27 Haziran 1930 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3

^ f 27 Haziran^l93O SON JELGRAFLAR Ikrazat için Z raat Bankasma 7, Sanayi Bankasina 3 milyon lira verilecek Tahkikat Camhariyet Amerika'yı tanıyor musunuz ? iki cami arasında Evet; insanı iki cami arasmdı kalmış beynamaza, döndürürle mi, döndürürler! Geçen gün erken dönüyordum lskelede karşılaştık. Hemen dur du, taaccup etmiş gibi baktı, geri edi, ellerini arkasına koydu, du daklarım büzdü ve beni tepedeı tırnağa kadar süzdü: Ay, neler görüyorum! Sen bu vapura biner misin? Hangi dağ da kurt öldü? lskelede gördüğüı halk, sana, yabancı geliyor, deği mi? Elbette, Tanrının günü dokuz ara, onlara kalınca, böyledir. Koluma girdi, beni vapura doğru sürükledi: Bak, güpe gündüz vapura binmek dururken, yan gecelere ka • dar sürtmek doğru mu? Etrafına bak, gözün, göynün açılsın... Hoş, Bu vapur da, geç sayılır ya, ne ise.. Refika biraz keyifsiz, ilâç yaptırmak için, bu vapura kaldım. H gün, her gün dokuz, on vapurlarile gitmenin ne zevki var Allahaşkı na? Vaktinde evine git, soyun, dö kün.Şöyle oooh!de,keyif çat..Bugü sıhhatine bakmıyorsun, fakat yarını da bir düşün... Hastahk, sağ lık, hepimiz için... Gençlik kuv veti de çok sürmez. Haydi, ağır ğır yürüme! Ne o? Caymak niye tindesin galiba? Dünyada bırak • mam... Doğru evine, sakm, şuraya buraya takılayım, deme! AHah razı olsun, başka bir abbabı çıktı, kolumdan sıyrıldı. On dan kurtuldum, kurtulmadım, başkasına yakalandım. Omzuma ha fif hafif vurdu: Ne o? Erken erken neriye?^ Evden oltimatomu verdiler mi yoksa? Artık uslandm mı? Yalansa, sahi çıksın! Fazilet ha! Darılma, gücenme ama, buna mürailik derler. Mürailiğe, ne Iüzum var?j Hayatından hesap vermeğe mec i bur musun? Bugün, evde hastam var da, onun için bu vapura bin dim... Dokuz vapurunun, on va purunun nesi var? Bir yerde oturdun mu, ağız tadile oturursun! Gençlik, dediğin, rüya gibi gelip geçiyor. Dünyaya bir kere gelir sin. Keyfine bak... Daha vapur kalkmadı, atla, şöyle bir dolaş!. Hangi camiin imamı olacağımî şaşırdım. Tevekkeli; Allah şaşırtmasın! Derler. Meğer, faziletin de miyan yok i muş! ingiliz tayyarecileriBahrimuhiti geçtiler Yolda benzn alarak tekrar uçan tayyareler NevYorka varmak üzere... Geçen makalemizde Amerika'lı ' fena zamanlar olmamış değildir. ların elyevm kendi memleketlerin Fakat böyle buhranlarda Mister de takip ettikleri iktisadî siyasetin (Ford) amele ücretlerini başka mühim bir noktasına ameleye yük fabrikatörlerin yapacakları veçhi Geçen gün Kadıköyü'nde zabıta . sek ücretler vermek suretile halkın le tenkis edeceğine tamamen idatarafından tevkif edilmek isteni j kuvvei iştiraiyesinin tezyidi oldu me etmiş ve netice kendisinin bunlen sabıkah Kemal'in vuku bulan ğunu söylemiştik. Amerika saanyii da haklı oldugunu göstermiştir. Amerika'da bir hayli hiisnü kamusademe neticesinde, zabıta ta girdiği Avrupa memleketlerinde de Ankara 26 (Telefonla) Işçi avans verilmesine dair kanun tes rafından öldürüldüğünü yazmış bu siyaseti iktisadiyeyi takip etmek bul görmüş olan bu usulün muarızları da yok değildir. Bilhassa AvIere ikrazatta bulunmak üzere diki âliye iktiran etmiş ve Vekâ tık. jBu hâdise hakkında Usküdar emeKndedir. Yüksek amele ücretlerinin mübrupa fabrikatörleri