ÇANADOLU) — N : ge- ıMareşahnKuşada-' sında istikbali Halk, büyük askeri Manisa Muallimleri Hatay yolunda Se;'âhat nasıl kararlaştı - Manisadan hareket- yollarda neş'eli saatler Yıllarca anavatandan uzak kal-|Fakat burada bir kaç kompartman Muş bir yurd parçasını görmek aşkiy-| ayırtırız. Endişeye lüzum yok. le Manisadan kopan ufak bir çiğ| Beş temmuz sabahı Gaz; okulu - Hatay yoluna doğru akarken, yol in-İnun bahçesinde kazalardan gelenler tibalarını kısaca gazeteye yazmağı de toplanmış, herkes neşeli — sessiz faydab buldum, Bu suretle bütün ar- geçen hayatta biran için kendimizi kudaşları da beraber bulundurmağa işlerden hayat kaygularından uzak- “Çalışacağım.. laştırmış oluyoruz. Vilâyetin 460 Bu sehayate nasıl karar verildi: |öğretmeninden ancak 88 kişi bu se- Otuz üç kişiden ibaret Manisa ka-| yahate katılabiliyor. Bir gezi komi- Za Ve köylerine yayılan arkadaşlar'tesi seçiyoruz. Başkan eksper Celâl hasıl harekete geldi. Buradan başlı-| Gürsoy yardımcılar da Enver, Sekine yalım. Şeref. İmtihanlar arasında meslekt neş| — Gezi için ufak bir konuşmadan Fiyat için maarif müdürlüğünde top-| SOnra "“"V“';:'ı’"— *!“'““;4';' b ribirlerini - uğurluyorlar. Sallanan lanmış, bir Iki arkadaşın daha n!- Gi ni BAzA M örsinda izim u Mesini gözlüyorüz. İzmirin ve Mani- Hüi Fdvad balik İN bir- yere'yE Sanın çok iyi tanıdığı ve sevdiği Ma-| gıldık, nisa kültür direktörü Rauf İnan bu| — Yolda: , bir kaç dakikalık bekleme saatini| Toplanmak bir yerde olmak için ,hissettirmemek için bir taraftan ma- hıı:l ayakta 'v:ı lımırılpııı-tıı:ııı:t arala- a işleriyle ülken, diğer ta-|Müdayız. Şarki söylemek - istiyoruz. Tftan Manlak öğrelmeni olup hâlen S€s daiyor. Bereket vemin gen ve D mneşeli arkadaşlar ayakta kalmanın Hâtayda bulunan Lâtif arkadaştan| , urabını gidermeğe, yolun nasıl Beliiş, Hatay 28 nisanına ait bir des-| geçtiğini anlatmamağa çalışıyorlar. te fotografı uzatıyor. Bakıyoruz, ko- nuşuyoruz. Biraz sonra ilâve ediyor: Yılan gibi kıvrıla kıvrıla ilerliyen trenimiz, tütün, buğday bostan tarla- -—Bu sene kazalara yaptığımız seyahati son defa Balıkesire yapa- Bundan bir kaç ay evveldi. Bir hafta tatili esnasında malikânesine coşkun tezahüratla 'asalkayank vöm : KÜTER eui karşıladı a. Yazmakta olduğu tazumlu bir d i) — Kuşadalı nutku bir kaç dakika için bıraktı. kxığu“muı(l::lnndı)ı&dhîlınm- Sevdiği resimlere benziyen bir resim yük kumanlarının sevgisi ile neşeli birdenbire gözlerini çekmişti. Mev- ve taşkın bir gün yaşamışlardır. Ma-| ZU'ün fşikâr cüretine rağmen çok a- reşalın İzmire teşriflerinde Kuşada- kademik olan bu eser, bir yılanı tes- sına uğrıyacağını öğrenen Adalılar| Hir etmekle meşgul yarı çıplak - bir bir kaç gündür misafirlerini karşıla-| Kadımı gösteriyordu. Hitler bir an bu mak. için hazırlıklarda bulunmakta resime dikkatle baktı.. Onu çok mü- idiler. kemmel buluyordu.. Bu sabah mareşalın İzmirden ha-| Hitler ressamı reketini haber alan halkın bir kssmı| Kendisi de, yaşamak için bizzat ilerini için Selçuğa|resim yaptığı zaman dikkatle ha- kadar gitmişlerdir. Büyük misafir sa.