hğ:“l #uyanu içmiyenler, içen. |M sok fazladır. Daha kısası: t Müler; kolaktır, — İçemi- g Pahahı... Ucuzlatılıa biz de devede Diyorlar, On, Onbeş gün önce, Şaşal su- hakkında bazı gti. Şöyle diyorlardı: h..,;.ş"" taya — Memorlar koo- laği 29 verilecekmiş... Verilince, __' *li kuruşa satılan su, o za- 3035 kuruşa — verilecekmiş... .q:'ul. Memaurlar kooperatif ine ledi. - Vilüyet genel kurultayı Mi ç büna razi olmadılar. u_:'pııııı—.ı Orası şimdilik, Na Fena bize tuğ ” Her, Şaşal suyunu ucuzlat. c.:':;ıuııı.. ise, bunu, şimdi wu: be de pekâlâ yapabilir. :._u suya kaynağına gidenler Ai Şi k.l:.ı Yazık değil mi? Ticaretle .'lıi.ı i K Mya Y Hasakt muhasebe ida- de - N—::Mnıjne alırsa, hem ba: ie daha çok iş yapar, hem g::'w—'ıı Şaşal enyu - içebilme: 'Rin eder. ı*ıf:mırı anlamam. İdare me- eşy, " bulünmadığı — suralarda, "h..,-.'n' pazarlığı yapmasam, ı._ü_lı de ne olduğunu — bilmi: N- Fukat, şimdiye kadar ken- A Konuştuğum — yözlerce tanı İe ÇAA bepbir ağızdan şunu tek- işlerdir: I'M Saşal suyu ucuzlatılırsa da- datılır. ıg:'*leı yazmak... düşünrün... tadiki halde yabana akıb Alttarafım İzci ı';'lflî'arl;' * Ta » l(ayyare Aı"-'llklar. gt'- Yilâyetinin Gemlik ka bağlı Küçükkumla köyü N bay Nazım Türe, Türk .**ıh Semiyeti merkezine bir Böndererek demiştir ki: Türkiyede 40230 — köy ilı. köylerin muhtarları verirlese bu pura İle bir (Muhtarlar — tay: ) alırız. Ben bonu teklif . Çok küvvetle umü- » bütün muhtarlarımız Vazilesine seve seve Ardır, M Çötar bey Nazım Türel'in ' memnuniyetla kur- ki, ::' Türk tayyare ceml- İ keyfiyeti bütün bildirmiştir. Mahtar. kendi namlarına yur: bir tayyare — hediye © büyük ve şerefli bir K.,u::mkıuı mubakkaktır. Küti şimdiden — tebrik Üm ü SÇo, kül rengi bir 'kardı ve bir dakika İRerek salonu İndi. örü ile daha birkaç bekliyorlardı. Ame- :ıııeıu.ı. ba adam- 'N tanımıyordu, El: “%ı:k N küğıd ve fotoğraf Ntl Börünce, bunların, di Ularını anlamakta ı* ve ::ıı Parla gezetele. Ü.M teellerinin yaban- B O, Parls'e - geldiği ol değil. Ancak, bu olmadı diye | Bi otzlatılmaması doğrü d | © bulunduran — Hasüst mi- ı ir: Sa, harıl harıl akıyor. | Bergama'da —— Bir Muallimin Yük- sek Vatanseverliği. Bergama, 5 (Hususi) — Öğ- retmenlerimizin, maaşlarından verecekleri yüzde birlerle bir kültür tayyaresl alıb ordumu: za hediye edecekleri - malüm- dur. Bergama'ya bağlı Soğancı retevi Bay Emin ma Tayyare ceml yetine müracaat ederek yözde birle z olduğunu ve bunun yözde ikiye çıkarıl masını teklif etmiş, her ay ellişer kuruş vereceğini söyle miştir. Bay Emin mayıs ayı taabbüdünü derhal yerine ge tirmiştir.. Köy öğretmeninin bu yüksek vatanseverliği bu. rada büyük bir şükranla kar- pılanmış ve herkes kendisini tebrik ve takdir etmiştir. söylemiş Bti eee ler e eişrir Si Karısını öldüren Adam. Katil »Osman Dolablıkuya mabhellesinde İkinclaziziye'de — Dulhanelerde oturan İşel Osman; karısı Ha nife'yi keserle başından yara: Tamak suretlle öldürmüştü. Müd delumumi Muavini Bay Şevki tabkikatı bitirmiştir. kvrak dün Sorga bâkimliğine - verilmiştir. Baktm; suçluyu tevkif etmiştir. Saçla; cinayeti nasıl İşledi. gini baştan-başa itiraf etmiş, bâdisenin —asıl sebebinin — kıs- kanclık olduğunu, kendisinin tamamen ihmal edilmiş bulun: doüğunu, bu yüzden aralarında dalmi surette - geçimsizlik hü küm sürdüğünü söylemiş: — Karımı — kıskanıyordüm. O da mütemadiyen bana ehem- miyet vermiyordu. Para da ver- miyordu. Ben