MÜÇ A Romanya, İtalyadan başka Lehistana daittifak teklif etti Fransa, siyasetini değiştirdiğinden dolayı Romanyaya silâh ve mühimmat göndermemeğe karar verdi. bemaaaama AAA ARAR AA AK IK LENÜRATATARAAATANANANAR, Karadenizde müthiş fır- tına hüküm sürüyor. Kırım sahillerinde bir Yunan vapuru battı. Çanakkalede de İngiliz vapuru karaya oturdu İstanbul, 3 (Hususi muhabirimizden) — Kırım sahlinde fırtına- dan karaya oturan Yunan bandralı Okernis vapuru tamamen bat- mıştır. Vapur, karaya olurduğu sırada dibi sivri kayalara çarp- mıştı. Vapur, bu yüzden su almış, her türlü tedbire rağmen kur- Paris, 3 (Radyo ) — Siyasal mehafilde söylendiğine — göre, Romanyanın harici siyaseti tâ- mamen anlaşılmıştır. Romanya kabinesi, İtalyadan başka Lehistan hükümetile de temasa gelmiş ve Romanya, Le- histan ve Yugoslavya arasında bir ittifak teklif eylemiştir. Varşoya, 3 ( Radyo ) — Ro- manya siyaseti aleyhine yazı yazan (Ekspres Yurani), (Koriyer Puznani) ve (Pişvar) - gazeteleri toplattırılmıştır. Roma, 3 (Radyo) — Paristen alınan haberlere göre, Romnya- nin Fransaya ısmarlamış olduğu dilâh ve mühimmat, Romanya hükümetinin değişmesi üzerine teslim edilmemeğe başlanmıştır. Fransanın bu hareketi Bükreşte iyi tesir yapmamıştır. Roma, 3 (A.A.) — Yeni Roe- manya Başvekili B. Goga Mus- soliniye gönderdiği bir mektup- ta Faşist İtalya için hayranlı- ğım beyan etmekte, iki memle- ket arasında samimi bir - dost- luk kurmak arzusunu göstermek- tedir. —— Bu mektubu mevzuubahseden Tribuna gazetesi dıyor ki: *Romanyada yepyeni bir va- ziyet hasıl olmuştur. Bundan iki memleket arasındaki - karşılıklı ve samimi bir teşriki mesai az- mi doğmuştur. Kısa bir zaman- - <a feyizli neticeler alınacaktır. “gün dünya Versayda başlı- Yân felâketli tarih devresinin İılP_dâhnı şabid olmaktadır.., Roma »& (ALA.) — Yeni Ro- manya Başvekili Goganın telg- rafına verd.ği cevabda Mussolini ezcümle şöyle demektedir:— *Ekselânsınızın — Romalıların ahfadı bulunmasına — inzimam eden hali hazırdaki âmiller - iki millet arasnda feyizli bir teş- riki mesaiyi mümkün kılacak- tır. Ekselânsınızın kral Karolun verdiği vazifeyi yüklenmek üzere bulunduğum şu sırada kendisine şahsi görüşmelerimizin bir ha- tırası olarak sempatimin ilade- sini ve samimi Selâmımı gön- ., ——— Amerika, İngiltere Ticaret munhedesi Vaşington, 3 (Radyo) — Ha: riciye Nezareti, İngiltere ile ti- Caret musahedesi Müzakerelerine girişmek üzere bulunulduğu hak- kında bir tebliğ neşredecektir. Vaşington, 3 (AA.) — Ha- riciye Nezareti, İngiltere ile bir ticaret itilâfnamesi akdi için Müzakerata girişmek niyetinde olduğuna dair bir tebliğ neş- Fetmek tasavvurundadır. Bu teb- Hğin bu hafta için de neşredilmes: mühtemel olduğu haber verik mektedir. Bu tebliğ müzakarata —müte- tdik olarac atılmış ikinci adım Olacaktı . Birinci adım - ikinci> teşcin ayında proje hakkında "f:'î:i len birinci tebliğ ile atıl- TÜ v Mf tarılamamıştır. İngiliz bandıralı Arnom adındaki benzin yüklü 3000 tonluk ge mi, bugün Çanakkale boğazında karayâ oturmuştur. Meksikada çok müt- hiş zelzele oldu Binlerce halk, sokraklara c ökülerek panik halinde kaçtı Meksiko;. 3 (Radyo) — Bu gün, biribirini takiben öç — şiddetli zelzele olmuştur. Binlerce halk, yollara dökülmüş ve panik har linde kaçmıştır. Bu derece şiddetli zelzele nadir görülmüştür. Zarar hakkında benüz tafsi alınamamıştır. Hükümet felâket- zedelere güçlükle yardım edebiliyor. Yugoslavya Kral Naibi Prens Polun beyanatı Yugoslavyayı, sulha muhtaç bulunauğu bir sırada tekrar parti kavgaların- sürükliyemem DAT MMMT YAR IAU NUND DS Feci bir kaza Şair Fadıl Ahmedin oğlu pencereden dü- şerek öldü İstanbul, 3 (Hususi muhabiri- mizden) — Şair B. Fadıl Ah- medin oğlu Galatasaray lisesi talebesinden Esad, bir kaza ne- tices'nde mektebin üst kat pen- cerelerinin birindea düşmüş ve feci bir şekilde ölmüştür. İstanbulda otobüs tahkikatı Ahmed Emin Yalman, dün de dinlendi İstanbul, 3 (Hususi muhabiri- mizden) — Otobüs müeslesi üzerindeki — tahkikata — devam edilmektedir. Bu tahikat - için Ankaradan gelen mülkiye mü- fettişleri, bugün tekrar Tan ga zetesi sahiplerinden B. Ahmed Emin Yalmanı dinlemişlerdir. İstanbul limanında Karadenizden müdhiş balık akını var İstanbul, 3 (Hususi —mubabi- rimizden) — Karadenizden müd- hiş balık akını başlamıştır. Ba- lıkçılar şimdiye kadar boğazda bu kadar bol balk görülmedi- gini söylüyorlar; Torik ve Pa- lamut balıklarının akını — karşı- sında küçük balıklar limanda ve boğazda sahile atılmakta olduğundan halk tarafından se- petlerle toplandığı gibi binlerce Pelamat da tutulmuştur. Paris, 3 (A.A.) — Jurnal ga- zetesi Yugoslav Nasbi Prens Pol ile yaptığı bir mülâkatı neşretmektedir. Prens ezcümle demiştir ki: “Eski ananevi demokrasi mem- leketi olan İngilterede oradaki parlâmento rejiminin her mem- lekette tatbik edileceği zannolu- nuyor. Bu her yerde mümkün değildir. Ben şahsen demokrasi taraftarıyım. Fakat Yugoslavya kat'i bir sulha muhtaç bulun- duğu bir sırada bu memleketi " tekrar felâketli parti kavgala- rına sürükliyemem, Ben seciyeyi zekâ ile ö çerim. Zekâ mükem- mel bir şeydir. Fakat parlak olduğu nisbette tehlikeli oluyor. Meselâ Avrupanın cenubunda çok yüksek zekâlar vardır. Fa- kat bu zekâların ayni zamanda sağlam bir seciye sahibi de ol- maları lâzımdır., Türk - Rumen münasebatı — Başı 7 inci sahifede — ralarını yadederek — Ekselânsınızdan yüksek tazimlerimin — kabulünü di lerim. Başvekil Oktvian Coga Ekselâns B. Oktvian Banekil A Bükreş Haşmetlü kralınız tarafından Ek. selinszaz a tevdi edilen yüksek vazi- feyi bana bildirmek için lütfen gön: derdiğiniz telgeaftan ve Şefimiz ve memleketimiz yatınızdan çok mütehassis oldum. Ekselânsitnzdan ea semimi teb. tiklerimin kabulünü rica ederken meminizde tam bir muvaf fakıyet te» menni etmoğe müsaraat eder Ve yük. sek tezimlerimin kabulünü dilerim. Celâl Bavar S İtalyan hgyeti An;—d;luîa değerli eser.er buldu Roma, 3 (Radyo)— İstanbul- dem kabtr * veriliyoz Bir müddettenberi Anadoluda hafriyat yapan İtalya eski eserler mütehassıslarından — mürekkep heyet, muhtelif yerlerde Türki- yeyi de alâkadar eden bir çok değerli eserler bulmuştur. Bu beyet, yağmurlar dolayısile mer- kezi Anadoludan İstanbula dön- müştür. Havalar iyileşince tek- rar Anadoluya gidecek ve araş- tırmalara devam edecektir. Yeni İngiliz büdbesi — Başı | inci sahifede — neşriyatı, İngiliz gazeteleri tara- fından umumiyetle müsaid şakil- de tefsir edilmektedir. Gazeteler, bu servisler saye- sinde İngilterenin, İtalyan pro- pegandasına cevap vereceğini ve hatta yakında cenubi Ame rika memleketleri için Portekiz ve İspanyol dillerince de ser- visler açılacağını yazıyorlar. Nazırlardan mürekkep bir ko- mite, Mısır ve Fi'istin vaziyet'eri içn alınacak tedbirleri hazırlar makla meşguldür. Taymis gaze- tesi, —Arabca radyo serv sinin yâlnız p opaganda maksadle değil, yabancı memleket!lere İn- giliz san'at ve ilmini öğretmeğe yarlyacağın ,t bunun çok faydalı bir. is oluçağını, kaydediyor. Londra, 3 (Radyo) — Lond- ra radyosu, bu günden itibaren Arabça neşriyata başlamıştır. İmam Yahyanın oğlu Emir Faysal, radyoda arapça bir söy- lev verecektir. Londra radyosu, yakında İtal- yanca ve İspanyolca servisler te- sis edecektir. Ro va, 3 (Radyo) — (Jurnale d' İtalia) gazetesi, Paris radyosu hakkında (Taymis) gazetesinin yazdığı makaleye vab ver mekte ve İtalyanın, İngiliz rad- yosunda kendi aleyhine yapıla- cak propagandalara daima cevab vereceğ ni kaydeylemektedir. Londra, 3 (Radyo) — İngiliz îlmî_şjığisler -Kadın-Erkek Yazan: Dr. Esad Hatiboğlu EEEN AA ALERARERLİ V L LA v Tet iffetin sebebleri ve insan dilinde görülen tezahürleri Çocukta iffet yoktur. Kızlar da ise dokuz yaşında İffetin tâli tezahürleri Yüz kızarması ve - vaziyetler itfetin asli tezahürleridir. Maa- mafih —titremeler, Üüşüme ve ardından yanma hisleri, şaşkın- hk, kulak çınlaması, soğuk ter: ler, kılların diken gibi dikleş- mesi, tenefüsün durması ve hatta çok kuvvetli heyecanlar da gaşye (bayılma) istidad, —memelerden sütün çekilmesi, boğaz kuruması, âdet kanının kesilmesi — gibi inikâsi diğer hâdiselerde kay- dolunmuştur. Ağız kurür, dil damağa yapışır İffet hissi İlfet heyecanlarının tekerrürü kadında ruh hali yaratmakla neticelenir ki buna ilfet hissi denir. Terbiye, bu hissi mesud veya müessif bir tarzda değiş- Brebilir. -İffetin mübalâğası ve bahusus —yapmacık hareketler ilfetin Tiyakârlığı olan her şey- den çekingenlik haline müncer olur. İhtiyat, tevazu iyi terbiye ile kazanılan faziletlerdir. İffet hissi giyim tarzında ve lisanda da aşikâr olur. Iffet hissinin giyinme tar- zında tezahürleri Elbise biçlimleri,kadının cinsi cazibe merkezlerini gizliyerek, müdafaasına yardım eder. Hey- keltraşlık sanatında mühim rol oynıyan sembolik âsma yaprağı iptidai elbise gibi telâkki edile- bilir. Hissi zevklerle mücadeleye çalışan dinler elbiseleri ahlâk noktai nazarından medih ve tav: siye ederler. Kilise, dindarlarların geniş ve vücudün umumi çizgilerini giz- liyecek kadar bol elbise giyme- lerini emreder. Fakat medeni ırklarda elbise daha ziyade bir süs vaslı al- mıştır ve ekseriya kadın elbise- sinde moda gizlemek bahanesile çekici bir gaye takib ediyor. Bir doktor “Bazı şeyler vardır ki göstermek için saklanır, de- ordusunun 1938 senesinde baş- tanbaşa motörize edilmesi ve silâh yerine piyadelerin mitral- yözle techiz olunması takarrür eylemiştir. Alınan haberlere göre, İngiliz ordusunda kullanılacak olan tank- lar da büsbütün başka sistemde olacaktır. İngiliz süvari kıtaatındaki at- lardan sekiz bin hayvan yerine otomobil kullanılacaktır. Londra, 3 (Radyo)— Sunday Taymis gazetesinin yazdığına göre, İngiltere hükümetinin yeni büdcesinde silâhlanma ve ha- rici propaganda işine büyük mebaliğ tahsis edilecektir. Bil- hassa propaganda işleri üzerin- de fazla durulacaktır. Bağ buahçe tütün Kimym:avî Gübreler Ziraat âletleri Hacı Davut zade R ahmi Karadavud Halimağa Çarşısı No. 31 İZMİR miştir. Büyük kadın terzileri vücudün tabil şeklini tebarüz ettiren yu- karı kısımları açık saçık ve aşağı tarafı kısa elbiseler biçmes ni bilmez değillerdir. Vücudü örte mekten ziyade açıyorlar, giydir- mekten ziyade soyuyorlar. Elbise afif olmaktan ziyade cinsi arzuyu tahrik eden bir cilve tezahürü oluyor. başlar. Çünkü.. a da vardı. Her kavimde lisan, Ütenasül vazife ve azaları için uydurulmuş bir çok mecazi ke- limelerle doludur. — Doğrudan doğruya kadınlığa merbut olan hayzdan bahsederken kelimele- rin hoşunetini giderecek tarzda muadil sözlerle ifadei merâma çalışılır. Fransız kadınları hayz hali için, meyva imkânını hatır- latan çiçekten kinaye olarak, çi- çeklerim derler. Alman kadın- ları da (Rosen-Krantz) gül demeti derler. Bizde - şehirliler ay başı rahatsızlığı, âdet hali gibi tabir- » ler kullanırlar. Köylülerimizin analık hali dediklerini doktar * Kâmüran- Öraten işittim. Köylüğüğü. | lerimizin dili hakikaten dahâ manalı ve daha canlıdır. İffetin sebebleri İlfetin başlıca — tezahüratını tasvir ettik. Şimdi de yaş, cins, medeniyet gibi bu hsisin inkişa fina faydalı şartları mutalaa edelim, sonra iffet nöbetini tah- rik eden sebebleri ve iffetin cinsi âmiller denilmesi lâzımge- len uzak sebeblerini tedkik ederiz. Yaş şartları Cinsi tecavüz korkusunun nek ticesi olan iffet çocuktâ yoktur. Tira ciksiyetlori 'tebdil. tdeli” lecek tehlikeden haberleri yok- tor. Ancak bir korku — sezildiği veya farzolunduğu zamandır ki korku başgösterir. Bü — cinsi tehlike fikri çocukta bülüğa ya- kın zamanlarda zuhur eder. İffet tâli cinsi seciyelerin zu- hurile hemvakit olarak kendini gösterir. En mahcub çocukta bile hiç iffet yoktur. Ahlâka uygunsuz her şeyi çocuk tam bir masumiyetle söyler ve yapar, İffet hissinin dilde tezahürleri| çıplaklığından hiç utanmaz. Eğer İlfet yalnız elbise ile, vaziyet- lerde tevazu ile zahir olmaz, lisanda ibtiyat ile de kendini gösterir. - Sözlerin — Mübaliliği, açıklığı umumi efkârı açık saçık hareketlerden Ziyade mütcessir eder, Mfetli kadınlar ismete muga yir hareketlerden ziyade, bu yolda söz seylemekten korkar: lar. “Sanırlar ki asma yaprağı daha ziyade Aağız — içindir.. Kleiupaul & Ahlâka “dokunan — sözler bil- hassa genç kızların hiç haşına gitmez. Bu yolda sözler kızların aşk hakkındaki — tasavvurlârını paralar, — Baliğ kız, erkek arka. daşı gibi, cınsi işlere dair sarih “Ma'ümat edininceye haris kadar değildir. Bu lisani iffet eski zaman!la-- utangaçlık gösterirse annesinden ve etrafından aldığı terbiye ne- ticesidir. $ Bununla beraber iç gü erkek - çocuklardan Zuhur eden küçük — kı kek çocuklardan daha küçü yaşta, kendiliklerinden afif ol- oldukları meşhuddur. Belle'e göre kızlarda dokuz ! * yaşında iken iffet zahir olur. Fakat bu his tam inkişafımı bü- lüğda bulur; Bülüğdan — sonra iffet 6 kadar kuvvetli - olur k' - ekseriya hekim muayeneleri bile | güçlükle yâpılır. Kız Ginsi telb likeden haberdar olmağ ladıkça iffet te kuvvetlenir naf olarak, çocukluğa —mahsu iflets zlik, genç kızlarda de edeblir. Hatta en faziletlilerin de bile,