29 Birinci Fransova BÜYÜK TARİHİ TEFRİKA Çıvlnıı Pa Parlamento, nihayet 22 yaşındaki kral- dan ürkmeğe mecbur kaldı.. Fransova, karısını arasına aldı ve: — Merak etme karıcığım. Daha genciz. Üçüncü çocuk veliahd olur. Bunda merak edacek ne var sanki? Gelecek seneye bir daha doğurmak mümkün değil mi?. Dedi, Bununla beraber, Fransova da ikinci çocuğunun — bir kız olmasile mütcessirdi. Çünkü hep bir oğlan çocuk için ha- zırlanmışlardı. O kadaa - ki, Fransova'nın - bir veliahdının dünyaya geldiğini bütün Ay- rupa payitahtlarına bildirmek için gidecek süiler, atlari ha- zırlanmış ve bekliyarlardı, Yoksa.. Zavallı Klod da an- nesi gibi hep kız mi doğura- caktı? Parlamentonun murahhasları kı-ılkıl hürmetle müteveffa kral enikinci Lui'nin parlamentoyu dinlemek büyüklüğünde alı.l’ı'ıl Kunu bildirdiler, Fransova - evvelâ — kızardı, Sonra sap-sarı kesildi ve mu- Tahhaslara: — Parlamentomda iyi, akıl ve müdebbir adamların oldu- ğunu biliyorum. Fakat kötü, geveze, dedi-koducu olanlar da vardır. Bunları tanıyorum. Söylenen nutukları da biliyo- Tüm.. Selefimin adaletinden bahsediyorsunuz — değil —mi?. Pekâlâ. Ben de tıpkı selefim gibiyim; kendime itaat ettirme- sini bilirim, Müsyüler.. Fran- sa'da bir kraldan yoktur. Dedi, Aylar — geçti; a Papa ile yapılan lıı’:l'aş::n:: rakına bir dağ yığını kadar kâğıd daha ilâve etti. Bu s- rada, bu uzlaşmanın ftamamen aleyhinde bulunan üniversite de halkı teheyyüç için çalışı- yordu. Bunun için bazı t:v- kk::?) lüzum görüldü ve avu- a fir:o:;tı' llzvkif edileceği sı- Kt._ıl dayısını, Savua'ların bu biç oğlunu parlâmentoya, anın tasdikini temin için kolları gönderdi, Bü piç, Parlâmentoya yalın kılıç ve müsellâh adamlarının bâşında girdi.. Hatiplerin bir kısmı hâlâ uzun itiraz nutuk ları ın:“ ediyorlardı. Kralın isı g:ry;ıı"dl ciarı €hemmiyet bile — Kralin emirnamesi oku- nacakl. Dedi, Parlamentoya şu ira- deyi sert bir sesle okudu: “Hâkimi mutlak kral haz- retleri, parlamentonun uzlaş- mayı hâlâ tasdik ve neşret- Memesine hayret etmektedir. Bu uzlaşmanın tasdikini dayı- mıııı;ı'âemın etmesini istiyor ve e b boyıeeddı);')mı Arzumuz ;kB[:l ır;de parlamentoda 50) ir du; i Közken d.ym' gibi tesir yaptı. — Müsyüler, dedi. Kral siz- len hiç memnun değitdir! Parlamento tevillere, parla- mento hilelerine sapmak su- retile vakit kazanmak . istedi. Kral büsbütün hiddetlendi ve parlamento murahhaslarına: — Venedik ayanına benze- — mek mi ııuyor:unuı? başka birşey | — Yok.. Buna tahammül ede- mem. Parlamentom, bir asır- danberi bukadar fena idare edilmemiştir. Herşey çığrından çıktı; mali vaziyet berbad bir halde düşündüklerimi ve irade- lerimi M. dö Savua'ya bildi- receğim, v parlamentoda si- | zinle münakaşa edecektirl. Dedi, Parlamento, nihayet bu yir- | müki yl;uıdafu kralın, bakiki bir hükümdar olduğuna kanaat getirdi ve uzlaşmayı “Kralın kat'i emri üzerine, tasdike mecbur kaldı. AŞ dd Fransova dö Şatobryan Kral, Ambuaz'ın büyük or- manı yakınında, nini sıılnerdı. şahin havala- nırl çu uçt, Dedi, ÂAv, uzaktan büyük gürül- tülerle devam ediyordu. Fakat kral, sebebini bilmediği halde dalıyor, ve iç sıkıntısı geçiri- yordu. Birden, hükümetin baş res- samı, Mühendis, mimar ve makinisti, Milâno dukasının sabık ressamı Leonar dö Vin- çi'yi görmeğe gitti. Kluks konağının yanındaki küçük gölde kuğular sessiz, sessiz dolaşıyorlardı. Burada ressamın ikametinden sohra herşey harikulâde görünmeğe başlamışti. Her ziyaretinde B Uç.. Yükseklere | yeni bir harika ile karşılaşı- laşıyordu. —Sonu var— BerEama haberleri Bergamada dolu tahribatı - Eskı 'in Benliolln kaydile | sevgili şahi- | ı Dolandırıcı Ömer Sipahi İzmir zabıtası, faaliyete ge- çen bir. dolandırıcıyı yakala- mağa muvaffak olmuştur. Bu | adam, Çorum'lu Ümer Sipahi namındadır ve 36 yaşındadır. İşsiz, güçsüz bir halde do- laşıyor ve bazı büyüklerimizin adını vererek - İzmir'deki bazı , ticaretaneleri dolandırmak iste- | yordu, Yozgat saylâvı ve İzmir eski Parti Başkanı Avni Do- gan'a benzeyişinden istifade etmek istiyen bu şahıs; bir müesseseye bu değerli sayla- vımızın ismini de verip dolan- dırıcılık yapmak - istemişse de yakayı ele verdiği için birşey yapamamıştır. Tahkikata göre Ömer Sipahi, İzmir'e gelince fevkalâde şık bir halde ğiyinmiş ve Ankarâ otelinde misafir kalmıştır. Fâ- kat bir müddet sonra Beyşe- hir oteline nakletmiştir. bir cami tamir edilecek. Kızılay kurulu haftayı yaşat- mak ve bugünden istifade et- mek için çok çalışmaktadır. Törenle açılan kızılay haf- tası zengin bir piyango tertip ettiği gibi halkın üye olması için de beyanname dağıtmıştır. Kızılay - gecesi çok güzel olmuştur, Halkevi bahçesi kan- dillerle süslenmiş — havuzlara gezici aşıklar yakılmıştı. Bu gecenin Rahmi Balaban tara- fından verilen konferansla kıy- meti — yükseltilmiştir. Rahmi Balaban çok alkışlanmıştır. Adliyemizde terfiler Ağırceza rrisi Agâh Lâçin bir derece terfi etmiş ve maa- şı 55 İiraya, müddeiumumi Ekrem Köyay da bir derece terfi ederek maaşı 45 İiraya çıkarılmıştır. Hukuk hâkimi Niyazi Okay terfian Akseki ceza hâkimliğine mızası üzerine tayin edilmiştir. Niyazi Okay kendisini her- kese sevdirmişti. Ceza hâkimi ile sulh hâki- minin de terfie şayan olduk- lâarı bildirilmiştir. Vakıf -işleri Bergama'da çini tuğladan yıpılmış çok guıı—l bir Selçuk minaresi vardır. Türk'ün kıymetli bir âbidesidir. Fakat yıllardanberi bunun etrafını çevirerek korumak imkânları bulunamamıştı. Bu defa Ber- gamaya gelen İzmir - vakıflar direktörü Mazlum bu güzel ıhıdeınn boyle bırıhlmı.