Ş D K gl . D Bayfa 6 -— Numara — 29 Ortada herhalde birçok şey- — ler geçiyordu. Fakat bunu an- — Şiyan kimse yoktu.. — İKİNCİ KISIM — Bu hâdisenin geçmesinden bir gece eveldi.. Artık Venedik evleri derin bir süküt içindeydi. ; Işıklar sönmüştü. Deniz sokak- larda hayat durmuştu. 'Sularda ne bir kürek darbesi işi- tiliyordu, ne de evleri ve so- kakları bağlıyan köprülerde bir insan sesi... Genç, meçhul ve esrarengiz o bir insan, elinde küçük bir hançer olduğu halde, yıldırım sür'atile sokaktan sokağa, köp- — rüden geçiyordu. Arkasından da yirmi - kişilik bir müfreze koşuyordu. Müfreze ilk zaman- — larda sessizce ve şehri velve- — leye vermemek endişesile ha- — reket ederken yavaş yavaş — Ssabileşmişti: Çünkü takip ettiği esraren- —. gizadam, şeytanın birine ben- ziyordu. Yıldırım gibi koşuyor, ara sıra sıçrıyor, başını çevi- — Tip bakıyor ve gülüyordu. | Nihayet, askerlerden biri — dayanamadı. Var kuvvetile: — Heeeey - diye bağırdı. - Venedikliler; uyku zamanı de- gil.. Dünyanın en edepsiz bir haydudu göğsümüzün üstünde dolaşıyor. Uyanın Venedikliler, şehri korsanlar bastı!. Bu ses, gecenin süküneti içinde, derin, acı akislerle H uğuldadı. Sesin duyulduğu bü- — tün muhit, birdenbire uykudan uyanmıştı. * Askerler koşuyorlardı. Fa- — kat bu şeytan gölgeyi, sık sık — gözlerinden kaybediyorlardı. Sanki o da, herkesle -eğlen- — meğe çıkmıştı. Bazan bir kö- şe başında, bazan bir köprü, - bazan da bir dıvar üstünde — — duruyor, kendisini takip eden- |leri bekliyor. gibi idi.. İkide — bir, hafiften fakat en temiz şekilde küfür ediyordu. Yavaş yavaş, yirmi kişilik — müfrezede elli kişiyi bulmuştu. Çünkü feryatları ve ayak pa- tırdılarını işitenler, birer ikişer — Müfrezeye iltihak etmişlerdi. Esraretigiz adam bir köşede — durmuştu. Arkasına ve etra- — fina baktı: b — Ahi «diye homurdandı- bir kılıcım olsaydı ve sizi, ta- vuk çiftliğine girmiş bir tilki gibi darmadağın edip kaçır- a ', saydım. Vaziyeti tehlikeli görüyor- — dü. Çünkü kendisini takip edenler gittikçe artıyordu. Ve — bittabi bu takip ilelebet sü- . K y — düşündü. Fakat — hem de sıvışacağı — arıyordu. Bir aralık deniz yol- recek değildi. Gürültü çok fazlalaşmıştı. Meçhul adam, hem kaçıyor, bir yer O larına atılmağı, — balıkçıların bulunduğu — yerlere dalmağı oralarda da — geceleri karakolların artırıldı- ğını işitmişti. Ansızın bir so- kağa daldı ve: — Lânet olsun! Diye inledi. Burası bir çık- maz sokaktı. Ta arkadan ge- lenler, onun sokak içinde kay- bolduğunu görünce: N DKUNT KORKAKATAARITAKKAT AAA ANIAL DUTANI ,Genç ve'esrarengiz bir'insan, elinde ** küçük bir hançerle koşuyordu. | çıkmaz sokak daha gördü ve Tilki mağaraya girdi, tuzağa düştü. Onların fikrince artık bu meçhul haydud yakalanmıştı. Filhakika o da vaziyeti kav- ramıştı: — Allah belâsım — versin | -diye inledi- ahmak gibi, ab- | dal gibi ellerine düştüm. Şim- | di elleri enseme yapışacak. — | Kafile, henüz köşeye gelme- mişti. Meçhul adam, bu çık- maz sokak içinde diğer bir B. Mehmedi ANADOLU Yazan: M. yAhan Ka oraya daldı. Ta karşıda bü- yük bir bina vardı. Altkat encereleri, zeminden ancak Eir metre yüksekliğinde - idi. Süratle yaklaştı ve ayni sani- yede kararını verdi: Bu pencerelerden birini kı- np içeriye girecek ve vaziyete öre ikinci bir karar verecekti. ahminine göre, bu binanın di- ger bir cephesi arka sokaklara akıyordu.. — Sonu var — n Uludağda kaybolan çocuğu Şimdiye kudar Bulgaristan ve hatta Yunanistanda da aranmış Sekiz sene evel Bursada | Uludağda — dört yaşındaki | oğlunu kaybeden Bursalı fab- | rikator B. Mehmedin verdiği istida Üüzerine Buca nahiye müdürlüğü tarafından dün de tahkikata devam edilmiştir. B. Mehmed, Bucada baytar B. Azizin yanında bulunan ve Şadi adımı taşıyan çocuğun, Uludağda kaybolan çocuğu Sadi otduğunu — söylemekte ısrar ediyor, B. Mehmedin anlattıklarına göre, dört yaşındaki Sadiyi bundan sekiz sere evel Ulu- dağdan kaçıran adam, o va- kit haydudluk yapan Aydınlı bir şahıs imiş. Bu adam, bi- lâhare Bursada mühim bir suç işlemiş ve idam edilmiştir. B. Mehmed, çocuğunu bu labilmek için her çareye baş- vurmuştur, hatta ilk günlerde kendisinden — çocuğunu tes- lim etmek için on bin İira is- tenmiş, B. Mehmed bu parayı alarak kendisine bildirilen yere götürmüşse de çocuğu almış olanlanlar her nedense o gün gelip parayı — almamışlardır. Daha sonra Bursa zabıtası, bu mesele hakkında tahkikat yap- miş, fakat bir netice elde edi- lememiştir. B. Mehmed, Türkiyenin muh- telif yerlerinde yaptığı gibi Sofya, Bükreş ve Atinaya adamlar göndererek çocuğunu arattırmış, fakat hiçbir iz bu- lamamıştır. Vaktile çocuğunu kaçırdığını söylediği Aydınlı adamın kardeşi, şimdi bir ci- nayet işlemek suçundan hapse mahküm bulunuyormuş. Bu adamla hapisanede gö- OTE CKUN TTAKOATAAKAKKAKIAI AYA AAAIII A AKAKII FOTO OR Refik Lütfi Or Zevkinizi okşayacak poz Temiz işçilik Hükümet civarı Kaymakam Nihadbey caddesi No. 20 rüşmüş ve nihayet, oğlu Sa- “dinin Bucada Dutlu sokağın- da 12 numarada baytar Bay Azizin nezdinde bulunduğunu öğrenmiş, oraya gidarek ka- pıyı çalınca kendisine kapıyı oğlu açmıştır. Baytar B. Aziz de: — Kendi isbat etsin, alsın. Demekte imiş. B. Mehmed, çocuğun ana- sından ziyade kendisine düş- kün olduğunu söylemekte ve şimdi de Şadinin gene evde baytar B. Azizi annesinden daha çok sevdiği haber veril- mektedir. Buca nahiye müdür- lüğü tahkikatını bitirmek üze- redir. Ön sene evel yapılan umumi nüfus tahririnde çocu- ğun baytar B. Azizin evinde gösterilmiş olup olmadığı'an- laşılmak üzere kayılların tetkik edileceği haber alınmıştır. Veysel hamamı açıldı Birbuçuk senedenberi kapalı kalan Kemeraltı caddesindeki çıkmaz sokakta Veysel hamamı edil- mek ve mükemmelen tezyin olunmak üzere tecdiden muh- bu kere yeniden tamir terem müşterilerimize amade bir vaziyete getirilmiştir. Tek- mil mobilyası da yeniden te- darik olunarak saygılı müşte- rilerimizin hertürlü istirahatleri temin olunmuştur. Teşrif ede- ceklerin herhalde memnun ka- lacakları birinci delfada belli olacaktır. Fiatler de son de- rece ucuzdur. ŞİRKETİN MERKEZ VE FABRİK oğlu olduğunu | | uyumak.. Yakaza halinde kal- Izmir Yün Mensucatı Halkapınar Kı İMEVSİM DOLAYISİLE YENİ ÇIKARII Sağlam, zarif ve ucuzdur Satış yerleri: e 3 Haziran 937 Çimdikler 1 Serlevhalarla karşı karşıya; Bugün de gazete serlevha- ları ile karşı karşıyayım. Anadolu — Valimiz, ku- lüpler arasında ayrılma asla varid değildir, diyor. — Hakikaten öyle olmalı- dır da.. Beş kuruş vereceğine veya iş başına geçip çalışa- cağına kahvehanelerde fesad tenceresini kaynatanlar, avuç- larım yalasınlar. Son Posta — Almanyada intikam sesleri yükseliyor. — Be birader, bu sesin sustuğu var mı zaten? Son postada İsmet Hulüsi Eskiler alıyorum... — Bitpazarına nur yağma- ğa başladı galiba ki, eskiler ticaretine çıkmışsın. Akşam — Azlık okulların- da Türkçe. — Haklısın be birader am- ma, çocuklara bile birşey ya- pamıyoruz. Eloğulları, ağızla- rının içinde mısır darısı pat- latır gibi takır tukur yabancı İ konaşuyorlür. Akşamda Hikmet Feridun — Eğlence! — Kandedir dersin o mü- barek?.. Yüzünü görsek de cehennemden kurtulsak bari.. Cumhuriyet — Harp tehli- kesi kendisini gösterdi.. — Amman dikkat edelim, dişlerini ve tırpanını göster- mesin.. Peyami Safa — İkiden biri. — Bizim dille konuşmiıyan- ları cennete götürür. amma, hani'ya o ikiden biri! Bizim İzmir Musevileri güya andiç- mişlerdi. Meğer andı onlar, Şaşal suyu gibi içmişler de biz de farkında değiliz. 'Tan — Bergamada Kermes eğlenceleri iyi geçiyor. Geç kaldın tatarağası.. Şim- di o eğlence —meydanında toz duman harman savuruyor. Tanda Felek — Dinlene, dinlene.. — Azizim, sen galiba: İrişir menzili maksuduna aheste giden Tiz reftar olanın payine damen dolaşır. Demek istiyorsun.. Yanılı- yor mıyım acaba?. Fakat bu sözün kıymeti kalmadı. Her- şey çabuk çabuk.. Makine, tayyare, telsiz, radyo, telefon, bak, hepsinde çabukluk esas hâkim.. Halkın Sesi — Halkın Se- si hakkın sesidir... — Öyleyse şu mübareği iyi tanzim et de birşeye benzesin. Kendim söylüyorum — U- yan ey birader? Kendim cevab veriyorum — Ne uyanmak, ne de büsbütün mak daha iyi.. Ömcmay yam Ödemiş Tren gezisi Zafer okulu -Himaye heyeti | okulun fakir ve öksüz çocuk: ları menfaatine Ödemişe bir tren gezisi yapmak üzere dev- let demiryolları sekizinci iş- letme müfettişliği ile mutabık kalmıştır. Bu gezi treni 6 Ha- ziran 937 Pazar günü saat 6,445 te Alsancaktan hareket edecek 10 da Ödemişe vara- caktır. Ödemişten 18 de ha- reket ederek 21,27 de Alsan- cağa gelecektir. Bu tam mev- siminde olan tren gezisini ka: çırmayınız. Geçen sene olduğu gibi bu sene de herkesin istirahati te- min edilecektir. Fiatler pek ucuzdur. Birgiye, Bozdağına, Gölcüğe, Bademiyeye gitmek arzu edenler için otomobil fi- atlerinin en ehven bir surette | temin edilmesi hakkında Öde- | miş urayına yazılmıştır. Bilet satış yerleri: 1 — Eşrefpaşada - tütüncü İsmail 2 — Tilkilik eczahanesi 3 — Hükümet karşısında Sevim fpastahanesi 4 — Kemeraltında Mektebli kütüphanesi $ — Kemeraltında Yeni Ya- vuz kütüphanesi 6 — Odunpazarında Sa- raçlar çarşısı No. 5 tütüncü Haydar 7 — Suluhan civarı Kilim- ciler No. 21 çorapçı Mustafa Solak 8 — Emirler çarşısında ber: ber Osman 9 — Alsancakta lokantacı Mehmed bile bir şiirinde şöyle diyor: Ne körkütük sarhoş olub âleme rezil olmak, ne de ayık dolaşıb dehrin elemini, ıstıra- bını çekmek isterim. İkisinin arasında bir hali mesti (çakır keyf) vardır ki, işte ben ona bayılırım. Çimdik | | maddesine göre bildirili. Doğanspor |Yamanlarspor takı. mile karşılaşacak Milli küme müsabakaları münasebetile — Yamanlarspor kulübü, şimdiye kadar civar vilâyet ve kazalarda birkaç maç yapmış, başka mühim temaslara girmemişti. Haber aldığımıza göre yarın Yaman:- larspor ve Doğanspor takım- ları, saat 17 de Alsancak spor sahasında — karşılaşacaklardır. Bu müsabakanın heyecanlı ve alâkalı olacağı tahmin edil- mektedir. Çünkü Doğanspor takımı, milli küme maçlarına iştirak etmiş olduğu için kuv- vetli ve anform bir vaziyet- tedir. Fakat en iyi oyuncuları, İstanbul müsabakalarında - sa- katlanmış olduğu için bu mü- sabakada Doğanspor takımı- diğer — müsabakalardaki kadrolarına göre - daha hafif bir vaziyette olacağı tabiidir. Bu müsabaka ile Yaman- larspor takımının kuvveti hak- kında da bir fikir edinmiş olacağız. nın, Kuşadası sulh hukuk hakim- liğinden: Kuşadasının eski cami ma- hallesinden kovancı oğlu ölü Mehmet veresesinin ayni ma- halleden oğlu Süleyman ile damadı Rifat aleyhine açtığı izaleyi şuyu davasının yapıl- makta olan duruşmada: Dava olunanlardan Rifatın yerinin belli olmaması itibarile ilânen tebligat ifasına karar verilerek duruşmanın 9/6/937 çarşambâa günü saat 9 za bırakılmış ol- duğu usulün 141 ve 142 inci 1756 | LAR Türk Anonim Şirketi ? umaş Fabrikasli 46 —— YENİ YAPTIRACAĞINIZ ELBİSELER İÇİN BU MAMULÂYTI TEROİR K İZMİRDE HALKAPINARDADIR YE LEYLEK MARKALARINI HAVİ HER NEVİ KAPOT BEZİ İMAL EYLEMEKTE OLUP MA Telefon ve 306 Birinci kordonda 186 numarada Şark halı Türk anonim şirketi Mimar Kemaleddin caddesinde FAHRİ KANDEMİR oğlu Çizmir Pamuk Mensucatı Tt Anonim Si YERLİ PAMUCUNDAN AT, TAYYARE, KÜPEKBAŞ, DEĞİRMEN, € ARI AVRUPANNI AYNİ TİP MENSUCATINA £ ıg1!”