AKŞAMDAN AKŞAMA 7 ayıbımız garp cephe- si harbininkinden büyüktür! Harbin dördüncü Ayınn sonuna yarıyoruz. Geçen hafta Fransızlar, zaylatlarının bilânçosunu neşretti- lerdi: ( 1300 kişi kara ordusunda, 250 de- mizlerde, 45 insan da tayyarelerde kaybetmişler. Halbuki biz, bir zelze- lede bundan pek daha fazla kurban verdik. Tam rakamlar İse henüz âlın- mamıştır. Böyle bir mukayese, uğradığımız felâketin dehşetini gösterir, İki fanilenizden birini veri- niz! İstanbulda kar yağıyor, Ancak sıfır östü hir sanligrad olduğu halde so- kağa çıkınca üşüyoruz. Halbuki bin metreden fazla rakımı olan Erzincan havalisinde soğuk (tahtessfir 25 derece imiş. Kızılay, eşya olarak da » hattâ kullanılmış eşya olarak - yar dım kabul ettiğine dair gazetelere ilân veriyor. Buna bilhassa dikkati celbederim. İki fanilesi olan birini hemen götürüp hediye edebilir, Mua- venet imkânları bu kâdar geniş tutu- Tayor. Zira hakikat ihtiyaç var, Son âfet, acısını henüz dığımız geçen seferki unutama- Dikili hareke- tine benzemiyor. Çok büyük fedakâr- lıkları göze almalıyız, Hususi cemiyetler lâzım! Şehrimizde bulunan eçnebilerden bir grupla konüşuyordum; e şöyle de- diler: — Tenkid gibi olmasın amma, bi yim memleketlerimizde sizde olmıyan bir cihete dikkatinizi celbetmek İstiyoruz. Guzetecisiniz; bunu belki yazarak, milletinizi teşvik edersiniz! Bu gibi vaziyetlerde bütün iş hükümete yahud Kızılhaça (Kızı aya) bırakılmaz. Milletin hususi şe kilde yardım cemiyetleri kurmuş ol- ması lâzımdır. Bunlar sizde yok, Fa- kat böyle bir felâket üzerine, mahal- Jelerde, kasabalarda, köylerde hayır- şever kurullar insiyaki olarak halkın sinesinden doğabilir; diğer zamanlar için de Kalabilir, Böyle bir meyli teş- vik etmeli... çi Yardım komitelerinin teessüsüne | © hükümet ön ayak oluyor amma, bizler, kendiliğimizden o hayırperver hüyeler kurup faaliyetimizi komite lerle birleşlirebiliriz. Üniversiteliler bir seferlik yardım vergisi talebinde haklıdırlar! Dün gece matbanamıza üniversite #alebesinden bir grup gelerek, tüccar | ve memurlardan bir sefere mahsus olmak üzere, para alınmasını yahud kesilmesini teklif ettiler. Eğer tane suretile toplanacak yekün kâfi gele miyecekse, böyle bir yardım elbette yerinde olur. Fakat tüccarlar- Ja memurlara o hasretimiyerek her türlü vergi verenlere | (bina, kazanç vergisi veshire...) insaflıca taksim etmek - ve | tekrarlıyorum: Bir sefere mahsus al mak - muvafık olur. Vatanın yıkılan bir parçasına öte- ki parçalarının muaveneti insaf ve mürüyvete kalmış bir iş değildir; va- zifedir, mükellefiyettir. Onun üniversite gençl i E> — Yerin kulağı olacı gözü olsaydı bay Amca... bulunup da | ğna keşke | İ san edilecek yerini iyi seçer... ŞEHİR HABERLERİ Deri, pirinç fiatleri düştü Yakında ilk parti deri İhtikârla mücadele hareketi, piyasada Uk tesirlerini göstermeğe muştur. Dün #ığır derisi ve pirinç #latlerinde düşüklük kaydedilmiştir. Ticaret Vekili, gazetelere verdiği beyanatta, birçok ithalât eşyası için ükredilif açılacığını, deri için 75 bin ster- lin tahsis edildiğini