2 Mart 1940 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5

2 Mart 1940 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

SÖZÜN GELİŞİ Bir şairin bahara dair tahminleri görüşlü hir mütallaya intizar ediyordum Çok sandete kavuşturdu. «Varlı medmmâsı Ziya Osman'ın dönhar beklerken bir şiir, Onun şür olarak güzelliğinden muharrirlerin kopmse ettikleri «Bahat» mestediyor. yazılmış şiir» ini başka hakkında Sair manzumesinin baş taraflarında bu baharın da, deliler gibi a tomurcukların Finden geleceğini ve bir sabah yeşi söyledikten sonra şöyle devam ediyor: Bu bahar yalnız gamsız Rifat'ın ««Peyizaje mda olduğu gibi «küçük bir levanta çiçeği - sarışın ar - | ye nâmütenâhi gelincik» Gr, Şair Ziyâ Osmann yaptığı pek iyi göreceğimizi günler taşımaktadır, tatiminin yeçine kusuru eşilrs is inini taşımasidır. Oman bir siyasi makale olman me kadar İsterdim. Başvekilin tam yerinde bir hitabesi (Baş önrafi T 548 sakttede) edilmesine ihtiyaç vardi. Başveklin radyodaki hitabesi tari yerinde olmuş- tur. Aydınlık fikirlerine açık ve sami mi konuşma mesiyetiri de dv eden Pr. Retik Sâydümi, bu İsthetile yerik yersiz birçok endişeleri bertaraf et- miş; Böyle bir samândea çok muhtaç | olduğumuz inilf fünliyete, iş hayite- | na sekte verebilecek tereddütleri ör tadan Kaldırmıştır. Türkiyenin siyâseti, her zamariki gibi dürüsttür ve açıktır. AGİ korunma kanunu bu gibi ah- vel için hasırlanmıştı. Tatbikinde bir aye var: Harbin, iktisadi taalye- © yapacağı güyritebii tesirleri lemek Bu kanunun, Türkiyede börlik veya harbe girmekle alâ- | yoktur. «Seferberlik veya hâtp, | #ncük milli menlastimine ve “Türk | vatanının selâmetine oüygün Olmak şarlite üzerinde durulacak bir kârar- dır» Bügün için böyle bir kürarı düşü- necek vazivet yoktur. Zira Türkiye- nin nezdâman harbe gireceği taayyün etmiş bir keyfiyettir. Bizi harbe meo- bur edecek hüdiselerin başında, milf masuniyotimize tecdriz gelir. Burda kirisenin şüphesi olatdaz, Türkiyenin emniyeti herşeyden Üstündür. «Fim- | niyet sâliamızi açık ittifak münhede- | Terimizle çizmiş, emniyetsizlik hara- sının bizde ne vikit doğacağını &çik- ça söylemiş bulunuyoruz.» Türkiye, bu emniyetine mükabii birtakım te- Belediye zabıtasi polisten ayrılmiyör bir gazete, Belediye zabilasının po- hn ayrılmam kararlaştığını ye bu hu- susta Mir proje yaptimak üzere Belediye teftiş Heyeti müdürü B. Sâmih, memurin , Tarik-veemniyet altıncı şube . Fafleten rwüreiekeb bir komiş- teşkil edildiğini yazıyordu. Böyle bir ko m teşkil ödediği gibi Belediye zabıtasının taşi etrafında da verilmiş bir kârür olmadığı Heleğiyinin / salâhi- yettar mâhafilinde yâplğimiz tahkikat sinde anlaşılmıştır. TEŞEKKÜR Araplizdan ebediyen uful eden Dra- mali Mahmud Paşa ve Gazi Eyrenos alfadındatı, çok sevgili seveim ve pe- deriiz Mehmid Tevfik Dramalı'nın cenaze merasiminde bulunmak ve suretile büyük köderiniize iştirak eden