14 Eylul 1932 Hakikî bir Robenson Kruzoe! Kış geliyor, gene! Gelsin, fena mı? Biz kışı hiç sevmeyiz! Kızkulesi'ndeyiz. önümüz cfeniz, arkamız deniz, sağımız deniz, «o lumuz deniz... Kuvvetli bir poyraz esiyor. Islak ve soğuk kış günlerinin peşisıra geldiğini haber veren slk soğuk rüzgâr. Fener bekçisi Mustafa'da alm kınşık, kaşlar çatık... Homordanır gibi anlatıyor: Nasıl canımız sıkılmasın, efendi, kuvvetli bir Iodos esti mi haydi biz bir hafta, on gün burada mahpus... Yazın hiç olmazsa giinde yarım saat Osküdar'a gider, ekmek ve su alırız, biraz insan yiizü görürüz. Kışın o da yok. Konuşurken bazan «ben», bazan da cbiz» diyor. Halbuki bir kaya çıkratısından ibaret olan bu mini mini adacıkta yapayalnız yaşıyan bir adam... Belki dünyanın en yalnız adamı... Bunun acılığım o da his • setmiyor değil. Bizim için çok güç iş efendl. Ne yaparsın ekmek parası. Bir ka nm, beş te çocuğum var. Hepsi Trabcon'da, nasıl getirtirsin bura ya? 35 kâğıt aylığımız var. Geçmi lir mi? Beş on senede bir ben gidip görürüm. Mustafa, yirmi beş senelik fener bekçisi... Yirmi beş senedir Kızkulesi'ni bekliyor. Yirmi beş senedir ayni yeknesak hayati sürüklüyor. Vazife akşam feneri yakmak, sabahleyin söndürmek. Ama gündüz de buradan ayrılmak yok. Bir sandalım var, sabahlan gider, erzak alırım. Bir çeyrek gitmek, bir çeyrek te gelmek, o kadar. Bütün gün nasıl mı geçer? Ne biıeyim ben, geçiyor işte.. Balık tu tuyorum. Uyuyorum. Feneri tetniz lîyorum. Küçük bir köpeğim var. Üsküdar'dan toprak getirterek tahta sandıklar içine koydvtm. Orada da yazın sebze yetiştiriyorum. Artık abştım. Kızktılesinin Robenson Krüzoesine bu iş babasından miras kalmış. Ihtiyar olunca onu bekçi yapmışlar. O zamandan bugüne kadar bu avuç içi gibi yerde bir çok maceralar geçirmiş. On sene kadar oluyor. Bir kış dehşetli bir Iodos oldu. Tam on beş gün Usküdar'a geçemedim. Dalgalar dağ gibi, sandal indirmek ne mümkün? Kulede ancak 10 günlük ihtiyat erzak vardı. 10 gün geçince yiyecek te bitti. Bir gün, iki gün baktıra dayanamıyacağım. Bir değnekle kuleye konan güvercinlerden bir kaçmı öldürdüm. Onları pişirerek yedim. Güvercin Öldürmek fenadır, uğur getirmez, derlerdi de inanmaz 'Camhnrîvet '• Amerika'da harp... Bolivya Şako mıntakasmı zaptetmek için Parâguvay'la harbe tutustu Cenubî Amerika, iğtişaş ve ihtilâl diyarıdır. Orada her zaman hükumetler devrilir. Rejimler değişir; bugün ikbal ve iktidar mev kiinde olanlar, ertesi günü siyasî bir kasır ganın amansız menfa yollarını tutarlar... Ce nubî Amerika siyasî kararsızlığın, devlet herttolıvva sahasım gosterir hanta cailiğinin, en ziyade göze çarp tığı bir ülkedir. Vaktile felâketli bir harp neti cesinde, büyük Okyanus üzerinde kâin bütün sahillerini kaybeden Bolivya hükumeti, denizden her türlü ihraç iskelesinden mahrum kaldığı için, millî istihsalâtım adeta boğan bu sıkıntılı vaziyetten kurtulmak emelile her şeyi, hatta harbi bile göze almıştır. Büyük Okyanus sahilleri Arjantin Cumhuriyetinin eluKfe oldugundan Bolivya, öyle muazzam bir devlete karşı her hangi bir talepte bulunmanın imkânsızlığını takdir