|tırlar. Romada Mişel Anjila biran at onda hususi otorayla maiyetlerin.| Yalnız bırakılmasını istiyen adam, deki generallerle birlikte Selçuk is-| bir Alman tarafından yapılan bu çıp tasyonunu şereflendirmişler ve ken-|lak kadını büyük bir sanat eseri di- dilerini istikbal için daha sabah er-| ye tasdik ediyor. Alman devlet reisi- istasyon önündeki cumhu-|nin kaşları birdenbire çatılıyor, yü- riyet meydanında toplanan beş bin-|zü kuvvetli bir memmnuniyetsizlik den fazla halkın ve köylerden gelen| fade ediyordu. Hitler düşünüyor kİ köylülerin hatırlarını sormuş ve coş-| Alman müzelerinin mahzenlerinde bu gördüğünden çok farklı bir zekli kun tezahürat içinde otamobillerine binerek K hareket etmiş-| eseri olan tablolar vardır. Orada, fil- lerdir. hakika, kornişlerden çıkmış fakat he Kuşadasında büyük mareşllarını| nüz yırtılmamış, kendilerini her tür- görmek için erkenden yollara dökü-|lü mecburiyetlerden uzak ve serbest len halk, şehrin dışındaki spor saha-| addeden artistlerin tabloları bulu - sı önünde misafirlerini karşılamış -|nuyor. Bunlar Alman ve Pransız sa- lardır, natkârlarının — eserleridir. — Meselâ: Spor sahası önünde istikbal me -| Liebermann, Corinth, Corith, Kokos- rasimi yapan bir bölük askerin önün|*hka, Gaugia, Matissin ve Van Go- den geçerken hatırlarını sormuş ve| Sh'in, bir buhran esnasında kendi ku- nasılsınız demiştir. l!ıuıı kesen o deli ressamın eserle- Halkın coşkun tezahüratı ara -|" sında askerin gür sesi: | ları ve nihayet ufak tepeler arasında ilerliyoruz. Almanların Führeri düşünüyor. caktık. Bunu uzatalım. Uzatalım Ha-| Sonfaya kadar sade bir düzlük, ye| — — gaşoli, — Fransız NIHHİINLM *lkîe'wl:l taya kadar. Fillik.. Bir endişemiz var. Direktörü-| — p, * SAf e**.i:ı]:u ı;nm;n îwı.a::aıu:?ı; Hep beraber: müz, Rauf İnanın mezuniyeti gelme- SZıı,nM“ıı uh"'“'de Ku m. ğ l;: or. Bunlar n — Muvafık. miş. Bizimle Balıkesire kadar eşiy- uzadasına geler | resimlerdir. büyük misafir, deniz kenarındaki belediye gazinosunda istirahat ettik- ten sonra adadaki birlikleri teftiş bu yurmuş ve Sökeye müteveccihen ha- reket etmişlerdir. Satmak yahud yakmak: Hitler, kat'i bir emir vererek: «Bir kaç sene evvel, Henri Heine, Thomas Mannin kitapları nasıl ya-| kıldı iste bütün bunları da yakımız> le geliyor. Amma eğer bugün do ce- vap gelmezse, Balıkesirden geri dö- ecek, Bu dönüş olursa hepimiz V- züleceğiz. Bu ilk yazıda arkadaşlarımızın por Demek için yarış ediyoruz. Bu işe Ayruan arkadaşlar ilk tetkik; çok ça buk bitiriyorlar. Ve bu seyaha Veuz en uygun şekilde on beş günlük Halk ticaret biletiyle yapılabileceği ve bütün seyahatin masrafı otuz lira MA Za Ran relerini çizmek bütün şen ve şakrak — — vcvvo——— demek arzusunu hissetti. Fakat bu olacağı anlaşılıyor. harekâtını tespit etmek yazıyı daha n sefer daha ihtiyatlı bulunarak, bel- Yalnız şunu kaydedeyim ki, bu - ç ı, uzatacak. Bünu ikindi yazıya M ki de maliye nazırı kont Fon Krosigl tuz liralık seyahat öğretmence oldu- u için otuz llrayadır, Yoksa bir tüccar bir doktor gezi- siyle değil, Bundan başka otuz lira ile Hata- Ya değil, daha bir çok yerlere de uğ- Tıyoruz. Ve bu paranın on yedi bu- Çük Jirasını üçüncü mevki on beş gün lük bilet ücreti hesaplıyoruz. Kula- Ti Yemek ve yatak: Bu haber Mani- fada çok yayılmış, herkes biribirine Nu anlatıyor. Her karşılaşan öğ- 'Chveringle yaptığı geçen mülâkatı hatırlıyarak sadece: — Bu tabloların süratle isviçrede satılmasma karar verdim. Eğer de- mokrat amatörler bunları zevkleri - ne uygun buluyorlarsa satın alsınlar. Bunlar bize iyi Alman resimleri »- lacak parayı getirecektir. “ Bundan başka beynelmilel pazar- da Matisselerin, Van Gogh'ların ve diğer «lânete uğramış resaamların itiraz kabul etmiyen kıymetler oldu-. bırakıyorum. Enver bize yol notları- ni yazmak için haritalı bir defter da- Kıttıi. Akhisar İstasyonundayız. İçi- mize katılanlar, bizi — uğurlıyanlar var. Eskişehir bütün yazılan yerler- det evvel davranarak programımı görmüş okuyoruz. Akhisardan Bul- kesire telle gelmekte olduğumuzu bildirdik, Hava bulutlu ve serin, yol- culüğumuz şen geçiyor; her günkü Bir yüzme havuzu yapılıyor Doğumevi mütehassısı da geldi Aydın, (Husust) — Aydın beledi- ye çocuk müşavere ve bakım evinin uzun zamandanberi münhal bulunan Tetmen: boğucu aıcak yok. Bazan hafif serin | Mütehassıslığına Dr. Remzi — Ulutaş| 3 ll LA — Hataya gidiyor musun? i tayin olunmuştur. 125 Henüz karar vermedi! HULRRLEİŞ T Şimdi Aydımın bir doğum evine ih- ahlâksz tablo: — Henüz im. ' - B iği Bazan Sş'na esmaf ve dostlar da| — te gindi bütün arkadaşlar Kark |çi aA A K lzin do- Fn:_ı":î'":; nğ:"'"” ';:3'::;: Borüyor: ağaca gelirken Manisa şarkısını söy- |ğum mütehessısı bulunduğundan hü-| 125 m HL bi Luc"'“_m Ü oti — Siz de Hataya gidiyor musu-|'tüyor. Bağlar bağçeler arasında çıp-İsust muhasebe ve belediyenin müş- İ Nüz? lak dağ eteğine yaslanan Kırkağaç | tereken bir doğum ve bakım evi kur| ( 01a! salonlarına dağılarak müzaye. döye kondu. Fransız üstadları, Gauguin, Picas- o:, Natisse, Van Gögh, Marie Lau- pencin, Vlaminek, şöhret ve itibar verilecek ayrı salona yerleştirdiler. Diğer ressamlara da hemen hemen Fransız ressamları derecesinde e- hemmiyet verildi. Dünyanın bütün büyük tüccarları eksperin yanında yer aldılar, Aralarındaki mücndele- göründü, Her taraf bostan, tütün, yer yer harmanlar, burada da bizi uğurlayan ve aramıza katılan dört arkadaş çıktı.. Gene arada sırada ekin tarlaları gözüküyor. Bunlar arasında al yeşi! örtülü kadınlar yağız çehreli erkek. ler trene el sallıyan ve gazete diye bağıran küçük çiftçiler dolaşıyor. maları daha faydalı olacağı süyleni- yor. Aydınlıların bu diklerlerinin sıh hat Vekâletince dikkate alınarak ta- hakkuk ettirileceğini umarız. Parti reislikleri: Parti başkanlıklarının - valilerden alınması üzerine valimiz B. Sabri Çı- tak, parti ilyönkurul başkanlık ve- kâletini belediye reisi B. Etem Men- drese vermiştir. Bu arada bir çok Mmütaleslar ve Mülâhazalar var. Kimi 23 temmuz- Ğa gitmeli idiniz, kimi fuar biletin- 'N faydalanmalıydınız? Diyor. Bir kaç gün sonra direktörlükten j işin küvveden fiile çıkması İçin temenni mektubu alıyoruz. Bir de proğram var. Seyahat ta- AM temmuz. hamlede 460 öğretmeni olan | Tunele giriyoruz. Pencereler kapan- z nin ciddi olacağı belli oluyordu, ©- ::' Vilâyette bu seyahate Bir hayli -| dı. İkinci tuneli de geçtik gimdi. İşte| P. Mendres 931 "'"'d"'_hş;' :_':' rada, en büyük beynelmilel satışla- yö'la diyoruz. Ve otuz kişiyi |aşağı Balıkesir ovasını sarmağa baş- | © teşkilâtında çalışmış parti başkan- Ta alışmış olanlar, müzelerden gelen bir çok alıcılar ve nihayet zevkine Uygun bir tabloyu görmek için bin- lerce kilometre gitmekten hiç çekin- meyen sanat amatörü meşhur profe- Sör Venturi vardı. Satışı Saat 15,80 da satış on derece k- zışmış bulunuyordu. Reich hüküme- tinin mümessili doktor Hopsin vazi- fesi çok müşküldür. Saat 12,2ö de Van Goöghun portre- si, bütün satışın en ehemmiyetli tab- losu 175000 isviçre-frangı gibi yük- $€k bir meblâğa yükseldi. Gaügninin bir tablosu 5.000, Picassonün - kadın lıklarının valilere verilesiye kadar ilyönkurul başkanlığı yapmıştır. Aydının bir kilometre uzağında bir ılıca vardır. Yazın aydınlıların Mmesire yer; olan ılıca yerine, büyük bir yüzme havuzu tesisi belediyece tasavvur edilmektedir. Valimiz Bay Sabri Çıtakla dün belediye resimiz- le ilicaya giredek tetkikat yapmış - iar ve tasavyuru uygun bularak etü- de devam olunmasını söylemişlerdir. Aydın belediyesi bu işi başarmakla Aydının çok mühim bir ihtiyacını kar şılıyacaktır. ':;""!vı-uı_ Çarşamba günü Manisa- ıı.: hareketle Bahkesire, orada bir Yay, “lmarak 6 temmuzda Kütah - lu,): Ve sonra Eskişehir, Ankara, 'arada ik; gün kalınscak bura - Wseri, Adanaya geçeceğiz. 13 len Oosta da İskenderundayız. Gidi- e hareket olunan günler hsriç döng * da iki gün misafiriz. Nihayet a ç4 başlıyacak bu da Mersin, Kon- Afyonda birer gün kaldıktan 20 temmuzda Manisaya dönü- " Bu arada Üçüncü mektup mes. lıı,“r hazırlığı hatılatıyor. Niha- taj Hreket günü geldi. Akşam ladık. Sazdan evler köyler geçiyor. Arkadaşlar oyun havasına geçtiler. İçimizde her dem neşesini kaybet- meyen iki arkadaş var. Biri Maniszalı Enver, diğeri Kırkağaçtan Şeref, So- gucuktayız. Denizden irtife 422 bu. rada Manisanın yakıcı sıcağı yerine tam mutedil bir hava.. Bir kaç tunel daha geçtik.. Balı - kesir geliyor, dediler. Bu telçşla Sa- lihliden Rauf bugün için aldığı şap- kasımı da uçurdu, Bu suretle köylü çocuklara bir hediye verdi.. Balıkesirin bir çiftç; yatağrı olduğu karşıdan belli.Şehrin her tarafı sarar Va ve Sonra 'ek, n ı"ı'l!onız_ Biletler için kolay-|miş ekin tarlalariyle dolu. Arada &-| Satılıt molörsiklet |Pötteosi 36.000 Bir. diğen tablosu VAkşar ket görüyoruz. rada gözümüze koyun, sığır sürüle- SA 80000 franka çıktı. A adan rica ediyoruz, bize ya- |ri, barmanlar, çarpıyor. Tren durur-| - Rudge markalı beş beygirlik te-| — Tabloları satın alanların , isimleri Yer _;':_"""- toplu olmamız için bir ken ben de kalemimi durduruyorum. İmiz kullanılmış bir motosiklet satı-| gizli tutuldu. Fakat Van Goghun, M, K 'Ra, |İkinci yazımda Balıkesirde kalışımı- zı canlandırmağa çalışacağını. Avni Altıner hktır. İsteyenler Karşıyakada Hay-| Francfort adında büyük bir Ameri- dar Edene müracaat etsinler. D: 10 kan koleksiyoncusu tarafından aatın İatndAr eşwaedilmektedir. %' ki: ıı TBiz bunu İzmira ı.ıı.ı..,..wı._L Modigllaninin küçük bir kadın| diglianiyi teklif etti. Almanya onu portresi pek ehemmiyetli bir fiato| memnuniyetle kabul etti. Fakat 1981 çıkacağı söylenmektedir. Bu tablo-|de Alman eksperleri küçük bir tablo nun müessir bir hikayesi de vardır. |ile büyük bir tablonun değiştirildiği. 1920 senesinde onu Gualino satın al-|ni ilân ettiler. dı. İtalyan maliyecisinin gözden düş-| — Belki Luzepnedeki satışa da kariş- mesi üzerine eser müsadere edildi.| mış olan bu zararlı eksperlerin bu. Mussolini, Berlinde milli galeride| gün de Modiglianinin portresi hak - bulunmakta olan Michettiyi elde et-| kında ne düşündüklerini biz de öğ- mek istediğinden ona mukabil Mo-İrenmek isteriz. — (Pari Suar'dan) veveretseneseisencertnterdrein SŞundan- Bundani MA ÜRSENMANER NMN A VUNEEdAA sena KekeneeRArCDE AAA börTEKEKAA KAkkA) KAKA e KAr SAA KA YAK YENeASASAN Cumudiye üzerinde kalan seyyah Deyli Telgraf gazetesi bususi muhabirinin Oslodan yazdığına göre, Mandahi adında genç bir ingilizin Fanaraak cumudiyesinin en yüksek yaylasında muavenetsiz ve ölüm tehlikesine maruz kaldığı buradaki hava rasad istasyonunun telsizle verdiği haberden anlaşılmıştır. Telsiz istasyonu, Turtego seyyah istasyonundan süratle imdat Kgöne derilmesin! istediğinden dört kişi araştırma içi, derhal yola çıkmıştır. Cumudiyenin her tarafı sis ve mütemadiyen yağan karla görünmemekte ve Cümudiye üzerinde soğuklak sıfırın altında 9 dereceden aşağı bulun- maktadır. Mandahl ile arkadaşı john Mills bir kaç gün evvel Turtegoya vasy olmuşlar ve 8 temmuzda sabahleyin Cümüdi$eyı doğru hareket etmiş. lerdir. teden ayı Pariste geçen sabah çok enteresan bir hâdise olmuş, bir ayı bütün bir mahalleyi hem telâşa düşürmüş, hem de kahkahalara boğmuştur. Mösyö Teddy Michaud tarafından yetiştirilen ve bir çok filmlerde rol almış olan Miraka isimli yüz kiloluk muazzam bir ayı geçen sabah zincirlerini kırmağa muvaffak olarak kaçmıştır. Ayının sahibi Mösyö Teddy Michaud Pariste bulunmadığından hay- vanı sıkısıkıya 2 zincirle duvara bağlamış, yiyeceğini vermesi için de artist Bugene Perrotya rica etmişti. Hayvan uzun müddet zincire vurulu olmaktan sıkılmış ve hayat sa- hasınin böyle tehdid edilmesine sinirlenerek zincirlerin; kırmış ve ka- palı bulunduğu küçük kulübeyi de kırarak bahçeye çıkmağa muvaffak olmuştur. O sıralarda hayvana yemek vermek için gelen Eugene Perrot bu va- ziyeti görünce telâşa düşmüş ve hayvanın hareketine mani olabilmek için kalınca bir sopa ile burnuna vurmağa başlamıştır. Bereket bahçenin.dört tarafı çevrili olduğu için azgın hayvan soka- #a fırlıyamamıştır. Her ne pahasına olursa olsun( dışarıya kaçmağa çalışan ayı başıyla duvarlara vurmağa başlamış, kuvvetli pençeleriyle taşları sökmeğe çalışmıştır. O kadar sert darbeler indirmiştir ki, bir evin duvarımı sökmüş ve ev yıkılmak tehlikesini göstermiştir, Tehlikenin büyüdüğünü gören civardaki halk derhal pencerelere üşüşerek ellerine geçeni hayvanın Üzer'ne atmağa başlamışlar ve her taraftan atılan bir çok eşya ayının etrafına bir duvar çektikten sonta mutaarrız hayvan da işin sarpa sardığını anlamış ve birdenbire hücum- larını keserek oraya yatıp uyumağa başlamıştır. Bütün mahalleyi tatlı bir heyecana sürükliyen ayı akşamleyin hay- vanat bahçosi memurları tarafımdan tutularak yeniden zincire vurul. müuş ve hayvanat bahçesine götürülmüştür. Fransızların en zengin ve büyük müstemlekelerinden biri olan Hin Bunu temin için bir çok Fransız makamları ve bilhassa reisicumhur bir senedenberi faaliyete geçmişlerdir. Millt müdafaa için konan yeni vergiler sayesmde büyük bir pa- ©p- larrmış ve harp, malzemesi stokları bir kaç misline çıkarılmıştır. Hindiçinide kurulan bir tayyare fabrikası senede 400 motör ve 150 tayyare yapmağa başlamıştır. Diğer bir çok fabrikalar geniş bir harp endüstrisi faaliyeli içinde ça. lışmaktadır. Hary vergisi ismiyle Hindiçinide bir senede toplanan para 140 wih yon franktan fazladır. Fakat masrafın d00 milyonu bulacağı tahmın &- dilmektedir. Fevkalâde silâhlarla mücehhez 100 bin kişilik bir ordusu bulunacak Hindiçini, askeri bakımdan kendini çok güzel müdafaa edebilecek bir memleket haline gelecektir. 30 bin İneiliz lira kıymetinde köca Alma Anduman isminde bir ingiliz misi, mahkemeye müracaat ede- rek ingilterenin en meşhur dansözlerinden mis Rut Etting aleyhine 80.000 ingiliz liralık bir tazıminat davası açmıştır. Bu davaya göre, dansöz mis Almanın kocasın: kandırmış ve kendisine olan —sevgiâini çalmıştır. Halbuki mis Alma kocasını sevdi mediğini iddia etmektedir. Şimdi bütün İngiltere bu davanın neticesini ve kendisinden ayrılmak işte- merakla beklemekte Bakalım, mahkeme çalman bir koca için hakikaten 30,000 İngiliz Hirası tazıyi &t kabul edecek mi?, kadımın kocasını çalmakla itham edilen Mis Ettingi gö- g liz doktorunun nasihatı Moelburn üniversitesi beden terbiyesi direktörü Fritz Duras tarafın. dan kadınlara şu nasihat verilmektedir: İki yatağın sıhhat için daha faydalı olduğuna şüphe yoktur. Bütün Vücud uyku esnasında fam bir isirahate muhtetir. Eğer uykunuz — de- eğilae yamı başımızda mütemadiyen öksürün bir adamla beraber ya- tamazsmız. | — Bundan başka şünü hatırlayınız ki |mazla nefes almayız. Cildimizde teneffüs için tabii havaya muhtaçtır. (Binaenaleyh ayni yatakta ik; adamın teneffüsü ayrı yatakta olduğu kadar kâfi değildir. b ız ağzımızla ve buürnü- KI b Alman müzelerindeki kıymetli v tabloların bir kısmı satılmış Hitlerin emri üzerine (125) şah eser ahlâka mugayır görülerek sürülmüş.. Hindiçininin ordusu . diçini 100.000 kişilik modern bir ordu hazırlamağa karar vermiştir. — / Yüi ae öRülİr'a Ai Ga A O ea 6 sz