söylemişti. Bu beyanat, piyasada tesirini göstermiş, saklanan bir- çok mallar piyasaya sürülmüştür. Bu cümleden olarak deri piyasasında bir ge- hişlik göre çarpmaktadır. Bir hafta evvel kilosu 95 kuruşa satılan sığır derli dün 75 kuruşa müşteri bulamamıştır. Diğer ince derilerde de şimdiden fiat düşüklüğü baş- Dün yeniden kar yağdı Termometre 14 dereceden sıfıra düştü Dün sabah başlıyan kar, kısa fasılalaria | akşamı kadar devam etmiş, her tarafı be- yaz bir örtü Iaplarıştır. Termometre dün ırdı, öğle vakli ikiye kadar çıkmış, a r sifira İnmiştir. , Trakya ve Şarki Anadoluda kar- ve Akdeniz sahillerine yağ- Karın kalınlığı Malatyada a 16, m ediyor. Marmara ve Karadenizde 1 esmektedir. ev çöktü gan yağmurların e dün Ha- sezide Kürkçübaşı mahallesinde Ziya, Baari, Hayriye ve İbrahim isimlerinde dört kişinin mutasarrıf oldukları bir er kısmen çökmüştür. Nüfusça zaylat olmamıştır. Gene yağan yağmurların tesirile Kuzgun- cukta B, Samuelin, Yeşiiköyde 3. Mehm: din, Büyükadada “Topuz sokağında Millom ve Koçonun evlerini su basmış, itfaiye ta- rafındı alınan tertiballa sular boşaltıl- muştur. KÜÇÜK HABERLER: * Lokantacılar ve aheılar, eryak fiatleris nin artması yüzünden, tarifelerinin yeniden gözden geirilmesini istemişlerdir. Bugün- lerde müracaatte bulunacaklardır. # Dün, Yumurtacılar İhracat birliği te- 8is edilmiştir # Ortaköyde bir garajda kapıcılık #den Mustafa isminde biri, dün odasında yaktı- &ı mangaldan çıkan hamızı karbonla 26- hirlenmiş, polis tarafından berayı tedavi Beyoğlu. hastanesine kaldırılmıştır. Sarıyerde oturan Mehmed İle LütfI bir hesap meselesinden kavga etmişler, LOM, bıçakla Mehmedi yaralamıştır. Polis, suçlu- yu yakalamış, yaralıyı tedavi altına aldır- lerimiz de bu fikirdedirler. Demiryolu sayesinde canlar | kurtulacak! Bu münasebetle demiryolu siyase- tinin ne demek olduğunu bir kere da- ha anlıyoruz. Zelzele ile hattın ötesi berisi bozulduğu halde gene yardıma koşabiliyoruz, Şayed trensiz devirler. de bulunsaydık, kollarımız bağlı ka- lacaktık ve facia birkaç misli büyü- yevekti, Bazı rakamları az buluyo- ruz! Birinci yardım Tistesini tedkik ettik ve ayda binlerce Jira kazananların yüz lira ile böyle müdhiş bir | fclâkette yardımlarını bitmiş sandık- larını gördük, Bu gibi fedakârlıklar servet ve kazanç nisbetlerile progres- sif denen şekilde mütenasib olmalıdır. Fakirler, orta halliler, zenginler! Bilhassa zenginler! Hamiyet kesele- rinize cömerdee davranın! (Vâ-Nü) Erzurumda 39, Uludağda 15 | ctredir. Ege denizinde lodos fırtına- Tamıştır, İlk deri partisi yakında memle- katimize gelecektir. Diğer taraftan pirinç fiatlerinde de ba- 74 cinslerde kilo başına 3, 4 kuruşluk tenez- zül vardır. Maamafib, bazı erzak madde- lerindeki yükseklik hâlâ devam etmekte- dir, Yükseklik bilhassa kuru fasulye fiate Jerindedir. Memleketimize çok miktarda ecza gelecak İngiliz İmperial Hemikal büyük eczayı tıbbiya müessesesinin Türkiye şubesi di- rektörü dün Mıntaka Ticaret müdürünü Bir casusluk muhakemesi bitti Alâeddin Haydar 9 sene Z ay hapse mahküm oldu