Fordizm nazaMüddeiumumiliği tarafından tahZiraat Bankasina 7 milyon liraya letlere tebliğ edilmiştir. Ziraat kadar, Sanayi ve Maadin Banka Bankası Adana'da pamuk antre kikt icrasına başlanmıştır. Hâdise dii meşhur Mıster (Ford) dur. Bu riyesine hiç yanaşmak istememekesnasında orada bulunan komiser zat kendi icatkerdesi olan bu usu tedir. Nazariyenin Amerika'lı tasina da 3 milyon liraya kadar poları yaptıracaktır. muavini Bican ve Süleyman E lünü (hayatım ve eserim) namile raftarları ise Avrupa'hları bu hufendiler görülen Iüzum üzerine yazmış olduğu eserinde lâyikıle i susta cehaletle ittiham ediyorlar. zah etmektedir. (Ford) sistemini Avrupa'da Amerika sermayesile tevkif edilmişlerdir. su üç noktada hulâsa etmektedir: fabrikâlar açmak mevzuu bahsoBunların tevkif edilmeleri, Ke(1) Mamulâtı mümkün olduğu lunca Mister (Ford) Cemiyeti Akmal ile aralarında şahsî bir husuvam mesai şubesine müracaatla met mevcut olmasından ileri gel kadar ucuza maletmek, (2) Mümkün olduğu kadar dun Avrupa'nın muhtelif memleketle miştir. Kemal, giyaben bir seneye fiatla satmak ve, rindeki amele ücretleri vasatisî ve mahkum olmuş bir sabıkahdır. (3) Mümkün olduğu kadar fazla bu vasatinin her memleketteki kuvAdliye tarafından Kemal'in tevkiamele ücreti vermek. vei iştiraiyesi hakkında bir tetkik fi değil, ikametgâha raptı emredilEski iktisat kitaplarının derme • talep etmiştir. mişti. Buna rağmen komiserler Çünkü mes'ele her memlekette müddeiumumilikten taharri ruh yan ettikleri nazariyeye bilhassa satnamesi istihsal etmeksizin bu üçüncü noktası hiç te oymıyan bu ameleye Amerika'da olduğu veç hâdiseye sebebiyet veren polisle sistem (Ford) müessesatında baş hile asgarî altı dolar vermek de Nevyork 25 (A.A.) Tayyareci Kings karaya inmiştir. fort Smith saat 8,45 de şöyle bir telsiz Kingsfort Smith, pusulası yüzünden rin refakatlerinde bulunan altı po Iıyarak Amerika'nın bir çok sana ğildir. Fakat Amerika'da altı do göndermiştir: Bu geceki kesif bir sis ve müşkülâta uğramış olduğuna beyan et lis ve dokuz kişilik bir kafile ile yiinde cayi tatbik bulmuş ve pek lar alan bir amelenin, oradaki cari pusula yüzünden uğramlan müşkülât miş ve 500 galon benzin ve yağ istemiştir. birlikte Kemal'in bulunduğu evi parlak neticeler vermiştir. f iatlara nazaran bu para ile ne gibi bizi son derecede geciktirdi. Benzin al Mister (Ford) un noktai nazanşeyler iştira edebiliyorsa, her memHarbour Grace 25 (A.A.) Kingsfort muhasara ettikleri anlaşılmakta • mak içln Terneuv'de ve yahut yeni tsna göre ameleye yüksek maaş ver leketteki ameleye de o memlekttekoçya'da kataya inmek mecburiyetinde Smith şöyle demiştir: Eğer yanımızda dır. Tahkikat neticesinde Kemal'in mek, onun kuvvei iştiraiyesini ar ki cari fiatlara nazaran ayni vazimükemmel bir telsiz aleti olmasaydı siskendi tarafından zabıtaya karşı kalmaktan korkuyoruz. Buna mecbu ten kurtulap çıkmamızuı imkânı yoktn. tırmak ve binaenaleyh müşteri a yette bulunmak için icap eden pasilâh istimal etmediği halde vuriyetimizden dolayı müteessiriz. Fakat Yatın hava müsait olduğu takdirde lâzım dedini de tezyit eylemek demektir. rayı vermektir. Ford'un Fransa ve çok geç kaldı. Bulunduğumuz yeri bilârulduğu anlaşılmaktadır. gelen benıini tamamen aldıktan sonra .................ımnıımımNmmımmııim • • • hare bildireceğiz. Otomobil fabrikaları sahibi olan sair yerlerde kendi prensiplerine Halifax 25 (A.A.) Cape Race'tan alı sahil boyunca seyahatine devam ederek mumaileyh aynen şu sözleri söyle göre işçi kullanması Avrupa erbaHindistan'da nan bir telsize nazaran Soutbern Cross NewYork'a gideceğim. mektedir: «Biz çok para tevzi e bı sanayiini hayli korkutmaktadır. Hareour Grace (A.A.) Sonthern saat 9,30 da Harburgrs'a doğru yoluna dersek bu para sarfedilir. Binaen Hatta bundan dolayıdır ki CemiAhali İngiliz Bankalanndaki Cross tayyaresi bu sabah saat 5,35 te hadevam etmekte idi. aleyh tüccarın, perakendecilerin, yeti Akvam mesai dairesi talep oparalart geri çekecek Kingsford Halifax 25 (A.A.) Southern Cross reket etmiştir. Tayyareci fabrikatörlerin ve her sekilde ça lunan malumatı toplarken Fransız tayyaresi 30,5 saat uçtuktan sonra İngiliz Snith saat 17 de Nevyork'a vasıl Bombay 26 (A.A.) Bombay'daki palışanların servetinin tezyidine ya sanayii kebiresi ile alâkadar olan yaz saatile 10,53 te Harbourg Grace'ta nı ümit etmektedir. muk tellalları cemiyeti fevkalâde bir ••t>MtıitMirıııtui!1ll|!llll rar ortada daha fazla bir refah ha bir zat bu Amerikan tehacümüne içtima yapmıştır. Bu içtimada kabul ekarşı şiddetle mukabelede bulun dilen bir karar suretinde Hint'li tüccar sıl olur ve otomobil talepleri de muştur. Bu suretle (Fordizm) naİngiliz bankalanna yatırdıklan paraları çoğalır». zariyesinin Avrupa'da kabili tatbik 1 temmuzdan evvel geri almağa davet Mister Ford bu nazariyesine o edilmekte ve bütün Hintli'Iere bu ban kadar merbuttur ki işler fena gidip olup olmadığı suali meydana çık kalara olan her türlü münasebetlerini te hissei temettuu mu yoksa amele mıştır. Bir çok Avrupa'h iktisadiayni tarihten itibaren kesmeleri tavsiye ücretlerini mi tenkis etmek icap e yun bunun kabili tatbik olmadığı Paris'te silâh kaçakçılığı Sabık Başvkil fırkası azasına olunmaktadır. Filhakika Amerika'da meşrutiyeti muhafaza ede Ahmetabat 26 (A.A.) Teşriî mecli decek olursa bilâtereddüt temettuu fikrindedir. yapanlar yakalandı tetkiki maslahat etmiş olan iki İnsin sabık reisinin kardeşi M. Valabhai feda edeceğini beyan eyler. ceklerine yemin ettiriyor giliz mühendisi yazdıkları bir ki Patel, silâhsız itaatsizlik mücadelesi leMister (Ford) amelesi için esas Paris 25 (A.A.* Silâh ticareti yaptapta, Ingiltere'deki işsizliğin önühinde propaganda yaptığmdan dolayı Kahire 26 (A.A.) Zabıta zuhuru mahkum edilmiş olduğu hapis cezasını yevmiye olarak evvelce altı doları ne geçmek için bu nazariyenin tatRiakla maznun Demetriyos Yanagoulakos namında bir Yunan'lı tevikf edil muhtemel kargaşahkların önünü almak ikmal etmiş ve bugün serbest bırakıl kabul etmişti. Fakat bunun herkes bikından başka çare olmadığı fikmiştir. Yanagoulakos'un 1920 senesinde için bir takım ihtiyati tedbirler ittihaz mıştır. için altı dolar oldugunu tasavvur rini ileri sürmüşlerse de az kalsın M. Venizelos.u öldürmeğe memur edilmiş etmektedir. Bugün öğleden sonra bazı etmek hatadır. Altı dolar asgarî kendilerini deli addedeceklerdi. Benares 26 (A.A) Müttehit eyaletmeb'uslarla Veft fırkası taraftarları bir olduğu haber verilmiş ve ozaman bu sui içtima yapacaklardır. Bu içtimada şim lerdeki silâhsız itaatsizlik mücadelesi bir yevmiyedir. Mühendis Mister kastin İcrasına meydan verilmiyerek diki siyasl vak'alardan mütevellit va nin reisi ile Hint'liler ittihadı kongresi (Teylör) ve sair erbabı tetkikin seÇünkü diğer memleketlerden zitevkif edilmişti. O tarihte Yunanlstan ziyet tetkik olunacaktır. Bu toplanışa komitesinln veznedarı ve eyaletler konmerei sâyi olarak tamamen ilmî bir yade an'anelerine sadık olan İngikendisinin iadesini talep etmiş ve Yu iştirak edeceklerin 700 kişiden fazla ola gresi komitesinin umumi kâtibi üçer ay şekle konulmuş olan fabrika işçili liz erbabı sanayiinin ekseriyeti ananistan'a gönderilirken yolda firara caklan tahmin olunuyor. Sabık Başve hapis cezasma mahkum olmuşlardır. ği, istihsalâtı artırdıkça kabiliyetli zimesi işsizliğe yegâne çare olarak muvaffak olmuştur. Yanagoulakos 1921 kil Nahas Paşa, meşrutiyetin ve kanuBolivya isyanı amele bu esas yevmiyeyi pek çok amele ücretlerinin tenzilini görürsenesinde bir takım dolandırıcılıklar ir nu esasinin müdafaası için her fedakârlığa katlanacaklarını yemin ile teyit geçer. lyi çalışan mevaddı iptidai ler. Bunlara nazaran ucuzlıyan Bir müsademede 30 kişi öldü, tlkâp etmiştir. etmelerini Veft fırkası azasmdan isti yeyi ziyan etmiyen, fazla istihsal sâye daha fazla talip çıkarak işsiz100 kişi yaralandt yecektir. Adapazarı Bankasinın Buenos Ayres 25 (A.A.) Huduttan ge eden ameleye bîr çok esaslar üze lik ortadan kalkabilecektir. Fakat len haberlere nazaran Bolivya'da vaziyet rinden primler de verilir. 18 inci şubesi açıldı Kudiis vekayii tatbikatta bu çare hiç bir netice Karamürsel 26 (Hu. Mu.) Adapa Musevi'ler Ağlama dnvannda dini vahimdir. La Paz'da jeneral Lesja'ya kargı vermemiştir. Çünkü İngiliz iktisaSâyin ne sekilde ilmî bir hale yapılan nümayişler esnasında askerler ateş «ar'ı Türk Ticaret Bankasinın 18 Inci ayinlerîni yapmak hakkımn diyununun noktai nazarında biiyük konulacağı ve her türlü erbabı meaçmışlardır. 30 kişi ölmüş, 100 kişi kadar da gubesi bugün meb'uslar, halk ve me yaralanmıştır. Ahali biiyük bir infial için saiyi, semerei sây ile ne şekillerde bir yanlışlık vardır. Onlar ameleye teslimini istiyorlar murinin iştiraki ile açılmış, bn müna Kudiis 25 (A.A.) Doktor Eliash bugün dedir. Bir çok kimseler tevkif edilmiş, bir primler verilebileceği hakkında fazla ücret vermekle istihsalâtm sebetle belediyede bir öğle ziyafeti veağalama taşı mes'elesile iştigale memur ce takım kimseler de başka başka yerlere ciltlerle tetkikatı ihtiva eder kitap çoğalması cihetini dahili hesap etrilmiştir. miyeti akvam komisyonuna bir muhtıra nakledilmişlerdir. vardır. Hatta bu tetkikatın vasıl ol miyorlar. Halbuki Amerikan usu vermiştir. Mumaileyh bu muhtırasmda YaAmerika Cenubi Kutba tesahüp trak Kraltmn seyahati duğu usule, Mister (Teylör) ün is lünde ameleye fazla ücret vermekle hudilerin makamatı mukaddeseye göz diketmek istiyor tskenderiye 26 (AJL) Bağdat'tan taymiş oldukları suretinde Müslümanlarda ha yare ile bugün tskenderiye'ye gelen Kral mine izafetle (Teylörizm)namı ve onun yanında istihsalâtı da artır NewYork 25 (A.A.) Hariciye nezaresıl olan korku ve endise karşısmda Musetmin Amiral Byrd tarafmdan keşfedilen vilerin vaziyetini teşrih etmekte ve Yahu Faysal, muvasalatmdan