16 Şub«t 1932 Camhuriyet Changbay'da şiddetli Bir muharebe oldu bombardımana basladılar Changhai 15 (A.A.) Çin ve Ja« Mn tnertabiinden alınan malum%ta före dün geceki muharebeler çok iddetli olmustur. Japon'lar tarafından tekzip edilaekte olan Çin raporları, VooSoung cörfezinin şı'mal sahîlinde karaya çı:arılmıs olan Japon kuvvetlerinin issülharekeleri ile alâkalarmm ceilmiş olduğunu teyit etmektedir. Japon raporları, Japon kuvvet erînin karaya çıkmış olduklan «t lal sahilindc tutunamamıs ve orada ün'lilerin siddetlî bir mukaveme ine maruz kalmış olduklanm itiraf ylemektedîr. Jeneral Uyada, Çin kıtaatınm mushane vasıtalarla ıjeri çekilmesinin îinjn edilebilip edilemiyeceğüıi anımak için bir müddet daha întizar deceğini bcyan eylemiştir. Aralanndaki bazı anasırı Çin aserlerinin çekilmesini kabule mî'telayil olan Çin mehafili, Japon'lar eynelmilel ırıntaka haricinde hali azirda ellerinde bulundurdukları levzileri muhafaza eyledikleri l»kirde böyle bir bal suretinin müşkül acağı kana^tindedirler. Canton'den bildirildiğine gore dörincii ordn kuraandanı Jeneral Peisouangsi, hükumete bir telgrafname indererek Chansrhai'a takviye kı atı gönderilmesi için emir verilmeni talep etmiştir. Şanghay 15 (A.A.) Japon'lar ı sabah yeniden Cbapei'i topa tutaça baslamısiardır. Beynelmüel mıntaka, hududundoki üstahkem mevkiin 10 metre kadar srisine Japon mermilermin düşerek filâk etmesi hasebile, îngiliz gö tllüleri müstahkem mevkîi tahliveraecbırr kalmışlardır. r S 0 N TELG RAFLAD Araşit yağı memlekete Yeni icra Ve iflâs lâyihası J Adliye Encümeni bu gün tetkike başhyor Ankara 15 (Telefonla) Adliye Encümeni yarın toplanacak' yeni icra ve iflâs kanun lâyihasımn müzakeresine lıyacaktır. Anketimize gelen cevaplar [HEM girsin mi, girmesin mi?. cevapları neşre başhyoruz NALINA MIHINA Prangaya vurulan ı otomobil I Bugünden itibaren anketimize gelen [Araşityağı mevzuu üzertnde başmuharririmivn bir başmakale ile alâkadarlar arasında açtığı ankete gelen cevapları b'içünden itibaren nesre başhyoruz. Bu ankete müteallik olarak İzmir ve havalisindeki alâ kadarların nohtai nazarvnı ihtiva eden ilk üç mektup, İzmir muhabirimiz tarafından gönderilmiştir. Ankete bu mektuplarla başhyoruz:'] Izmir, şubai 932 Araşityağlar» memlekete girsin mi, girmesin mi? Bu mühim mevzuun, devletçe memleket lehine hallolunacağmda şüphe yoktur. Ege mınta • kasını isgal eden bu mühim mevzu hakkında Izmir Ticaret ve Sanayi Odası karannı vermiş ve keyfiyet yüksek makamlara arzetmistir. tstanbul'da araşityağı ile çalısan bir kaç fabrika için devlet memleketin yağcıhk cephesini ve ziraatçısını nzun müddet tnahrum bırakamaz. Türkiye'mize her sene milyonlarca kilo miktarında ithal olunan araşityağları bu memleketin hazinesinden, bünyesinden milyonlarca lira çıkarmaktadır. Cihanın iktisadî vaziyetini nazari dikkate alan devlet, mühim bir isa • betle ithalât ve ihracatıru tevzine karar vermis, bunun bariz eserleri bir hamlede görülmeğe başlamıstır. Vaktile Türkiye'mizden yirmi milyon zeytinyatı (beher kıyyesi 7080 kurustan) ihraç oiunuyor. Bunun yal nız bir kaç milyonu memleket da • hilinde sarfediliyordu. Son seneler zarfmda hariçten araşityağlannm ithali, sarf iyatın ve sabun imalâttnm bu gibi yağlarla yapılması ve nihayet Avrupa'da, îspanya'da zeytmyağ piyasası üzerinde vukua gelen tahavvülât gibi sebepler bîrleserek bizim nefis zeytinyağlarımızın fiatını 3035 kurusa kadar düsürmüştür. Türkiye'mizde senevî yirmi bes milyon okka susam istihsali mümkün iken ahcı olmaması, ihracal yapilazoa. • ması ve sarf t mahalli bulunamaması yüzünden ziraat âlemîmizin bu kısmı da felcc uğramış bulunuyor. Halbuki memleketin en büyük yağ fabrikası addolunan tzmir'in Turan yağ fabrikalan yeni bir teklif ha znhyor. Fabrikanın bu teklifinde yerli nebatî yağların, susamın hi • mayesi mevzuu bahistir. Hükumeti • miz bes senelik müddet bitmek üzere olan araşit îthalât mukavelesinden sonra bu yağları gümrük resmine tâbi tutarsa bu fabrika senevî 25 milyon susamdan yağ çıkarmağı ve zür fapon'Iar mağlup oldular ve yeniden teessür uyandırmıştır. Japon payîtahtında böyle bir müdahalenin va • ziyeti daha zîyade vahimleştirınek « ten başka bir netice vermiyeceği mütaleası serdedilmektedir. Gazeteler, Cemiyeti Akvama müzaheret birlikleri tarafından iltizam olunan usulün Japonya'da millî hissi teşdit etmekten başka bir netice vermiyecefini ve di£er taraftan Çuıiileri kuvvetlerini kifi bir mesafeve ihti yarlan ile cekmekten istinkâfa teşTik evliyeceğini yazmaktadır. Bir kaç gün evvel, Haliç'te, Haliç Şirketinm 11 numaralı vapurunun bir motöre çarpıp batırdığını ga • zeteler yazmıptı. Bu kaza münasebetile tayyareeî AIi Rıza Bey isminde bir kariimden şu mektubu aldım: Komünistlerin merkezi bulundu Teşkilâbn şümullu olup olmadığı tetkik ediliyor îzmîr 15 (Hususî) fzmir zabıtası bir müddettenberi İzmir'de gizli tahrikât yapan komünist «ebekesini arıyordu. Zabıta nihayet evvelki gün çebekeyi meydana çıkartnış, komünist teskilâtınm ne suretle ve hangi eller tarafından idare edildiğini tesbite muvaffak olmustur. Hükumet konagı civarında berber Osman'ın dükkânında yapılan ta harriyat neticesinde bulunan mektup üzerine dükkân sahibi Osman, eniştesi modelci Kerem, San'atlar mek tebinden Mustafa, terzi Şükrü, tornacı Mustafa ve tbrahim, Ibrahim'in zevcesi Melâhat, hemsiresi Mak • bule,annesi Melek Hanımlar tevkif edilmislerdir. Aynca bazı erkek • Ierle tütün amelesinden bazı kadmIar nezaret albna alınmışlar, bazı • Ian da if adeleri alınarak serbest bırakılmıslardır. Maznunlardan bir kısmının evlerinde taharriyat yapılmıs, bazı mühim vesaik elde edilmistir. Bu sayede Türkiye'de tahrikât yapan komünist sebekesinin merkezi meydana çıkanlmıştır. Konsoloslar komisyonunun raporu Cenevre 15 (A.A.) Changhai konsoloslar komisyonunun 12 m • batta gönderilmis olan ikinci rapo • ru 28 kânunusanidenberi cereyan etmis olan vakayiden bahseylemekte dir. Notada bilhassa 3 şubattanberî harp halinin açıkça mevcut bulun • duğu beyan edümektedir. Hiç bir zaman tam ve hakikî bir mütareke olmamıstrr, ateş hatlarnıda ecnebi müsahitleri bulunmadığından bun dan mütevellit mes'uliyetin ne tarafa raci olduğunu tayin etmek müşküldür. Raporda Japon bahrîvelilerî üe, ihtiyat efradmın ve gönüllülerin bir takım müfritane hareketler yapnuş olduklan kaydolunmaktad>r M%a • mafih, Japon memurlannm bu hareketlerden çok müteessir olduklan ve arzu edilmiven eshasın Jaoony'ya nakil ve teb'it edildîkleri ilâve oiunmaktadır. Komisyon, evvelce vermiş olduğu malumatı tashihe medar olacak yeni haberler almadıkça veya birinci ve ikinci raporlarla verilmiş olan ha berlerin bazı noktalannm tavzih >e ikmal etmek mecburiyeti hâsıl olmadıkça şimdiki halde yeni ranorlar göndermek tasavvurunda değildir. Harbin 15 (A.A.) Jaoon koasolosu, Sovyet*lerle hiç bir ihtilâf olmadıği ve Harbin simalinde Japon kuvvetlerinin hiç bir hareketi derpiş olunmadığmı ve Mançuri müstesna olmak üzere sîmalde hiç bir Japon garnizonu muhafaza edHmesinin düşünülmediğini beyan etmiştir. Bombardıman tekrar başladı Londra 15 (A.A.) Japon salâyettar mehafilinin beyanatma pödün 7 nakliye gemisile 1,000 kiçi •aç edilmiştir. Yolda bulunan di r nakliye gemileri de bugün 10,000 fi daha karaya çıkaracaktır. Japon askerî kumandanı, bilhassa lapei'den Çin kuvvetlerinin bulunısından dolayı bâdis olan tahrikât beplerinin izalesi suretile sulhu flual etmek için Şanghay'a gelmiş luğunu soylemiştir. Mezkur kumandan âcilen taarruz pmak niyetinde olmadığını beyaa müzakerelerin Çin'lileri geri çe meğe imale edeceği ümidînde buaduğunu ifade eylemiştir. Tokyo 15 (A.A.) Changhai »s'elesinin bir Amerikan tngiliz zyiki ile halledümesine matuf olak Cemiyeti Akvama müzaheret bir:leri tarafından kabul edilm<< olan rar suretleri, Tokyo'da büyük bir utmuuuııımmnn eni Japon kuvvetleri geliyor Japon Ras munasebatt Japon harbiye nazmntn beyanait. Tokyo 15 (A.A.) Harbiye na zm 19 unca Çin orduso muannidane mukavemette devam ettiği takdirde Şanghay'a yeni takviye krtaaa gönderflmesine lüzum görüleceğmi beyan etmiştir. fzmir'de meydana çıkanlan fcomünist teskilâtının sümullü olup ol • madığı, sehrimizde de mensupları bulunup bulunmadığı henüz malum değüdir. Bu nokta ancak tahkikat ilerledikten sonra anlasılabilir. Salâhiyettar mehafüin verdiği malumata göre bu huausta düne kadar tstanbul Vllâyetine bir iş'ar vaki olmamıstır. Hâdisenin tstanbul ile alâkasi var na? ponlar müdahale istemıyorlar Yeniden protesto Vaşington 15 (A.A.) tngütere ve Amerika hükumetleri Japonya nezdinde tekrar tesebbüsatta bulunarak beynelmuel mmtakayı askerî üssü hareket olarak kullamlmasını protesto etmiştir. mmnıııııııııif Trabzon Gümüşane Yolunu kar kapadı Bir han ve bir ev çiğ altında Marsilyada'ld kaldı altı kişi öldO Müthiş tren kazasî Trabzon 15 (A.A.) Zığana dağından kopan çığlar yollan kapamış, Gümüşane ile muvasalayı kesmîsHr. Gümüşane ve Trabzon vilâyetleri yoIu açtırmak için amele ve vesait göndermislerdir. Bes gündür Erzurum postası gel memistir. Bir han ve bir ev çığ al tmda kalmıştır Şimdiye kadar altı ceset çıkarıIiKistır. Kar fırtınası bugün dinmistir. Şimdi sert bir soğuk hüküm sürraektedir.  Tahdidi teslihat Konferansında rvapur ıraya oturdu tstanbul 15 (A.A.) Karadeniz Boa methalinde takriben 60 mü me • : ede Rumeli sahüinde lğneada mev nde sekiz yüz ton hububat yuklü Yu • n bandıralı Evangelos Nomikos vaparu 'detli fırbna ve tipi dolaywile dün ka[ara çarparak rehnedar olmos, bat • ık tehlikesinden kurtalmak için !ğ ada limamnda kaptanı tarafından ma oturtuhnuştur. Tiirk gemi kur •ma şirketinm aezar tahlisiyesi der I mahalli kazaya gitmiş ve kurtar • ı ameliyesine haylnmıştır. Ame • at mnvaffakiyetle devam etmektedir. Heyecanlı bir dava Suriye nerededir? Paris 15 (AJV.) Matrâ gâzete sinden: M. Paul, Bonour, Cemiyeti Ak • vamdaki müzakereleri birdenbire bı • rakarak Suriye'nin Asyayi Suğra'da ol • duğunu istinaf mahkemesmde iddia etmiş olan M. Milleran'a karşı bu kıt*anm orada obnadığmı iddia ve îsbat etmek içîn Paris'e gehniştir. Filhakika son seneler zarfmda Beyrut'ta vefat etmiş olan LSbnan'b iki oğluna 150 mflyon bırakuğı halde 4 kızına hiç bir şey bmkmamışbr. Mezkur Lübnan'h Fransn tabuyetini ikti Efgan sefiri Marsilya 15 (A.A.) Yapılan yeni tahkikat demiryolu kazasınm caniyane bir euikast eseri olduğunu ortaya çıkarmıştır. Balastta bir çukur görülmüş ve bombanın patlaması neticesi olarak öteye beriye fırlamtş on beş kadar madenî parça bulunmuştur. Lokomotifin saçı infilâkın şiddetinden bükülüp kıvrılmış ve muhtelif parçaların isabetile delik deşik olmustur. Gene bu tahkikattan anlasıldığ'.na göre makinist ile ateşçi infilâk eden maddenin yanmasmdan mütevellit mavi bir ışık görmüslerdir. Emniyeti umumiye müdiriyetinin tahkikat memurlan bu cinayetin failIerini bilhassa faşizm aleyhtan me • hafilde aramakta ve geçen sene Almanya ve Macaristan'da vuku bulan bu kabil saniyane teşebbüslerle bu suikast arasında bir münasebet gö • rülmektedir. lar bilinmez ki.. Burada da bir kaç yüklü eşek ve burada da bir kaç eşeği dehleyen bir adam. Bu eseklerin en yüklüsü en keyiflisidi: Anırdı. ParmakhkJarm buz tuttuğu ve yerlerin üç karış kar kesildiği zaman bir eşek anırırsa biliniz ki bahar yaklaşmaktadır. Anırmaz ol katırın doğurduğu! Amramaz ol gidinin katın! Eseklerin; elleri kırmızı kusa ğında, kulakları çaputa sarıh sahibi, bir eseğinin anırmasına kızdı. Çünkü düşündü, hemen anırtı daha bit • meden düşündü ki bahar yaklaşmaktadır. Bahar yaklaşırken havalar ısınır. Havalar ısınmağa başlayınca ocaklar tavsar. Ocaklar tavsayınca odun piyasası iktisadî buhrana tu • tulur. Eğer şu «katırın doğurduğu» arurmasaydı, bahar yaklasmıyacaktı ve «gidinin katın» na sahip olan, daha bir kaç sef er şehre odun getirecekti. Ama esek gene anırdı. Bu sefer ram ayagında, tarlasmda okkası 12«Eğer bu kazayı yapan vapur ol13 kurusa almağı taahhüt ediyor. mayıp ta otobü* olsaydı otobüs ta Köylülerimiz mallannın sîgorta • limatnamesi ahkâmı münifesme t^vsını böyle yanıbaşında hazır görürse fikan, hapsi Uzım gelirdi. Çünkü bu hal millî servet için süphesiz bir 3438 numaralı otobüs 1 kânunusa • mkisaftır. Bundan baska kalori ve nidenberi mevkuf bulunuyor ve nesıhhî formüiler mahfuz kalmak şarti vakte kadar haoiste yatacağı da le nebatî yağların da Türkiye'de sü malum değildir. Esasen, hapis ceza • rümü baslarsa tabiidir ki kıymet sına uğrıy^n otobüs yalnız 3438 nubulacak olan zeytinyağlarımız ve ay mara değiHir. Müebbet hapse mahrıca tereyağı, koyun yağlarımız ha kum edilmiş olan başka otobüsler de rice çıkmak icin revaç bulacaktır. vardır. Filhakika otobüs talimatnamesî Bundan baska Turan yağ fabrika kabahatli eshasın yerine vekâleten Ian hükumetlc anlastığı takdirde ayrıca iki yüz bin liradan fazla para cemadatm hapsini emretmektedir. Beledîye, sehir halkını otobüs kasarf ile yeni bir fabrika açacak, ma • za larına karşı sıyanet etmeği düşüyiatı müvellidülma tesîrile sulp ha.Iine kovacak ve hunlarm da naklini nerek kaza yapan otobüsleri hapis cezasile tecziyeye karar verraiş; buköylünün ayağına kadar kolaylıkla na diyecek yok, fakat, kaza yapan gitmesini ternin edecektir. nakil ve ecel vasıtaları yalnız otoFilhakika Danimarka'nın ve buna büsler midir? Kamyon, otomobil, amümasil ecneb< memleketlerin mün raba, vapur, tren, tramvay. kayık, hasıran yerli margarin, vejetalin yağ mavna, motör, motösiklet sribi vesaif Iannı ve kendi mahsullerini kendi ve hatta at, katır, merkep, deve, manhalkına sarfettirmek ve para gelî • da, öküz gibi havvan kazalarına karren yağlarmı ihracat mevaddma so şı da bu cesit talimatnameler yap > karak millî servetini arttırmak için malı değil mi? tatbik ettiğî şuurlu plânlar mey • Her kaza yapan nakil vasıtasnu dandadn*. Yerli mahsulünü yerHye hapsettikçe bunların adetleri azilayedirmek ayrıca Türk zürramı daicağmdan tabiatile kazalar da azalır ma paralı bulundurmak demektir. ve günün birinde, vesaiti nakliyenin Demektir ki devlet iktisadiyatma hepsi birden kodese girer, bu su bundan müessir bir şey olamaz. Cün retle halk, vesaiti nakliveden de, kü bu devletin yüzde 85, hatta 90 ı onların sebebiyet verdikleri kazamuhakkaktır ki ziraat âlemini teskil lar ve tehlikelerden de kurtulnnış eder. Bu sırada hatıra gelen fstanolur.» bul'daki bir kaç fabrikanın şimdiye kadar kobra ve araşit Oe isleme • Muhterem karümin mektubundan sinden husule gelecek zararlandır. anlasılıyor ki Belediye, kaza yapan Buna karşı fabrikalarını başka şe • otobüsleri hapsediyormuş. Eğer o kilde işletmek için bütün dünva f»b tobüs talimatnamesi gibi bir de va* rikalarnun yaptığı gibi derhal mem pur talimatnamesi mevcut olsa îmls, lekete ve sanayiiraize uygun bir suHaliç Şirketinin 11 numaralı vaoururette tadilât yapmalarıdır. Bu da nun da limanın bir köşesinde zincire mütehas*ısların bir hazırhğıdır. vurularak hapsedilmesi lâzım gele cekmiş. Umumî harpte bir çok fabrikaların Karüm, bizim memlekete gelen ilk derhal mühimmat fabrikalarına dönotomobüin de ayni hapis cezasma düğü gibi revacı durğunluğa uğnyan uğradığını bilmiyor galiba... Mo ve yahut atiaini baska istikamette törlü araba ilk icat edildigi sua!ar« gören gene bir çok fabrikalar dahi da, otomobil fabrikalarmdan biri tadilât yaparak arzu ettikleri yeni Sultan Hamid'e bir otomobil hediye mahsuller, yeni metalar çıkarabiliretmis, otomobil Yıldız saraymda tec< Muhterem «Cumhuriyet» in açtırübe edilmiş, korkak ve vehham Pa« ğı çok isabetli bir anket Ege iktisat dişah. mmtakasında ve odalarımızda dik • Böyle seri bir vasıtaî nakliye kati celbetmiştir. ile bana bir suikast yapılabilir, ne Bu devir salâh ve isabet devrîdir. önce, ne de sonra, kimse bu makine* Devletin ve yüksek makamlarm bu li arabaya yetişemez, hapsedm bu • mes'eleyi de kısa bir zamanda memnu1 leket lehine halletmiş olacağına şüpDemiş ve otomobüi Yıldız sara • he yoktur. yının bir köşesine hapsederek pranZEKİ DOĞANOĞLU gaya vurmuşlar Cürüm işliven otobüsleri hapsetmek fikrini tstanbul Belediyesi, Sultan Hamit'ten almı» olsa gerek! Maamaf ih Beledivenin de hakkı var. Soförlere söz geçiremi • yince otobüsleri hapsetmek turetile Cenevre 15 (A.A.) Tahdîdi Tes işin içinden çıkmasmı tabiî görmeli! lihat Konferansı bürosu, mesainin seyrini takip etmek üzere bugün öğleden sonra toplanmıshr. Bilhassa Almanya'nın istediği gibi bir çok memleketler hatiplerinm söz soy lemek îsnyip istemeducleri bususunun anlasılması mevzua bahsedOmiştir. Böyle bir usul, umumî müzakerenin uzayıp gitmesmi intaç edecektir. Şüp hesiz büro, buna bihakkın mâni olmak istiyecektir. Ankara 15 H. F. Umumî katibî Recep B. bugün Ankara'ya gelmiş, bir çok meb'uslar tarafmdan karşılanmıştn". Recep Bey Ankara'da Başvekâlet mösteşarı ÎRTİHAL Ankara 15 (Telefonla) Efgan sefiri Haridye Vekâleti VekOini ziya ret ederek bir müddet görüstü. sap etmis olduğundan dolayı 4 kızı Fransız veraset kanunundan istifade etmek istemişler ve Paris'teki birader Iermi mahkemeye celbetmislerdir. Mahkeme mnmafleyhimanm vekili esbak reisicumhur M. Millan'dır. Ve mahkeme kendilerinin tezinî kabul etmiştir. yapmış. Görünmez bir tren gürültüsünden ürktükleri için lokomotife küfrede ede kaçan ala kargalar. Uzaktaki şehir, bir sarhoş rüyasmdan farksız: Pasli, puslu, dumanh, pafta paftaKarşı yamaca doğru tükenmezlik hissi veren upuzun bir duvar ve üstünde hep bir tarafları buzlanmış parmakhklar.. Çizgi çizgi buzlar; çizgî çizgi eriyor. Kar o kadar diş diş, öyle şen yüzlü ki çıtır çıtır konuşmak için ağır ağır geçecek yolcu bekliyor. Yerde de masmavi bir genişlik var ama gök mü yere inmiş, deniz mi havaya çıkmış belli değil. Hava öyle ılık ki parmakhğın bir ek yerinde iki serçe tüylerini tersine tersine kabartıyor. Pırrrrr.. Birdenbire uçtalar. Tümseğin ötesinden birdenbire çıkan bir kaç esek, serçeleri ürküttu. Nereden çıkarlar, nasıl peyda oluı Zavallı çocuk Ankara 15 (Telefonla) Baş vekâlet Müsteşan Kemal Bey bugünkü trenle buraya geldi. Merhum miralay Hasan Zühtü Be • yin refikaları ve Dr. Hüsnü, eczacı Cevdet, erkâniharp binbaşı Enver, Zon guldak maadin mühendisi Cemil ZühtS Beylerin valdeleri Bedriye Hannnefend? Ankara'da vefat etmiştir. Mevlâ rahmet eyliye. Dayı! Gel seninle şu odunlan bir hayırlaşalım. Sen satmak için ben altnak için şehre kadar yorulmıyahnu Hayırlaşalım ağa. Topuna kesmece pazar ne ve • reyim? Dokuz kaymanı ahrım. Ohoo! Sen ne diyorsun dayı? Dokuz kaymadan dört eşek yükü ne tutar. Var hesapla. İkişerden sekiz. Bir kaymayı da dörde bolünce tanesi yirmi beş mi tutar?... Desene yükü iki yüz yirmi beşe. öyle buldunsa öyledîr. Etme dayı! Yükün birini nah şuracığa yığacaksm. Uçünü de yo lun sonunda şehre girerken solda bir kahve var ya, onun üst başındaki kapıya bırakacaksm. Sehre gotürsen ne verecekler kL Sen de hele bir söyle bakalım, helâlinden ne vereceksin? Mabadi var * Bursa 14 (Hususî) Bugün Hamzabey mahallesinden (3) yaşında Hasan isminde bir çocuk evde oynarken boş bir seker sandığı üzerine konan dolu bir çuvalın devrilmesile bunun altında kalarak derhal öl • müstür. anınşı pahalıya mal oldu, kıçına, çanklı bir tekme yedi ve bir kaç adımını yanlamasına attı. öteki eşekler bu haksız tekmeye aldınş etmediler. Çünkü eseklerin yalnız bir suçlan ve bir faziletleri vardır. Suçları: Eşekler birhirlerini korumazlar. Faziletleri: Dayağa ses çıkarmazlar. Eşeğin sahibi eseğinin bahar müjdesine inat, tersine bir keyifle coştu: Bahar gelmiyecek işte! Oh işte, kış daha bir kaç ay sürecek! Demek îstiyen bir keyifle türküye başladı: Kar yağar saçaklara, üsümedin mi? Sen ba için sanunu düşünmedin mi ? Diha! Karakulak dihal PatîÇat! Küt!... Merhaba hemseri! Pazar ola! Merhaba! Sana da uğur ola! Eseklerin sahibi, mezarcmın usağı esmer delikanlı ile selâmlaştı. MEZAR KAZICILAR Müellİfi: AKA CÜNDOZ Kazarım ama, ustam daha gü1 kazar. Kırk senelik mezar kaziiır o. Hep müşteriler kazdığını benirler. Ona menşur (Sarı Dede) rler. Şakacı şoför: Vay canıaa! Mezar propagantsi mı yapryorsun delikanlı? Nafile :raşma, şimdilik burada size müfri olacak kimse yok. (Kahkahalar.) Hay ağam! Sordunuz da söylem. Ergeç hepimizin gideceğimîz ası. Yani, tahtah köy değfl mi? Ne bilem ben, tahtah mı, tah uz mı? Düses! Ulan ben dübes istedim be! Bana bir sade kahve! Mezar kazıcı San Dede'nm ya • mağı Hasan çıktı. Kafasmın içinde iki yatalak, bir satlıcanlı, bir kardiyaklı, üç ölüm halinde insan durroamacasına dansediyordu 2 :UMHURÎYET'in edebi iehikast : 4 Mezar kazıcılar Masmavi bir göğün altında bembeyaz, dalgalı bir dünya. Galiba kışın son karı ve bahann piştar güneşL Uzun yoldan tekerleri zincirli bir tek kamyon geçmiş, arkası çifte tekerli olduğundan belli. Bir mektep çocuğu kotfi kursun kalemle karşı sırta ağaçlık resmi