9 Ağustos 1939 Tarihli Anadolu Gazetesi Sayfa 2

k e. ll FIKRA — Rende İRFAN HAZAR Yazı yazmak demek, her şeyden evvel kâinatla, hâdiselerle ve bizzat kındimizle büyük bir mücadele kabul etmek demektir. Yazı yazmak filli, dikkat edilecek olursa, biraz da gayri tab'idir! Hayat, yaşanmıya ve tekrardan kaçmak suretiyle parça parça tatıl - Omuya mhsus bir unsur olduğuna göre, yürüyen hayat içinde arasışa “tevekkuf ederek orda görülen seyleri yeniden görmiye, yenilen şey- “leri yen'den yemeğe, öpülen şeyleri yeniden öpmiye ve üzerinde du - rup düşünülen şeyleri, yenidn durup düşünmeğe çalışmak her halde tehammülfersa bir iş olsa gerektir! Lâkin, hayatın akışına kendilerin; koyuverenler ve bir saman çöpü gibi dünya yüzünden akıp giderek gördükleri ve yaşadıkları hâdise - ler? m'yanlar, sırf nebati bir hayat geçirmiş olanlar değil midirler? Büyük mütefekkir, tekrar görmek ve tekrar yaşamak fiilini ne ka- dar gayri tabii bulsa da, gene onu kusurlariyle birlikte kabul eden ve sırtındak! en ağır hâdiseler yüküyle gene eline kalemi almış bulunan adamdır. Edebiyat tarihlerinde fotogsaflarına rastladığımız simsiyah olmuş yazı müsveddeleri, meşhur muharrilerin yazı yazma muvacehesinde gekdikleri büyük ıstırabı ve alın terini ne güzel bize gösterirler! İlham, sacma bir seyd'r! Kendinizi kamçılıya karaçılıya masanızın başına çivileyiniz ve içi. — mizden gelen her türlü menfi isyanlara, menfi tehevvürlere kulak as. mıyarak çalışmıya başlayınız! Göreceksiniz ki, en yorgum zamanınız- da bile kend! ikdam ve gayretiniz size hazineler kazandıracaktır. Amerikalı Edison haklı olarak dehanın yüzde doksan sekizini çalış- ma diye tarif ederdi. En zavallı bir zekâ seviyesine malik olan dostu- nuzu zorla okumaya, düşünmeğe ve icabında terlete terlete yazı yaz- — dırmıya çalışınız! Üç dört aylık bu savaşınızla arkadaşınızı orta dere- cedeki bir zekâ sev'yesine ulaştıracağınız muhakkaktır. zannedildiği gibi okuma ve yazma ameliyesi, kafaları- mızı birer malümat anbarı hal'ne koymaz. Okuma ve yazma, bir nevi marangoz rendesine benziyen ve mütemadi surette zekâmızı yontarak #nceltene, bize yeni yollar, yeni ufuklar açmağa çalışan; ve muhake - memizi, (rendelendiğimiz nisbette) keskinleştiren bir unsurdur. düşünmemek mümkün değildir. Yazı yazma fiilini gayri tabii telâkki etsek dahi, onun büyük sanat- bahşettiği yeni kuvvetler, yeni hamleler, ve yeni yeni rendelen. meler dolayisiyle onun kazandığı yepyeni incel'kler önünde heyecanla Alınteri, zamanında insan oğlunu peygamber yapar! ariken - İntikam almağa kalkan - ihtiyar mahkemede ; Maktulün, hakikaten torunu olup olmadığı tesbit edilecek Adliye binası dahilinde katil san- dalyeci Mustafayı öldürmek kastiy- le tabanca kurşuniyle yaralayan Ri- zeli 76 yaşında Mehmed ile kendisi- | neyardım etmekle saçlu oğlu Ali haklarında müddeijmumilikçe yapıl- makta olan tahkikat sona ermiş, suçlular, meşhut cürümler kanunu- na göre dün öğleden evvel mevkufen Ağırceza mahkemesine sevkedilmiş ve muhakemelerine — başlanmıştır. Müddeiumumiliğin esas talepname - sinde maznun Mehmedin Türk ceza kanununun 450 inci maüddesinin 4 üncü bendine göre muhakeme edil- mesi istenmiştir. Bu madde, idam cezasıni müstelzimdir. Fakat wene talepnamede — müddelumumilik 62, S1 ve Bö ıncı maddelerinin de naza-! rı dikkate alınmasını istemiştir. 