biraz sonra gaze rilmiştir. Bu sistemde amele erba mak ve malın gelir fiatını indire cenubi kutup kıt'asmm bir kısmmı talep dilerin kat'iyyen ash esası olmıyan ve sa tecilerden birine vakl olan beyanatında bı sanayiinin kârına müşterek bir rek sarfiyatını çoğaltmak gayesi etmeği derpiş etmekte bulunduğu rivayet mimjyetten ari bulunan bu düşünceyi tar Avrupa'da bulunduğu müddet zarfmda t nevi ortağı haline gelmektedir. bir esas teşkil eylemektedir. Bunlar edilmektedir. Mevzuu bahsolan arazi Marie detmek için eUerinden geleni yapmış ol • rak hududu ile Hayfa arasında bir şimenBiraz evvel dediğimiz veçhile birbirinin lâzımı gayri müfariki difer yolu yapıhnası hakkında müzakeratByrd namını taşıyan ve şimdiye kadar hiç duklannı beyan etmektedir. Mumaileyh ta bulunmak niyetinde oldugunu söylemiş (Fordizm) Amerika'da pek güzel dir. ağlama duvannın kime ait olduğu cihetinin tir. bir tarafatan talep edilmiyen arazidir. Maamafih Avrupa iktisadiyununeticeler vermiştir. Hatta iktisaden edilmesin] Yahudilerin arzu etOsamnlı borçları meclisine münakaşa Franscfda feyezanlar fena addedilen senelerde bu usulü nun bu gibi sakametli fikirleri Avmediklerini yalnız bu mukaddes yerde din Perpinyan 25 (A.A.) Bu havalide hü tatbik ayinlerini icra etmek haklannm teslim eetmiyen sınayî müşkülât rupa sanayiine Amerikan mü Avusturya'da girecek küm süren fırtmalar, yağmurlar ve dolu mahsus derecede Viyana 26 (A.A.) Osmanlı borçları dilmesini talep etmekte bulunduklarmı ilâ münasebetile evlerin alt katlarını su bas çektiği halde Ford müessesesi bilâ dahalesinin Avusturya hâmillerinln dün aktettikleri ve eylemektedir. de kadar mış, münakalât kesilmiş, mahsulât barap kis istihsalât ve sarfiyatını tezyit müdahalesine Şikago'da bir infilâk blr içtimada, düyunu umumiye meclisi olmuştur. Hasarat mühimdir. eylemiştir. Ford fabrikalan için vam edebilecektir. Çünkü bu mü Hükumet işçiye ve müsSabıkah Kemal'in öldürül bir husumet tahsile yardım edîyor mesi şahsî neticesi mi? îki komıser mua Yüksek amele ücretlerinin görüldüğü vini tevkif edildi yegâne memleket Amerika'dır Venizelos'u öldürmek isteyen... Mısır'da siyası kararsılık (Ma • Ye) Şikago 25 (A.A.) Bir infilâk neticesinidaresine Avsturya'nm iştirak ettirilmede vukua gelen bir yangında bir çok hansl talebini havi bir karar sureti kabul garlarla belediye tayyare meydamna menedilmiştir. sup 12 kadar tayyare harap olmnştur. Yerli malı kullanmağı unuîma! Hazım Beyin, süt hemşireleri, refika cariyenizin süt teyzesidir. Necil Sabit, meyusane inledi: Desene, akraba çıktınız, Za hİt Efendi? Sayei âlinizde beyefendi... Fahir Bülent, Zahit Efendinin, ince takkesini kavramıştı, Necil Sabit'i merhametle süzdü: Fena değil, hep akraba çıkacağız galiba... Necil Sabit, rüyadan uyanır gibi gözlerini açmıştı: Müsbet bir şey söyle, Zahit Efendi, müsbet bir şey söyle... Havaî meşrepmiş! Bahriyelilere meclubiyeti varmış! Bunlar lâf değil... Hiddet buyurmayın, NeciJ Beyefendi... Bendeniz, daima müsbet konuşurum. Şimdiye ka dar hangi yalanımı tuttunuz? Zerin Hanım, Mazhar B. namında bir bahriye mülâzımı ile sevişiyorlardı. Mazhar B., Avrupa'ya ik mali tahsile gitti. Şunu temin ederim ki Zerin Hanım, Mazhar Beyi unuttu. Zerin'in kalbini de mi biliyorsun? Çünkü Zerin Hanım, Tahsin B. namında bir gençle dolaşmak tadır. Başka Zahit Efendi?.. Bendenizin bildiğim bu kadar. Fahir Bülent ilâve etti: Demek ki Zerin'in macerası da bu kadar. Yoksa, Zahit Efendinin haberi olurdu. Değil mi Necil? öyle, kardeşim... Necil Sabit, Fahir Bülend'i tasdik etmekle beraber, müteessirdi, Arkadaşının ıztırapla kıvrandığım hisseden Fahir Bülent, teselliye çahştı: Bunlar, kusur, ayıp, günah değil... Ama şimdi mi? Eskiden de öyle idi. Yalnız şimdi gizli yapılmıyor, açığa vuruldu. Zahit Efendiyi işaret ederek, Fransızca: Vakit geliyor, bir bahane bul da, sav... Dedi. Necil Sabit, zihni karma karışık olmuştu: Sen, bir bahane düşün... Fahir Bülent, sıkıntıdan, odada bir aşağı bir yukarı dolaşmağa başladı; o da, etraflı, sıhhatle düşünecek halde değildi. Zahit Efendiyi atlatmak için kuvvetli bir sebep, bir bahane bulmak lâzımdı. Yoksa, Zahit Efendnin yerine, onlar atlarlardı. Fahir Bülent, başını kaşıyor, çenesini kaşıyor, alnına vuruyor, ter döküyordu. Necil Sabit, başmı kaldlfrnıştı; bir sükut heykeli halinde *iuran Zahit Efendiye: Azizim, dedi. Sana bir küçük zahmetim daha var. dahale öyle bir emri vaki yapacak ki diğer iktisadiyun ne düşünürlerse düşünsünler tatbikatta Ameri kan usullerini kabule mecbur olacaklar. Evvelce Amerika'lılara karşı gümrük tarifelerile müdafaa edilen dahilî pazarları Amerika'hlar her memlekette inkişaf ettirecekleri sanayi ile içeriden fethedecekler . Amerika'hlar bu suretle geride kalmış Avrupa'lılara da bir hizmet yapmış olacaklarını söyliyorlar. Sanayiin temerküzü, ilmî bir tarzı mesai kabulü, zencirleme çalışma usulleri Amerikan sanayiine öyle bir faikiyet bahşediyor ki bunlar girdikleri memleketlerde ya mümasil sanayii beledecekler ve yahut ta bu sanayi Amerikan usullerini takibe mecbur olacak. Hikmet Cemal EstağfuruIIah Necil Beyciğim, emredersiniz. Çamlıca'ya kadar gidecek sın. Müeyyed'in köşkünü biliyorsun? Beyaz boyalı, iki kat uzeri ne... Biiyük bahçesi var. Bravo, Zahit Efendi, bunu da biliyorsun... Müeyyed'i gör; kdmşu köşkte satılık bir kütüpane varmış; sen, anlarsın, bir bak... Elverişli ise alalım, olmaz mı? Siz, Müeyyet Beye bir kâğıt yazsanız! Kâğıda Iüzum yok... Yarın sabah, erkenden giderim. Yok, yok... Yarına bıraknuuBugün, hemen git. Zahit Eefendi, yan yan baktı i Çok mu acele, beyefendi? Evet, evet... Mabadi var Edebi roman tefrikamız: 70 KALBIMJM SUÇU Yazan: MAHMUT YESARÎ Fahİr Bülent, Necil Sabit'e göz kırptı: Bu numara var mıydı sende? Necil Sabit'in omuzları düşüvermişti: Zahit Efendideki numarala nn hangisi, sende, bende var ki?.. Zahit Efendi, ellerini uğuşturuyor, mahviyetle boynunu bükerek, tahlil eder bir vaziyette başını sallıyordu: EstağfuruIIah efendim, hakipayinizim... Fahir Bülent, hatırlattı: Zerin'i anlat. Emredersiniz, Fahir Beyci ğim... Zerin Hanımın bahriyelilere olan meclubiyeti kadim olmakla beraber... Necil Sabit, itirrz etti: Kadim olmahla, ne demek? Zerin'in yaşı ne bnşı ne? Aman beyefendi, Zerin Hanımı, kaç yaşında tthmin ve tasav vur buyuruyorsunuz? Haydi olsurt olsun da, on yedi, on sekiz... Zahit Efendi, türmetle gözlerini kapamıştı: Yirmi iki vardırlar, efendim! Fahir Bülent, elleri kalçalarında, hayret ve biraz da hiddetle sordu: Bunları nasıl öğreniyorsun, Zahit Efendi?