Hükümet tarafından satın alınan bazı tayyarelerin memlekte muyasalâtlarını ve adesilerini, Boğazdan bazı harp gemileri- nin geçtiğini ve daha bazı askeri haberle- ri bildirmek suretile yabancı iki devlet he- Babına casusluk yapmaz, bu devletlerin 58- farethanelerile sıkı temasla bulunmak, sifatile Trakya manevralarına gi- derek fotoğraf çekmek, Tunçeli İsyanı es- nasında evinde o civarın harilasini sakla- mak suçlarından maznun Alâeddin Hay- dar adında birinin mühakemesi birinci âğırceza mahkemesinde bitirilmiştir. Muhakeme sonunda Alteddinin birçok casusluk suçları sabit olduğundan dokuz Bene iki ay müddetle ağır hapse konulma- sına, bir sene müddetle Çankirıya sürüle- rek emniyet nezareti altında bulunduru- masına ve beş yüz yirmi beğ lira da ağır para cezası ödemesine karar verilmiştir. Muhakemesi gayri mevkuf olarak görü- len Alâeddin Haydar hakkında ağır hapis kararı verilince, kendisi mahkemede tev- kif edilerek Tevkifhaneye gönderilmiştir. Satye binası Dün de muhakemeye devam edildi Fındıklıdaki Satye binasının Denizbank tarafından satın almması işinde yolsuzluk yapıldığı iddlaxlle açılan davaya dün birin» el ağırceza mahkemesinde devam edilmiş- tir. Bu celsede de birkaç şahid dinlenmiş, bunlardan, tasfiye halinde bulunan Elek- trik şirketi memurlarından B. Lâzyan, Je- Trans şirketinin teklifi üzerine bu şirket va- #itasile Satye binasını Denizbanka sattık- larını tafsilâtile anlatmıştır. Diğer şahid Mill Renssürans odacısı Ab- dulür da ifadesinde, bir gün İkinci müdür Malik Kevkebin emrile R. Refi Bayanın evine gidip bir zarf getirdiğini, Malik Kev- bunu değiştirerek tekrar kendisine «Bunu Avukat B. Ekreme götür ve benim verdiğimi söyleme. B. Atıf Ödülün verdiğini söyle, Seni sikıştırsalar da gene öyle söy diye tenbih ettiğini, zarfı B. Ekreme gülürdüğünü ve orada zarf açılın- ca, içinden sekiz tane beş yüz liralık kâğıt Dara çıktığını söyledi. B. Refi Bayar, buna karşı — Bir gün B. Malik Kevkep bana tele- fon ederek B. Yusuf Ziya ile diğer Deniz- bank erkânının tevkif edildiklerini söyledi | Buğday fiati düştü y fiatlerinin son günlerde bir mik- gü görülmüştür. Buğday fiatleri r daha düşerse B bir miklar ucüzliyacağı kuvvetle tahmin ediliyor. Bir İtalyan şirketi Belediyeye bir ek fabrikası tesisi için teklifte bulun- İ muştur. Teklife göre şirket, beheri günde 5 n kilo ökmek çikarmak üzere üç kisım- dan mürekkep bir fabrika kurucak bir plân Yarmiştir. Belediye, bu teklifi tedkik ede» cektir. gelecek ziyaret ederek, memleketimizin — İbtiyacı olan ve bir kısmı Alman İ. G. Farben mü- essesesi tarafından temin edilen müstah- zaratın âzamı kolaylıkla yurdumuza &*- tirilmesi için müossesece bütün hazırlıkla- nn tamamlandığını bildirmiştir. Yakında bu kanalla memleketimize külliyetii mik- tarda ecza gelecektir. Ecza ve mualece fi- âtlerinde hafif düşüklük başlamıştır. Demir İthalât limited şirketi hesabına ilk olarak 3000 tonluk demir ihtiyacı için akreditif açılmıştır. Bugünlerde #iparişler verilecektir, Tik sipariş için 15 talip kaydo- dilmiştir. Narhtan fazlaya ekmek satanlar Bazı ekmekçilerin ruhsati- yeleri geri alındı Narhtan fazla kilo başına yirmi para ve kırk para ilâve ederek ekmek satan ek- mökçilerle bakkallar hakkında Belediyece şiddetle takibat yapıldığını yazmıştık. Be- lediye Reisliğinden verilen emir. üzerine bütün kaza kaymakamları kendi mıntaka- larında tefüşlere başlamışlar, o neticede nârhtan fazla ekmek satanları sık: suretle takip etmişlerdir. Ekmek satmak için Belediyeden ruhsati- ye almak lâzım geldiğinden ruhsatiyesiz ekmek satmak kabil değildir. Ruhsatiyesi olup ta narkıtan fazla ekmek satanların da ruhsatiyeleri istirdad edilmektedir. Belediyece verilen karara göre Taksimde Aydede caddesinde ekmekçi Lâzari, Tak- simds Topçular caddesinde ekmekçi | Ali Riza, Şehid Muhtarbey caddesinde ekmek- çi bayan Saniye il kuruşa, yani narhtan bir kuruş fazlasına ekmek sattıklarından ellerindeki ruhsatiyeleri istirdad edilmiş- tir. Bu takibat geyet sıkı surette tatbik edi- lecek ve hiçbir ökmekçinin narhtan fazla ekmek dalmasına müsande edilmiyecektir. Süt fabrikası 36 bin liraya bir fabrika kurulacak Belediyenin bir süt fabrikâsı tesis etmek kararı üzerine bir Franmz şirketi, bu süt Sabrikasının tesisi için Belediyeye teklifte bulunmuştur. Bu teklif, bundan evvel diğer firmaların yaptıkları tekliften daha mü- salt olduğundan, Belediye, tedkike muhtaç görmüştür. Bu şirkte Belediyeye, inşa ede- ceği fabrikanın bir krokisini, bir de gart- Bümesini vermiştir. Bu krokiye göre, sütleri toplama, pastö- rize ve filtre etme, stok yapmak, şişelere koymak, kaymak ve tereyağ istihsal et- mek, Jâborutuar, isıtma, İrigorifik ve dol- durma gibi on bir kısımdan ibaret olacak fabrika bir milyon iki yüz bin frangu, ya- ni Türk parasile 36 bin liraya mal olacak- tar. Ancak takas usulile 55 bin Jira sarfet- mek lâzım gelecektir. Belediye, bu teklifi pek müsait bulduğundan, bugün Belediye- de bir toplantı yapılacak ve bu tekilfler tedkik edilecektir. 38 bin lira gibi nisbeten ucuz bir teklif karşısında iki fabrika kur- mak mümkün olacaktır. Bir demir ticarethanesi seddine karar verildi İbtikârla mücadele komisyonu, bir demir tacirinin ihtikâr yaptığını tesbit etmiş, ve müessesenin seddine karar vermiştir. Karar Karadenizde fırtına Mintaka liman relsliği dün bütün vapur acentelerine, - Rasadhaneden alınan malü- mata göre « Karadenizde Kuvvetli fırma olacağını bildirmiştir. Pırtına ihtimali, s- ferde bulunan vapurlara da ihbar edilmiş- tir. Bunun üzerine, dün Karadenize #efere çıkacak vapurlar hareketlerini tehir et- mişlerdir. Il vaıgia Felâketten alınacak ders Zekele felâketi ciddi bir teessür dalgası halinde bütün-memleketi de- laştı. Umdelerimizin biri de: «Birimiz hepimiz, hepimiz birimiz için» dir. Zelzele mıntakasının felâketi, memle- ket İçin umumi bir teessür haline girmiştir. Lükin unutmamalıdır ki her felâketin ilerisi için ders alıns- cak bundan daha büyük daha enerji hamleleri çıkarılacak bir tarafı var- dır. Son felâket Erzincan ve havalisi için yeni bir umran faaliyetine baş- Jangıç olacaktır, Bunu İlk haber ve ren Reisicümhurdur. İsmet İnönü Erzincan valisine çektiği telgrafta; «En ziyade ıztırabımızı mucib olan nüfusça uğradığımız pek acı zayiattır. Diğer tahribatı milletimiz pek az za- manda kâmilen tamir ve telâfi ede cek ve bugünkü enkaz içinden mem- leketin güzel bir mamuresi çıkarıla. caktır.» diyor. Etrafımıza şöyle bir göz gezdirirsek zelzele yüzünden tamamile harap ok muş büyük şehirlerden dünyanm en güzel mamurelerinin çıktığını görü- rüz. İşte meşhur San Fransisko... Ye- ni dünyanın en büyük, en kalabalık, en güzel şehirlerinden yılan burası 34 - 35 sene evvel büy bir zelzele yüzünden tamamile yıkılmıştı. Fakat o zaman şehirleri yıkılan in- sanlar: «San Fransisko eskisinden çok daha güzel, çok daha büyük ve mamur olacaktır...» diye cahdettiler. Bugün hakikaten San Fransiskonun eskisinden çok daha mamur ve güzel olduğunu herkes tasdik ediyor. Bu yeni şehir pek az zamanda kulrul muştur. Biz de felâketler karşısında nevmid olmıyacak insanlardan oldu- ğfumuzu muhtelif vesilelerle göster“ miş kimseleriz. Sonra etraftan, hadisattan alına- cak o kadar büyük dersler var ki.. Meselâ Avrupa ile Yeni dünya ara- sında denizaltı kablosunu yapmak için ! insanlar senelerce uğraştılar. Milyar. lar sarfettiler. Lâkin bir gün bir ka- za bu milyonlarca insanın emeğini, milyarlarca liralık masrafı berbat etti. Kablo işlemiyecek derecede bozuldu. İnsanlar bundan yıldılar mı? Hayır... Kabloyu yine uzun seneler çalışarak ve yine milyarlar sarfederek tekrar döşediler. Felâket, çok defa insanlara kuv- vet, ders ve enerji verir... Erzincan fe- lâketi de bizim için öyle olacaktır. Hikmet Feridun Es Para istemesine kızmış Bayan Zehra isminde bir kadın, dön Rumelikavağında oturan kardeşi İbrahime giderek bir miktar paraya ihtiyaet olduğu- nu söyliyrek birkaç lira istemiştir. İbra him, hemşiresinin kendisinden para iste- mesine fena halde sinirlenerek birdenbire üzerine atılmıştır. Bu şekilde tecavüze uğrıyan Zehra, can bevlile duvara doğru gitmiş ve bu sırada bi kolu cama girerek kırmış, büyük kan da- marları kesilerek kısa bir zaman içinde oda hir kan gölü halmi almıştır. İbrahimin bu şekilde bir faciaya sebebis yet verdiğini duyan ev halkı zabıtayı ha- berdar etmişler, kadın Beyoğlu hastanesine nakil ve İbrahim de tevkif edilmiştir. Şair Mehmed Akif ihtifali | Şatr Mehmed Akif merhumun ölümünün yıldönümü münasebetile. Ünirersite göhç- lerinden mürekkep bir heyet, merhumun Edirnekapıdaki kabrin! ziyaret etmiş, öğle den sonra da Üniversitede bir ihtifal yapıl- mıştır, Üniversitedeki toplantıda profesör B, Ali Nihad, şairin edebi şahsiyeti ve eserleri etrafında izahat vermiş. ve bundan sonra şiirleri okunmuştur. .. O zaman dünyanın hâk ile yek- ... İhsaniyete yeni bir yara açaca gına belki bir yaraya merhem olur- dul., 5 e AzıNCAN Save e. ala ... Mademki tabiat bu feraseti gös- termedi, vatandaşlara, keselerin ağzını açıp hamiyet yarışma çıkmak düşü. yori., aa, o B. A, — Bereket versin, zelzele yıl. başından evvel, hamiyet erbabınn keseleri eğlence yerlerinde delinme. den oldul..