20 Nisan 1937 Tarihli Anadolu Gazetesi Sayfa 2

20 Nisan 1937 tarihli Anadolu Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

İzdivaçlar — İzdivaç müecswesesinin kökü nedir? Jalığı, derhal bu mücssöseyi sarsar. Ben, ayrı ayrı ikişer iyi ünsan olan ne çiftler bilirim ki, aile çatısı altında, geçimsizlik gibi müdhiş bir ıstarabın, bir bubranın içinde yus yarlanınaktadırlar. Oaların — kârakterlerinin, yaş ve başlarının - gösterdiği fark, tapıdıkları iyi insan rubuna rağmen, izdivacın saadetini tatmalarına engel olmaktadır. Doktor değilim amma, geçimsiz ailelerde de çocuğun, bu tezad ar. zeden iki ruhun veraseti ile normal olmadıklarını da bilirim:, Yekdiğerini sevmiyen, yekdiğerinden tamamile —ayrı düşünen, bedeni ve ruhi farkları büyük olan ailelerde, çocuk, her ikisinden ayrı aytı parçalar alarak, aileye bir garibe şeklinde düşüyor. Medeni bir cemiyetiz. İzdiyacı yavaş yavaş hisai, marazi illetlerden, menlaat ve diğer bazı tesirlerden kurtarsrak on9 sağlam, mhhatli bir çekil ve yenk vermekliğimiz lâzumdır. Ne yaltız başına aşk, me de para bir yuva kuramaz., İzdivaç, her ferdi hayatta en çok düşündürmesi icab eden bir keyfiyettir. Bugün, kendi çatısı içinde rahatsızlık geçiren her çift iyi düşünememekliğin ceza- sını çekiyor demektir. Bir ömür boyanca duyulacak ezaya, elbette ki, körükürüne boyun eğilemez. KŞ AAA A tür. Halbukibütün gün dolabın! başından ayrılmamış, dolaba da başka hiçbir kimse el sür- Aryat Atom! Maddenin en küçük parçası olan Atom, Aryai midir?, Alman profesörlerine gelince, bu hususta müsbet cevab ver- memiştir. İkinci bir tetkikatta, altın f mektedirler. Bunlar arasında | tozunu - farelerin yidikleri an- — döktoör Sitrat: laşılmıştır. . — Artık Almanyanın tabi- | - Kırlangıçların rekoru — İyatından Aryai olmıyan Atom- Kırlangıçların en seri kuş — ları da atmak sırası gelmiştir. | olduğu iddia ediliyor. Halbuki — Çünkü bir takım Atomlar | Fransız fen akademisi bu re- vardır ki Aryailere hiç benze- | korun Rusyaya mensup bir memektedirler. nevi kargalarda olduğunu tes- Demiştir. bit etmiştir. Bu kargalar, kır- Cam devril langıçlardan çok seri imişler. Ahır ve hayvanları yakanlar Ağırcezada muhakeme edilecekler Torbalının Şehitler oturan emekli yüıbışı Bıy Osmanın ahırı ile içindeki Taş devri geçti, maden dev- ri de artık geçiyor! Maden devrinin en son faslı, demir “ ve çelik devridir; fakat mahak- kak ki, bu devri cam devri takib edecektir. Şimali Karolin üniversitesi — profesörlerinden Greves Vol- ter, Amerikanın 93 üncü kim- YO MT Y YT ç ge mam eZ ya kongresinde bu müjdeyi | bayvanatını ve ziraat aletlerini vermiştir. yakmaktan suçlu Arapçı kö- Londradaki — Kıristalpalas, | yünden Osman oğlu Mustafa ve Bekir oğlu Osman ve bun- ları tahrik etmekle maznun Hasan Ali İzmir Ağırceza mah- kemesinde muhakeme edilmek üzere Torbalıdan İzmir hapi- sanesine getirilmişlerdir. Bay Cemal Bir müddettenberi şehrimiz- de bulunan