Ha nımlar. Bu resîmlennî gör'düğünüz ve is»mlerini okuduğunuz hanımlar ve beyler geçenki bilmecemizi doğru hallettıler. Fakat bu sefer talihleri yardım etmediği için mükâfat kazanamadılar. [Yal nız bize zahmet edip resîmlerini gön derdıkleri için bu zahmetlerini muka belesiz bırakmamak için resimlerini koyduk İnsaallah öteki bılmecelerde ka 7anırlar. rs E C • 1 M • bir ocak bacasına tesadüf etme si idi. Orada bir taraftan hara retten boğulacak bir hâle geli • yor, diğer taraftan da dıiman dan üstü başı simsiyah oluyor du. Tabiî sîcağın balonlar üstün deki tesirini bilirsiniz. İçindeki gazler ısma ısma şişti ve etraf larındaki zarları patlattı. Bobi bu istinatgâhtan birdenbire mahrum kalınca hızla aşağıya süzül A Ğ • I Y E 1 P H D U A A E N K A 3ü ve bacaHan aşağıya düştü, kendisini kaynar tencerelerden bîrinin içinde buldu. Ajçî kadın bu baca'dan düfen Avustralya adasındaki Mul berra hapisanesinde her zaman tekerrür eden bu firarların önüne geçmek için gardiyanlar iki misli arttırılmıs, neticede firarlar azalmakla beraber tamamen önüne geçilememiştir. Nihayet hapisane müdürünün aklına şöyle bir fikir gelmiş. 12 tane köpek getirip bunları mahpuslara neru iğildi. Bütün armutlar yere zaret edecek ve onların kaçma döküldü. Oradan gelen geçen çosına mâni olacak şekilde terbiye cuklar armutları kapıştılar. ııııııııııııııııııııııııııııınıııiiıııııııııtıııııııııınııııııııııiıııınıııııııııııııı etmiş. Bir gece bir kaç mahkum müCoğrafya dersleri kemmel bir firar plânı tertip etDariilfünun muallimlerinden Haraıt mişler ve hücrelerinden çıkıp Sadi Bey Orta mektepler için giizel bir coğrafya kitabı yazdı. Bunun altıncı ve bahçeye fırlamışlar, fakat karşı yedincî sınıfa mahsus olanları çıkh. larında üzerlerine atılmağa mü * öteki de çıkmak üzere. Bize birer tane heyya köpekleri görünce bağırıp niimune göndermis. Baktık: Kitap hem çağırmağa, feryat etmeğe baş iyî basılnuş, hem müfredat programma Iamışlar, tabiî bu seslere koşan uygun, hem de ucuz. Bunları sahifemizi gardiyanlar da gelip pnları yakaokuyan talebe karilerimizle hocalanna bildirmeği yazjfe jbildik. Eğlenceli oyuncaklar Balık avmı sever misiniz? Kendi kendinize evinizde mükemmel bir balık avı tertip edebilirsiniz. Bunun için evvelâ u zunca bir değnekten balık tuta cak baston imal eder ucuna bir ip bağlar, onun da ucuna olta şeklinde bir tel geçirirsiniz. Bundan sonra mantar veya tahtadan balık şeklinde küçük oyuncaklar yapar onların baş tarafma tel den birer halka geçirir suyun i çine atarsımz. Balıklar suyun üzerinde yüzmeğe başlarlar. Ol tayı da suya atıp biraz meharetle hareket edecek olursanız birer bibalıkları tutabilirsiniz. Bu şu 1 J suretle olabilir. Olta makamın daki telleri halkalara geçirerek. Eğer bir kaç değnek birden tedarik edecek olursanız bir kaç arkadasınızla bu balık avını bir müsabaka şeklinde tertip ede • bilirsiniz. Şu yukarıki boş hanelere öyle harf ler koyunuz ki soldan sağa doğru okunduğu zaman her biri manalı bir kelime olsun. Yukarıdan aşağıya okunduğu vakit te memleketimiz ve milletimiz için çok f aydalı bir şey meydana çıksın. Doğru halledenlerden bir kişiye 5 lira, bir kişiye bir İş Bankası kumbarası takdim edile • cek, resimleri gazetemize basılacaktır. Diğer 100 kişiye muhtelif hediyeler. Herhangi mükâfat kazananIarın resimleri de bize fotoğraflarını gönderdikleri takdirde gazeteye basılır. Cevaplar ikinci teşrinin bi rinci gününe kadar «Cumhuri yet Çocuk sahifesi muharriri» adresine gönderilmelidir. Hal suretleri daima gazeteden kesil miş cetveller üzerine yapılmahdır. Bu şartlara riayet etmî yenler hediye kazanamazlar.