(SAHİFE 8 ! Eğder : | Türk mahallesi — Baştarafı 6 ıncı sahifede — gı kısmında teşhirinden büyük fay- dalar beklenmektedir. Elişlerimiz nefasetleri bakımın- dan pek takdir edilmiştir. Ancak bun ların mühim bir kısmının gümrük ih- tilâhından dolayı Mayıs sonlarında gümrükten çıkarılabilmiş olması ve kıymetlerinin yüzde daksanına ka- dar gümrük resmine tâbi tutulm ış olmaları dolayısiyle Mayısın son ha sındaki satışlar matlup derecede kişaf etmiştir. Bu vaziyet karşısında sergi timiz, Nevyorkun yüksek ve zengin tabaka halkını, büyük m: © Mit sütunlarını idare eden muha derini çarşımızla alâkadar etmek — teşebbüöslere girişmişti — iyi meticeler vereceği ürnidedilebili- F Eti Bank kısmı: 'Türk Sitesinde Eti Bank maden: i lerimiz ve maden siyasetimizi tanıt-| mak üzere çok muvaffak bir teşhir , Sergide memleketi yonlarımız etrafındaki | ma canlı tutabilmek için tasavvur p edilen hareketli teşhir tarzı ila alâ- kalı tedbirler arasında tertip müd- — detleri de'dahil olmak üzere biri iki. L diğerleri birer ay müddetle devam | edecek periyodik sergiler tertibi dü-. şünülmüştür: | — Müze eşyası ile eski Türk san'atları 25 Haziran - 30 Nisan. 2 — Turizm sergisi 1-25 temm 1z 3 — Türk mimari sergisi 1- 5 — Bğustos. 4 — Çini motifleri sergisi 1-95 | Eylâl 5 — Yarının Türkiyesi 1-30 İlk- teşrin. Bü hulâsa, - temas ettiği bütün — Bütün mes'eleler hakkında fazla — tafsilâtı ihtiva etmemekle beraber, — Türk Sitesinin bir aylık faaliyeti ve — Amerika matbuatının sergimizle bu kısmı için yaptığı neşriyat hakkında umumi efkârımıza müsbet bir fikir| verebilir. —u0441—— — Almanya,Çek mil — letini kolayca or- — tadan kaldıramaz — Baştarafı 6 ıncı sahifede — — bi kaybetti. İngiltere de ayn; şekil - — de Irlanda harbini kaybetmiştir. Fa- — kat onunki daha kibarca? Onun için, Amauyanın da ergeç Bohemya harbini kaybedeceğini dü- şünebiliriz (La Tribune des Natians) Doktor M. ŞEVKİ ULUR Dabili hastalıkle - mmütehasusı İkinci Beyler « — k Na 82 Telefan Na. 3286 Hastalarını Sabahtan itibaren ve gece dahi kabul ve muayene eder. Salihli asliye hukuk mahkemeosin- den: Salihlinin eski cami mahallesinden “Ali kızı Kezban tarafından kocası — ayni mahalleden olup halen ikamet- gühı meçbul olduğu namına çıkar- lan davetiyeye verilen meşruhattan anlaşılan Tikveşli Bekir oğlu Ali hakkında mahkemece ilânen - tebli- — gat ifasına karar verilmiş olduğun - — dan tahkikatın kaldığı 18-7-989 gü- nü saat 9 da mahkemeye gelmediği 'veya kanun? bir vekil göndermediği takdirde tahkikatın gıyabında de- vam edileceği tebliğ yerine kaim o)- mak üzere ilân olunur. !, 28338 Satılık Ev Arna (ANADOLU) “Akdenizde Türkiye bizimledir.,, vutluğun işgali İtal yanın bir gafıdır “Boğazların bekçisi dukça korku İtalyanın şark? Akdenize sağlam n İturette yerleşmek arzusu yeni değil- dir. Hemen harpten sönra, Roma, halkının Rum olmasına rağmen, on ki adaları ilhak etti. Böylece İtalya tayyareler ve denizaltılar için mü- kemmmel hir üs vazifesi gören bir çok ladalara hâkim aldu. Modem bataryalarla techiz edi- len on iki ada ve bilhassa Leroe ada- s1ı, top menzili dahilinde- olmasaydı, Türkiye ve Yunanistana kargı tehli- keli bir üs olabilirdi. Bununla bera- ber bu adalar tecavüzkâr bir İtalyar nin elinde tehlikeli bir silâh alacak- tır. 1923 de iktidar mevkiine gelir gelmez, Duçe Kaorfuya yerleşmek suretiyle şarki Akdenizdeki İtalyan hazırlıklarını