aa ER şeye rağmen Nevşehirli İbra- him Paşanın sanst ve maarife hizmeti büyüktür. Zamanında pek çok şair ve ârif yetişmiştir. Hâs ne- dimi olan meşhur şuh ve fettan şair Seyit Vehbi, mü- Küçük Çelebi Zade il, Paşanın yakından hima- ye ettiği şairlerdendir, Ayrıca o de- virde umumi hürmete mazhar olan ve «şairlerin sultanı» unvanını kaza: Fetva Emini Se- Mirza Zade Salim, Mirza Zade Benli Ahmet, Mesnevi tefsircisi Na- hifi, Defterdar Âtıf, İzzet Ali Paşa, Habeşi Zade Rahimi, Rahmeti, Kırimi, Edirneli Kâmi, Affi, Şehdi, Yekçeşim ürri akir, Trabzonlu Salim, Seyit C Sami Edip, Şerif Abdullah, Hâsim, getirmekle bu ihtiyacı tespit etmiş oluyor, Fakültemiz üç senelik ilmi tedriste tecrübeleri neticesinde Türk cemiyeti için hayırlı ve şerefli olaca- ğına kani bulunduğu bu ıslahat kana- atine vasıl olmuştur. Bunu olanca salâhiyetile salâhivettar makamlara arzetmekte milli bir faide olacağına da ayrıca kanidir, Türkiyenin siyaseti âliyesini alâkadar eden bütün İslâm memleketleri için yaratıcı bir tesir yapmak iktidarında olan bu 1s- lahat esasları kabul ve tasvip edilirse Fakültemiz daha mufassal ve daha âlemşümul hizmetler ifa etmek ikti- darını dahi gösterecektir. zcümle âyinlerin sıhhileşmesi, Türkçeleşmesi. bediileşmesi, felsefi- leşmesi hususundaki tekliflerin ciheti tatbikiyesini ve ameliyesini tafsil ede- ceğiz, Bu bapta kitaplar, makale- ler neşredeceğiz, Umumi dersler ve lekiyesini temin için meslek kurları tesis edeceğiz. İlân edilen günler ve saatlerde, Türkiyenin büyük camile- bizzat eda e HltaMiyiz bu ıslahatın ilmi mu'tala- rını Ve ilmi mülâhazalarını neşrede. Bu suretle yeni Türkiye din sa- hasında yalnız yeni bir vicdan intiba- hının değil, bütün esir ve geri olan İslâm kavimlerinin hürriyet ve terak- kisinin de bir mürşidi olabilecektir. Ancak bu suretledir ki, Cumhu- riyetin bir ilim müessesesi olan İstan- bul Darülfununu İlâhiyat Fakültesi, vatana karşı borçlu olduğu medeni ve asri vazifeyi yapmış olacaktır, id Gemi? gü olorikon 19 uncu ASIRDA İSTANBUL Eski Balıkhane Nazırı merhum Ali Rıza Bey Hâsib vesaire gibi şairler ' ve zarif- ler... O asırde bunlardan başka da. ha yüzlerce şair, Ramazam ve Bay- ram gibi mübarek günlerde ve kara kış veya tutuşturucu yaz mevsimleri gibi vesilelerle, Sâdâbad, Husrevâ- bad, Ferahâbad, Nişatâbad, Hüma- yunâbad gibi yerlerde yapılan top- lantılarda, helva sohbetlerinde ve gezintilerde paşaya kasideler takdim derler ve hesapsız ihsan ve caize yere İbrahim Paşa son derece mert, lütf ve keremi pek sever bir şahsiyeti, Bilhassa ilim irfan, sanat ve edep ehline bol bol ihsan- lar etmekten hiç geri durmazdı. Pa- şa, Kâğıthane yakınlarında Alibey köyünde yeniden tarh ve olunan mesireye padişaba izafetle bir isim bulunmasını arzulamış: ve o esnada yanında bulunan müverrih Raşit, hemen «Hümayunâbad> ismini takıverince, yalnız bu ml bir zahmeti birçok ihsana boğmu: şte, madde zevklerine gain tarihimizin ilk çehresi olan Nevşe- hirli İbrahim Paşa... HALİÇ Milâdi Onbeşinci Asır sonlarına kadar gemilerin tertip ve donanımı işi Geliboluda yapılırdı, Bizans zama- nında, Kayserlerin gemilerine mah- sus olmak üzere Kadırga limanı (Sof- yanos) kullanılırdı. Sonra bu liman Fatih tarafından genişletilmiş, büyü- tülmüş ve kadırgaların muhafazasına orada devam edilmiştir. Yavuz Sul- tan Selim, tersaneyi Geliboludan kal. dırıp en büyük gemileri bile barın- dırmaya müsait şekilde Haliç içine ve şimdi Kasımpaşa ismiyle mâruf Kozlucadere munsabına nakletti. Ka. nuni devrinde kaptan paşalara divan yeri olarak büyük Divanhane yapıldı e bu yüzden Kasımpaşa - etrafında hemen bir şehircik peydahlandı, Bu bavaliye kendi. ismini hediye eden isimli sarayda terbiye edilmiş ve mirimi- ranlık rütbesiyle valiliklerde bulun- muştur. Bu zat oradaki camii yaptır- diği için, muhit onun ismini almış- tır. Kasaba içindeki mahallelerin bir- çoğu da, Piri Paşa, Ayas Paşa, Kü- çük Piyale Paşa, Büyük Piyale Paşa gibi büyük donanma Gi yetleriyin isimlerini almıştır. Kasımpaşa taraflarına, muhitinin tabii güzelliği ve istidadı yüzünden halkın ragbeti her gün biraz çoğal- mış ve Hasköy, Ayvans ray, Sütlüce, Eyüp, Karaağaç, Bahariye kıyıların- da, yalılar, hanedan sarayları ve ki- barlara mahsus kâşâneler yükselmiştir. (Devam edece”) Hürriyet! Öpsene Meşhur (Cem) 37 sene evvel Şeki bu karikatü- ründe Ani bir çocuk şeklinde #abvir ettiği Hürriyet'e şöyle 20 Pele «Hi. paşa babalarının eteklerini!.. aydi yavrum Sonra sana amaz, haşarı derler de kimse seni sevmez » Anlıyorsunuz ya, o zaman da hürriyet ne ie getirilmiş !