Siyaset.. Aşk - Edebi, Tarihi, e ae ro7:ıı= Mareşal Graç- Alman casus, Stuber haina- ne bir tavırla: — Şimdi değil.. Bunu ile- ride izah edeceğim! Şimdi siz — © benimle beraber Anju soka- - gına kadar beraber geliniz. Burada bir dostumuza gidece- giz bunun bize çok yardımı olacaktır, Endişe — etmeyiniz, araba emrine hazır bulunmak- ta idi. Hamersteyn'de bunlar- dan birisi idı. Saatçı gittikten sonra, Lüsi Stuber'e sordu: — Ne yapmak fikrindesi- niz? Dedi, — Çok mütessissiniz azizim! Dedi. Mamafih yalınız oldu- - canım. Bu iş benim kanaa- | ğumuza göre ne yapacağımı tımca çok güzel netice vere- cektir. Anıu ;okınğı.nd; 9. nu.m.ı'ral; evde, Berlin Prusyalılarından | Yuhan Şonç takriben on se- | nedenberi oturmakta ve güya saatçılık ile iştigal etmekte idi. İri, pehlivan gibi kuvvetli, korkunç bakışlı bir gençti, Kuvvetli çenelere malikti ve * dişleri ile bir kental ağırlıkta | bir şeyi, sanki bir tüy kaldı- rıyormuş gibi kaldırırdı. Bazu- larında da müdhiş bir kuvvet var idi. iki oda, küçük bir salondan ibaret olan evinin bir odasını sanata hasretmişti. Henüz karyolasına uzanmış ve günün gazetesini okumakla meşguül iken kapının zilinin çalındığını duydu. Bu saatta kim gelebilir? Diye duşücdü. Ve kâğıtlarını koymakta oldu- ğu dolaba bir kere bakmak- BF tan kenidini alamadı. Dölabın kilitli olduğuna emniyet hasıl ettikten sonra, kapıya indi ve açmadan sordu. — Kimdir orada? — Ben. Aç! Saatçı şefinin sesini hemen tamdı ve kapıyı açtı. Stuber ve Lüsi içeri girdi- ler; salona geçtiler. kapıyı ka- pattıktan sonra saatçıda ken- dilerine iltihak etti. Stuber saatçıya: — Hamersteyn evindemidir “âceba diye sordu. Sâatçı, bir şey bilmediğini omuzlarını silkmekle mukabele etti ve sonra: — Yatmağa gittiğini -sanı- yorum! Dedi. — Git ona söyle. Aşağıda arabasile nihayet yirmi daki- Raya kadar hazır bulunsun. — Bâş üstüne; Müsyül Saatçı, paltosunu ve şapka- sını giydikten sonra, hiç bir Kelime söylemeden çıkıp gitti. , Stuber, nakil vasıtalarının az ve bati olduğu bu sırada, kendine mahsus daha seri ve emin bir nakil sistemi vü- cuda getirmişti. Paris'in birçok merkezlerinde; —güzel — birer ANADOLU Günlük siyasal gazı Sahip ve başyazganı Haydar Rüşdü ÖKTEM Ummuf neşriyat ve yazı işleri, müdürü: Hamdi Nüzhet te İamir lı;m Bevler sokağı C. Halk partisi binan içinde Telgraf: İsmir — ANADOLU Telefon: 2776 « Posta kutusu 405 ABONE ŞERAİTİ Yıllağı 1200, altı aylığı 700, üç SN bi Yabancı memleketler için semelik aböne ücreti 27 liradır Her yerde 5 kuruştar Beçmiş n:-ı-: 25 kurtıştar. T ANADOLU MATBAÂASINDA BASILMIŞTIR. * size izah edebilirim. İmpara- tor üçüncü Napolyon, mutlâ- kiyet ile idarei umur etmekte olmasına rağmen, idaresinin esrarına Ahrarane olduğunu göstermek ister. fakat buna rağmen, Sen nehrinin gar- binde, suların getirdiği meç- hul cesedler halâ bulunur. Bunlar, rejime mızır addedi- lenlerden ibarettir. Pibulet'te, sizin anlattıklarınıza göre, ar- tık arzın vücuduna lüzum gör- mediği mahlükattan olmuştur. Onun da cesedi Sen nehiri kenarında bulunur. ve rejime mızır vücudlardan telâkki edi- lebilir, işimiz böylece olur, biterl Lüsi, bu tedbiri çok beğen- di ve gülerek: — Demek ki öldüreceksi- niz!, Dedi. — Evet, Böyle lâzım! — Fakat.. Size şunu söyle- mek isterim: Kora bu kızın kaybolmasile beni alâkadar görecektir. — Müsterih olunuz.. Ben bir işi üzerime aldıktan sonra, bu iş te bir korku tasavvur edilemez artık! Stuber sustu. Saatçının bı- rakmış olduğu gazeteye şöyle bir göz attı. Sonra: — Kont de Bismark, Paris sefiri Von Dergolc'dan iste- diği malümatı fazlasile bera- ber alacağı için çok memnun olacaktır. Çünki sizin aşırdığı- nız dosya sayesinde Fransa'dan emin olacak ve Avusturya'ya »harb ilân edecektir. Bu suretle Avusturya'yı ezecektir. * Lüsi, bana emin olunuz. Bundan beş sene sonra, Prusya avrupa'nın en kuvvetli ve nü- fuzlu devleti olacaktır. Avus- turya'dan sonra Fransayı'da ezecektir. Biz, bu zaferlerde mühim bir iş görmüş olmakla her zaman iftihar edebileceğiz. Dedi. —Sonu var— Resim sergisi Çocuk esirmegeme kurumu himayesi altında onbeş gün- denberi İzmir palas salonunda teşhir edilmekte olan resim sergisi 15/7/936 Çarşamba gü- nünden itibaren kurum merkezi " olan Basmane Gazi bulvarında Süt Damlası binasına nakledil- miştir. Hergün sabah saat do- kuzdan onikiye kadar ücretsiz olarak herkes gidib sergiyi görebilir. Bir rica İzmir Halkevinden: Evimiz kitapsarayını zengin- leştirmek için İzmir'de ve İs- tanbul'da çıkan eski devre aid bütün gazete ve dergile- rin kolleksiyonlarını satın ala- cağız. Ellerinde bu çeşit kol- leksiyonları olup ta satmak isteyenlerin Halkevine başvur- Habeş Çeteleri. Harar'ı Bastılar Yugoslavya'nın Avusturya- Alman gru- Avusturya başvekili, son anlaşmi hakkında beyanatta bulundu. Macaristan'ın da ilhakı ile Tuna havzasındd bir değişiklik beklenmektedir. yani'yi öldürdüler. —Başı T inci sahifede— İtalyan tekzibi : Ğ Cibuti, 16 (Radyo) — İtalyanın AdikAbaba'daki kuvvetlerinin mu: hasara edilmİş ve Graçyani'ye - sui. kasd edildiği hakkındaki haberler doğru değildir. Fn sön hâdise, AdirAbaba - Cibuti hattına atılan bombadır. Bu bombanın verdiği sarar az olmuş ve hemen tamir edilmiştir. Londra, 15 (A.A) — Man- chester Guardian gazetesinin diplomasi muhabiri İtalyanla- tın Habeşistan'da büyük müş- küllere tesadüf etmekte ol- duklarını yazmaktadır. Muha- bir bilhassa diyor ki : İtalyan'ların yağmurlar mev- simlerini karşılamak için yap- mış oldukları hazırlıkların Ma- reşal Badoğliyo'nun azimetin- denberi yerinde olmadığı mey- dana çıkmış gibidir. Yolların çoğu geçilemez bir haldedir. İtalyan'lar. bilhassa Adis-Aba- ba-Cibuti demiryoluna güve- niyorlardı. Fakat bu yol mü- temadiyen Habeş'lerin tehdi- dine maruz (bulunmaktadır. Habeş'ler birçok defa rayları sökmeğe ve münakalâtı felce uğratmağa — muvaffak — olmuş- lardır. İtalyan'ların demiryo- lunu tahrip eden çetecilere karşı ne zaman taarruza geç- mek istemişlerse bu çeteler kaçmağa muvaffak - olmuşlar- dir. Ve olmaktadırlar. Habeş'ler organize edilmiş bir mukavemet göstermiyorlar. Fakat çetelerini takviye et- mektedirler. Hattâ bu çetele- rin biraz inzibat dahilinde ça- lışmakta oldukları görülüyor. Hali hazırda umumi bir ta- arruza geçmek üzere Habeş- lerin Gore mıntakasında teş- kilât vücuda getirmekte oldu- ğu bildirilmektedir. Zafer sar- hoşu olan İtalyan'lar kendile- rine fazla güvenmişlerdir. Şim- di memlekette sulh ve sükü- nun temini işinin zannettikle- rinden çok daha müşkül ol rüyorlar. duîunu göl ” İstanbul, 16 (Hususi muha- birimizden ) — Londra'dan gelen haberlere göre İtalyan işgali altındaki Habeş arazi- sinde kanlı çapışmalar olmak- tadır. Habeşler'in, Harar'a bir baskın yaparak İtalyan asker- lerini kılıçtan geçirdikleri ve bu meyanda kral vekili mare- şal Graçyani'nin öldürüldüğü şayiaları vardır. Adis-Ababa ile muhabere inkıtaa uğramıştır. Röma, 16 (Radyo)— İtalya müstemlekât nazırı Sinyor Le- sonça — Adis-Ababa'daki — va- ziyetin normal ve — İngi - liz gazetelerinin verdikleri ha- berlerin yalan olduğunu bil- dirmiştir. Cibuti, 16 (H.R.)—Royter ajansı muhabiri bildiriyor: Adis-Ababa'da İtalyanlar'ın müşkül vaziyette kaldıkları ve mareşal Graçyani'nin öldürül- düğü hakkındaki haberler asıl- sızdır. Mata ile Adis-Ababa ara- sında demiryolu hasara uğra- tılmışsa da İtalyanlar, yolun bu kısmını birkaç gün içinde tamir etmişlerdir. Hasar ehe- miyetsizdir. Londra, 16 (H.R) — Gelen haberlere göre Adis-Ababa | L EFON Budapeşte, 16 (A.A) — Hü- kümetin naşiri efkârı olan Uj Maggyar Sağg gazetesi, Avus- turya - Almanya itilâfının ak- tedilmiş olmasını memnuniyet- Ve karçılkasklk ve Şiyle de mektedir : — Bu itilâf sayesinde arlık rİngı'Iı'z Avam kamarasında HABER ve YELGRAÂAF — iki müttefikimiz ihtilâf halinde bulunmıyacakları gibi itilâfın Tuna mes'eleleri üzerinde “de tesiri görülecektir. Her iki devlet ve aynı zamanda teşek- kül halinde bulunan devletler grubu — Macaristan'ın noktai nazarının ne - olduğunu öğre- M. Baldvin ve Eden'in verdikleri izahat! İtalya Sana'da İngiliz menafiine hürmet edecek. İngiliz silâhlanması sulh için faidelidir! Londra, 16 (Radyo) — M. Eden'in dün avam kamarasına gitmesi, meb'uslar tarafından alkışlanmıştır. Bu münasebetle meb'uslardan — Mandel, İtal- yanların Tana gölünde İngiliz menafiine hürmet edip etmiye- ceklerini sormuştur. M. Eden: — Bu hususta resmi hiçbir | teklif ve noktai nazar almış değiliz. Maama'ih İtalya hü- kümeti, buradaki ve her yer- deki İngiliz menafüine hürmet edeceğini muhtelif vesilelerle beyan etmiştir. Demiştir. Amele partisinden M. Elli Smit Danzig hakkında malü- mat istemiştir. M. Eden şu cevabı vermiştir: — Uluslar sosyetesi heyeti umumiyesi Alman kruvazörü- Danzig'i ziyareti ve serbest Danzig şehri hükümetinin Ulus lar sosyetesi komiserine karşı olan vaziyeti tetkik etmiştir. Lehistan'ın tek cepheli bir mü- zakereyi kabul etmiyeceği mu- hakkaktır. Danzig Ayan reisi de esasen Lehistan'ın menafi- ine sarfedileceğini söylemiştir. M. Sınit : — Coenevre'de Danzig'te Uluslar sosyetesi nü- fuzunun muhafaza edileceğine dair söz verdik mi ?. M. Eden : — İngiltere hü- hümeti, uhdesine düşen vazi- feyi imkânın en geniş müsaa- desi dahilinde yapacaktır. M. Mandel — Danzig ali kamiseri M. Sester vazifesine “icabettiği şekilde devam ede- bilecek midir?, | nin silâhlanması, lümatım yoktur. Fakat serbesti harkâtı şarttır. M. Henderson — İngiltere- Cenevre'de pasıl telâkki ediliyor? M. Baldvin — İngiltere hü- kümetinin silâhlanma faaliyeti sulh nâmına yapılmış bir ha- reket ve teşebbüs addedil- mektedir. Başka türlü telâk- kisine de imkân yoktur. M Hendertön — lagiltere hükümetinin - silâahlanma vazi- yeti ne derecededir? M. Baldvin — Birinci lord amiralle bu hususta mülâkat yapmış değilim. Fakat icabına göre hazırlıkların devam etti- ğine şüphe etmemelidir. I. Delboş Sefirleri niçin kabul etti? Paris, 16 (Radyo)— Dış iş- leri bakanı İvon Delboş dün İngiliz sefirini, ancak Lokarno konferansı mes'elesi için ka- bul etmiştir. p Türkiye sefiri Suad'ın ka- bulü de, boğazlar konferansı ile alâkadardır. Bugün sabahleyin M. Delboş, hükümet müsteşarı ile birlikte çalışmış ve birçok siyasi mü- lâkatlar yapmışlardır. Bunlar arasında İspanya se- firi, Avusturya - sefiri ve Le- histan ve Çekoslovakya se- firleri vardır. M. Titülesko Siyasası tas- M. Eden — Bu hususta ma- |VEb edilmiştir.. ile dünyanın alâkası kesilmiş- tir. Tayyare meydanları ve bütün yollar, müthiş yağmur- lardan harap olmuştur, Tay- yare ve kamyonlar, bu vazi- yette asayişe müessir olacak şekilden çıkmıştır. Habeş çeteleri Adis-Ababa- Cibuti demiryolunu altı yerin- den tahrip etmişlerdir. Adis- Ababa civarında kargaşalıklar olmuş ve İtalyan askerleri, Habeşler'in tecavüzülerine uğ- ramışlardır. İtalyan kumandan- lığı, tasfiye için çalışıyor. Bükreş, 16 (Padyo) — Ro- manya kabinesi, dün fevkalâde bir toplantı yapmış ve hariciye nazırı M. Titülesko, üç saat devam eden uzun izahat ver- miştir. Neticede, M. Titüles- ko'nun takib ettiği siyaset tas- vib edilmiştir. Yunan borçları Atina, 16 (Radyo) — Baş- bakan general Metaksas, Yu- nanistan'ın borçları için Lon- dra'da cereyan eden müzake- relerin, son günlerde müşkü- lâta uğradığını söylemiştir. TELSiZ neceklerdir. Bu öğrenme ötesi berisi kesilmiş olan © caristan'ın inkişafı — üzeril kati bir tesiri olacaktır. Viyana, 16 (Radyo) — akşam vatanperverler cep tarafından Alman - Avustül uzlaşmasınının — imzalanım? münasebetile büyük te: yı%lamkhr. j atolik partisi de Viyi Arşiveki'nin talebi ve K üzerine bu uzlaşmayı sulh İf en lâzım bir uzlaşma adi decektir. Prağ, 16 (Radyo) — ni Listi gazetesine Yugoslavya hükümeti At turya - Almanya uzlaşmasi? iyi surette karşılamıştır. ve © gruba iltihak arzusunu termiştir. Roma, 16 (Radyo) — Gi nale D'İtalya gazetesi muhal M. Şuşning'le bir mülâkat mıştır. M. Şuşning: — Bu uzlaşma Avrupa'l sulhünü temine matuftur. A! turya'nın istiklâli kat'i sure anlaşılmıştır. Gerek Roma uzlaşması | gerek bu uzlaşma ile alâkad devletlerin dahili ve harici lerinde tam serbestisini ve tasdik etmektedir. Bu & susta İtalya, Avusturya, & caristan ve Almanya şii tam bir şekilde ittifak etmi lerdir. Avusturya - Al uzlaşması merkezi Avrupa " ve Tuna havzasında hiçbii değiştirmiyecek ve dostluk me edecektir. Tuna havzası alâkad müzzkereleri sadece -i yapılacaktır. Demiştir. Viyana, 16 (A.A) — mstz bölge başkanlarının d kü konferansı - hiçbir vermeksizin ve bilhassa Avt turya - Alman anlaşması kındaki hattı hareketini B dirmeksizin bugüne talik ed miştir. .. <. Büyük Rus .. .. Mütefekkiri.. Karpins- kü'nin cenazesi.. Moskova, 16 (A. A) — B. Molotof ve Stalin So birliği balk- komisetleri lisi ve parti merkez komit adına akademisyen K ki'nin ailesine derin tazij rini ifade ve evrensel şö olan bu bilginin ölü bütün Sovyet bilgin dünyl ile Sovyetler — birliği — işçil için acı bir ziya olduğunu dirmişlerdir. Karpinski'nin beyni i inceye ilmi bir tahlile tutulmak için beyin süne gönderilmiştir. Bit maden mühend oğlu olan Karpinski 1855 Petresburg maden enstiti de tahsilini bitirdikten 7877 de Jeoloji profesörü 1895 te Jeoloji komitet direktörü olmuştur.