1 Ekim 1989 Tarihli Commodore Gazetesi Sayfa 50

1 Ekim 1989 tarihli Commodore Gazetesi Sayfa 50
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

elimizde tamamlarımış ürün olarak gösterebileceğimiz pek bir şey yok ama olacak, Şov da işte o zaman baş- layacak. Araçlarımızı geleceğe doğ- ru uyumlu olabilecekleri biçimde oluşturduk, Bizim mallarımız çıktığı zaman Âmiga 5000 ile bile çalışabile- cek. C-64'te bir kopyayı ve IBM for- malıfı Amiga'da bir grafik oluştur- duğumda otomatik olarak save eden bir araç var elimizde. Epyx'de bunu sık sık yapıyor, böylelikle onlara ça- lışabilecekleri araçlar vermiş olduk. Önion adında animatörlerimizin nor- malde haftalar alabilecek işleri bir günde tamamlamasını sağlayacak ve daha da önemlisi playback'i gerçek zamanında görmelerine izin yeren bir programı piyasaya çıkartmak üzere- yiz, (Aynısını Macintosh için de çı- kartacağız ama tabii ki dört kat da- ha fazlaya mal olacak. Aslında © ka- dar etmez; maksat Macintosh'daki- leri kızdırmak, Belki bu onların aynı ürüne Amiga'da hem de iki kat da- ha hızlı ve iyi iken dör1 kat daha ucu- zuna sahip olunabileceğini anlaması- fi sağlar. Electronic Arts yaptıklarımdan pek çoğunu geri çevirdi, bu nedenle onlara karşı çok olumlu bir olumsuz tavrim var. Onlara karşı olan öolum- suz duygularımı, onlardan daha iyi bir ürün ortaya koyarak ve hatalı ol- duklarını kanıtlayarak olumlu bir bi- çimde kullanmış oluyorum. Bu sağ- liklı bir tavır. E.A. onları yeniden aramamı istedi ama yalnızca lek bir şans veririm. Ya benimle berabersi- nizdir ya da değil. Arada kalacak za- man yok. Buradaki insanlar bana inandılar ve hâlâ buradalar; o halde dağru bir şeyler yapıyor olmalıyım. Başka bilgisayar şirketlerine karşı re- kabet duyguları içinde değilim. Böy- lc bir şeye inanmıyorum. Örneğin Epyx'in başarılı olmasını islerim. İyi ürünler çıkartan iyi bir şitket ve tü- mü bundan ibaret. Epyx'in süper bir ürün çıkartmasını ve sonra da onu aş- mayı istiyorum. Daha sonra da on- larm beni aşmasını. Bu hoş bir şey çünkü yarıştığınız insanlara saygı du- yuyorsunuz. Benim istediğim rekabet bu cinsten. Bir şirketi yalnızca bir kişinin yö- netmesi hoşuma gitmiyor. Bundan kurtulabilmek için şirketimiz fazla küçük ama yetki ve sorumlulukları mümkün olduğu kadar dağıtmaya ve herkesin hak ettiği payeyi almasımı sağlamaya çalışıyorum. Bu işle hep birlikteyiz. Şimdi şu yaptığımız söy- leşi bile teknolojik olarak ilerlememiz SÜ için insanları daha bilinçli hale getir- mMe sürecinin bir parçası. Bu endüst- rideki motivasyonlarının bir kısmı bunlar. Teknolojiyi seviyöorum - oyunları ve büyüyü. İnsanların Ami- ga'nın yalnızca bir oyun makinesi ol- mmasından yakındıklarını duyuyorum. Onlara yanıtım eğer bir oyun maki- nası ise her şeyi yapabileceğidir,. Bir oyun makinesi endüstrideki en güç- lü makinedir. Bir tuştan yanıt alabil- mek için yalnızca 4ÜĞÜ mikrosaniye beklemenin gerekmesi etkileyici bir performans sayılıyor da müzik eşli- Binde 45K değerinde grafikleri ekran- da gerçek zamanda hareket ettirmek etkileyici sayılmıyor, Bu © kadar önemli değilmiş. Yok efendim M5/DOS Amipa'da bir pencerede çı- kıyormuş. Bu tür lafları duyduğum zaman çok öfkeleniyorum. Soru: Endüstrinin ne yöne gittiği konusunda bir fikriniz var ru? Cevap: Şimdiler bir dar boğazdan geçiyoruz. 82 yılındaki gibi bir düşüş var. Yalnızca en iyiler kalabilecek. Amiga için 500 yeni ürün çıkartılıyor da bunun 470 tanesi döküntü oluyor- sa silkinmenin zarıanı gelmiş demek- tir. Yeni teknolojiyle her şeyi yeniden irışa etmeliyiz. Gerçekten yeni bir şey gördüğünüzden beri ne kadar szaman geçti? Gerçekten solük kesici bir şeyle Ortaya çıkmak isterim. Gidecek çok yer var. Şimdi vadideyiz ve sonraki tepenin doruğuna tırmanmamız gere- kiyor. Soru:; Sizce doğru adımlar neler? Cevap: Bir şey kötü design edilmiş- se düzeltilmesi gerektifine inanıyo- rum. Firepower'ı deşiğgn ermemin ne- denlerinden biri de bu idi. Arkadaş- larımla oynayabileceğim hiçbir oyun yoktu. Bilgisayarlar bizleri bir araya Betirmeli. Arkadaşlarıma yakın ol- mak istiyorum ama bilgisayarın da bunun bir parçası olmasını istiyorum, çünkü hayatımın bir parçası. O oyu- nun mödem yönü çok önemliydi. - İletişim çok önemli. İletişim benim en büyük yeteneğimdir. İnsanları bir araya getirip cnerjilerini yönlendire- bilirim. Teknolojiyi doğru, örneğin büyü olarak adlandırırsanız itsanların ilgi- sini daha çok çekiyor ve toplumla bü- tünleştirilmesi daha kolay oluyor. Teknolojinin özü büyüden ibarettir. Burada önemli bir büyü öğesi var: makinenin ruhu. Bu oyun oynarken makineden gelen duygu. Makineyi bir duyguya zorluyor olmamız; tek- nolojinin büyüsü de burda. Ne kadar çok duygu alırsanız o kadar başarılı olmuşsunuz demektir. Bu sanat gibi etkileyici. İnsanların başka türlü hiç- bir zaman akıllarına gelmeyocek şey- leri düşünmesini sağlamak, İşte bü- yülü an bu. Belli koşullarda bilgisayarın ne ka- dar soğuyabileceğini düşünmek şaşır- tıcıdır. Ben bir şovdan döndüğümde benim bilgisayarım bile buz gibi ol- muştu. Öna bir süre dokunmamıştırı ve özünün bir kışmı uçup gitmişti. Onunla bir süre vakit geçirmem ge- rekti. İnsanlar buraya gelip ürünleri- mizi gördüklerinde makinelerimizin hayatını, bizim enerjimizi hissedebi- liyorlar. İşte Tletmeye çalışlığımız da bu: BÜYÜ.

Bu sayıdan diğer sayfalar: