parlor lâzım!. Arkadaşımız İkı ke* dün- kü sayıda “Çanakkale vefilm | başlığı altında tam zamanında tam isabetli bir yazı yazmış. İnkılâb ve zaferlerimizi, fil- me çekemiyoruz. Halbuki ta- rihe intikal etmesi İâzımgelen bu eserlerin #bizim 1çin kıy- meti büyüktür. Bunlar, bizim savaşımızın öyle müsbet eser leridir ki, filimle vesikalandır- mak lâzımdır. Arkadaşımız yerden kadar haklıdır. Bu mevzu ba- na, tekrar radyoyu ve hopar- lörü hatırlattı. Radyo işindeki fikirlerimiz malümdur, çok yaz- dık. Fakat bir şehir işi ola: rak, hoparlör üzerinde dur: mak icab ediyor. İzmir, medeni etiket taşı- yan ve Türkiye'de ikinci, üçün cü olarak gösterilen bir şe hirdir. Ne garip ve ne hazin dir ki; tek hoparlör yoktur. göke İki gün evel cumuriyet mey- | danında binlerce İzmir'li bo- gazlar konferansı zaferini kut- lulamağa gelmişti. Birçok ha- tipler ruhlarından gelen coş- kun - bir heyecan:ı nutuklar verdiler. Bunları valimizin çok veciz, çok ağır kıratta parlak bir nutku takibetti. Gözler uzaktan valiyi sey- rediyordu. Fakat kulaklar, bü- tün hassasiyetlerine rağmen en küçük birşey duymuyor- lardı. Yani, hatibin yarattığı yüksek heyecanın atmesferi, orada toplanan birkaç bin kişiyi de kendi havasına alb- mak lâzım değil midi? Dün- yanın her medeni memleke- tinde, hoparlör, adetâ on ta- bil ve zaruri bir gıda mad- |desi halinde kullanılır. Hatibler, bu sayede yarım milyon insana söz söylerler. Radyodan istifade keza... Değil böyle donanma gün- lerinde, başka zamanlarda meselâ Halkevinden ve bir konferans, neden hopar- lörlerle neşredilmesin?. Bu noksanlık, şehrin mede- niliği bakımından ve ayni zamanda yaymak, halkı muayyen fikirlerin, hare- ketlerin — etrafında — toplamak noktasından, tasavvur — ve ta- hayyül edildiğinden çok mü- himdir. Yirminci asırda, hoparlör ve radyo, elektrik -kadar, telefon kadar, makine kadar, birinci plâna girmiş ihtiyaçlardandır. Ha Davudlar cina yeti davası Kuşadası kazasının Davud- lar köyünde çoban Mehmed'le hüviyeti meçhul bir adamı öl- dürmekle — maznun Mehmed Ali, Ahmed ve İs- mail'in muhakemelerine dün Ağırcezada devam edilmiştir. Maznunların -vekili müdafaa için söz söylemeden evvel bekçi Mehmed'in, maznunlar lehinde ve hâdisede kullanılan mavzerlere ait vermiş olduğu * mühim izahatın, zapta geçme- miş olduğunu bildirmiş ve bu şahidin tekrar dinlenerek bil- hassa —mavzerler hakkındaki bildiklerinin zapta geçirilme- sini istemiştir. Müdafaaya taal- lüku itibarile mahkeme heyeti, bu dileği kabul etmiş ve şa- hidin istinabe suretile ilade- sinin alınması için mahalline talimat yazılmasına karar ver- miştir. ülkümüzü | hine bürkoslasa: yehirde (| Girid'li der Eminenin pa Namazgâhta oturan Emine isminde genç bir kadın, dün müddeiumumiliğe bir - istida vermiş ve kendisine koca bu: lacağından — bahsle — muhtelif kızları da bu suretle aldata- rak paralarını dolandıran Ay- şenin, 40 lirasını dolandırdı- ğını şikâyet ile bu kadın aley- dava açmıştır. Emine henüz otuz yaşlarında dul bir kadındır. Bir muharririmiz, dün Ad- liye koridorunda ke ndisile gö- rüşmüştür. geçenleri şöylece anlatmıştır : — Bu kadın, adının Âyşe olduğunu söylemişti. Tanıdıgı bir müftü varmış, karısı ölen müftünün iki oğlundan birisi İstanbul'da mektepte, öteki de yanında imiş, Ben muhtaç bir kadınım. Mağazalarda çalışı- rım, daha gencim, rahat et- mek için bana bulduğu müflü ile evlenmiye karar verdim, Bunun için benden iki defa da on beşerden otuz İira, bir defa da 10 lira olmak üzcre 40 lira aldı ve bu parayı al- madan beni erkekle görüştür- medi. bir gün acele geldi: — Haydi çabuk süslen, en güzel elbiselerini giy, seni ko can olacak adamla görüştü- receğim, dedi. Tabit efendim, İşçilik hayatından da bikmiş- | tım. İki çocuğu olmasına r. men bu adamla evlenece Tuvaletimi — yaptıktan erkeğin bulunduğu eve gittik, erkek iyi idi, görüştük; hattâ mantomu ısr.ırl.ı çıkarltı. Ây- şe, erkeğin yanında bana: — Kocanı beğendin mi? Ve erkeğe de: — Karım beğendin mi? Diye | Nihayet erkekle birkaç söz görüştük, benimle evlenip ev- lenmiyeceğini sonra söyliyece- | gini bildirdi ve Ayşe ile bir- likte çıkıp gittiler. Ben de evime gittim ve ondan sonra Ayşe'yi çok aradımsa da - bu- lamadım. Şimdi haber aldim, birçok - kızları da böyle do landırmış, kendisinden dava- cıyım, Yeni Neşriyat: Kültür Çok ağır başlı bir mecmuası halinde intişar mekte bulunan Kültüri ıncı sayısı da - çıkmıştı sayı da diğerleri gibi ve küllürel münderecatla ludur. Doktor Necati Kema! A. Riza Gürel'in, Vedide Ke- mal'in, Leman Duran'ın yazı- ları ile Maksim Gorki'den ve muhtelif garb münevverlerin- den tercümeler vardır. Havacılık ve spor Havaçılık ve spor - mecmu- asının 171 inci sayisı tayya- reciliğe aid çok alâkalı, fay- dalı -yazılar ve resimlerle inti- şar etmiştir. Okurlarımıza tavsiye ederiz. fikir adlar altında dolaşan ve bazi | Emine, başından | ben teklifi ciddi sanıyordum. | ”A sonra suaılv y sordu. yılışık yılışık güldü. irya müftü- oca! Tarı nasıl dolan- dırılmış ve nasıl aldatılmış? Nuriye'nin verdiği istidada, tazminat ile beraber Ayşe'nin cezalandırılması istenmekt lAhırkuyu’da feci bir kamyon kazası | 6 yaşındaki çocuğun beyni par- çalandı, şoför tutuldu.. | Evelki akşam saat 19 da İzmir — Çiyli yolunda Ahır- | küyü mevkiinde feci bir oto- Bir piçin defterinden Yer yarılsa da girsem toprakların içine Duymasam ağızlarda çalkalanan adımı Kim görse defol, diyor, geber, diyor piçine Amne, kahbeleşirken yüzün kızarmadı mm? Süt hakkın da olmasa taş taş üstünde komam Mayamı el döliyle yo; Yedi kat arşa çıksan Beni piç etmedense d şiirinin birinci mısramda bir h Suçumu söylemeğe bi rıştırılmasın Ankara Türkofis merkezindel yazısı üzerine İcra Vi | sureti tebliğ edilmiştir. Bu karı pole edilmemiş özüm ihracının öy, davul zurna sesleri türk'ü alkışladı. leri ziyaret edi. rradedilmiştir. Muhasebei husu- siyede tahsil ve tahakkuk işleri. Muhasebei hususiye müdür” lüğü varidat servisi iki şubeye 1ımlmışiıı Tahsil şubesinin | işleri mümeyyiz Atıf ve ta- hakkuk şubesi işleride mümey- yiz Remzi tarafından ifa olu- nacaktır. Tahsil işlerinin iyi şekle - sokulduğu haber alın muştur. ğuramaz olaydın, sana rahmet okumam Joğuramaz olaydın. Ali Hadi Okan ANADOLU — Şair Ali Hadi'nin dünkü nüshamızda çıkan ece hatası olmuştur. Aslı şuduür: r türlü varmaz dilim 'uzumlerımız ışlenmeden ihrac edilmiyecektir. - Vekiller heyeti, üzümlerimizin ya bancı memleketler üzümlerile ka- a mani oldu. n şehrimiz şubeşi müdürlüğüne eketimizde istihsal olunan kuru üzüm- neden ihraç edilmemesi hakkında İktısat vekâletinin ri heyetince kabul edilmiş olan karar ara göre üzümlerimizin yabancı memleketler üzümlerile karıştırılarak yeni bir tip yapılmasını önlemek ve rekabetten korunmasını temin etmek için mano- 1705 numaralı kanunun verdiği ete istinaden ihracı yasak edilmiştir. ve " Yaşa , / avâzeleri ıçmdf du. Köy muhtarı İsmail Hakkı, bu büyük hadisenin etini anlattı ve zaferi tebliğ etti. Halk, coşkunlukla Ata- Öğleden sonra Cumuriyet ve şehitlik abide- i, her ikisine çelenkler bırakıldı. Çobanisa, (Hususi) — Burada Montö mukavelenamesinin imzası münasebetile bütün köylü, büyük bir bayram yapmış, zaleri hararetle kutlulamıştir. Davul rakslar yapılmış, her taraf donatılmış -ve — mühtelif — nutuklar zurnalar — çalınmış, milli | Âmerika'da 'Mahsul rekol. telerinde zarar.. Nevyork Türkofis şubesin- den şehrimiz şubesine - gelen bir. mektupta son zamanda Amerika'da havaların fazla ku- rak gitmesi yüzünden bilhassa hububat, yaş meyva, tütün ve patates rekoltelerinin hayli za- rar gördüğü bildirilmektedir. | numarada | mekte | tekerlek mobil kazası olmuş, Murad oğlu Yanya'lı Şaban, otomo- bil altında kalarak beyni par- çalanmak — suretile ölmüştür. Kaza hakkında aldığımız ma- lümatı yazıyoruz: Bergama belediyesinde 71 kayıtlı — kamyon, Bergamadan yük ve yolcu al- mış olduğu halde İzmire gel- | idi. Kamyon, şoför Hüseyinin idaresinde bulunu- | yordu. Ahırkuyu mevkiüne gel diği esnada kamyonun önüne | | birdenbire bir çocuk çıkmıştır. Bu çocuk, 6 yaşında Ş:ıhııı idi. Kamyon şiddetle çocuğa | çarparak yere düşürmüş ve başı üzerinden geç- | Küçük çocuğun narin başı ; ağır yük altında ezilmiş ve beyin parçaları dişarı fır- | lamıştır. Yavrucak, derhal can vumış(ır Kazadan sonra kam- | yon durmuş ve şoför jandar- malar tarafından - tutulmuştur. Tahkikata el koyan Müddeiu- mumi muavini Ali Akkaya, evelki gece geç vakite kadar hâdise yerinde tahkikatle meş- gül olmuştur. Müddeiumumi, şoför Hüseyini tevkif ettirmiş ve dün Belediye makine ve elektrik mühendisi tarafından otomobilin vaziyeti keşfettiril- miştir. Kamyon frenlerinin ' tutmadığı ve bozuk — olduğu söylenmektedir. Çanakkale'ye seyahat İzmir'den bir se- yahat hazırlanıyor. Askeri mütekaitler cemiyeti idare heyeti tarafından yakın- da Çanakkale'ye bir seyahat tertibine karar verilmiştir, Bu- nun için denizyolları işletme | idaresinin bir vapuru kiralanacak ve halk, ucuuzca Çanakkale'ye gidip, Mehmedçiğin yeni işgal ettiği bu yurt parçasını göre- cektir. Çanakkale harbının bü- tün telerrüatını bilenler tara- | fından - seyyahlara konlerans- larda verilecek ve bu suretle istifadeleri temin olunacaktır. — Tirede bir vak'a Tire kazasında Akkoyunlu köyünde Kâzım oğlu Şevki tabanca kuürşunile Çopuroğlu Mehmedin bedeli Hasani ya- ralanlış ve kaçmıştır. Takibine çıkan jandarmalar Şevkiyi ya- kalıyarak adliyeye teslim et- mişlerdir. — İş yapmak isliyorlar Estonya'dan bir firma; Türk- ofis merkezine müracaat ede- rek kuru üzüm, incir, ceviz, * zeytin Üzerine iş rk tüccarı aradığını Almanya'dan bir firma da müracaatta bulunarak miştir. | ayânından verdikleri cevap.. Başbakanımız Genera” 's- met İnönü, parti başkanımız tarafından Montrö konferansı neticesi münasebetile çekilen tebrik telgrafına şu cevabı vermişlerdir : İzmir C. H. P. ilyönkurul bışk.ını Fazlı Güleç ve ar- | kadaşları, Büyük milli muzafferiyetten ben de sizi muhabbetle teb- rik ederim. Başvekil İsmet İnönü Lehistan ve Danzig |Lehistan'ın hakkı |Hiçbir zaman ihlâl Edilmiyecekmiş.. Danzig, 23 (A.A) — Lehis- tan'ın Danzig'teki âli komiseri B. Papee dün akşam B. Grei- ser ile görüşmüştür. Söylenil» diğine göre, B. Öreiser son zamanlarda Lehistan'da yapı- lan ve Danzig aleyhine müte- — f veccih bulunan nümayişlerden dolayı hayretini izhar etmiştir. Mumaileyh serbest şehir hü- kümetinin aslâ Lehistan'ın men- faatlarını ihlâl etmek niyet ve tasavvurunda olmadığını söye lemiştir. Diğer taraftan Milletler ce. S| miyeti âli komiseri B. Lester son günlerde ittihaz edilen ve | kanunu esasiye mugayir bulu- nan kararlar hakkında Danzig izahat istemiştir. B. Lester'in sormuş - olduğu | sualler yine cevapsız kalmışlır. Varşova, 23 (Radyo) — Pat ajansı, dün bütün Lehistan'da Danzing mes'elesi üzerine bü- | yük nümayişler yapılmıştır. Danzing'te doktor Grayzer, * - Lehistan komiseri nezdinde —- bu nümayişleri protesto etmiş — ve ayni zamanda serbest Dan- bildir- a zing şehrinin Lehistan'la dost XJ kalmak istediğini de miştir. Şeker fabrikası hazırlığı — Ağustosta faali yet başlıyor Eskişehir, 23 (A.A) — Şe- | Ağustostan — ker — fabrikaları itibaren kampanyalarına baş- — lamak üzere hazırlıklarını bitir- mişlerdir. Geçen sene mahsul — azlığı dolayısile çalıştırılmıyan — Uşak fabrikası da bu sene | faaliyete geçecektir. Pancar — mahsulü bü sene umumiyetle — iyidir. Ve bu f:ıılnrl sene- sile şeker sanaylimiz onuncu - yılını dnldıırrrus olacaktı Türk dili Tezverme müd. deti bitmiştir.. B İstanbul 22 (A-A) — Türk dili kurumu genel sekreterli- ğinden: İ Üçüncü Türk dili kurulta- yına tez vermek istiyenlerin müracaat müddetleri bitmiştir. Bir tez vereceğini bildirmiş, siyah üzüm ve erik istemiştir. İnşaatı teftiş Birinci kordondan yangın sahastna doğru uzanan muh- telif caddelerin inşasına bele- diyece başlanmıştır. Belediye reisi doktor Behçet Uz, dün belediyenin muhtelif yerlerdeki inşaatını teftiş etmiştir. fakat tezinin tamamını henüz göndermemiş arkadaşlar için 31 temmuz 1936 akşamına kadar yeniden müddet veril- miştir. Bu zamana kadar tez- lerin - bitirilerek Dolmabahçe, sarayında kurum genel sekre- terliğine gönderilmesi ehem: miyetle rica olunur.