tamamlamak istedi. İn- giltere işe karıştı. İyoniya adalarını Yunaniştana vermiş olan oydu. Bu- nu İtalya oraya yerleşsin diye yapmış değildi. Roma boyun eğmek ve ada- bizimle beraber ol- muz yoktur.., | İtalya bağazları tehdid etse bile Jonlara hâkim değildir. Bu mühimdir, çünkü, bonce, Rusya ile akdedilecek pakt, Karadenizden onunla irtibat te- sis etmek mümkün olmadığı takdir- de hiç bir kıymet ifade etmez. İtalya Çanakkaleye yerleşmeye muvaflak olsaydı, dar Kronştad pen. ceresi da Almanyanın kontrolü al tında bulünduğu için, Sovyetler bir- liğiyle Avrupanın rabıtası kesilmiş lolurdu. Ancak uzun yollardan do- laşmak suretiyle Rusya ile temas |mümkün olurdu. Çak şükür ki, İngiliz diplamasisi Türkiyeyi demokrasiler cephesine getirmeye muvaffak olmuştur. Unu! mıyalım ki Montreuks konferansı Ankaraya boğazları tahkim etmek harp zamanında canı istediğine bo gazları kapumak ve açmak hakkın veri Türkiyenin hâkimane hareket sayesindedir ki şarkt Akdeniz İtal yı Yunanistana terketmek mecburi-iyanın nüfus inhisarından kurtulmue yetinde kaldı. İtalya Arnavudluğu almıştır, fa- kat orada Korfu adası bir mania ha- linde karşısına çıkmaktadır. Bir İn- giliz - Yunan anlaşması sayesinde bu ada İngiliz donanmasını kabul edecek şurette hazırlanmıştır. rarlaanrn haklarında verilecek son Şarki Akdenizde, muhtelif stra- tejik durumlar arasında muayyen bir muvazene görülmektedir, İngiltere ile Fransanın Yunanistan ve Türkiye ile imzaladıkları pakt bu müvazeneyi kuvvetlendirmiştir. tur. Ona minnettar olalım, çünkü 'Türkiye başka türlü hareket etmis olsaydı, yalnız Rusyayla değil, Ro manyanın limanlariyle de irtibatımız kesilirdi. Bükreşe ancak Yüunanis tan vasıtasiyle varılabilirdi. Hiç şüphesiz Arnavudluğun iş gali, Balkan antantı âzası olan Tür kiyenin bu müsbet hareketinde çok dahli olmuştur. Bu itibarla bu işgal İtalyanın siyast bir gafı olmuştur. Boğazların bekçisi bizimle olduk: ça korkumuz yoktur. Emile Roche La Republigu: OG — ——— —— Pazar maçı Üçok 7 - Nazilli Sümer 2 Pazar günü Alsancak sahasında misafir Nazilli Sümer takımı - Üçok ile karşılaştı, Hava çok sıcaktı. Ma- çı seyretmek için sahaya gelen çok azdı. Misafir Sümer takımı Doğanspor- da oynuyan Macidi saflarıma almış- tı. Fakat esas kadrosuna dahil olan Şevki, Rifat, Apturrahman, Kadri gi bi oyunculardan mahrum olarak gelmişti. Üçok ise birinci devrede takımda yer almıyan Said hariç ol- mak üzere en kuvvetli şeklini muha- faza ediyordu. Hakem İsmail Hakkı- nin idaresi altında oyun başladığı zaman takımlar şöyle dizilmişti. Nazilli: Mehmed, Hüsnü, Cihad, Macld, Hayrullah, Hamdi, Niyazi, Sadi, Enver, Beüri. Üçok: Muzaffer, Ziya, Halim, Nu- rullah, Adil, Fehmi, Namık, Mazhar, Namık, Faruk. Oyun ilk dakikalarda biribirini ta- kip eden Üçokun akınlariyle başla- dı. Ve İzmir takımı devrenin 1 inci dakikasına kadar tek kale oynıya - rak Namığın ayağından biribiri ü- zerine iki gol kazandı. Bu dakika - dan sonra oyun mütevazi bir şekil aldı. Bu arada misafirler zaman zaman Üçok kalesine kadar sokulmağa mu- vaffak oldular. Fakat tecrübesiz ol- maları yüzünden seyrek yakaladıkla m bu fırsatlardan istifade edemedi- ler. Devre 2-0 Üçok lehine netfeelen- di.. İkinci devrede Üçok, Saidi de saf- larıma alarak oyuna girdi. 2 inci da- A. Nihat Fesçiler Yeni Ankara Mefruşat mağazası &i Yeni Kavaflar çarşısı No. 9 a nakledildiğinden sayınm. ; terilerime bildiririm TeIn.v—: 2254 |bir akın yaptılar, Fakat şoliçleri « cele yüzünden topu boş kalan Üçok kalesine atamadı. Tehlikeyi kolaylık la atlatan Uçoklular Saldin gayretiy- le aktılar ve sağaçıklarının ayağın dan 8 üncü göllerini kazandılar, O- yun tekrar - mötevazi bir şekilde de- vam ederken ortadan yaptıkları bir hücumda penaltıdan flk göllerini kazandılar. Bu golü 17 inci dakikada Ni; in ayağından çıkan ikinci sayı takip etti. Birden- bire 2-3 vaziyete düşen Üçok galibi. yeti kaçırmak ihtimalini göz önüne getirerek harekete geldiler ve Sai - din, Mazharın, ve tekrar Saidin a yağından biribiri Üzerine üç gol daha çıkardılar. Son dakikada Uçoklular bir korner kazandılar, Korneri Na - mik çekti. Havadan gelen topu Adil yetişerek Ççokün 7 inci gölünü kay. detti. Oyun da 7-2 Üçok lehine bitti. Manisaspor 3 Doğansopr 2: Manisa — Bir maç yapmak üzerc şehrimize gelen Doğansporun B ta- kımı yeni teşakkül eden Manisaspor, takımiyle karşılaştı. Hakem tarafgir olmamakla beraber bilgisiz olduğun dan sert oyuna müsamaha gösterdi neticede İzmir takımı 3-2 mağlüp - larak sahadan ayrıldı, İstanbul Cağaloğlu Sıhhat Yurdu Sahip ve müdürüManisa- h operatör Orhan Ünalani misafirler, göz hastaıkları ve ameliyatları has- İtaların arzu ettikleri yüksek hassıslara yaptırılır, Hiç bir baş vurmadan doğruca milessçse-| İmize gelecek hemşehrilerime aza İmi kolaylık gösterilir, İstanbul Telefon: 23165 | Halbın Di ezleri BÜT Ayd'ın belediyesin- den bir rica Koca bir cadde halkı bizar vaziyette Aydın—Cumhuriyet hükümetimi- zin verimli çalışmaları sayesinde her gün biraz daha estetikleşen, iktısadi, içtimat, Ve bayındırlık noktasından gözleri bir çok defalar çeken, gazete eâhifelerinde her gün yeni bir yeni- vilâyetimiz şu günlerde toz toprak kasırgaları ve sıcaklar içinde kıvran- maktadır. Her taraftan şehrimize gidip ge- lan araba, otobüs ve otomobiller be- ladiyenin son bir karariyle Mitatpa- şa caddesinden geçmek mecburiye- tine tâbi tutulmuşlardır. Bu caddeden vızır, vızır işliyen otobüs ve otomobillerin gelip geçer- ken kaldırdıkları toz, toprak dalga- ları, olduğu gibi, pencere ve kapısı, yazın bunaltıcı sıcaklarında bir dam- la nefes almak için açık bulunduru- an evlerin içine*doluyor, ve bu çe- kilmez hâl koca hir cadde halkını bi- zar kılıyor.. Belediyemiz halkın bu en önemli Jerdini nazarı dikkate alarak ya bu addeden işliyen vesaiti kaldırarak, her hususta işlemeğe daha elverişli olan arka taraftaki şöseden geçirt- meli veyahud da şimdiye kadar ta- biatin lütfünden başka bir dirhem v yüzü görmiyen bu caddeyi sık, ik sulamak süretiyle halkı bu toz, aprak deryasından kurtarmalı, ra- sata kavuşturmalıdır. b Eskiyi yaşıyarak acı duyan, ve ye- İye sevgi ve minmetle bağlı bulu- san Aydınlıların bu dileğinin yerine| * şetirilmesini ebemmiyetle rica ede- Tiz. Napolyon;n_ 37 mektubu yarım milyon frank Paristen yazılıyor: Nopolyonun geçenlerde bulunan V mektubuna, burada yapılan bir rttırma çok alâkalı bir şekilde geç- riştir; mektupların çoğundaki me- in on satırı bile geçmemektedir. An- ak, bu kisa mektuplar, Napolyona İnir hatıralar arasında en büyük ned- setlerdendir. Bu mektuplar büyük bir mahremiyetin ifadesi olduğun- dan, hepsini de Napolyon kendi eliy- le yazmıştır; bunların metinleri, Na- nolyonun, Josephine de Beauhorna- işten ayrılmasından duyduğu ıstırabi mutmak maksadiyle başladığı ve bu- güne kadar bilinmiyen bir âşk mace- asını ifşa etmektedir. Bir aile arşivinde bulunmuş olan u mektuplar, bizzat sevgiliye değil, Napolyonun kız kardeşi Prenses Pa- iline Borgheseye yazılmıştır. - Na- solyonun'teselli etmeğe çalışmış ve islen bir İtalyan - olan madam de Mathis ile onu tanıştırını Bu mektuplar, — sevgilisinin so- '_rukluğundın: bitmez — tükenmez kaprislerinden kız kardeşine şikâyet aden, sükünet içinde bir saadet ve hakiki bir şefkat arıyan Nopolyonun hislerine tercüman olmaktadır. Bu mektuplar atasında en ente- ressan olanı tabiatiyle en yüksek fi- yata satılmıştır. Mesolâ, içlerinde bir. klık aza z ğaz ğaz gaz kaç satırlık bir mektuba — 26,000 frank verilmiştir. Üç satırlık bir mek- tup 10.000 franga, altı satırlık bir, mektubu 16.000 franga, diğer altı satırlık bir mektubu işe 13.000 fran- ga şatılmıştır. Napolyonun bu kısa mektupları- na verilen yarım milyonun yarısın- dan fazlasını bir İngiliz kolleksiyon- cusu ödemiştir. Doyçe Alsemayne Sa: Bakteryolog A. Kemal Tonay Bulaşıcı, salgın — haştalıklar mütehasımı (Verem ve saire) Besmahane polit karakolu yar mında T4T7 Te'efar: lll llli 4 24115 lik ve ilerleyişini gördüğümüz şirin) " 'Uzakşarkta İtalyanların ark » Gobineau doktrin'n lemelerini, h rde Lapoügeun bir din mer çıkarmalarını, ayn| zamanda - muvakkal bazı ka zançlar temin edetekleri ümidiylı uzuk şarkta kendi ırklarına karşı sa- ri irkin müdafaasını yapmalarımı , avrupa menfaatleri zararına panas- yacıların menfaatlerine hizmet etme lerini görmek hoş bir şey midir?.... öyle bir durum içinde yüzdüğümüz rüyanın derocesini gösterir. | Pek zorda kalınca Almanların İ- |tslyanlardan daha mazur oldukları i |leri sürülebilir, çünkü uzak şarkta sahip olduklayrı mücsaeseleri kay miş oldukları için Asyadan koğulmuş bir devlet vaziyetinde bulunmakta - dırlar. Fakat bu görüş sathidir. Ha kikatte, Almanlar dünyanın bu kıs- minda ve bilhassa Çinde mühim ik tisadi menfaatlere sahiptirler, Bu, o kadar doğrudur ki, Almanya, ken - disini japonyaya bağlıyan mahrem ra bitalara rağmen, Çinlilerin ihtiyaçla rını ikmalden geri durmamıştır. Hat esine ni Alman za« avk ve idare etmişlerdir. anın uzak şarkta takip etti aleybturı siyasete (japonaa- rı İngiltereaye ve bize karşı fenâ müa meleye teşvik eden odur) — gelince, onun durümü bütün fnslcamsız bir yeydir. Çünkü İtalya galipler zümre- sine mensuptur, Uzak şarkta onun da büyük menfatleri vardır. O da Çinde hususi imtiyazlardan iştifade eder. İki seneden fazla oluyor - 13 mayıs 1987 de Kont Ciano Faşist meclisin- de söylediği bir nutukta şöyle diyo duü: «Çin cumhuriyeti ile aramızdı ki münasebetler büyük bir samim! yet havası içindedir. Uz danberi Çinde takip e 4 birliği siyaseti tesbit edilmiş proğ- yüma uygun olarak daha İnkişaf et- ' (SAHİFE , İrk nazariyeleri VE Almanya ile İtalyanın menfaatleri Vladimir d'Ormesson yazıyor miştir ve bu memlekette sahip oldu- ifumuz menfaatlerin hacmi memnu - yet verlel bir ritimle artmaktadır. Tddettenberi Çinde faaliyotte ulunan deniz ve hava İtalyan mis« yonlarına mali karekter. de ayni de- rocede mühim bir üçüncüsü eklen- İmiştir.... Va.» Çin cumhuriyetinin bu kadar le. hinde olan bu beyanattan iki ay son ra, japonya Çiüde askeri hareket hareketini, onunla husust anlaşma - lar akdadecek derecede tasvip edi- yordu. Ru kadar tozadlar, ancak gorur re nlarma veya göçlel entrika - sat eden siyasetleri bu kadar biçare şeyler uğruna devamlı menfa atlerini ve trki vazifeli nemleketlere ergeç nevralarının ister istemez tahrik edi ceği Panasyacı ihtirasların , boşan - ması karşısında Avrupadaki kavga- larımız mânasız gile kavgaları gibi kalacak, ve hatta Almatnya da dahil elmak e, herkes bünun zararını gekecektir. Lord Stoddard « renkli milletlerin çağlıyamısndan bahseden Mmeşhur sonunda der ki: «Hiç bir yerde beyaz renkli ile rekae bete girişemez; heryerde şark garp- ten daha ucuza geçinebilir. Müthiş hakikat şudur; Rütün beyaz ırk iç - timai kısırlığa ve renkli ırklara ye- rini terketmiye mahkümdur.> Herşeyin bir tera, bir do yüzü ol < duğu için bizim diyeceğimiz şudur ki, Almanya ve İtalya uzak şa beysz irk mesiliyeti hissini kıybhet- Mişlerdir, büna mukabil birleşik dev- letler bu husustaki —mesuliyetlerini günden güne daha iyi anlamaktadır- lar.., Müdafaa edilmesi lâzım geleni dafaa için başka bir gurup te - şekkül etmektedir. Wiadimir d'Ormesson eserinin A00YLOL Italyan gazeteleri Fran- saya çatıyorlar 100 binİtalyanın hakkı çiğneniyor ve bunlar için hapishaneler hazır- landığı söyleyor'ar Romadan yazılıyor: İtalyan gazeteleri son günlerde Fransaya karşı gayet şiddetli bir dil kullanmaktadır. Buna salk olan şey de, Fransız top raklarında yaşıyan İtalyanlara kar-| Ş1 sistematik bir surette yapılmakta olan tazyiktir. Tabit, bu hâdiseler, İtalyanların Fransaya karşı takım - makta oldukları tavra da tesir etmek tedir. İtalyan gazeteleri, Fransızların bu hereketlerine bir tahrik gözü ile bak makta ve İtalyanın «İtalyan avısna sebir ve tahammül — edemiyeceğini yazmaktadır. Roma mahfilleri, Fransızların, Daladiyenin meşhur <«hayırsından şimdi şimalt Afrikada İtalya aleyh - tarı bir politikaya geçtiğine işaret e- diyorlar. Buna delil olmak üzere, parlümen- to encümennin, 1896 Tunus anlaşma sını feshetmek hususundak! kararı gösterilmektedir. Halbuki, vaktiyle yapılmş olan bu anlaşma, Tunusta yaşıyan İtalyanla- ra kayıtsız ve şartsız olarak milli - yetlerini muhafaza etmek imkânını emniyet altına almıştı, İtalyanlar tarafından artık merili- ü tanmamıyan 1935 tarihli İtalyan - Fransız anlaşması bile, 1965 yılına kadar ftalyan m'lliyetine ait hüküm- İteri ihtiva etmektedir. Bu hükür zaten İtalyanlar namına yapılan bir tüviz demekti. Fakat bügün Fransa, mukabil bir fedakârlıkta bulunma - dan 1896 anlaşmasını foshetmeğe kalkarsa, bu hareket, bir Fransız hü- kümetinin meşuliyetini üzerine ala- mıyacağı bir meydan okuma ola- caktır. Bu mülâhaza iledir ki, Roma, P- ransız hükümetiniğ, parlamento eümeninin kararına iştirak etmiyoce ği ümidindedir. «Resto del Carlino> İtalya buna asla müsaade etmiyecektir , diyor. Zira, İtalya bu takdirde — 100.000 İtalyana karşı hâazırlanan bir sul - kast kargısındt bulunanaektır. Her halde, Fransızların yaptıkları bu gösteriler, atmtosferi düzeltmeğe hiz mek edecek Mahiyette değildir. Fastan son gelen »berlere gö re, 400 İtalyan ailesi, isızlaştırı! maktan yakâlarını sıyı mak için Fa- sı terketmiğtir. «Ciornale d'ltalyas gazotesi, Fransız — ajanlarının, bir hkarb halinde İtalyanların mukadde- rat meselesini ileri sürerek tehditte bulundaklarını ve bu süretle beyanr- nameleri imza ettirmekte oldukları- ni yazmıtktadır. Ayni gazete, harb başlar başlamaz, İtalyan'arın kadın ve çocuklar'yle bi e hapsedilecak ler! kantoların daha simdiden hazır-