etmiş, buna mukabil gözlerini Paraguay suyunun geçtiği Şako arazisine çevhmistir. Bir çok hukukî münakaşalar, nazariyeler ve saireden sonra nihayet iş, silâhın keskin ve kat'î mahkemesine havale olunmuştur. Bolivya hükumeti Paraguay'a nisbetle hem nüfus, hem de askerî kuvvet hibarile çok üstün olduğun dan, itılâf ve sulh tavsiye eden büBolivya kTfalarmm taarfBmma tün teşebbüs ve tavassutlan neza geren Paraguvav kv.mandant mirdlay ketle reddetmiş ve kendisme tabiî Bstiganitrla bir mahreç temin edecek Şako mınBolivya tayyare kurvetleri de btt« takasına doğru taarruza başlamıştır. yük bir faaliyet gSstermektedir. Pfc. llk şid'detli müsademeler, Bolivraguay paytahtım, AsomfMİyon şeh*ya'nin Boker kalesi civannda ol rini, tayyare hücumlanna karşı mumuştur. Paraguay'dan gelen ha hafaza etmek için bir çok tedbirler berlere göre Paraguay kıt'aları Boke ittihaz olunmuştur. Bu muharebede ron kalesmi hücumla zapteyle Paraguay aakerinm fevkalade yiğHmişlerdir. likle döğüstüğü, hatta Bokeron ka lesinden başka Samaklay kalesini Harp 10 eylulde filen başlamışde zapteyledikleri muhtelif membabr. Taarruz Bolivya kuvvetlerimn lardan gelen haberlerden anlaşılıyor. Bokreon kalesinden Pozo Valen cia'ya doğru ilerlemiş olmaları üzeParaguay Hariciye Nezareti neşrine başlamrş ve iki taraf şiddetli rettiği bir tebliği resmide, Bolivya*bir muharebeye tutuşmuştur. Bo nin harp ilân etmeksizin taarruza livya erkânı harbiyesi, ileri harekegeçtiği ve bu işte lâzım gelen siyasî tinden evvei şiddetli, sürekli bir bom teşebbüslerin yapılacagı bildirbnekbardıman yapmış ve bu, küçük bir tedir. Paraguay hükumeti, meşru mü. müsademe değîl, ao*eta bir meydan dafaanın kendisine bahşettiği bütün nraharebesi olmuştur. Yaralı ve ölühukuku istimal edeceğini de üâve lerin sayısı çok ehemmiyetlidir. etmektedir. Kızkuîesi bekçisi, kendisinden yol vergisi aiinmasını protesto ediyor! Bulgar atletleri Şehrimize geliyor Cuma günü Fener stadında miihim maçlar yapılacak Cuma günü Fenerbahçe stadyo munda atletlerimizle Bulgar atletleri arasında miihim müsabakalar yapılacaktır. Bulgar atletleri perşem be günü sabahleyin şehrimize gele ceklerdir. Geçen haftalarda yapılan Balkan tenis turnuvasından sonra Bulgar atletlerile de yapılacak olan bu nimresmî müsabakalar mevsim dolayısile durgun giden spor hayatımıza bir faaliyet vermiş olacaktır. tki aydanberi Balkan federasyonları arasında cereyan eden muhaberatın bu suretle miisbet olarak neticelenmesi çok iyi olmuştur. Yunan'\ lılar, Amerika olempiyatlarmdan yeni döndükleri için gelemiyeceklerini bildirmişlerdir. BOUVYA.. ARJANTiN trmt teş tenedir Ktzhttletinin bekç iliğini yapan ve yirmi beş defa olsan htanbal'a inmiyen Muttafa, r •iharririmize hayatmı anlatırken derlermiş. Bakalım affedecekler r«\ Mustafa, Istanbul'u böyle karşmda görür de oraya gidip gezmeği, sinemalarda, tiyatrolarda eğlenmeği istemez misin? Sinemaya bir defa gittim. Gezmek, eğlenmek isterim ama para da yok, vakit te... Okuman, yaztnan var mı? Gazete okur musun? Oktımam. Okuyup yazmam 100 metre 200 metre 200 metre yok. fâmpiyonu sampiyonn kopumtvL Peki, dünyada ne olup bitiyor, Nesim Istefan Danyat hiç merak etmiyor musun? Davidof Mordardof Dünya burada ne olup bittiğini Stemenof Bulgar atlet kafilesi altı kişiden merak ediyor mu? mürekkeptir. Cuma günü yapılacak CEVAT FEHMİ müsabakalara bizim atletizm şam piyonları iştirak edeceklerdir. Türk Yunan Takas işleri Kızkulen.. dım. Meğer doğru imiş. Ondan sonra koluma bir sızı yapıştı. Tam altı ay çektim. Başıma bir daha böyle hal gelecek olursa ölürüm, fakat gü vercin öldürmem. Bütün bunlara rağmen, Mustafa kendine pek acındırmak ta istemiyor. Yüzünüzde teessür, merh&met alâmetleri gördü mü titizlenerek atılıyor: Yarı sakat bir adamiz. Fıtık • tan ameliyat olduk. Ama gene geçmedi. Böyle bir adama bu iş neden yetişmesin... Mustafa'ya göre, her şey iyi, hos. Bunlara dert denmez. Onun asıl bir başka derdl var. tstanbul sokakla rında yirmi beş senedir yirmi beş saat gezmediği halde kendisinden yol vergisi alıyorlarmış. Yol yürümiyorum ki bizden yol vergisi istiyorsunuz, dedim. Dinle mediler. Şimdi bir başka istida yolladım. Beş çocuğum var, dedim. Beş çocuğu olanm vergisini affe • Atina 10 Buraya avdet eden Türkiye sefiri Enis Bey Hariciye Nazırı Mihalakopulos'u ziyaret ederek tsmet Paşa ve Tevfik Rüstü Beyin selâmlannı tebliğ etmis ve Hariciye Vekilimizin Cemiyen' Akvam içtimaında kendisile görüsüp görüsemiyeceklerini sorduğunu söylemiştir. M. Mihalakopulos intihabat münasebetile Cenevre'ye gidemiyeceğini zannettiğini söylemiştir. Enis Bey bundan sonra takas ve mübadele esasına müstenit bir mukavele akti için bir Türk beyetinin izamı mes'elesini görüşmüstür. Türkiye Yunanis tan'a ihraç edilen mevaddan bir kısmının bedeli, Yımanistan'm Türkiye'ye ithal edflecek mevat bedeline mahsup edilmelidir, fikrindedir. iki sporcunun devri âlem seyahati teşebbüsü Necdet Mahfi ve Nobar isminde iki sporcu genç cumartesi günü uf ak bir yelkenli sandal ile bir devri alem seyahatine çıkacaklardır. Bu spor • cuların bize verdikleri malumata göre seyahate cumartesi sabahı Beşiktaş vapur iskelesinden başlıya caklar ve sahilleri takip ederek Akdeniz kıyılanndan Suriye ve tsken • deriye'ye kadar gideceklerdir. tskenderiye'den Süveyiş kanalına gire cekler ve kanalı katettikten sonra Şarkî Afrika sahillerini takip ede rek Ümit burnuna kadar inecekler ve Umit burnundan Afrika'nm garp sahillerini dolaşarak Cebelttanğ'a kadar geleceklerdir. Cebelitarığ'a geldikten sonra tekrar şimale doğru Ispanya ve Porte kiz sahillerini takiben Havvr'a ka dar varacaklar ve burada seyahat lerine nihayet vereceklerdir. Bu iki sporcu Havr'da karaya çı^arak Paris'e gidecekler ve Paris'ten trenle şehrimize geleceklerdir. Bu seyahatin beş yüz gün kadar devam edeceği tahmin edilmekte dir. Seyahat, beş metre boyunda ve doksan santim arzında lâstik bir sandal ile yapılacaktır. Uzun ve yorucu olan bu seyahatin muvaffakiyetle ikmal edilmesi için her türlü tedabirin ahndığı bildirilmektedir. Gençlere muvaffakiyetler temenni ederiz. istanbulEdirne arasında trenler gündüzleri işliyecek Ankara 13 tstanbul Edirne arasında trenlerin gündüz işlemesi kararlaştırıldı. Avrupa trenleri ta riflerinin buna göre tadili için karar Brüksel'deki Tarife komisyonuna bildirilecektir. Avrupa'da bu seneki at yarışları Ağa han'ayaradı Bursa'da kurtuluş günü tezahüratı istanbul'da büyük alaturka güreşler yapılacak Himayeietfal cemiyeti tarafından cemiyet menfaatine alaturka büyük „ güreş müsabakaları tertip edilmiş I tir. Bu müsabakalar 21 eylul çar | şamba, 22 eylul perşembe, 23 eylul ' cuma günleri öğleden sonra Taksim stadyomunda yapılacaktır. Bu müsabakalara, memleketknizde tanınmış bütün pehlivanlar iştirak edeceklerdir. Müsabakalarda başa 225, yenilene 75, baş altma 150, yenilene 50, büyük ortaya 75, yeni , lene 35, küçük ortaya 50, yenilene \ 25 lira mükâfat verilecektrr. 1932 senesi Türkiye başpehliva nını seçme müsabakası da 28, 29, *ngütere'nin Saint Leger at koşvlartnda 30 eylulde Ankara'da yapılacaktır. gvlen zat) bir müyon frank Avrupa'nın bu seneki at yanşları meşhur Hint'li zengin Ağahan için Ziraat Bankası, muhtelif alım mın çok kârh olmuştur. Avrupa gazete • takalarından gelecek buğdayları mu~ leri bu mes'ele ile uzun uzadıya hafaza için depolar tesis etmiş, bu meyanda Haydarpaşa silolarından bir meşgul olmaktadırlar. Her yarışta aldığı milyonlarca frankhk mükâ kısmını kiralamışti. Banka siloların fattan başka, giriştiği bahsi müştediğer kısımlannı da almaktadır. Bu vaziyet buğday tacirlerini müşkül va reklerde de hayli para kazanan Ağaziyete düsürdüğünden, tacirler dün han bir çok yarış meraklılarım kısTicaret Odasına müracaatle Ziraat kandırmıştır. Bankasmdan şikâyet etmişlerdir. TiAğahan'a ait atların son günler • caret Odası vaziyeti tetkik ettikten de Ingiltere'nin Saint . Leger yarışsonra bu yolda tesebbüsata geçecek • larında kazandıkları muvaffakıyet tir. cidden şaşılacak bir mahiyet iktisap etmiştir. Bu ehemmiyetli yarışa, tngiltere'nin en değerli atları ve kıs Tekirdağı'nda buğday 5,206,5, arrakları iştirak ettirilmişlerdir. pa 33103, keten 9,02 • 10,05 kuruş Yarışa Ağahan'ın da döri atı girarasındadır. birincüiği kazanan ve AğafütiPa kazandıran: Firdusi sahibi üe Haydarpaşa siloları Bursa'nih kurtuluş b'ayramî olan 11 eylulde büyük tezahürat yapıldığmî telgraf haberi olarak yaz mıştık. Bu seneki bayram geçen senelerden daha parlak olmuş, alayı n geçeceği bütün caddeler resimde göriildüğü gibi mütbiş bir kesa fetle dolmuç, bu arada bazı dükkânların camları kırılmış, halkUn ezilenler ve bayılanlar olmuştur. R esimlerimiz bu tezabürata ait bir kaç intibadır. Tekirdağın'da zahire fiatları miştir. Neticede bunlardan Firdusi bhrmci, Destur ikinci, bir diğeri dördüncü ve bir tanesi de beşinci gel miştir. Bu suretle yalnız birinci ve ikinci gelen iki at, Ağahan'a takri • ben bir buçuk milyon frak kazan dırmıştır. Ağahan Firdusi üzerine pek büyük bahislere de girişmiş, bundan da bire yirmi nisbetinde kazanç temin etmiştir. Ağahan a t yanşlarmda ötedenberi talihli bir adam olarak tanınnm tir. 1930 senesinde yirmi üç ve 1931 de yirmi yedi yarış kazanmiftır. Ağahan bu sene Askot ve Derby yanşlarında da bir çok mfik«f«tUr almıştır.