mir 15 Güzel Emmanın musikiye olan hevesi günden güne fazlalaş- Mağa başlamıştı. ptan Con Peya bunu am Şt, Bu sebeple, sevg İisine İT pPyano almakta ve br mu- tutmakta — gecikme- Bişti. “Güzel Emma bir taraftan mu- *ki ile ve d ğer taraftan diğsr derslerle meşgul olmasına rağ- Men, ikide bir ayaanın karşı- | Haa geçip güzelliğini seyret- Bekten do uzak kalmamağa ıştal Emma, az zaman zarfında öyle yetişmişti ki, Londranın Aristokrat ailelerile âdeta mü- tabakaya girişmişti. Güzel ve Tril giyinmeği, — misalirlerini üma nezaketle kabul etmeği Mükemmel öğrenmiş, onu bir a Jgörenler üzerinde unutul- Maz intibalar bıracacak dere- Seye gelmişti. Güzel Emma, bir gün ana Olmak yolunda bulunduğunu thdîııco. âdeata müteessir ol Muştu, Zira kendisi, daba 16 Yaşımı bitirmemişti. Emma, aradan çok geçmeden Dür topu gibi bir kız çocuğu urmuştu. Kendisi, kısa bir ttman sonra kaptan Con Pey- Be şu teklifte bulunmuştu: — Ben bu çocuğa bakamı- Yacağım! Onun için isterseniz, 'nden de nineme göndere- him, o büyütsün. Kaptan Con Peyn, Emmaa'n Ku teklifini derhal kabül etmiş #Sayda münasip bir para ayı- hp Çocuğu bakacak olan ihtiyar lıma göndermeğe karar ver- işti. Yeni doğan kız çocuğu, bir kaç gün soora köye gönderik- Mişti, Emma çocuğa bakmak kül- İttnden artık tamamen kurtul: Buştu. Bu münasebetle, dersle- Tile ve bilhassa o çok sevd ği Müs'ki ile daha fazla meşgul "fhıi fırsatını tekrar elde et- “Güzel kadın, az zaman zar Tüda eski taravetini iktisap et Biş, bir kat daha güzelleşmişti. Con Peya, sevgilisini o dere: & sevmeğe başlamıştı ki, onun her Arzusunu yerine getirmek, kdiıi için adeta mukaddes biz vazile hükmüne girmişti- (Coa Peyn), zengin bir adam *lluııı rağmen, her çareye “Yvurmuş ve batta ulak tefek .ı!nıi satarak, Emmanın is- H'li mob İyeyi de temin et- :'n'ı Güzel kadin; (Con Peyn) kh iyil.klerine mebzul puse- _'- mukabele etmeğe alışmış bu yüzden kaptanı sersem ştil, işti.. '_büııdı. bergeyin —olduğu Sandetin de sonu vardır. (Con Peya), güzel Emmaya ik olmaktan doğan gururla, fi daşlarını sık sık evine ge ..’::İC ve onlara —mükelef Âz 'etler vermeğe — başlamışt.! .“.:ııı soara, (Con Peyn)in ae Yanınmış kimseler gelip ı'ı"!ı alışmışlardı. i akat bu tanınmış — insanlar L.::d" z düşmanı denecek Çok "',lfl Ve âyni zamanda bir Zengin (Sir Harri) adırda Bu Adam da peyda olmuştu. * adam, kaptan (Con Peyn)in üç defa gitmiş ve dör- L —.. — düncü defasında Emmaya âşık olmuştu. Sir Harri bir gün kaptan Con Peyne şu sözleri söylemekten çekinmemişti: — Emmayı, ne zaman olsa senin eladen alacağım! Zavallı Con Peyn, sevgili: öz koymuş olan Sir Harrinin gu sözlerine gülmüştü. Zira, Emmanın ona karşı olan sev isinden emin olmuştu. (Con 'eyn), bu hususta aldanmıştı. Hiç hatırına getrmemişti ki, kadın, denize benzer, ona gü- ven olmaz. Aradan az bir zaman geç- mişti ki, sözünü bir gün — cid- diyetle tekrar etmiştir —Emmayı senin elinden ala- cağım,. Con Peyn, Sir Harrinin ikin- ci defa tekrar ettiği bu sözlere bu sefer gilmemiş, derin derin düşünmeğe dalmıştı. Kaptan, yirmi dört sant te- essür içinde kalmıştı. Üç gün sonra yataktan kalkarken ken- disinden alacaklı bulunanlardan hirisinin şu tehd.dile karşılaş- mişti: — Bu hafta içinde hesabı: nızı kapatmazsanız, mahkeme- ye müracaat etmek mecburiye- Con Peya, bu vaziyet karşı- sında beyninden vurulmuşa döm müştü. Emmayı memnun etmek için mali takati haricind3 yap- mış olduğu sarfiyatı düşünerek pusuliyı şaşırmıştı. Aradan bir h fta geçmişti. Sir Harri, bir gece Con Peyne haber göndermiş ve kendisile husus? sürette konuğmak iste- diğini bildirmiş.ir. (Con Peyn), bu davet üze- rine © gece (Sir Harri) nin evi- ne gitmiş ve kısa bir mübaha- seden sonra, (Sir Harri) nin şu te:lEfle karşı'aşmıştır N Ğ Nakleden: Kâmi Oral — Bilirim, borç içindesin. Emmayı idare edemiyecek hal- de bulunuyorsun. Onu bana bırakl. - Ben zengini Kendi. sinin her arzusunu İsaf edecek vaziyetteyim.. Fakat, sen öyle değ.lsn. Binaenaleyh mahvola- caksın. (Con Peyn), bu - teklif karşı- sında melül melül düşünmüş ve: — Emma razı olursa ben de muvafakat ederim. Diyerek — mukabelede bulun- muştu. (Sir Harri), tereddüt etmek- Sizin: — Emma, her halde razı olur. Demiş ve başka bir söz söy- lemeden mübahaseyi kesmişti. (Cor Peya), o gece son de- rece müteessir bir halde evine dönmüştü. Biraz sonra, Emma ile karşı karşıya geçmiş, dere- den tepeden konuşmağa bap lamış ve nihayet (Sır Harri)nin teklilini — sevgilisine — açmıştı. Emma, hiç düşünmeğe lüzum görmeden: —(Sir Harrijnin hakkı vardır. Bu bayatı idame ettiremeyiz. Geçinme tarzımızı -deği'ştirme- miz lâzımdır. Bu takdirde de, aramızda bir iğbirar baş gö terecek ve şimdye kadar ge- gçirmiş olduğumuz mes'ud hayatı, çabuk unutturacaktır. Demiş ve (Con Peyn)i kucak: hyarak, ilk gördüğü anda yap- miş — olduğu gibi, — saçlarını okşamağa başlamıştı. Emma, (Con Peyn)i öperken: — Evet (Peyn), ayr lmalıyız. Bununla beraber, seninle son bir gece daha geçirmek ve aş- kımızın ilk günrlerini ihya etmek mümkündür. Demişti. — Sonu var -« ANADOLU İ Üzüm diyarı Manisadan gürsel bir görünüş Manisa, (Hususi) — En feyizli teplerile Kastamonu fidanlığından zi polikültür sahalarından biri olan vi- raat dairesince — getirilen muhteli: lüyetimizin Eşme, Kula, Demirci, meyvah fidanlar halkımıza parasız afyon ziraati, diğer dağıtılmış ve Horoz köyündeki hususi ilçelerle yer ürünlerinin idare meyva fidanlığında önümüzdeki her cinak lip biçilmekte ve ziraat yıl için fidan tevziatına başlanacak güngeçtikçe makineleştirilmektedir. |İşekilde ibzarat yapılmıştır. Bu yil havaların müsaid gitme-| — Meyvacılığın — ilerlemesine doğru sinden — feyzü — bereketten . zürra| atılan adıma bir kat daha hız verilmiş, çok memnundur. — İlimizde yazlık velicap eden tedbirler alınmıştır.İlimiz- kışlık ekim sahast 57,100 hektara var-İde resmi kayıdlara göre 8600 vişne, maktadır. 48,000 zerdali, 87,00kızılcık, 13,80vw Zürratmız yer ürünlerinin hepsine| şeftali, 20,000 kestane, 39,000 kiraz, de ehemmiyet vermekte ve istihaalâ-|27,000iğde, 10,000kaysı, 70,000 elma, tim o süretle temin ederek iktısadi | 490,000 erik, 37,000 ceviz, 22,000 dut, rolünü nlaştırmaktadır. 1538,000ayvı 69,00 b m, 125,000 armud, yeni yetiştirilmekte olan 158 ağaç ta Antep fıstığı meveuddur. Bilhassa Manisanın Sultan yayla- de tütüncülük kay- da şayandır. 934 yılında 371 köyde, 8700 zürra 6,033 hoktar tütün ekşrek dört buçuk milyon kilo tütünistihsal |sında yetişen muhtelif cins kiraz da etmiş ve bu mahsul Iki buçuk milyon|Zikre şayandır. Yayladaki kirazlıkla- liraya satılmıştır. ra bu-sene birçok - fidanlar ilâve edil- Bölgemizde yetişen tütünlerin ne-|miş ve şimı faseti —talebi artmış, geçen yıl 550| ——— — köyde — 19,586 —zürra — tarafından 17,087 hektar tütün dikilmiş ve'elde| edilen on buçuk mülyon - kilo mahsul Memlekette — altı buçuk — milyon lira tirmiştir. Bu ilimiz ve çevresinin tütüncü- Memleket Haberleri üzüm diyarı Manisada kalkınma Her çeşid ürün yetişen Mani- sada ziraat makineleştiriliyor Yalnız tütün istihsalâtı, vilâyet çiftçisine senede 6,5 milyon lira gelir temin etmektedir kadar ihmal olunan bu | Türkiyznin en gü- zel bağları Mani. sadadır. Nüâmunefi. danlığında 180 çe- şidlik bir bağ kolle sivonu mevcuddur. yayladaki kiraz ağaçları mütemadi takip neticesile harabiyetten ve teh- ripten kurtarılmıştır, Arı ve arıcılık: Bölgemizde arı işlerinin de fennt bir şekle sokulmasına çalışılmaktadır. İlimiz dahilinde 48,000 eski kovan mevcüddur. Muhtelif yerlerde nümu- nelik 182 fenni kovan dağıtılmiş ve ziraat muallimlerinin sıkı murakabe- ile iyi neticeler elde edilmeğe başlan- ştır. Halkımız fenni kovana rağbet stermektedir. Sun'i bal istihsalltı 00 kilo, balmumu İstihsalâtı da 000 kilodur. Arı besliyen ve arıcı- hk yapan bölgemizde 877 köy vardır. Kümes hayvanatı: Her sahada olduğu gibi kümes hayvanatı üzerinde de önemle durul. muş, merkez - ve ilçelerde tavukçulu- kgun ıslahına başlanmış, bir kısım köy- lerin horozları kâmilen mübayaa edi- lerek kaldırılmış ve yerlerine Rodey: lat, Legorn cinsleri ikame edilmiştir, Böl izin — tavuk ve horoz adedi 126,000, hindi adedi de 60,000 ni mü- tecavizdir. Senevi yumurta istihsalllkta 50,000,000 abaliğ olmaktadır. Bu rakamlar neticesinde Manisa- mızın zirsat sahasında günden güne inkişaf ettiği ve halkımızım refaha kavuştuğu görülmektedir. — Sonu 8inci sa fede — Salihli takımı, Sa_har_yayı yendi Salihlinin iki derdi var: Amerikada Alman casus faaliyeti 17 mevkuflu davanın en mühim Ekmek fiati, elektrik! Ekmek her taraftan pahalıdır. Elek- trik ise ha var, ha yok! a - lükteki mevkiinin kat'i ve rakamlı i- fadesidir. Bu yıl tütün ekimi bitmek üzeredir. Çapa ameliyatı da devam etmektedir. Gerek meorkez ve gerek ilçelerdeki tütünlerde hiçbir hastalık görülememiştir. Bu yıl tütünlerin ne- fis bir şekilde elde edilmesi için zürra şahidi ortadan kayboldu Casus olduğa anlaşılan kadın berber ve vapurun - isticvap edilen süvarisi Nevyorkta görülmekte olan bir casusluk davasında esraren giz bir safha daha açılmıştır: Davada şshid olarak kendi- sine müracaat edilmiş olan Dr. İgnate Griebl birdenbire orta. dan kaybolmuştur. Doktor, bir gün karısına: — Ben yarım saate kadar gelirim, diye çıkmış, bir daha görünmemiştir. Yapılan tahkikata göre, Dr. Griebl Almanların “Aremen, vapuruna bineyek Avrupaya ha- reket etmiştir. Doktor böyle bir yolculuğa çıkmayı düşünüş değildi. Üzerine ne para almıştır, ne de pasaport çıkarm'ştır. Bunun için adamın kaçırıldığı zannedilmektedir. Doktor İgaats Griebl kaybo- lalı bir hafta olmuştur: Buna rağmen Amerikan polisi doktor hakkında bir haber alamamış- tır. Bu da, adamın muhakkak Amerikadan uzakta bulunduğu: na dair olan kanaati kuvvetlen- dirmektedir. Mevzuu bahsolan hâdise Al- manların “Avrupa, isimli Trans atlantik — vapurunda Yohanna Hofman imindeki berber kadı- nin tevkifi ile ortaya çıkan câ- susluk şebekesidir. Bu şebekeye mensup - oldukları şüphesi ile bugün 17 kişi tevkif edilmiş ve mahkemeye çıkarılmış bu- lunuyor. Diğerlerinin cürmü hakkında henüz kat'i bir kanaate varılma- mış olmakla beraber, berber kadının casus olduğu meydana çıkmış ve hakkında dört sene ağır hapis cezası istenmiştir, Diğer taraftan “Avrupa, ve- puruocun kaptanı Oskar Şarj Nevyorkta iki saat isticvap edik — Sonu 8 nci sahifede — evelden hiç fazla çalışmakta ve alâkadar müte- haşaıslar da zürraa yol göstererek ge- reken öğüdleri vermektedirler, Ağaç sevgisi: Bereketli ve münbit araziye malik olan bölgemiz ve çevresinin ağaçlan- dırılması hususunda ilbayımızın yük- sek hizmetleri görülmektedir. Bu sene İzmir, Bursa ziraat mek- —— Büyük bisiklet yarışı ü ğE mak üzere buraya gelen Manisanın İkarğılaştı ve sıfır-üç mağlüp oldu. Havanın çok sıcak olmasına rağ- men sahada iki binden fazla seyirci vardı. Güneş ve rüzgür altına düşme- sine mukabil çok enerjik ve canlı oy- mıyan Gürbüzler yurdu ilk devreyi sı- firsiki galip vaziyete bitirdi. İkinci idevrede sıcağın tesirile iki tarafın da durgunluğu — görülüyordu. Neticede Salihli takımı bir gol daha atarak maçı sıfıra karşı üçle bitirdi. Hakem oyunu çok fena idare etti. Zaman zaman hakemin çirkin idare- sinden her iki taraf oyuncularının gi- nirlendiği görülüyordu. Ekmek fiatleri: Manisa da dahil olmak üzere, vilâ. yet kazaları içinde, ekmek fiatinin en yüksek olduğu yer Salihlidir. Bu hu- susta daha evel yaptığımız negriyat üzerine birkaç gün için ekmek fiatle- rinde ufak bi zül görülmüşse de fiatler tekrar selmiştir. Hasat za- mani olmasından ve pamuk, bağ işçili- B. Eyüp (Hususi) — 520 kilo- metrelik şehirler arası bisiklet yarışı- nn neticesini bildirmiştim. Müsaba- Edirne, kayı — birincilikle — bitinen Ankaralı Eyübün bir resmini gönderiyorum. Sakarya ve Gürbüzler bir. arada Salihli, (Hüsusi) — Bir müç yap-! Zi dolayısiyle Salihliye amelenin en gok akm etiği bu sıralarda ekmek fi. Bakarya takımı, Gürbüzler yurdu ile atlerine zam konmanın hiç te uygğun bir hareket olmadığı muhakkaktır. «İlçebayımızın nazarı dikkatini celb- ederiz. Elektrik işi: Salihlinin senelerdenberi mühim bir derdi olan elektrik işi, son zaman- larda gene hâd bir devreye gelmiştir. Bu işi üzerine alan bir fabrikatörün işi halledeceğini ve artık Salihlinin bu derdine son vereceğini umarken ne yazık ki, bize gideni arattırmakta. dır. Halka 220 volt üzerinden ceryan satan ve bu miktar üzerinden para alan bu fabrikatörün verebildiği cer- yan, manlesef 180 volttan yukarı çık- mamaktadır. Halk bu 180 volt ceryar na da razıdır.. Fakat — neyü- zik ki ikide bir fabrika bozulur; mo- tör sakatlanır; memleket zaman, za- man karanlıkta kalır. Elektriğe kavuştuğu gündenberi buşına bir derd olan bu eoryan işinin de hallini Salihli halkı çalışkan: ilçebş. yından istemektedir..