dost ve ahbabınman teşekkür ve min- ttarlığımızı bildiririz. an, akonlüe Dena, Mazhar Bilyap ve eşi, Sedad Abut ve eşi NSİZLI Şevket Rada #hihüdlere girişmiştir. «Bu tenhhüdler sarihtir.» Çikanlan haberlerin âdeti merke- sini teşkil eden Türkiye - Sovyet mö- | #üsebetlerine gelince, Büşvekli kafi olrak söylüyor: «Sövyetler leyhine herhangi bir harekete asla temaytl0- müz yoktur.» Acaba, Sövyetlerin bize müteveccih bir macerâyi niyetleri var mi? Devletler arssmdeki müria- s&betlefin günlük menfaatlere göre değiştiği, ne atılmış imzaya, ne verfi- miş söde sadakatın politika ahlakın- dan silindiği, dünkü müttefiklerin büğünün düşrhanı kesildiği Acayip bir devirde; böyle kehanetler en me seliyetli hafiflik dtür, Başvekilir pek doğru olark dediği gibi eHerkasin piyetleri içinde dat bulunduğu &ir devirde yaşıyoruz, . İnsan bu esnada sendisindem başkası için fazla teminini veremez.» Fakat devlet münasebetle. fal #6 Vikufü gürü gürüre'en iyi | yerden takibeden ve gören yüksek mesuliyeti bin devlet adamı sıfatile ilâve ediyor ki «Böyle bir ihtimeli farzettirecek şimdilik hiç bir delti gö- rünmüyor» Türkiye Cümhuriyetinden, sözüne sadakat, #hdiride vefâkârlık, teahhüd- lerine riayet gibi, bu devrin nadir ahlâki vasıflarının Hepsi beklenebilir. Yalmz böş macera sevgisi Obeklöriş- mer. Başvekil hitabesi, hiç şüphe yok ki içerde olduğu kadar dışarda da en mrüsaid. tesirleri uyandırmıştır, Netmeddin Südak İngiltereye sipariş edilecek vapurlar Geçen İNAT sonunda Ankaraya giden Denizyolları umurü müdürü B. İbrahim Kömai Bayboradan, İngiltereye ihailana- €ak olan İl vapur meselesi etrafında iaa- hat isterikmiğtir. İngilii ktddle ile ve in güterede yapılacak bu ll vapurun İnşam- na bu ay içinde başlnadaktir. Evvelce aşılan münakasaya bir tek İn- gilir firtidei. iştirik etmişti. Tüİfbin tekiit mektubu tedkik ödilmiş ve esna 'tibarlle Mutafık göümüşür. Töfertiğik ald hu- #üstür da İialledilateten shrek derhâl Hin last yapılacaktır. Münir Nureddin konseri Kıymetli süristkâr Münir Nürsddin &el- Şuk ikiler konserini 8 mart önümüzdeki #a- IN akşarhı atst dökuzde Bâray dinemtsmda vereceklir. Haber aldığımıza göre Üstadın bu defdiki konserinin proğramında Zekâi efendinin, Arif beyin bazi eserlerile üç tambur rofaka- tinde dedenin meşhur rastkâri ve Saded- din Kaynak tie İsmirii Rakımı'ı bası yeni sarkıları Yazdır. Nörasteni, zafiyet ”. Chlerose i Afrodit davası beraetle neticelendi Mahkeme Universite heyeti ve Talim terbiye âzalarının raporlarına istinad ederek eserin müstehcen olmadığı neticesine vardı Fransa ediblerinden Piyre Laizin mebus B. Nasuhi Baydar tarafından türkçeye terdüme edilen Afrodit isimli #eerinin omüstehcen olduğu iddiasile seri basan Kenan Basımevi sahibi Ke- nan Dinçmi 'e neşteden kitapçı Semih LaHi Erciyaş aleyhlerine müddeiumiumi- İik tarafın. açıları ve efkârtumumiye Üzerinde büyük bir alâka uyandırarak mu hakemp safhaları heyecanla takip edilen, Üzerinde birçok münakaşalar yapılarak gazeteler aleyhine de çok davalar ağıla, ebiyet veren a dün asliye yedinci ce- za mahkemesinde bakılmış ve muhake- me bitirilmiştir. Muhukemenin saat 16 da yapılacağını bilen binlerce meraklı dinleyici öğleden | sotra adliye koridorlarına toplanmişlar- dı, Fakat müddei polir ve jandi nurmilik tarafından kordonu teşkil edil- mek #üretile in tertibat, bü kalaba- kiğın «me salonuna hücumuna masi oldu, Muhakemeyi dinlemek üzere gazetecilerle diğer mahded bazı kim selere daha evvelden kartlar dağıtılmıştı. Saat 16 de ellerinde kartları bulunan- lar pelit ve jandarma kordomundan ge- çerak mdliye birissimmi birinci o katiida İddin makamını yi mi B; bHikenet Onat bize du. Maznunler 'da yerlerine sonra saat 16 yı on göğe baglamda lem eski data zabıtları okürdük- tah sorird kitsipçı Semih | vekili muharrir avukat OE Karakurt ayağa kalkarak evvelden Yar np hazırladığı müdafasnamesini okudu. B. Esad Mahmudun müdafaası B, Kaad Mahmud Karakurt; «Nezaketi- De, nezahetirie, bilhama emin olduğum muhterem İstanbul müd- deitırmumüsinim üç #aatten İnzln sürem iddinsn: büyük bir haz ve o nisbette büyük bir tesssürle dinledim.» diye »ö- 26 başlayarak müddelumumindı bü ide dihnemeyi hazırlamak için Bir hayli erek sarfettiğini zikretti ve; «a Müddelimümi bizi yakamızdası ikalayırak Patisi, Brükseli, İavişreyi, İstanbul ve Aukürayi dalaşimililiear aa0f teslim etmiştir, mubhakemeye getirip huz za dedi, Essd Mahmud Karakurt, eserin müs- tehoen olduğu hususundaki müddeiumu- minin iddislârina muhtelif noktalardan Kirazlarınır ileri sürerek Fransız gazete İerinin bu eder bakkında iddia mekamı- iği şekilde değil bilikiz ese rin keymetli bir sanat eseri olduğundan tiklerini söyledi ve Ftansızca par- ? okuyarak tercüme (etti, Afrodit davatindan bahseden bugünkü bam Franuz gazetelerinin bu dava yüzünden Türkleri şarkblik ve taasmıpla itham et- ! eklerini ileri sürdü ve: — Hayır dayın erine ses değiliz, garplıyır ve garplı olmak için tam yirmi beş sene güneş işikli, güneş bakışlı bir adamın peşine tnkıltsiş, şark- li kalmak istiyen, şark ruhunu taşımak arzusunu duyan bedbahtların bu arzu- larını nihayet, vatandaşlarımız olmaları- na rağmen tırnaklarımızı beyinlerine s0- kurak çıkarmışızdır. Dedi, burada, hakiki müstehcen teş- yiyat karşısında bütün Türk efkânümu- milyesinin de müddejüihumi İle beraber olacağından şüphesi bulunmadığını, hal- buki dava mevzuu olan eserih tâm bir edebi kıymeti haiz sanat eseri olduğu- nu uzun uzun izsh ettikten sonra eser bakkındaki ilk rapora temas etti vet -s Bir edebi eser bu şekilde tetkik edilemez, Eğer bu şekilde tetkike kal kışılıran İstanbul kütüphanelerinde müd- deiamuminin elinden kurtulacak tek bir sanat eseri kalmaz, dedi, Esad Mahmud, Nedimin Hamamiyesinde, Tevratta, İnelldA mayan his sak ve çosk sadice iki ge mir sina ime iv “ö