St ğ G y a * #Y ae SAT AA L TU T A G UUU AU H & U A Çekti. 8/11/936 .8. O, Fırtına Ali'yi, bir Vene- korsan gemisi ile çarpı- #rken görmüştü. Bilâhare baş- korsan reislerden de din- lemişti. Hepsi de : — Akdeniz'den kuş uçurt- Tuyacak bu ,Türk korsan! Diyorlardı. Panayot reis, Mi- dilli açıklarında bir gemide tde geçirdiği bu genç kızın, irtına Ali'nin nişanlısı oldu- Bunu bilmiyordu. Maamafih, mdisine o kadar güveniyor- du ki, bilse bile aldırış etmi- Yecekti. Nitekim, —diğer kaptanlar Yan korku içinde Fırtına Ali- den bahsederlerken, o, omuz- larını silkerek kahkahalar at- —Haydin canım siz de -de- Mişti. yirmi yaşında bir kor- San ceti nedir, budu nedir? örsan dediğin kemiklerini denizlerde — kartlaştırmalıdır. *üyun oyununu, rüzgârın ma- Tiletini, kaçacak, girecek, vu- Tacak yeri bilmelidir. Ben, kü- Çücük bir tekne ile ve otuz fayfa ile içinde üçyüz kişi bu- an iki —kadırga - soymuş Adamım. Panayot reis, şimdi bile Çok soğuk kanlı görünüyordu. — Arslanlarım -diye bağır- - . sizin bayrağınızı denizin dibine indirecek korsan daha ğmamıştır. Top başınal Haydudlar: — Homma, yaşa Panayot Ttis! Naralarile cevap- verdiler. — Onu, ister Fırtına Ali Olsun, ister kasırga Veli. Şu Grandi direğinin tâ tepesine, mdan baş aşağı 'as- Mazsam, bana da Panayot karsan demesinler. Haydudlar birer kahkaha Süvurdular.. — Fakat bu nasıl oldu? â bak, Dimastekli, sen bu Reminin Şaşı Pandeli'den son- Ta gelen baş tayfasısın.. Bu Sandal bize kadar nasıl yak- laşti? — Güvertedeki nöbetçi hludi, uyuyor mıydi?. Söyle, adını söyle o köpeğin, evclâ Onu geberteyim! Tayfa, topbaşına koşan bi- Tini gösterdi : — İşte ol Uyumuş -kalmış &şek! Kaptan - hiddetle-o - tarafa yürüdü we hançerini |- Tayfalar »ona -bakıyar- . Panayot reisin, ne-kor- bir adam olduğunu bili- Yorlardı. Arkadaşları Kiryako hapı Yutmuş , demekti. Kiryako başını çevirip te Günlük siyasal gazete Sahip ve başyazgamı Haydar Rüşdü ÖKTEM Umumt neçriyat ve yazı işleri Müdürü: Hamdi Nüzhet Çançar hanesi; ” İzmir İkinci Beyler sokağı Halk partisi binası içinde ımgur: İzmir — ANADOLU elefon: 2776 — Posta kutusu 405 Yul...ABONE ŞERAİTİ 1200, altı aylığı 700, - üç aylığı 500 Möirüledi A Yabancı memleketler için senelik abone ücreti 27 liradır | Fırtına Ali han, Faik Şemseddin reisin yalın bıçak yaklaştığını görünce : — Aman reis -diye bağırdı- yapma, affet! Reis bir küfür savurdu : — Altfetmek korsanların har- cı değildir. Gebermelisin! Kiryako, ölümü -görmüştü. Etrafına bakındı ve bir ham- lede geminin kenanna fırladı, denize atıldı. Panayot reis, Kiryako'nun arkasından bağırdı: — Elimden kurfuldun, fa- kat sularda gebereceksin. Sonra başını geriye çevirdi, — Herkes yerli yerinel . yelkenleri yarıya indirin.. Düş- manı sancağa alalım.. Haydutlar bir mekik gibi intizamla ve sür'atle işliyor- lardı. Hepsinin de mütcaddit defalar böyle — çarpışmalara girdikleri anlaşılıyordu.. Aralarında bazı “ihtiyarlar vardı. Onlar da kamaralara çekildiler. Tayfalardan biri, yaklaşan gemiye baktı: — Mükemmel bir şey. Yep- yeni.. Hem de çok iyi yapıl- miş. Baksan a, toplarını bile görüyor gibiyim. Bu gemi ko- lay-kolay devrilmez, manevra- sı da gayet kolay olacak. — Öyle görünüyor.. Haydut. biraz daha ilerle- yince hayretten dona kaldı: Kızı Mariya güvertedeydi.. Telâşsız, pervasızca duruyor ve sesen rüzgâr, elbisesini, saçlarını uçuşturuyordu. — Mariya, Mariya! Diye bağırdı. Genç kız ba- şını; çevirdi. Vesgülümsedi.: — Aman kızım, sen ne ya- pıyorsun orada? Mariya — omuzlarını - silkti. Reis, kızının yanına kadar gitti.. Mariya elinde altın zincir üzerinde bir madalyonla oy- nıyordu. — Bu da ne? — Bir madalyon. — Nereden buldun? — O Türk kızından almış- tım.. — Haydi kamarana! — Hayır, burada kalacağım. — Çıldırdın mı sen? — Çıldırmadım, bilâkis ak- lım çok yerinde.. — Fakat kızım, biz. harbe gidiyoruz. — İyi ya, ben de bulunup seyir edeceğim. — Başına bir felâket gelirse yavrum, sonra ben ne yaparım? — Gelmez babacığım, kork- ma, gelmez.. Kaptan şaşırmıştı. -Kızına yalvarmıya başladı: — Yavrum, - bir — tanecik Mariyacığım, beni seversen, benim rahat-rahat çarpışmak- lığımı istersen kamarana in. Çünkü sen burada durdukça ben hiç bir şey yapamam. — Sonu var — Kısa bir zamanda dürüstlüğü le gönderilir. Öğretmenler, öğrenci babaları AHMED ETiMAN Kitap Evi Liselerle orta ve ilk okul kitaplarının satış yeridir. Ahmet Etiman kitap evi kazanarak (İrmir)e yaraşır bir şekilde genişletilmiştir. Kültür Bakanlığının kitapları ile çıkan eserleri günü gününe tabip eder vo bütün müşterilerine sunar. Ahmed Etiman Kitap Evi İz. mir'in yegâne kitap ve kırtasiye deposudur. Hariçten siparişler sür' « İzmir Hükümet caddesi No. 58 - 60 Telefon (2535) Atatürk'e gelen tebrik telgraf ları eei — Başı! inci sahifede — Türkiye cumhuriyeti bayra- mı münasebetile zatı fehima- nelerine tebriklerimi arz ve cumhuriyet milletine terakki ve saadet temenni ederim. Hicaz Kralı Abdü'aziz İbnissuud Türkiye Cumhuriyetinin 13 ncü yıldönümü — münasebetile vaki tebriklerinden dolayı te- şekkürlerimi takdim eder ve zatı haşmetanelerinin ve mem- leketinizin refah ve saadetle- rini temenni eylerim. K. Atatürk Cumhuriyet bayramının hu- lülü, zatı fehimanelerine sıhhat ve saadet ve necib Türk mil- letine tefah temennilerile mü- terafık derin tebriklerimi ar- zetmeğe vesilci hasene olmuş- tur. Gazi Türkiye cumuriyetinin yıl- dönümü münasebetile vaki olan tebriklerinden dolayı teşekkür- lerimi takdim eder, ve gerek zatı haşmetanelerinin ve gerek necip İrak milletinin refah ve saadetini temenni eylerim. K. Atatürk Türkiye idi millisi büyük saadeti mucip olmuştur. Bu vesile ile kemali sürur ile zatı biraderanelerinin selâmet ve saadeti ve dost ve komşu 'mil- letin tealisi ve memleketin te- rakkisi için samimi tebrikleri- mi ve halis dualarımı arz ve iblâğ ederim. Rıza Şah Pehlevi Türk Cumuriyetinin yıldö- nümü münasebetile vakı olan har - tebriklerinizden — dolayı zâtı haşmetanelerine en derin teşekkürlerimi arzeder ve zâtı biraderanelerinin - saadet ve afiyetlerile necib ve dost İrzn milletinin refah ve tealisi için en samimi tememnilerimi tek- rar eylerim. K. Atatürk Cumhuriyetin ilânı vesile- sile ekselanslarına samimi teb- riklerimi ve Türkiye'nin umranı için kalbi temennilerimi tak- dim etmekle kesbi şeref ey- lerim. Lazaro Cardenas Cumhuriyetin ilânı yıldönü- mü münasebetile - tebriklerin- den dolayı ekselansınıza sami- mi surette teşekkür eder ve şahsi saadetlerile Meksika'nın refahı hakkındaki en halis te- mennilerimin kabulünü — rica eylerim. K. Atatürk Kuyut ve mübeccel şahsi- yeti seniyenize samimi ve tak- dirkâr sürurumu ve şahsi sa- adetinizle genç ve muazzam cumuriyetin tealisi ve necib 'Türk kavminin refah ve bah- tiyarlığı hakkında — hâlisane temennilerimi arzetmekle bah- tiyar olduğumu arzederim. Emir Abdullah Türk cumuriyetinin yıldö- nümü münasebetile vâki teb- riklerinden dolayı samimi te- şekkürlerimi takdim ve zat- âliniz ile memleketlerinin sa- adet ve tealisini temenni ederim. K. Atatürk GARLMLNEER S GA AKECA AERCCT | ile. sayın müşterilerinin alâkalarını Bolşevik inkılâbının celeri ve Sovyet ma M. Molotof bir makale- sinde neler yazıyor? Sanayi randımanı 1913 senesine nisbetle sekiz misli artmıştır. Moskova'dan Moskova, 7 (Radyo) — Sov- yet matbuatı Bolşevik inkılâbı ve neticeleri hakkında birçok makaleler neşretmektedir. M. Molotol tarafından imzalı ve “Doğru yolda, - serlevhalı bir makalede deniliyor ki: “Sanayi âleminde Bolşeviz- min hüsüle getirdiği inkılâb çok büyüktür. Ağır sanayii baştanbaşa değiştirmiştir. 1913 Senesine nisbetle bu sanayi Tandımanı sekiz misli fazladır. 1928 Senesine -nisbetle bu netice tam beş defa fazladır. Sınaj istihsalâtın artması 77 milyar rubleye varmıştır; 1913 de bu miktar 1,700,000;000 ruble idi, neti. atı. HN Vei bir görünüş. Busene nisbet beş senelik plân iptidasına göre iki buçuk defa çoktur. Hiçbir kuvvet, Sovyet Rusya'nın sınai ,haya- tını geriletemiyecektir. Pravda gazetesi de şunları yazmaktadır: *Kapital ve kapitalistler, Sovyet Rusya sanayi âlemin- deki — mühim neticeyi elde edememişlerdir ve elde ede- mezler; Sovyet Rusya, bu yük- sek sanayi kabiliyeti ile sulh, medeniyet ve kültür için çok müfid olmuştur. Sosyalizm, Stalin'in dediği gibi insan için en büyük neticeyi - temin et- miştir ve insan, arz üzerinde en kıymetli unsurdur.,, Demiştir. Şiddetî——xa ğmur ve fırtına Tire'de yıldırım iki kişiyi öldürdü Dün sabah İzmir'de müthiş bir lodos fırtınası çıkarak epi hasara — sebebiyet vermiştir. Fırtıra esnasında İzmir'e sağ- nak halinde yağmur da düş- müştür. Bir aralık, yağmur ve fırtına o kadar şiddetlen- miştir ki işleri icabı ortada dolaşmak mecburiyetinde bu- lunanlar bile bir çatı altına sığınmak mecburiyetinde kal- mışlardır. Bütün caddeler, su içinde idi. Belediye temizlik amele- leri, bazı münhat yerlerde su hücumuna mhani olacak ted- birler almak için saatlerce çalışmışlardır. Sabahleyin ha- vanın sükunetinden aldanarak kayıklarla balık avlamağa çı- kanlar çok müşkül vaziyette kalmışlardır. Fakat kaydedil- miş felâket yoktur. Fırtına yüzünden Karşıya- ka'dan İzmir'e yolcu getiren Cumhuriyet vapuru, fazla dal- ga yüzünden epi tehlike ge- çirmiş ve Konak iskelesine gidemiyerek yolcularını 'Pasa- port iskelesine — çıkarmıştır. Daha sonraki seferlere de Pa: saport ve Karşıyaka arasında devam edilmiştir. Fırtına - ke- sildikten sonra muntazam seferler tekrar başlamıştır. Yukarı mahallelerde birçok evlerin kiremitleri uçmuş, bazı bahçe dıvarları yıkılmıştır. Birinci kordon, denizden yükselen dalgalar altında kal- miş ve otobüsler su içinde yolcu taşımışlardır. Bazı mey- danlar su içinde kalmıştır. Yağmur ve fırtına iki saat kadar sürmüştür. Mühim ha- sarat yoktur, denizde mühim bir kaza olmadığını yaptığı- mız tahkikatta Eğmrıdiı, müt- hiş fırtına esnasında Sadık zade vapurile iki ecnebi va- pur İimanımıza gelmiş o sıra- limana girmek imkânsız olduğundan limanın dışında demirlemişlerdir. Karataş koyunda bulunan kömür kayıklarında demir ta- rayarak denize düşmemeleri için sahibleri tarafından ted- birler alınmıştır. Şehirler arası telefon hat- tında bazı hasarlar olmuş ve dün gece geç vakte kadar bu telefonla görüşmek mümkün olamamıştır. Hattın tamirine çalışılıyor. Fırtına ve yağmur, fazla devam etseydi mühim zararlar vukua gelebilirdi. .. 'Tire kazasında yağmur ya- ğarken yıldırım düşmüş, Ömer oğlu Üşak'lı Kâmil adında bir gençle Subaşı köyü bal- kından Ali oğlu Halil ölmüş- lerdir. " Alman sefaretha- nesindeki merasim. Cenaze merasiminde Em- den mürettebatıda bulundu İstanbul, 7 (Hususi — Bü- yük harbte Çanakkalede ölen Almanlar'ın kemikleri — dün Trabya'daki sefarethaneye nak- ledilmiştir. Bugün Trabya'da — büyük merasim yapılmış, bu. mera- simde şehrimizde bulunmakta olan E den Alman Kruvazö- rünün kumandanları ile müret- tebatı da bulunmuş, kemikler sefarethane bahçesindeki me- zarlığa gömülmüştür. ANADOLU aa Söyfa S M. Eden Nuatkunun hariçte yaptığı tesirler Londra, 6 (A.A) — Gaze- teler" M. Eden'in nutkunda bil- hassa “Alman dostluğu üzerin- de durmaktadır. Deyli Herald, Eden'in bu daostluğu 2 dev- lete münhasır kalmamak ve kimsenin aleyhinc olmamak şartile kabul etmesini yazmak- tadır. Bazı gazeteler Nazi ri- calinin -son <mutuklarının - bu “dostluğu müşkülâta düşürdüğü fikrindedirler. Morning Post, Alman'ların müstemleke propaganda nu- tauklarının, İngiltere'nin. kendi- lerini şarki Avrupa'da serbest bırakmasına matuf bir manev- xa olduğunu, Deyli: Meyl de milletler cemiyetine dayanan bu nutkun tatminkâr bulun duğunu, Deyli Telgraf ise, İn- | giltere'nin, Almanya ile siya- sal ve ekonomik iş birliği is- tediğini, ve dünya ticareti na- , mına bunun temenniye şayan ; olduğunu yazmaktadırlar. Mor- ning Post, Almanya ile değil | Fransa ile, Deyli Meyl de İtal- , ya ile anlaşmak fikrindedirler. Berlin, 7 (A.A)—M.Eden'in nutkundan bahseden yarı res- mi |Corres Pondanse Diplo- matigue. ezcümle, ciyor. ki: Almanya'nın İngiltere — ile dostane. münasebetler halinde yaşamak arzusu ittifak halinde- dir. İngiltere'nin her nevi ab- loka politikasını reddetmekte olması keyfiyeti Almanya'da derin bir. memnuniyet ,uyan- dırmıştır.M.-.Eden beynelmi- lel bütün dostlukların - Millet- ler Cemiyetinde birleşmesi lâzım geldiği kanaatındadır. Milletler Cemiyetine - karşı böyle bir fikir-gahibi olmanın sebebi-belki de Cenevre mü- essesesinin: kusurlarını ve aklı- selim'den mahrumiyetini İngil- tere'nin -bizzat ;kendi şahsı üzerinde tecrübe etmemiş ol- masındandır. Almanya'da bu hususta başka noktai nazar hâkimdir. Ve Cenevre'ye iti- mad edilmemektedir. - Fakat M. Eden'in daha iyi bir Mil- letler Cemiyeti vücuda geti- rilmesi hakkındaki arzusu ise mutlâk surette tasvip olun- maktadır. Rama, 6 (AA ) — Bura mahafili M. Eden'in nutkunu kaydi - itiyatla — karşılamıştır. Umumi kanaate göre M, Eden İtalya hakkındaki düşüncele- rini kâfi derecede tasrih et- memiştir. Nutuk İtalyan - İngiliz - mü- nasebatına esas teşkil edebi- lecek noktalardan mahrumdur. Budapeşte, 6 (A.LA) — Bu- dapeşti Hirlap gazetesinden: M. Eden Milletler cemiyeti mukavelenamesinin 9 uncu maddesinin statükonun ebedi alarak muhafazası — imkânsız- liğını tanımakta olduğunu be- yan etmiştir. Bu gazete burada çıkan di. ğer gazeteler gibi.M. Eden'in Milletler cemiyetinin , ıslahına dair olan beyanatını memnu- niyetle - karşılamaktadır. Şu- rasını kaydetmek - lâzımdır-ki Milleteler cemiyeti mukavele- namesinin ıslahı ile muahede- lerin yeniden tetkiki arasında bir rabıta görmekte olup: Ma- caristan Milletler cemiyetinin Son içtima devresinde cemiyet mukavelenamesinin ıslahı mes- elesinde rey vermekten imtina etmiştir. — sonu 6 ıncısahifede —