A ^Ş^B Camkariyet 5 Temmuz1932 ÇAllı ile 48 dakika... Paraya metelik vermiyen san'atkârm meğer bankada mühim mevduatı varmış! Ada açıklarında Bir deniz faciasr Bir eğlenti sandalı dev rildi, 3 kadm boğuldu Ziraî gayrimenkuller satışmda hakkaniyet... Muhtelit encümen yeni kanunun Zi raat Bankasına da teşmilini istiyor Hükumet çiftçiler lehine mühim bir kanun lâyihası hazırlamıştır. Lâyiha hemen Millet Meclisine tevdi edilecektir. Esaslar şunlardır: Yalnız ziraatle meşgul olan ve kendisine ait arazisi bizzat veya ailesi efradının yardımı veya ecir lerile işliyen çiftçilere ait ve haciz altında bulunan tarla, bağ, bahçc . lerle bunlara müteferri ve doğrudan doğruya ziraî istihsalâtta kul lanılan binaların satışı icra ve iflâs kanunu hükümlerine tevfikan yapılan ikinci artırma bedelleri tetkik mercii tarafından usulü dairesinde intihap olunacak ehli vukuf tnarifetile tesbit edilen kıymetin yüzde yetmiş beşine baliğ olmadığı takd'irde geri bırakılacaktır. maddede yazılı ve birinci artırmaları yapılmakla beraber bu kanunun mer'iyete girdiği tarihe kadar ihalesi icra edilmemiş olan gayrimenkullere de şamil olacaktır. 4 Bu kanunun hükümleri neşri tarihinden evvel doğan borçlara münhasır olacaktır. 5 Bu kanunun hükümleri bankaların alacakları hakkında tatbik olunmıyacaktır. 6 Devletin vergi ve rüsumdan mütevellit alacakları hususî hükümlere tâbi olacaktır. 7 Bu kanun neşri tarihin'len itibaren dört sene müddetle mute ber olacaktır. \Bu akşamki program \STANBULT" l^gramofon konseri 19,30 saz: stüdyo heyeH ve Belkis Hanım 20,25,havâdisler, dof ru saat 20 30 gramcfopIavMtfdame Buttarflay operası (Puççini) '*^!1 saz: Kemal Niyazi Bey ve arkadaşları . 22 orkestra, konseri: 1 Wilfl|plm Tell, Ouverture 2 Clo \ l o operette, 3 Pablo ' BÜKRES:17 05 hafif mnsiki 18 05 havadlsler 18 15 hafif musikt 19,05 konferans 19 '5 gramofon 20,05 fcrkestra konserl 20.35 konferans 20 50 şarkılar 21,10 orkestra. BARSELONA: \ 21 05 tiro 21.40 grîtaıofon ve havadis . ler 23.15 orkestra komseri 23 25 dans musıkisi 24,15 pıyano 24,35 mandolin 1,35 gramofon. Çattt tbrahim Öaz* Hasretle rinHt porteresine çaltşırken* ROMA: 18 05 çocuk saati 18,35 saYkı konseri 18 50 muhtelif mıısıki 20.20 havadlsler 21 50 La Roudine CKırlangıç) Çuççini'nin operası istırahatt«: Konferani BUDAPESTE: 18,05 Macar halk şarkıları ftsıgan or kestrasile) 19.35 koro 20 20 konferans • 21 20 cazbant 22 20 havadisler 22,35 pıvano ve keman konseri (sonatlar) 23.20 hava raporu müteakıben 1 Biı saat hpfif musiki 24 20 crkestra konseri . müteakıben • Tsigan orkestrası. VARSOVA: 17 45 konferans 18 05 senfonik konser 19 05 Lemberg'den 19,25 dans musikisi 20 40 muhtelif 21,05 sarkı konserl 22 05 edebi konferans 22,İŞ konsere devaın 23 05 dans havaları. Söz ayağa idüşse de «Çallı'nra saheseri nedir?» diye fcana. sorsalar düşünmeden: « KendUi... derdim. O, bü tün bir cemiyeti etraf ına serip ya$ayif mdan renkler ve hatıra . lar vererek tarihin kağıda geçecek ve geçmtyecek kısımla nnda Rados heykelmd'en büyük bir portre *miyapfa. Eminim ki: Joğulan kadmîardan solda Suat, Lutjıue Bantmlar ve bir başka arkadaşları, oturan Sabahat Hntm Denilse Nedim de memnun olur. yapıyorum, epey ilerledi, fakat biÇallı Büyük Gazi'nin tablosunu ya tiremiyorum (yüzüne hafif bir heÜç kadın pazar günü öğleye doğyecan ürpermesi geldi) hep resmine pıyor, diyorlardı. Uç arkadas onu ru hazırlanmışlar ve soranlara Ar bakıp çalışıyorum, bir def a kendisini görmeğe gittik. navutköy'ünde cambaz seyretmeğe görsem, tamamhyacağım... Fmdıklı sarayında Çallı'ya tahsis gideceklerini söyliyerek evden çık edilen dairenin kapısında bize Bize resmi gösterdi. Bir dakika mışlardır. kerimesi yol gösterdi. Ostadı dağıduraladık. Tabjp henüz yarımdı. Bundan sonra üçü de vapura bi nık saçlan, kolsuz gömleği ile bir Gazi'nin hüviyetine, Çallı'mn fırnlrek Haydarpaşa'ya ve oradan da alay gence hocalık ve arkadaşlık çasma yarasacak kadar muvaffaki, trenle Erenköy'üne gitmişlerdir. E ederken bulduk. tki taraf Iı saf f ı harp yetli bir renk ve çizgi âlemi... BürenköyMü şoför Hikmet, berber Hünizamında tablolar, portre, peyzaj, yük dâhinin çehresmdeki çelik hatsamettin ve kahveci Hasan isimle • natürmort ve saire ve saire... Tam lar, ilk izler halinde kudretli ifaderinde üç kişi üç kadınla bazı tahminbalkonun yanında bir çerçeve için . smi vermiş. Çehrede iki mavi ışık lere göre ahbaptırlar. Altı kisi bir de iki sakulî, iki amudî koyu renk kendini çizen boyayı renkleştiriyor. müddet sonra Bostancı'dan Büyüküstüvane, drtada Bir kütük ve daha Bu mütevazi renk ve ahenk sihirada'ya geçmisler ve Eskibağ namfle yukarıda neftî iki melon şapka, bazı, ilk defa kendi hesabına insafı maruf yere giderek rakı içmişler ve sona doğru küçücük bir kıl keçi ele aldı ve Alman ressamı Kampf'ın eğlenmişlerdir. Kafalar dumanlan • postu, tablo halinde. Meğer kü yaptığı Gazi portresini Işaretten son dıktan sonra Osman îsminde birisi bik bir kadm resmiymis bu... ra: nin sandalına binerek denîze açılnuşlar Tam onun çephesinde de talik bir Yaseminlere yemin ederim ki dır. Ada açıklarında bu sandal^gezinlevha: arkadaşlar, dedi, Çalh'nın yapacağı tisi uzun zaman devam eylemiş ve kaGülerdi tahtı servn üzre cemmi gülşenGazi tablosu avnen, O olacak... yıkta da bir ha£ji icmişlerdir. Mu • de güüerle bakeme kabiliyetui kaybeden sar • Sejmı endam saküer elinden bade gel Tablodan uçusan ifade havası o hoşlar bu sefer deesandalda ciftetelli dikçe... müjdeyi bize daha evvel vermisti. oynamak istemişfjrair. Üç sarhoş er Çallı, dedim, en çok heyecanla kek kalkmışlar, kahkaha ve nes'e Merhaba sultanım, dedi Çallı, arasında sıçramağa baslamışlardır. nerelerdesin bizim oğlan? (Çal ve ha çalıştığm eter hangisidir? Durun öyleyse, diye yandaki Nibayet kayık devrilmiştir. valisi Iehçesinde birader demektir) odad&n bir tablo getirdi. Bu, bir cami Ben mi? Şöyle böyle, çalışıyoruz işSaat 9,30 olduğundan etraf tan sanavlusunda arzuhalcinin önüne sırate... dalın "Sevrildiğî görülmemiştir. Dö • lanıp istida yazdıran, üç erkek, bir Levhalara göz gezdiriyorum: kadm, köylüyü canlandirıyordu. Tip külenler çırpınmjÇğa ve bağırmağa Dört buçuk çehreli bir kübik adam, baslamışlardır. Hepsi de yüzme bilen ler tam köylü, kompozisyon haya bir demet manulye, genç bir kadın erkekler kadınları kurtarmağı dü tm ta kendisi... portresi (Hale Asaf H. aynaya basünmeden sahile doğru yüzüp kur • Buna çok emek verdim, içtikarak yapmış), ömer Rıza'nm sa. tulmuşlardır. maî hayatımızm göze görünür hu. baha karşı çizilmiş bir resmi (gözBu sırada polis kazadan haber susiyetlerind'en biridir, diye. Ankaleri Hizumu kadar siizük), bir kedar olmuş, kurtulan erkekler neza ra sergisinde de teşhir ettim. Şu levnarda Ahmet Refik Bey (âlemi âp ret altına alınarak, denize bir san ha ile demek istediğim de vardı: ederken) ve nihayet köşede barda dal çıkarılmıştır. Uzun zaman sü Gazi inkılâbını yaymağa ve yaşatkoktey içen kadinlar... Tablo fazla ren taharriyattan sonra karanhk sumağa mecbur olan nesil arzuhalciye tabiî ve müskir içimiz karıncalandı. larda oraya buraya sürüklenen üç diz çöken bu kasketli kafanın içini Zayıf bünyeli ve Okyanus ruhlu üskadın cesedi bulunmuştur. , de değiştirmeğe mecburdur! tat levhaları benimle beraber takip Müddeiumumilik üç kişinin haya Çok çalıştığım ve beğendiğim eediyormuş gibi başka bir resmi işatına mal olan bu feci kaza hakkında serler mi bizim oğlan? Üç taneyse ret ediyor: tahkikat yapmaktadır. biri budur, (ve fısıldadı) biri de bir Şu da bizim Namık İsmail'in kadm portresi... yatı, ve mırıldanıyor, bir de bizim Kübik kadın resminin önündey . san'atkârlara hep çulsuz, meteliksiz Dün gece Haliç'te bir adamın dik. derler. çırpmmakta olduğu görülerek kur. Bu, dedim, yalnız bir etütten Ne münasebet Çallı? Biz seni tarılmış, fakat meçhul adam suda mi ibaret, yoksa yeni san'atı daha paraya metelik vermez sanırdık fazla kaldığından ağır surette hasmı ifadeli buluyorsun? ama, bir rivayet aldı, yürüdü. Senin talandığı için Haydarpaşa hastane Bu bir etüt ama, impresyo . de bir bankada mevduatın varmış, sine kaldırılmıştır. nizm her halde natüre daha yakın... namına hesabı carî açılmış, kiilliyetli Resîm belki gayritabiî gibi görünür, bir para imiş bu!. Şayia kuvvetini arçünkü renk ve çizgiyi aslma yaklatıra artıra dolaşıp duruyor? Cavît isminde bir adam, dün gece şacak kadar tesbit etmek için mü Eveeet! Geçenlerde bir dosya çok sarhoş olduğu halde, i'aragümbalâğa lâzım, hakikisînin yüz misli getirdiler. Nedir acaba gibi, raerak rük'te Şeker Hanımın evini kendi evi forse edilirse belki örneğine uyabilandım doğrusu. Araştırdık, taraş sanarak, halâ pençeresini kırmak lir. Kübizim şüphesiz daha ziyade tırdık. Meğer o bankada 929 dan suretile içeri girmiş ve sofada bîr konstüktif bir ifade... seksen kuruş alacağım kalmış. Şimminderin üzerine yatarak sızmıştır. San'atçası öyledir delki üstat, dîye kadar maafaiz yüz yirmi kuEv halkı sabahleyin sofada meçhul fakat tabiî mi bilmem, ben kadını ruş olmuş. Ne yapacaklarmı soru . bîr adam görünce zabıtaya haber bu tablodaki gibi görmiyorum ki?. . yorlardı. <Ne yapacağız? Fazla ma! vermişlerdir. Polisler Cavid'i uyan Elbette ya, dedi Çah, öyledîr, göz çıkarmaz ya, işletsinler» diye dırmışlar, fakat sarhoşun «yahu buve sonra, senin gözlerin bozuk, gibiemir verdim!. rası benim evim. Rahat bırakın» lerden, yüzüme baktı. Çallı daha sonra Macar ressamdiye tekrar uyuması üzerine kendiBu hususî ziyarette gazetecilik larından, Yunan ressamı Matmazel sini karakola götürmüşlerdir. damarım lüzumundan fazla müşevDiplâraku'dan bahsetti «mühim kız vikleşmiş, muzipleşmişti. Bir pundoğrusu, dedi, Türk Yunan dbstduna getirip sordum: luğuna da hizmet etti,» Etfal hastanesinde tedavi edihnekte Çallı; siije olarak rengin bir Bh kaç gün evvel Boğaziçi'nolan Yeniköy cinayeti yaralılarının sıhçiçek (Çallı'mn burun kapakları oyde yaptığı misafirliği anlattı. Dört hî vaziyetleri iyileşmektedîr. Recai Bey, nadh), enfes bir kadm (Çallı'mn bes gün kalmış. Ev sahibi dehşetli annesi Saibe ve kızı Neslihan gözleri buğulandı), ve dört başı ma. roükrim adammış, çok izaz etmiş, Hanımlar tehlikeli devreyi atlatmış mur donanmış bir masadan (Çalh fakat maalesef evine içki almamak lar dır. belli etmeden hafifçe yutkundu) âdetiymiş. Çallı melâikevari 3 . 4 hangisini tercih edersin? den bir şeytan gibi koğan güzide argün hava alıp dönmüş!. tist bizi kapıda teşyi ederken: Kadını arkadaş kadını, top • rak çiçekle dolu, masa her yerde Bir pazara beklerim ya, bizim Nihayet Çallı'ya ziyaret sebebini oğlan, gelin, hem sonra beni İstanvar, fakat renge hayat verecek ka anlattık, atıldı: bulu gezdirirsiniz... Diyordu. dm pek az. Evet hemşerim ya, ben bir kaç FERİDUN OSMAN Insanî nahveti ruhunun cennetin muvaffaktyettt tdbîolanndan birisi müverrih Ahmet Refik Bey üstat. Çattt namında bir ressamı dhan var imiş, ay var, Gazi Babanın bir portresmi çallfmn Evvelki gece Büyükada açıklarında feci bir sandal kazası olmuş, üç ka dm boğulmuftur. Sabahat, Lutfiye ve Suat Hanımlar Beyoğlu'nda, Küçükziba'da 2 nu maralı evde oturmaktadırlar. Sabahat ve Lutfiye kardeştirler ve birisi 19, diğeri de 20 yaşındadır. Lutfiye Hanımın bir buçuk yaşlarında bir kızile valdesi ve babası var dır. Suat Hanım ayni evde oturan bir arkadaştır. 2 Birinci maddede yazılı şartlar dairesinde satışı geri bırakılan gayri menkullerin sahibi olan borçlu borcunu, her taksiti borcun yüzde yirmi beşine tekabül etmek üzere 4 musavi taksitte ve dört senede öd'iyecektir. Bu suretle tesbit edilmiş olan taksitleri vadesinde tediye etmemiş olan borçluya ait olup satışı bu kanun hükümleri dairesinde geri bırakılmıs olan gayrimen?0İlerin satışına icra ve iflâs kanunu hükümleri mucibince devam edilecektir. 3 Bu kanunun hükümleri birinci Muhtelit Encümenin îsrar ettiği nokta Ankara 4 (Telefonla) Muhtelit encümen bugün toplanarak zirai gayrimenkuilerin sat'şının tahdidata tâbi tutulması lâyihasını müzakere etmiş ve Ziraat Bankasım bu kayıtlardan müstesna tutmağı muvafık bulmamış ve bu takdirde mak sadın hasıl olamryacağını bilhassa ileri sürmüştür. Hükumet Ziraat Bankasmın bu muameleden istisna edilmesinde ısrar etmiştir. Encümen lâyihanın tetkikine yarın (bugün) de devam edecektir. MOSKOVA (WZSPS): 18,15 musiki 18.35 köylü gazetesi 19 15 askeri mes'eleler 19,35 havadisler 20.25 musiki 21,05 konferans 22,05 ayni konferansın fransızca olarak tekrarı. Bursa'nın 23 Ziraî kooperatifi Daha toplu ve verimli şekilde çahşacaklar Bursa 2 (Hususî) Bursa'da toplanan (60) köyde müteşekkil (23) ziraî kredi kooperatifi meclisi idareleri kongresi şu mukarreratı ittihaz ederek dağılmıştır: 1 Ortaklarının kredi ihtiyaç ları en modern ve en basit bir şe • kilde temin edilirken ortakların kimyevî gübre, alâtı ziraiye, çift hay • vanatı, bağ çubuğu gibi ihtiyaçla • rının toptan ve ucuzca temin edil mesi için bu işlerle meşgul olacak bir kooperatifler birliği teşkil edilecektir. 2 Ortakların müstahsil birer zürra mevkiine geçmesinde kuvvetli bir vasıta olan kredi kooperatifleri matlubatınm tahtı emniyeine alın ması ve idrak olunan mahsulün tütün, koza, sebze ve meyvada olduğu gibi fiat düşkünlükleri karşısında müstahsili miişkül vaziyetlerden kurtarmak için bir satış kooperatifi kurulacaktır. 3 Bursa ovasını feyezanlarile daimî bir tehdit altında bulunduran derelerin bu sene yaptığı büyük tahribattan pek ziyade zarar görmekte olan ziraat eshabı namına makamatı âlyieye müracaatle irva işle rinin biran evvel ikmali ve o za mana kadar mahallen yapılması lâzım gelen işlerin yapılması temin olunacaktır. 4 Bursa ovasının yetiştirdiği muhtelif mahsulâtın zamanı idrakleri nazari itibara alınarak koope ratifler ikrazat ve tahsilâtının bü tün sene devamma ve mahsulün zer'iyat ve idrak zamanları nazari dikkate alınarak köylüye kredi itasına ve teshilât icrasına karar veril miştir. 1 Oün akşam kapanan Borsada bir Türk lirası mukabili: Bir hafta içinde 25 kuruş tenezzül kaydedildi Fransız Frangı Dolar İngiliz Lirası düşüyor Borsa 12 0 9 03 47,33,72 25,5 | 40,12 84,75 Son günlerde İngiliz Iirasınm kamLıret biyo fiatlarında mahsus bir tenezBelçıka 3 zül görülmektedir. Bundan bir ay Drahmi *T3 evvelki kur 780 kuruş üzerinde oylsviçre 2 namakta iken son bir hafta z&rfında 1 Leva Bulgar 66 17 yirmi beş kuruş kadar bir tenezzül 1 ^7,093 | Florin koydolunmuştur. İngiliz lirası dün 16 03 Kuron Çek bazı bankalarda 750 kuruştan mua ! §ilin Avustuya 4 36,75 mele görmüştür. Pezeta ,5 76,37 Sterlinin bu sukutu elyevm LozanAlman markı I 99,38 da görüşülmekte olan tamirat mes'eZloti 4 21,75 lesile alâkadar görülmektedir. 4 05,25 Pen^o Macar İstanbul piyasasında hâkim olan Ley Romanya 79 07,50 kanaate göre Alman • Fransız nok29 44,64 Dınar tai nazarlarını telif için bir sureti 1 68,25 Yen hal bulunduğu takdirde bütün dün 1 Çernoviç ya piyasasında olduğu gibi bizim piyasamızda da kredi üzerine yapılan Kuruş Lira muamelât istikrar kesbetmiş ola • Bir tngiliz lirası 7 52 caktır. Şimdiki halde bütün Avrupa Altın 9 fabrikaları kredi ile yapılan satışları 40 Mecidiye hemen hemen kesmiş bulunmaktaBanknot 2 34 dırlar. Bu sebeple ithalât eşyaları üzerinde yüzde beşten ona kadar bir tereffü görülmektedir. Bu hal aşağı yukarı bütün ecnebi kambiyosunun kıymetlerini düşürmüş, bu meyanda Memleketin yegâne foto ve sinemâ mecİngiliz lirası da tenezzül etmiştir. Foto Süreyya On milyon ingiliz iiralık kahve imha edildi Nevyork 4 (A.A.) Şeker ve kahve borsası tarafından neşrdilen istatistiklere nazaran kahve mah sulünün fiatında istikrar husulünü temin maksadile Brezilya'da 1 milyar libre kahve tahrip edilmiştir. Brezilya millî meclisi, tahrip etmek maksadile 10 milyon İngiliz lirası kıymetinde 7 milyon çuval kahve satın almıştır. muası olan Foto Süreyya'nın 15 inci nüs hası guzel resimlerle müzeyyen olarak çıkmıstır. Bu nefis salon mecmuasını kari lerimize tavsiye eyleriz. Havacılık ve spor Havacılık ve spor mecmuasının 1 temmuzda çıkan 74 üncü sayısında butün cihandaki, hava hücumlanndan korunma faaliyetıne, Bahrimuhiti tek başına geçen Amerika'lı kadm tayj'areciye. (hava yollarmda emniyet) bahsine dair faydalı yazılar vardır. Karilerimize tavsiye ederiz Denizden bir adam kurtarıldı Kendi evi sanmış! Güzellîk müsameresi 1932 Güzellik Kraliçesi 7 temmuz perşembe akşamı Taksim bahçesinde halka takdim edilecektir Taksim bahçesi miidiri yeti, o akşam için fevkalâde numaralar da hazırlamıştır. • Yaralılar iyüeşiyorlar Gazi tablosu Duhuliye yoktur, elbise külfeti yoktur, bilet tedariki mecburiyeti yoktur. Masalarınızı şimd'den tutabilirsiniz. Taksim bahçesi müdiriyetine müraçaat kâfidir. Telefon: Beyoğlu 1296. Arzu edenler, o akşam Taksim bahçesinde yemek yiyebilirler.