Bay Osman Şen Söylüyor —.. ——— Doktor Diyor ki; Tatilde Ço- suklarımız Ne Yapmalıdır? ... — Tatil — geldi. yeni dera senesi dar okulalarına — gitmiyecekler dir. Tatll eğlence ve meş'elerin den İstifade, her mekteblinin hakkıdır. Geçenlerde 10 — 12 y nda bir. çocak anas İle görüşüyorum. Çocuğunu göste- rerek: »— Bu da tatile — giriyor. Fakat tetil bunun hakkı değil dir. Çönkü ders çalışmamış ki, notları iyi değil,, dedi. İşte bu cümle üzerinde dar mak lâzımdır. Zira bir çocak bötün sene çalışır da sene B0 nunda muvaf fak olamaz, çünkü movaf fak olmak — için çalışmak kâfi değildir Çocuğun zekâ ve kabiliyeti de müsatd olmalıdır. Diğer ço cuklar kadar — çalışmış, (fakat zekâ ve kabiliyetleri — zayıflığı basebile muvaf fak — olamamış bir çocuk tatilden İstifade et mezse, büyük bir gadre duçar edilmiş olur. Sonra da bu ged fi öonün ruhunü fena sarsar. Zaten imtihanda muvaffak ola mamak gibi bir sademe tesirile rühü sarsılmıştr, birde onun üzerine biz de çocuğun tatil bakkını elinden alırsak bunun akibeti çok fena olur, çocuğu- mopza çok fenalık etmiş oluruz, Çünkü iyi dinlenmiyen iyi çalışamaz esas yaplışlık bütün çocukların zekâ ve kabiliyetle rzini bir telâkki etmemizdedir. Bir kerre ba ecsna böyle yanlış olarak kabul edildikten sonra vereceğimiz hüküm şu oluyor: “Çocuk çalışıraa mavaf fak olur. Çalışmaz iİse muvaffak olamaz.,, Demek muvaffak — olub ol- mamak İle çalışıb çalışmadığına büküm veriyoruz, bu ne kadar yanlıştır! Çok defa çocuk çalış mış, çok çalışmıştır, fakat gene muvaffak olamamıştır. Çünkü zekâs mösald değildir. Sonra çocuk calışmamış İse, tembel ise bogün artık — tembellik — bir hastalık olarak kabul olanuyor ve çok defada bu hastalık ka: bili şifa bir vasıfta oluyor. Hiçbir kimsenin aklına ço- cüğanun ciğerleri hasta böprek. leri hbasta oldu deye cezalan- dırmak — gelmiyor da robi bir hastalık olan — tenbellik — için tezalandırmak nereden çgeliyor. Çönkü bu tenbel çocuklara dikkat edersek çok defa biraz Fişmanca, renği beyaz, çok be- yaz kılları renksiz - veya kılsız bir vücad, eller! yüzü soğuk tor. Bütün bu arazlar dereki ükde ifrazının azlığına delâlet eder. O halde muntazam bir tedavi İle — tenbellik iyileşmiş olur. Çocuğun tenbelliği bir hastalık olduğu — anlaşıldıktan — sonra bu savalb cezaya değil, ih Uman şefkata — muhtaç görülür. Sınıfı geçmiyen, İkmale ka lan çecukların da - tatilin neş'e ve seğlencelerinden İstifade de diğer çocuklar kudar hakları vardir. Çocuklarımızın — bu — hak- Tarımı — esirgersek — sağlıkların dan imaddi ve manevi çok kaybederler. Tatilde çocukları- mıza en İyi tavsiye edeceğimiz gey, açık, saf ve temiz kırla- gzımızın havasıdır. Bu hava İz- Çocuklarımız gelinciye ka senesl içinde yalnız ve — Başı 1 inel yüzde — Hemen vapurun alt — katına iner ve köşeye çekilirdik. Bizl kimse gelip rahatsız etmezdi. Bay Ozmun Şen, ortaya girer; — Söyleyin çocuklar, hangi şarkıyı geçelim! Diyesorerdi. Maamafih faslı o seçer, İlk şarkıya da - gene o başlardı. İşte Hüseyni'den ve en şev diği şarkılardan biri: Fariğ olmam meşrebi merdaneden Yöz çevirmem nafile peymaneden Çıkmam Allahetmesin meyhaneden Yüz çevirmem nafile peymaneden Biz fasla haşlayınca ne so- guk duyardık, ne de yolculak uzardı. Karşıyaka'ya İndiğimiz zaman, aksine olarak; — İmkân olsada gidib gelsok! Derdik. Onun #sevdiği diğer bir şarkıda şudar: Kalmadı bende ne arzu ne gönül Kime aldanmadı divane gönül Yandı hep boş yere pervane gönül Kime aldanmadı divane gönül Ne çiçek kokladım ömrümde ne gül Takmadım göğsüme tek bir sünbül Kime aldanmadı divane gönül.. Anket için hazırladığım İslin Histesinde onun da adı yazılı idi. Kendisini büroda buldam. İşl beşından aşkın, ağır bir yökün #sltına girmiş... — Şu İşl ter.temiz, merdes ve faydalı olarak yürütelim!. Diyor. Buna rağmen sualle- rime cevap verdi: — Korku -diye başladı. tu- haf bir sual!. Eğer korkmak Tâzımgelseydi, bunu anamdan doğdüğum gön duymaklığım Acab ederdi.. Çünkü hayata gl- riyordum. Bu bı a neler çe- kecektim, neler — görecektim, onun binbir vartasını nasıl at- latacaktım, bu yolu nesil geçe- cektim?. Onu bilmiyordum. Fa- kat birez gelişip te hayatın cereyanına ayak uydurduktan sonra hiçbir şey, hiç bir korku daymadım. Çünkü onun içinde idim, Yaloız bir hüdise batır- hyoraum; Umumi harbde İhtiyat zabiti olarak — Çanakkale'yo — gitmiş, dik hattı müdi olan Seddül. bebir bataryasmına tayin — edil- miştim. Buraya alelâcele gitmek lizımdı, kara yolü — uzundü. Bizl torpil motörü ile gönder- diler. Torpil hatları üzerinden geçtik ve tabii, biz hiçbir şeyin farkında değildik. Yerimize va- rınca, torpil motörünün süva- Tef — Geçmiş olsun arkadaşlar, bir büdise atlattık. Dedi ve İsahat verdi. Meğer z kalen — torpilleniyormuşuz. Bir nefer önde bulunurken sezinİş, tedbirler almış, kurtul. Görüyorsunuz ki, bu —— bir daha mir'lmizde bol bol vardır. Yal: nız bazı bünyelere yüksek yer- ler İyl gelir, bazılarına İse de- niz kıyıları iyi gelir. Banların hepsl güzel yurdumuzda vardır. Dağ bavası mı, deniz havası mı hengisi çocuğumuza yarar? Bu- nu ancak bir doktor teyin ede- bilir. Gerek doğlarda ve gerek de- niz kıyılarında münasib mahal- lerde tatilde kamplar kurup çocuklarımızın rohi dinlenme- eai temin etmeliyiz. Kamplarda hbafif — sporlar, deniz - eğlenceleri, tenle — gibi oyunlar çok faydalıdır. Gençler, kırlara koşunurz, gülünüz, eğleniniz, çönkü neş'e bakkınızdır. Dr. Gevad Zekâi Bil korku bile, hâdisenin vukuun- dan sovra oldu. — Hayatta büyük sevinç: — BSevlinç..... Hımmm... Do kusaklı bir eval... Bay Osman düşünüyor ve keudi kendine mırıldanıyorda: — Ne vakit sevinmiştim