ve Bulgurca çift- liği arazisi meselesinden doğan ihtilâfların halli için tetkikler yapan tapu ve kadastro umum müdürü Bay Cemal, dün An- karaya gitmiştir. yeni cam devrinde bir yer tu- — tamiyacaktır. Çünkü Amerika- nın Hüdson şehrinde camdan - bir tünel yapılacaktır. İ Cam; bundan başka 1939 — Nevyork sergisi inşaatında çok bir rol oynıyacaktır. - Çiçekler âlemi Çiçek mütehassısı, çiçek — envat hakkında bir takım ra- — kamlar neşretmiştir. Bu rakam- lara göre, eski dünyada, (Ya- — | mi Avrupa, Asya ve Afrika ile Avustaralyada | 4300 cins beyaz, 951i sarı, 823 ü kır- mızi, 494 ü — mavi veya açık Bıım “acd mavi renktedir. Fakat bu ra- kl! kamların bir de fena ciheti ÇOCULİĞEE.. | — vardır. Bu 4300 çiçekten yal- — nız 420 sinin güzel kokusu —© vardır. 2300 ü kokusuz ve 1500 © cinsinin de kokusu az veya “çök olmak üzere fenadır!. Fare altın yer mi? — Kanadada Rişar Conson is. —minde bir kuyumcu 3000 frank kıymetinde altın tozunu - bir | dolaba koymuş, bir müddet “sohra azaldığını görmüştür. Yapılan tetkikatta dolabın zorlanmadığını göstermiş, ku- yumtu altin tozunun bir de- olacak ve çok işlerde de bu bed- binlik boş çıkmıyacaktır. Bununla beraber mukadderatın bugün için bize temin edeceği iyi noktalar da yok değildir. Bugün doğacak çocuklar kıs- kanç ve harçın olacaklardır. Çoğu idari işlere intisab edecekler ve namuskâr insanlar — olacaklardır. Fakat hayatlarında daima doğra Bunu bana, bir katim tormuş. Uzân bir mektubun ihtiva ettiği fikirler arasında böyle bir sual var.. Derhal kestirme bir cevab vereceğim: harcırah İzdivaç müessesesinin kökü, onun hakikaten iyi kuruluşunda mev cuddur. Yani bizatihi kendisindedir. Kanunun rolü, oğü İimaye etmek; SASE Z aşaiyamrsa, deü, Başanll v göddayalle . kakmık ETarcrrah fediyepmri) ayırmık, geriye Kaltulutı kuttarmaktır.. gelmedentebligat ya- İzdivaç, herşeyden evel, iyi bir ahenk ister. Çiftler arasında ahlâk, fikir, ruh, fisik terbiye ye telâkki ahenginin yöklüğü, ksik veya Te pılmıyacaktır Nakil ve tahvil edilen me- murlara harcırah tediye emri verilmeden memuriyet emirle- rinin tebliğ olunmaması 1559 numaralı kanun iktizasındandır. Bazı dairelerce bu esas daire- sinde muamele — yapılmadığı görülmüş ve Maliye Vekâle- tinden Vilâyete gelen bir ta- mimde, yapılacak muamele şu suretle izah edilmiştir: “Nakil veya tahvil edilen memurlara harcırah tediye em- ri verilmeden tayin emirlerinin tebliğ edilmesi 1559 sayılı ka- nun muvacehesinde bir hüküm ifade edemiyeceğinden, yapılan bu tebligatin hükümsüz sayıl- ması ve harcırah tediye emir- lerinin verildiğinin kendilerine tekrar tebliği, ikinci defa ya- pılacak olan bu tebligatın aynı zamanda tayin veya tah- vil emrinin tebliği mahiyetinde telâkkisile 1108 sayılı maaş kanununun ikinci maddesine göre hareketleri için tayin edi- len on beş günlük müddetin bu tarihden başlaması ve o zamana kadar tahakkuk ede- cek maaşlarının da usulü da- iresinde ödenmesi icab etmek- tedir., Kutuluk kereste Romanyadan te- min edildi Romanyadan bu sene mu- vakkat kabul — suretile ithal edilecek kutüluk kerestelerin temini işile meşgul olan İzmir üzüm karumu müdürü Bay İs- mail Hakkı Veral, ihtiyaca yetecek miktarda kutuluk ke- reste satın almıştır. Bu keres- telerin lımılı limanına getiril- mesi için İstanbuldan T kırılıngılı üzeredir. ü yüş Yeni — satış kooperatilleri teşkilâtilemeşgul olan ve şeh- rimizde bulunan İktısat Vekâ- leti iç ticaret umum müdür muavini Bay Salâh Cuhruk İstanbula gitmiştir. Su tarifesi Vekâletçe ucuzla- tılıyor mu? İzmir Su Şirketi direktörü, Ankaraya gitmiştir. Su Şıkeıı direktörünün bu gidişinin, yeni su tarifesi meselesile alâkadar olduğu kuvvetle tahmin edil- mektedir. Su tarifesi metre murabbar başına 15 kuruştur. Geçenlerde toplanan tarife ko- misyonu, yeni ücreti 13 ku- ruştan ıııııvıfık görmüş, fıkıt üzerinde yeni bir bina yapa- caktır. Yeni binada, bütün te- şekküller için ayrı daireler, im-| dadı sihhi otomobilleri için hıuıl.bırbıhçe.ııuyenoı layısile yıpılınık terkinler, e bulunacaktır. j Memarlar ve Bir yerde mahsul hasa- ra uğrarsa.. Müstahsılların arazi vergileri terkin edilecektir 1833 numâralı arazi vergisi kanununun beşinci maddesi mucibince terkini lâzım gelen arazi vergileri için tefsire ma- bal olmadığına dair Büyük Millet Meclisince bir karar verilmişti. Bu karar münase- betile Maliye Vekâletinden Vi- lâyete bir tamim gelmiştir. Kanunun beşinci maddesinde, verginin terkinini icab ettiren arızanın mahsulâta taallük ct- mesi icab edeceği yazılı ise de mahsulât münhasıran tohum atmak suretile yetiştirilen hu- bubata münhasır olmayıp zey- tin ve meyva gibi ağaçtan ha- sıl olan mahsulâta da şamil olduğundan mahsulün tama- men belirmiş olmasını zaruri kılacak takyidi mahiyette bir hüküm bulunmaması dolayısile fevkalâde arızalar yüzünden mahsulâtın meydana gelmesi imkânı münselib olan hallerde de vergi terkini cihetine gidil- — mesi, bu maddenin sarahatı iktizasından bulunmuş ve bu sebeble tefsire mahal görül- Bu gibi âfetlerin hasara uğ- rattığı mahsulün idraki zamanı hangi mali senede vaki ise terkin edilecek verginin de o senelere ait ve munhasır kal- ması tabii olduğuna karar ve- rilmişti. Vekâletin tamiminde arazi vergisi kanununun be- şinci maddesi mucibince fev- kalâde arızalar dolayısile mah- sulâtı hasara uğrayan — mınta- kaların arazi vergilerinin ter- kininde kanunun tatbik sure- tine dair nizamnamenin 2linci maddesinin (B)lıkrası ile tefsir kararı arasında tezad - bulun- duğu için bu gibi ahvalde alâkadarlar tarafından şu nok- talar üzerinden tetkikat yapı- lacağı bildirilmiştir: 1 — Vukubulan hasar, to- hum ekmek suretile yetiştiri- len mahsulâta taallük eylediği takdirde tohumların &tılmış ol- masından sonra vukua — gel- mesi ve fevkalâde arızadan tobumların zarar görmesi ve mahsul vermek — imkânınının münselep olması lâzımdır. To- hum atılmadan evel vukubu- lan arızalar dolayısile vergi terkin olunmiyacaktır. 2 — Hasar; zeytin, fındık vesair meyva ağaçlarının mah- sulâtına taallük eylediği tak- dirde fevkalâde arızanın, ağaç- ların mahsul verme imkânını selbetmesi ve bu yüzden ağaç- lardan mahsul alınamıyacağı- nın tahakkuk etmiş olması icab eder. 3 — Henüz mahsul verme zamanı gelmeden hasıl olan fevkalâde - arızalar - dolayısile verginin terkini cihetine gidi- lebilmesi için, mahsulün idraki zamanının beklenmesi ve idrak zamanı mahsul alınmadığı tak- dirde nizamnamenin 21 inci maddesinin (E) fıkrası daire- sinde zayiat derecesinin tes- biti Tâzımgelir. 4 — Fevkalâde arızalar do- ergisi | mahsulün idraki hangi mali senede vaki olacak ise o mali senenin vergileri için yapılır. Binaenaleyh herhangi bir sene mahsulün, idrakinden sonra, yeni mahsule hazırlık devre- sinde vaki olacak hasarlardan dolayı mahsulün idrak edildiği senenin vergisi terkin oluna- maz. $ — Zeytin ve findık gibi bazı meyva ağaçlarının sene- sine göre malhısulün — tabiati iktızası bazan az hasılat ver- mesi, vergi terkinini icab ettir- mez. Terkin yapılabilmesi için fevkalâde bir arıza dolayısile mahsulün hasara uğraması veya- hud ağaçların veya tohumların mahsul verme imkânının mün- selip olması şarttır. 6 — Bundan sonra yapıla- cak idari tedkikat evrakında bu cihetlerin sarahaten zikre- dilmesi lâzımdır. Ölüm vak'aları Sulh mahkemelerine bildirilecek Ölüm vak'alarının her hafta mahalli sulh hâkimlerine bil- dirilmesi hakkında Dabiliye Vekâletinden vilâyete bir ta- mim gelmiştir. Velâyet, vesa- yet ve miras hukukunu —alâ- kadar eden bu tamimde de- niliyor ki: * 22-2-934 tarih ve 2/220 sayılı kararnameye bağlı (ka- nunu medeti in velâyet, vesa- yet ve miras hukukuna müte- allik hükümlerinin tatbik — su- retine dair nizamnameynin bi- rinci maddesinin ilk fıkrasında fadliye ve idare memurlarının resmi muameleler — dolayısile muttali oldukları vesayeti müs- telzim halleri bildirmek husu- sundaki kanuni mükellefiyetleri baki kalmak üzere nüfus me- murları, kendilerine haber ve- rilen ölüm vak'alarını - ölenin aile künyesi ile beraber haf- tada bir Mmahallindeki sulh hâkimine billdirirler, ölen nü- fus itibarile orada mukayyet değilse nüfus memuru, ölenin kayıtlı bulunduğu nüfas ida- resini haberdar eder ve ora- daki nüfus memuru, bunu ma- hallindeki sulh hâkimine bil- dirir) diye yazılıdır. Evelce yapılan tebliğata rağmen nü- fus memurlarından bazılarının bu madde hükmüne riayetle ölüm vak'alarını mahalli sulh hâkimlerine ihbar etmedikleri anlaşıldığından, nüfus daire- lerine haber verilen ölüm vak- alarının nizamnamenin sarahati ve kanunu medeninin 364 üncü maddesinin hükmü dai- resinde her hafta muntazam ve kararnamenin neşri - tarihi olan 8-3:934 tarihinden beri bildirilmemiş kalan ölüm vak- alarının da hemen mahalli sulh hâkimliğine bildirilmesi lâzımdır.,, Cezalandırıldılar Çarşılarda yoldan geçenleri zorla dükkânlarına davet eden satıcılardan beş kişi belediye- sını yâd için İzmir gençliğinin M 2014/937 lli G. Ludendrof İ — Başı T nci sahifede — neşretti ve bu beyanaame ile Ak man katoliklerini kendi - hükümet. lerine karşı bir nevi manevi mu- kavemete davet etti. Cenubt —Almanya baştanbaşa — katoliklerle meskün olduğu ve Ak maa katolikleri kiliseye fazla mer. but bulunduğu için papalığın bu hareketi Alman resmi mehaf ilinde aşikâr bir telâş uyandırdı. İşte bu telâş neticesindedir ki Alman devlet reisi Bay Hitlerle General Ludendorfun barışaralarına ve âmparatorlak devrinin bu eski askerinin ismi etrafında teveccüh- kâr nümayişler yapılmasına şahid olduk. Alman resmi makamatı bu ha reketlerile «caba pupalık makamına bir neti mukabe mi yapmak — isti- yorlar?. Eğer Filhakika maksad bu ire bu takdirde pek yakın zamanlarda Almanyada biristiyanlık aleyhinde büyük bir faaliyetin belirmesine intizar etmek lâzım gelir. Papalık makamı Romada bu: Tunduğu ve ister istemez Roma hü- kümetinin tesiri altında kaldığı için Almanyadan beklenen bu mukabil hareketin Almanya-İtalya mihverini ne dereceye kadar — sarsacağı düşü- mülecek bir meseledir. General (Göringin) yakında Ro- mayı ziyaret edeceğine göre Al- manyanın bir Laraltan — papalığa karşı mukabil tedbirlerini hazırla. makla beraber diğer taraf'tan sırf Roma-Berlin mihverini — sarantılar. dan muhafaza etmek için daha evel Roma hükümeti ile temas etmek istediği anlaşılıyor. Mubhakkak olan şu ki General Lüdendrof çok - karışık bir zaman: da siyaset sahnesine tekrar çıktı. Eğer bu delaki çıkışı da Almanya: ya Roma-Berlin mihverini saya dü- şürmeye mal olmazsa —Almanlar kendilerini ucuz kurtulmuş telâkki etmelidirler, Hamdi Nüzhet Çançar —— ——— Ormanlar ve köylü Yolsuz kat' iyata meydan veril- miyecek. Haziranda mer'iyyet mevki- ine girecek olan orman kanu- nunun yanlış anlatılmış ve an- laşılmış olmasından, köylünün birkaç senelik odun ihtiyacını temin maksadile Devlet or- manlarına — saldırdığı, yolsüz ve kanunsuz kat'ıyat yaptığı anlaşıldıçından, Ziraat Vekâleti Valiliklere bir tamim gönder- miştir. Vilâyetimize de gelen bu tamimde, Cumhuriyet kanun- larının bütün köylü ve halk ihtiyaçlarını temin ettiği, boş yere vehme kapılarak memle- ket servetinin baltalanmasının da cezayı icab ettirdiği bildi- rilmekte ve vilâyet dahilindeki ormanlar Üzerinde çok sıkı tekayyütlerde bulunmak üzere alâkalı memurlara — tetkikler yaptırılarak kat'ıyyat vaki ise tahriblerin derecesinin tesbiti ve suçlular ile bu vaziyeti hoş gören memurlar hakkında ta- kibata geçilmesi için azami tedbirler alınması bildirilmek- tedir. Haâmid gecesi Yarın akşam Halkevinde büyük şairin hatırasını yâdedelim Yarınki Çarşamba günü ak- şamı saat 20,30 da büyük ve Tâyemut şairimiz. Abdülhak Hâmidin ölümü münasebetile Halkevinde ( Hâmid gecesi ) tertip edilmiştir. Büyük şairin ölmez hatıra- Mıhdı bırh-

Bu sayıdan diğer sayfalar: