ALLAH ENCAMI HAYRETSİN Hakan-ı hazır Sultan Hamid Han-ı Saninin hastalığı şayı' olduğundan, hastalığın şifayab olması ümiti azaldığından beri gerek Osmanlı ve gerek ecnebi matbuatında türlü türlü kil-ü kaller deveran etti. Dünya bu. Herkes birşey düşünür, herkes bir türlü görür, herkes birşey söyler. Gerek fennin icabatına ve gerek doktor "Bergman"ın raporuna bakılırsa at-ı şahanenin daha müddet-i medide yaşamayub ikmal-i hatm-i enfas eylemesi ihtimali galibdir. İnsan yaşamak ve fena bulmak içün dünyaya geliyor. Kimse bu dünyaya temel kakmayacak. Aklen olduğu gibi şer'an da muhakkak ki nev'i beni insandan olan padişah da er geç birgün ömrünü ikmal edecek. Zaten asrın, zamanın tahdid ve tayin eylediği ömr-ü tabi'iyi ilmal etmiş, altmışı geçmiş zaif, nahif bir hastanın zevale karin olması tabi'i bir şeydir. Bunu anladık Fakat Sultan Hamid öldükden sonra acaba ne olacak ki? Sultan Hamid öldükden sonra veliahd-ı saltanat yani asıl varis-i saltanat olan Mehmed Reşad Efendi yerine guya Sultan Hamid'in en küçük oğlu Burhaneddin Efendi'nin getirilmesi musavver imiş diye de bir şayi'a var. Biz bu şayia-yı muhalifinin ya bir vehmi, veyahut Reşad Efendinin geleceğine emin olub da şimdeden onun tarafdarı imiş gibi gözükerek istikbalin kurena ve ümena-yı padişahisi idadına dahil olmağı düşünen hamiyetperveranın bir desisesi gibi telakki de ma'zurdur. Zira böyle bir teşebbüs akla, hayale sığar şey değildir. Bunu yapsa yapsa Sultan Hamid sağlığında bizzat Avrupa'nın muvafakatını istihsal ile yapabilir. Bu şey esasen Avrupa'nın re'y ve muvafakati munzam olmadan yapılamaz. Avrupa düvel-i mu'azzamasının bu meselede ittihad ve ittifakı ise muhal gibidir. Zira Almanya Burhaneddin Efendi'yi isteyecek olursa İngiltere'nin diğerini isteyeceği, Almanya arzusunu amal-i siyasiyesine muzır gören İngiltere'nin buna adem-i muvafakati iki kere iki dört eder kadar müsbet bir kaziyye hükmündedir. Herhalde Sultan Hamid saltanatını daha sağlığında kendi oğluna terk etmek içün Avrupa'nın karar ve muvafakat gayr-i muhtemelesini istihsal eylemeden ölürse Mehmed Reşad Efendi'nin maadasının taht-ı saltanata gelmesi imkan haricindedir. Binaen aleyh Mehmed Reşad Efendi'den maada bir şehzadenin saltanata gelmesini biz akla bile getirmiyoruz. Diyelim ki Mehmed Reşad Efendi saltanata geldi. O vakit ne olacak acaba? Diyelim ki Reşad Efendi şimdiki vükelayı, o saray haşeratını kovacak, yerine başka vükela, vüzera, kurena, ümena gelmeyecek mi? İstikbalin vükela, vüzera ve kurenay-ı padişahisi acaba kimler olacak, ve acaba onların hırsız, hissiz, gaddar kimseler olmayacağına kim sened verebilir? Diyelim ki Mehmed Reşad Efendi Kanun-u Esasi ilan edecek. Fakat acaba o kanunu; o meclis-i meb'usanı biz