be benl.. Aman yarabbil.. Hatırı ma da gelmiyor.. Nasıl bir e yİnç ve ne vaklı. Sonra birdenbire: — Yaz Dedi- hatırladım bir tanesini.. Milli harekâta iltihak edeceğim günlerde İdi. — İzmir Aşgal edilmişti. Ben zabittim. Kardeşim Fethi ile birlikte Hav- ra sokuğunda bir meyhaneye gitmiştim. Henüz birkaç rakı içmiştik ki, bir yahudi, kar- deşime bakaret etti. Fethi ona bir tokat attı. Bu yahudu, be nim bir Türk zabitl olduğama biliyordu. Toket, İşi azıştırdı, büyüttü. Bağırmalar, çağırmalar yökseldi ve bu aralık yahudi, henim yözüme bal k; — Değiştirin bu — kafalar!!. Yeçti o yunler!.. Demesin mi?. Bu hakaret, bans hayatımda çok acı geldi. İstirdadda Namazgâhta otaru- yorduk. Bir gün karakol soka- kından İoerken onunla karşı- laştım ve kendisini karakola götü. rerek komlser Tovfik efendiye teslim ettim, vak'ayı anlattım.. Komlser bana: — Şahsnızdan dolayı bir le- tediğiniz var mı?, Dedi.. Ben, birşey rica ettlm ve yahudiye dönerek: — Söyle, o günler geldi, de, bakayım. Dedim. Yahudi yüzünü bu- ruşturarak yarı ağler bir vazl. yette: — Yeldi pasam © yünler!. Dedi. Zannediyorum ki, ha- yatta en çok sevindiğim daki- kalardan biri budur. — Saadet hakkındaki lâkkinlz?. — Herkesle beraber hoş ge- çen zamanlarda asadet arıyan- lardanım. Bunu bu kadarcıkla keselim. Çünkü telâkki ve İza- hi genlştir. — En fazla yalanı erkek mi söyler, kadın mı? Osman Şen bir kabkaha sa- vurdu: — Hayat bir yalan oldu- ğguna ve erkekle kadın arasın- da taksim edilmiş bulunduğuna göre, yalanı da yarı - yarıya paylaştırmak lâzımdır. Kadın- ların yegöne müsbet yalancılığı yaşları üzerindedir. Bu husus- taki — yalancılıklarına — diyecek yoktur. Erkekler de akşamları evleride geç gitdikleri — vakit ayol şeyi yaparlar. Aralarında bu eihette İttifakları vardır. — Birenal daha bay Onman! Yalan, — hayatta lâzım mıdir, değli midir?. — Bal gibi lüzumdır!. Doğ: ruyu söyliyeni dokuz köyden koğduklarını — bilmezmisin be birader?. 3 geçirdiğiniz en Aydın'da Faydalı Yağmurlar. Aydın, (Özel) — Dün ilimi zin birçok yerlerine faydalı yağ: murlar yağdı. Aydın İçinde saat 16 17 bir saat şiddetli ve rençberlerin gölleme dedikleri yağmurdan yağdı. Dolu yağ madığından ekinlere zarar ol: madı, Bu çok faydalı yağmur çiftçilerimizi çok sevindirdi. |L9848 22904 239683 29085 26942 menleri Dün İ Şarımıza Geldiler 3izmirödemiştenezzü 16 Haziran 1935 Pazar Günü Gölcük - Bozdağ - Ada Manisa g | | | —. / .— — Baştarafı 1 Inci yüzde — | dirim Köomal, İsmetpaşa, Vali | Közımpaşa ve Alsancak'ıs Guzl ilkmekteblerinde kurulmuş olen sergileri gezmişler ve tetkiklerde bulunmuşlardır. Öğle Özeri iki saatlık bir İstirahattan sonra İz mir öntükler müzesini, telefon merkezini, hava gazı so1yetesi fabrikasını, elektirik vo toğla fabrikalarımı gezmişler ve araş İz mir öğretmenlerinden — gezinti kolu başkanı Ispektör (müfettiş) bay Neşet Şaylan, başöğretmen bay Saml ve diğer öğretmenler; Manlea öğretmenlerine kılavaz lak etmişlerdir. Bir grup İlbay bkta General Kâzım Dirik'i ziyaretle Manlisa öğretmenleri nin sevgi saygılarını sun- muşlardır. Sant öonsekizde Halk. evi salonunda lik tedrisat fapek- törlerinden Bay Rauf İnan ta- rafından verilen konferansı ilgi ile dinlemişlerdir. Konferansın konusu (Mevzuu) ,, İş içinde ve birbirlerile arkadaşlıkta çocuk. lar* idi. Konferanstan sonra İzmir öğretmenler birliği tora fından PDalkevi antonunda bir çay şöleni verilmiştir. Öğretmenlerden (S0) 1 İzmir- de mühtelif mekteblerde konuk kolacaklardır. Diğerleri arka daşlarile akrabaları yanında ka lacaktır. Bugün tetkiklerine devam edecek olan Manlsa öğretmen leri cumuriyet kız - enstllüsü ile endüstri (San'at) mektebi tırmalarda bulanmuşlardır. ve ve İlbay General Küzıra Diriki'le İzmir'in bazı örnek köylerini gezeceklerdir. Saat on yedide erkek — öğretmen — okulasında (Cumurliyet terbiyesi) hakkında bay Rauf ikinci konferansını verdeektir. Yarın da tetkiklerine devam edecek olan — öğretmenler oto- büslerle Bergama'ya giderek öntükleri (Âsarıatikayı) — göre- cekler ve oradan Akhisar ve Soma'ya geçecek, — Manlsa'ya döneceklerdir. . Piyango Başı 1 inci yüzde — 9883 11309 — 11670 12327 12714 — 12900 13614 13673 14594 15706 16142 16387 16789 17119 17649 17827 17841 18097 18620 19196 19449 20421 21784 2[3']3' 25533 26447 26540 26823 26888 27089| 28126 328620 — 29917 Lira Kazananlar 2841 - 2881 — 3660| 4327 6Goz4 — b800| 8650 8786 — 8815 9454 10348 115602 11591 14901 178238 21778 22323 28882 23407 20010 - 25640 29579 Lira Kazananlar 1674 2134 — 2605 3247 — 4289 — 5192 6098 6153 — Tö61| 8586 — 9076 — 9226 9603 — 9745 — 9753 11023 12691 — 13016| 14650 165566 — 15581) 9693 12037 13597 15096 16557 17734 18223 22421 26784 27293 150 978 3773 7971 9002 11205 14325 20209 Yüz 1545 3145 6541 8503 9561 104ç2 14240 YULANNL 13 B Y €. H. P. Tilkilik'Nahiye Birgiye gidecek yolcalara lüzumu kadar otobüs V€ mobil temini için ÖDEMİŞ şarbaylığı şimdiden başlamış ve asgari flatleri tesbit etmiştir. Gölcüğün denizden yüksekliği 840, Borzdağın 1027 redir. bir bahar havası vardır. Şehirde hararet en yüksek derecede İken bül Temiz hava, bol su, bir yayla, Gölcükte kayık gezintileri İzmir - Ödemiş bilet fiyatları : 1 Inci mevki bilet 150 Z2 inel mevki bilet 125 kuruş kuruş 3 üncü mevki bilet 100 kuruştur. Trenin hareket saatlerı biletler üzerinde yazılıdır. Biz yolcular trene binemezler. Bilet satış yerleri : Aydın demiryolu şehir kalemi (Kerestecilerde) A ve Kemer | ati Sevinç pa E enesi, Un Buğday Ve Ekmek.. — Başı 1 inel yürde — içla de gene fırıncılara (1500) ekmek fazla — çıkarlıması fırm- lara bildirmiştir. Şarbaylığın —aldığı - yerinde tedbirler sonuncu olarak bütün fırınlarda bol ekmek bulunma: sadan halk memnun kalmıştır. Şarbaylık bundro sonra da ge- regen tedbirler alacaktır. » İzmir - fırıncıları; — şarbaylığa başvurarak ekmeklerin hazır- lanmasında ve pişirilmesinde tatbik edilen ondört maddelik formülün değiştirilmesini İste- mişlerdir. Fırıncılar Ankara ve İstanbul'da olduğa gibi ekmek Pişirilib satılmasını — İstemekte- dirler. — Fırincilar. yalnız bir mevl ekmek çıkarmak teklifin- de bulunmaktadırlar, — Ayrıca yükarı mabhalleler - fırınlarında çıkarılan ekmekler yüzünden zarar ettiklerini, bu fırıncıların rekabetinin önüne geçilmesini, şehirde seyyar bir şekilde bay- vanlarla ekmek satışının men'inide — istemişlerdir. — Şar. baylık; fırıncilerin bü. müra- caati üzerine verdiği c.vabda rekabetin ve bayvanla ekmek satışının Önüne geçmiye kanu- nen imkân bulunmadığını, for- mülünde değiştirilmesine Tüzum görülmediğini bildirmiştir. Aydın'da Maçlar Aydın, (Özel) — Dünkü Pa- zar günü, Aydın epor alanında Hk maçlarına devam olundu. Aydın, Karapınar'ı 2 0 yendi, Nazllli Söke maçına Söke takımı gelmediğinden hükmen yenil- miş sayılır. Bahri Baba Park Gıızinos'ı |. onları, Tilkilik Bay Falk ecczabaneti ) Şifa ezzahanesi P LAİ 1- 6 (814 Kısıkköyü Ken” rında Bir Hâ —.. .— Bir Çoban, bir Yolcuyu Vurmut: , Torbalı yakininde a kenarında bir vak'a Nevgehir'li — Köse OM Mahmud oğlu Hasın, daşile iş bulmak üzere V tarafına — giderken kenarındaki çoban Ç elinde çifte tüfeğl çıkmış ve Hasan'a Kit | gönu, nereden ge muştur. Hasan, Ödl-ı". lelik etmeğe — gittiklerin ” mişse de çadırdan çıka - evvel bet'” Bir gün ’ : dirimi soyan - senelo, geldin?. i Diyerek çifte tüfeğllt | ateş etmiş va Hasan'ı # 4 gından yaralamıştır. Ji Ü lar; — Hasan'ı yıM y ; çoban İsmall — oğla yakalamışlardır. Mustafi " birşey yapmadığını #Öf ise de adliyeye ve b n Şaşal Suy“, Memurlar ko ' fından Karşıyaka ve tada birer şaşal suyu | besi açılmıştır. Çeşilt rında da bir satış caktır. Ankara ve şaşal saya - gönderileeeii göİN kooperatife müracaat © İstanbul'dan birçok fedakârlıklarla getirilen ve si| den beri BELVÜ ve ÇİFTLİK PARKI gazlnolarında ” gea ve sazlarile herkese kendilerine sevdiren isimleri yazılı kiymetli müsikl grubu her akşam gazinom! maktadır. Kemani . , , , , Necati Kemençe . . , . Aleko Pinnist ... .. Yorgo Klarinet , . » Darbuka , Hasait ————— OKUYUCULAR İBRAHİM KADIN OKUYUCULAR Mahmure Handan Faide Küçük Nezihe Şükrat sust sapuf Bir haftadır rahatsız. bulonan İstanbul Radyosuf” kıymetli san'atkârı " Bayan BELMA Cevd0 p 8 Hazlran cumartesi akşamından itibaren ari Hubak e seanslarıma başlayacaktır. umarlesi ve Pazar Akşamları Saat 10 15681 17066 15705 16012 — 16786 17277 17997 — 24994 27941 23836 Karşıyaka'ya otobüs temin edilecektir. 29834' | a j | | | | : İ