La Yukarıda: Tâbi B. Semih LAHM avukat Esd Mahmud müdafanda bulunurken ve süçhülaria vekilleri kararı dinlerlerken, aşağıda söliye kor dorlarında insibat tedbiri Maret etdi, Mundan sonra münasebetle <n Werin mütalâalarını zikrederek bu eserin edebi kıymeti haiz bulunduğu hakkında yazdıkları yazılardan bahsetti ve sözü ettiği tik ehit 8k mi Ki, bizi itizam ede- nıyoruz. Birisi Üzi- Alrodie davası versite prüfesöri tar. Diğeri 46 ihtisam haiz resmi bir delre olan talim ve terbiye heyetinin rejlerini muhileri olan rüpördur ki, bu da bir tamum- | Kitab, e tukan ve Kanunen # bükmü; kitaplarımızın toplar si ve sayın hâkimin. yeni bir ehli hibre tayinine ka- rar vermesiie bilaniştir. Avukat burada birinci & fikri üzerinde durulamıyacağı Bundan sonra ansinesine uzun cevaplar vererek eserim ii bibrenin ı söyledi. nüddejumuminin iddi- müstehcen olnadığını tekrar ileri sürdü ve müdafmasını şu cümlelerle bitirdi Sayın hâkimim! Son sözü söğlemek, #on hükmü vermek hakla sizindir. Yalhım, yüksek ve Adil hâk'mimi Müdafadmı bitir- meden bir dakika evvel şunu da deriu itiraf etmekten kendimi slamıyacağım ki, kafamda sarık, sırtında cübbe bir mifttde- rin üzerine bağdaş ku oturmüğ eahil v6 #alln bir istibdad hAkiriimin bile resme bakmanın gütuh, heykel kırmanın svhp sayıldığı bir devirde müstehcen görerek el | utatmadığı beymelmilei bir sanat eserial, dimağı Jim ve irfan “şığile yanan ileri Cümhuriyet hâkiminin mahküm etmesine imkân tasavvur etniyorum.. Sayın hâli- mim! Sisden istediğim şey, şimdi sadece şa Vir Kelime (la, dördet karamdır Tam bir sant devam eden müdafaa- name bitince müddelumumi Hikmet Onat 48£ alarak geçen celsede okuduğu iddianamesinin bazı kısımlarını tekrarla- mak sütetile maznun vekiline cevaplar verdi nun Semih Lütfi Erciyaş da veki- binin müdafa söyliyerek kendisinin yazdığı kısa bir müdufaayı da okudu. Bunda eserin müstehcen olmadığı ileri sürülerek be- rast kararı isteniliyordu. B. Kenan Dinçmanın müdafaası Onu miüteâkib diğer mezun Kenan Dinçman hazırlanmış ve miatbaada basıl- mış olarak gelirdiği müdafaanamesini #ö4likemeye verdi. Kenan Dinçman müda- Taaâmesinde, eserin müstehsön fanın şimdiye kadar yaptırı! aabit olduğunu zikrederek* — Piyer Lilix, edebiyat &leminde cihan. | gümüi şöhret kazanmış bir Frame mu- | hârrirdir. Kadim Yünan ödetlerini, dök Yunan adtıllarne mehazlerini derin bir gö kilde tedkik öden muharrir, tarih ile ga- yet sıkı bir alâka muhafaza eden ödebi romuüzlar vöcüde getirmiştir Ki, bunlârın kıymeti edebiyesi garb âlemi medeniyetin- | de hiç bir tereğdtid ve iştibahı muelb ol- mamıştğ. Diyor. Eser hakkında beynelmilel mu- hatrirlerin ve ansiklipedilerin takdirkâz yatılarından umin uzun bülwediyor, kağ- disini, bu kitabın tâbi olması dolayisi- We, bilhiasa Büyük Milist Meclisi Ağnsın- dan bir zaf tarıfından tercüme eâilip ta: nınmış bir kitupçı tarafından bastınlan bu eseri yeniden tedkik etmek gibi bir itimademlik göstermesine imkân ve buna kendisinin. ini | salâhtraki a. neti iştitak ettiğini | bâşhen karakurer eenmüktür. Yüksek Bah. ir düşüncesine Utica ede- rok, yalnıs bizi buksız bir tölmetten de- gi, inkılâp Türkiyesini, bütün dünyanın istihzasından kurtaracağınım eminiz. Son bir nokta olarak gu ciheti de arzet- mek isterim ki, bir cürmün en ösaslı ün- u Kaslflir. Ofhanşümül şöhreti haiz bir mhürririn gene cihanşürmul şöhrete biz eserin! Büyük Millet Meclisi Ağasırdan biy Türk münevver! törelime eder de, bü Mi- tap haysiyet ve 'nümüdle kanımmış Ür işi iirafindan Ometbaama | get onu basmakla töreddüd edam MAR, Siniyen bu müsteh- ceniik #Müâlbancı Yirefindan Wüferek Wi Hirimissi İK&bI) iken eser tabteeilmiş bulua- mak iktila eder “Yoksa karımın ve #ân- letin ruhundan inhiraf sdilinik dezcektir. Binhenalâyh büyle bir vaziysite mahkf- miyet karını alacağımı katiyyı olduğu sebit p er hâkimler beyneimi- Isi götireti haiz bir eseri tona gözle göre- mesler ve kasdi sabit olmayan bir vatan- daşı mahküm edemezler; bunu haviala alınsa, Ben yüksek mahkemenizin adale- the, YÜKSEK tevk Ve İffayina sığınırıma. Bütün bu müilhazeleri rüğmen, şapel mâbküm ediliratn şiiidiye kadârki dürüsk bağı mâzarı fibarı alınarak tecil olun- 1 riea eder, âdll kararınızı beklerim; Kenan Dinçmanın müdafsanamasi de dosyaya konulduktan sonra maznunlar başka bir diyecekleri olmadığını, müd- deiumumi Hikmet Onat da caki iddi- asım tekrarladığını söyledi. Kararın hülâsası Burdan sonra hâkim B. hamal Hak. kı Gözetâni muhakemenin bittiğini bö- dirdi ve muhakemenin kârarnı okuya, *rük ezeümle; Fransız edibi Piyer Dağ. suhi Baydar tatafından Aftodit isimli eserinie heyeti MN müstehcen ve halkin Âr ve baya duygularına muş ğündün bahisle itabin abii ka Dinçman ve m kitapçı Semih LA aleyhlerine matbuat kanununun 31 ineğ maddesi ve Türk ceza kanununun 476 ve 427 inci maddelerine tevfikan açılan hukukü âmme davası üzerine yapılan açık duruşma sonunda, hukuku Arme dürüm üçilmadan Sultanakmedi birinei sulh ceza mahkemesi tarafından ehlivu- kuf olarak söçilen Konyalı İbrâhim Hak. kinm verdiği ve «Tan gâzetesi muhar. riri> diye irza ettiği 25/11/7939 tarikig tüporda ssörde bazı cümleler Ve ibare ler alinârik esetin müstehcen olduğu kanaati izhar edilmişse de, kehdisinin hususi sabeplet mevcut olmadıkça ceza muhakemeleri usulü kanununun 66 nas muaddel maddesine göre bu hususta tavs zi lüzm gelen ebli hibreden olamıya- cağı mahkemeye verilen salâhiyetli, ros mi ehli hibre İlstesinin tetkikinden an. laşılmamna, bu itibarla Konyalı İbrahim Hakkının ihtinamna taallik o eteniyam edebi bir eser hakkında mütalâa beyan edemiyeceğine ve Sultanahmed birine Kemesince sebep gösteril. meden ehli hibre seçilen Konyak İbra. him Hakkının eseti kül halinde mütalla. dan ziyade münhasıran sahifeler artasn- MA > sulh ceza »

Bu sayıdan diğer sayfalar: