(SAMİPE 4) HİKÂYE: .. . d l * Epogue güzetesi diyor ki: Gqu irCcın OSt arl «Bu sencki Alman askeri manev Lydianın penceresi sarmaşıklarla| fırçalarken kendine dikkatle bakıyor-|releri, geçen sene olduğu gibi, talim süslü idi. Sabahları bu pencerenin|du. Muhakkak ki henüz gençti. Vü-|görmekte olan bir ordunun manev- köünârı güvercinlerle dolardı. Lydia|cudünde daha gençliği nrengi var-|releri değildir. Bu seneki manevre- eliyle yiyecek vererek onlarla dost/ dı. Çehresi henüz taravetini kaybet-| ler, daha ziyade, harekete hazırlanan elmuştur. Çünkü o bu yabancı mem| miş değildi. Saçlarının arasındaki bir | bir ordunun manevteleridir. Bir harp lekette çok yalnızdı, bu güvercinler kaç beyaz teli görmek hakiketen|tehlikesi, her zamandan daha ziya- den başka döstlür yöktu. müşküldü. Böyle olduğu halde bu|de vahimdir. Herhalde, Almanya bu- Lydia İngiltereye eski ve çok asil|gençliği nartık devam edetniyeceği-|gün bir harbi gözüne almıyacağını bir ailenin çocuğu olduğunu isbat' ni biliyordu. Daha bir kaç sene.. Hep| kabul etmiş dahi olsa, şu cihetten ederek büyük babalarından kalan si bu kadar.. emin olmalıyız ki, hiç olmazsa şata- servet ve ismi almağa gelmişti. Ne| — Genç kadının içinde tuhaf bir| fatlı bir blöfü muhakkak yapacak- de olsa bu şeylere, bu kadar uzun|hüzün vardı. Zaten bir kaç günden-|tır. Hitler, büyük sergüzeşt karşısın- senelerden sonra sahip çıkıp bunlatı| beri içinde buüzüntü eksik değildi. 'da tereddüd etse bile, muhakkak su- ispat etmek zamana bağlı bir şey-| İstemeden o genç adamı dıı.yuııı.ıyııı-."'e"e vaziyetini tahkim etmek ve ye- di. Şimdilik yalnız ve kimsesiz ya-|böyle cahil ve aşağı tabakadan, bu ni hücumlar hazırlamak için bir pres- " gıyordu. Kirk yaşına yaklaşmış ol-|kadar genç bir çocuğu beğendiği ve tij muvaffakıyetini bütün kuvvetiyle duğu halde bütün ömrünü sıkıntı i-|düşündüğü için d ekatiyen utanmı- arayacaktır. Herhangi ihtimal üzerin çinde ve saadetsiz olarak geçirmiş-| yordu. de duruülursa durulsun, netice ayni- Böyle düşünürken dışarıda sebze-|dir: Mukavemet etmek, cesur olmak! Bulunduğu yerin yarısından faz-|cinin sesini duymuştu. Elinde para|ve her şeye hazır bulünmak. lasını ispat ederek alacağı lami ta-|çantası ile koşarak aşağıya indi. Seb-| — Ordre gazetesi diyor ki: şıyan aileni ntoprakları idi. Bu kü -|zecinin arabasını gane — güvercinler Şük şehir dük Gingston - İyon - Hil-|ve diğer hayvanlar sarmıştı. «Ufukta, geçen seneki eylül buh- delerin muazzam şatolarının gölgesi| — İki ingiliz hizmetçi kadını da seb-|"?DA müşabih bir buhran gözükü - Adof Hitler — Baştarafı 1 inci sahifede « yacaktır. altında âdeta eziliyordu. Lydia şimdiki halde sahipsiz kal- maş olan bu yerlere ne zaman sahip olabileceğini henüz bilmiyordu. Bu şey tahakkuk edinceye kadar kirala- dığı küçük bir evde kendi kendine| yaşamaktaydı. Sebaeci arabasımı ilk defa olarık ze ayırlmakla meşgüldüler. çehreli, tatlı gözlü delikanlı onu gö- rünce: — Bonjur, Mis.. Dedi, Lydia heyecanını göstermemeğe çalışarak: — Bonjur!. Diye cevap verdi. Gözleri onun bu küçük sokakta durdurduğu za-(açık renk gözlerien tesadüf edincr man civarda uçuşan bütün güvercin-| vüzü kıpkırmızı oldu. İki hizmete' lerin onu etrafını almıştı. Lydia onu| kadın gitmişlerdi. Sebzeci ona genr penceresinden görüyordu. hayvanlardan bahsedin duruyordu. O, genç ve sarışın bir adamdı.. Yü-|Eğilip yanındaki keçilerden birine zü ve elleri inanılmıyacak kadar be-|bir sebze kabuğu yedidikten sonra yazdı. Lydia onu ilk def aolarak gö-|birdenbire Lydiaya dönerek : tüyordu. Fakat o her halde buranın yabancısı değiddi. Güvercinler ve |- lerideki çayırda otlıyan kuzu ve ke- ciler onu tamıyordu. Etrafını almış-| lardı. O mütebessim bir yüzle bu! Fayvanların hepsine verecek bir seb- ze kabuğu buluyordu. N kadar merhametli bir. adama, benziyordu. Hayvanları çok sevdiği| belli idi. Bu, Lydia için çok mühim- di. Çünkü Lydia da hayvanlara çok düşkündü. Sebzeci 'ııfhdı Gç gün bu dar so- kaöktan geçiyor ve sebzelerini satı- yordu. Her defasında da hayvanlar| onun etrafini alıyor, hatta onun a- rabasını takip ediyorlardı. Bu genç adamın halinde bir kibar| hk ve iyilik vardı. Lydia onun nasıl| olup ta böyle halktan yetişmiş ve a- sil bir aileden olmadığına haytet e- diyordu. Üçüncü gelişinde - Lydia sebze almak içi naşağıya indi. Onün arabasına yaklaşark: — Bonjur! Dedi. ©, açık mavi gözlerini Lydiadan ayırmadan : — Bonjur mis! Diye cevap verdi. Lydia aldığı seb zeleri sepetine doldururken, güver- cinler başlarının üstünde uçuşuyor- lardı. Bir tanesi genç kadının kolu - nun üstüne kondu, beml'ı evimde var. Tüylerinin gü- zelliğini görseniz hayret edersiniz. Bu genç adamın sesinde öyle bir tatlılık vardı ki, Lydia kulaklarıne inanamak istemiyordu. Güvercinler. den ne büyük bir muhabbetle bahse- diyordu. Lydia parayı verirken bile ÖkaH devam ediyordu:? — Hava çok rüzgürli olunca bu zavallı kuşlar yollarına devam ede- | çıkararak kızıl saçlarını meydana bı-|dum da.. barmacak İhtiyar mez ve düşerler, bir yer| aralar. — Mis, dedi, dün-göce- anname saçlarınızın renginden bahsettim. Lydinya irkilmişti. Başını kaldı - rarak: —N edemek; diye mitıldandı, Ber den bus uretle bahsetmeğe hakkınız yoktur. Sonra çantasını açarak: — Ne veracoğim? Diye sordu. D—hk.ı.ıı.ı yıvı ona paranın üstünü Ön f retle bakıyordu. Niçin hıddeıl:nd ni anlamamış olduğu, açık ve sami mi bakışlı gözlerindea belli idi. Te rseddüd etmeden: Seçlarınızın rengi o kadar gü zel ki, dedi.. Bundan bahsetmekl sizi rencidle edeceğimi hiç zannetme miştim, Buranın fırtınaları pek şiddeti oluyordu. Bazı geceler rüzgür öyl müthiş bir küvvetle esiyordu. k Lydia yatağında titriyordu. Nasıl 6 luyor da bu kadar sakin bir memla ketin rüzgürı bu kadar coşkun olabi lirdi? Bu uykusuz geçen uzun gece İorda İ.ydla bup:6 geriç adumı düşü nüyordu. Gene böyle çılgın bir rüz ölirla geçmiş lmiliR ö ee vair sabah kalktığı zamanbahçesinde fır dnanın — şiddetiyle zedelenip yere Jüşmüş bir güverein buldu. Bu zavallı kuşu ateşin yanına ge trmişti. Donmuş küçük vücudüni ısıtmıak, onu teselli etmek istiyordu ir|Bu kuşun lisanını bilmek için Lydir bu anda her şeyi feda edebilirdi. Ö leye doğru bu küşü sebzecciye gö *ürmeği düştündü. O kendisine böyle kuşları topladığını, yeniden uçaral yolculuklarına davam ödecek hale g Hnceye kadar onlara baktığını söyle memiş miydi? Onu kolaylıkla - buldü. Bir kac| ” kişiye sormak kifayet etmişti. Uzak tan kapının önünde ihtiyar bir ka- dın gören Lydia başından şapkasın: taktı. İhtiyar kadın şüphesiz onun anne| Beyaz|Yor. Bünun karşisınada, kuvvetli ve müttehid bulunmalıyız. ÖCcüvre gazetesi diyor ki: «Polonyanın azimkârlıği, — valnız Danzige verilen notadan değil fakat Ayni zamanda pazar günü krakoyi- deki büyük tezahürlerde mareşal Smigly - Rydzin nutkundan da gözü- küyor, Bu azimkârlık, semerelerini vermeğe başlamıştır. Danziğ ma- kamlarının Polonya notasına v-rd!k- leri son kat'i cevap, hiç olmazsı dilik, Almanyanın Polo: kârlığı karşıamda yaz vişi tespit eylemektedir. bir gerile- Varşova, 8 (A.A.) — Vieozir Var zavski, gazetesinin yukarı Silezya - la Alman kıtalarının tahş'dine dair Kutoviçten verdiği bir habere göre umâ günü yedine) kolorduya men- d bAZI er otomobille hu « bir kaç kilometrelik bir mesa- 'eda kâin Zabize mintakasına gel - nişlerdir. Bu m BF bütün u- 1 binalarla mektepleri İşgal et- nişlerdir. Paris, 8 (Radyo) — Münihten hnan haberler: göre, Hitler, ordu €e donanma komutanlarını nezdine| bugün mühim bir kon- istir, Bu konferansa hemmiyet verilmektedir. epetih içinde duran güvercini almak şin elini sepete sokmuştu. — Evet, bunu da diğerlerinin ya- una koyarım. «Sepetin içindeki eli ydianın eline temas etmişti> Ne ka lar zayıf hayvancık diye ilâve etti. ki üç gün içinde iyi beslenir. Beraberce güvercini kafese koy- lular, Kümeste on kadar güvercin rardı. İçlerinden üç tanesi de ıslak Je titrek bir halde idiler. — Bu üçünü bu sabah buldum. Zavallı hayvancıklar. Rüzgâr ve fırtına devam ediyor- la. Lydia bir hafta içinde ona iki gü vercin daha göndermişti. — Artık /ydia bu küçük kulübeye her gidi - inde kalbinin heyecanla ve saadetle rarduğunu hissediyordu. Katiyen su hissinden utanmıyordu. Bu defa la elinde bulduğu bir güvercinle © kulübeden içeri girince ana il oğlu vemek masasında buldu. Yemek ye- mek üzereydiler. — Oh, affedetsiniz, dedi. Vakit- siz geldim. Cene bir güvercin bul- anne: — Çok lütufkârsınız. Mis, dedi.|dü,. ŞANADOLU) I Borsa-Pi yasa I Zahire borsası İZMİR 16947 kilo yapak — 88 — 88 886 kilo balmümü 79 82 B.Turgud Türkoğlu — Baştarafı 1 inci sahifede — leri arasında benim de Ankaraya şçağırılmaklığım bu hazırlıklar için- di. Kongrede no konuşulacağımı, ya- hi ruznamenin neler ihtiva edeceği- ni bilmiyorum. Fakat şunu söyleme- liyim ki ticaret vekâleti, ticaret ve sanayi odalarından memleketin eko- nomik menfaatleri bakımından aza- mf istifadeler temin eylemek azmin- dedir. Binaenaleyh memleketimizdeki o- da ve borsaları da ona göre wslâh e- decektir. Yani fazla odaların ve bor-|, saların lâğvı, yahud ihtiyaç görüle- cek yerlerde yenlilerinin açılması, ticaret ve sanay! odaları ve borsalârı kanun ve nizamnamelerinde esaslı tadiller yapılması melhüzdür. Titcaret ve sânayi odalarmın umu- mi bir ahenk dahilinde çalışmaları da aranılan — gayelerden — biri olsa gerek. Yüksek vekâlet hazırlıklarımı ta- mamlayınca hazırlıyacağı mevzuları odalara, borsalara göndererek mü-; talealarını isteyecek, ondan sonra da ruznamesini, Ankarada toplanma gününü tespit eyliyecektir. Sanayi odalarına gelince, takdir edersiniz k; bu mevzu müstakilen -İyükdek iktısad vekâletin! alâkadar eder, Bu vekâlet, lüzum göveceği yerler- de sanayi odaları kuracaktır. O tak- dirde yani sanayi odasının kurulaca- ğı şehir ve mevkide ticaret odası üy- rı, sanayi odası ayrı olaryak çahışacak tır. Bana sanayi odalarının lüzumu o- lup olmadığını soruyorsunuz. — Pak tabildir ki lüzumu var ise tesis edile- cektir. Lüzumu yok ise tesis fazla bir külfet olur. Memleketimizde şimdiye kadar sa nayi zümresinin işlerini d et o daları görmekte ve bunun için de ti- caret ve sanayi odaları namini taşi- maktadır. Daha başka memleketlerde de bu şekilde tonlu odalara raatgelinmek- tedir. Hatta bazı memleketlerde sa- nayi daha fazla ilerleyince gene ©- dalari iklye ayırmıyorlar, Ticaret ve sanayi odasında birl ticari, diğeri sınaf olmak üzere müstakil iki heyet kuruluyor, böylelikle ayni çatı altın: da ve fazla masraflara boğulmadan aranılan gayeye varılmış bulunüyor | Benim tahminime ve kanaâtime göre bizde de böylece hareket edil- mesi daha muvafık olur. Çünkü: Müstakil olarak kurulaçak bir odas nm Masrafım temin eylemek hem zor, hem de sanayicilere yıkımlık o- lur. Şüphe etmemelidir ki alâkadar- lar bu hususları eyice tetkik ederek ona göre en hayırlı bir neticeye va- racaklardır. Odamızın Birincikordonda eski (Spörting kulüp) yerinde şehrimizin ve şehrimiz ticaret âleminin şerefi ve mevkii İle mütenasip bir (tücear ku- Mübü) İnşa ettirmesi esk; bir emeli, bir gayesidir. Kulüp yerini satın almış bulunu - yoruz, İnşa edilecek kulübün proje- leri yaptırılmıştır. Yüksek vekâleti- mizin müsaadesi de alınmıştır. Binanın münakasa ilânı da gazete. Tere verilmiştir. Yakımda inşaata başlanacaktır. Tlkbahara kadar inşaatın biteceğini tahmin edebiliriz. ANKARA Sterlin 5.98 Dolar 126.678 F. Frangı 3.355 Liret 6.6612 İsviçre , 28.605 Florin 67.BA Rayşmark 50.835 Belga 21.6175 Drahmi 1.0825 Leva 1.66 Çekoslavak Kr, 4.3875 Peçeta 14.035 Zlati 23.8425 Pengü 24.4525 Ley 0.905 Dinar 2.8925 Yeh 34.62 İsvaç kr. 30.5565 Rüble 28.90 ESHAM ve TAHVILAT ANKARA 1983 Türk borcu 11. 19.42 peşin 1988 65 F. v elkramiyeli 19.10 Sivas - Erzurum hattı istikrazı 1ll. 20— Sivas - Erzurum V. 20.—. Harp başladı Halkın geçiraiği yer- siz tir te'âş 3 Ağustos: Danzige sekiz on kilometre mesa- fede olan Zopot plâjlarında bugün mühim bir hâdise cereyan etmiştir. Sabahleyin ufukta görünen meç - hul harp gemilerinin toplar atarak Vribirlerinin üzerine hücum ettikle- rini büyük bir heyecanla gören Zö- pot halkiyle plâjda banyo yapanlar, derhal, — Harp başladı! Harp başladı! Nidalariyle bağrışmaya başlamış- lardır, Verdikler? bütün izahata rağmen bu paniği tevkif edemeyen zabıta kuvvetleri, nihayet halkın trenlerle le Danzige, yahud akm u'mı!orir—e ma. nİ vlımımıııırdır Neden sonra bu harp gemilerinin Mmanevra yapan Polonya filosu oldu- Ru anlaşılmış ve o vakit umumi en« dişe zail olmuştur. Mülteci Yahudiler «— Baştarafı | ineci sahiffede — müddet evvet-Köstenceden — Parita iruna binmiş ve Rodos adasına hareket etmişlerdir. Fakat Rodosta- ki italyan İdaresi, bu musevilerin 1- daya çıkmalarına müsande etmemiş- tir. Bunün üzerine gemi, Rodos adasın dan tekrar Köstenceye hareket et miş, izmir körfezi önünden geçerken rotasını izmir istikametine çevirmiş ve İzmir limanmma gelmiştir. Çek yahudilerinin izmire çıkmala- | rina müsaade edilmemiştir. Kaptan, geminin Rodos adasına gittiğini giz- lemiş, Köstenceden hareketle istan- buldan geçtikten sonra Rodos ada- sına giderken izmir körfezi ağzında vapurun makinesine sakatlık â&rız olduğunu mecburen izmir limanı- na iltica ettiğini, makinenin tamirin- den sonra izmirden ayrılacağını söy- lemiştir. Fakat gemide kömür, su ve komanya yoktur. Para da mevcud değildir. Gemide bulunan musevile- rin de para ve komanyaları, suları bulunmadığı anlaşılmıştır. Kaptan, geminin istanbuldaki acentesine tel- sizle geminin vaziyetini bildirdiğini, Lydia başını kaldırı; adama|siydi. Ve kendisini muhakkak saç-|Size de bir tabak koyayım mı? Bi- Lydıı sarardığını ve bayılmak ü-| para istediğini söylemiştir. Gemideki baktı. Fakat onun m:ı'::ç parlak|larından tanıyacaktı. Fakat ona da |zim yemeğe tenezzül eder misiniz? İzere olduğunu hissediyordu. ha yaklaşmadan yan kapıdan genç T NL y N adam çıthmııd. Lydiayı .huneı rahatsız olmayın.. Ben yemek yedim | getirdiğim diğer iki güvercin ne ol-| den sahile işaretler yapmakta, ba - nufuz vardı ki, bilâihtiyar yeniden başını önüne eğdi. Sebzeci gayet ya-, vaş bir sesle hâlâ anlatıyordu: — Böyle düstükleri zaman onlatı alıp evime götürdüm. Kendilerine| gelinceye kadar, hava iyi oluncaya| hiç şaşırmadı. Sanki onu çoktan bek- — Çok rica ederim.. Benim için Ve bunları söylerken gözleri ma- liyormuş - gibi tatlı bir tebessümle|sanın üstünde duran yemek tabağı- yaklaştı. X Lydia: na tesadüf etmişti. Bu tabağın içinde bezelye ilk piştrilmiş bir güvetein kulu enlara bakarım.. Sonra salve-İ|müşolan bir güvercin getiriyorum | dı. Parmağı ile işaret ederek: dedi. Onu yanınızda saklıyacağınızı — Bu nedir? diye mırıldandı. S— — Ohe dedi. Ya çarşamba günü du? Sebzeci gene kederle başını sallı- yarak, içini çekti: — Onlar da öldüler. — Mis, hiç üzülmeyiniz. Hanynin yahudiler, kadın, erkek, çocuk, yarı çıplak vaziyette geminin güvertesin- garmaktadırlar. Zabıta, gemiden her hangi bir su- retle çıkılmasına mani olacak tedbir- leri almıştır. Kaptana, limanı ter- — Size dün geceki fırtinada düş-|görünce büyük bir heyecana kapıl- Şuııdı ihtiyar kadın söze karışmış-| ketmesi de tebliğ edilmiştir. çinde güvercin olan sepeti göğsü üs- Kuvluduı tıpkı müşfik bir anne|ve kendisine iyi bakacağınızı biliyo-İnazartesi günü getirdiğim güvercin|bu hayvanları gayet eziyetsiz bir su-|tünde sıkarak titrek adımlarla kapı- Lydia ıygıgııı; önünde ne oldu? rette öldürmek tarzı vardır. Başları- siz ölüverirler. Lydianın gözleri büyümüştü. L ya yaklaştı. Ve bir çılgın gibi dışarı Bir müddet uzun uzun Bakistılar.| — Sebzeci mükedder bir tavıtla ba-' nı bir bardak suya sokar.. Hiç eziyet-|çıkarken mırıldanıyordu: Bu defa bu bakısmadan, genç kadın| şını sallıyarak ona baktı: — Oh... İhiç sıkılmamıştı. Delikanlı küçük bir| —Biqınhyvınılıü.oııuölrl Evet.. Evet.. Hiç eziyet ı etmeden. —— N 9 Ağustos 1939 ÇARŞAMBA RADYO -İ| PARA BORSASI | Bugünkü psogram 1639 M. 183 Kos./120 Vw Kw. T. A. G. 19.74 M. 15193 Kox./20 | Kw. T. A. P. 31.70 M. 6465 Kas./20 Kw TÜRKİYE RADYO DİFÜZYON POSTALARI TÜRKİYE RADYOSU ANKARA RADYOSU T 12.30 Program 12.35 Türk muziği - Pl. 13.00 Memleket saat ayarı, Ajans ve meteoroloji haberleri, 13.15-14 Muzik (Karışık program - PL) Akşam neşriyatı: 19.00 Program 19:05 Müzik (Hafif müzik - PL) 19.30 Türk muziği (Fasıl heyeti) 20415 Kon: 20.30 Memleket saat ayarı, Ajans ve meteoroloji haberleri, 20.50 Türk muziği 1 — Tatyosun Suzinak peş- revi 2 — Arif bey Suzinak şetki Beni bir lâhzacvhili/B, (.(4 Beni bizar ederken 3 — Arif Bey Hicazkâr şar” kı bir halet ile süzdü gene 4 — Hiristo Hicazkâr şa: görünce gerdanından 5 — Ud taksimi 6 — Hicazkâr türkü akşatl olur güneş gider. 7 — Hicazkâr saz semaisi 8 — Osman Nihad kârdili 9—H.ı|l türküsü Me bi 1 me’ı 1.30 Haftalık posta kutusu 21.45 Neşeli plâklar - R. 21.50 Müzik (tangolar . Pl.) 22.00 Müzik (küçük orkestra şefi Necip Aşkın) l'm_ Hans Thaler kukuk po mi geçidi d 3 — Robert Stolz Prat ağaçlar tekrar çiçek açıyof : 4 — Emmetich Kalmazi bazhane pteasesi operetin İ) *& den Potpuri 5 — Ganglberg Benim çük teddi-âyım — (saksali parçası) 6 — Emmerich Kalman # sen (vals) 7 — Brusselmans Felemet' |" #üiti No. 3 karlı manzara — İş 8 — Leopold Karlsbad h Tasi 9 — Jac. Grit marş Sön ajans haberleri , zi esham, tahvilât, kambiy? nukut borsası (fiyat) 23.20 Müzik (cazband - Pl.) 23.55-24 Yarınki program. 23.00 oktor B. Behçet Uz. ÇÜCÜK B Hastalıkları mütehassısı Hastalarını 11,80 dan bire K#”İ, Beyler sokağında Ahenk m yanında kabul eder. ımtl ÜUmumf neşriyat ve yazı işleri miüdürü y HAMDİ NÜZHET ÇAN İDAREHANESİ İzmir ikinel — Beyler C. Halk Partiri binam (Çi Teleraf: İzmir — ANAP TELEFON: 2776. Posta İt ;lî"? ABONE ŞERAİY Yuluh 1400, Altı ayltdt Kruştur. €i S Yabaneı raemleketler 4 abone ücreti 27 Jiradırı | Günü gecmiş nüshalar 25 ANADÖOLÜ MATBAAS ııwlıl”— STİR — : ı.mu.,..ıu.k,.m.u ÜY K | N z—A—ı._.ıh.ua—— '——ı | 1 Ki