de İş bulamı- yordum. Çok müşkül vaziyette kalmıştım. — Nihayet göne ura- mızda çıkan kavgada uğır bazı sözler sarfetti. Ben de ne yap tığımı bilmiyorum. » Demiştir. Tabkikata devam olunacak ve bu silenin öksüz kalan beş çocuğu da — çahld w fatlle -dinlenecektir. Türkce'ye çevirea: İZCİ hemen bütün gozeteleri, Ame- rika'lı polis müfettişi hakkında övgülü yazılar yazmışlardı. Hattâ içlerinden biri, onun İçin, (Bey- melmilel bir polis haflyesi) tabi. riol kullanmış, Baron İkzel'in Nevyork'ta, Brüksel'de ve daha birçok - şehirlerdekl muvaffakı- yetlerini uzun uzadıya yazmıştı. Paris gazeteleri, Amerika'lı po- lis hafiyesinin Paris'e gelişinde bir. fovkalâdelik aramağı da Ahmal etmemişlerdi. Gazeteler, Barön İhzel'in mühim bazı ci- | ket Belediye başkamı doktor Bay Behçet ÜUz; yarın Ankara'ya gidecek; belediye ve panayır İşleri bakkında alâkadarlarla temasta bolunacaktır. Bay Behçet Uz; dün yanında belediye mühendisleri bulun duğu halde panayır yerine git miş, yapılacak işler hakkında mühendIslere direktif vermiştir. Panayır komltesi bugün top- lanacak ve doktor bay Behçet | Uz'an Ankarada takib edeceği Belediye Başkanı Yarın Ankara'ya Gidiyor.. "Panayır İşleri ve Iş Bankası Borcu Için Teşebbüs Edecek.. panayır İşlerini tesbit edecektir. Panayıra dışarıdan — getiriledek eşya İçin verllec.k kontenjan ve döviz mes'elesi halledilmiştir. Nakil tenzilât vesalre mes'eleler bu seyahatte — balledilecektir. — İş bankasına olan İstikraz borcu nun ozün taksitlerle ödenmesi vasıtalarınca mes'elesinin bu seyahat netice sinde halledileceği de kuvvetle tabmin edilmektedir. yapılacak Konak Stadyum arasında iş Temekte olan — otobüslerin yol. larda bekliyen yolcuları, hare yerlerinden dola olarak kalkukları için alamadıkların. dab şikâyetler başlamıştı. Oto büsçöüler — şikâyetlerin önüne geçmek İçin hareket yerinden dolu kalkan otobüslerin ardın dan birer de boş otobüs hare ket ettirmeği ve yollardaki yol cuları da atıp götürmeği mu vafık görmüşlerdir. Burnava — İzmir arasıda ilk zamanlar 11, Buca — İzmir ara Olimpiyakos, İstanbul'da ba lanuyor. İzmir fatbol beyeti, bü Yünan takimini — İzmir'e getirtmek İçin teşebbüste bu- lonmuştar. Müahlls, İstanbul'da ba İş üze- rinde bir temas yapmıştır. Ortada diğer bir — teşebbüs daba vardır ki, o da — İstanbül muhtelitinin İzmir'e getirilme- oldir. İstanbul fadbol — heyetl relel osas İtlbarile — muvafekat etmiş, fakat kararın, heyet tarafından verilececeğini söyle- miştir, İstanbol heyeti bu ak: şam toplanacaktır. Netlca yarın belli olacaktır. dana çıkarmak maksadile Parle'e gelmiş olduğunu açıkça yazmış- lardı. Amerika'lı polla bafiyesi, bu bDeştiyatın — mes'ulü, — Feleruva olduğunu tahmi.de aldanma:- mıştı. Çönkü Parls'e geldiğini, ibtiyar dostundan başka bilen yoktu. Vaziyetten öyle anlaşı: hyorda ki, gezetecilere, Baron İkzel hakkında etraflı malümat veren polls müdürüdür. Halbu ki, Amerika'lı polis bafiyesi, bu yazılardan - memnoan olma- mıştı. O, Paris'e gelişinin gizli kalmasını istiyordu. Baron İkzel, salonda kendi #oi beklemekte olan Feleruva ile arkadaşlarına hiçbirşey sez. dirmiyerek sadece: — Gidebilir miylz? Diye söylendi. Feleruva; vet, hazırız! — KSK'dan — bay | Olimpiyakos ve Istanbu Muhteliti le Temaslar Yarın Akşama Kadar Cevab Gelmez- se Lik Maçlarına Devam Edilecek | olan hil Burnava Otobüsleri Tariteyi Niçin Yük selttiler? Kordon Otobüslerinde Halka Kolaylık.. Son zamanlarda nedense Bur. nava'ya İşliyen otobüslerin mik- inmiştir. Burnava otobüsçüleri de eyvvelce — bilet Gcreti olarak aldıkları 10 ku- ruşu 12,5 kuruaşa çıkarmışlardır. Bucnava belediyo — başkanı Bay Fehmi; bu vaziyet üzerine tahkikat yapmış, otobüscüler; İzmir belediyesinin bir kararile fiati yöükseltdiklerini bildirmiş lerdir. İzmir belediyesinde ise bu şekilde verilmiş bir karar yoktür, fiatleri kendiliklerin- den artırdıkları — anlaşılmış ve Flatı artıramıyacakları — tebliğ sında 9 otobüs. İşlemekte İdi. * edilmiştir. Olimpiyukos takımının geti: rilmesi imkânı İse yüzde seksen derecede mevcoddur. Eğer ber İki teşebbüsten yarın akşama kadar müsbet netlce alınmazsa fadbol heyeti yarın — akşam toplanacek ve — talik — edilmiş maçlarının bu hafta başlamanı için karar — verecek, ve bakemlerini seçecektir. Kürd Ahmed Büyüklerimize ve hükümetin Manevi şahsiyetine hakaret et mekle saçla Esad oğlu kürd Ahmed hakkında takibat ya pilmak için Adliye Bakanlığın: dan müsaade istenmiştir. Cevabını verdi ve hep bera berce, salondan çıktılar ve mer- divenlerden aşağı İnmiye başla: dilar, Kepinin önünde - polla müdürlüğünün bususi otomobill bekliyordu. Şoförü de sivil bir polis memoru iİdi, Baron İkzel otomobile atladı ve onu, Fele rüva takib etti. Gazeteciler de ayrı bir. otomobille arkalarına takılmışlardı. Polis müdürü ço- före emir verdi: — Dülük oteline... Otomobil hareket — ettikten sonra da, Baron İkzel'e döndü: — Size vak'a hakkında şimdi malâmat verebilirim, Feleruva bu sözleri söylerken, sesine tatlılık vermiye çalışı- yordu, Fakat, muvaffak olamı- yor, sesindeki titreklikle, kızgın oldauğunu gösteriyordu. Amerl- M Salilla —ıg:mg | l Düşündüklerim... l Askere Davet —-. .—— femir Askerlik Şubesinden: Üç ay ve daha ziyade hava tebdili almış ve hava tebdilleri bitmiş olan yerli ve yabancı pi- yade sınıfına mensub eratin ça buk şubeye gelmeleri ilân olunur. $ Harb malâli sabay ve erlerin 935 yılı yoklamaları icra kılına- cağından ellerindeki vesaikle ken- dilerinin bir hafta zarfında şube- ye müracaatleri ilân olunur. $ — 331 doğumlu olubda ilk yoklamasını yaptırmıyan yerli ve yabancı erat cumartesi ve per- şembe günleri şubeye müracaatle yoklamalarını — yaptırmasını ma: yıs 935 nihayetine kodar yaptır. mıyanlar cezalandırılacaktır. İlân olunur. Nai yi suL AA Ingiliz Gazete- cisi Tetkikatta.. Şebrimizde tetkikatla meş gul bulonan İygiliz gazeteci Ba- yav Lily Keyl dün sabah vilü. yet İstatlstik müdürü Bay Na sım Balkuva ziyeret ederek vi lâyetin mühtelif İşleri etrafında malâümat almıştır. İzmir ve ha: valisi âsarı atika muhibleri ce- miyeti namma kendisine al. ı raMeydavnverilmiyecek | sırada bümler ve eserler hediye edil. miştir. İngilla gözeteci; Valli General Küzım Dirik'i de ziyaret etmiş ve Vali; kendisini müzelere, Gazi İlkmektebine götürmüş, gezdirmiştir. Bayan Lily Keyl; mektepte talebeye bazı sorgular sormuş, aldığı cevaplardan mem nun kalmıştır. Kükürt, Göztaşı Ihtiyacı. Dün Toplanıldı. Ihtikâ- Kükürt va gözteşi mes'elesi için dün öğleden sonra dcsret ve sanayi odası sslonunda bir toplantı olmuştur. Vali muavini Bay sedad Erim'in başkanlık ettiği bu toplantıda Türkof'la di. rektörü Bay Ziya Orgon ve zl- raat müdürü Bay Zühtü Baysal ile İzmvir'deki kükürt ve göztaşı | tüccarları da bulunmuştar. Bağ- cıların vaziyeti İle töccar elin. deki göztaşı ve kükürtlerin flatleri etrafında görüşülmüştür. İhtikâra meydan verimliyecek. 