62 inci madde suçun teşebbüs mahiyetin den nazaren, 51 inci madde hüdise- de tahrik bulunduğundan, 56 1mcı madde de suçlunun yaşının 68 den fazla olduğundan bahsetmektedir. “Bu maddeler, suçlunun cezasının tenzilini icap ettiren noktaları gös- termektedir, İhtiyar Mehmed ve oğ- Ja Alinin Ağırceza mahkemesinde öğleden evvel muhakemelerine baş- lanmış, evvelâ haklarındaki müddei- umumilik talepnamesi okunmuş ve sonra — istlevaplarına — başlanmıştır. Mehmed, Rizeli, 76 yaşında olduğu- nu, sabıkası olmadığını söyledikten sonra vakayı şöyle anlatmıştır: — Mustafanın öldürdüğü Ahmed Küuş benim torunumdur. Onu elimde büyüttüm. Öldürüldüğünü Manisa - nın Saruhanlı köyünde bağ bekçiliği yaparken haber aldım, müdhiş bir teessilre kapıldım. İzmire geldim. Adliye binasında merdiven başında bekliyordum. jandarmalar, torunu- mun katilini mahkeme salonuna gö- türmek için merdivenden çıkarırlar- ken büyük bir heyecana kapıldım. Zaten bir gün evvel çok fena bir vas , ziyette kalmıştım. Ekmek yemek ak- hma bile gelmemiştir. Yalnız sigara vve su içiyordum, Torunumun katilini * görünce kendimi kaybettim ve ta. bancamı çıkarıp ateş ettim. Başka bir şey bilmiyorum. Müteakıben Ali dinlenmiş ve hâ- isede hiç bir alâkası bulunmadığı- nı, Mustafaya el kaldırmadığını söy- lemiş, — Ben masumum, Boşubaşuna tev kif edildim, Hapishanede yatıyo- rum. Ailem efradı perişan vaziyette kalmıştır. Hâdisede alâkam olmadı- ğına göre serbest bırakılmamı rica ederim, Demiştir. Daha sonra şahidler dinlenmiş ve vakayı gördükleri gibi anlatmışlar - dır. Şahidler, Mustafanın jandarma muhafazasında merdivenlerden — çı- karilırken bir silâh sesi duyduk- larını, koşup baktıklarını, Mehmedin elinde tabanca gördüklerini, Musta. fanın bu tabancâyı Mehmedin elin- den Kkâaptığımı, jandarmaların da Mustafanın elinden tabancayı aldık- larını, Alinin 6 srada ihtiyar Meh - medi geri doğru çektiğini, başkaca hâdiseye karışmadığını söylemişler- dir, Mahkeme heyeti, Mustafanın ha- pishane önünde öldürdüğü Ahmedin, hakikaten Mehmedin torunu olup olmadığını tahkike ve Mehmedin sa- bıkası olup olmadığının Rizeden s0- Tulmasıma, Alinin hâdisede alâkası bulunmadığına göre serbest bırakıl. Masına karar vermiş, muhakemeyi ö. nümüzdeki Cuma gününe bırakmış- tır. es ut bir evlenme Yeni Asır refikimizin riri B. İsmail Hakkı Ocakoğlunun| kerimesi Bayan Türkân İktısad Vekâleti ihracat kontrolör-| (ANADOLU) Ü B U A LA |— Şehir Dahili haberleri v H Bu;*nıu)a İştklar höyân_ Mükellef amele | de bir cinayet Maktul!, bizzat kendi arkadaşının kurşunu ile vurulmuş toplanıyor Bunlar yol inşaatına verilecek Vilâyetin bütün kazalarında yol inşaatı için amelei mükellefenin işe Evvelki akşam Bornava nahiyesi-İnın başma koşmuş, onun öldüğünü | davet edilmesine ve yollara sevkine nin Işıklar köyünde bir cinayet ol- muştur. Hüsnü oğlu Nureddin ile ar- kadaş) Mustafa, akşam üzeri köy kahvesine giderek oturmuşlardır.. Orada Aptullah oğlu Ali namında- ki şahıs da gturüyormuş. Al ile Muzs- tafa ve Nureddinin araları üteden- beri açıktır. Mustafa ve Nureddin, kahve içinde Alinin üzerine atılarak onu fena halde dövmüşler ve Nured- din, bıçağın) çekince, Ali, — Beni öldürmek istiyorlar, Diyerek kahvenin arka kapısından çıkmış ve tarlalar arasında kaçmağa başlamıştır. Nureddin ve Mustafa, akşamı Üze Fi bir miktar rakı içmiş oldukları için sarhoş halde imişler. Onlar da Alinin peşine takılmış ve koşmağa başlamışlardır. O sırada bir tabanca sesi duyulmuş, Mustafa, — Of yandım. Yetişin! Diye bağırarak yere düşmüş ve az sonra ölmüştür. Nureddin, Mustafa- kk— görmüş ve kahve halkı, hâdiseyi ha- ber alında telefonla Bornavâ jatıdâr ma komuütanlığını haberdârf etmiğ « lerdir. Gelen jandarmalar, Nureds dinle Aliyi yaklamışlardır. Hâdiâö tahkikatina müddelumumi muavin- lerinden B. Sabri Atamaner tarafın- dan el konmuş, gece geç vakte kadar şahidler istievap edilmiştir. Cinayet için kullamılan tabanca bulunama » mıştır. Bu vaziyet karşısında tâban- canın kim tarafından atıldığı da laşılamamıştır. Fakat dün yapılan esaslı tahkikat-| ta tabancanın Nüreddine &it olduğu ve Nureddin tarafından atilan kür- şanun, Mustafayı yaralıyarak öldür. düğü anlaşılmıştır. Mustafanın cesedi Memleket has- tahanesine naklolunmuş ve orada ©- topsi yapılmıştır. Tabanca mermisi- nin Mustafanım boğazına saplandığı ni ve içerde kemiğo rastlıyarak kal- dığı anlaşılmıştır. Tahkikata ehem- miyetle devam edilmektedir. Fuar hazırlıkları Bu sene, fuarda eğience kısmına ge“ niş mikyasta 9 uncu Enternasyonal İzmir fua- ti hazırlıkları büyük bir faaliyet için: de devam etmektedir. Fuar sahasında (2500) kadar iş- çi geceli, gündüzlü çalışmaktadır. Bu seneki: Fuarda atraksiyon işl, ne fevkalâde ehemmiyet verilmekte. dir. Bir çok pavyonlarda dekoras-| yon işlerine başlanmıştır. Bir hafta sonra Kültürparka halkın girmesi yasak edilecektir. Çünkü Fuar ko- mitesinin, fuar sahasında hazırladığı sürpriz teşkil eden atraksiyon tesis: lerinin gimdiden halk tarafından gö- rülmesi arzu edilmemektedir. Bunlar, fuarın sürprizleri halinde fuar günleri için saklanacaktır. »Bü- yük sergi sarayında Stand ve vitrin kiralamış olanlar, şimdiden dekoras- yen işlerine başlamıslardır. Vekillerimizden bir kısmı, yedi senebi devlet sefiri, meb'uslarımız, —kik Şehir d:şında rezaletler Bazı kadın ve erkek- ler yakalandı Vilâyet jandarma komutanlıjı ta- rafından İnciraltı plâjı gazinoları ile şehir civarındaki bazı kır gazino- ları gece yarısından sonra yapılan bir. teftişte — bazı erkeklerle bazı genç kadınlar münasebet halinde iken tu- tulmuştur. Bir otomobil içinde bir ka- diın ve dört erkek bulunmuştur. Bu şüpheli kadınlar muayeneye sevkedil miş, dördünün — cild hastalıklarına müptelâ oldukları anlaşılmıştır. Şehir dışındaki — gazinoların sıkı teftiş ve kontroluna ehemmiyet veri- lecektir. ———İAK— Sıkhat memurlarının terfii Sıhhat ve İçtimaf müavenet vekâ- letinin izmir vilâyeti teşkilâtma ait barem cedvelinin vilâyete geldiğini yazmıştık. Yeni bareme göre sıhhat memurları arasında bir çoğu terfi el. tirilmşitir. —oko—— Zivaret Şehrimiz İngiliz ceneral konsolo- su, dün saat 15,80 da vilâyet maka- etmiştir Ş vlgün yer veriliyor İzmir fuarının 20 Ağustos pazar gü- nü saat 18 de yapılacak açılma me iminde bulunacaklarını Fuar ko bildirmişlerdir. Fuar irin bayramı 31 e gece devam edecektir. «Dünkü, bugünkü, yarınki İz lir vapiyonus: çok gövel şökilde ha zırlanmaktadır. Bu paviyon, fuar mevsimi haricinde 8inema olaral kullanılan büyük binada hazırlan maktadır. Bu paviyonu ziyaret ede cek olanlar, İzmirin tarihi ehemmi yeti, güzellikleri, kıymeti hakkındı tam malümat elde edeceklerdir. Ticaret ve sanayi odaları, serg sarayından bir çok Standlar kirala mışlardır. Bu seneki fuarda yerli mamulât masnustı ve mahsüllerimiz, zengir şekilde teşhir edilecektir. HF eli Kalbine bıçak saplamışlar Tire kazasının Büyük Değirmen dere köyü civarında harman yerinde bir cinayet olmuştur. Ali oğlu 33 yaşında Hüseyin Be- del, harmanında kalbi üzerine bir bıçak sokulmak suüretiyle öldürül- müştür. Cinayet, esrarengiz bir ma- hiyet taşımaktadır. Katilin kim ol duğu belli değildir. Adliye ve zabı- taca katilin meydana çıkarılması için tahkikata ehemmiyetle devam olun-. maktadır. — ccm—— Liman faaliyeti İzmir Tî:oı ve sanayi odasınca muz ayı zarfında İzmir limanına 161 Türk, 4 Alman, 2 Amerikan, | Bel- çika, 5 Felemenk, | Danimarka, 2 Fransiz, 7 İngiliz, 4 İsveç, 14 İtalyan, 2 Polonya, 3 Macar, | Narveç, 2 Ro| manya, | Yugoslavya, 17 Yunan ve 2 Panama bandıralı olmak üzere 229 vapur girip çıkmıştır, Bu gemilerin gayri safi tonilato- su tutarı 128640 dır. ——coo——— Bıçak bulunmuş Şamnh sokağında sabikâlı Küçük taca alınmıştır. başlatmıştır. Vali B. Etem Aykutun reisliğinde toplanan vilâyet Gaimi encümeni, âmelei mükellefenin iş progfümıni tetkik ve tasvip etmiştir. Vilâyet nafla müdürlüğü tarafından hazırlanan bu programa göre bu yıl, mükellef amele usuliyle vilâyetin bir çok köyleri, yollarla şosalara bağla- nacak ve bu suretle vali B. Etem Ay- kütün yol programının tahakkuku için bir hamle gösterileciktir. İnşa edilecek yollar, motörlü, Mmotörsüz her türlü büyük nakil vasıtalarının geçmesine, kolayda manevra yapma- smna yarar şekilde yapılacaktır. Bu sene, vilüyetimizdeki köy Yyolların - dan çoğu tamamlanmış olacaktır. A. melel mükellefe başında — çalışacak fen memurları ile çavuşlara talimat verilmiştir. —— riz— Zavallı? Hastanede ö'dü Evvelki gün Urladan izmire gel- mekte olan şöför Neşet İtilin idare- sindeki 18 -Urla sayılı otomobil, Gü- zelyalıda Uçkuyular mevkünde yol kenarında oynayan Hüseyin oğlu 4 yaşında Mitat adında bir çocuğu çiğ- nemiş ve başından ağır surette ya- ralanmasına sebebiyet vermişti. Ka- zadan sonra şoför tutulmuş, adliyeye verilmiş ve yaralı çocuk, Memleket hastahanesine kaldırılmıştır. Mitat, hastahanede ölmüştür. Hâdiseye, şo- förün dikkatsizliği sebebiyet verdi- Hi anlaşılmıştır. y ——— 000 Harman yengını Bayındırda Kuruca köyünde Ko- zakavak mevkünde bir yangın ol- nuştur. Ali çavuş oğlu Mehmned Kal sana ait harman yerini temizlemek naksadiyle harman yerinde ateş ya- san Mehmedin oğlu 12 yaşında Mus- afa Kalkan, rüzgârın tesiriyle etra- fa yayılan yangını söndürememiş, Mehmedin buğdayları ve etrafta bu- » vak e de .v36 ÇARŞAMBA Doktorumuzun Köşesi “DAHİLİ HASTALIRLAR MÜTE. HASSISI DOKTOR M. ŞEVKİ UĞUR DİYOR Kl: Iyi yaşamak, ça- bık ölmek değildir Her doğan mahlük yaşamak için didinir ve çalışır bu acıklı hale o mahlük doğduğu — günden itibara boyun eğer, durur, hayatını tanzi Jedemeyen yaşayış yollarını sapıtan canlılar hiç şüphe yok ki, bu çarpış- mâ sahasinda bocalür, dururlar in- |sahlar tânlı Mahlükların en mükem- mel sayıldıkları için en düzenli f şayış ve foraklı bir hayat ge leri zannedilir. Birçok insanlar var- dır ki her şeye rağmen hayatların- dan çoök memnundurlar, Hayat alanındaki — bu kıvançisrı maddi ve manevi hallerde oldukça |kuvvetlidir. Çönkü kendi yaşayışta- rında çök zevkli ve neşeli — hisler'e dolüdurlar. Bunlar acaba İyi şıyorlar? Bundan başka b'r çok sanlar vardır ki hayatlarını yekne- sSak işlere vakfetmişlerdir. Ayni dâ yürümelerinde hiçbir mani gör. mezler. Bu gibi insanlar tabiat'yle maddi ve manev? sahada oldukça iyi yaşadıkları fikrinde. olabilirler. İnsanların — birçoğu da az yaşa. mağı tercih ederek kendi hayat yo!. Tarında sıihhi olmiyan şek'lde yüvar. lanıp dururlar, Kendilerini, vücudlarını yıprata. cak, ezecek yollara saparlar. Bunla- rin yemelerinde, içmelerinde — inti- zam yoktur. Zihni ve cismel yorgun- luklar içinde çalışırlar. Dimağ, kalb, küuraec'ğer, mide böbrek gibi vücud makinesinin en mühim organlarını mühlik uçurumlara sürükliyen bir- çok sullastimallerde bulunutlar. Bu insanlar en acınacak insanlardır. Bunlar boyuna ispirfolu içkiler iç mekle uzviyetlerini zehirler, nikotir gibi kalbin ve kan damarlarının, te- neffüs yollarının, akciğerin mütbiş ve biaman düşmanı tütünü de kullan. maktan çök'nmezler, İspirtolu içki- Te NFK Yikir Eiha ait asabi cümle ve' karaciğerde ne büyük ve öldürücü bir tesir yaptığını binlerce misali ile görüyoruz. Zamamımızın en-büyük folüketle- rini yarâtan ve insan vücudunu Ko- miren verem, kanser gibi öldürücü hastalıklar yetişmiyormuş gibi İçilen ve yenilen zehirlerle de AZ zamanda birçok insanlar #elâkete — sürüklen- mektedir. Kan damarlarının katılaş- mâsı, kalb ve karaciğer hastalıkları unan daha bir kaç harman tasnâmen yanmıştır. 3500 kile'saman yanmış- vır, Yangıni, Devlet Demiryolları ida. resine ait ve hat kenarında bulunan 21 travesi de yakmıştır. Buca suyu Buca içme suyu dahili şebekesi in- gaatı için bölediyece hazırlıklara baş- lanmıştır. Belediyeler bankasından Buca belediye relsliği tarafından is- tikraz edilen para ile, Buca suyu da- hili şebekes'nin ikmali bir zaruret halini almıştır. Halk bu meseleden çok şikâyetçidir. Suyun hariç şebe- kesi geçen sene ikmal edilmiştir. — Z p « eytin işleri İzmir bölgesi zeytincilik mütehas- sisi B, Nazım Kılıç Manisa, Kasaba, Kemalpaşa, Çeşme, Foça ve Mone - men havalisinde zeytin mahsulleri- nin vaziyetini tetkik ederek izmire dönmüştür. Manisanın Muradiye, Çobanisa havalisi ile Kasaba, Kemal. paşa, Foça ve Menemen havalisinde zeytin mahsulü bereketlidir. Urla kazası ile Çeşme kazasının bir kıs - mında mahsul az ve küçük tanelidir. ——0000—— Bir yangın daha Evvelki gün Buca nahiyesinde Siıt-| mapınar mevkli üzerinde Giritli B. Tevfik Kalıpsızm — zeytinliğinden yangın çıkmış, 25 zeytin, 200 çam ve 8 incir ağacı yanmıştır. - Yangının kâsten ika edildiği hakkında bazı deliller görülmüş, ehemmiyetle tah- kikata — başlanmıştır. Kirbekçileri, yangın çıktıktan sonra Sıtmapınar, mında vali B. Etem Aykutu ziyaret|Hüseyinde bir bıçak bulunmuş, zabı-| tevkifnden kaçan bir adamı yakala- mışlardır bundan ileri gelmektedir. Az yaşamak ve fakat eğlenceli, zevkli bir hayat geçirmek istiyen in- sanların pek çoğunu, ellerinde ka- dehlerle tehlikelere, uçurumlara dü- şürürler. İnsan için yaşamak ve hayat, mu- kaddes bir vazifeyi görmek içindir. Vücudun bir kuvvet santrah olan m'- deyi alelâde bir torba sanarak zehir- li maddeyi oraya doldurmak bir zevk — bir eğlence zannediliyorsa çok hazin- dir. Vücud makines'nin, her organte m değil, bu makineyi teşkil aden hef hücrenin -hayatını muhafaza etme$ zaruretindeyiz. Yaşamak ferahlı bi hayat geçirmek demek, vücudun #âi” liğını ve sağlamlığını koruyarak #” çirilen bir hayat demektir. Yoksa YA" şamak çabuk ölmek demek değildir: Nafiada terfiler Vilâyet nafıa müdarlüğü başkâti?' B. Tahir Akbulut, yeni teşkilât kanli” nuna göre iki derece birden terfi *” tirilerek muamelât — şefliğine uı.v'; olunmuştur. Diğer nafıa kâtipleri birer derece terfi ettirilmişlerdir- Terfiler İzmir Ağırceza mahkemesi "”, kütiplerinden B. Hasan Girgin, Hüsnü Uğur ve ibrahim Güzeyil ni barem teşkilâtina göre MA 20 liraya, B. Hüsnü ÖOlganin 16 liraya iblâğ edilmiştir. Mezuniyet Müddeiumumt humıııvînl hid Özbulak, aylık mezuniye çirmek üzere istanbula gitti müddelumum! muıv!nledn“:'“ Nadir Rner, müdde'umumi DAT iyinlik vazifesini faya başlamı” nn