ıını uygun görmediğinden yaptırıl- masınt uygun bulmuş ve yeni gelen vakıflar — işyarı İbrahim |, & derhal faaliyete geçmiş, ve ke- şifleri yaptırılmıştır. Yakında bu işin bitirileceği muhakkak sayılmaktadır. Bakır çayı üzerindeki şeytan köprü bakımsızlık yüzünden harap olmuş ve nıhıyct yık- tırılmıştı, Bunun için de ted- birler ahnmıştır. Dolu zararları Kınık nıhıyesme son gün- lerde iki defa ceviz büyüklü- günde dolu düşmüş tütün, pa- muk ve bağlara çok büyük zararlar vermiştir. Ekinler su altında kalmiştır. Bu zararla- mın tesbiti için ziraat memuru $ Kınık'a gitmiştir. Tütün — tarlaları - bozularak 'az mahsulü dikilmek imkân- (ırı da araştırılacaktır. Dün Kozak nahiyesinin Yu- karicuma ve Terzi Haliller köylerine de ceviz büyüklü- ğünde dolu düşmüştür. Ora- daki bığlın da bozmuştur. Arazi tahrir mulomşl Maliye Vekâletince — arazi tahrir komisyonları İzmir mın- Halis. takası müfettişliğine şehrimize gelerek vazifesine baş- lamıştır. Teftişe, Değirmen- dere nahiyesinden — başlıya- caktır, Arazi tahrir komisyon- larının bir aylık mesaileri hak- kındaki raporlar, kazalardan şehrimiz muhasebci hususiye müdürlüğüne gchucğc başla- mıştır, Şehrimizde bır do- landırıcı lirıcı yakalandı ” —£— , Çeviren F Şemseddin Berleğle Pa adam, A. Doğan'ın adını bile Milli Takımımız Macar— dırıcılığa kalktı. lara 5-1 Galıpr Çıeldı. kullanarak dolan Ortalığı bir müddet kollı- yan Ömer Sipahi, - faaliyete geçmek zamanının geldiğine hükmederek - Şiritçiler karşı- sında Hırdavatçı. Yako oğlu Albağli'nin mağazasına gitmiş. içeri girince: — Siz nasıl esnafsınız, müşteriye böyle mi itibar edi- lir. Ben sizden mal almağa geldim, demiş” ve kendisine kir dondurma ısmarlamalarını söylemiştir. Bahor Albağli, gderhal bir sandalye . ikram | ederek dondurma ismarlı miş. ve kendisile görüşmiye başla- mıştır. Ömer Sipahi: — Bana Çorum'lu Ömer derler, maden ticareti yapıyo- rum. Urla'da bir oğlum var, adı Necip'tir, attarlık yapıyor, ona 300 İiralık mal alacağım. Diyerek muhtelif eşyadan sipyrişlerde bulunmuş ve ken- disinde bütün bir beşyüz lira- lık bulunduğunu söyliyerek: — 450 Liranız varsa beş- yüzlüğü vereyim, —malı hazır- ladıktan sonra alırken de üst tarafını veririm. Demiş, fakat mağaza sahibi: — Bizde üzerini verecek derecede para - Sonra Verirsiniz. Ceva- mdı bulunmuştur. Ömer Sipahi, ertesi “ğün Takımımız dün fevkalâde bir oyun göstermiştir. İstanbul, 1 (Hususi muha- birimizden: Telefonla) — Ma- car Boçkay takfmı bugün milli | takımımızla — üçüncü maçım yaptı. Stadyum, pazar nünden daha - kalabalık idi. Seyirciler arasında — saylavlar, Sovyet büyük elçisi M. Kara- , bar, sefarethaneler - erkânları da bulunuyorlardı.? Sahaya evelâ Macar'lar çık- tılar, halkı selâmladılar. Milli takımımız — alkışlar — âarasında çıktı. Mutat merasimden sonra takımlar yerlerine - dizildiler. | Mâcar'lar en -kuüvvetli - takım- larile oynıyorlardı;. Milli takı- mimiz Şu şekilde idi: Cikad; Hüsnü, Yaşar; İbra- him, Hakkı, / Reşad; Fikret, | Şeref, Gündüz, Sayid, Niyazi. Hakem Şadi Tezcan. Oyuna-5,35 te Macar'ların hücumu ile başladı. Müdafaa- | mızda kırılan bir hücumlerin- | den sonra top - ortalarda do- beşyüz İiranın | laştı, solaçığımıza — geçti. Fik- ret'in ortaladığı topu merkez | muhacim kaleye attı. geleceğini söyleyerek çıkıp git- | miştir. Ertesi gün tekrar mağa- zaya giden Ömer Sipahi: — Daha bazı mallar ala- cağım. Demiş ve bir sürü eş- ya'daha sipariş etmiştir. Ömer Sipahi, işi- bulundu- ğunu, eşyanın tamamen âm- balâjlanmasını söyliyerek istas- yonda bir işi" bulunduğundan acele gideceğini bildirmiştir. Mağazadan — çıkıp — giden Ömer Sipahi, birçok- günler iği halde görünmemiştir. îhçğğı uhıbığıo beşyüz în meselesinden şüpheye düşmüş ve mağazanın bir kenarında düran ambalajlanmış qyının “alınmadığını Jı görerek 'tayı haberdar etmiştir. Omer Sipahi, zabıtaca Tebşir otelin- “de tutulmuş ve tahkikate baş- lanınca kendisinin bir dolan- dırıcı olduğu anlaşılmıştır. Burla biraderler ticarethanesine gidip parti başkanı Yozgad saylavı Avni Doğan olduğunu söyliyerek maden ticareti işin- den bahsettiği ve Borla bira- derlerle ticaret için görüşme- lerde bulunduğu — tesbit edil- miştir. Öteldeki odasinda suç delili /olarak bazı vesikalar bulunmuştur. 'Çorum'dan ya- pılan tahkikatta -Ömer Sipa- hi'nin, Çorum'da tütün tüccarı Şükrü'ye bir- telgraf çekerek 3500 lira istediği de ınlaşıl- mıştır. Tüccar Şükrü, Ömer Sipahi- nin bu telgrafını Çorum müd- deiumumiliğine vermiş ve Çor rum müddeiumumiliği, bun- dan İzmir müddelumumiliğini haberdar etmiştir. Hakkında tutulan tahkikat evrâkile sulhceza hâkimliğine verilen Ömer Sipahi, İsticva- bında suçsuz olduğunu ve do- Tandırıcılıkla alâkası bulunma- dığını söylemişlir. Fakat de- liller gözönüne alınarak Ömer Sipahi'nin tevkifide karar ve- rilmiştir. Hakkındaki tahkika- ta devam olunacaktır. lli | bu gol, | sayılmadı. Fikret yetişerek kafa vuruşu ile Macar kalesi ağlarına tak- t. Birinci dakikada yapılan ofsayt olduğundan Üçüncü dakikada sağdan attığımız bir korner- den- istifade edemedik. Do- kuzuncu dakika; Niyazi sağ- “dan bir iniş yaptı ve Gün- düz'e pas verdi. - Sait, Gün- düz'den âldığı topu iyi kulla- narak bekleri atlattı, kaleci ile karşı karşıya kaldı ve ğüzel bir plâse vuruşla ilk golümü- zü yaptı. n Henüz santer olmuştu ki, sağdan gene bir hücum yap- tık ve top Gündüz'den Fik- ret'e, Fikret'ten tekrar Gün- düz'e geldi v& sıkı bir şutla onuncu dakikada ikinci gölü- müz oldu. Üst üste yapılan bu iki gol Macarları şaşırtinış, bizim takımı harekete getir: :mişti. Macar kalesini mütema- diyen sıkıştıriyorduk. 15 inci dakikada merkezden bir hü- cum yaptık, Niyazi, Gündüz- den aldığı topu müsait vazi- yette kaleye gönderdi. Top, direğe çarparak Ma- car kalesine üçüncü defa ola- rak girdi. Şimdi Macarlar daha düzgün oynamağa başladılar, fakat müdafaamızın güzel oyu- nü karşisında bütün hücumlârı akim kalıyordu. 39 uncu da- kikada Macar kalesi önünde karışıklık oldu. Gündüz, aya- ğına gelen topu, sıkı bir vu- rüşla Macar — kalesi ağlarına taktı.” Derhal hücuma geçen Ma- car'lar, bir dakika sonra, sağ açıklarının - ayağile ve kaleci- mizin vakitsiz. bir çıkışindan istifade ederek - ilk gollerini attılar, 44 üncü Dakikada ol- saytten attıkları bir gol de sayılmadı ve birinci devre 4-1 Tehimize neticelendi. İkinci devre: Takımımızda değı;üdık yâ- pildi. Fuad sağiç mevküne, Rebit solaçığa, Fikret de sol hafa alındı. Oyun başlar baş- gün- | 1 lamaz hücuma geçtik, ikinci — dakikada Rebit sağdan aldığı * bir vuruşla gok:.î pası güzel | çevirdi. Oyan çok seri geçiyordu. | Macar'lar kalemizi sıkıştırıyor- lar, oyun hemen hemen nısıf sahamızda oynamıyordu. Bir- —| kaç şütlerini kalecimiz kurtar- — di. Sağ içleri kaleci ile kar- Şı'aştığı halde topu yukarıdan v atarak bir fırsat *kaçırdı. Ma- — carlar çok favullü oyniyorlar- di. sakatlanarak çıktı. Yerine Adil alındı. Bügün fevkalade güzel — oyniyan müdafaamız, Macar muhacimlerin bütün akımlarını durduruyorlardı. — Blr aralık Macar soliçi de sakatlanarak sâhadan ayrıldı. Yerine baş- kası alındi, Son dakikalarda Macarlar daha seri oynadılar, — fakat gol çıkaramadılar. 40 —— ımcı dakikada bek Hüsnü ba- — cağından bir tekme yidiğin- den sahadan ayrıldı. Yerine Lütfi girdi, 44 üncü dakikada — Macar'ların şütü direğe çarpti. — Ve maç 5-1 g.ılıbıyetımııle bitti. Fenerbahçenin Yil dönümü... İstanbul, 1 ( Hususi muha- brimizden ) — Pazar günü — Fenerbahçenin — kuruluşunun 28 inci yıl dönümü merasimi — yâpılacaktır. Bu münasebetle atletizm müsabakaları olacak ve Fener - Boçkay arasında da — bir maç yapılacaktır. Fener galip İstanbul, 1 (Hususj muha- birimizden) — Bugün yapılan — futbol maçında Fener küçük- "leri İstanbulspor'u 3 — 2 ye- nerek şampiyon oldular.” Ardiye meselesi İşletme müdürü Tetkik ediyor... Devlet Demiryolları 8 inci — İşletme müdürü Tahsin, dün — şehrimiz Ticaret Odasına gi- — derek Oda Genel Sekreteri — ziyaret — etmiştir. - İstasyonlarda kalan — Mehmed Ali Eten'i mahsullerin 24 saatlık ârdiye tarifesinden İzmir iktisadiya- tının göreceği zarar ve devlet demiryolları şehir emtia büro- sunun faydaleri hakkında gö- — rüşülmüştür. Tahsin, tetkikat — yapmakta olduğu bu iki m_a— -3 sele hakkında devlet demi yolları umum müdürlüğüne bir — rapor gönderecektir. Ötobüslerde perde Şehrimizin muhtelif semtle- rine işleyen otobüslerde temiz perdeler bulundurulması - için Belediyece otobüsçülere teb- — liğat yapılmıştır. Hat iyiden iyiye sıcakladığı İçin otobüs — yolcularının güneşten korun- — masını temin edecek perdeleri — 24 saat zarfında takmıyanlar — ceza göreceklerdir. Manisa - Akhisar yolıı Şehrimiz Naha işleri ıııü- dürü mühendis Nuri Manisa Akhisar arasında inşa edilen şoıeııın kabul keşfi için Mıv nisa”) yı gıtmı'tır. 20 inci dakikada Fikret —