10 mayısa kadar İtalya'dan kü kört gelecektir. O vakite kadar ihtikâr yapanlar olursa bakla- rında takibat yapılacaktır. Mezuniyet Birincl sorgu bâkiml bay Sıdkı'ya bir ay İzin verilmiştir. Kendisine üçüncü sorgu bâkimi bey Hasan Basrl — vekâlel ede- cektir. köşesine sokulmuş, başını arka- ya dayamış, biç durmadan, ge cenin karanlığında kıvılcımlar çıkaran sigarasını çekiştiriyordu. O dakikaya kadar hiç birşey söylememişti. Şimdilik söüküta tercih ettiği anlaşılıyordu. Bu Felerava tekrar — söze başladı: — Hayret! Mel'un Stan'ın vak'aları bununla dördüncü olu yor. Bu seferki daha anvtika... Başımıza bir de güvercin çıktı. Baron İkzel, dudaklarında | beliren gülümsemeyi gizleyemi- yerek söylendi: Anlaşılıyorki bu adam usta ve yaman bir baydud... Bu seferki vak'ası, bundan evel- kilerden daha çok mühim ve daha çok meraklı.. — Hakikaten mühlm ve ha. kikaten merakhı.. Şeytan herif... Baron ile Felerava konuşur. 1 eli n iL aA Na Lodos Esiyor Esiyor.. Bem de yaman eei yor, düman esiyor. Öyle ber: bad ki, Kordondan — baksanız Karşıyakayı, Karşıyaka sabilinde dursanız. İzmir'i - göremiyecek- siniz? Havada toz dalgaları, — kesif bir &e halinde yangın yerinden kopuyor, sokaklardan — coşuyor — ve göç ediyor. Deniz köpürmüş, — kudurmuş ve şaba — kalkmış... Sırtı beyaz köpüklü dalgalar, sahilleri çatır - çatir yıkıp geç: mek, çehre saldırmak fatiyorlar sankil.. Heva kurşun gibi ağır.. Vü- sodumuzdan ter sızıyor. Güneş yok. göklerin mavi tablosu, du- man ve tozla örtülü.. Sinİrle- rimiz bozok; devamlı bir — gü: rültü ve toz kamçısı altındayız. . .. Dünyanın siyasal havasmı da öyle değil mi? Polltikacıların nutakları, boş göklerin içinde elektirikli bu- lat dalgaları hizi İle gelib ge çiyor... Denizlerde — çoğalan — #ilühl teknelerin dumanları — arttıkça artıyor... Ulfuklarda bulutları delib ge- çen çelik kartalların homurtasa var... Notalar, protestolar, rad. yolar, telsizler kıyametleri ko- parıyorlar... Suların içinde çelikten ba- lıklar mütemadiyon doğuruyorlar. Hava doln... Sağnak tehlikesl var. Pollti ka ilar, koltoklarının — altında çantalarla şebirden çebira — ke. şuyorları — Emniyet tertibatı! Eranl- yet tertibatı! Diye bağrışıyorlar. Düşecek yıldırımlardan korunmak — için eperlesika muükavelelerini açı- yorlar... Akçam — başlıyor; korkulu blr akçanıl.. Bir yıldırım düşerse, yanyın çıkarır mi acabe? Belli değil!.. Politikada lodos esiyor. No redeye, elyasi maskeler de atı. lacak. Çüakü bungunluük art- maktadır. Derinden derine bir ses ge- Uyor, İnce, nazlı, hıçkırıkla karışık bir. ses, bir. kız we duyulüyor: — Ölüyoram. Boğuluyorum. Zayallı sulhün — namüsüunu zaten kirletmişlerdi. Şimdi de canını çıkarmak İstiyorlar. Orhan Rahmi Gökçe fırtınalı, larken, polis otomobili de bütün hizlle ilerliyordu. Mağazaların eamekânlarından taşan bol elek- tirik otomobilin içini bile ay. dınlatıyordu. Amoerika'lı polis haflyesi gömüldüğü köşeden hiç kıpırdamıyor, otomobilin pençe: relerinden giren rüzgür, kısa kesilmiş saçlarımı yalayıp geçi- yordu. Bu sırada Feleruva mı- nldandı: — Düşüncünüz bir kere... Bir kafcs içinde bir evcil güvercin gönderi yor ve diyor ki: «Pırlanta gerdanlığınızı bu — güvercinin ayağına bağlıyarak gönderinle.» Baron İkzel hiç cevab ver- medi ve biran için, otomobili derin bir sessizlik kapladı. Ame: rika'lı polis hafiyesi, otomobilin geçtiği yolları İnceden İnceye gözden geçiriyordu.