19 Ocak 1932 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 4

19 Ocak 1932 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

".amhttriyet' Resim ve Akademi Münakaşası... Gene basladı. Ressam Ali Sami Bey Akademi müdiirü Namık İsmail Beyin mektubuna cevap gönderdi [Dün biri ressam Ali Sami, ikincisi ressam Ali Cemal Beylerden olmak azere iki mektup aldık. Her ikisini de aynen dercediyoruz:"] Akademi müdiirü Namık ismail Beye. 14 kânunusani tarihli Cumhuri > yet'te çıkan cevabınızı münakaşaya devama lâyık görmüş ve cevabını da hazırlamıştım. Her nedense ertesi gün birdenbire işin şekli değişti. Bir taraftan sizin de azası bulunduğunuz Resim Birliği reisi namına gazetelerde neşredilemiyecek kadar ağır ve şahsî yazılar gönderilmeğe başlanıldı. diğer taraftan ayni günde siz de guya unutulmuş bir yazı imis gibi ağır sözleri ihtiva eden bir ilâve gönderdiniz. Siz de bilirsiniz ki bir ilmî münakaşayı ilk merhalede şahsiyata sürüklemeğe çalışmak âczin en büyük delilidir. Ben yazılarımı tamamen samimi bir san'at ve ilim kaygusile ve memleketime faydalı olmak duygusile yazıyorym. Şimdiye kadar bu yazılarda hiç bir vesile ile şahsivattan bahsetmemis, leh ve aleyhte hiç bir san'atkârın ismini zikretmemiştim. Bugünkü Cumhuriyet'te bana hita ben yazdığıntz bir mektupta Resim Birliğine cevap vermek istemezsem de sizin yazılartnıza cevap vermek • Iiğimin bir borç olduğunu hatırlatı yorsunuz. Cevap verilmeğe başlanırsa evvelâ şahsî isnadatı tetnizlemek zaruridir. lste ben her şeyden evvel bu îsnadata cevap veriyorum. Ondan sonra da sırasile san'at ve mektep mü nakaşalarına devam edeceğim. Şunu da ilâve edeyim ki ben kendimi bu işin allâmesi addetmiyorum, yalnız bildiklerimi ve yirmi beş senelik tecrübelerimi vazdım ve yazacağım. Arkadaşlarınızın içinde da ağız bozmadan konuşmağa iktidarı olanlar varsa onlara da bîldiğim kadar cevap vermeğe hazırım. Gelelim on beş kânunusani tarihli Milliyet gazetesinde çıkan isnadata: Her şeyden evvel şunu söyliyeyim ki ben hiç bir zaman Resim Birliğine girmeğe talip olmadım. Ne resmî ve ne de hususîkknBeyc böyle bir müracaatte bulunmadım. Yalnız yedi sekiz sene evvel bir kere evime ka dar gelen bazı arkadaşların r?cas!le merhum Avni Lifijle beraber bir kere içtimalarında bulundum. O ictinadan aldığım intiba bu birliğe dahil olmamaktaki kararımın pek musip olduğunu isbat etmiştir. Buna rağmen iki üç sene evveline gelincîye kadar Galatasaray'daki resim sergilerine iştirak ediyordum. Ondan sonra serginin aldığı çekil buna da imkân bırakmadıçından maatteessüf artık sergiye de resim göndermedim. Evvelâ şu zevata sorarım. Türkiye b rludu dahilir.deki bütün ressamlar Galatasaray ve Ankara serjrilerinde resim teshir ederler mi, yani sergîye kabul edilmek için yalnız ressam ve vatandaş olmak kâfi midir, bunun için bir iktidar lâzım değil midir? Ben fena bir ressam isem ve resimlerimi baskalarına yaptırıvorsam, benim eserlerimi neden jürileri kabul ediyor ve bile bile böyle bir kusuru neden îrtikâp ediyorlardı? Ankara'da ya pılan ilk resim sergi*inde benim re simlerim Müdafaai Milliye Vekâleti ve diğer âli makamat tarafından satın alınmıştır. Bu eserler fena idi ise niçin jüri tarafından kabul edilerck teşhir edildi? Mademki benim o) madığını Siliyorlardı niçin onları benim imzamla bu âli makamata sat • mağa delâlet ettiler? Bu bir iğfal değil midir? Tahsin Bey vefat etmiş bir arkadastır. Kendisini yirmi bes sene evvel Sanayii Nefise mektebinde tanıdım. O vakittenberi merhumun ne evine gittim, ne de kendisi evime sreldi. San'at hayatında hiç bir veçhile raesatmizi tesrîk etmedik. Ali Sami resimlerini Tahsin Beye yaptırıldı demek Ali Sami köprüden geçerken dubalardan birini yuttu demek kadar gülunç ve kıskanç bir iddiadrr. Hâmit Bey isminde maruf bir san'atkâr tanımıyorum. Yalnız bu * simde çok kabiliyetli genç bir tale bem vardı. Dekoratif işlerde kabi liyet gösterivordu. Dört beş sene evvel vefat etti. Eğer ömrü vefa etseydi çok değerli bir san'atkâr olacak tı. AHah rahmet eylesm. Ali Cemal Beye gelince bu arkadaşımız çok şükür hayatta clduğundan bunun ce • vabı kendisine düşer. Bundan başka müteakıp Ankara sergilerinde bir çok resimleriıs kendi delâletlerile satılmıstır. Buniardan «Süleyman Türbesb isimli yağlı boya eserîmin Hollânda'da «Ankede» fabrikasınm direktörü «Ankede» tara ftndan satın alındiğmı ve eserîmin hususî bir müzeye konulduğunu HolIftnda'dan aldığım bir mektupla öğıendim. Bir de, Galatasaray sergi • sfnden Süleymaniye'de brr sokak i simli bir tablomun Kahlre tsveç »efiri tarafından satın alınarak İstanbul İsveç sefaretine hediye edildiğini ve eserimin oraya asıldığını Kahire'deki o zatı muhteremden aldığım bir mektupla öğrendim. O zaman Amerika'nın cPablik Lecer» isimli gazetesi nin tstanbul muhabiri olan Mister «Klerens Strayt» ta Galatasaray sergilerinden müteaddit tablolarımı almıştır. En son sergide teşhir ettiğim bir eserime de ayrı ayrı iki kişi tarafından beş yüz lira teklif edildiğini sergi kâtibi beyden aldığım resmî bir mektupla öğrendim. Bu misallerin hepsini yazacak olsam gazetenin bütün sahifelerini doldurmak iktiza eder. Şimdilik bu kadarı kâfi. İşte bu beylere soruycrum. Ali Sami'nin çok fena resimlerini neden sergilerine ka bul ediyorlar ve neden değeri olmı yan bu resimleri yüksek fiatlarla, yerli ve ecnebi, bir çok muhterem zevata satmağa delâlet ediyorlardı? Bu bir emniyeti suiistimal değil midir? Evrakı naktiyemizin üzerindeki re simlerin İngiltere'deki matbaanın ressamı tarafından tashih edildiği ?ddiasına gelince o zamanki evrakı naktiye komisyonunun fen müşaviri sı • fatile bu iftirayi tekzip etmek uh • deme terettüp eden bir borçtur. Cumhuriyet evrakı naktiyesinin resimle > rini ben yaptım. Bu resimler komisyon tarafından tasdik ve imza edilerek hak ve tabılarına nezaret etmek üzere on bir ay Londra'da kaldım. Resimler komisyonun tasdikını haiz olan orjinallerinden kıl kadar farksız olarak hak ve tabedilmiştir. Bunun böyle olduğu gerek Londra'daki, gerekse îstanbul'daki âli komisyon tarafından da tasdik edilerek sipariş tesellüm edilmiş ve tedavüle çıkarılnuştır. Bunlarda tashihat ya pıldığını söylemek fabrikanın, salâhi yeti olmıyan işlere karıştığım iddia etmek olacaktır ki böyle bir bilgilerini beş senedenberi neden izhar ve isbat etmedikleri bu zevattan ehem miyetle sorulacak bir noktadır. Ali Sami fena bir ressamdır de mek kolaydır. Fakat Ali Sami'nin yaptıklarını yapabilmek çok zor dur. Galatasaray sergisine iştirak etmemek kabahat değil, şerefini tanı yan bir Türk ressamı için vazife ol • muştur. Bana tembel de diyemezler. Ben kudretimin fevkinde çalışıyorum. 1925 te Londra'nm «Makre Galerisinde» altmış parça resimle bir sergi yaptım. Oradaki muvaffakiyetim Londra'nm yevmî ve haftalık bir çok gazetelerinde yazılan sahifelerle müsarrahtır. Hepsinin kuporları yanımda mahfuzdur. 1928 de Beyoğ lu'nda bir sergi yaptım. Geçen se ne de elli "<eş parça resimle Paris'te bir sergi yaptım, iki resimle de 1931 salonuna iştirak ettim. Dünya buh • ranına rağmen bu iki resimden biri salonda satılmıstır. Bu muvaffaki • yetim hakkında Hâkimiyeti Milliye, Milliyet ve Cumhuriyet gazeteleri Paris'te münteşir gazetelerden ve sergi kataloklarından naklen baz: takdiratta bulundular. O sene sa Ionda dört bin sekiz yüz otuz yedi parça eser teşhir edilmiştir. Yirmi bin eser de refuze edilmiştir. Paris'in Gran Pale'sir.de senede bir defa ku rulan bu sergi dünya'nın en büyük san'at panaymdır. Her memleketten gelen san'at pehlivar.lan ^i'raHa lirbirlerile boy ölçüşürler. Bu sergiye kabul edilmek için çok sıkı bir jü riden geçmek lâzımdır. Fransız'Iarda ve diğer milletlerde buraya bir resim kabul ettirmeğe bütün ömürlerince çalışmıs fakat muvaffak ola mamış yüz binlerce profesiyonel san'atkâr vardır. Bir ressamın memleketine ifa edeceği en mukaddes vazife ismini memleket hudutlarından dışarı çıkarmaktır. Ben bu âczimle ona çalışıyorum. Memleketim ve hükumetim bana liyakatimin fevkinde teveccüh gös • termiştir. Onun şükrünü edadan âcizim. San'at ve san'atkârlık payesi Alay Köşkünde toplanan beş altı Efendinin bahşedeceği bir liyakat madalyası olsaydı o nisanı zişan ile evvelâ kendi göğüslerini tezyin eder • lerdL Ressam ALl SAMl Günün eğlencesi Dünkü bilmecenin halledilmiş şekli 1 ÇARDAK, 2 APTAL, 3 MİKA, 4 • SAMUR, 5 ARSIZ, 6 KURNAZ, 7 ISLIK, 8 ZAMBAK, 9 1ŞIK. (ÇAMSAKIZI) Bugünkü bilmece A, A, A, HIT, KE, KIL, LOK, MA, MİT, PAR, SA, St, ŞİŞ, TIŞ, TU, YOR. Yukandaki hece 1 ..... leri ikişer ikişer 2 .... yanyana getinp a 3 ..... sağıdaki tariflere 4 ..~. göre birer kelime 5 . teşkil ettiğiniz tak • 6 ..... dirde, baş harfleri 7 ..... yukandan asağı o 8 .... kununca: BİR YORTU İSMİ Meydana çıkacaktır. 1 Bahşis; 2 Yemin, besa; 3 Taze, sıcak sıcak; 4 Papaz; 5 En daht; 6 • Ağıza almabilen yiyecek; 7 Bayram; 8 • Fikrin kardesi. Tfirkün vatanını mfidafaa hnsu sunda gösterdiği kahramanlığı tasvir eden Türk ve ingiliz orduları nın yardımile vücude getirilmiş sesli ve sözlü muazzam harp filmi. ÇANAKKALE Yarın akşamdan itibaren Bu akşamki program VtYANA: 517 m. 18,05: Hafif musiki. 19,20: Bugünkü san'at (konferans) 19,45: Şehir operası rejisörünün Nebelüngen hakkında bir konferansı 20,10: Jimnastik 20,30: Havadisier 20,40: Opera binasmdan Nebelungen'in nakli 23,10: Akşam haberleri 23,25: Dans musikisi. BERÜN: 1635 m. 17,10: Konferans (Nil üzerinde bir haftalık seyahat) 17,35: Lâyipzig'ten naklen bir konser 18,35: Gençlik saatl 18,55} Kitap saati 19,25: Hafif musiki 20,30: Havadisler 20,35: Şilrler 21,05: Senfonik orkestra (Şuber'den, Bethoven'den, Hayden'den parçalar) 23,05: İngiliz serbest ticaretinin sonu (aktüalite) 23,45: Spor havadlsleri. BUDAPEŞTE: 550 m. 18,05: Konferans 18,35: Orkestra konseri 19,35: Pransızca ders 20,05: Gramofon 20,35: Operadan nakil Yüdin (Yahudi Kızı) 5 perdelik.. Bundan sonra Sigan musikisi ve bu arada ingilizce bir konferans. PALERMO: 541 19,05: Gramofon 21,05: Havadisler ve ingilizce ders 22,05: Gramofon 22,10: Salon musikisi (Mendelson'dan blr trio) 23,05: (zor bir portre) İsimli blr komedi » 24: Son havadisler. PARlS: 1724 19,50: Sesli gazete 21,35: 17 inci asır Fransız musikisi 22.05: Kuartet saatl (Hayden'den, Bethoven'den). VARŞOVA 1441 m. 17,45: Gramofon 18.15: Tefrika 18,40: Orkestra konseri 20,50: Radyo gazetesi « 21.20: Halk konseri 23,15: Şarkılar 23,55: Dans musikisi. BÜKREŞ: 394 m. 18,05: Muhtelif musiki 20,05: Edeblyat ve lisan (konferans) 20,45: Gramofon 21,05: Radyo orkestrası (Ofenbah'ın, Grik'in Ştrauss'un eserlerinden..) 21.35: Konferans 21,50: Şarkılar 22,20: Radyo orkestrası. ] LEMBERG: 380 m. 20,15: Konferans 20,30: Gramofon y' 20,50: Dans musikisL MtLÂNO: 331 m. 20,05: Muhtelif konser 20,30: Havadisler ve gramofon 21.35: Lisan dersleri 22.05: Senfonik konser 24,05: Radyo gazetesi. ı HAYLESBERG: 276 m. 17,20: Hafif musiki 18.50: Kitap saati ~ 19,35: Jimnastiğe dair bir konferans 20,05: Şarkı 20,35: Berlin'den naklen bir konferans Danzig'ten bir senfonik konser nakli 23,05: Havadisler. Telefon: ARTiSTiK VE PERA'da „ 2851 BU GÜN AKŞ AM saat 21,30 da VUKUAT Bir genç kız Kayboldu Amerika Kolîeji talebesi 10 gündür aranıyor Arnavutköy Amerikan Kız Kolleji talebesinden Mefharet Yusuf Hanım on gün evvel ortadan kaybolmuş, yapılan bütün taharriyata rağmen bulunamamıştır. Mefharet Yusuf Hanım yirmi ya • şındadır. Doktor merhum Yusuf Cemil Beyin kızıdır. Ailesi ile beraber Cihangir'de Yusuf İskender Bey apartımanında oturmaktadır. Mefharet Yusuf Hanım bundan on gün kadar evvel bir cumartesi sabahı evinden çıkmış, akşama eve dönmeyince ailesi zabıtaya haber ver • miştir. Zabıtanm o zamandanberi yaptığı taharriyat neticesiz kalmıştır. Mektep idaresi de genç kızın akibetinden ademi malumat beyan et mektedir. opera. Beyoğiu 3088 Biletlerinizi evvelden tedarik ediniz. Artistik: İSTANBUL BELEDIYESI Darülbedayi Temsilleri kiaiıbul Belediyesi ŞEN MULÂZIM şaheserinde görunecektir. Beji: ERNEST LCBITSCH. Tamamen Fransızca sözlü ve şarkılı Yarm aJcşam (AŞK RESMİGEÇİDİ) filminden daha mukemmel CHEVALIER ONLAR ERMİŞ MURADINA Yazan: G. Feydau Tercüme edenlen BedlaM. R Vasti Rıza R Yakında: YALOVA TURKÜSÜ ük musikili komedi. Şehzadebaşı Ferah sinemada Bu gece 9,30 da muazzam ramazan programma 5 perdelik zengin var yetelere ilâveten <Çarina Bale» heyeti ZENCİ HEYETİ FRANSIZ TİYATROSUNDA fevkalâde alkıslanıyor. Muvaffakiyet: Hakikî muzafferiyet! DOUGLAE ve Miss COOKS, caz lan, Girls ve Boysian ile halkı teshir ediyorlar. Yeni «LOUtSİANA» rövüsü bir cevherdir. Ve 18 tablosile sizi memaliki harrenin evasıhna götürecekler dir. Yeni zenci heyetini görmek eğlenceli 3 saat geçirmek demektir. Her akşam 21 1 /2 de suvare. Yarm ve perşembe günleri saat 17 de mekteplflere ve umuma matineler. Cuma, cumartesi ve pazar veda noatîneleri. MELEK E LH AM R A a Bugünkü Yeni Günde Fikret'in tasviri Cenap Şahabettin 2,5 aylık çocuk Dayaktan mı ölmüş? ^ Sinemalarcut birden GALA olarak gösterilecektir. Yerleriniıi tedarik ediniz. ^ ^ Galata'da Lnled Hendek mahaue • sinde oturan Pantof isminde birinin iki \ buçuk ayhk çocuğu Lilâ birdenbire ölmüştiir. Zabıta doktoru, kızın vüeudünde bazı Cür'et ve cesaret.. Kahramanlık». çürük ve bereler görerek şüphelenmis, noktai nazanndan kat'iyyen unucesedi morga naklettirmişn'r. tulmıyacak harikulâde bir eserdir. CEHENNEM MELEKLERi 23 kânunusani cumartesi aksamı saat 18,30 da (Viyolonist) Tamirat bonclan ömer Rıza fşin alayı: Biz de kabahatliyiz Mahmut Yesari Felek Beye cevap! Ahmet Itsan Mektebliler sahifesi 40 senedir dünya sulhu için calısan kadın! Şen Çocuk Bir adam karısını yaraladı Şehremini'nde oturan Fettah Ef. fle zevcesi Servet H. arasında kavga çık mıs, Fettah Ef. ekmek bıçağı ile zev • cesini bacağmdan yaralamıştır. Dany BRUNSCHWIG HUVEL1N ANDRE ( Viyolonselist) (ve piyanist) Şöpheli bir ölumön sebebi Topane'de bir arsada Apostol is minde bir adamın ölii olarak bulunduğunu ve bir cinayete kurban gitmesi ihtimaline mebni zabıta tarafından tahkikat yapüdığını yazmışbk. Tahkikat neticesinde Apostol'un ötedenberi içkiye muptelâ olduğu, eline geçen parayı rakıya verdiği, son zamanlarda fazla para da bulamadığından ucuz olsun diye renkli ispirto içmeğe başladığı, ev • velki aksam da fazla ispirto içtiğin • den öldüğü anlasılmısbr. CLORYA'da yegâne konserlerini vereceklerdir Bu aksam herkesi' Madam HUVEL1N C. H. Fırkası Şişli İdare Heyeti Riyasetinden: Fırkamız salonunda 21 kânunusani 932 perşembe günü aksamı saat (9) buçukta Müderris Muzaffer Beyefendi tarafından bir konferans verileceğinden arzu buyuranlann vakti mezlcurda Osmanbey'de Rumeli (Cabi) caddesindeki Fırka mer kezine teşriflerini rica ederiz. KONSER Memleketimizin en güzel çocuk mec muası olan (Şen Çocuğun) birinci ve ikin« ci nüshalan çıkmıştır. İçlerinde dunyanm en büyük muharrirlerinden çocuklara mahsus en güzel yazılan ile şiirler. masallar, resimler, büyük adamlann hayatı, çocuk hikâyeleri, çocuk oyunlan ve daha bir çok güzel yazılar vardır. Çocuklarımıza ve aile babalarına bil hassa tavsiye ederiz. Millî nükte dehasını ebediyete kadar namında taşıyacak olan Nasrattın Hocanın fıkralan, hikâyeleri Ali Nuri Bey tarafından almancaya tercüme ve bir çok resimlerle müzeyyen olarak Kanaat kütüpanesi tarafından kitap şeklinde neşrolunmuştur. İki yüz küsur sahife ve papyekuşe üzerine tabedilmiş olan bu nefis eserin fiatl yüz kuruştur. Karilerimize tavsiye ede *. riz. Malul ve şehit yetimlerine Kadıköy ve Adalar Askerlik Şubesin den: Malul ve şehit yetimlerinin 932 senesine ait kayıt muamelâtı ba$lıyacak ve şubat nihayetine kadar devam edecektir. Bu müddet zarfmda ellerindeki resmî senet maaş cüzdanı ve raporlan hâmilen şubeye müracaatleri aksi takdirde tütün bey'iye ikramiyelerini kaybedecekleri ilân olunur. OkanmaBi Elzem bir khajı: ^ ~ Nasratttn Hoca Grip artıyor Şehirde görülen grip vukuatı, nezle ve saire gibi hava tahavvülâtı ile alâkadar hastahklar artmaktadır. fstanbul Asliye ceza mahkemeleri heyeti hâkimesinden bazılarmın gripten rahatsız bulunmalan dolayısile dün ceza mahkemelerinden bir kısmında mahkeme heyetleri ancak geç vakit teşekkül edebilmiştir. gidip meşhur dansör DOÜGLAS ve zencl dansör, ve dansözlerden mürekkep ZENCİ ... REVÜ .. HEYETİ tarafından temsil edilmekte olan LOUİSİANA 18 tabloluk muazzam revüyü görme üdir. Bu akgam suvare saat 21,30 ta FRANSIZ TİYATROSUNA Abdalhak Hâmit ve eserlert Büyük dahi şairimiz Abdülhak Hâmit Beyin hayatı ve eserleri hakkında derin bir tetkik ve tetebbü neticesinde İbrahün Necmi Bey tarafından tertip ve Kanaat kütüpanesi tarafından neşredilen bu mühim eseri karilerimize hararetle tavsiye ederiz. Eser, şairi azama ait bir çok re simlerle müzeyyendir. Tab'ı enfestir. Hatı da yüz kuruştur. İzmir'in Yunan'lılar tarafından lşgall ve meş'um işgal senelerini, millî mücadele safhalarını. kurtuluşunu tatlı bir hikâye şeklinde okumak ve İzmlr faciasının tarihini öğrenmek isterseniz Bürhan Cahit Beyin selis bir kalemle yazdıfı (İzmirin Romani) ni muhakkak okumalısınız. Eserde, şimdive kfidar gazete, mecmua ve kitap ve tarihlerde intisar etmemis bir çok tarihî fotoğrafiler vardır. Kanaat kütüpanesi eserin tab'ında azamî ltinayi göstermiştir. Fiatı elli kuruştur. Muharrir Kemal Ahmet Beyin çok yeni, çok orijinal bir tarzda yazdığı bu nefis roman, kitap şeklinde intisar etmiştir. Kemal Ahmet Bey bu eserinde orijinalite itibarile çok muvaffakiyet göster miştir. Karilerimize tavsiye ederiz. Fiatl otuz kuruştur. VIKTORİA VE HUSARI filme alınan büyük operet Vecizeler! Vecizeler T Vecizeler! B İ L L I E DOVE ÎRTîHAL Esbak Devlet Demiryolları müdiri umumisi mühendis Cevdet Beyin refi • kalan ve piyade umum müfettişliğin den mütekait mirliva Nafiz Paşa Haz • retlerinin hemsireleri hanım irtihal eylemiştir. Cenazesi bugün sabah saat 10 da istimbotla Beşiktaş îskelesinden E • yupsultan'a nakil ve orada cenaze namazı eda edfldikten sonra ailesi makberesine defnolunacaktır. Mevlâ gariki rahmet eylesin. mıyan ve orijinalleri Ali Sami Bey tarafından yapılmış resimlerdi. Bu kopyaları Ali Sami Beyin atelyesin • de kendilerinin nezareti altında yaptım. Bunlardan hiç birinin satıldığını veya teşhir edildiğini görmedim. Hakikatin iiânını rica ederim. Ressam Ali CEMAL BOYALI MELEK filminde gece batakhane hayatini ya şıyor ve aşk çıkıyor. Raşit Rıza Tiyatrosu Şehzadebaşı'nda 19 fldnd kânun salı ve 20 çarsamba aksamı saat 21,30 da Gazinin Vecizeleri Gazimizin SOD senelere kadar •fiylcdi^i Nntuklarının en belift noktalan. (100 Kuruş)> îzmir'in romani Sokakta harp var Ressam Cemal Beyin mektubu Diğer taraftan ressam Cemal Beyden, bu münakaşa ile alâkadar ola • rak şu mektubu aldık: Cumhuriyet gazetesi müdiriyetine Resim münakaşasına ismimin Ica > rıştırılmasına teessüf ederim. Ben bundan iki üç hafta mukaddem Ali Sami Beyin döküman olarak saklamak üzere yaptığı bazı renkli çizgileri şeffaf kâğıtla kopya ederek Ali Sami Beye yardım ettîm. btı resîra • ler on santimden fazla boyları ol • ı Kocama Bir Metres Vodvil 4 perde Tercüme eden: Muhtar B. Matbaacılık ve Neşriyat Türk Anonim Şlrfcetl 4 Cumhurtytl MU«»»»»«lorl ^ İSTANBUL filmi için muazzam, fevkalâde, emsaisiz, dehşetli, cazibeli, kudretli, şayanı hayret, görülmemiş, parlak müessir, büyük film sıfatlannı kullanıyor. Siz de bu büyük filmi 6N0OCAK MA Bütün Avrupa gazeteleri ARKADAŞL A R I S i N E MA S I N D A görmelisiniz

Bu sayıdan diğer sayfalar: