19 Şubat 1937 Tarihli Anadolu Gazetesi Sayfa 4

19 Şubat 1937 tarihli Anadolu Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

, 4 Sayfa 4 400 milyon mes'elesi Barışı ve silâhsızlanmayı tek devlet başaramaz İngiltere, cihan sulhunu muhafa- za etmek maksadile silâhlanmak zaruretini hissediyor. Yeniğİngiliz gemileri — Başı T inci sahifede — Bu şartlar bize bu mühim masrafları tahmil etmiş ve bu masrafların da - nisbeten kısağ bir zamanâa sıkıştırılmasını za- rürü kılmıştır. Muhalefetin 400 milyon Ttakamından hayrete düşmesi hükümetin karşılaştığı vazifenin muazzam — vüsatını nazarı dikkate almamasından- dır. Filhakika dikkatlerini mü- temadiyen bu mes'eleye tev- cih edenler müstesna olmak , üzere bugünkü askeri teçhiza- tın hattâ harbdan sonrakine nisbetle ne kadar pahalı ol duğunu idrak çok güçtür. B. Nevil Çemberlayn 1 mil- yar 500,000,000 rakamına dahi kat'i ve muhakkak gözüyle bakılabileceğini söylemiştir. B. Nevil Çemberlayn burada sözünü kesen bir meb'usa ce- vap vererek demiştir ki: Plânlarımız her hangi bir devlete veya devletler grubunâ karşı değildir. Fakat siyaseti- mizin emniyeti için lâzım ad- dettiği programı teklif, hükü- metin vazifesidir. B. Nevil Çemberlayn B. At- lee'nin geçen hafta yaptığı bir ihtara işaret cderek demiş- tir ki: Bu tedbirlerin bir harbe müncer olacağı asla döğrü değildir. Zira tedbir barışın muhafazasını istihdaf etmekte- | dir. Herkes biliyorki Britanya — * imparatorluğu hem kendisi için hem herkes için barışın muha- fatası lehinde bütün nüfuzunu Atillâ'nın Tarihe müstenid zabıta romanı T—eooAÖ j 19 Dedi. Bu sırada, gâyri muayyen bir zaman evvel uyutucu bir gazla nasıl — uyutulduklarını hatırladı; — Acaba,ne kadar zaman uyudum. Diye düşündü. Kalktı, yalnız bıılınuyordu Buhınduğu yer de küçük ve çok iyi döşen- miş bir oda idi. Kendisi bir divana uzanmış kalmıştı. — Cidden lüks bir odal, Demekten kendisini alama- *kullanacaktır. Artan kuvveti-z miz barış için bir kale teşkil etmektedir. Bu programın em- niyetimiz için elzem olduğuna ve diğer milletlerin emniyeti için de büyük bir âmil teşkil ettiğine kani olduğumuz için ikmalinden sarfınazar bizim için imkânsızdır. B. Nevil Çemberlayn mede- niyetin — ihtilâflarını — karşılıklı tavizlerle halline tevessül ede- cek ve refah ve memnuniyet getirecek — yolu arıyacak yerde gittikçe artan yükler altında belini kırmayı tercih etmesini pek ziyade te- essüfle kaydediyor ve diyor ki: — Fakat tedbirlerimize de- vamdan başka birşey yapmı- yoruz. Barış ve silâhsızlanma bir tek devlet tarafından ba- şarılamaz. Bununla beraber fikrimize iştirak edenleri bul- dukça bunlarla birlikte daha semereli ve daha salim bir tarzı hal bulmağa seve seve çalışacağız. Pethix Laurens işçi muha- lefetinin karar sureti aleyhinde rey vereceğini, çünkü hükü- metin tekliflerile ilân edilen iş siyasası arasında hiçbir mü- nasebet görülmediğini, müda- faanın muhtelif kısımları ara- sında esaslı bir telifi göstere- cek hiçbir emare mevcud bu- lunmadığını ve nihayet yükün vergi yolile bunu tahammüle kabiliyeti alanlara yüklenmekte olmadığını bildirmiş ve de- miştir ki: Deünesü kendisine At ledin : Euğlötllein Dedi. Etrafına daha dikkatle bak- tı. Şapkası ve filintası hariç olmak üzere bütün eşyası ya- nında idi. Sırtında hâlâ Mar: kold'un elbisesi bulunuyordu. | Pencerenin yanına gitti. Bu, dar uzun, bir metre kadar kalın divara açılmış, iç ve dıştan camlı bir pencere - idi. Bu camlar buzlu idi. — Hele, dedi, biraz hava alalım.. Pencerenin camları bir ma- ANADOLU D Dolandırıcılık Halil kızı Mukaddes'in, Rem- zi isminde birinin dükkânına emaneten bıraktığı sekiz lira kiymetinde bir yorgan, bir çarşaf ve bir hasırım hile ile alan Mehmed oğlu Ahmed zabıtaca yakalanmıştır. Kaza Esad oğlu Yusuf, süprüntü- lerini köprüden Sinekli çayına dökerken, teneke içinde bulu- nan bir demir, çay kenarında aymyan 11 yaşlarında Salih adında bir çocuğun başına isabet etmiş ve yaralanmasına | sebebiyet vermiştir. Sarhoşluk Râna sokağında otumn Meh- | med oğlu A Şekib, sarhoş olarak Hasan oğlu Musula 'nın evipe taarruz etmiş ve alaca- ğını istiyerek kavga çıkardı- | gından zabılaca yakalanmıştır. İ Bundan başka Milletler ce- sebebleri tahlil ettikten sonra 5 yıllık kültür kalkınma pIânı ı Okulu olmıyan köylerde / 101,447 qufus var | Şehir ve kasabulardaki okullar İköylere nisbetle yüzde 6 fazladır Vilâyetin emrile Kültür di- rektörlüğü tarahından hazır- Tanmış olan — beş yıllık - okul inşaat programı tetkik ve tas- dik için vilâyete Kültür yönünden kalkınmanın manâ ve hedefi Ulu Önd ük partisin verilmiştir. in ve ocun bü ü tün milli müesseseler üzerine bol ve keskin aydınlık zatcn hudud ve şümu- oktan bulmuştur. Vilâ- yete verilen raporun başında şu satırlar vardır: “İlk tahsilde hedelimiz bu- nun umum? olması bir an evel tahakkuk - ettirmektir ve neti- ceye varmak, fasılasız - tedbir miyeti ve kollektif emniyet hakkında tek bir kelime yok- | tur. Teklif edilen istikraz ba- | rış zamanında bir harp istik- | razıdır. B. Sinkler, Liberal muhale- fet adına hükümet projesini bazı cephelerden tedkik etmiş B. Eden'in dış siyasa hakkın- | daki nutuklarından hiçbir ne- ı tice istihsal edilmemiş ve hü- kümetin kollektif emniyetten ı bir hakikat çıkarmamış olma- sından dolayı teessür ve te- ı essüflerini bildirmiş ve bunun- la beraber lüzumu sabit olan her türlü silâhlanma tedbirine müzaheret edeceğiz, demiştir. B. Sinkler B. Nevil Çem- berlayn'ı B. Eden'in Milletler cemiyeti siyasetini inkâr et- mekle muaheze etmiş ve hü- kümetten siyasetinin kollektif emniyet siyaseti mi, askeri it- tifaklar siyaseti mi yoksa te- cerrüt siyaseti mi olduğunu açıkça söylemesini istemiştir. » Hatip ayni zamanda hoş- nut olmıyan devletlerin şikâ- yet sebeplerinin de ıslâhı lü- zumunu kaydeylemiştir. B. Eden'in beyanatı ile B. Çemberlayn'ın beyanalı ara- sındaki tezad mes'elesinin tek- rarlanması üzerine -B. Nevil Çemberlayin müdahale ederek söylediklerim her zaman tek- mil ahval için cari olan umu- mf bir mülâbaza şeklinde tef- sir edilmemelidir. Bugün mü- zakere ettiğimiz hususi ahvale aiddir, demiştir. Londra, 17 (A.A)— İngiliz teslihatı hakkındaki beyaz ki- tabın İngiliz hükümetini milli müdafaayı takviyeye sevkeden İ barile Lük bu makanizmayı kolayca işletebildi ve camlar açıldı. Lük bunun üzerine kapıya koştu; kapıyı kilitli açıl- ması çok güç olacağını umu- yordu. Fakat tokmağı çevir- | diği vakit bu kalın ve sağlam kapı kolayca açıldı. Fakat birden dışarı çıkmadı. Bu es- rarengiz yerler onda haklı bir ihtiraz uyandırmıştı. Başını kapıdan uzattı ve ileriye baktı: Üç metre geniş- liğinde ve 7-8 metre uzunlu- &nndı bir koridor göründü. oridorun sağ taralında hiçbir şey yoktu; solda beyaz - tül perdeli bir. pencere — vardı, Dipte şimdi bulunduğu kapıya benzer bir kapı vardı. Hak kisdankiva seAetnediği ve ) ropdöşambr 5 büyük umum? mevcut zırhlıdan ancak harbı müteakib yapıldığını kaydet tikten sonra 1936 programına iki büyük zırhlı ve yedi kru- vazör, 1937 programına da diğer üç büyük zırhlı, yedi kruvazör ve dört tayyare ge- misi konulduğunu bildirmek- tedir. Mezkür kitaba nazaran şim- diki böyük küçük bütün harb gemilerinin de modem bir hale getirilmesi lâzımdır. 1936 senesi İaşaatı 50 milyon Sterlinge baliğ ol- muştur. 1937 inşaatı ise bu rakamı hayli geçecektir. Deniz kadrosu da mühim bir nisbet dahilinde genişle- tilecek ve muazzam esliha ve | mühimmat idhal olunacaktır. Deniz tayyarelerinin sayısı da gene mühim surette arttırılacak ve hava kuvvetleri yeniden teçhiz edilecektir. Orduya gelince yeni harb cüzütamları vücuda getirile- cektir. Bu meyanda yeniden iki tank taburu ve bir çok yardımcı teşkilât kurulacaktır. Ayni zamanda askerlik şart- larını iyileştirmek için de ye- ni tedbirler alınacaktır. Sahra topçusu ve piyade modern bir hale getirilecek ve bunların motörleştirilmeleri — tesri olu- nacaktır. ç Diğer taraftan bir harb tak- dirinde - fabrikaların — istihsal kudreti arttırılımcaya kadar ilk ayların ihtiyaçlarına tekabül etmek üzere muazzam mühim- mat ihtiyatı vücuda getirile- ün deniz | 153 çü köylerdedir. cektir. tedbir almakla ve onu meto- dik tatbik etmekle mümkün olur.,, Eğitim siyasamızda temel taşı bilimsizliği gidermektir. Kültür işinde her zaman daha | çök çocük ve yurddaş okutup yetiştirecek bir program gü dülecektir. Parti programından Beş yıllık o iş sırasının Girgettrkde! s kesafeti sıra- nüfuslu r arasında okül birlikleri kurı nıya doğru gidilmesi, ça vuş * öğretmen tipinden İzmir | köylerinin de istifade ettiril- mesi, Kültür hesabına atılmış olan adımların hangi prensib için olursa olsun geri alınma- ması, göçmenler arasında Türk kültürünün yayılıp yerleşmesine yarıyacak “ayrı tedbirler “düşü: nülmesi, köy okullarının sık- sık teftişi, köy öğretmenini köye daha fazla bağlıyacak tedbirler alınması, eldeki köy öğretmenlerinin köy kalkınma işinde daha yararlı bir hale getirilmek üzere kurslardan ve tatbikattan geçirilmesi nokta- ları ayrirayrı tetkik edilmiş, çok iyi neticelere varılmıştır. Beş yıllık programda Tür- kiye köyleri içinde kültür ci- hetinden nisbeten iyi — olan İzmir köylerinin vaziyeti izah edilmekte, yetiştirdiği çeşitli yemişler Avrupa'ya ihraç olun- ması sebebile bu köylülerin iyi yetiştirilmesi, teknik - sis: temli istihsal şeklini öğren- mesi, iyi ve temiz mali pren- siblerine uyması, şuurlu yetiş- mesi İâzımdır. Yıllar içinde tatbik edilecek kalkınma prog- yamında iş ürasının mÜhüs a: yısına göre tatbiki noktai na- zarı ileri sürülmüştür. Bu su- retle okul inşasında nüfus ke- safeti birinci derecede nazarı dikkate alhınacaktır. Vilâyeti- mizin — 596,078 nmüfusundan 341,622 si şehirde ve 254- 456 sı Köylerdedir. İzmir ilk okullarında okuyan talebe sa- yısı 52,215 dir, bunun 33,062 si şehir ve kasabalarda, 19: sına göre tatbiki, Nisbet itibarile şehir ve ka- sabalarda ilk okullarda oku- nlar yüzde 63,3 köylerde yeni bir çok hava meydanları ve 75 talim kampı tesis olu- nacaktır. — Yeniden - bir çok | Ajans Bu akşamki program: İstanbul radyosu 12,30 Türk musikisi, 12,50 havadisler, 13,05 hafil musiki,©- 13,25 konser plâklar, 18,300 dans musikis. — 19,30 - konle* rans, 20 Vecdi: Rizâa ve arkâş daşları, 20,30 Arap'ça söylüv 2045 Türk “müsiki' heyeti, 21,15 Stüdyo orkestrası, 22,10 ve Borsa” — haberliri,. 22,30 sololar, (Akhisar Urbaylığından . belediyeye ve iha- vellit diğer masraf ve vergileri mütcahhide ait olmak ve 1.Mart.937 pazar tesi günü saat 15 te ihale edilmek üzere kapalı zarf usu- lü ile belediyemizce bir adet yeni şasi kamyon alınacaktır. Bedeli muhammen 1200 lira- dır. İstekli olanların kanuni tarifat veçhile o gün saat 14 e kadar belediye encümenine ve şart-ameyi görmek istiyen- lerin belediye itfaiyesine mü- racaatları ilân olunur. Gümr leden mi SETMENTLET DA LA | yüzde 36,7 dir. Nüfusla münasebeti bakı- mından şehir ve kasabalar- daki okullar, köylere nisbetle yüzde 6 fazladır. Vilâyetimizde nüfus 2000 - 10 arasındaki kasaba ve köy” lerde 626 okul vardır. İzmir" de okul olmiyan köylerin nü- fus tutarı 101,447 dir. Bü sayı, bütün köy nüfusunun aşağı yukarı yüzde 40 1mı teş- kil etmektedir. Bu köyleri, daha ziyade geceleyin deniz ortasında ışık- sız, pusulasız kalmış birer gemiye benzetmek mümkün” dür. İzmir köylüsü, kültürsüz- lüğün ne kadar acı olduğunu bilen, şuurlu bir kütledir. Onun için bu köyler, beş yıl içinde okula ve kültüre kavuşulurken ihtiyaca — göre şehir ve — kasabalarda dâ inşa edilecek yeni okul ihti- yacı karşılanacaktır. Az nüfuslu köyler arasında okul birlikleri kurulacak, Ça vuş-Öğretmen tipi, İzmir köy okullarına da sokularak onla* rın muhtelif bilgilerinden köy çocukları müstefid edilecektir- Ayrıca bir plânla köy, şehir ve kasaba okullarının hangt yıllarda inşa edileceği de tes” bit olunmuştur. mühimmat fabrikaları da İku” rulacaktır. Hava kuvvetlerinin mevcu” Hava kuvvetlerine gelince — tayyareler inşa olunacağı gibi 'du mühim surette arttırılacaktır, kendine utandı, ve: — Ah.. dedi, korkacak ne var; değiştim mi? Odadan koridora geçti, tâ | dibe kadar yürüdü; kapıyı bir hamlede arkasına kadar açtı. — Ah.. İşte geldiniz. Ben de sizi bekliyordum. Diyen bir sesle karşılandı. Burası geniş bir iş odası ve kütüphane idi. Kırmızı bir giymiş iri ve kuvvetli bir müsyü ayakta du- ruyordu. Bu müsyü, itina ile traş ol- müş, soluk mavi gözlü ve kocaman kalalı idi. Elindeki otomatik kalemi odanın orta- sında bulunan büyük masa üzerine bıraklı ve: " — Müsyü Luk ()beıi:n. oturunuz!. Dedi ve asitlerle lekelenmiş iri ve kuvyetli elile koltuklar- dan birisini işaret etti. Lük, koltuğa otururken ken- di kendine: — Bereket versin ki, dedi, Gizel babasına hiç benze- miyor. Kont sakin bir tavırla: — Müsyü Lük, dedi, size bazı sualler soracağım, cevap vereceğinizi umuyorum. — Belki Kont hazretleri! — Müteaddid levhalarla ya- sak olduğu bildirilmiş olan orman mınlakasına niçin gir- diniz? — Nasıl levhalar? »e Ne?.. Görmediniz mi? — Şarlerua'dan itibaren ne Kont hazretleri, bu münast” betle ben de sizden birş€f sormak müsaadesini isterim.. — Buyurunuz.. — Makinistim ne oldu, N” | rededir? Kont Torelveş hafif bir hâ” reketle: — Piyer Molen bir odayâ kapatılmış ve <min — olunuz” kendisine mümkun mertc' iyi muamele yapılmıştır. Ket” disini de şimdi göreceksini” Dedi ve sonra, daha renk$" ve kuru bir sesle: — Müsyü, dedi, ben Trok: voş malikânesinin sultanıy!i"! hukuku hükümranım h""d, mutlak ve gayri kabili m kaşadır. Benim mutlak miyetim, benim istiklâlim PS?

Bu sayıdan diğer sayfalar: