Cumhuriyet ıih a ı i l => • 1 f Zeytin memleketinde... Ayvalık ve Edremit'in istihsalâtı Fabrikalann vaziyeti Muamele vergisi kalkmalıdır Ayvalık mart 981 (U. M*>) Ayvalık Edremit senede altmış milyrm zeytin ve asgarî on milyon kilo yağ istihsal ediyor. Bu seneki Ayvalığ'ın yağ istihsali beş milyon kiloya yaklaşmıştır. Bu yağları bilhassa ttalya satın alıyor. Okkası kırka kadar düşmüş olan yağların fiatları şimdi 4748 kuruşa kadar çıkmıştır. EsaSen çok ince ve çok nefis o • lân Ayvalık ve havalisi yağİArını fabrikalarımız daha fennî tesisat vücude getirmek suretile daha az asitli ve daha ince ve temiz istihsale çalışıyorlar. Benim gezip gördüğüm zeytinyağı fabrikalarındn Osman Şevket ve Kâmilizade Salih ve Fehmi Bey fabrikaları yağ ve sabun istihsalinde her türlü vesaiti fenni yeden istifadeye uğraşıyorlar. Bil hassa yağları daha temiz çıkar mak için Kâmilizadelerin fabrikası hem aeytinleri çok iyi yıkamakta hem de yağlara karışan suları kâmüen tecrit için en son sistem (Santreftij) denilen ya*lardan suyu ayı* ran makineleri kullanmaktadır. Bu makine'erîe hem vaftlar daha temiz ve hafif oluyor, hem de bil hassa zeytinlerini yağ çıkartmak icin fabrikalara getiren fakir köylülerimis yağları «ulara karışarak yüzde on hatta yirmi derecetinde heba ve zayi olmaktan kurtuluyor. Sabun fabrikaları içinde gördü ğüm Fehmi Beyin fabrikası da; istihsalâtını Avrupa sabun fabrikaları derecesine çıkartmak için Hikmet Bey isminde genç bir kimyageri Almanya sabun fabrikalarına göndererek çalıştırrtıış. Fabrikada Hikmet Beyin mütevazi darülistihzarına g'rdijHm zaman bu sevimli fen ve san'at adamını pirine yaŞ'arından yapılart sabunlarln renklerini be yazla*,tırmak için potalarm başında ça!ısmakta olduğunu gördüm.. Hikmet Bey bana sabun istihsalâtımızdaki ipt:daî şekiîlerden ve vesait ten bir hayli şikâyetlerde bulundu. Bizde renkli sabun yapılamamasıhtn sebebini alâtı fenniye noksanile beraber sabun müşterilerimizin ve haîkm rağbeti ve görenekten ay rılamamasında buluyor. * * * Bütün dünyanın zeytinyağı re • koltesi yedi yüz milyon kilo takdir olunuyor. Bunun hemen nısfını tspanya, elli milyon kilosunu İtaîva, altmış milyonunu Yunan, otuz mil yonunu Türkiye, yirmi milyonunu Fransa istihsal ediyor. Italya; is tihsalâtı miktarını yükseltmek için cinsi çok iyi olan yağlarımızi da alarak kendi mallafına katıyor. Teessüfle bahse dsğer ki güzel yağlarımızm sahipleri bir kere zahmet Ve merak edip te yağ mahreçlerine bizzat gitmezler ve satıslarmı dünya piyasalarında korumak için birleşmezler ve satıs kooperatifi olsun teşkil etmezler.. Böyle müşteriyi a yağımıza gelsin diye fert, fert bekliyince de mallarımızın o müşterileri hem nazlı hem de alışlarında zararIı olur ve olmakta pervasızca de vam eder durur.. Ben istihsal yerlerimizde, satışlarımıza vasıta olan ların dünya piyasaları hakkında ne efsanevî ve korkulu yalanlar uydur* duklarını duydum. Karadeniz tur • nemi yaparken bir fındık ihraç merkezinde en büyük bir fındık taciri miz bana demisti ki: « Azizim! Biz mallarımızı dünya piyasalarına bizzat nasıl götürürüz? Işte şu fındığımızı alan yalnız bir (Pizani) müessesesinin 100 milyon tngiliz lirası sermayesi var?! Ben bu rakama çok merak ettim ve çok esaslı yerlerden tahkikat yap • tım. Bahsedilen bu müthiş serma yenin bir milyon Jneiliz lirası bile olmadığını öğrendim!.. Türk müstahsilinin cesaretini kırmak için yapılan bu propaganda'a^a kulak asmamak ve artık dünya ticaret âleminde fertlerin kalmadığını, sirketlerin yaşadığını bilmek ve Türk malını gene Türk'ün satması faydalı olduğunu anlamak çok şiddetli bir hayat lâzimesi olmuştur. * * * GörüştUğüm bütün fabrikacılar bilâistisna muamele vergisinin za rarlarından çok acıklı bir lisanla bahsediyor ve diyorlar ki «biz bu vergiden kurtulmak için demek ki gene bir sürü masraflarla motörle rimizi küçülteceğiz ve tesisatımızı değiştireceğiz. Ve bir takım dolambaçlı yollardan yürümeğe mecbur kalacağız. Bu bize gene bir zarardır, bu verginin ilgası kayıtsız ve şart sız olmalıdır.» A. Fuat Kadıköy'ünde bir enstitü açılacak Meyvalar ıslah ve bahçivan yetiştirilecek Sehir ve memfekef haberleri RleyvacıSık ru Arii jskân Mekteplilerin himayesi lâzımdır!.. Bakırköy, Yeşilköy gibi Şark Demiryolu şehir şebekesi üzerinde oturup ta İstanbul'daki mekteplere devam eden tale beye kumpanya şimdiye kadar istisnasız surette paso veriyordu. Fakat her nedense, talebeye karşı gösterilen şu kolaylığı, yardımı Şark Demiryollar kumpanyası müdürü yeni verdiği bir emirle ihlâl etmiş ve on sekiz yaşını tecavüz etmiş bulunanlara paso verilmemesini istasyonlara tebliğ eylemiştir. Bir kaç gün evvel aldığımız bir mektupta Tramvay Şirketinin de talebeye karşı böyle bir cephe aldığından şikâyet ediliyordu. On sekiz yaşındaki talebe lerin pasodan mahrum edilmesindeki hikmet ne dir bilmiyoruz.Tahsil için bin bir mahrumiyet ve meşakkati göze alarak en uzak yerlerden İstanbul'daki mekteplerine koşan talebelere ' her türlü azamî kolaylıkları göstermek lâzım gelirken bazı kumpanyaların böyle zaman zaman akıllarına gelen emirleri vererek bilâkis bu gençlere müşkülât göstermesi kadar münasebetsizlik olamaz. Maarif Eminliğinin bu mü him mes'ele etrafında tetki katta bulunduktan sonra mekteplilerimizi kumpanyaların ihdas ettikleri müşkülâttan kur tarmahdır, diyoruz. Siyasî.ieınaV Lehistan ve Romahya Son zamanlarda Lehistan ile Romanya'da şayanı dikkat bir hazır Iık vârdır. Bu hazırlık her halde sulhü müsalemetin lehinde görün müyor. Lehistan top ve tüfek ve diğer celik malzeme imal eden büyük bir Fransız müessesesinin vesateti ile bir milyar franklık istikraz almağa çalışıyor. Bu paralar kısmen Lehistan'da sevkülceyş cihetinden mühim bir demiryolunun inşasma sarfedilecektir. Diğer kısmı külliyetli miktarda yeni harp eslihasıntn ve mühimmatının tedarikine sarfedilecektir. Diğer taraftan Bükreş hükumeti Romanya petrol madenlerinî tngiliz sermayedarlarına vererek yîrmi milyon tngiliz liralık bir istikraz yapmağa hazırlanıyor. Romen pa rasının istikrarını temin ve iktiradi muzayakayı tahfif için evvelce ha * riçten kâfi derecede istikraz alınmış olduğuna nazaran şimdi en kıymettar millî servet menbamı ecnebi lerin murakabesi altma konularak azim miktarda yeniden para tedarikinden maksat harp hazırlığı ola * cağı varidi hatır oluyor. Tam bu sırada Romanya komşusu Rusya'nın iktisadiyatına karşı dostluğa mugayir bir vaziyet almış ve Tuna'y a sahildar memleketîere sevk için Tu na'nın ağzma gönderilen külliyetli miktarda Rus emtiasmm aktarması içİH vesait vermekten istinkâf et • Miştir. Geçenlerde Sovyet komiserler itıeclisi reisi Molotof Yoldaş Rus ya'nın haricî siyasetine ait vaziyeti izah ederek Fransa'nıa aldığı has« mane tavır ve hareketin Sulhü mü • salemeti tehdit ettiğini her şeyden evvel ehemmiyetle kaydetmişti. Rus gazeteleri Sovyet memalikine mü dahale ve taarruz için kazırlık ol • duğunu hergün ilân ederek Prole tarya yani işçi âlemini teyakkuza ve mukabeleye davet ediyor. Fransa'nın ve tngiltere'nin yardım; ile Sovyet devletinin komşuları tarafından yapılmakta olan hazır • lıklar Sovyet'lerin endişeleri pek te nabemahal olmadığını isbat ediyor. Sulhü müsalemetin istikrarı için +conferans üzerine konferans aktolun duğu ve teslihatın tahdit ve tenkisî mes'elesi umum milletleri isgal et tiği bir sırada Rusya'nın Garpteki komşularının hazıriıkları ve tahrikcuyane hareketlerî ve bu haztrlık ların arkasında Fransız sermayesinin mühim ve bliyük bir hissesi bulunması sulhün âtisi için iyi bir alâmet addolunamaz. Bilâkis sulhü müsalemetin muhafazasi için en iyi teminat garpte Fransa ile ttalya'nın deniz teslihatında itilâf ettifcleri veçhile Şarkî Avrupa'da dahi umum teslihatın tahdîdi hakkında komşu devletler arasında bîr itilâf yapıl • ması olabilir. Her mübadile azamî ne verilebilir? Azamî 6 odalı bir ev adi iskâna dahildir B. M. Meclisinde tasdik ve mev kii mer'iyete giren iskânı adî suretile emlâk alıp ta borçlanmıs olan larlh borçları affedilmistir. Valnız iskânı adî derecesinden fazla malalmış olahların, fazla aldıkları emlâk borçlandırılacaktır. tskânı adî derecesini gösterir vilâyete gönderilen bir cetvele göre mübadillere iskânı adî suretile ailenin içtimaı vaziyetine göre, a zamî altı odalı bir ev veya bir dükkân verilebllecektir. Arâzi vasatî beş nüfus itibarile şu suretle tevzi edilebilir: Birincide kuvvei inbatiyeye malik âlâ neviden ziraat arazi'inden 5075 dönüm, ikinci derecede kuvvei in batiyeye malik vasat derecde ara ziden 75100 dönüm, üçüncü derecede araziden 100145 dönüm verile bilir. Tütün ekilen yerlerden Samsun, Bafra gibi birinci derecede tütün yetîştiren araziden 1215, tzmir, Izmit gibi ikinci derecede tütün ye tiştiren araziden 1520, büvük şehirler civarındaki sebze bahçele • rinden 510, uzak yerlerdeki bah çelerle, bahçe olabilecek si'lanabi len araziden 1015, birinci derecde üzüm yetistiren bağ mahallerinden 610, ikinci derecede üzüm yetistiren araziden de 1015 dönüm ve rilebilecektir. Bu sene Vilâyet ve Belediye ta rafından İstanbul'da büyük bir meyva enstitüsü açılması takarrür et miştir. Enstitü için bu seneki büt çeye 100 bin liralık bir tahsisat vazolunmustur. Meyva enstitüsü icin Kadıköy'ünde Kurbağahdere'de ve Yenibahçe'de münasip arsalar bulunmuştur. Bu arsalardan birinin tercihi için Daimî Encümene müracaat edilmiştir. Daimî Encümen azaları her iki yerdeki arsaları da gezerek birini tercih edeceklerdir. Beğenilen arsa istimlâk edilerek derhal işe başlanacaktır. Enstitüde meyva bahçesi, meyva fidanhğı ve meyvacılık mektebi bulunacaktır. Bahçe kısmında îstanbul'un na dir meyvaları yetiştirilecek ve bunların fidanları bulundurulacaktır. Bu suretle son zamanlarda İstan bul'un bozulmağa baslıyan meyva Iarı ıslah edilecektir. Diğer kıstnında ise bahçivan yetistirileceği gibi hariçten meyvacılığı öğrenmek istiyenlere de amelî ve nazarî dersler verilecektir. Enstitü müdürlüğüne Paris'te tahsil etmis olan muktedir gençlerimizden Lutfi Arif Beyin tayini takarrür etmistir. Hikmef B. • Kadriye H. Kadriye H. tarafından sabık müstantik Hikmet B. aleyhine bir ha • karet davası açıldığını ve bu davaya Ağırceza mahkemesinde bakı lacağını yazmıştık. öğrendiğimize göre, elyevm Bandırma Ağırceza reisi bulunan ve son tebeddülât münasebetile Bursa asliye mahkemesi azalığına naklolunan Hikmet B., Bandırma'da yolsuz bir muamele • den •dolayı tahtı m'.Aakemey* ,a.lmmış ve muhakemesi Temyiz mah * kemesinde derdesti r ü y e t ' bÜlun mustur. Kadriye H. tarafından açılan dava da diğer dava ile tevhit edilerek Eskisehir'de rüyet edilecektir. Avukatlar içtimaı Baro heyeti umumiyesi dün senelik içtimamı aktetmiştir. îçtimada evvelâ heyeti idare ve müfettişler raporu okunmuş ve raporlar muh teviyatı kabul edildikten sonra yeni sene bütçesinin müzakeresine baş lanmıştır. Bütçe üzerindeki müza kerat hayli uzamıştır. Baro heyeti umuntiyesi 25 nisanda ikinci bir içtima daha aktedecek ve bu içtimada yeni meclisî inzibat azaları intihap ve bütçe tasdik olunacaktır. Balıkpazarın'daki bazı dükkân lara yüzlerce fare hücum ederek dükkânlardaki erzakı yedikleri yazılmıştı. Bu dükkânlarm sahiplerî Belediyeye müracaat ederek bu farelerden kurtarılmalarını istemiş • lerdir. Beledtye riyaseti keyftyeti Sıhhiye Müdürlüğüne havale etmişG. H. Fırkasmın teşebbüsü ile tesisine başlanan talebe yurdu hazır ~«r. Sîhhîye MülİUrlüte mes'eleyi tetkik etmektedir. Eğer farelerin hkların.a devam edilmektedir. Yurda tahsis olunan bina tamir ve ıs • hücumü sıhhati umumiyeyi alâka lah edilmektedir. Talebe yurdu ödar eder bir mahiyette görülürse nümüzdeki ders senesinin başına bunlar Belediyece itlâf edilecektir. kadar ikmal edilmiş olacak ve eyAksi halde farelerin itlâfı dükkânlulde resmi kiişadı yapılacaktır. cılara bırakılacaktir. t şeDnllır Bş Fare hücumana uğrtyanlar Doğru değil mi ? Talebe Yurdu Tek taksi 11 nisanda başlıyacak olan as kerî liseler mezuniyet imtihanlart 30 nisanda nihayet bulacaktır. Bu sene bu mekteplerde tarih, coğrafiya, felsefe, cebir, hesap, müsellesat, mihanik, kozmografya imtihanları tahriri olacaktır. Sualler Erkânı Harbiyei Umumiye tarafından ter • tip edilmiştir. Meb'us intihabatı (Birinci sahlfeden mabait) Askerî liseler imtihanları bâ göre Millet Meclisi bu sene 31? meb'ustan mürekkep olacaktir. Müracaatler Ankara 2 (Telefonla) Meb'us namzetliği için müracaat e denlerin yekunu 1300 e baliğ olmuştur. Bir hafta sonra Reisi umumî Gazi Hz. tıin müracaatleri tetkike bashyacakları anlaşila maktadır. Zönğuldak meb'usları Zonğuldak 2 (Hususî) Vi lâyetimizin zükur nüfusü 110560 olduğu anlaşıldığından 6 meb'us çıkarılacağı tesbit edilmiştir. îstanbuVda intihap hazır lıkları bitti Müntehibi sani intihabı tama men bitmiştir. İntihap heyeti teftisiye azaları işlerin bittiğini ve 8 nisanda beşlıyacak intihap gününe kadar intîzardan başka bir iş kalmadığını söylemektedin Müntehibi sani intihabatı için İstan buPun muhtelif yerlerine 163 rey tür. Husuf dün akşam yediyi biraz geçtikten sonra başlamış, 11 buçuğa doğru ay gölğeden kur tulmuştur. 7 buçuğa doğru ayın ttfka müteveccih alt kısmın dan başlıyan gölğe tedricen genişliyerek yukarı kısma doğru çıkmış, saat 9 sıralarında kamer ince bir hilâl haline gelmişti. Nihayet 1010 buçuk raddelerindetamamen gölğeye girdi ve lekeli bir bakır tepsi heyetile göründü. 10 buçuktan sonra gölğeden kurtulmağa başlıyan ay, 12 ye doğru eski halifıi almıştır. Husufu küllî İstanbul'dan pek vâzih ve âyan surette görüldüğü için safahatı Rasathanemiz tarafından takip Asaf sandığı konacaktır. Bu sandık ların bazıları sabit olacak ve ba • zıları da bir gün başka yerde, bir gün başka yerde bulunacaktır. Sandıkların başlarında buluna cak memurlar ve kâtipler de in tihap edilerek kendilerine teb • liğatta bulunulmuştur. Bundan başka nahiyelerde ve kazalarda bulunacak müfettişler de intihap edilmiştir. Ayrıca heyeti teftişiye azası da intihap müddetince bir mıntakada bulunacaklar ve o mıntakanın umumî teftişile işti gal edeceklerdir. C. H. F. müntehibi sani nam zetlerinin listesini tabettirmiştir. Namzetlerin pazar gününden itibaren matbuata verilmesine başlanacaktır. Meb'us intihabı günü henüz takarrür etmemiştir. Hükumet meb'us intihabının memleketin her tarafında ayni günde yapıl masına karar vermiştir. Bu gün henüz tesbit edilmemiş ise de intihabın 23 veya 24 nisanda yapılması muhtemeldir. Isimleri defterlere geçmiyen kimselerin heyeti teftişiyeye vaki olan itirazları kâmilen kabul e dilmiş olduğundan hiç kimsenin mahkemeye müracaat etmelerine lüzum kalmamıştır. lstanbul Vilâyetine merbut o lan Yalova'da müntehibi sani intihabı başlamıştır. Müstakil bir meb'us namzedi Voyvo gazetesi sahibi imtiyazı ve Konsilitçi namile maruf A saf Bey dün lstanbul Vilâvetine bir istida vererek müstakil mu • halif olarak tstanbul şehri namına meb'usluğa namzetliğini kovduğunu bildirmiştir. Asaf Bey istidasında «şahsıma mahsus mu halif fikirlerim var, onları mü • Çatalca müddeiumumisine işten A çektirildi Çatalca müddeiumumisi Ferit B., adliye müfettişleri tarafından ya pılan tahkikat üzerine işten el çektirilmiş ve vekâlet emrîne alınmıştır. Gayrimübadillerin bıraktıkları mallarını tesbit etmek üzere Garbî Trakya'ya giden takdiri kıymet e« kilperi faaHyete basîanvslardır. Garbî Trakya'da tetkikat İstanbul Belediyesince yapılan ve Daimî Encümen tarafından tadilâtla kabul edilen tek taksi talimatnamesinin Dahiliye Vekâleti tarafından kabul edilmemesi ihtimali ol > duğunu yazmıştık. Belediye, Ankara'dan verilen habere ihtimal vermemektedir. Belediyeye nazaran taksiler hakkında böyle bir karar ittihaz etmek Daimî En cümenin salâhiyeti dahilinfledir. Bundan bir müddet evvel Dahi • Iiye Vekâleti Belediyeden tek taksi hakkında bir talimatname istemiş • ti. Bu talimatname Dahiliye Vekâ • Ietinde tetkik edilmekte olup havadisin de bundan galat olduğu beyan edilmektedir. MVHARREM FEYZt İhtilâs davası Zabıta ve Maliye memurlarının muhakemesi Polis dördüncü şube komiser muavinlerinden Cemal Ef. nin altı bin lira kadar bir para ihtilâs ettiği iddiasile Ağırceza mahkemeslne ve rildiğini ve dördüncü şubenin sabık ve esbak müdürleri Sadettin ve Şükrü Beylerle Defterdarlık şube mü • dürlerinden Nafiz ve Fuat Beylerin de vazifelerini ihmal etmek cürmile mahkemeye sevkedildiklerini yaz • mıştık. Bu muhakemeye dün Ağırcezada devam edilmiş, bütün maznunlar hazır bulunmuşlardır. Maznun Cemal Ef. isticvabında, Defterdarlığm murakabesine tâbi olmadığını, müker » rer kaydedilen makbuzların Defter^ darlıkta yanlış kaydedildiğini, kendisinin mükerrer makbuz kullanmadığını, yalnız kendisinde teraküm eden üç bin lirayı bir gece Kadıköy vapurunda çaldırdığını, 1400 lîra kadar para da zimmetine geçtiğini bunları ödemek üzere iken tevkif edildiğini söylemiştir. İhmalden dolayı mazhun olan Sükrü, Sadettin, Nafiz, Fuat B3yler bu şekildeki murakabe ile muvaz zaf olmadıklarını, makbuzların kâtipler tarafından kontrol edildiğini söylemişlerdir. Cemal Ef. bazı müdafaa şahitleri gösterdiğinden bunIann celbi için muhakeme 15 nisana talik edilmiştir. Müstehcen neşrîyat davası Müstehcen neşriyatta bulunmak ve açıksaçık resim neşretmek id diasile müddeiumumilikçe dava a çılan Köroğlu gazetesi hakkında tahkikata baslandığını yazmıştık. Köroğlu sahibi Bürhan Cahit Bey bu neşriyat ve resimlerîn müstehcen olmadığını iddia ve bu iddianın tevsiki için de Ahmet Şükrü, Kemal Salih ve Ahmet Hidayet Beyîerden mürekkep bir ehli vukuf göster miştir. Ehli vukuf yazı ve resîmleri tet kik ettikten sonra raporunu dör düncü istitak hâkimine vereceklerdir. a D a Sözle, mukavele fesolur mu? Her gün bir çok mektuplar alırım. Fakat bunun kadar garip bîr mek tup almadım. Bakmız. Bu mektubun kahramanı ne yazıyor: «Yirmi beş yaşında bir kadınım, beş sene evvel evlendim. Kocamla çılgın gibi seviştik. Söz verdik. Bir birimİ2i aldatmıyacağız. Eğer günün birinde bir taraf bir başkasını se • verse, ötekine haber verecek, nikâh mukavelemiz fesholacak... Altı ay evvel kocarhm bir kadlnla gezdiğini haber aldım. Kendisine sordum, evet, doğrudur, dedi.. Mukavelenin fes • hini istedim. Ben senden memnunüm, dedi, ayrılmak istemiyorum. Bo şamağa razı olmadı. Talih benim de önüme bir genç çıkardı. Ben de onu sevdim. Geldim, kendisine haber verdim, mukavelenin bozülmasını istedim. Sen de sevdiğin adamla gez, dedi. Ben senden memnunüm ayrılmak istemiyorum. Ben sevdiğim adamla evleneceğim. Kocamla ara • mızda rablta kalmadı. Verdiği sözü tutmuyor. Mahkemeye mUracaat ettim. Hâkim, cürmü meçhüt var rtıı dedi, gördünüz mü? Hayır... Ken disi söyledi. Söz kâfi değil,. Cürmü meşhut lâzım. Ben de kendisini al • dattım, dedim. Hâkim ona Sordu. Zevcenizin ihanetinden haberdar mısınız? O, hayır, dedi, ayrılmak icin yalan söylüyor. Hâkim de, cürmü meşhut olmadığı, ve sözle mu kavele bozulıtiıyacağı iddiasile davayı reddetti. Sen ne dersin buna Cici Anne? Mukavelelerin eta bü yüğü olan, kalplerirt bağlantısı bo zulmuş. İki taraf ta birbirinin ihanetinden haberdar, kanun iki tarafın da sözünü kabul etmiyor... Bu nasıl iş?».. Bu vak'a îçin başından sonuna kadar sörulacak sual budur. Bu nasıl iş?.. Erkek başka bir kadını seviyor, karısma haber veriyor.. Kadın başka bir erkeğî seviyor, kocasına haber veriyor. Ne kiskançlık, ne hiddet, ne ıztırap, tıe de talâk arzusu. Hâkim iki tarafın da itirafından haberdar. Cürmü meşhut istiyor. Hâkimler, a?kı, kalbi, heyecanı, sadakati, iKaneti hep kanun maddelerile ölçtügü îçin o müsbet, şahitli vak'a îster. Zevç, sBzle yaptığı mukaveleyi, hayattaki vakayi ile bozmüş, belki cürmü meşhut bile ohu gönül rıza sile bu talâka sevketmiyecekmiş.. Fakat kadın için bu hayatın da tadı katmadığma göre ne yapmalı? Nikâh denen tılsımı ancak mahkeıtıe çötebilir.. O da eürmü meşhut istiyor... Böyle kânühî bir cürniü meşhuda, benim diyecek sözüm yok. ClCİ ANNE Mülga Hariciye murahhaslığı binasına Polis Müdiriyeti makamı ile kalemi ve dördüncü şubesi nakle dilmistir. Dördüncü şubenîn şimdiye kadar bulunduğu binaya da Eminönü kaymakamlığı nakledilecektir. Polis Müdiriyetinin diğer şubelerî eski yerlerinde kalacaktır. Polis müdiriyetinin nakli İlmühaber ücreti Köy ve mahalle heyeti ihtiyariyelerinin nüfus kaydına dair v*»recekleri ilmühaberlerden ücret alnnya cakları kanunen tasrih edP|:*mden kendilerinden para istiyen e^hasın nahiye müdürlerine ve kavmakam lıklara müracaat etmesi Vilâyetten